Académique Documents
Professionnel Documents
Culture Documents
BLGESEL KALKINMA
Ankara - 2010
Okuma Listesi:
1. Armatl-Krolu,B., (2006). Sanayi blgelerinde KOB alar ve yenilik sreleri. Deien
Mekn iinde, (yay.haz.) A.Eraydn, Dost Kitabevi, Ankara, 397-420.
2. Eraydn, A., (2004). Blgesel kalknma kavram, kuram ve politikalarnda yaanan deiimler.
Kentsel Ekonomi Aratrmalar Sempozyumu 2003 (KEAS 03), Bildiriler, 126-146.
3. Albeni, M. ve Karagz, M. (2003). Blgesel kalknmada renme, bilgi birikimi ve yenilik:
Trkiye iin bir perspektif. Sleyman Demirel niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi
Dergisi, 8, 2, 157-170.
4. Ouztrk, B.S. (2003). Yenilik kavram ve teorik temelleri. Sleyman Demirel niversitesi
ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi, 8, 2, 253-273.
5. etin, M. (2006). Blgesel kalknmada sosyal alarn rol: Silikon Vadisi rnei. Dokuz Eyll
niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi, 21, (1), 1-25.
1.
2.
2.1.
2.1.1.
2.2.
2.3.
2.4.
2.5.
2.5.1.
2.5.2.
2.5.3.
3.
3.1.
3.2.
3.3.
3.3.1.
3.3.2.
3.4.
3.4.1.
3.4.2.
3.4.3.
3.5.
3.6.
3.7.
3.8.
4.
4.1.
4.2.
4.3.
4.4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
NDEKLER
GR
BLGE KAVRAMI ve GERD DEM
Homojen Blge
statistiki Blge Birimi
Polarize Blge
Pln Blge
Coraf Blge
Gelimilik Dzeyi Bakmndan Blge
Az Gelimiliin Ekonomik Nitelikleri
Az Gelimiliin Sosyo-Kltrel Nitelikleri
Az Gelimiliin Demografik Nitelikleri
GELME ve BLGESEL GELME
Gelime (Kalknma)
Srdrlebilir Kalknma
Blgesel Gelime
Deien Blgesel Gelime Politikalar
Dnyadaki Yeni Ekonomik ve Toplumsal Gelimeler
Blgesel Kalknma Bakmndan Yeni Sanayi Odaklar ve Giriimcilik
Yeni Sanayi Odaklar
Yksek Teknolojiye Dayal Sanayi Oda retme Politikas
Giriimcilik
Yenilikilik, Buluuluk ve renen Blge
Blgesel zendirme nlemleri
Sosyal Sermaye
Blgesel Kalknma Ajans (BKA)
BLGESEL KALKINMA KURAMLARI
Neoklasik Byme ve sel Byme Modelleri
Kalknma ktisad
ktisadi Corafya
Yeni Ekonomik Corafya Modelleri
BLGESEL ETSZLK / DENGESZLK
PLANLAMA HYERARS
BLGE PLANLAMADA YEN GELMELER
BLGESEL GELMENN ARACI OLARAK BLGE PLANLAMA
TRKYEDE BLGESEL GELME YAKLAIMLARI
TRKYEDE BLGE PLANLAMASI DENEYMLER
KAYNAKA
1.GR
Ekonomi politikas arac olarak, kinci Dnya Savandan bu yana, gelimi ve gelimekte olan
pek ok lkede ulusal kalknma plnlar hazrlanmaktadr. Bu planlar, makro hedeflere
odaklandndan, ekonomik gelimenin meknsal dalmnn izlenmesi mmkn olamamaktadr
(Dinler, 2001: 67). Oysa meknsal boyut, kalknma ve geri kalmlk sorunlarnn zm iin
gelitirilen nemli aralardan biri durumundadr.
Mekn unsurunun ekonomik analiz ve aratrmalarda dikkate alnmas ve kalknmaya kaynak
grevi grecek etmenlerin salayaca kazanlarn ykseltilmesinde mekn olarak blgelerin
deerlendirilmesi gerekmektedir. Blge verilerinin bilinmesi ve retimde etkin bir ekilde
kullanlmas, bir bakma ulusal plnlarn baar ansn da artrmaktadr (Erkal, 1990: 26). O itibarla
blgesel kalknma/gelime konusuyla daha fazla ilgilenilmesi gerei ortaya kmaktadr.
Blgesel Kalknma dersi, kreselleme balamnda yeniden nem kazanan yerel, blgesel,
blgeselleme, blgecilik gibi kavramlarn nda, kalknma/gelime srelerine meknsal/corafi
boyutuyla bakmay amalamaktadr. nk biliyoruz ki, gnmzde meknsal bir lek olarak blge,
kapitalist geliimin ulat noktada, retim ve rgtlenmenin temel birimi halini almtr (Eceral,
2006: 458). Bu ders kapsamndaki konular, kavramsal tanmlamalarla balatlmakta daha sonra teorik
olarak
geniletilmekte,
devamnda
da
Trkiyenin
konuyla
ilgili
mevcut
durumu
ve
politikalar/uygulamalar irdelenmektedir.
phesiz blgesel kalknma dersinin en nemli ve temel kavramlar, blge ve kalknma olmak
durumundadr. Bu ders kapsamnda, her iki kavrama da eitli alardan yaklalmakta, bu
kavramlarn zamanla geirdii deiim zerinde durulmaktadr. Zira bu deiim, blge kavramnn
sadece corafi blge olarak alglanmadn gzler nne sermekle kalmamakta, kalknma veya son
yllarda daha sk kullanlr hale gelen gelime kavramn da iermektedir. Gelime veya kalknma, 19.
yzylda ekonomik byme anlamnda kullanlrken, 20. yzyln son eyreinde yaam kalitesi ile
llmeye balanm, gnmzde srdrlebilirlik1 ile birlikte ele alnan bir kavrama dnmtr.
Avrupada giderek yaygnlaan, seilmi ynetimleri ve yasama yetkileriyle blgeler,
ekonomik gelimenin itici gc olmann yannda, kltrel kimliin ve demokrasinin de gvencesi
Srdrlebilir kalknma, ekonomik byme ve refah seviyesini ykseltme abalarn, evreyi ve yeryzndeki tm
insanlarn yaam kalitesini koruyarak gerekletirme yntemidir. Birlemi Milletler, evre ve Kalknma Komisyonuna
(1987) gre: "nsanlk, gelecek kuaklarn gereksinimlerine cevap verme yeteneini tehlikeye atmadan, gnlk ihtiyalarn
temin ederek, kalknmay srdrlebilir klma yeteneine sahiptir".
olarak deerlendirilmektedir. Baka bir sylemle Avrupa Birlii, blgelerin kurumsal srelerde
kendilerini ifade etmeleri ve karar srelerine daha etkin katlma hedeflerinin gerekletirilmesinde
blgesel lei, esneklie olanak tanyan yaps ile anahtar role sahip grmektedir. Bu bakmdan
Avrupa Birlii ile yelik mzakerelerine balam bir lke olarak Trkiyenin blge ve kalknmas
konusundaki yeni yaklamlar iyi irdelemesi gerekmektedir.
Kalknmann meknsal boyutu, blgesel dengesizlik/eitsizlik, blge plnlama ve blgesel
politikalar gibi kavramlar aklamay ve bunlarn Trkiyedeki durumunu da mercek altna alarak
incelemeyi gerektirmektedir. Bu dersin bir baka amac da Trkiyede ekonomik olduu kadar her
geen gn politik ve sosyal sorunlara yol aan, lke ii btnlemeye engel oluturacak hale gelmeye
balayan blgeler aras farklar ve dengesizlikler, bu dengesizlikleri giderme yolunda bir ara olarak
kullanlan politikalar ve uygulamalar konusuna eilmektir.
Gnmzde blgesel gelime, kreselleme srelerinden bamsz olarak ele alnabilecek bir
husus deildir. O nedenle de kreselleme ile blgesel/yerel gelime arasndaki ilikilerin
aratrlmas, blgesel gelimenin yeni yaklamlarla kreselleme perspektifinde irdelenmesi
kanlmaz olmaktadr.
Son yllarda blgelerin sadece lkelerin/ulus devletlerin bir paras deil, ayn zamanda
uluslar aras sistemin bir paras olduu ve bir blgenin gelimesinin, yerel kapasite ve birikimin
uluslar aras rekabet koullarnda kullanlabilmesi ile mmkn olduu gerei kalknma yaznnn
gndemine girmitir. Yeni dzende var olma mcadelesinin; yerel/blgesel kalknma erevesinde
rekabet gc, buluuluk ve renme kapasitesi kavramlaryla anlyor olmas, yeni kresel ekonomik
ortamda blgelerin birbirleriyle hem yaran hem de paylaan birimler ekline dnmesi, bu konular
zerinde de younlamamz gerektirmektedir. Bu erevede bir blgenin dnya ekonomik
sisteminden dlanmas veya artan zenginlemeden pay alabilmesi iin gerekli koullarn belirlenmesi
de yerinde olacaktr.
farkl nitelikli ve amal alar iinde yer alabilen ve bunlarla etkileim iinde olan bir meknsal birime
dnmtr (Eraydn, 2004: 127).
6 Blge kavram, gnmzde deiik lkelerde farkl anlamlarda kullanlmaktadr. rnein
blge, Belikada, federe devlet anlamna gelirken, spanyada zerk topluluklar ifade etmekte,
Fransada ise, bir yerel ynetim kuruluu dur. Blge, ulus-devletin temel ilev ve yetkilerinin
paylatrlaca yeni bir ynetsel, siyasal ve kltrel bir kavram olarak kullanlmaya balanmtr
(Bayramolu, 2005: 38).
Blge kavram, dnyada olduu gibi lkemizde de tam anlamyla akla kavumu bir
kavram deildir. Blge szcnn ifade ettii mekn biriminin boyutu ve ierii szcn kullanld
balama gre deiebilecei gibi, ayn balamda da farkllk gsterebilmektedir. rnein, Avrupa
Birlii (AB)de plnlama balamnda blgeler, kent ve metropol alandan, ok daha geni krsal
alanlara kadar eitli boyutlardadr.
Avrupadaki blgelerin ortak zellii yle sralanabilir:
1
devlet olmamas ve
7 Blgelerin bir ksm ekonomik, sosyal, kltrel adan homojen mekn paras iken; bir ksm
ilevsel adan btnlk gsteren birimlerdir (DPT, 2000: 7 ve 8).
8 Son yllarda yaanan kreselleme ve blgeselleme (blgesel birliklerin oluumu), postFordist retime gei, post-modernizm, bilginin ykselen deeri gibi, ekonomik, sosyal, teknolojik ve
politik deiimler, geleneksel blge kavramn da tartmaya amtr. Geleneksel anlayta blge, yan
yana gelmi yerel birimlerin meknsal btnl ile oluan, ulus-devlet dna kapal, ulus devletin
denetiminde, snrlar izilmi bir birimdir. Kresel anlayta blge ise, iliki a ile belirlenen,
meknsal sreklilik koulu olmayan yerellerin oluturduu, uluslar aras ilikilere dorudan alan,
snrlar deiken bir birimdir.
likiler ann nitelii ve ilikilerin younluu yerelin, dolaysyla blgenin gelimiliini
belirler. Bu durumda yerel/yerel dinamikler, ekonomik kalknmann ve blgesel gelimenin itici
gcdr. Dier bir deyile mekn, kalknmann nemli bir bileeni durumundadr. Yerel; kresel
ekonomide bir aktr olarak, krsal bir sanayi blgesi olabilecei gibi, geni bir nfus-hizmet-retim
ylmasna sahip bir metropoliten alan da olabilir.
Gnmzde yerelin, kresel dzeyde stlendii ekonomik ve siyasi rol, onu bir gelime aktr
konumuna getirmitir. Ancak bu, geleneksel blgenin nemini yitirdii anlamna gelmemektedir.
Tersine, blgesel organizasyonun, vizyon oluturarak, blge iinde, ynetsel egdm salamada,
blge dnda, blgeler aras (ulus ii ve uluslar aras) rekabette sz sahibi olmada stlenecei
ynlendirici rol nem kazanmtr.
9 Son olarak plnlama amal blge, kentten daha geni, lkeden daha kk; ynetsel (idar)
snrlar, ulus ynetsel birim snrlaryla akan, ama etkileim asndan o snrlar aabilen, yerinden
ynetilen, demokratik-katlmc bir ynetime ve bteye sahip bir plnlama ve ynetim birim olarak
tanmlanabilir.
Latince, evre veya alan anlamna gelen regio szcnden tremi blgenin (region),
tanmlanmasnda ve snrlarnn izilmesinde byk zorluklar ekilmektedir. Blge kavramn
tanmlamaya alanlar, lek, nitelik ve ondan beklenen ilevlerin farkll nedeniyle bu zorluklar
yaamaktadr.
lek asndan ele alndnda blge; bir devletin ekonomik, siyasal, ynetsel, coraf,
kltrel, etnik ve yerlemeye dair ltleriyle ortaya kan/karlan alt ulusal blmleri
olabilmektedir. Ancak uluslar aras lek sz konusu olduunda blge; devletlerin meydana getirdii,
ekonomik, siyasal ve askeri topluluk/birliklere karlk gelmektedir (Mengi ve Algan, 2003: 82).
Blge kavram, lek ve tanm zorluklarna karn literatrde yine tanmlanm farkl blge
tipleriyle karlalmaktadr. Bunlardan en sk rastlanlanlar; homojen, polarize, pln, corafi blge
kavramlardr. Kalknma literatrnde ayrca, gelimi ve az gelimi blge kavramlaryla da
karlalmaktadr. Burada bu blge tiplerini ksaca aklamakta yarar grlmektedir. Ayrca son
yllarda Trkiyede de eitli veri setlerini mekn birimlerine oturtmak maksadyla kullanlan ve bir tr
homojen blge olan istatistiksel blgelerden de sz edilmesinde yerinde olacaktr.
