Vous êtes sur la page 1sur 18

ASR-I SAADETTE PEYGAMBERMZN KURANI TEFSR Prof.Dr. Suat Yldrm GR Birinci Blm HZ. PEYGAMBERN TEFSR I. Hz.

PEYGAMBERN KUR'Nl AIKLAMASIYLA LGL BELL BALI MESELELER 1- Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Kur'n' Tefsir Etme Vazifesi Ve Tefsirinin Deeri 2- Kur'n'n Tefsire Muhta Olan Ve Olmayan Ayetleri 3- Mikdar tibariyle Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Tefsiri 4- Hz. Peygamber (S.A.V.)'E Hkmen Merf Olan Tefsir Rivayetleri 5- Hadislerin Kur'n'a Muvafakati Ve Hadislere Ayetlerle stihad Etme Meselesi 6- Shhatini Tesbit Gayesiyle Hadisi Kur'n'a Arz Etme Meselesi 7- Hadislerin Kur'n'a Rcu Meselesi 8- Hz. Peygamber (S.A.V.)'Den Gelen Baz Tefsir Rivayetlerini limlerin Dirayet Yolu le zah Etmeleri kinci Blm MSALLERLE HZ. PEYGAMBER'N TEFSR A- HZ. PEYGAMBERN TEFSRNE VESLE TEKL EDEN DURUMLAR 1- Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Ayeti Okuyarak Kendiliinden Tefsir Etmesi 2- Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Ayet Hakknda Sual Atktan Sonra Ayetin Manasn Aklamas 3- Muhtelif ahslarn Sormalar zerine Aklamalar C) Ehl- Kitabn Sualleri 4- Hadislerin Sonunda Ayet Okumak Suretiyle Aklamas 5- Siyak Mnasebetiyle Aklamas 6- Tefsir Edici Ksa Ziyadelerle Aklamas nc Blm HZ. PEYGAMBER (S.A.V.)'N TEFSRNN BELL BALI KISIMLARI 1- Kur'n' Kur'n'la Tefsiri 2- Mcmeli Beyan Etmesi 3- Peygamber (s.a.v.)'in Kur'n'in Manasn Tekid Suretiyle Beyan 4- Umumu Tahsis Etmesi 5- Mutlak Takyid Etmesi 6- Mkili Tavzih Etmesi 7- Mbhemi Beyan Etmesi 8- Neshi Beyan Etmesi 9- Amel Olarak Tefsir Etmesi 10- Takrir Olarak Beyan 11- Luav zahlarda Bulunmas 12- Maksudu Tayin Etmesi 13- Tavsif Ederek Aklamas 14- Temsillerle Aklamas 15- Tasvir Ederek Aklamas 16- Ayetlerle stidlal Etmek Suretiyle Aklamas 17- Muhatabn Durumuna Gre Aklamas SONU : BBLYOGRAFYA

ASR-I SAADETTE PEYGAMBERMZN KURANI TEFSR Prof.Dr. Suat Yldrm


(Sakarya niversitesi, ilahiyat Fakltesi Dekan, Sakarya) Btn Ynleriyle Asr- Saadet'te slm 1 / 261

SUAT 1941 Ylnda Diyarbakr'a bal Ergani ilesinde YILDIRIM dodu.1959 ylnda Diyarbakr Ziya Gkalp Lisesinden, 1964'de Ankara niversitesi lahiyat Fakltesinden mezun oldu. 1968 ylnda Erzurum Atatrk niversitesine geti. 1973'de slm ilimler Fakltesinde doktor, 1977'de doent oldu. 1974-1975 yllarnda Paris'te bulundu. 1977-87 dneminde Tefsir anabflim dal bakanl yapt. 1987-88'de Suud mam Muhammed slm niversitesinde retim yelii yapt. 1988 ylnda Marmara niversitesi lahiyat Fakltesi'ne tayin edildi. 1993 ylnda Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dekanl'na atand. Halen bu fakltenin dekanln yrtmektedir. Eserleri:
- Peygamberimizin Kur'n' Tefsiri - Kur'n- Kerim ve Kur'n limlerine Giri - Kur'n'da Ulhiyyet - Mevcut Kaynaklara Gre Hristiyanlk - Kur'n- Kerim ve Fenni Keifler - Fatiha ve En'm Srelerinin Tefsiri [1]

GR
Kur'n- Kerim, manas ak bir Arapa ile[2] Cenb- Hak ta-rafindan Peygamberimize vahy edildi. Her kavme, kendilerinin diliyle tebligatta bulunan bir resuln gnderilmesi, ilah prensiplerden biridir. Kur'n, muhataplarndan ayetlerini iyiden iyiye dnmelerini [3]istiyordu. Kur'n, m'minlerin ahs ve itima hayatlarn dzenlemek gayesiyle, teri hkmler vaz ediyordu. Bu hkmleri istinbat etme, sadece Arapa'y bilmekle mmkn olmaz. Gemi mmetlerin, hususiyle Ehl-i Kitabn sapttklar mevzular bildiriyor, tahrif ettikleri hadiseleri dzeltiyor, ihtilafa dtkleri meseleleri hallediyordu, istikbalde meydana gelecek baz vak'alar ve keiflere iaret ediyor, uhrev hayat hakknda son derece zetlenmi bilgiler veriyordu. Onda mteabih ayetler, mbherh braklan hususlar, tahsisi murad edilen umum hkmler vard. Bu sahalarda alakal ayetleri laykyla anlamak, o mevzularda yksek bir ilm seviyeye baldr. Bir ksm mhim vasflarn hlasa ettiimiz byle bir kitabn, herkes tarafndan kolayca ve incelikleriyle anlalmas elbette kolay deildir. Ashab umumiyetle Kur'n en iyi anlayan insanlar idi. inanlar saf idi. Eski medeniyetlerin ve felsefelerin tesiri altnda yetimemilerdi. Baka kavimlerle karmadklar iin lisan zevkleri bozulmamt. Ayetler ve onlarla alakal hadiseler arasndaki irtibatlar, yani nzul sebeplerini biliyor, ayetleri lazm gelem muhtevalarna yerletirebiliyorlard. Kur'n' iyice anlamak hususunda tam bir tevecchleri vard, ak, kalp ve duygularyla ona ynelmilerdi. Ondan tam manasyla istifade ettiler, ondaki manalar ruhlarna sindirmekle altlar. Anlayamadklar ayetler hakknda, eitli vesilelerle Peygamberimizin izahlarna da, ya dorudan doruya, yahut bir baka sahabi vastasyla muttali olduklarn unutmamak lazmdr. Sahabe arasnda, tabiatyla, Kur'n- anlama bakmndan seviye farklar vard. Kur'n zerinde dnmeye ayrlan zaman, Hz. Peygamber (a.s.)'m beraberliinden istifade imkn, akl muhakeme kabiliyeti, Arap dili ve iirine vukuf, tarih malumat derecelerine gre Kur'n hakkndaki bilgileri de farkl oluyordu. Sahabenin temayz ettikleri sfatlarna ramen en ileri gelenlerinin dahi anlayamadklar ayetler vard. Hazreti Eb Bekr'le Hazreti mer'i[4] misal olarak zikr edebiliriz. Peygamberin vefatndan sonra, malumat sahibi olmadklar mevzularda ashab, Kur'ndan herhangi bir ayeti tefsir etmekten kanyorlard. Hazreti Peygamber hayatta iken, lazm gelen hususlar ashabna aklyordu. Ayrca kapal kalan ve ihtiya hissedilen meseleleri ona soruyorlar, o da beyan ediyordu. Peygamberin bu tefsirleri,

aralarnda yaylyordu. Ashabn ayrca tefsir etmelerine hem lzum kalmyor, hem de Peygamberin aralarnda bulunduu bir srada aklamak yapmay edebe aykr sayyorlard. Onun tefsirinin yannda baka izahlar caiz grmyorlard. Lakin o ahirete irtihal edince vahye dayanan masum kayna mracaat etme imkanndan mahrum kaldlar. Dier taraftan islm'n yaylmasyla yeni meseleler ortaya kt. slam' kabul yahut ona boyun een, eski kltrleri tevars etmi insanlarn ve bizzat dinini mu-hafaa eden Ehl-i Kitabn tesiriyle yabanc meneli sapk cereyanlar yaylmaya balad. [5]

Birinci Blm HZ. PEYGAMBERN TEFSR I. Hz. PEYGAMBERN KUR'Nl AIKLAMASIYLA LGL BELL BALI MESELELER 1- Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Kur'n' Tefsir Etme Vazifesi Ve Tefsirinin Deeri
Cenb- Hak yle buyurarak Kur'n' tefsir etme vazife ve I e ikisini Peygamberine vermitir; Biz sana da Zikri indirdik. Ta ki insanlara, kendilerine indirilen Kur'n' aka anlatasn ve ta ki insanlar da iyice fikirlerini kullansnlar.[6] Gerekten, biz sana kitab -Allah'n sana gsterdii vech ile insanlar arasnda hkm etmen iin gerek bir maksutla indirdik[7] Bu kitab sana (baka bir hikmetle deil) ancak hakknda ihtilaf ettikleri eyleri aka anlatman iin... gnderdik.[8] Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebli et. Eer bunu yapmazsan (Allah'n) eliliini tyapmarn olursun.[9] Tebli iki vecihle yaplr: Birisi risaleti yani Kitab tebli, dieri de manalarn aklamak ve bildirmek eklinde olur.[10] Hz. Peygamber (s.a.v.)'in tefsiri, Kur'n'n mcmel olan ayetlerini tafsil, umum hkmlerini tahis, mkilini tavzih, neshe delalet etme, mphem olam aklama, garip kelimeleri beyan etme, tavsif ve tasvir ederek mcerret (soyut) manalar mahhas hale getirme, edeb incelikleri muhtevi ayetlerin maksudunu bildirme gibi belli bal ksmlara taalluk eder. Ahkma, ahiret ahvaline, ksas ve ahbara... aid baz hususlar vardr ki Kur'n'da zikr edilmezler. Bunlarn tefsiri Peygamberimize braklmtr. Biz sana da Zikri indirdik. Ta ki insanlara, indirilen Kur'n' aka anlatasn ayetiyle, Hz. Peygamber aklamakla mkellefti. Onun beyan kavliyle, fiiliyle ve ikraryla olurdu. Bundan dolay Hz. Peygamber ashabnn, Kur'n' ve onunla amel etmeyi, onar onar ayetler halinde renmelerini temin ediyordu. Bu retimin teferruat hakknda fazla bilgimiz yoktur. Yalnz unu syleyebiliriz ki, Hz. Peygamber'in ayetleri tefsir etmesi, programl bir takrir eklinde olmayp ikinci faslda arz edeceimiz bir takm vesilelerle oluyordu. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in Kur'n' beyan etmesi, bazan da ondaki sarih hkmlere, yine vahye msteniden ilave yapmakla olur., Hala ve teyzesinin stne kadnn nikhlanmasn, ehl eeklerin etini haram klmas gibi.[11] Mcmel ayetlerden murad- ilahiyi tayin etmek ok zor veya gayr- mmkn olduundan sahabe, bilhassa ahkm ayetlerinin izahnda, Peygamberimizin aklamalarna son derece ehemmiyet verirlerdi. zerinde durduumuz ayet-i kerimeden Hz. Peygamber (s.a.v.)'inKur'n'm tamamm sahabeye aklad hkm karla-mzsa da, onun ilim halkasna dahil olan ileri gelen ashabn, Kur'n'da anlamadklar noktalarn snrl olduuna istidlal edebiliriz. Baz hallerde de sahabler, Peygamberimizin tatbikatndan bir ksm ayetlerin te'vilini reniyorlard. [12]