2.1.Homojen Blge
Homojenlik (badalk), btn eleri ayn yapda veya ayn nitelikte olan anlamna
gelmektedir. Btn noktalar kendi aralarnda olabildiince yakn zellikler gsteren alanlara ise;
homojen alan denilmektedir. Birbirine bitiik/komu homojen alanlar homojen blgeyi,
oluturmaktadr (Dinler, 2001: 77). Yani homojen blge, srekli bir homojen alana karlk gelen,
birbirine yakn nitelikler gsteren komu alanlar grubudur. Benzer baka bir tanmda homojen blge;
karakteristikleri birbirine mmkn olduu kadar yakn olan birimlerden meydana gelen devaml bir
mekndr eklinde belirtilmektedir (Polatkan, 1968: 20). Bu tanmlardan anlalan odur ki, homojen
blge, aslnda benzer zellikler gsteren yerel birimlerin gruplatrlmasndan ortaya kmaktadr.
uygulad
kazanmlarna
(mktesebata)
uyum
erevesinde;
DPT
Mstearl
Bu alma sonucunda; nfus eik deerleri 4 esas alnarak, iller Dzey 3 (81 il) olarak
tanmlanmtr. Ekonomik, sosyal ve coraf ynden benzerlik gsteren komu iller ise blgesel
kalknma plnlar ve nfus byklkleri de dikkate alnarak Dzey 2 (26 blge) ve Dzey 1 (12 blge)
olarak gruplandrlmak suretiyle hiyerarik bir blgeleme oluturulmutur (ekil 1).
Avrupa Birlii Komisyonunun NUTS blgeleri iin belirledii eik nfus byklkleri.
Dzey
En az
En ok
NUTS 1
NUTS 2
NUTS 3
3.000.000
800.000
150.000
7.000.000
3.000.000
800.000
10
Bir lkede mevcut tm yerleme merkezleri karlkl iliki iindedir. Kk kentsel merkezler,
ticar ynden daha byk yerleme merkezlerine baldrlar. Bir baka deyile kk merkezler
(kasabalar) kendilerinden daha byk yerleme merkezlerinin (kentlerin) etkisi altndadrlar. Bir
yerleme, kendinden daha kk bir veya daha fazla sayda yerlemeyi etkisi altna alabiliyorsa, o
yerleme bir cazibe merkezi haline gelmi, yani kutuplamtr. te cazibe merkezi ile etkisi altndaki
alan polarize blgeyi oluturmaktadr. Sz konusu kutuplam yerleme merkezi ne kadar ok
yerlemeyi etki altna alyorsa, polarize blgenin alan ve nfus bykl de o kadar artmaktadr.
2.3.Pln Blge
Bir lkedeki yerleme merkezlerinin mevcut gelimilik dzeyinin gz nne alnmasyla
saptanan homojen blge ve yerleme merkezleri arasndaki ilikilerin younluunun dikkate
alnmasyla belirlenen polarize blgeden farkl olarak, blge plnlarnn uyguland alanlar btnne
pln blge denilmektedir. Pln blgeler, kalknma plnlarnn hazrlanmasna yardmc olmak ve
uygulanmasn kolaylatrmak, blgenin kalknmaya katlmasn salamak amacyla belirlenmi
alanlardr ve kaynaklarn en iyi ekilde kullanlmasna yardmc bir aratr (Erkal, 1978: 28 ve 29).
Boudeville, plnlama blgelerini ekonomik kararlarda birlik veya tutarllk sergileyen alanlar olarak
tanmlamtr. Klaassen ise; plnlama blgesini dier eyler yannda, ekonomik boyutta yatrm
kararlar almak iin yeterli byklkte, kendi endstrisini salamaya gc olan, gerekli i gc ve
homojen ekonomik yapya sahip olan, en az bir byme merkezine sahip bir alandr eklinde ifade
etmitir.
Blge plnlamas asndan Pln blgenin bykl ne olmaldr? sorusunun yant, blge
pln hedefleri iinde sakldr. Uygulamalarda kolaylk, ekonomik kararlarda tutarllk salamak ve pln
hedeflerini iyi saptayabilmek iin, snrlar iyi belirlenmi pln blgeler seilmesi gerekmektedir. Pln
blgeler, blgesel pln uygulayan lkedeki plnlama anlay ve blgesel sorunlara gre, lke
leinde veya sorunlu blge dzeyinde kapsama alanlarna sahip olabilir. Bunlardan birincisi, ulusal
kalknma plnna mekn boyutu katabilmek amacyla yaplan blgesel ayrmn bir sonucu iken;
ikincisi, youn blgesel sorunlarn alabilmesi amacyla balatlan blgesel plnlamann bir rndr.
Sz konusu ikinci tip blgesel plnlamann amac, geri kalm blgenin sorunlarn azaltmak
olabilecei gibi, hzl sanayileen yrelerin sorunlarnn giderilmesi, gler yoluyla ar nfuslanan
blgelerde younlamann nlenmesi, zengin yer alt kaynaklarnn harekete geirilmesi veya doal
dengelerin srdrlebilmesi de olabilir. Trkiyede de bu tip blgesel plnlama anlaynn rn olan
GAP, DOKAP (ekil 2), Dou Marmara Blgesi, Yeilrmak Havza Geliim Projesi, Zonguldak Blgesi
gibi pln blgeler oluturulmutur.
11
2.4.Coraf Blge
Coraf blge, fizik ve beer corafya zellikleri asndan az da olsa (genel izgileri ile)
benzerlik gsteren belli byklkteki arazi niteleri ya da coraf birliklerdir (Doanay, 1993: 98).
Coraf blgeler, yeryznde doal ve beer (sosyo-ekonomik) zellikleri ynnden genelde bir
btnlk salayan byk alanlardr ki bir anlamda doal blgeler ile sosyo-ekonomik blgelerin
sentezidirler (zalar, 2003: 12). Ekonomistlerden gelen bir gre gre de coraf blge, coraf
ltlere gre (iklim, bitki rts vb.) ayn zellikleri tayan yrelerin gruplatrlmas sonucu elde
edilen homojen blgelerden baka bir ey deildir (Dinler, 2001: 79).
Sonu olarak, alansal birlik ve meknsal karlkl etkileim yoluyla belirli corafi olaylar, bir
alanda benzerlik / kalplama gsteriyorsa veya bir alan kendi iinde trde ise; buras coraf
blgedir denilebilir.
ekil 2. DOKAP (Dou Karadeniz Blgesi Blgesel Kalknma Pln) Blgesi
Trkiye, kongre kararlaryla 7 byk coraf blgeye (mntaka) ve 21 alt blgeye (blme)
ayrlmtr (Birinci Corafya Kongresi, 1941). Bu coraf blge/blm ayrmlar, o dnemde yaanan
blge karmaasna son vermek ve ulusal eitimde pratik ve pedagojik olabilmek amalaryla
yaplmtr (ekil 3). Blge ayrmnda, doal ve beeri corafya etmenlerinin bir sentezi alnmaya
allmtr. Gnmzde corafi blgeler plnlamada deil, corafya ders kitaplar ile yazl ve grsel
basnn hava durumu raporlar sunumu dnda kullanlmaz olmutur. Bunun en nemli nedeni de
blge snrlarnn idar snrlarla akmamasdr. Zira blgesel plnlarn uygulama aamasnda,
genelde il dzeyindeki ynetsel birimlerden yararlanlmaktadr.
12
gelimi
blge
ise;
gelime
potansiyelini
kaybetmi
veya
gelimesi
iin
stnlkleri/avantajlar olmayan blgelere denir. Bu blgeler, belirli bir sre iinde sosyal ve
ekonomik gstergeler asndan baka blgelerle karlatrldnda ekonomik stnlklerinin
bulunmamas ile dikkati ekmektedir.
Az gelimi blgeler lkeden lkeye deiir, dolaysyla ayr ve baka sosyal sistemlere sahip
toplumlarn az gelimi blgelerinin karlatrlmasndan verimli sonular elde edilemez. Bununla
birlikte yine de az gelimilik ve az gelimi blgeler iin baz ortak gstergelerden sz edilebilir (Erkal,
1990; Tmertekin, ve zg, 1997b; Dinler, 2001; Kaplan, 2004). Bu gstergeler, az gelimiliin
ekonomik, sosyo-kltrel ve demografik nitelikleri eklinde gruplandrabilir.
2.5.1.Az Gelimiliin Ekonomik Nitelikleri
1. Kii bana den milli gelir lke ortalamasnn altndadr. Ayn zamanda adaletsiz bir gelir
dalm sz konusudur.
2. stihdamda tarm, hayvanclk, balklk, ormanclk gibi birincil (primer) faaliyetler
egemendir.
3. Hkim sektr durumundaki tarmda teknik dzey son derece dk, tarmsal ara ve
gereler snrl ve ilkeldir.
13
14
15
16
Milli Hasla (GSMH) 2004te 8.162 Amerikan dolar oldu. Buna ramen bu gelime, blgeler arasnda
eit olmayan bir biimde dalmaktadr. Ayn zamanda son yllarda dnyada byk politik deiimler
de yaand. Nfus art ve ekonomik byme doal kaynaklara olan talebi ve dolaysyla doal
kaynaklar zerindeki basky arttrd. Su kaynaklar, ormanlar, balklk, arazi kullanm da dhil olmak
zere doal kaynaklarn srdrlebilir olmayan kullanm, bireysel geim kaynaklarn tehdit edebildii
gibi yerel, ulusal ve uluslararas ekonomileri de tehdit eder hle geldi.
Birlemi Milletlerin Binyl Kalknma Hedeflerinin yedincisi olan evresel srdrlebilirliin
salanmas, dier hedeflere ulalmasnda kritik role sahip grlmektedir. Birok yoksul lkede,
doal kaynaklar temel geim ve yaam kaynaklardr. Doal sermaye, dk gelirli lkelerin
zenginliinin %26sn oluturmaktadr. Gelimekte olan lkelerde hastalklarn %20si evresel
risklerle ilikilidir. Gvenilir olmayan su kullanm, zayf salk ve hijyen koullar dnyada ocuk
lmlerinin ikinci en byk nedenidir. rnein, ishalden dolay ylda 1.8 milyon ocuk hayatn
kaybetmektedir. Doal kaynaklarn srdrlebilir kullanm, bu bakmdan yoksulluu, hastalklar ve
ocuk lmlerini azaltmaya katkda bulunacak ve anne saln iyiletirerek cinsiyet eitliini ve
evrensel renimi destekleyecek bir yaklamdr. Bu yaklam, blgesel kalknma konusunda da
anahtar grev stlenmektedir.
evreye sayg, 21. yzylda uluslararas ilikiler iin en gerekli temel deerlerden biri kabul
edilmektedir. Bu husus, Birlemi Milletler Binyl Bildirgesinde de Tm insanl, zellikle
ocuklarmz ve torunlarmz, insan eliyle geri dnlmez biimde bozulmu ve kaynaklar artk
ihtiyalar karlamaya yetmeyecek lde azalm bir dnyada yaama tehdidinden kurtarmak iin
hibir abay esirgeyemeyiz. eklinde belirtilmitir. Binyl Bildirgesi, Birlemi Milletler evre ve
Kalknma Konferansnda (UNCED) kararlatrlan srdrlebilir kalknma ilkelerini, Gndem 21de
belirlenenler dhil olmak zere, desteklemeyi teyit etmektedir ve evreyi ilgilendiren tm
faaliyetlerde yeni bir koruma etiini ve ynetimini benimseme konusundaki ilke kararn
belirtilmektedir.
Birlemi Milletler Genel Sekreterinin Yol Haritasnn bir paras olarak 2000 ylnda
onaylanan, BMnin genel misyon ve hedefleri erevesinde uygulanacak olan Binyl Kalknma
Hedefleri, evrenin korunmas ve doal kaynaklarn aklc kullanm zerinde nemle durulmaktadr.
Binyl Kalknma Hedeflerinden biri olan evresel srdrlebilirliin salanmas hedefine,
srdrlebilir kalknma ilkelerini lke politikalarna ve programlarna stratejik olarak entegre ederek
ve evresel kaynaklarn kaybn durdurarak ulalmas mmkndr. Bu kalknma hedefi ayn zamanda,
2010 ylna kadar biyolojik eitlilik kaybn fark edilebilir bir oranda azaltmay, temiz ime suyuna
eriimi olmayan insanlarn orann 2015 ylna kadar yarya indirmeyi ve 2020 ylna kadar en az 100
milyon yoksul gecekonduda yaayan insannn hayatlarnda nemli bir ilerleme kaydetmi olmay
amalamaktadr.
17
Trkiyenin hassas ekosistemleri; hzl nfus art, artan gelir ve enerji tketimi gibi
nedenlerle youn bir baskya maruz kalmakta ve artan kentleme ve turizmdeki gelimelerden
kaynaklanan youn kalknma abalar ise dier bir bask unsuru olarak karmza kmaktadr. Trkiye,
Birlemi Milletler klim Deiiklii ereve Szlemesi (UNFCCC) kapsamnda yaplan ngrlere
gre, iklim deiikliine kar yksek derecede hassas blgeler iinde yer almaktadr. Srdrlebilir
kalknma, kresel bir sorun haline gelirken, Trkiye'deki politika tartmalarna da giderek daha ok
yansmaktadr. 1991 ylndan bu yana Trkiye'nin be yllk kalknma planlarnda evresel stratejilere
yer verilmektedir.
UNDP, Avrupa Birliinin 6. evresel Eylem Plan dorultusunda srdrlebilir kalknma
ilkelerinin ulusal ve blgesel kalknma planlarna entegre edilmesini salayacak yeni giriimleri
destekleme konusunda hkmetle ortak almaktadr. UNDP, Srdrlebilir Kalknma iin Ulusal
Uygulama Plannn zenle hazrlanmas ve koordinasyonunda Ulusal Srdrlebilir Kalknma
Komisyonuna destek vermeye ve ayn zamanda toplum dzeyinde srdrlebilir kalknma ilkelerinin
uygulanmasna yardmc olmaktadr. UNDPnin evre ynetiimi ve srdrlebilir kalknma
konusunda bugne kadarki almalar, hkmet yetkililerinin enerji ve evre geliiminde planlama
yapma ve entegre yaklamlar uygulama kapasitelerini artrmaya yneltmitir. UNDP bu balamda,
Trk Hkmetine kresel evre konularn (iklim deiiklii, biyolojik eitlilik kayb gibi) ve
taahhtlerini ulusal ve blgesel planlamaya entegre etme almalarnda destek vermektedir.
3.3.Blgesel Gelime
Blgesel gelime, bir blgenin srdrlebilirlik balamnda politik, sosyo-ekonomik ve
demografik gstergelerin eskisine gre ileri duruma gelmesi ve bu blgede yaayanlarn yaam
kalitesinin artmas olgusudur.
Blgesel gelimeyi;
Sektrel (tarm, sanayi ve hizmet) ve fonksiyonel (retim, datm, tketim) st yap unsurlar
Sanayileme, kentleme, bilgi, yenilik ve buluuluk ve yatrm gibi alt sreleri (Erkan, 1987),
Kresel d etkenler
gnmzde iki farkl anlay iermektedir. Bunlardan birincisi blgesel srdrlebilir gelime
(regional sustainable development), ikincisi ise; srdrlebilir blgesel gelimedir (sustainable
18
regional development). Blgesel srdrlebilir gelime, bata ekolojik srdrlebilirlik olmak zere,
canl-cansz, doal-yapay, btn evresel deerlerin srdrlebilirliinin ama edinildii politikalar
iin kullanlmaktadr. Srdrlebilir blgesel gelime ise, blgesel ekonomik gelimenin kendi kendini
finanse edebilecek ve srdrlebilecek bir dzeye ulat, bu gerekletirilirken evresel adan baz
nlemlerin alnd bir sreci anlatmaktadr (Mengi ve Algan, 2003: 86 ve 87). Ksacas birincisi
evresel hedeflerin ne karld, ikincisi ise evresel bakn snrl olduu daha ok ekonomik
hedeflerin stn tutulduu bir yaklamdr.
3.3.1.Deien Blgesel Gelime Politikalar
Byk lekli imalat yapan sanayi kurulularna dayanan ve byme kutuplar oluturmay
amalayan 1960l yllarn kalknma modellerinde blgesel politikalar; firma odakl, standart ve
merkezi ynetimlerin yrtt hibe sistemlerine dayanyordu.
1970lerdeki enerjiye dayal ekonomik krizlerden sonraki yaplanma srecinde, mekna bal
alternatif yatrmlar, evre, yaam kalitesi, i gc gibi etkenler zerinden blgesel kalknma
politikalar oluturulmaya allmtr. Bu yeni politika yaklamnda mekn; sadece pazar/tketici
kitle, igc ve ham maddeye yaknlk olarak deil, ayn zamanda sosyal ilikilerin, normlarn,
kurumlarn ve anlaylarn bir toplam eklinde grlmeye balanmtr. Eitim, nitelikli i gc,
aratrma-gelitirme (AR-GE) ve teknoloji transferi konular da blgesel politikalarn bir paras
olmutur.
Blgenin ekonomik, politik ve kurumsal olarak yeniden douuyla birlikte, 1980lerden
itibaren blgesel kalknma politikalar da yeniden yaplandrlmaya balanmtr. Blgesel politikalar
ve stratejilerini gelitirme ilevi, ounlukla merkezden, Blgesel Kalknma Ajanslar gibi yerel ve
blgesel kurumlara aktarlmtr.
Avrupada 1980 sonras yrtlen blgesel politikalarda u hususlar zellikle dikkati
ekmektedir (Kayas ve Yaar, 2002: 71-72) :
1 Esnek retime uygun olarak kk firmalar zerinde younlama.
2 Yenilikilie destek verme.
3 Blgesel yardm ve teviklerde azalma.
4 retici servislerini destekleme.
5 Blgesel politikann dier politikalarla ibirlii iinde yrtlmesi.
6 Avrupa Birliinin etkisi ve katlm.
3.3.2.Dnyadaki Yeni Ekonomik ve Toplumsal Gelimeler
1970li yllar, gemii 1950li yllara dayanan bir dizi toplumsal, ekonomik ve teknolojik
gelimenin, hemen hemen e zamanl yzeye kmasna sahne olmu, kreselleme olarak
19
adlandrlan yeni ekonomik dzeni yaratmtr. Birbiriyle etkileim iindeki kresellemeye dair bu
gelimeler balkta toplanabilir:
Fordist retimde5 tkanklk ve esnek retim: Kitlesel retimin varln srdrebilmesinin n
koullarndan ikisi; standart tketim kalplar ve istikrarl pazarlarn varldr. 1970li yllara kadar
Keynezyen politikalarla desteklenen refah devleti uygulamalar, tketim pazarn genileterek
kitlesel retim iin uygun ortam salamtr. Ancak, 1970li yllarn sonlarna doru, zellikle de petrol
krizinden sonra, devletlerin sk para politikasn ngren Friedmanc politikalara ynelmesi, kitlesel
retimin olumsuz etkilenmesine yol amtr. Ayrca, 1950lerde ithal ikamesi politikasn benimseyen
Gneydou Asya lkeleri 1960larda, emek youn sanayilerde nemli baarlar gstermeye ve uluslar
aras piyasada rekabete balamlardr. Ayn dnemde, giderek ucuzlayan teknolojiler, kk ve orta
boy iletmelere hem byk iletmelerle rekabet edebilme olanan vermi, hem de zel (sipari
zerine) retimde lek ekonomisi saladndan bu tr iletmeleri byklerden daha avantajl hale
getirmitir. Kitlesel retimin krize girmesi ve retimde yeni araylar, iletiim teknolojisindeki
gelimelerin de salad kolaylklarla esnek retimi 6 dnya gndemine tamtr. Kitlesel retimden
farkl bir i rgtlenmesi gerektiren esnek retim (izelge 1) toplumsal ve meknsal yapda da
dnme yol amtr.
Bilgi toplumuna gei: 1960larn balarnda bilginin retilmesi ve datlmasnn byk bir
deer tadna ilikin dnceler younlamaya balamtr. Daha o yllarda sosyal bilimciler, ileri
sanayi toplumlarnn temel toplumsal/ekonomik zelliklerinde deiim eilimi gzlemlemilerdir.
Bunlar, insana ve bilgi retimine ynelik ve retime yardmc hizmetlerin artmas, sermayesi bilgi olan
teknik ve profesyonel alanlar orannda byme, niteliksiz igcne talebin dmesi, makine-kimya
gibi sanayi toplumunun lider sanayilerinin yerlerini entelektel ve enformasyon sanayisine brakmaya
balamas gibi eilimlerdir. amzda mr ksalan bilgi, toplumlarn gemite grlmedik dzeyde
karlkl etkileim iinde olmalarn, rekabeti ve bilgi-teknoloji retimini hzlandrmtr. Bilgi toplumu
olmakla birey-firma-ulus dzeyinde, rekabet gcn arttrabilmek iin srekli renen bir yapya7
sahip olunmas gereklilii ortaya kmtr.
Fordist retim, Henry Fordun yaratt kitlesel retim yapabilmek iin hareketli montaj hattnn kullanlmasyla ortaya
km bir retimi sistemidir. Bu sistemle, her makine belli bir maln retimini gerekletirecek ekilde, belli standartlarda ve
ok fazla miktarlarda rn retilmesi sz konusudur.
6
Esnek retim, farkl ve deien talebe ksa srede, etkin biimde yant verebilen, bu zellii gerei kk/orta boy tanmna
giren iletmelerde (KOB) grlen retim biimidir. Esnek retim, geleneksel kk ve orta boy iletmelerden kulland
modern teknoloji ile ayrlr.
7
renen yap, bilgiye dayal igc pazarnn ve insan kaynaklarnn dzenli gelitirilmesi, yaratcla prim verilmesi, kii,
bilgi, mal ve hizmete kresel lekte hareketlilik salanmasn gerektirir.
20
Standart retim
Bant retim
Tek amal makineler
Niteliksiz igc (fiziksel emek)
Dk i motivasyonu (umursamazlk)
atmac i ilikileri
Hiyerarik ynetim
Dikey i blm
(plnlama ve uygulama arasnda ayrm)
Dardan kontrol
Yatay i blm
ileri i yerine balama
Makine temposuna uygunluk
Zaman standartlar
Bireysel alma
rn farkllamas
Modl retim
Esnek makineler
Nitelikli igc (zihinsel emek)
Yksek i motivasyonu (zdeleme)
birliine dayal ilikiler
Katlmc ynetim
Dikey i entegrasyonu
21
vb.) gittike glenmektedir ki bu, ulus devletin gcn, bir lde daha byk yapsal glere
devretmesi anlamna gelmektedir. Terrizm ve rgtl sular, insan haklar, g hareketleri ve
evresel kirlilik gibi konular hzla lke snrlarn aan bir nitelik kazanarak, uluslar aras toplumun
byk bir kesiminin ortak sorunlar haline gelmitir.
letiim ve artan insan hareketlilii, kltrler aras akkanla neden olmakta, bu bir yandan
yerel kimlikleri ypratrken, dier yandan deiime yol amaktadr. Kresel kltrn iinde zelliklerini
kaybetmeden yaayabilme ansna sahip olan kltrler iin, kresel sistemin teknolojisini kullanarak
uluslar aras boyutta kendi blgesel bilgi ve iletiim alarn kurabilme olana domutur.
Dnya ekonomisinin 1970lerden bu yana geirmekte olduu kkl deiikliklerin yol at
yapsal dengeleme sreci, lkelerde isizliin artmas ile sonulanmtr. Ayrca, 1970li yllarda
merkez lkelerde, ikincil sektrde (imalat sanayisinde) yapsal dzenleme gerekletirilmitir. Bu
gelimi sanayi lkeleri (merkez), geleneksel sanayilerini modernize ederek sermaye youn alanlara
kaydrrken, emek youn sanayi kollar, yeni endstrilemekte olan lkelere (evre) yneltilmitir.
Birlemi Milletler verilerine gre, yeni endstrilemekte olan lkelerin dnya imalat sanayindeki
1980de % 9 olan paylarnn, 2000 ylnda % 25e ykselmitir.
Sanayilemi lkelerde bymenin maliyeti; yaam, sosyal gvence seviyelerinin ykselmesi,
evre sorunlar nedenleriyle artmtr. Bir baka deyile igcnn yeniden retiminin fiyat
ykselmitir. Bu nedenle bir taraftan sermaye, (teknoloji yoluyla) igcnn yerini alma abasndadr,
dier taraftan igc youn faaliyetler merkezden evre lkelere itilmektedir.
Yukarda da deinildii gibi, yeni ekonomik dzenin olumasnda/gelimesinde temel
belirleyici olan ok uluslu irketlerin sanayilemekte olan lkelerdeki rol nemlidir. Finans
sektrnde merkezilemenin artmas, bu sektrn gcn retim sektrnn nne geirmitir.
Sermayenin merkezilemesine bal olarak, ynetim ve denetim kresel kentlerde toplanrken;
retim, merkez d alanlara (yerele) dalmaktadr. Bu nedenle kentlerin nemi eskiye gre artm,
kentler, kent alar ve/veya blgeler aras yar hzlanmtr. Bu balamda, kresel ekonomide
yeniden yaplanma, meknda yeniden yaplanma ile bir arada gelimektedir denebilir.
Gnmzde
devletlerin
baars
byk
lde
bu
kresel
dinamiklere
uyum
22
Gnmzde, uluslar aras bir dizi anlama (rnein, Rio Szlemesi ve GATT 8 vb.) ulus
devletlere eitli alardan ykmllkler getirirken, AB gibi ok uluslu bir oluumun iinde yer almak,
bir lkenin plnlamasna nemli makro girdiler salamaktadr.
3.4.Blgesel Gelime Bakmndan Yeni Sanayi Odaklar ve Giriimcilik
1980li yllardan bu yana meydana gelen eitli boyutlardaki gelimeler, kreselleme
sreciyle birlikte ulusal ekonomileri derinden etkilerken, meknsal yaplarda da nemli deiimler
yaratmtr. Bu yllarda meydana gelen iktisat politikas deiiklikleri, dier lkelerde olduu gibi
Trkiyede de meknsal yaplarda ve sanayi corafyasnda nemli dnmlere neden olmutur.
Gelimi sanayi lkelerinde meydana gelen meknsal deiimlerin temel niteliklerinden biri;
byk lekli, standart mal retimi zerine kurulu sanayi rgtlenmesine (Fordist retim) sahip, eski
sanayi blgelerinin hzl bir gerileme sreci ierisine girmesidir. 1970li yllarla birlikte, gelimi sanayi
lkelerindeki geleneksel sanayi blgeleri olarak nitelenen mekn birimlerinde durgunluk ve gerileme
sreci yaanrken, ayn lkelerin krsal veya azgelimi olarak nitelenen baz blgelerinde ekonomik
hareketlilik gzlenmitir. Byk lde; z kaynak, yerel giriimcilik zellikleri, esnek (Post-Fordist)
retim teknolojileri ve ilikileri, dayanma, gven ve rgtlenme kapasitesi gibi isel faktrlere dayal
olarak gelien bu tr blgeler, Yeni Sanayi Odaklar olarak adlandrlmaktadr (Eraydn, 2002).
Gnmzde sanayi odaklar olgusu, yeni tr bir yerel ve ulusal kalknma stratejisi olarak ele
alnrken, mevcut odaklarn gelime nedenleri ile isel yaplarnn analizi ve buralardan karlabilecek
modellerin dier yerel birimlere tanmas gibi konular akademik ve uygulamaya dnk evrelerce
youn olarak tartlmaktadr. Odaklarn byk lde yerel isel faktrlere dayal olarak gelitii
yargs, bu tr bir yerel gelime modelinin yerel ekonomik gelime ve yerel yeniden-yaplanma
politikalar kapsamnda nemini daha da artrmaktadr.
Son yllarda yeni sanayi odaklar tartmas, Trkiyenin de gndemine girmitir. 1980lerden
itibaren ithal ikameci kalknma modelinden da ak bir byme modeline geen Trkiyede yeni
modelle uyumlu olduu dnlen benzeri meknsal gelime eilimleri gzlenmeye balamtr.
Geleneksel sanayi younlama alanlar ve metropoliten bir nitelie dnm olan byk kentler, ard
blgeleriyle birlikte ulusal ekonomideki arln korumulardr. Ancak, ksa bir sre ncesine kadar
Az Gelimi Blge veya Kalknmada ncelikli Yre (KY) kapsamnda nitelenen baz illerde, KOBler
GATT, uluslararas ticareti, haklar ve sorumluluklar asndan dzenleyen ok tarafl bir anlamadr. Dnya Ticaret rgt
(WTO), 1 Ocak 1995'de, uluslararas ticaretin en etkin kurumu olarak, Gmrk ve Ticaret Genel Anlamas'nn (GATT) yerine
kurulmutur.
23
temelinde ve ihracata dayal olarak hzl bir sanayileme sreci gzlenmeye balamtr. Bu illerden en
ok anlanlar arasnda Denizli, Gaziantep, orum ve Konya saylmaktadr.