2- Kur'n'n Tefsire Muhta Olan Ve Olmayan Ayetleri


Peygamberimizin, Kitab aklama ii ile tavzif edildiini grdk. Fakat bu hibir zaman,Kur'n'm btnnn veya ekserisinin Hz. Peygamber (s.a.v.) tarafndan kat'i bir surette tefsire kavuturulmu olduu manasna gelmez. Kur'n'n bir ksmnn te'vilini Cenb- Hak'dan bakas bilemez. Bunlarn ilmini Allah, Zatna mahsus klmtr. Kyametin vakti, nefh-i sur, Hz. isa'nn nzul ve bunlar gibi... Hi kimse

bunlarn vakti hakknda bir ey bilemez. Yalnz artlarna dair haberler gelmitir. Hz. Peygamber (s.a.v.) bu mevzularda bir ey sylediinde, sadece artlarn syler, vaktim tahdid etmezdi. Deccal mevzuu da bunlardan biridir. Bunlar Hz. Peygamber (s.a.v.) de gn gnne, senesi senesine bilmiyordu. Ancak Cenb- Hak, bu kabil hdiselerin delillerini ve artlarn ona bildiriyordu. Kur'n'n bir ksmnn te'vilini ise, nazil olduu lisan bilen herkes anlar. Fakat Arapa'ya vakf olan insanlar, nihayet kelimelerin lisanda hangi manalara geldiini bilirler, yahut baz zel sfatlarla tavsif edilen mevsuflar anlayabilirler. Yoksa bu kelimelerle murad edilen birtakm gerekli hkmleri ve durumlar kolay kolay anlayamazlar. Zira bylesi bilgileri Cenb- Allah Peygamber'ine. mahsus klmtr. Onun beyan olmadka, bunlar idrak edilemez. Ibadat ve muamelata dair btn ahkm ayetlerini Peygamberimiz hakkyla tefsir ve beyan etmi, teferruatlarna varncaya kadar anlatmtr. Mevzulara gre tasnif edilmi hadis mecmualar, bu ayetlerin geni bir tefsirinden baka bir ey deildir. Ayrca nasih ve mensuh emirlerin kafi ekli tergib ve terhib babndan olan ayetlerde de murad- ilahiye, hadislerle hkm verilir. ilmi Hz. Peygamber (s.a.v.)'e mahsus ayeer, sadece ibadat ve ahkma aid olan ayetler deildir. Baz muayyebata (gayba/ge-mie veya gelecee ait), bir takm uhrev ahvale, ahbar ve ksasa (tarih) dair tafsilat da bu cmledendir. Bunlarn misallerini ilerde arz edeceiz. ite ilm kendisine mahsus klman ayetleri ve bu ayetlerden -insanlara ulatrmakla mkellef olduu ilah murad, Peygamberimiz (s.a.v.) beyan etmitir. Bu hkmn haricinde kalan hususlarda eitli vesilelerle aklad ayetler olduu gibi, tefsir etmedii ayetler de olmutur. Bir ksm ayetleri aklamaya matuf izahlar olmu ise de, bunlar ayetlerin kesin tefsirleri olarak tevkifi bir tarzda sylememitir. Muhatabn durumuna gre bazan lazmn, bazan semeresini gsterir tarzda beyan etmitir. [13]

3- Mikdar tibariyle Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Tefsiri


Peygamberimizin (s.a.v.) ur'n'm ne kadarn izah ettii mevzuunda ihtilaf edilmitir. Kur'n'n btn ayetlerini, yahut tamamna yakn ekseriyetini beyan etmitir. diyenler olduu gibi, tefsir ettii ayetler saylacak kadar azdr. diyenler de olmutu. Bu hususta kat' bir de^ oulunmadmdan, ayrca haberlerin shhati iin ileri srlen artlar farkl olduundan ve bu sahada, bizim bu almamzdan nce yaplm geni kapsaml mstakil bir aratrma bilmediimizden bu mesele hakknda fikir beyan edenler, umum prensiplerden ve birtakm ip ularndan hareket ederek hkm karmlardr. Hz. Peygamber (s.a.v.) ne birincilerin dedii kadar az tefsir etmi, ne de Ibn Teymiyye'nin iddia ettii gibi Kur'nrn tamamn veya tamamna yakn ekseriyetini izah etmitir. Bu kanaatten dolaydr ki, her iki tarafn arl da tenkide imkan verir. Hadis kitaplar ile belli bal rivayet tefsirlerini taramak neticesinde bu kanaata sahip olduk. Ulatmz sonu, mevhum ve mphem bir orta yol taraftarlndan uzak, yeterli bir aratrma sonucunda, olduka netlemi bir kanaatin ifadesidir. leride gelecek olan, Hz. Peygamber'in (s.a.v.) tefsirine dair oka misalleri muhtevi fasl mtalaa edildii takdirde, bu kanaatimizin hakl olduu an lalacak ve grlecektir ki; Hz. Peygamber (s.a.v.) mkellef olduu kadar ile Kur'n- beyan etme iini yerine getirmitir. tikad, ibadet ve ameli hkmlere dair mcmel ayetleri, teferruatna varncaya kadar aklam, bunlardan murad- ilahiyi kavliyle ve fiiliyle beyan etmitir. Bu ksma dahil olan eyetlerden, limlerin i-tihadlaryla ulaabilecekleri bir ksm mcmel ayetleri ise aklamad da olmutur. Bundan dolay sahabe devri de dahil olmak zere, baz ayetlerin tefsirinde farkl itihadlar bulunagelmitir. Uhrev ahvale dair ayetleri, tergib ve terhib babndan olan ayetleri, bir ksm muayyebata, ibrete medar olan kssalara ait ayetleri tavsif ve tasvir ederek, bazan temsil yolunu kullanarak, insanlarn anlayacaklar tarzda aklam ve teferruatlarn bildirmitir. Keza baz mbhemleri vuzuha kavuturmu, maksudu tayine vesile olacak lisanla ilgili aklamalar yapm, mkil ayetleri tavzih etmitir. Hz. Peygamber (s.a.v.), insanlarn ilm seviyelerinin terakki etmesi ile daha iyi anlayacaklar birtakm mteabih ayetleri, keza arap diline vakf olmakla anlalabilecek ayetleri izah etmemitir. Ayrca normal bir kltr seviyesine sahip olanlarn idrak edebilecei hususlar da aklamasna lzum kalmamtr. Ancak bu neviden olan ayetler hakknda suale muhatap olduu hallerde, muhatabn akl seviyesine gre izahda bulunduu vakidir. Bylece o, Peygamber (s.a.v.)'in izahlarm bir tarafa atarak Kur'n- re'yine gre tefsir etmek

isteyenlere meydan bo brakmad gibi, ayetlerin tamamn veya ekserisini kat' bir tefsire kavuturma suretiyle, Kur'n tefsirini de Tenzil gibi nakl edilen bir hale getirmemi ve tefsiri dondurmayarak akllarn ve istidadla-rm kyamete kadar onda yeni yeni vecihler bulabilmesini mmkn klmtr.[14]

4- Hz. Peygamber (S.A.V.)'E Hkmen Merf Olan Tefsir Rivayetleri


Mikdar bakmndan Peygamberimizin tefsirini ele almak bizi, zahiren sahabeye mevkuf olduu halde, hkmen ve manen Hz. Peygamber (s.a.v.)'e merfu olduu ileri srlen rivayetlerin hkmnn ne olduunu aklamaya sevk etmektedir. Rivayete fazla ehemmiyet verip, re'ye ok az hak tanyanlar ve Peygamberimizin, Kur'n'm hemen hemen tamamn izah ettiini kabul edenler, umumiyetle sahabe tefsirinin hkmen merf olduunu kabule mtemayildirler. Sahabe tefsirini, umumi olarak merfu kabul edenler, bu kanaatin bir gerei olarak, onlar arasndaki tefsir ihtilaflarn badatrmaya gayret ederler. Bu ihtilafn tezat ihtila deil de, tenevv ihtilaf olduunu isbata alrlar.[15] Kur'n1 dan herhangi bir ayetin nzul sebebi hakknda, vahyin indii ortama tank olan sahabnin verdii haber, msned (merfu) bir hadis saylr. Bundan baka, Peygamberimizden renmi olduklarna delalet ettii iin, sahabenin icma ettikleri herhangi bir meselenin shhatinde ve kabulnn vacip olduunda ihtilaf yoktur. cma etmedikleri takdirde beyanlarnn hccet olup olmad hakknda mnakaa varsa da, beyanlarna itimad etmek taraf galip gelir.[16] ahab Hz. Peygamber (s.a.v.)'den iittii veya grd bir meseleyi nakletmeyip, kendisine ait bir izahta bulunabilir, fakat bu izah herhangi birinin mtalaas durumunda deildir. Yani deta itihadla elde edilmesi mmkn olmayan bir bilgi sz konusudur. Sahab, ancak vahiy anda yaam bir kimsenin vakf olabilecei bir karineye yahut yine ancak yle birinin muttali olabilecei bir lisan inceliine dayanarak bu izah yapm olabilir. Bu izah, Kur'n veya snnetin bir mevzunun tefsiri olup, bu aklama olmakszn o nass, anlalmas gereken tarzda anlalamaya-caksa, bu takdirde Sahab'nin bu izah ile amel etmek art olur, srf itihad bir mes'ele saylamaz.[17] Zahiren sahabeye mevkuf rivayetler iinde, hkmen ve manen merfu saylmas icab eden sahalardan biri de, re'y ve itihatla haber verilmesi mmkn olmayan gayb ve uhrev ahvali bildiren rivayetlerdir.[18] Bu nevi rivayetlerin manen merf saylmas iin onlarn Ehl-i kitaptan nakl edilmediinin kesin olup sahabnin kat' bir ifade kullanm olmas arttr. Keza herhangi bir eyin haram veya helal olduu meselesinde, sahab kat' bir ifade kullanyor ve itihat ettiine dair bir karineye rastlanmyorsa, bunlar da, helal ve haramn kendisinden alnd zattan renmi olduklarna hkm edilir.[19] delecek haber, bu ksma bir misal tekil eder: Abdullah bn Mes'd (r.a.) yle demitir: "Hibir insan yoktur ki, biri Cennette, dieri Cehennemde olan bir konaa bakmasm. te "hasret gn" o gndr. Cehennem ehli Cennetekileri gtf ve tonlara denir ki: ".Siz de alm olsaydnz! (Oraya girerdiniz.)"[20] Bu kabil merfu hadisler, nisbeten bir yekun tekil edecek kadar oktur.[21]