Yeni sanayi odaklaryla da ilikili olmak zere son dnemde youn olarak gndeme gelen
dier bir konu da giriimcilik-ortaklklar konusudur. Meknsal deiim ile bu deiime elik eden
toplumsal ve kltrel ortamn kesime noktasna; yeni deiiklikleri alglayan, teknolojik ve rgtsel
yenilikleri benimseyip uygulayan, sanayileme iin gerekli ekonomik ve sosyal kaynaklar harekete
geirme kapasitesi olan giriimci oturmutur.
Giriimcilik, kreselleme ve yerelleme tartmalarnn da gsterdii gibi, olgunun bireysel
nitelii yannda kolektif nitelik tayan potansiyelleri de iermektedir. Bu kapsamda, hem kamu hem
de zel ve gnll sektrlerin kendi ilerinde ve/veya aralarnda oluturduklar ortaklk giriimlerinin
yaygnlk kazanmaya baladn gzlemlemek mmkndr.
Piyasalarn kresellemesi ve artan rekabet kanlmaz olarak yerel dayanmay ve kurumsal
dzeyde koruyucu katman arayn gndeme getirmitir. zellikle kk ve orta byklkteki
kentlerin sosyal zelliklerinden olan, gven, dayanma ve bildik olma gibi ayrcalklar ekonomiye
tanan yeni toplumsal iliki ve etkileim biimlerinin kmasna veya eskilerin yeni ortama
uydurularak canlanmasna neden olmutur.
3.4.1.Yeni Sanayi Odaklar
1970li yllar ulusal ekonomiler kadar, yerel ekonomiler iin de nemli bir dnm noktas
olmu, bu dnem sonrasnda, ekonomik corafyada nemli lde deiimler meydana gelmeye
balamtr. Bu yllarda yaanan ve temelde enerji fiyatlarna dayal bunalmlar sonucunda, zellikle
Batl lkelerde bulunan geleneksel sanayi blgelerinin nemli bir ounluu yapsal sorunlarla
karlamtr. Dier yandan ayn lkelerin krsal/az gelimi blgelerinde, bir ekonomik hareketlilik
gzlenmi, yeni sanayi odaklar olarak isimlendirilen bu blgeler, hzl bir ekilde sanayileme srecine
girerek, ska kendilerinden sz ettirmeye balamtr. stelik bu tr odaklar, yalnzca yksek
teknolojiye dayal sektrlerde deil, ayn zamanda geleneksel olarak nitelenen emek youn
sektrlerde de uzmanlaarak dnya piyasalarna girebilme baarsn gstermitir.
Kk ve orta lekli firmalarn oluturduu yeni sanayi blgeleri, ulus tesi irketlerle
rekabet etmede bal bana bir model olarak grlmektedir. Bylece belli bir yreye zg kaynaklara
dayal ekonomik faaliyetleri ifade eden blgeselleme, kresellemeye alternatif olarak dnlmekle
beraber, esasen kresellemeyi tamamlayc bir sre durumuna gelmitir.
24
retimde, ulus tesi irketlerin yannda, blgesel oluumlar olan yeni sanayi odaklar da yer
almtr. Kitle retimin geerliliini yitirdii, firmalarn esnekliinin n plna kt Post-Fordist
dnemde, firmalar aras iletiim ve ibirliini salama ortam olan sanayi odaklar yaygnlk
kazanmtr.
Yeni Sanayi Odaklarnn iki temel zellii bu gelime merkezlerini dierlerinden ayrt
etmektedir. Bunlardan ilki yerel dzlemde gerekleen retimin, ileri teknolojili piyasalarda rekabet
gcne erimesi, dieri ise buluuluk-yaratclk kapasitesidir. Yeni Sanayi Odaklarnda, bilginin
yaratlp, iselletirildii, firmalarn ve blgenin rekabet gcn arttran karlkl renme sz
konusudur. Genel olarak Yeni Sanayi Odaklarnn baarsnda u etkenler rol oynamaktadr:
Firmalar aras ve firma ile alanlar arasnda karlkl gven ve ibirlii.
Kk iletmelerin kurulu ve iletilmesinde yerel gelenekler; aktarlan/paylalan
bilgi/beceriler ile giriimci ruh.
3. gc yeterlilii; sadece resmi yeterlilikler deil, ayn zamanda uzun vadede retim
srecinde bulunmaktan kaynaklanan beceriler.
4. Ortak renme sreleri ve karlksz bilgi ak.
5. eitli teknoloji merkezlerinin varl.
1.
2.
Sanayi odaklar genelde bir veya daha fazla sektrde uzmanlamtr. Uzmanlama, odaklarn
en nemli zelliklerinden biridir. Dnyada a tarznda rgtlenmi baarl sanayi odaklarnda
sektrel AR-GE kurumlar ve firmalarn ihtiyalarna gre tasarlanm eitim kurumlar bulunmaktadr.
Firmalar aras ibirlii, ortak sosyal ve kltrel ortam, karlkl gven ve ortak gelecek anlay, sanayi
odaklarnn temel zellikleri arasndadr. Sanayi odaklarnda, firmalar arasnda tamamlayclk zellii
gelitike, blgenin teknoloji gelitirme zellii ve rekabet gc de artmaktadr. Ancak her sanayi
oda kendine zg kurumsal ve sosyal bir yap da sergilemektedir.
Sanayi Oda olgusu, ok farkl ekilde tanmlanmakta ve odaklarn nitelikleri hakknda
mevcut literatrde bir uzlamann olmad grlmektedir. Bu farklln balca kayna ise sunulan
rneklerin farklldr. Farkl giriimcilik dzeyine sahip lkelerin yine farkl dzeyde gelimi
blgelerinden rneklenen sanayi odaklarnn; farkl sektrlerde uzmanlamalar, farkl ham madde ve
pazar kaynaklarna, teknolojik donanma, yerel ve ulusal destek birimlerine/dzenleme tarzlarna
sahip olmalar, doal olarak zerinde kolayca dnce birlii salanan bir tanm ve nitelik gelitirmeyi
gletirmektedir. Dier yandan, tanmlama ve ayrt etme gerei de zmlemek iin bal bana bir
gereklilik olmaktadr. Bu nedenle bir yerin Yeni Sanayi Odaklar arasnda deerlendirilebilmesi iin u
temel ltlere baklmas yerinde olacaktr:
1.
Odaklarn, herhangi bir sanayi younlama alannn ard blgesi olmamas; dier
blgelerden evreye yaylan giriimci ve sermaye yerine; kendi giriimcisi ve
kaynaklarn kullanmalar.
25
Sz edilen drt blgede de KOBlerin krediye ve dier mali aralara ulamalarnda yerel
bankalar nemli rol oynamaktadrlar. Kendi aralarnda farkllklar gstermelerine ramen, bu
odaklarda insan kaynaklarna yaplan yatrm ve giriimcilik eitimi de nemlidir. Blgelerin ortak
zellii eitim programlarnn tasarlanmasnda zel sektrn rol almasdr. zel sektr ve dernekler,
eitimin ieriinin belirlenmesinde, yrtlmesinde ve deerlendirilmesinde etkindir. Bu sanayi
odaklarnda sanayiye geni kapsaml destek sunan eitli hizmet kurumlar mevcuttur. Ancak kayda
deer bir nokta, hizmet kurumlarnn kamu kurumlarndan ok, zel sektr kurumlar veya kamu-zel
sektr ortak giriimleri olmalardr (Schmitz, Musyck, 1994: 893- 897).
"Network" kavram Trkede a/ebeke kavramlarna karlk gelmekte, piyasa ve hiyerari tarznda kutuplatrlan
geleneksel ilikilere ilave olarak bir nc iliki/etkileim tarzn tanmlamaktadr. Firmalar aras network, nc tarz bir
iliki/rgtlenme modeli olarak retilmitir. Sanayi odaklar zelinde, odakta yer alan "hukuken bamsz" fakat "fiili olarak
birbirine yapk" olan KOB'lerin oluturduu bir sanayi rgtlenme modeli veya ortak yaam alan olarak tanmlanmaktadr.
Kurumlar aras network ilikileri; sanayi odaklarndaki firmalar ile destek salayc kurumlar arasndaki iliki tarzlardr.
Firmalar ve kurumlar arasndaki yeni iliki tarzlarn tanmlayan network teorisi, her iki iliki tarznda da olumakta olan ve
genelleen yeni tr bir iliki sistemini tanmlamaktadr. Bu iliki tr, firmalar ve kurumlar dzeyinde olmak zere; hiyerarik
yaplanmalarn ve paracl piyasa rgtlenmesinin yetersizliini vurgulamaktadr. Firmalar ve kurumlar arasndaki esnek iliki
dizgeleri temelinde yatay rgtlenmeler; geleneksel kamu-zel ile merkezi idare-yerel idare ayrmlarnn da yeni dnemde
geleneksel anlamn yitirdiini vurgulamaktadr.
26
retim rgtlenmesinde iverenle alanlar arasnda gven ortamn salayan bir sosyokltrel kimlik ile etkili yerel kurumlar gelimeye katk salamaktadr. Ancak emek piyasasnn
zellikleri konusunda farkl grler vardr. zellikle baz merkezlerde younlaan geleneksel sanayi
birimlerinin ucuz emek kullanmn kayt d nitelikte fason retim yapanlarn yardm ile
gerekletirdikleri zerinde durulurken, sanayi blgelerinde aile iletmeleri ve aile emei kullanmnn
da youn olduu grlmektedir.
Ancak Batl lkelerdeki a tarznda rgtlenmi, esnek uzmanlamaya dayal, yeni sanayi
odaklar, bu konudaki tek model deildir. Gney Koredeki Kumi ve Ansan gibi sanayi odaklar, farkl
yapda olan ve yksek performans sergilemi blgelerdir. Bu iki blgenin kuruluunda yerel
giriimcilik, yerel bilgi birikimi, yerel igc yaps gibi isel etkenler rol oynamam, odaklar tamamen
devlet politikas olarak oluturulmutur. Kumi, siyasi nedenlere dayal olarak, Ansan, devletin sanayiyi
merkezden uzaklatrma politikasnn sonucunda ortaya kmtr. Kumi ve Ansanda batdaki yeni
sanayi odaklarnn aksine, esnek uzmanlamadan ok kitlesel tarzda retim yapmakta ve firmalar
arasnda belirgin bir a tarz rgtlenme yoktur.
Trkiyede de geleneksel sanayi merkezleri durumundaki stanbul, Ankara, zmir, Adana veya
onlarn ard blgesi olarak nitelenen Bursa, Kocaeli, Sakarya, Tekirda, Mersin ve Manisa illeri dnda,
1980lerden itibaren KOBlerin arlkl olarak yer ald sanayi merkezleri ortaya kmtr. Anadolu
Kaplanlar da denilen bu yeni sanayileen alanlarn arasnda Denizli, Gaziantep, orum, Konya,
Kayseri, Karaman, Bilecik, Eskiehir saylabilir (Dinler, 2001: 451, Eraydn, 2002: 62). Buralar ana
sanayi ylma alanlarnn dnda sanayi geliim baars gsteren ve bu nedenle de adndan ska sz
edilen yeni dm noktalar olmalarna ramen bunlardan Denizli, Gaziantep ve orumun yeni
sanayi oda olduu konusunda fikir birlii vardr. Ayrca Kahramanmara ve Konyann da hzla
gelitii belirtilebilir (Eraydn, 2002: 69).
Trkiyedeki rneklerden Denizli, d piyasaya ynelmi bir sanayi odadr. Denizli, sanayi
odaklar literatrnde yer alan gelimekte olan lke rnekleriyle pek ok ortak yn olan bir odaktr
(Eceral, 2006: 466). Denizli, son yllarda i yeri saysnda drt kat, istihdamda da iki buuk kattan fazla
art gstermitir. Sanayinin geliiminde hazr giyim ve dokuma n plndadr (Eraydn, 2002: 68,
Mutluer, 1995: 90). Bilindii zere Denizli yresi, dokuma konusunda tarihsel bir birikime sahiptir.
Buldan ve Babadadaki el dokuma tezghlaryla gerekletirilen retim, 1960larda elektrikli
tezghlarla nemli bir retim art yakalamtr. 1970lerde ulusal pazara ucuz ve dk kaliteli
rnler gnderen Denizli, 1980lerde yakalad teknolojik dnm yaam ve uluslar aras pazara
almtr (Eraydn, 2002: 68, Varol, 2006: 434).
27
Blge ii ilevleri ve konumu bakmndan evresine gre nispeten gelimi blgesel bir merkez
olarak Gaziantep, da ak ve ok sektrl kentsel ekonomi dnm modeli gstermektedir (zgr,
2006: 221). Cumhuriyetin ilk yllarnda gda ve dokuma sektrlerinde tesislere sahip olan Gaziantep,
sonralar tarm aletleri, metal eya ve makine imalat konularnda da farkl trde rnler reterek
sanayi gelimesi gerekletirmitir. D pazara alma gayretleri olmasna ramen Gaziantep, daha ok
i piyasa koullarna gre sanayisini ekillendirmi, retim alar ise daha az gelimitir.
orumda, yerel kaynaklara dayal kurulan firmalarn un ve tula/kiremit sektrlerinde,
yrenin salad olanaklar kullanarak baarl olmas, bu gelimenin ardndan makine imalat sektr
ortaya kmtr. Kent, daha sonra sermaye birikiminin yerel kaynaklara baml olmayan ve uluslar
aras pazar hedefleyen retim sektrlerine ynelmesi sayesinde, yeni sanayi odaklar arasna
katlmtr (Eraydn, 2002: 68). Bylece orumda yksek oranda bir gelir art, nemli bir endstriyel
birikim ve isizlikte azalma gereklemitir.
Konya, ie kapank gelime eilimini amaya alan sanayi merkezi olarak tanmlanr
(Eraydn, 2002: 69). Konya, korumacln ok dk dzeyde kalmas nedeniyle Trkiyede fazlaca
gelime gsteremeyen ve uluslar aras piyasalarda fazla rekabet edemeyen makine imalat sektrnde
uzmanlamtr. Son zamanlarda otomotiv yan sanayisinde nem kazanan bir merkez halini almaya
balayan Konyada fason ilikiler canlanrken, teknolojik yenilenme ve d pazara alma
gzlenmektedir. Ucuz girdi ve emee dayal rekabet gcnn ne kt Konyada, taklitilik dnda,
yeni rn ve retim srelerine ynelik buluuluktan sz etmek iin henz erkendir.