5- Hadislerin Kur'n'a Muvafakati Ve Hadislere Ayetlerle stihad Etme Meselesi


Hadisler Kur'n' tefsir eder. bu tefsir bakalannnki gibi deil, yine vahiyle te'yid edilmi Reslullah (s.a.v.)'m izahdr. Binaenaleyh hadislerin Kur'n'a muvafk olmas ve ondan bir asla dayanmas, prensip olarak kabul edilmesi gereken bir keyfiyet olur. Bu sebeple menei sahabe devrine kan erken bir zamanda, rivayet edilen hadislerin Kur'n1 daki mesnedlerinin bahis mevzuu olduunu mahede ediyoruz. [22]

6- Shhatini Tesbit Gayesiyle Hadisi Kur'n'a Arz Etme Meselesi


Mebde itibar ile, snnetin Kur'n'a muvafk olmas gerektii kabul edilince, rivayet edilen hadislerin muteber olup olmayaca, Kur'n'la mukabele etmek suretiyle anlalmak istenmitir. [23]

7- Hadislerin Kur'n'a Rcu Meselesi


Hz. Peygamber (s.a.v.)'in hadislerinin Kur'n'la mnasebeti, yani hadisler Kur'n'm tefsiri midir? Yoksa mstakil hkmler mi ifade ederler? meselesini de burada incelememiz lazm gelmek-

tedir. Bu mevzuda belli bal birka nazariye vardr. Snnetin, sadece Kur'n'm beyanndan ibaret olduunu kabul edenler, her hadisin muhakkak surette bir ayete raci olduunu ileri srerler. Snneti mstakil bir hkm ve bizatihi hccet telakki edenler, hadislerin Kur'n'a rcunun art olduunu kat' olarak reddederler. Bir de, esas itibariyle, rc meselesini benimsemekle beraber, snnetin bir ksmn bundan istisna eden, nisbeten te'lifi bir gr vardr. [24]

8- Hz. Peygamber (S.A.V.)'Den Gelen Baz Tefsir Rivayetlerini limlerin Dirayet Yolu le zah Etmeleri
Hz. Peygamber (s.a.v.)'in bir ksm ayetler hakknda yapt tefsir kat'iyyet ifade eder. Mesela, Cenab- Hakkn m'minler tarafndan ahirette grlmesi mevzuundaki sahih hadisler, r'yeti nefy ettii intiban veren ayetleri (el-En'm, 103 ve el-A'raf, 143) kat' tefsire kavuturmu[25] ve nefyin mutlak olmadn belirtmitir. Kabir sualine iaret eden ayetle (brahim 27) kabir azabna iaret eden (el-M'min, 46) ayetim birok hadisleriyle kat' tefsire kavuturmutur. Bu hallerde mmete den, Allah'n muradini, olduu gibi Hz. Peygamber (s.a.v.)'in beyanndan almaktr. Fakat baz hallerde limler, Reslullah (s.a.v.)'in herhangi bir ayeti tefsir eden hadisini, ilk nazarda akla gelen ekliyle deil de, baz izahlarda bulunarak, manasn tevcih etmek suretiyle kabul ederler. Bu, daha ok herhangi bir ayetin tefsirinde, hasr ham eden, yani bir tek izahtan bakasna yer vermeyen lafzlarla varid olan hadisler iin sz konusu olur. Mesela Fatiha, 5. ayeti ile ilgili olarak "madub aley" olanlar Yahudiler, "dalln" ise hristiyaniar-dr, denilmitir. Halbuki "gazaba urayanlar ve sapklar" mefhumu umumidir, hak yoldan sapan her eit frka, taife ve insan bu umumiyet iine dahil olur. yleyse Hz. Peygamberin bu mefhumlar mezkur iki taifeye tahsis etmesinin hikmeti nedir? el-Isfahan diyor ki: "Gazaba urayanlardan murad, islm caddesinden sapan her firka ve mezheptir. Baz mfessirlerin onlardan bir frkay tayin etmeleri, umumiyeti en mehur ve en vazh ferdi ile temsil etme babmdandr. bn Ebi Hatib'in "Mfessirler arasnda "madub aleyhinizin yahudiler "dalln"in ise hristiyanlar olduunda ihtilaf edildiini bilmiyorum" sznden de murad budur"[26] Muhterem ismail Cerraholu da bu mevzuda yle bir tevcihte bulunmaktadr: "Buna gre yahudilerin ve hristiyanlarn, Fatihadaki madu-bun aleyhim ve dallinden birer misal olduklar anlalmaktadr. Yahudiler ve hristiyanlar ehl-i kitab olduklarndan, mrik ve sair din mensuplarndan daha ehvendirler. Dierlerine nazaran slm'a zd olsalar da daha yakndrlar. Burada ayetin iki nev'e tahsis edilmesindeki ibret aka kendini gstermektedir. Artk islm'n zdd-karibi olandan kanlmas ernrediirse, Zdd- badi olandan kanlmas evleviyyetle sabit olacaktr. O halde, Peygamber, sapklk grubunda olan herkese tlak edilebilecek Magdubun aleyhim ve dallin mefhumlarn baz muayyen gruba tahsis edebiliyordu.[27] Mesela, baz hallerde Hz. Peygamber (s.a.v.), bir hadis syledikten sonra ite Allah Teala'nm u ayeti, bunu ifade eder diyerek ayet okumas halinde, o ayetin baka manas nefy edilmi olmayabilir. Peygamberimiz (s.a.v.) ayetteki bir veya birka manay belirtmi olur. Peygamberimiz (s.a.v.)'e mensup baz tefsir rivayetlerim, maksat ve hikmetten sarf- nazar ederek, lafzn zahirine gre anlamamak lazmdr. Bilakis ehliyetli limlerin, onlar tevcih etmek suretiyle hikmetlerini anlatmalar gereklidir. [28]

kinci Blm MSALLERLE HZ. PEYGAMBER'N TEFSR A- HZ. PEYGAMBERN TEFSRNE VESLE TEKL EDEN DURUMLAR 1- Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Ayeti Okuyarak Kendiliinden Tefsir Etmesi
Ayetin nazil olmasnn akabinde, hutbe irad ederken yahut baka bir vesile ile Peygamberimiz ayeti okurken, herhangi bir suale muhatap olmakszn, bazan tefsir edeceini aka belirterek, bazan belirtmeyerek, baz ayetlerin manasn bildirirdi. Ad b. Hatim dedi ki: Tevbe sresinden (Yahudiler ve Hristiyanlar) hahamlarn ve papazlarn, Allah'dan baka rabler edindiler (Tevbe, 31) ayetini okuduu srada Reslullah'n huzuruna vardm. Dedi ki: Onlar, hahamlarna ve papazlarna ibadet etmediler, lakin onlar herhangi bir

eyi helal klnca, brleri de onlara uyarak helal saydlar.[29] Bu misalde, herhangi bir vesile ile Kur'an okurken, tefsir edeceini aka belirtmeksizin aklamtr.[30]

2- Hz. Peygamber (S.A.V.)'n Ayet Hakknda Sual Atktan Sonra Ayetin Manasn Aklamas
Bu, Reslullah (s.a.v.)'m herhangi bir ayeti okuyarak manas nedir bilir misiniz?, Bu ayetin ne hakknda indiim bilirmisi-niz? gibi muhataplarnn dikkatini ekecek bir sual sormas suretiyle olur. Sual bazan ayette geen bir kelime ile ilgili olur. Baz hallerde de Niin gldm biliyor musunuz? gibi, ayetle ilgili olmad halde, verdii cevap bir ayetin tefsiri olur. Maksat, etrafmdakilerin zihinlerini yeni bir ey renmeye hazrlamaktr, yoksa onlardan aklama istemek veya bilip bilmediklerini anlamak deildir. Zaten ashab, bildikleri bir ey olsa bile, Reslul-lah'a kar sylemelerine, edebleri msait deildi. Onun iin cevap, hemen hemen her zaman, Allah ve Resul ok iyi bilir eklinde olurdu. Hz. Peygamber (s.a.v.), Kim benim zikrimden yz evirirse onun hakk da dar bir geimdir... (T-Ha, 124) ayeti, biliyor musunuz kimin hakknda inzal buyurulmutu? diye sorunca dediler ki: Allah ve Resul pek iyi bilir. Buyurdu: O, kafirin kabrinde grecei azaba dairdir... Hz. Peygamber bundan sonra, ona doksan dokuz ylan musallat klnp, kyamete kadar onu sracaklarn bildirmitir.[31]

3- Muhtelif ahslarn Sormalar zerine Aklamalar


a) ok Sual Sormann Nehy Edilmesi Meselesi Kur'n araplann belagata ok ehemmiyet verdikleri, beli sz anlayarak tesirinde kaldklar bir devrede nazil oldu. Sonralar yabanc milletlerle karmalar neticesinde araplann ounun anlayamaz hale geldii, lisana mteallik baz Kur'n incelikleri, sahabe umumiyetle idrak ediyordu. Yalnz eitli sebepler dolaysyla, aralarnda Kur'n' anlama bakmndan farkllklar vard. Daha nce grm olduumuz gibi, lisana vakf olmakla bilinemi-yecek hususlar bulunduundan, onlar baz hallerde Hz. Peygamber (s.a.v.)'e sormaya muhta oluyorlard. Sualler, ne ekilde amel edecelerini renmek iin bir ksm ayetlerle ilgili olduu gibi, ba-zam Kur'n'daki veciz kelimeler sebebiyle, yahut iki veya daha ok ihtimalin mevcut olduu hallerde, onlardan birinin tercih edilmesi sebebiyle oluyordu. [32] Bazan merakn tahrik etmesi neticesinde, gayb veya uhrev bir meseleyi renmek arzusi ile oluyordu. Sual sorma hakknda, birtakm kaytlan ve tahditleri ihtiva eden ayetler olduu gibi, Peygamberimiz (s.a.v.)'in nehye delalet eden hadisleri, sahabenin de bir vaka olarak nehyi ikrar eden haberleri vardr. Bilindii gibi, renme arzusu ile sorulan faydal sorular olduu gibi elenmek, istihfaf etmek, mkil durumda brakmak gayeleriyle sorulan yahut inkar edas ile yneltilen veya neticesine fayda terettp etmeyen sualler de bulunabilir. Varid olan nehiyler bu kabil sualler iindir. Ancak naslarm zahirine bakarak, nehyin muln geni telakki eden ve geniletmek isteyen kimseler de olmutur. b) Mslmanlar Tarafndan Sorulan Sualler 1- Mbhemin tayinine dair sualler Kur'n'da baz huuslar mbhem braklm, kasden tayin edilmemitir. Tayin etmemek u gayelere matuftur: Baka yerde aklandndan ihtiya olmamas, hreti sebebiyle bilinmesi, setr edilmesinin murad olmas, tayininde zikre deer bir fayda bulunmamas, hktnn umum olduuna tenbih etme gayesi, ismi zikr etme yerine mkemmel bir tavsifle tazim etme yahut eksik tavsifle tahkir etme gayesiyledir.[33] Baz mslmanlar, Kur'n'da-ki baz mbhemleri sormu, Reslullah da onlar tayin etmitir. Mesela Hz. Ali: Reslullah'dan hacc- ekber gnn sordum, o da: 'Kurban bayram gndr' dedi[34] 2. Mcmel ayetler hakkndaki sualler: Mcmel, delaleti vazh olmayan, maksadn kat' olarak anlalmas iin beyan edilmesi gereken sze denir. Kelimenin lgatte mterek olmas, zamir merciinin ihtilafl olmas, atf veya isti'naf ihtimali, lafzn garabeti icmal sebepleri arasndadr.[35] Mesela Haccm farziyyetine dair ayette ...Ona bir yol bulabilenlerin (gc yetenlerin) Beyti hacc etmesi Allah'n insanlar zerinde hakkdr...[36] buyurulmaktadr. Bir adam buradaki yolun manasn sorunca, Reslullah (s.a.v.) azk ile binek olduunu bildirmitir.[37]