3.4.2.Yksek Teknolojili Sanayi Oda retme Politikas
Son yllarda, bilimsel bilgiyi teknolojinin hizmetine en ksa srede sunabilmenin nemi gz
nne alnarak, gelimi ve gelimekte olan lkelerde; niversite, aratrma kurum ve kurulular ile
kamu ve sanayi kesimi arasnda ibirliinin gelitirilmesi ve glendirilmesi amacyla ok sayda bilim
ve teknoloji parklar (teknopark), teknoloji gelitirme blgeleri (teknopol) oluturulmutur. Bu
oluumlar; endstriyel, teknolojik ve kentsel gelime amalarnn btnletii bir sanayi oda
gelitirme arac olarak dnlmektedir. Teknolojik yenilii ieren endstriyel evrenin oluum
srecinde, eitli rneklere rastlamak mmkndr. Teknolojik yenilie dayal bu tr sanayi
blgelerinin ama ve ilevleri aadaki gibi sralanabilir:
1. AR-GE faaliyetleriyle blgesel/yerel ekonominin yeniden yaplanmasn salamak,
2. Sanayinin geriledii blgelerde rn/sre yeniliinin olumasna yardm ederek yerel
28
6.
7.
8.
9.
10.
11.
Grld gibi teknoparklar, blgelerin sanayi oda haline gelmesinde etkin olabilecek
potansiyelde oluumlardr. Dnyada 1000 civarnda teknopark bulunmaktadr ve mikro
elektronik/bilgisayar sektrnde yksek teknolojinin retim merkezi durumundaki Silikon Vadisi, eski
bir sanayi blgesi iken ileri teknoloji kompleksi haline gelen Boston 128 Yolu, Ankaradaki ODT
Teknopark, Ankara niversitesi Teknoloji Gelitirme Blgesi (TGB) bu tarz oluumlara rnek
gsterilebilir (Trkiyede 27 tane ou niversiteler bnyesinde kurulmu teknopark/teknokent/TGB
vardr).
3.4.3. Giriimcilik
Giriimcilik kavram, zellikle esnek retim tekniklerinin ve kapsam ekonomilerinin klasik
Fordist kitle retim tekniklerine ve lek ekonomilerine gre nem kazand yakn dnemde ska
kullanlmaktadr. Giriimcilik (teebbs), drdnc retim faktr olarak, klasik retim faktrleri
(emek, sermaye ve doa) arasna dahi katlmaktadr.
Giriimcilik faaliyetinin temel aktr olan giriimci (mteebbis), piyasalar ve talep
deiimlerini srekli izleyen, deiimlere uyum salayan, boluklar yakalayan, rekabetten kamayan,
muhafazakr olmayan, ounluun aklna gelmeyen ve kabul etmekte glk ektii imknlar
deerlendirmede deiik yntemleri uygulamaya alan ve bu srete karlaaca direnilere kar
koyabilen bir insan tipi olarak ne kmaktadr.
OECD tarafndan giriimcilik; yaam standartlarn ykseltme ve refah yaratmada yeni i
olanaklarn yakalama yetenei veya risk kavram da gz nnde bulundurularak yeni rn ve retim
tekniklerinin piyasa frsatlarn ve var olan talebi daha iyi bir ekilde karlamann yollarn aratrm
firmalarca tantld risk alm ve yenilik olarak tanmlanmaktadr. Bu son tanm, giriimciliin yeni
iletmelerin doduu, mevcut iletmelerin byyp kld ve baarsz olanlarn kapand
dinamik bir ilem olma doasna uygun dmektedir.
Hzl ekonomik ve sosyal deiimlerin yaand toplumlarda, yksek seviyedeki giriimcilik,
olumsuz sosyal etkilerin giderilmesinde, yeni istihdam olanaklarnn yaratlmas ve yeniliki
(innovative) yaklamn tm ekonomiye yaylmasnda etkin olabilmektedir. Giriimciyi giriimde
bulunmaya ynelten en nemli faktrlerden birisi kr salamak olmakla birlikte, kr drts tek
29
bana yeterli deildir. Giriimci iin en nemli uyarc faktrlerden birisi de, daha znel olan kendini
gerekletirme ve ortaya koyma abasdr.
Firma
boyutu
ve
mlkiyet-ynetim
ilikisi
incelendiinde,
giriimciliin
yalnzca
30
31
Buna gre blgenin/yerelin kresel rekabet gcn belirleyecek olan buluuluk ve renebilirlik,
aadaki ortak zellikleri bnyesinde barndrr:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Yeni bilgiye ulama ve onu eski bilgi/yap ile deitirerek deien koullara uyum bir
renen blge zelliidir.
7.
elebi ve Saral (2002: 242) Trkiyede bulu yapma ve renebilirlik kapasitesini lmeye
alan analizlerinin sonucunda, lkede 4 blge saptanmlardr. Bu blgelerden birincisi stanbul,
Bursa, Denizli ve Gaziantep illerini iine alan teknoloji ve bilgi youn odaklardr (ekil 4). lkenin
sanayi dolaysyla ekonomi asndan en dinamik alanlarna karlk gelen bu odaklar, gemite
edindikleri birikim ve yetenekleri ile eskiden beri kurduklar ilikilerle baar kazanmlardr.
ekil 4. Trkiyede buluuluk kapasitesi ve renebilirliin meknsal yaplar.
1 Dlanm blgeler, 2 Geleneksel blgeler, 3 Gelenekselden modern yapya geen blgeler, 4 Teknoloji ve bilgi youn odaklar
Kaynak: elebi ve Saral, 2002: 243ten alnarak yeniden dzenlenmitir.
almada snflandrlan ikinci blge, geleneksel yapdan modern yapya geen alanlar
kapsamaktadr. Asl gelime odaklarndaki bilgi ve teknoloji bu blgelerde taklit edilmektedir ve
buralarn gelimesi bilgi-youn odaklara bamldr. Yeni bilgi ve teknoloji retme yetileri snrldr.
32
Genellikle yeni yatrm, geniletme ve tesis yer deitirmeleri, ou lkenin blgesel olarak
uyguladklar tevik sistemlerinde yer almaktadr. Modernizasyon ve rasyonalizasyon yardmlarnn da
olduka yaygn bir ekilde uyguland grlmektedir. Fransa, talya, Kuzey rlandada olduu gibi,
blgedeki irketlerin blge d irketler tarafndan satn alnmas iin, blge d firmann
desteklenmesine daha az rastlanmaktadr.
Son yllara kadar yerel firmalar ile blgeye dardan gelen firmalar veya d firma ile yerel
firmalarn yaptklar ortak giriimler arasnda zendirmelerden yararlanmak asndan ayrcalk
gzetilmemekteydi.
1980lerin
ortalarndan
itibaren
birok
lke,
bu
tutumun
blgenin
33
sanayilemesini hzlandrdn kabul etmekle beraber, ancak kalknmann blgeye yaylmad, blge
halknn gelime faaliyetine gerekten katlamad gerekesiyle, blge iinden gelen kk ve orta
boy iletmelere ek zel tevikler uygulamaya balamlardr.
Alt yap yardmlar her lkede grlmektedir. Bu konuda, yerel ynetimler/blgesel kalknma
tekilatlarnca; kredi temini, arazi tahsisi, organize sanayi blgeleri kurulmas, standart fabrika
binalar, i merkezleri yaplp kiralanmas deien derecelerde her blgesel kalknma hamlesinde yer
almaktadr. Hatta iletmelerin i, elence, teknoloji, aratrma, ulam, haberleme gibi her trl
gereksinimi bir arada karlayacak teknokentlerin kurulmas da bunlara eklenebilir. Kalknma
kurulularnca ve yerel ynetimler tarafndan gittike nemi artan bir mal yardm ekli de Fransada
olduu gibi eitli trdeki igc eitimi iin irketlere verilen teviklerdir.
Uzun bir sredir blgesel kalknma hamlesi iinde olan lkelerde kamu giriimciliinin
blgesel kalknma iin yararl olmad ve blgenin gelimesine engel olduu, yerel giriimci
potansiyelini gelitirmedii kans yaygnlamaktadr. Buna rnek olarak, Brezilya ve talya deneyimleri
gsterilmektedir. Dier birok lkede kalknma faaliyetlerinin sonularnn analizinden, giriimcilii
zedeledii ve kamuya gereksiz lde bamll arttrd grne varlmaktadr. Dolaysyla
lkelerde blgesel kalknma iin kullanlan kamu fonlar sabit fiyatlarla yllar iinde artmamakta, hatta
baz lkelerde azalmak eilimi bile gstermektedir. zellikle Birleik Krallkta, kalknma ajanslarnn
ykmllklerini gittike zel sektre devretme eilimi kuvvetlenmektedir.
3.7. Sosyal Sermaye10
Sosyal sermaye kavramyla neyin kastedildiine ak getirmek iin tartmay sermaye/kapital
kavramndan balatarak gelitirmek yararl olabilir. Sermaye retim iin kullanlabilen varlklardr.
Ayrc zellii retim iin kullanlabilmesidir. retime referansla tanmlanan sermayeyi (kapitali)
buradaki tartmamz iin; fiziki, beeri ve toplumsal sermaye olarak gruba ayrabiliriz:
1.
Beeri sermaye ise belli bir yerellikte yaayan i gcne gml olan retimde
Sosyal sermaye bir toplumda yaayanlarn kurduklar iliki biimlerine dayal olarak
gelimi olan, gven, ortak deerler, i birlii yapma eilimi, kohezyon, geni bir alandaki frsatlar
alglayabilme vb. nitelikler olarak tanmlanmtr. Temelde maddi olmayan bir sermaye tr ya da
kapasitesidir. Bu kapasiteye sermaye adn verebilmek iin gelecein retimleriyle ilikisinin nasl
10
Bu blmn alnd eser: Tekeli, . (2009). Sosyal sermaye kavramna verilen nemin blgesel gelime sorununa
yaklamakta getirebilecei yeni mantk zerine. 4. Blgesel Kalknma ve Ynetiim Sempozyumu, 19-20 Kasm 2009, Ankara.
Eriim Tarihi: 22.08.2010, Eriim: http://www.tepav.org.tr/sempozyum/bildiriler/ilhan.tekeli.bildiri.pdf
34
kurulduuna aklk kazandrmak gerekir. Sosyal kapitalin biimi, yaplacak retimin trn, yerini,
etkinlik derecesini etkileyecektir.
Kapitali tanmlarken en nemli ayrc zelliin retim iin kullanlmas olduu zerinde
durmutuk. Buna baka zellikleri eklemenin gerektii sylenebilir. Bunlardan birincisi kapitalin
zaman iinde birikebilmesidir. Bu zellik zerinde durduumuz her kapital iin de geerlidir. Her
biri de zaman iinde birikebilir.
Bu birikebilme ile yakndan ilikili olan bir baka zellik, genelletirilmi bir kapasite
olmasdr. Kapital birikimini sonrasnda, bu birikimin baarlmak istenilen amac gerekletirmekte
kullanlabilmesi iin, zel fiziksel maddelerden ok, kolayca gerekli malzemeye dntrlebilecek
genel bir kapasite halinde biriktirilmesi doru olur. Bu da kendisini parasal kapital birikimi halinde
gstermektedir. Sosyal kapitalin de byle bir genelletirilmi bir kapasite olduu aktr. Beeri
sermayede byle bir durum o kadar ak olmayabilir. Eer eitim alannda generik11 hnerlere ncelik
verilirse bu halde de genelletirilmi bir kapasiteden sz edilebilecektir. Bu tartmadan sonra yle
bir nermeyi formle edebiliriz: Bir blgenin gelimesi sadece fiziki ve beeri sermayesine
dayanarak aklanamaz. O blgenin toplumsal sermayesini de zmlemeye katmak gerekir.
Gerekte toplumsal sermayenin varlnn kabul ile ontolojik dzeyde atomistik birey varsaymndan
vazgeilerek, onun yerine iliki iinde bir birey konulmu olmaktadr.
Bir toplumsal sermayenin olanaklln kabul ettikten sonra, bu toplumsal sermayeyi daha
yakndan tanyarak blgesel gelime sorunuyla ilikilendirelim. Toplumsal sermayenin tartlmasna
deiik trleri konusunda yaplan snflandrma zerinde durarak balayalm. Sosyal sermaye
yaznnda genelde iki farkl trden sz edilmektedir. Bunlardan birincisi dayanmac sosyal sermaye
ikincisi kpr kurucu sosyal sermayedir. Tartmaya dayanmac sosyal sermayenin tanmyla
balayalm. Bir blgede yaayanlarn birbirleriyle ilikilerinin youn olduu, greli olarak ie dnk,
sk tekrar eden uzun sreli ilikiler iinde kurulan karlkl gven, gelitirilen ortak normlar ve iliki
kalplarnn ortaya kard kapasite dayanmac sosyal sermaye olarak adlandrlmaktadr. Bu tr
isel ve balayc olarak olumu bir sosyal sermayenin deiik sonularnn olabilecektir. Byle bir
toplumsal yapda bireyler aras yardmlamann yksek olaca, grup ii ball (kohezyonu)
ykseltmekte, grup ii sadakatleri yksek tutmaktadr. Bu durumda byle bir toplumsal sermayenin
kriz ve belirsizlik dnemlerinde yararl olaca, yenlikilik ve giriimcilii engelleyecei dnlebilir.
Her zaman sosyal sermayenin ortaya kmas toplumun yeleri arasnda youn ilikilerin
bulunmas gerekmez. Zayf iliki alar da sosyal sermaye yaratabilir. imdi bu ikinci trdeki kpr
kurucu sosyal sermayeyi tanmlayarak dayanmac sosyal sermayeden farklar zerinde duralm. Bu
dsal, farkl olanlar balayc sosyal sermaye, gl olmayan a ilikilerini kullanarak, i frsatlarna
11
35
eriimi artrma, daha yksek dzeyde bilgiye ulaabilme, farkl sosyo-kltrel gemilerden gelen
aktrleri bir araya getirebilme kapasitesi yaratarak, setii retim alanlarnda yeniliki uygulamalar
gerekletirerek blgelerin gelime dinamiini glendirmektedir. Bu halde sosyal sermayeyi artran
ilikilerin younluu deil yaps olmaktadr. Bir blgede yaayanlarn blge ii ve dna uzanan
ilikiler a iinde bir aktr zerinde ne kadar az iliki varsa ve ilikiler a ne kadar yaygn ise o
kadar yksek dzeyde kpr kurucu toplumsal sermayeye sahip olacaklardr. Bu yaklamda
dayanmac toplumsal sermayeden farkl olarak nemli olan kiiye gven olmaktan kmakta ilikiye
duyulan gven haline gelmektedir. Sosyal sermaye kavramnn politika gelitirmekte kullanlabilmesi
iin sadece onun trleri arasndaki farkllar konusunda aklk kazanmak yeterli olmaz. Ayn zamanda
da sosyal sermayenin topluma ilikin yani makro bir olgu mu yoksa bireye ilikin mikro bir olgu mu
olduuna aklk kazandrmak gerekir. Deiik kuramclar arasnda her iki trdeki sosyal sermayeye
de, hem makro, hem de mikro bir olgu olarak yaklaanlar bulunmaktadr. Ama genellikle dayanmac
sosyal sermayenin topluma ilikin bir olgu olduu kabul grrken, kpr kurucu sosyal sermayenin
daha ok bireysel bir olgu olduu kabul grmektedir.