3- Lugav sualler Baz mslmanlara garib gelen kelimelerin Reslullah (s.a.v.)'e sorulduuna da rastlamaktayz. Mesela Hz. Aie'nin sorusu zerine Reslullah (s.a.v.) Hacc 78. ayetindeki harec kelimesini darlk olarak tefsir etmitir.[38] 4- Ayetten maksudun tayin edilmesi iin sorulan sualler Baz hallerde ayette varid olan kelimenin manas maruf olur, fakat maksudu anlalmaz ve lugav malumat iin deil de, maksudu anlamak gayesiyle Hz. Peygamber (s.a.v.)'e sual tevcih edilirdi. 5- Manasn bildikleri ismin sfatlarn sormalar: a) Hkm ifade eden ismin tavsifine dair sualler:

Muaz ayette[39] emr edilen nasuh tevbenin nasl olacan sorunca buyurmular ki Kul bulat gnahtan tam nadim olur, Allah'dan afv diler, stn memeye dnmemesi gibi o gnaha dnmez.[40]
b) Herhangi bir ismin tavsifini istemeleri bn Abbas'dan rivayete gre yi bilin ki Allah'n velilerine korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardr[41] ayetinde geen Allah'n veli kullarnn tavsifi istenmi Reslullah: O kimselerdir ki grldklerinde Allah teala hatrlanr buyurmutur.[42] 6- Mugayyebata dair sualler Peygamberimizden, Rabbinin, seni vgye deer bir makama kacan, umabilirsin. (Isra, 79) ayetindeki makam sorulmutu. Onun efaat makam olduunu syledi. [43]

C) Ehl- Kitabn Sualleri


M'minler Allah'n kitabn anlamak ve zerlerine terettp eden amellerin keyfiyyetini renmek iin sorarken, dier taraftan mrikler, hristiyanlar ve bilhassa yahudiler kh alay ve imtihan etmek, kah mslmanlar artmak yahut Hz. Peygamber (s.a.v.)'i mkil mevkide brakmak zan ve emeliyle birtakm sualler sorarlard, bu sualler mevzu itibariyle, Kur'n'da tenakuz arama, kevniyyat, bed-i hilkat, gemi mmetlerin ve peygamberlerin ahvali vs. meselelerine racidir. ekil itibariyle de sualler ekseriya bir hey'et tarafndan, mrettep bir tarzda tevcih edilirdi.[44] 1- Yahudilerle ilgili sualler a) Yahudilerin Peygamber'imiz (s.a.v)'e sormalar:

Bir yahudi gelerek Reslullah (s.a.v.)'e dedi ki: Sen cennette, cennet ehlinin yiyip ieceini iddia ediyorsun? cevaben buyurdu ki: Onlardan her birine; yemek, imek ve cins iktidar bakmndan yz adamn uvveti verilecektir. Adam: Yiyen ve ienin dar kma ihtiyac olur. Halbuki cennette bu yoktur deyince Hz. Peygamber bu ihtiyacn ter eklinde vcuttan atlacan bildirdi.[45] Bu hadise vesilesiyle cennette yeme ve imeyi haber veren ayetlerin tefsiri[46] yaplm olmaktadr.
b) Hz. Peygamber (s.a.u.)'inyahudilere sormas Yahudiler birok meseleyi Peygamberimiz (s.a.v.)'e sorduu

gibi, bazan Hz. Peygamber (s.a.v.)'in de onlara sual sorduuna ve bu sualin herhangi bir ayetin tefsirine vesile olduuna ahit oluyoruz.
Zeyd diyor ki: Reslullah yahudilere haber gnderdi ve dedi ki: Onlara niin haber gnderdiimi biliyor musunuz? Dediler: Allah ve Resul bilir. Buyurdu: Ben onlara Allah'n Ogn ki yer-baka bir yere tebdil olunacaktr...[47] sz hakknda sormak iin haber gnderdim. O gn yer gm gibi beyaz olacaktr. Yahudiler gelince onlara sordu. Cevaben dediler: Beyaz, has undan yaplm ekmek gibi beyaz olacaktr.[48] 2- Hristiyanlarn sualleri

Muire b. u'be dedi ki: Hz. Peygamber baz ihtiyalar iin beni, Necran ahalisine gnderdi. Onlar bana Senin inandn peygamber, Musa'nn kardei olan Harun'un, Meryem'in kardei olduunu iddia etmiyor mu? -Halbuki Musa, isa'dan u kadar sene nce yaamtr. (Mslim rivayetinden)- dediler. Buna kar nasl cevap vereceimi bilemedim. Avdet ettiimde meseleyi Reslullah'a anlattm. Buyurdu ki: Hz. Meryem zamanndaki insanlar, kendilerinden nce geen peygamberlerinin ve iyi kimselerin isimlerini ocuklarna isim yaparlard.[49] Necran hristiyanlar Ey Harun'un kz kardei senin baban kt bir adam deildi. Anan da iffetsiz bir kadn deildi.[50] ayetini kasd ediyorlard. Kabu'l-ahbar da tarihi malumatna itimad ederek, ayetteki Harun'un, Hz. Musa'nn kardei olmadm sylemiti.[51] Hz. Peygamber (s.a.v.) bu ayetteki kardeten muradn, ayn ana veya babadan dnyaya gelen ocuklar olmadn, buradaki Harun'un, Musa'nn kardei deil de, onun adnn verilmi olduu baka bir Harun olduunu bildirmitir.[52] Yahut Musa'nn kardei olan Harun'un soyundan olduu iin, bu akrabala iaret edilmitir. Mriklerin, yahudilerin ve hristiyanlarn birok sualleri, mteaddit ayetlerin nzulne sebep olmak suretiyle, o ayetlerin anlalmasn kolaylatrmtr. [53]

4- Hadislerin Sonunda Ayet Okumak Suretiyle Aklamas


Hz. Peygamber (s.a.v.) bazan bir hkm belirttikten yahut izah ettikten, bir nasihatta bulunduktan veya herhangi bir davranta bulunduktan sonra bir ayet okurdu. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in Kur'n' aklamasnn en mhim unsurlarndan ve en ok rastlanan tarzlarndan biri budur. Bu konuya baka bir vecihten daha nce temas etmitik. Reslullah (s.a.v.)'m ayet okumas her zaman ayn gayeye matuf deildir ve ayn makamda cari olmaz, mteaddit hallerde tezahr edebilir. Hibir kul yoktur ki onun iin gkte iki kap bulunmasn. Kaplardan birinden rzk kar, brnden yaptklar ve syledikleri girer. Kul lnce, onlar da onu kaybederler ve zerine alarlar. Reslullah bunu syledikten sonra[54] ne gk, ne yer onlarn stne alamad[55] ayetini okudu ve kafirlerin, yerde salih bir amel ilemedikleri gibi, ge de hibir szlerinin ykselmediini syledi. [56]

5- Siyak Mnasebetiyle Aklamas


Hz. Peygamber (s.a.v.) baz hallerde, ayetle dorudan doruya ilgisi olmayan bir mevzu hakknda konuurken, siyak mnasebetiyle konuyu bir ayete getirir ve bu vesile ile o ayet hakkndaak-lama yapard. Seleme b. el-Ekva diyor ki Hz. Peygamber (s.a.v.) ile beraber bulunuyorduk, yammzdan bir cenaze geirildi ve l hakknda gzel eyler sylendi, bunun zerine: Vacib oldu buyurdu. Sonra yanndan bir baka cenaze geirildi ve l hakknda baka trl szler sarfedildi (yani kendisinden iyi ekilde bahsedilmedi). Yine: Vacib oldu buyurdu. Ne vacib oldu ya Reslallah? dediler. Cevap verdi: Melekler, Allah'n semadaki ahitleri, siz ise yerdeki ahitlerisiniz, neye ahitlik ederseniz vacib olur, olmas gerekir. Sonra da u ayetleri okudu: De ki: aln; Allah, Resul ve m'minler amellerinizi greceklerdir (Tevbe, 105). Dedi ki: (Bu) Allah Teala'nn u sznn manasdr: Ta ki insanlar hakknda ahitler olasnz (Bakara, 143) [57] Bu misalde grld zere, Hz. Peygamber geni kapsaml bir ayetin manalarndan bir tarafn, tatbiki bir rnekle aklam bulunmaktadr. [58]

6- Tefsir Edici Ksa Ziyadelerle Aklamas


Ksa ziyade kelimeler kullanmak suretiyle baz veciz ayetleri aklama tarzmn ilk numunelerini Hz. Peygamber (s.a.v.)'in tefsirinde bulmaktayz. Bu ziyadeler ksa olmakla beraber bazan ok mhim izahlara medar olurlar. Umumun tahsisi, mcmelin beyan edilmesi gibi vazifeler ifa ederler. Bu konunun misalleri pek yoktur.[59] Hz. Eb Bekir'den rivayete gre Reslullah, ...Kim bir ktlk yaparsa onunla cezalanr ayetini, ksa bir ziyade ile Kim bir ktlk yaparsa onunla dnyada cezalanr eklinde, dnya hayatna tahsis etmek suretiyle[60].