Dayanmac sosyal sermayenin ie ve karlkl yardmlamaya dnk olarak gelitii
blgelerin kriz dnemlerinde sosyal gerilmelere kar dayankllklar yksek olacaktr. Bu nerme
bir dirence iaret etmektedir, ama blgesel gelimeyi hzlandrabilecek bir kapasitesinin olutuuna
ilikin bir iaret bulunmamaktadr. Oysa bir yrede sosyal sermayenin oluumu konusunda, kendi
haline braklarak sadece bireyler aras bir yardmlama eiliminin domasyla yetinilmez ve yeni grup
ii etkileme biimleri, birlikte eylem ya da proje gelitirme kapasitesi oluturursa, bu trdeki kolektif
akl altran bir toplumsal sermaye, blgesel kalknmay olumlu olarak etkileyecek bir nitelik kazanr.
Dayanmac sosyal sermayenin blgesel gelime dinamiini olumlu ynde etkileyebilecek
bir biimde oluabilmesi iin blge halknn katlmc yaklamlara kolektif kararlara ulama ve
eylemlere girime kapasitesini gelitirmeye ynlendirilmesi gerekir. kinci sosyal sermaye tr kpr
kurucu sosyal sermayenin blgesel gelimeyle ilikilendirilmesi daha nemlidir. Kpr kurucu sosyal
sermaye blgesine kapal deildir. Blge d dinamikleri de blgeye tayabilir. Bu durumda kpr
kurucu sosyal sermayenin blgesel gelimeye etkisi konusunda u nermeyi ileri srebiliriz: Kpr
kurucu sosyal sermayenin blgesel gelimeyi artrmadaki rol dayanmac sosyal sermayeye gre
daha yksektir.
Sosyal sermayenin varlyla blgesel gelimenin varln ilikilendiren nerilerin imdilik
sonuna ulatmzda bir konuya daha aklk kazandrmak gerekir. Trkiyede gvene ilikin
almalar Trkiyede insanlarn anonim ilikiler iinde olduu kiilere duyduu gvenin ok dk
olduunu gsteriyor. Gvenin sadece yakn iliki iinde bulunan gruplar iinde olduunu gsteriyor.
Yine siyaset dnyamzda siyasi sadakat karlnda kayrmacln yksek olduunu biliyoruz. Bu
kayrmaclktaki ilikilerin sosyal bir sermaye olarak yorumlanp yorumlanamayacan sorabiliriz. Bu
36
konuda iki kar sav ileri srlebilir: Bunlardan biri sosyal sermayenin de tm sermaye kavramlar gibi
retime referansla tanmlanm olmasdr. kincisi ise kayrmacln demokratik sreleri ve deerleri
andrarak toplumda bir gven erozyonuna yol amas ve tm toplum asndan sosyal sermayeyi
andrmasdr.
Sosyal sermayeyi artrmak iin farkl yaklama bavurulabilir. Bunlardan ilk akla geleni
eitim yoluna bavurmaktr. Gnmzde modernist eitim evrenselci yaklamlar iinde bireyi
kkszletirici bir eilime sahiptir. Oysa modernist eitim konusunda getirilen eletiriler sonrasnda
gelien modernite sonras eitim yaklamlarnda yerelin neminin farkna varan kk ina edici bir
eitim savunulmaya balamtr. Eer eitim alannda byle bir gelime gerekletirilebilirse sosyal
sermayenin gelimesi iin yeterli bir alt yap oluacaktr. kinci bir olanak, bireylerin yaam
deneyiminin sosyal sermaye reticisi hale gelmesini salamaktr. Toplum iin faaliyetler srasnda
adeta bir yan rn olarak gven retilirse sosyal sermaye de olumaya balar. Son olarak blgesel
gelimenin planlamasnn kendisini sosyal sermaye inasnn bir mekanizmas olarak kurmaktan sz
edilebilir. Tabii ki her de ayn anda gerekletirilebilecektir. Sosyal sermaye ynlendirilebilir ve
oaltlabilir bir olgudur. Bir blgesel planc gelime senaryosunu kurarken buna da yer vermelidir.
3.8.Blgesel Kalknma Ajans (BKA)
Blgesel Kalknma Ajanslar, genel olarak, merkezi hkmetten bamsz bir idari yapda,
snrlar izilmi bir blgenin sosyo-ekonomik koullarn gelitirip canlandrma amacyla kurulmu ve
ksmen kamunun finanse ettii kurululardr. Bu kurumlar, st kurul olarak bilinen dzenleme ve
denetleme kurumlar benzeri kamu karar gcn kamu organlarndan alp, zel sektr ve sivil toplum
kurulularndan (STK) oluan tzelkiilere paylatran ynetiim odakl kurululardr.
Blgesel Kalknma Ajanslarnn temel kurulu nedenleri; blgesel stratejilerin uygulanmas,
yerel ve blgesel giriimcilii destekleme, alt yap hizmetlerinin sunulmasna yardmc olma, zel
sektrn yakn gelecei iin yerel-blgesel zmler aratrma ve blgesel talepleri karlayacak yeni
rn ve hizmet retimi iin finansal garantiler ve zmler arama seklinde zetlenmektedir.
Bir blgenin genel ve sektrel kalknma sorunlarn belirleyen, bu sorunlara eitli
yntemlerle zmler bulup, bu konuda projeler gelitiren organizasyonlar durumundaki kalknma
ajanslarnn dnyadaki ilk uygulamas ABDde Tennessee Valley Authority adyla 1930lu yllarda
oluturulmutur. Gnmzde nemli bir blm Avrupada olmak zere pek ok Blgesel Kalknma
Ajans mevcuttur. Bunlar ABD ve Birleik Krallk gibi Anglo Sakson lkelerde ynetiim anlayna
rnek olacak ekilde yar zerk ve zel sektrlerle birlikte kurulmulardr. Japonya ve Fransa gibi
lkelerde ise GAP idaresi benzeri yaplanmalar, brokrasinin ve kamu kurulusunun egemen olduu,
37
sorunlu blgelerle ilgili olarak sadece ekonomik kriterlerin deil, sosyal kriterlerin ve isizlikle ilgili
sorunlarn da dikkate alnd kurululardr. Birok Avrupa lkesinde ise Blgesel Kalknma Ajanslar,
1950li ve 1960l yllardan bu yana blgesel lekte ekonomiyi canlandrmak, rgtlemek ve
gelitirmek zere kurulmulardr.
Blgesel gelime, II. Dnya Sava sonrasnda, zerinde nemle durulan konulardandr ve
kalknma ajanslar, blgesel gelime politikasnn aralarndan biri haline gelmitir. Bat Avrupada
1950li yllardan itibaren, 1990l yllarda da Orta ve Dou Avrupa lkelerinde belli bir blgeyi
ekonomik kalknma balamnda gelitirmek iin Blgesel Kalknma Ajanslar kurulmutur (Kayas ve
Yaar, 2002: 72). Bu lkeler blgesel politika olarak anlk tepki vermek zere kurulan programlar
yerine ulusal stratejilerinin paras olan blgesel kalknma planlar gelitirmitir. Ayrca yeni
oluturulan blgesel ynetimlere ek olarak, farkl kurumlar blgesel kalknmaya ynelik almalar
yapmaya balamlardr. Bunlardan en nemlisi her lkede kurulan Blgesel Kalknma Ajanslardr.
Blgesel Kalknma Ajans olmayan gei lkesi yoktur ve bu lkelerin ajanslar farkl deneyimler
yaanarak oluturulmutur. ABnin grevlendirdii uzmanlar tarafndan kurulan Blgesel Kalknma
Ajanslarnn balangta finansmanlar AB tarafndan salanmtr.
Avrupa Birlii iinde blgeler, en nemli birimler olarak ortaya kmtr. ABnin genel
politikas, blgelerin ekonomik gelime politikalar asndan gittike zerklemesi ve blgelerin
yabanc yatrmclar blgelerine ekmek amacyla salkl bir blgeler aras kalknma yarna
katlmalar dorultusundadr. Bu anlay iinde her blge kendi kalknma rgtlerini kurmaktadr.
Avrupa Birlii ve Dnya Bankas tarafndan Blgesel Kalknma Ajanslarna fon
salanmaktadr. Fakat bu genel ya da dzenli bir gelir deildir. Finansman konusunda zellikle
Avrupa Blgesel Kalknma Fonu ve n Katlm iin Yapsal Ara Fonu devreye girmektedir. ABnin
yapsal fonlarndan biri olan Avrupa Blgesel Kalknma Fonu, altyaplar gelitirmek, yerel kalknmaya
ncelik vermek ve kresel rekabete adapte olmak amacyla yapsal glk iindeki lkelere verilirken;
n Katlm iin Yapsal Ara Fonu, ABye katlma aday olan lkelerin altyap projeleri iin
verilmektedir. Ajanslara salanan mali teviklerin byk bir ksm merkezi idarenin kontrol altnda
verilmektedir. Mali yardmlarn datm genellikle idareler tarafndan kontrol edilmekle birlikte,
projelerin seiminde ajanslar deien nemde rol oynamaktadrlar. Gnmzde Avrupa lkelerinde
kendi blgelerinin kalknmas amacyla ulusal ve uluslar aras dzeyde faaliyet gsteren farkl nitelik,
yap ve statde 200' akn kalknma ajans bulunmaktadr. Bunlarn byk bir ksmnn, zellikle
Brksel gibi nemli d merkezlerde temsilcilikleri bulunduu gibi, Avrupa genelinde 150 yeye sahip
rgtlenmi bir st kurulular da (Avrupa Blgesel Kalknma Ajanslar Birlii-EURADA-European
Association of Regional Development Agencies) bulunmaktadr.
38
Trkiyede blgesel politikalar ilk olarak 1960l yllarda kalknma planlamas ile balam ve
sekiz kalknma plannda da yer almtr. Kalknma planlarnn temel amac, blgeleraras gelimilik
farknn kapatlmasdr. Ancak kalknma planlarnda ngrlen hedeflerin gerekletirilmesi iin
uygulanan politikalar, blgesel dengesizlikleri giderememi, aksine daha da artrmtr. Trkiyede
bamsz yerel kurumlarn olmamas ve merkezi kurumlarn yerel dzeydeki birimlerinin ilevlerinin
snrl olmas uygulanan politikalarn etkinliini azaltmtr. Trkiyede blgesel Kalknma Ajans
kavramna ynelik ilk almalar 1990l yllarda balamtr. Bu srecin Trkiyede balatlmasndaki
ama, yurtiinde beklenen yerelliklerin kendi isel kalknma dinamiklerinin yan sra Avrupa Birliine
katlm srecini hzlandrmaktr.
Kalknma abalarnn meknsal boyutunu gzeterek blgesel dzeyde planlanmas ve
uygulanmas, pek ok merkez ynetim anlayna sahip ulus-devlette rneklerine rastlanlan bir
yaklamdr. 1980lere kadar bu konuda eitli uygulama rnekleriyle karlalm olmasna karlk,
gnmzde zellikle AB iinde ortaya kan ve Trkiyeyi de dorudan ve yakndan ilgilendiren yeni
bir blgecilik anlay gndeme gelmitir. Bu yeni yaklam kurumsal adyla Blgesel Kalknma AjansBKA (Regional Development Agencies-RDA) sistemidir. Bu sisteme gre blgesel kalknmada temel
ama; blgeler aras eitsizlikleri gidermek deil, blgeler aras rekabeti salamaktr. Bu amaca ise;
blgelerin ynetim yetkisinin zel sektre devredilmesiyle ve bu ynetimin lke bakentinden
olabildiince bamsz klnmasyla ulalabilir (Demirci, 2005: 181).
Trkiyede kalknma ajanslar ulusal dzeyde DPT koordinasyonunda, statistik Blge
Birimleri snflandrmasna gre belirlenen 2. Dzey blgeler esas alnarak Bakanlar Kurulu Karar ile
kurulan; tzel kiilie sahip ve 5449 sayl kanunla dzenlenmemi ilemlerinde zel hukuk
hkmlerine tabi; ekonomik ve sosyal kalknma odakl, uygulayc olmayan, fakat destekleyici,
koordinatr ve katalizr olarak faaliyet gsteren kalknma birimleridir. Kalknma Ajanslar kendine
zg teknik ve finansman mekanizmasna sahip, kr amac gtmeyen, bte kullanm ve istihdam
asndan dinamik ve esnek yapya sahip, merkezi ve yerel idarelerin dnda, kamu, zel sektr ve
sivil toplum kurulularn bir araya getiren, teknik kapasitesi yksek kurumlardr.
Trkiyede Kalknma Ajanslarnn kurulu amalar yle sralanmtr:
1.Blgelerin potansiyellerini yerelde harekete geirmek ve rekabet gcn artrmak
2.Kaynaklarn yerinde ve etkin kullanmn salamak
3.Ulusal kalknma plan ve programlarda ngrlen ilke ve politikalarla uyumlu olarak blgesel
kalknmay hzlandrmak
4.Blgeler aras ve blge ii gelimilik farkn azaltmak
5.Kamu sektr, zel sektr ve sivil toplum kurulular arasndaki ibirliini gelitirmek
6.Kalknma programlarnn srdrlebilirliini salamaktr.
39
40
Bu blm byk lde, Filiztekin, A. (2008). Trkiye'de Blgesel Farklar Ve Politikalar, TSAD-T/2008
09/471, stanbul. isimli eserin 19-29. sayfalarndan alnmtr.
41
varlmtr. Hatta Quah (1993) lkeler arasnda yaknsamay aratrd almasnda, lkelerin nihai
olarak iki grupta, zenginler ve yoksullar olarak, toplulat sonucuna varmtr.