nc Blm HZ. PEYGAMBER (S.A.V.)'N TEFSRNN BELL BALI KISIMLARI 1- Kur'n' Kur'n'la Tefsiri
Bilindii gibi tefsir yollarnn en gzeli ve en dorusu, Kur'n'n yine Kur'n ile aklanmasdr. [61] Zira Kur'n'n bir yerinde umum olan, bir baka yerinde tahsis edilir. Herhangi bir ayette mcmel olan husus, bir baka ayette mufassal olarak zikr edilmi olabilir. Bunlara ait misaller oktur. Kur'n'n aklanmasnda bu yola ba vurmann ilk numunelerini de Hz. Peygamber (s.a.v.)'in tefsirinde buluyoruz. man edenler, bununla beraber imanlarn zulmle de bula-trmayanlar, ite ancak onlardr ki emin olmak hakk kendilerinindir. Onlar doru yolu bulmu kimselerdir[62] ayeti inince, imizde nefsine zulm etmeyen kim var? diyerek, bu durum Reslullah (s.a.v.)'m ashabna ar gelmiti. Bunun zerine Reslullah (s.a.v.) dedi ki: Zannettiiniz gibi deil, buradaki zulm Lokman'm oluna dediidir: Evladm sakn Allah'a ortak koma. nk irk elbette byk bir zulmdr[63] (Lokman, 13). Bylece Peygamberimiz (s.a.v.), baka bir ayete dayanarak, umum bir manay tahsis etmi ve yanl anlamamn nne gemitir. [64]

2- Mcmeli Beyan Etmesi


Kur'n'da ... bir hak olmadka Allah'n haram ettii cana kymayn...[65] buyurulmutur. Reslullah (s.a.v.) bir hadisiyle ayetteki bir hak olmadka ksmn aklam, hangi hallerde ldrmenin hakl olacan yle vuzuha kavuturmutur: Allah1 dan baka tanr olmadna ve benim Allah'n resul olduuma iman eden hibir mslman kiinin kan helal olmaz. Ancak u eyden birini yaparsa (kan helal olur): Adam ldrmek, evli iken zina etmek, dinden kp mslmanlardan. ayrlmak.[66]

3- Peygamber (s.a.v.)'in Kur'n'in Manasn Tekid Suretiyle Beyan


Hz. Peygamber (s.a.v.)'in Kur'n' aklama tarzlarndan biri de Snnetin, Kitabn manasna muvafk bir tarzda varid olmas eklinde grlr. Beyann bu tarzndan maksad, hkmn takviye edilmesidir. Yoksa ayn mana, ayette de ifade edilmitir. Ayetin ifade ettii hkm ve mana, farkl vesilelerle belirtilmek suretiyle kuvvet kazanmakta ve bylece Hz. Peygamber hatrlatma vazifesini yerine getirmektedir. Reslullah (s.a.v.): Din hususunda arlktan saknn; nk sizden ncekiler dinde mbalaa ve arlklar yznden helak olmulardr.[67] buyurmak suretiyle De ki: 'Ey ehl-i kitab, dininizde haksz yere haddi amayn...' [68] ayetinin manasn, te'kid ederek aklamaktadr. [69]

4- Umumu Tahsis Etmesi


Hasredilmeyen (snrlandrlmayan) msemmalarm hepsine birden amil olan lafza umum lafz denir. Umum lafzlar bazan tahsis olunur. Kur'n, Kur'n ile tahsis edildii gibi Snnet ile de tahsis edilebilir. Nitekim bunun aksi, yani Snnetin umumiyetinin Kur'n ile de tahsis olunduu vakidir. Reslullah (s.a.v.)'m btn din beyanat vahy ve ilhama istinad ettiinden, Snnetin Kur'n' tahsis etmesi caiz olur. Eb Hureyre dedi ki: Birisi Reslullah'a yle bir soru sordu: Ey Allah'n Resul, biz deniz seyahatna kyor ve yanmza az mikdar su alyoruz. Bununla abdest alsak, iecek su sknts ekiyoruz. Deniz suyu ile abdest alabilir miyiz? Reslullah buyurdu ki: Denizin suyu pak, meytesi (ls) ise helaldir[70]

5- Mutlak Takyid Etmesi


Hz. Peygamber (s.a.v.)'in Kur'n' aklama ekillerinden biri de, ondaki baz mutlak lafzlar takyid etmek suretiyle olmutur. Mesela Hrszlk eden erkek ve kadnn, yaptklarna karlk, Allah'tan bir ceza olarak ellerini kesin[71] ayetinin tlak, snnet tarafndan sa el olarak takyid edilmitir.[72]

6- Mkili Tavzih Etmesi


Kur'nn mkilinden murad, herhangi bir ayetin,ilk bakta dier bir ayete muarz olduu zannn uyandrmasdr.[73] Onlar hl Kur'n' gerei gibi dnmeyecekler mi? Eer o, Allah'dan bakas tarafndan olsayd elbet iinde birbirini tutmayan bir ok eyler bulurlard.[74] ayetinin tasrih ettii gibi, Kur'n1 da tearuz olmas mmkn deildir. Tearuz ettii sanlan hususlarn izale edilmesi gerekir. Sahabe ve sonradan gelen baz limlerin bu nevi izahlar bulunduu gibi, Hz. Peygamberin de baz mkilleri tavzih ettiini grmekteyiz. ... Altn ve gm yb ve biriktirip de onlar Allah yolunda harcamayanlar (yok mu?) ite bunlara pek ackl bir azab mutu-la! (Tevbe, 34) ayeti nazil olunca, bu mslmanlara ar geldi. nk bu ayetin mirasa mani olduunu sanmlard. mer b. el-Hattab mslmanlar temsilen Hz. Peygamber (s.a.v.)'den isti-zahda bulundu. Reslullah (s.a.v.): Allah zekat sadece mallarnzn geriye kalan ksmn temizlemek iin farz klmtr. (lmnzden) sonraya brakacanz mallarda ise miras farz klmtr. buyurdu.[75] Bylece bu ayetin meru yollardan kazanp biriktirmeye mali olmad, ayet-i kerimedeki tehdidin ancak mallarnn zekatn vermeyenler hakknda olduu anlalmtr. [76]

7- Mbhemi Beyan Etmesi


Semure'den rivayete gre Reslullah yle demitir: es-Sela-tu'l-vusta, ikindi namazdr.[77] Bu hadis Namazlar ve es-saltu'l-vustay devaml olarak yerine getirin.[78] ayetindeki assaltu'l-vustann ikindi namaz olduunu bildirmektedir. Baka bir misal: Bakara, 249 ayeti, Talut ile birlikte nehri geen mminlerden bahsederken onlarn saysn bildirmez. Hadis-i erif " yz on kadar, Bedir ashab kadar", olduunu bildirmitir. (Buhar, Megaz, V, 5). [79]

8- Neshi Beyan Etmesi


Kur'n- Kerimdeki ayetlerden herhangi birinin hkmnn mensuh olduuna dair, Hz. Peygamber (s.a.v.) tarafndan sylendii rivayet olunan bir habere rastlamadk. Hatta nesh kelimesini selef-i salihinin geni manada kullanmnda dahi, bu kelimenin Hz. Peygamberden nakledildiini grmedik. Usul kitaplarnda, snnetin vazifelerinden ve Kur'n' aklama ekillerinden birinin nasih ve mensuhu beyan etmek olduu belirtilir. u halde snnetin neshi beyan etmesi, neshe dellet etmek suretiyle olmaldr. Kur'nm nzuln mahede eden sahabler, ayn mevzua dair olan ayetlerden hangisinin nce, hangisinin sonra indiini bildikeri iin Reslullah (s.a.v.)'m tasrihine lzum kalmadan, her iki manasna gre neshe muttali oluyorlard. Nitekim ayetlerin nzul sebeplerine de bu ekilde vakf oluyorlard. Binaenaleyh nzul sebeplerini renmekte olduu gibi, nasih ve mensuhu renmek iin de balca kaynak sahabenin beyanndan ibarettir. Fakat Reslulah (s.a.v.)'m baz hadisleri mensuh ayetlere dellet etmektedir. Buna dair misallere de az rastlanmaktadr. Sizden birinize lm gelip att vakit -eer mal brakacak-sa- anaya, babaya, yakn akrabaya meru bir suretde vasiyyetde bulunmak, takva sahipleri zerinde bir hak olarak farzedildi.[80] ayeti en sahih kavle gre, Nisa sresinin 11 ve 12. ayetlerindeki miras hkmleriyle nesh edilmitir. Eb mame diyor ki: Veda hacc srasndaki hutbesinde Reslullah'm yle dediini duydum: Allah, her hak sahibine hakkn verdi. Artk varis iin vasiyyet yoktur[81] Bu hadis-i erif, vasiyyet hkmn neshetmekte, veya afi mezhebinin izah ile miras hkmleriyle neshedilmi olduunu beyan ve te'kid etmektedir. [82]

9- Amel Olarak Tefsir Etmesi


Hz. Peygamber (s.a.v.) birok ayetlerde emrolunan hususlar, bizzat tatbik ederek gstermi, bylece o ayetlerden ilh muradn ne olduunu iyice aklamtr. Cabir, Hz. Peygamber (s.a.v.)'in haccn tafsilatl olarak anlatan uzun hadisinin bir yerinde diyor ki: Nihayet onunla birlikte Beytullaha geldik. Hacer-i esvedi istilam etti. defa koar admlarla, drt defa da mutad yryle tavaf yapt. Sonra da Makam- Ibrahime geti ve hemen: Siz de Makam- brahim'den bir namazgah edinin (Bakara, 125) ayetini okudu. Makam, kendisiyle Beyt arasna alarak iki rekat namaz kld[83] Reslullah (s.a.v.)'m b tatbikatndan Siz de ibrahim'in makamndan bir namazgah edinin... emr-i ilahisinden neyin murad

edildiini, nerede ve ne ekilde yaplaca anlalmaktadr. [84]

10- Takrir Olarak Beyan


Misallerine az rastlanlan bu ksmda, herhangi bir ayetin Reslullah'm yannda izah edilmesine kar, onun skut etmek suretiyle, bu izah tasvip ettii anlalr.