Blgelerin birbirlerine yaknsamyor olduu bulgusu, neoklasik modelin tartlmasn da
getirmi ve farkl kuramlarn gelitirilmesine neden olmutur. zellikle Romer (1986, 1990) ve Lucas
(1988) almalar ile isel byme modelleri ad verilen yeni bir kuramsal almn ncln
yapmlardr. Bu yeni modeller, neoklasik modelden iki konuda ayrlmaktadrlar. Bunlardan ilki,
teknolojik gelimenin iselletirilmesi, bir baka deyile teknolojik gelimenin nasl olduunun
modellenmesi, dolaysyla da uzun dnemde blgeler arasnda grlen kii ba gelir farklarnn
aklanmas ynndedir. Dieri ise biriktirilebilir faktrlerin getirisinin azalan olmad varsaymdr.
Birinci yaklama gre, eer bir lkedeki/blgedeki teknolojik gelime, neoklasik modelden
farkl olarak, daha nce o blgede var olan teknoloji dzeyine balysa, (balangta teknolojik bilgi
birikimi yksek olan blgelerde bu birikim daha hzl artyorsa) blgeler arasnda bilgi birikimi farklar,
bunun sonucunda da gelir farklarnn artmas kanlmazdr. Bu tr bir yaklam, teknolojik birikimin
blgeler arasnda hareketliliinin olmad varsaymna dayaldr. rnein, teknolojik olarak geri
dzeyde balayan Dou, hibir zaman Batnn gelimi teknolojisini elde edemeyecek ve hibir zaman
Baty yakalayamayacaktr. Teknoloji transferinin mmkn olduu durumlarda ise yaknsama
neoklasik modelden ok da farkllk gstermeyecektir.
kinci yaklam, biriktirilebilir faktrlerin getirilerinin, zellikle de sermayenin getirisinin,
azalan olmamas zerine kuruludur. Bu trn ilk modellerinde, firma dzeyinde isel ekonomiler
yerine, daha ok lke ya da endstri baznda dsal ekonomilerin varl aklayc olarak kullanlmtr
(isel ve dsal ekonomilerin tanm iin okuma kutusuna baknz). Ancak, daha sonra gelitirilen
modellerde eksik rekabet altnda olumlu isel ekonomilerden de yararlanlmtr. Dsal ekonomilerin
varl, firmalar arasnda aka ve stratejik tamamlaycla izin vermekte, bunun sonucunda da farkl
dengelere ulalmasna olanak salamaktadr. Firmalar arasnda aka rnek olarak, bir firmann
yapt aratrma ve gelitirme sonucunda ortaya kan yeniliin o blgedeki dier firmalar tarafndan
da kullanlarak herkesin daha fazla gelir elde etmesi verilebilir. Stratejik tamamlaycla rnek olarak
ise, bir firmann yapt aratrma ve gelitirme abalarnn, rekabet gerei, tm firmalar benzer
ekilde davranmaya itmesi sonucu herkesin daha etkin almasn gsterebiliriz. Biriktirilebilir
faktrlerin artan getirisi yaklamna en uygun rnek, teknolojik gelimenin endstrideki tm
firmalarn toplam sermaye stokuna bal olduu modeldir. Bir endstriye ne kadar ok sermaye
yatrlm ise, o endstrideki teknolojik gelime daha hzl olacaktr. Bu da, firmann kendi sermayesi
ne kadar olursa olsun, endstrideki dier firmalar ile ayn hzda bir teknolojik bymeye sahip olmas,
bir baka deyile de kendi sermayesinin getirisinin daha yksek olmas anlamna gelmektedir.
Blgeler arasnda balangta sermaye birikimi farkllklar sz konusu olduunda, bu tr dsallklar
gelir farklarnn almasna neden olacaktr. Yeni isel byme modelleri bylelikle, lek
42
ekonomilerinin yerellemesi yoluyla, hem blgeler arasndaki gelir ve byme oranlar arasndaki
farklar aklayabilmekte, hem de aradaki farkn neden kapanmayacana dair mekanizmay
tanmlamaktadrlar. Buna karlk, bu modellerde corafyann/meknn yeri ok ak deildir.
OKUMA KUTUSU
sel ve Dsal lek Ekonomileri
lek ekonomileri, retim miktar arttka ortalama maliyetin azalmas anlamna gelir. Scitovsky (1954)
almasnda lek ekonomilerinin nedenlerini snflamaya almtr. sel ekonomiler, firmann kendi retimindeki art
sonucu ortalama maliyetinin dmesi anlamna gelir. Bylelikle firma bydke, kk firmalara kar olan ortalama
maliyet stnl giderek artacaktr. sel ekonomilerin varl, ayn zamanda eksik rekabetin olduu anlamna da gelir.
nk byk firma, giderek kk firmalar piyasa dna itecektir.
Dsal ekonomiler ise, ortalama maliyetteki azalmann endstrinin toplam retim miktarndaki artn sonucu
ortaya kmas durumudur. Dsal ekonomiler saf (kimi zaman teknolojik de denilir) olabildii gibi, maddi de olabilir. Saf
dsal ekonomiler endstri dzeyinde teknolojik birikimin firmann maliyetlerini azaltmas anlamndadr. Marshallgil
ekonomiler de denen bir tr, bilginin firmalar arasndaki akmdr (i arkadalar ile yemek yerken duyulan bilginin
maliyetleri azaltmada kullanlabilmesi gibi). Bu durumda piyasadaki rekabet tam olabilir. Maddi dsal ekonomiler ise
piyasa sayesinde fiyatlar zerine gelen ve firmann retim kararn deitiren etkiyi ifade eder. En ok kullanlan rnek,
blgede firmann kulland zel girdiler iin ya da yetimi emek iin byk bir piyasann olmasdr. Bylelikle firma istedii
girdiyi daha ucuza bulabilecektir. Bu tr dsallklarn fiyatlara etkisi ancak piyasada eksik rekabet olmas ile mmkndr.
Kaynaklar:
Scitovsky, T. (1954). Two Concepts of External Economies. Journal of Political Economy, 62, 143-151.
Brakman, S., H. Garretsen ve C. Van Marrewijk (2001). An Introduction to Geographical Economics, Cambridge University
Press, Cambridge.
4.2.Kalknma ktisad
Her ne kadar isel byme kuram erevesinde ortaya atlan modeller neoklasik modelin
eksikliklerine bir cevap olarak gzkse de, kullanlan fikirlerin byk bir ounluu daha nce
kalknma iktisad olarak adlandrlan alt-disiplinin ierisinde tartlmtr. Yeni byme modellerinin
eski kalknma modellerinden fark, neoklasik iktisat anlaynn temelinde yer alan mikro ekonomik
temel zerine ina edilme ilkesini kullanyor olmasdr.
Kalknma iktisad erevesinde, rnein, Rosenstein-Rodan (1943), makalesinde, lek
ekonomilerinin byme asndan nemini vurgulamaktadr. Ona gre azgelimiliin nedeni yetersiz
piyasa bykldr. Planl olarak ve egdm ierisinde yaplacak yatrmlar sayesinde dsal
ekonomiler harekete geirilerek hzl sanayileme ve byme salanabilecektir. Hibir firmann
krll, retimini tek bana arttrmas ile gereklemez, bunun iin dier firmalarn da retimlerini
arttrmalar gerekmektedir: Deiik endstrilerin tamamlaycl byk-lekli planl sanayileme
43
iin en nemli savunmay salamaktadr. Ancak Rosenstein-Rodanda Byk tki (Big Push) olarak
da bilinen bu yaklam, firma davranlarnn ayrntl incelenmesi sonucu ortaya kan bir bulgu
olmaktan daha ok, kavramsal dzeyde nerme olarak kalmaktadr.
Kalknma iktisad ierisinde yer alan bir baka yaklam, ihracat-tabanl kalknma modelidir.
Neoklasik modelin arz ynl bakna karlk talebi ne karan model, blgenin balangta sahip
olduu kaynaklara dayanarak dier blgelere mal ve hizmet ihrac ile bydn ne srmektedir.
Dardan gelen talep sonucu mal ihrac ile gelimeye balayan blgede, gelirler arttka yerel talep de
krklenmeye balar; retim miktarndaki art, hem ihra mallar reten sektrde hem de yerel
ihtiyac karlayan mal ve hizmetleri reten sektrlerde, katlanarak byrken; dsal ekonomilerin
devreye girmesi blgeler arasndaki uurumun almas sonucunu verir. Ancak bu yaklam, blgenin
balangta sahip olduu kaynaklarn blgeler arasnda akkanlnn olmad varsaymna
dayanmaktadr. Aksi takdirde Hecksher-Ohlin faktr bolluu olarak adlandrlan, blgenin an az bir
girdi asndan zengin olmasnn getirdii stnln ok anlam olmayacaktr (Armstrong ve Taylor,
2000). Doal kaynaklar iin geerli olan bu varsaymn, blgeler arasnda kolaylkla yer
deitirilebilecek olan emek ve sermaye gibi dier faktrler iin ne kadar geerli olduu tartlr.
1960l yllarda iktisatlar ekonomik bymede meknsal faktrlere ynelmilerdir. Bu
ynelmeden itibaren, ekonomik kalknmada ounlukla ulusal lekte meknsal dalm modelleri
gelitirilmitir. Ekonomik kalknmadaki farkllklar iin gelitirilen yeni kavramsal modeller arasnda
belki de en nemlisi Myrdal tarafndan gelitirilmi olan birikimli nedensellik (cumulative causation)
modelidir. Myrdal (1957) almasnda olumlu dsal ekonomilerin bymeyi pekitirdii, blgesel
gelir farklarnn birikerek artt sonucuna vamtr. Model, bir blgenin neden bymeye balad
sorusuna cevap vermemekle beraber, bir kez byme balaynca blgenin firmalar iin ekici hale
geldii, firmalarn blgeye ylmalar sonucunda da ciddi oranda aklar ortaya ktn ngrr.
(Myrdal, 1957). Gunnar Myrdaln modeli, merkez-evre modeline esas tekil eden bir almadr.
Myrdal, Zengin ve Fakir Memleketler (1957) isimli eserinde ekonomik glerin blgesel eitsizlikleri
artrdn ifade etmektedir (Nagle ve Spencer, 1997: 132). Yani serbest bir ekonomide belirli
deiimler, eitleyici modellerin savunduu gibi, eit deiimler yaratmaz; buna karn, bu eitsiz
deiiklikler, sistemi belirli bir yne doru ynlendirerek daha da ileri gider (Keeble, 1967). Myrdal,
birikimli nedensellik (bymenin ve refahn bir merkezde younlamas) ilkesini, lkelerdeki
ekonomik kalknma sorununa uygulam, buna gre piyasadaki glerin deiiminin blgeler
arasndaki eitlii drmekten ok arttrd sonucuna varmtr (Myrdal, 1957).
Myrdala gre, baz blgeler balang stnlkleri sayesinde dier blgelerin nne
gemilerdir. Byme ve ekonomik faaliyet artlar daha nceden elde ettikleri avantajlar
sayesinde dier blgeler yerine bu blgelerde gerekleecektir. Balangtaki greli
44
(karlatrmal) stnlkler (rnein, lokasyon, maden yataklar veya igc gibi kaynaklar)
belirli bir yerde, endstrinin gelimesi iin balang uyaranlar oluturmaktadr. Birikimli
nedensellik sreleri, zamanla altyapda ilerleme, vasfl igc ve vergi gelirlerinde art
salamakta, bu da o blgenin itibarnn art ve gelimesi anlamna gelmektedir. Bu suretle
blge, baka yatrmlar iin cazip hle gelmekte, dier blgelerin nne gemekte ve daha
fazla gelime gstererek kazanlm stnlklere dnmektedir.
Myrdal, bir blgede byme baladktan sonra, i gc, sermaye ve mallarn aknn bu
blgedeki bymeyi destekleyecek ekilde gerekletiini iddia eder (arpan etkisi). Bu tr
bir ak, geri kalan blgelere zarar verecektir. Gelimi blgeler, daha cazip avantajlar
sunabildikleri iin, gelimemi blgeler, nitelikli ve giriimci i gcn ve yerel sermayelerinin
nemli bir ksmn da kaybedeceklerdir. Ayrca ekonomik anlamda byyen blgelerden
gelen rn ve hizmetler geri kalm blgelerin piyasalarna akarak bu blgelerde kurulmu
kk ikincil ve ncl faaliyetleri devre d brakacaktr. Bu olumsuz etki, ekonomik
olmayan etkenlerde de kendini gsterir. Byyen blgelerle karlatrldnda duraan
blgeler daha yetersiz salk ve eitim hizmetlerine sahiptir. Btn bu olumsuz etkiler, bir
blgedeki bymeyi hzlandrrken dierindekini yavalatr (Myrdal, 1957: 27-31).
diye aklanabilecek yaylma etkilerinden de sz edilir (Myrdal, 1957: 31). Bir blgedeki
ekonomik byme, baka bir blgedeki (zellikle komu blgelerdeki) talebi arttrarak (rn.
tarm rnlerine olan), o blgedeki ekonomik bymeyi balatabilir. Bu tr yaylma etkileri
zaten yksek bir ekonomik kalknma seviyesi yakalam olan blgelerde daha fazladr. nk
hlihazrda gelimi olan tamaclk ve iletiim, yksek eitim dzeyi, deerler ve fikirlerin
daha dinamik bir paylam bu tr yaylmac etkileri kuvvetlendirir. Myrdal modelinin basit bir
varsaym da ekonomide devletin mdahaleci olmamasdr. Fakat yine de gelimi
ekonomilerde geri kalm blgelerdeki bymeyi hzlandrmay hedefleyen devlet
politikalarnn yaylmac etkilere yardm ettiine ve bu tr devlet politikasnn kalknmada
birikimli nedensellik ilkesinin bir yn olduuna iaret eder.
Blge plnlamada yaygn ekilde kullanlan Myrdal modelinde balca evre belirlenir:
1. Blgesel farkllklarn greli olarak az olduu geleneksel ve endstri ncesi evre
2. arpan etkileri ve bir yerdeki ekonomik gelimenin dier yerlerin geliimini olumsuz etkilemesi
nedeniyle blgesel farkllklarn artt evre
3. Yaylma etkileri ile blgesel eitsizliklerin azald evre
Myrdaln trnn en nemli modeli olan blgeler aras eitsiz gelir modelini, hzla yenileri
takip etmitir. Hirschman (1958), Ekonomik Kalknma Stratejisi adl almasnda, Myrdaln
45
modeliyle birok ynden benzerlikler tayan bir model gelitirmitir. Hirschman (1958), firmalarn bir
blgede ynlamalar sonucu birbirleri ile aralarnda girdi-kt ilikisi olumaya balayacan bunun
da maddi dsal ekonomilerin gelimesini salayacan dnmektedir. lek ekonomileri devreye
girdikten sonra blgenin kalknmas, kendi kendini iten g haline dnerek, gelir farklarnn artmas
sonucunu verecektir.