Amr b. el-As, Zatu's-selasil gazvesinin cereyan ettii hicr 7. ylda Peygamber (s.a.v.) tarafndan gnderildii bir sefer esnasnda, souk bir gecede ykanmas gerekince shhatinden endie ederek ykanmam, teyemmm etmek suretiyle arkadalarna imamlk etmiti. Dnnde cnb olarak m namaz kldrdn? diye sorunca Amr: Ey Allahn Resul, ben ok souk bir gecede ih-tilm oldum, ykandm takdirde helak olacamdan korktum ve Aziz olan Allah'n u kavlini hatrladm: Kendilerinizi ldrmeyin. phe yok ki Allah size kar ok merhametlidir.[85] Ben de teyemmm ettim ve arkadalarma namaz kldrdm dedi. Reslullah gld ve bir ey sylemedi.[86]

11- Luav zahlarda Bulunmas


a) Dorudan doruya lugav izahlar: Karlatmz misallerden anlaldna gre Reslullah (s.a.v.)'in Kur'n hakknda lugav cihetten aklamalarda bulunmasna, ekseriya soru sorulmas vesile tekil etmektedir. Onun aklamalar, ekseriyet itibariyle lgat ve tefsir ehlinin lugav izahlar tarznda deildir. Teferruata girmeden, sorann durumuna gre, en ksa yoldan manann anlalmasn hedefler. Binaenaleyh bazan kelimenin sadece eanlamn syler, bazan tavsifi muhtevi tariflerde bulunur, yahut ondan maksadn ne olduunu bildirirdi. Baz hallerde kelimenin er' manasn belirtirdi. Hz. Peygamber (s.a.v.) Bylece sizi (ey Muhamed mmeti) vasat bir mmet yapmzdr.[87] ayetinde varid olan ve mteaddit manalara gelen vasat kelimesinin, burada adil manasna olduunu bildirmitir.[88]

12- Maksudu Tayin Etmesi


Reslullah (s.a.v.)'m Kur'n' aklama tarzlarndan biri de herhangi bir ayetin hey'et-i ummiyesiyle neye dellet ettiini bildirip, ondan maksudun ne olduunu tayin etmek eklindedir. Bu kabil aklamalarda pek tabiidir ki, bazan tam lugav delalet bulunmaz. Eb Hureyre'den: Allah bir kulunu sevdii zaman Cebrail'e der ki: Ben fulara sevdim, sen de sev. Cebrail de gktekilere ayn ekilde nida eder. Sonra onun iin yer yznde de bir sevgi yerlemi olur. te Aziz ve Celil olan Allah'n Gerekten, iman edip de iyi iyi iler yapanlar (yok mu?) elbette Rahman onlar iin insanlarn gnllerinde bir sevgi yaratacaktr.[89] ayeti bunu ifade eder.[90]

13- Tavsif Ederek Aklamas


Reslullah (s.a.v.)'m Kur'n' aklama tarzlarndan biri de, onda yer alan bir konunun birtakm vasflarn belirtmek suretiyle, insanlarn akllarna ve kalblerine daha iyi yerletirmek gayesine racidir. Tavsif etmesi tergib, terhib, er' bir meseleyi aklama, vlen veya zemmedilen ahs veya durumlarn evsafn belirtme vs. iin olur. Abdullah b. Mes'ud'dan rivayet edilmitir: Allah, kime doru yolu gsterir, imana muvaffak ederse, onun gsn islm'a aar...[91] ayeti nazil olunca Reslullah buyurdu ki: Nr kalbe girince geniler ve alr. Sordular: Bu halin (darda alamoti var mdr? Reslullah: Ebediyyet yurduna ynelmek, aldanma diyarndan uzaklamak, lm gelmeden nce lme hazrlanmaktadr. [92]Baka misallerde vardr.[93]

14- Temsillerle Aklamas


Meseller Kur'n- Kerim'de mhim bir yer igal eder. el-Beyhak'nin rivayet ettii merf bir hadiste mesellerin, Kur'n'm be vechinden biri olduu ve onlardan ibret alnmasnn lzumu hatrlatlr.[94] Tezkr, tevik, zecr, ibret, takrir, manalar akla yaklatrma, mcerret manalar hissedilir bir hale getirme, mesellerin bellibal ilevlerini tekil ederler. Bu gibi hikmetlere binaen, Cenb- Hak Kitabnda birok mesel irad etmi, Reslullah (s.a.v.)'m beyannda da

mesel nemli bir tutmutur. tbn Mes'ud dedi ki: Reslullah eliyle bir izgi izdi, sonra: ite bu Allah'n dosdoru yoludur. dedi. Arkasndan o izginin sandan ve solundan birtakm izgiler daha izdi ve dedi ki: Bunlar da dmk ve aykr yollardr. Bunlardan hibir yol yoktur ki, zerinde oraya aran bir eytan bulunmasn.[95] Sonra da u ayeti okudu: bhesiz ki (emrettiim) bu (yol) benim dosdoru yolumdur. O halde ona uyun. (Baka aykr) yollara tabi olmayn. Sonra sizi Onun (Allahn) yolundan ayrr...[96]

15- Tasvir Ederek Aklamas


KurJn- Kerim'de netice ve hlasas, hkm halinde bildirilen baz hakikatlerin, akllara ve kalblere adamakll nak edilmesi gayesiyle, o hakikatlerle alakal olarak cereyan edecek hadiseler, Reslullah (s.a.v.) tarafndan tasvir edilir, onlara dair teferruat verilir. Tasvirler ok canldr, hareketle doludur. yleki bunlar dinleyen, deta anlatlan hadiseleri grp yaadm zanneder. Bu kabil tasvirler oktur ve Kur'n tefsiri bakmndan ehemmiyetlidir. Bir ok ayetlerin tefsirini laykyla anlamak bunlar sayesinde mmkn olur. el-Ber diyor ki: Reslullah, kafirin ruhunun kabzedilip ge ykseltiliini anlatrken buyurdu ki: Onu karrken, uradklar her melaike meclisinde yle derler: Bu kt ruh kimdir, nedir? Dnyada iken kendisine taklan en kt lakab syleyerek: Falancadr derler. Nihayet onu ge karp kapsnn almasn isterler. Fakat gk kaplar onlara almaz. Sonra da Reslullah u ayeti okudu: Bizim ayetlerimizi yalanlayan ve onlara inanmaya tenezzl etmeyenler var ya, ite onlara gk kaplar almayacak ve deve ine deliinden gemedike onlar cennete giremeyeceklerdir! te sulular byle cezalandrrz.(A'raf, 40)[97]

16- Ayetlerle stidlal Etmek Suretiyle Aklamas


Baz hallerde Hz. Peygamber (s.a.v.), syledii herhangi bir sze yahut belirttii bir hkme, bir ayetle istidlal ettiini tasrih ederdi. Bu tasrih ekseriyetle ilgili ayeti hadisin sonuda okumas tarznda olur. Bazan ayetin hadisin sonunda okumas tarznda olur. Bazan ayetin nzuln mteakip, ondan kard neticeyi bildirir, yahut bir hadis irad ettikten sonra nk Allah yle buyuruyor... eklinde belirtir. Bazan ayeti herhangi bir ekilde aynen zikr etmez, fakat onun manasn ifade ettikten sonra, bu manaya dayanarak bir netice karr. Bu kabil istidlali eriyle umum bir kaide ortaya koyar, ayetteki ince bir nkteyi bildirir veyahut ancak ciddi bir tefekkr neticesinde bilinebilecek olan bir hususa dikkati ekerdi. Bylece sz konusu ayetin ihtiva ettii birtakm manalar beyan etmi olurdu. Reslullah (s.a.v.): Dua ibadetin ta kendisidir.[98] dedikten sonra Rabbiniz (yle) buyurdu: 'Bana dua edin. Size cabet edeyim. nk bana ibadetten byklk taslayb uzaklaanlar hor ve hakir olarak cehenneme gireceklerdir.[99] ayetini okumakla, mezkur hkm bu ayetten kardn belirtmektedir. [100]

17- Muhatabn Durumuna Gre Aklamas


Reslullah (s.a.v.) muhataplarnn akl seviyelerine gre, onlarn anlayacaklar ekilde konuurdu. Beyanlarnda karsndakinin haleti rhiyesini nazar itibara alr, iradn gerektirdii en uygun tavr ve ifadeyi kullanrd. Mcerret hakikatleri mahhas hale getirir, gayb ve uhrev hadise, nimet, azab vb. hususlar, insanlara alp grdkleri, me'luflan olan durumlarla kolaylatrarak anlatmaya alrd. nk risaletin hedefi, her seviyeden fertleri ihtiva eden umum beeriyeti irad etmektir. Mesela Srun ne olduunu soran bir bedeviye Sr, iine flenen bir boynuzdur. demitir. [101] Fakat sayhasiyle btn canllar drp ldrecek olan Srun, sadece basit bir boynuz zannedilmesi dncesini izale etmek iin bir baka zaman demiti ki: Btn Mina ahalisi toplansa bu Sru kaldramazlar.[102] Mak-sad, Surun azametini anlatmaktr, yoksa onun hakikatini ve mahiyetini bildirmek deildir. Byle tebihler olmasa, birok insan bir boynuzun, ayetlerde bildirilen[103] neticeyi temin edeceini dnmeye yol bulamaz. [104]

SONU :
Beeriyet iin hidayet kayna olan ilah Kitab, insanlara elleriyle tutacaklar katlar halinde gkten indirmeyip, vahiy yolu ile gndermeyi dileyen hikmet, vahye mazhar olan zata, onu sadece tebli deil, ayn zamanda tebyin en azndan eitim ve retim hayatnn, kitaplar kadar, retmenlere de olan ihtiyac derecesindedir. Her bakmdan seviyeleri ne olursa olsun, Kur'n'm ilk muhataplarnn ileri gelenleri bile, Kur'n'la amel etmek ve onu iyice anlamak hususunda Peygamber (s.a.v.)'n tefsirlerine ihtiya duyuyorlard. Hz. Peygamber (s.a.v.) eitli seviye farkllklar gsteren muhataplarna Kur'n' aklama durumunda idi. Aklamas bizzat veya bilvasta olurdu. Onun retmesi programl bir takrir tarznda deildi. Aklanmaya kat' olarak muhta olan, bilhassa amel ahkma dair ayetleri, szleri ve fiilleriyle kendiliinden beyan ettii gibi; sorulma, mslmanlarn anlay ve davranlarn deerlendirme, herhangi bir vesile ile ayeti okuma vb. neticesinde de aklard. Sual, onun tefsirinin mhim vesilelerinden biridir. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in aklamas umumu tahsis, mcmeli beyan, mbhemi tayin, mkili tavzih etmek, kelimelerin lugav delaletlerinin geniliini gstermek suretiyle Islm manalarn bildirmek, maksudun tayini iin baz lugav izahlarda bulunmak, ayet metnine ksa aklayc ilaveler yapmak suretlerinde olurdu. nsanlar irad, tergib ve terhib gayesiyle ahlak, gayb ve uhrev hayata ait birok ayetleri de tefsir etmitir. Temsil yolunu kullanarak ve Kur'n'da mcmel braklm kssalar hakknda tafsilat vererek akladna da oka rastlanr. Reslullah (s.a.v.)'m tefsirlerinin hi denecek kadar az deil, azmsanmayacak kadar ok olduunu grm bulunuyoruz. Bununla beraber Kur'n'm hemen hemen tamamm tefsir ettii iddiasn kabule yanamyoruz. Her nevi tezahrnde Reslullah (s.a.v.)'m tefsirinin gayesi, sadece ayetlerin maksadnn anlalmasdr. Nitekim sahabenin de Kur'n' okumak ve anlatmaktan gayesi, onun tatbik edilmesidir. Amel bir hkm ifade etmeyen hususlarda onlar tekellf gsterip lzumsuz derinlemekten uzak duruyor, umumiyetle siyaktan anladklar icmal mana ile iktifa ediyorlard. Bu itibarla, daha sonraki ihtiyalarn ortaya kard youn ilm faaliyetin benzerini Asr- Saadet'te aramak uygun dmez. Ve unutulmamaldr ki, o zamana ait tefsir zelliklerini, sonraki stlahlarla ifade etmemiz, bizim anlaymza gredir. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in hadislerine mracaat edilmeden, Kur'n', Allah'n maksadna uygun bir tarzda anlamann imkansz olduu, pheye yer kalmayacak ekilde sabittir. Fakat yine sabittir ki olanca genilii ile btn varl kuatan muht ve mutlak ilimden gelen Allah kelam, kyamete kadar gelecek btn insanln iradna ve manev ihtiyalarna, fazlasiyle kafi gelecek mucizev bir zenginlie ve camiiyyete sahiptir. Allah'n tekvin sfatndan gelen kainatn, devaml yenilenme iindeki akn, birtakm deimez esaslar ayakta tuttuu gibi; onun kelam sfatndan gelen Tenzilinin de, sadece esas maksadla-r Hz. Peygamber tarafndan kat' olarak aklanm, zamana, istidada, himmet ve tevecche onda yeni yeni vecihler bulma hakk tannmtr. [105]

BBLYOGRAFYA
Abn b. Humeyd b. Nasr el-Ke (. 249/865), el-Musned (Yazma), Sleymaniye (Ayasofya) Ktp. No. 894. Abdurrezzak b. Hemmam (. 211/8267), Tefsru Abdirrezzak (Yazma), Ankara Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi Ktp. smail Saib Sencer Koleksiyonu, No. 4216. EbDavud, Sleyman b. e-E'as e-Sicistan (. 275/88), Sunenu EbDavud, el-Kahire, 1369/1950 Eb Ya'l el-Mevsil, el-Msned (Yazma), Sleymaniye (Fatih) Ktp-. No. 1149. Ahmed Abdurrahman el-Benn, el-Fethu'r-Kabban li. Tertibi Musnedi Ahmed b. Hanbel (el-Fethu'r-Rabban), Msr, 1372. el-Buhar, Muhammed b. ismail (. 256/870), el-Camiu's-Sahih (el-Buhar), stanbul, 1967. Cerraholu, smai, Kur'n Tefsirinin Douu ve Buna Hz Veren miller, Ankara, 1968. antay, Hasan Basr, Kur'n- Hakim ve Meal-i Kerim (nc

bask), stanbul, 1377/1958 (Ayet meallerinin ekserisi bu eserden alnmtr). el-Hakim, Eb Abdirrahman Abdullah en-Neysabur (. 405/1014-15), el-Mstedrek ala's-Sahiheyn, Haydarabad, 1342). (ez-Zeheb'nin Telhisu'lMustedrek adl eseri ile bir arada). bn Abdilberr en-Nemer, Eb Amr Ysuf (. 463/1070-71), Ca-mi'u Beyani'l-lim ve Fadlih, Nr. Abdurrahman Muhammed Usman, el-Mednetul-Munevvere, 1388/1968. bn Eb eybe, Eb Bekr Abdullah (. 235/849), el-Musannaf (yazma), Kprl Ktp. No. 438. bn Hacer el-Askalan 1378/1959. (. 852/1449), Fethu'l-Br bi erhi Sahi-hVl-Buhar, el-Kahire,

Btn Ynleriyle Asr- Saadet'te slm 1 I 293 bn Huzeyme, Muhammed b. shak b. Huzeyme en-Neysabur (. 311/923), es-Sahih (Yazma), Topkap Saray (III. Ahmed) Ktp. No. A. 348. bn Kesr, Ebu'1-Fid maduddin ismail (. 774/1373), Tefsru'l-Kur'ni'l-Azim. (bn Kesr), Beyrut, 1385/1966. bn Kuteybe, Eb Muhammed b. Mslim (. 276/889), Te'vilu Muhtelifi'l-Hadis, Nr. Muhammed Zuhr en-Neccar, el-Kahire, 1966/1386. bn Mace, Muhammed b. Yezid el-Kazvn (. 273/886), Sunenu'l-Mustafa, Msr, 1372/1952. el-Kurtub, Eb Abdillah Muhammed b. Ahmed (. 671/1273), el-Cami li AhkmVl-Kur'n, Dru'-a'b, Msr, tarihsiz. Malik b. Enes (. 179/795), el-Muvatta, Nr. Muhammed Fuad, Abdu'1-Bak, 1370/1951. Ma'mer b. Raid (. 153/770), el-Cam (Yazma), Ankara Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi Ktp.'smail Slb Sencer koleksiyonu,'No. 2164. Mansr Ali Nasf, et-Tac'l-Cami'u li'l-Usul ft Ehadsi'r-Resl, 3.. basm, el-Kahire, 1382/1962. Mukeddemetan i Ulumil-Kur'n ve hum Mukaddemetu Kita-bi'1-Meban ve Mukaddemetu bn Atiyye (Mukaddeme-tan), Msr, 1954 (A. JefFery tarafindan ner edilmitir). Mslim b. Haccac el-Kueyr (. 261/875), el-Cami'us-Sahih, Nr. Muhammed Fuad Abdlbak, Msr, 1374/1955. Mslim). en-Nesa', Eb Abdirrahman Ahmed b. Ali b. u'ayb (. 303/915), Sunenu'n-Nesa', Msr, 1348/1930 (es-Suyutfnin erhi ve es-Sind'nin Haiyesi ile bir arada). en-Nesa', Tefsru'n-Nesa' (Yazma), istanbul niversitesi Ktp. Arapa yazmalar ksm, No. 3257. es-Suyut, Celaluddin Abdurrahman (. 911/1505), ed-Durru'l-Mensur fi't-Tefsri bi'l-Me'sr, Msr, 1314. es-Suyut, el-ltkan ft Ulmi'l-Kur'n, Msr, 1314. es-Suyut, Lubabu'n-Nukul ft EsbabVn-Nuzul, Dimak, 1379. e-afi, Eb Abdillah Muhammed b. Idris (. 204/819-20), Ahka-mu'l-Kur'n (Yazma), Murat Molla Ktp. No. 16. 1 / 294 Asr- Saadet'te Peygamberimiz'in Kur'n' Tefsiri e-af, er-Risale, Nr. Muhammed Seyyid Keyln, Msr, 1388/1969. e-tb, Eb shak ibrahim b. Musa (. 790/1388), el-Muvafakat fi, Usuli'l-Ahkm Nr. Muhammed Muhyid-Din Abdulhamid, el-Kahire, 1969-1970. et-Taber, Eb Ca'fer Muhammed b. Cerir (. 310/922), Camiu'l-Beyan an Te'vili'l-Kur'n (etTaber), Nr. Ahmed Muhammed akir ve Mahmud Muhammed akir, C. I-XV, Msr, 1374/1955. et-Taber, Camiu'l-Beyan, el-Kahire, Matbaatu'l-Haleb, 2. basm, 1373/1954. (Bu neirden yaplan nakillere (Haleb) eklinde kayt konmutur).

et-Tirmiz, Eb s (. 279/892), Sunenu't-Tirmiz, Nr. Ahmed Muhammed akir ve arkadalar, el-Kahire, 1356-13. (et-Tirmiz). el-Vahid, Eb Huseyn Al b. Ahmed (. 468/1076), Esbabu'n-Nuzl, Msr, 1379/1959. Yahya b. Sellm b. Salebe et-Teym (. 200/815), Tefsru Yahya b. Sellm (Yazma), Tunis, Abdeliyye Ktp. No. 134'de kaytl bulunan bu tefsirin fokotopisini muhterem smail Cerraholu bey ltfetmitir). Yazr, Muhammed Hamdi, Hak Dini Kufn Dili, stanbul, 1935-1939, (Hak Dini Kur'n Dili). Yldrm, Suat, Peygamberimizin Kur'n' Tefsin, stanbul 1983. ez-Zeheb, Muhammed Huseyn, et-Tefsr ve'l-Mufessirn, c. I, el-Kahire, 1381/1961. ez-Zerke, Bedruddin Muhammed b. Abdillah (. 794/1392), el-Burhan ft Ulmi'l-Kur'h, Nsr. Muhammed Ebul-Fadl ibrahim, Msr, 1376/1957, (el-Burhan). [106]
[1] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/259-260. [2] Sa'd, 37. [3] e-u'ar, 195. [4] bn Kesir, Tefsru'l-Kur'ni'l-zim, Beyrut, 1385/1-966, VII. 217.; Mukaddeme tn, s. 187. [5] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/261-262. [6] en-Nahl44.. [7] en-Nis,105. [8] en-Nahl, 64.. [9] el-M'ide, 67.. [10] el-Muvafakat, III, 36. [11] el-Kurtub, I, 33-34. [12] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/263-264. [13] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/264-265. [14] Karlatrnz: et-Tefsr ve'1-Mfesirn, I, 53-57. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/265-267. [15] Ibn Teymiyye'nin bu izahlar iin Kayhan Yaymlar tarafndan yaynlanan Peygamberimizin Kur'n' Tefsiri isimli kitabmzn 53-56. sahifelerine baknz.. [16] el-Muvafakat.nl, 218. [17] Kr. el-Muvafakat, III, 220 [18] Ahmed Muhammed kir, et-Taber, III, 296-298, Ha. No. 2435 erhinde). [19] Ahmed Muhammed kir, (et-Taber, IV, 377, erh ksmnda).. [20] Taber, III, 296-298, Ha.No: 2435; el-Hkim, el-Mstedrek, IV. 296-298; Mecmau'z-Zevaid, X, 328-330. [21] Baz misaller iin bkz. S. Yldrm, a.g.e., s. 76-77 (N. 134). Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/267-268. [22] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/268-269. [23] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/269. [24] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/269. [25] Hadislerin bir ksm iin: Mslim, V, Ha. No. 212; et-Tirmiz, K. Sfati'l-cenne, 16. bab. [26] Mehsinu't-Te'vil, I. 24. [27] Kur'n Tefsirinin Douu, s. 26. [28] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/269-271. [29] Et-Taber, XIV. 209, Ha. No. 16631; et-Tirmiz, K. et-Tefsr, ed-Durru'l-Mensr, III, 230; el-Buhar, et-Trhu'1-Kebr, IV. 1-106 (Ahmed M. akir'den). [30] Farkl kategorilerden rnekler iin bkz. Suat Yldrm, Peygamberimizin Kur'n' Tefsiri, s. 141-148. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/272. [31] et-Taber (Haleb), XVI, 228; bn Kesr, IV. 544-545, (el-Bezzr'dan); Eb Ya'l, el-Msned, v. 30a.; el-Mstedrek, II- 381 (Eb Sa'd'den).. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/272-273. [32] el-tkn, 11,174. [33] el-Itkn II. 145 [34]et-Tirmiz, K et-Tefsr ye K. el~Hac, 110. bab, Ha. No. 957; ayn hadis sual kayd olmayarak tbn mer'den: Eb Davud, Ha. No. 1945; el-Mstedrek, II. 331; et-Taber, XIV. 124, Ha. No. 16447; bn Kesr, III. 361-362. [35] el-ltkn II. 18-19. [36] l-i mrn, 97. [37] Sfyan es-Sevr, Tefsr, s. 37; et-Tirmiz, K et-Tefsr; et,Taber, VII. 39; bn Mace, Ha. No. 2496; bn Mace, Ha. No. 2897 (ibn Abbas'dan); bn Eb Hati, v, 48a; bnu'I-Mnzir, v. 48b. (el-Hasanu'1-Basr'den mrsel olara); Tefsru Abdirrezzak, v. 6a (Kat'de'den mrsel olarak); Kenzu'l-Ummal, II. 2 Ce-a-f' ile et-Tirmiz ve el-Beyhak'den (ie'den), ed-Durru'l-Mensur, II. 56. [38] el-Mstedrek, II. 391 (ez-Zeheb tashihine muvafakat eder). [39] et-Tahrm, 8. [40] ed-Durru'1-Mensr, VI. 245 (bn Merdeveyh'den, ayn manada sual zikr edilmeksizin bn Mes'ud rivayetinde Ahmed b. Hanbel, bn Merdeveyh ve el-Beyhak'den). [41] Yunus, 62. [42] Tefsru'n-Nes' v. 42a, et-Tabe i, XV. 1919, Ha. No. 17704; bn Kesr, III. 512 (el-Bezzr'dan); ed-Durru'1-Mensr, III. 310. [43] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/273-276. [44] Ehl-i Kitabn suallerine dair geni bilgi iin bkz. S.Yldrm "Peygamberimizin Kur'n' Tefsiri" s. 174-180. [45] Abd b. Humeyd, el-Msned, v. 40b.; Tefsru'n-Nesa', v. 89a. [46] Mesela, ez-Zuhruf, 71, 73. [47] brahim, 48. [48] et-Taber (Haleb), XIII. 250; bn Kesr, IV. 147-148. [49] et-Taber, (Halebi), XVI. 78; Mslim, K. el-Edeb, Ha. No. 9; et-Tirmiz, K. et-Tefsir; Tefsru'n-Nesa, v. 58b; el-Fethu'r-Rabban, XVIII, 207208.

[50] Meryem 28. [51] bn Kesir, IV, 453. [52] Bulugu'l-Eman, XVIII. 207-208, not:3. [53] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/276-277. [54] bn kesr, VI. 253 (Eb Ya'la ile bn Eb Hatim'den); et-Tirmiz, K. et-Tefsr (arib diyerek); ed-Durru'1-Mensr, VI. 30 (ayrca bn Merdeveyh, Eb Nuaym ve el-Hatibden). [55] ed-Duhn, 29. [56] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/278. [57]et-Taber, III. 149, Ha. No. 2185. (Ahmed M. akin Hadis Mslim'in art.na uygundur. Mecmau'z-Zeuaid, III. 4'e baknz) Bunlar iin bkz. Suat Yldrm, a.g.e., s.196-199. [58] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/278-279. [59] en-Nis, 123. [60] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/279. [61] bnKesr, I. 7. [62] el-En'm, 82. [63] el-Buhar, K et-Tefsr, VI. 20; Tefsru Abdirrezzak, v. 26b; Ahmed b. Hanbel, el-Fethu'r-Rabban, XVIII. 140; et-Tirmiz, K. et-Tefsir; Tefsru'n-Nes' v. 31b; el-Bezzar, el-Msned (Murad Molla), v. 158a; Eb Yala, el-Msned, v. 238a; et-Taberi, XI. 495; Dier rivayetler iin: bn Kesr, III. 59. [64] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/280. [65] el-En'm, 151. [66] el-Buhar, K. ed-Diyat, 6. bab, VIII. 38; Mslim, K el-Kasarne, Ha. No. 25; el-Bezzar, el-Msned (Murat Molla), v. 91a (Hz. Osmandan); Eb Ya'l, el-Msned, v. 240b. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/281. [67] ehasinu't-Te'vil, VI. 2107 (M. F. Abdulbak tahririnde: Msnedu Ahmed I, 215; en-Nesa', XXIV, 218. bab; bn Mce, Ha. No. 3039). [68] el-Maide, 77. [69] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/281. [70] et-Tac, I. 80; bn Kesr, II. 477-78; (el-Mu'cemu'1-Mufehres li Elfazi'l-Hadis en-Nebev: Eb Davud, Tahare, 41; et-Tirmiz, Tahare, 52; enNesa, Taha-re, 46; bn Mace, Tahare, 38; ed-Darim, Vuz, 53; el-Muvatta, Tahare, 13; Ahmed II. 238). [71] Mide, 38. [72] Ahmed b. Hanbel, el-Msned, I. 6.; Eb Ya'la, el-Msned, v. 3a.; et-Taber, BL 241, Ha. No. 10522 (Ahmed M. akir Ahmed b. Hanbel rivayetini taz'if eder). Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/281-282. [73] el-Itkn,n. 27. [74] en-Nis, 82. [75] el-Mstedrek, II. 333 (ez-Zeheb de shhatine muvafakat eder). [76] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/282-283. [77] et-Tirmiz, K. et-Tefsr; Ahmed b. Hanbel, el-Msned, V. 7, 12-13; et-Taber, V. 180; et-Taberan, el-Mucemu't-Kebr, v. 184b; et-Tahav, erhu Meani'l-Asar, 1.167-176. [78] el-Bakara, 238. [79] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/283. [80] el-Bakara, 180. [81] et-Tac, II. 226 (et-Tirmiz, Eb Davud ve en-Nesa'den). [82] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/283-284. [83] Mslim, XV, Ha. No. 147; et-Taber, III. 36 [84] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/284-285. [85] en-Nis, 29. [86] Ahmed b. Hanbel, el-Msned, V. 227; Eb Davud, K. et-Tehre, 126 bab., ha. No. 334; bn Kesr, II. 254. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/285. [87] el-Bakara, 143. [88] et-Tirmiz, K. et-Tefsr; el-Fethu'r-Rabban, XVIII. 77; Kenzu'l-Ummal, II, 1-2.; Eb Ya'l, el-Msned, v. 68a; Fethu'1-Bar, IX. 238. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/285-286. [89] Meryem, 96 [90] et-Tirmiz, K. et-Tefsr; bn Kesr, IV. 491 (bnEb Hatim'den nakl, ayrca Mslim ve et-Tirmiz'ye nisbet eder), s. 490'da ise Ahmed, elBuhar ve Mslim'den nakl eder, bu rivayette sonunda ayet zikr edilmez. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/286. [91] el-En'm,125. [92] Tefsru Abdirrezzak, v. 27-a-b; et-Taber, XII. 100, Ha. No. 13855; bn Kesr, III. 98 (ayrca bn Eb Hatim'den). M. M. akir seneddeki Eb Cafer Abdullah b. el-Misver sebebiyle isnad taz'f eder. bn Kesr'in bu hadisin mrsel ve muttasl tarikleri birbirini takviye eder szn, byk gaflet olarak tavsif eder. es-Suyut, el-tkn, II. 193'de bu haberi nakl ettikten sonra: Bu haberler birbirini takviye eder, sahih yahut hasen derecesine ular demektedir. [93] Tavsif nevinden baka misaller: Al-i mrn 7 hakknda: et-Taber, VI. 190; el-Buhar, k. et-Tefsr, V. 166; Mslim, XLVII, No. 1; el-Fethu'rRabban, XVII. 62; Tefsiru Abdirrezzak v. la. Yunus 62 hakknda: et-Taber, XV. 585; bn Kesr, IV. 15. el-Kehf 106 hakknda: et-Taber (Haleb), XVI. 37-38; bn Kesr, IV. 431 (Sahiheyn'den bu manada) en-Nebe 24-25 hakknda: Eb Yala, el-Msned, v. 78 a; et-Tirmiz, XL. 4. bab., Ha. No. 2584; bn Kesr, IV. 626. el-nikak 4 hakknda: Tefsru Abdirrezzak, v. 51b; et-Taber (Haleb), XXX 113; ed-Durru'l-Mensr, VI. 315; Fethu'1-Bar, X. 202. el-Hadid 3 hakknda: Mslim, XLVIII, Ha. No. 61; et-Tirmiz, K. ed-Da'avat, 68. bab; Ahmed b. Hanbel, el-Msned, II. 381. el-Maide 96 hakknda: et-Taber, XI. 70; Ha. No. 12729; ed-Durru'1-Mensr, II. 331. et-Tah-rim 8 hakknda: ed-Durru'1-Mensr, VI. 245 (Ahmed, el-Beyhak, bn Mer-deveyh'den) Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/286-287. [94] el-tkn, II. 131. [95] Ahmed b. Hanbel, el-Fethu'r-Rabban, XVIII. 141; Msnedu'd-Darim, v. 17b; Abd b. Humeyd, el-Msned, v. 150a (Bu manada Cabir'den); Tefsru'n-Nes, v. 32 b.; bn Mace, Ha. No. 11; et-Taber, XII. 230; el-Mstedrek, II. 318; es-Saleb, I. v. 20b. [96] el-En'm, 153. Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/287-288. [97] bn Ebi eybe, el-Musannaf, v. 13a-14a (uzun ve tafsilatl bir anlatra ile): et-Taber, XII. 424; Eb Davud, Ha. No. 3212 (ksaca) ve 4753 (uzun ve tafsilatl bir anlatm ile). Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/288. [98] Eb Davud, Ha. No. 1479; et-Tirmiz, K. et-Tefslr; Tefsru'n-Nesa, v. 87a; bn Mace, Ha. No. 3828; et-Taber (Haleb), XXIV. 78; Ibn Kesr, VI. 150 (ay-nca Ahmed, bn Eb Hatim, el-Hakim vs.den). [99] el-M'min, 60. [100] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/288-289. [101] et-Taber (Haleb), XVI. 29; Eb Davud, Ha. No. 4742; Mehasihu't-Te'vl, VI. 2368'de M.F.Abdulbak: Mfinedu Ahmed, II. 192.

[102] et-Taber (Haleb), XVI, 29; Muhsinu't-Te'vii; VI. 2367, not: 4'de M. F. Ab-dulbaki: et-Tirmiz, ez-Zumer tefsirinde, Ahmed b. Hanbel, III. 73. [103] ez-Zumer, 68. [104] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/289. [105] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/290-291. [106] Prof. Dr. Suat Yldrm, Btn Ynleriyle Asr- Saadette slam, Beyan Yaynlar: 1/292-294.

Vous aimerez peut-être aussi