Hirschmann almasnda, farkl ekonomik bymedeki en nemli etken, byyen kuzey
blgeleri ile geri kalm gney blgeleri arasndaki meknsal etkileimdir. Bu etkileim, blgelerdeki
bymenin dier blgelere yansmas ve kutuplama eklinde olur. Hirschmann belirttii bu etkiler,
Myrdal modelinin yaylma etkileri ve olumsuz etkiler kavramlarna karlk gelir ki, bunlar
sermayenin, i gcnn ve aralarn dolamn ierir. Fakat model, birikimli bir nedensellik
mekanizmasna tmyle kar karak; eer kutuplama etkileri byme dneminin ilk aamalarnda
gereklemise; dengeleyici etkenlerin bu eitsizlik durumunu bir denge pozisyonuna getireceini
savunmutur. Bu tr dengeleyici unsurlarn banda devletin ekonomi politikas gelir. Bu etkenler,
yaylma etkisi olarak dnlmemeli, kalknmann sonraki bir aamasnda ortaya kan yeni bir unsur
olarak deerlendirilmelidir. Herhangi bir birikimli mekanizmann kabul edilmeyii ve dengeleyecei
etkilerin varl, Hirschmann modelini Myrdalnkinden ayran temel yapsal farkllklardr.
Kaldor (1970) almasnda birikimli nedensellii, ihracat-tabanl kalknma ile birletirmitir.
Daha sonra Dixon ve Thirlwall (1975) tarafndan daha da gelitirilen model, ihracat-bazl kalknma
modeline ek olarak, Verdoorn Yasas olarak adlandrlan, verimliliin retim miktarna dorudan
bantl olduu varsaymna dayanr. Kaldor, bir blgedeki iktisadi bymenin, o blgenin lek
ekonomilerinden ne kadar yararlanabildiine bal olduunu iddia eder. Fakat lek ekonomileri
sektrler arasnda farkllk gstermektedir. Dolaysyla blgenin balangta hangi sektrlerde rekabet
gc olduu, hangi faktrlerin bol olduu ve ne tr bir retime izin verdii, ok nem kazanmaktadr.
Kaldora gre, lek ekonomilerinden yararlanabilme asndan imalat sanayisi, rnein, tarma gre
daha stndr. Sanayilemeyi baaran blgeler ile tarmsal retimin hkim olduu blgeler arasndaki
gelir fark artarak srmek durumundadr.
Hi kukusuz kalknma iktisad kuramlar ierisinde daha ok bilinen ve blgesel planlama
almalarndan en ok kullanlan yaklam, Perroux (1950) tarafndan ortaya atlan byme kutuplar
(growth poles) kuramdr. Perrouxya gre ekonomik mekn; bir firmann ya da endstrinin alc ve
satclar ile arasndaki iliki alar, bu ilikilerin oluabilecei bir gler alan ve bu glerin birbirleri
ile olan karlkl ilikilerini ieren toplamdan olumaktadr (Malizia ve Feser, 2004). Gler alan
olarak ekonomik mekn bir byme kutbudur (odadr). Bu kutup, bymeyi nce harekete geirir
ve daha sonra da evresine doru yayar ki byme karlkl etkileim ve dsallklar zerinden
46
gerekleir. Byme kutuplar hzla gelierek, yerel ekonomi zerinde yaylma ve arpan etkileri
yaratrlar.
Byme kutuplar modeli esas olarak ekonomik kalknma, bir lkede eit olarak
gereklemez ve daha ok byme kutbu olarak adlandrlan baz blmlerde younlama eilimi
gsterir dncesi etrafnda ekillenir. Byme kutbunun i byme mekanizmasnn analizini yapan
Perrouxa gre (1955); byme kutbu varln, bnyesindeki bymeyi tevik eden nc sektre
borludur. Byme kutuplar modelinde temel olan sektrdr. Bu nedenle, byme kutbu modelini
politika oluturmada temel alan planlama almalarnda genellikle lider sektrn seilmesi en nemli
konu olagelmitir. Sektrn bymesi, dier balantl ve dsal ekonomiler sayesinde gelien
sektrleri de etkiler. Sektrler, nc sektrn hzlandrc etkisiyle byrken, bir btn olarak byme
kutbu da byme eilimindedir. Yksek teknolojik gelime, sektrler arasndaki meknsal yaknlk,
iletiim kolayl ve iadamlar arasnda ortak bir anlay gelimesi gibi psikolojik faktrler de
bymeye yardmc olur. Modelin temel zellii, kutup ile evre arasndaki bant olduundan eer
merkez ile evre arasnda yakn bantlar yok ise; merkezdeki bymenin evreye yaylmas mmkn
olamayacaktr.
Uygulama sonular ve yaplan almalar bu modele bal politikalarn baarsz olduuna
ilikin iaretler verse de modelin ekicilii hl devam etmektedir. Byme kutuplar modeli, byme
merkezi ile dier blgeler arasndaki ilikileri de analiz etmektedir. Bu analiz, modelin birok lke
tarafndan blgesel plnlanmada ana kavram olarak kullanlmasna neden olmutur. Bu modelin
devlet plnlamasnda kullanlmasnn son rnei, Brezilya hkmetinin yeni bakentini (Brasil),
lkenin kalknmam i kesimlerinden semesidir. ngilterede 1960larda yeni kasabalar byme
merkezlerine dntrmek iin planlamalar yaplmtr. Devlet yatrmlarnn ve endstriyel
faaliyetlerin daha geni bir blgeye yaymaktansa, byme kutbuna younlamasnn uzun vadede
daha yksek bir kalknma seviyesi yaratacana dair inan, bu modelin mantksal bir uzantsdr. Fakat
bu gelimeler ayn zamanda herhangi bir alandaki bymenin olumlu etkilerinin abuka tm blgeye
yaylaca dncesini de yanstr.
Myrdaln dncelerinden byme kutuplar modelinde de yararlanlmtr. Lokasyon
koullar, kaynaklar, igc ve pazara yaknlk ve eriebilirlikte elverili olan blgeler, ekonomik
bakmdan daha caziptir. Bu yzden doal gelime kutbu olarak plnclar tarafndan gelitirilirler ve
buralar dier blgelerden daha hzl bir geliim izgisi gsterirler. Genellikle bu alanlar iyi ulam ve
eriebilirlik zelliklerine sahip ehirsel-endstriyel komplekslerdir. Fransada, Marsilya, Gney
talyada Toronto byme kutuplar iin gzel rneklerdir.
47
48
firmalardan oluan ok sayda firmann bir meknda bir araya geldiine ilikin bulgular, bu gr
destekler niteliktedir. Ne var ki bu rneklerin sayl olduu, her birinin kendi ierisinde bir model
oluturup, farkl blgelerde uygulanma olaslnn dk olduu ne srlmektedir.
Kurumsalc (institutionalism) yaklam, bu erevede, tm blgesel sistemin uzun vadeli
evrimi yerine, belirli bir blgenin geliiminin olas koullarn irdelemeyi nermektedir (Martin ve
Sunley, 1998). Sosyal politikalarn, bir blgede var olan blgesel kalknmaya imkn veren sosyal
ilikiler yuma ve kurumsal rnt ierisinde yerleikliinin (embedded) nemi, bu yaklamn asl
odadr. Resmi ve gayri resmi tm kurumlar, belirsizlikleri ve dolaysyla riski azaltan, ayn zamanda
sosyal gveni yerletiren balca aktrlerdir. Bu durumda, piyasalar neoklasik iktisadn varsayd
biimde serbest deil, tam tersine yeniden retilen sosyal kurgulardr ve piyasalarda aksama olmas
kanlmazdr.
4.4. Yeni Ekonomik Corafya Modelleri
Yeni isel byme modelleri, mekn aklamalarnn dnda brakrken, blgesel kalknma
modelleri ve iktisadi corafya yaklam lek ekonomilerini ska kullanmakla beraber zenli bilimsel
bir yap gelitirememilerdir. Hem mekn iine katan ve lek ekonomilerini kullanan, hem de mikro
ekonomik temellere dayal genel denge anlay ierisinde btnsel bir yapy kuran yeni ekonomik
corafya modelleri olmutur 13 . Kalknma iktisad yaklam tarafndan yeni bir fikir iermedii
gerekesi ile balangta ska eletirilmekle beraber (Maier, 1998), blgesel gelimeye ilikin ciddi
nermeler ieren yeni ekonomik corafya modelleri eitlilik gstermektedir. Bu modellerin ortak
varsaymlar, mallarn naklinin maliyetli oluu ve retimde artan lek getirisinin olmasdr. Bu iki
varsaym altnda, firmalar pazara yaknlk ile retimi ynlatrma arasnda bir seim yapmak
durumundadrlar. Bu iki varsaym, ayn zamanda piyasalarda eksik rekabet olmasn gerektirir.
Starrettin (1978) meknsal imknszlk kuram (spatial impossibility theorem), serbest piyasa
yapsnn en uygun iktisadi corafyay (optimal landscape) yaratamayaca sonucuna varr ki
dolaysyla bu noktada blgesel mdahale kanlmazdr.
Yeni ekonomik corafya modelleri, ne yazk ki, ar derecede teknik inceleme gerektirmekte
ve temel sonularnn anlalmasnn dierleri kadar kolay olmamas gibi zelliklere sahip
bulunmaktadr. Ayrca, ngrlerinin snand yeterince uygulamal alma olmamas ve politika
nermelerinin yeterince tartlmam olmas nedeni ile henz yeterince kabul grmemektedirler14.
13
Yeni Ekonomik Corafya modelleri iktisatlar tarafndan gelitirilmitir. Buna karlk, iktisad corafya, daha ok,
corafya, sosyoloji ve kent bilim ile ilgili bilim insanlar tarafndan gelitirilmilerdir. Benzer isim tamakla ve ou konuda
benzer varsaymlar kullanp ok yakn ngrlerde bulunmakla beraber, iki yaklam yntemsel olarak birbirinden ayrlr.
14
Modellerin teknik yapsnn ve varsaymlarnn ar ciddiye alnarak yanl ynlere ekilebilecei endiesi ile Neary (2001),
yeni ekonomik corafya modellerinin politika nerilerinin n plana kmamasn olumlu olarak grlmtr. Buna karlk
Ottaviano (2003) ise, tam tesri gr savunmaktadr. Bu modellerin nemli savlar olduu, teknik zelliklerinin ve
49
50
51
52
5.BLGESEL ETSZLK
Blgesel eitsizlik, bir lkenin blgeleri arasnda, ekonomik ve toplumsal frsat eitsizliklerinin
sonucu olarak ortaya kan, farkl blge insanlarn birbirlerinden deiik/farkl yaam kalitelerinde
yaamak durumunda brakan ve ayn olanaklara sahip olmalarn engelleyen, blgelerin sosyoekonomik btnlemesini geciktirerek ayrmalara yol aabilen, lke kalknma srelerinin bir
sonucudur. Gerek blgelerin sahip olduu zellikler gerekse lke ii dengesiz ekonomik yatrmlar,
gelimilik dzeyi farkl, bir tarafta zengin dier tarafta zayf ekonomili, dk yaam standartlarnn
ve gelirin grld blgelerin ortaya kmasna neden olmaktadr. Blgeler aras bu eitsiz gelime,
blgesel dengesizlik olarak nitelendirilmektedir (amur ve Gm, 2005: 147).
Kalknma, belirli lkelerde, bu lkelerin de zellikle ayrcalkl blge veya merkezlerinde
(zengin doal kaynaklar, corafi konum, beklenmedik bir bulu balang noktas olmasyla)
balamaktadr. Dolaysyla ekonomik gelimenin her yerde ayn anda balamas diye bir ey sz
konusu deildir. Gelimenin belirli bir alanda balamas; (1) lek ekonomisinden maksimum
yararlanma dncesiyle yeni yatrmlar yapma (yeni bir corafi toplanma etkisi yaratr ki buna
ylma/kentleme etkisi denir), yani iletmeleri geniletme (pozitif isel ekonomi kurallar) ve (2)
birlikte bulunmaktan doan avantajlar (dsal ekonomi kurallar) sayesinde olur.
Gelime noktalar veya alanndan yoksun blgelerde, duraklama hatta gerileme gzlenir.
Kalknma kutuplar diyebileceimiz gelime noktalar etrafnda, ekonomik ve sosyal hareketliliin
younluu giderek artar. Bu hareketlilik fark zamanla, bir zorunluluk ve ekonomik gelimenin n
koulu olarak blgeler aras dengesizliklerin ortaya kmasna neden olur. Gelimilik farklarnn artt
bu zaman dilimi, lke iinde gelir dalmnn bozulduu ve sosyal adalet asndan istenmeyen
durumlarn yaand bir dnemdir.
Gelime dzeyi en yksek olan blgeler, dier blgelerin ekonomik gelimesini durdurucu
etkilerde de bulunur. Geri kalm blgelerden gelimi blgelere doru, faal nfus g ve sermaye
transferi gerekleir. Gelien blgenin ekonomik canll, i olanaklarn artrr, cretleri ykseltir ve
yaam dzeyini iyiletirir. Kent yaamnn konfor ve avantajlar ile i olanaklar, genelde aktif adaki
nfusu bu blgelere eker. Dier taraftan insan gne sermaye transferleri de elik eder. Duraan
blgenin tarm ve geleneksel sanayiden rettii tasarruflar gelimi blgelere ynelir.
Duraanlaan/greceli olarak gerileyen blgelerin geleneksel sanayilerinde k yaanr.
Gelien blge ile duraan/gerileyen blge arasndaki ticaret, duraan blgenin el sanatlar
boyutundaki sanayi faaliyetlerini kreltir. Byk lekli ve verimli modern sanayi rnlerini piyasaya
53
sren gelien blge mallar karsnda, dk kaliteli ve pahal duraan blge mallar alc bulmakta
zorlanr ve rekabet edemez duruma gelir.
Gelimilik farklarnn artmasnda ekonomi d etkiler zerinde de durulabilir ki, bu etkiler
arasnda az gelimilik ksr dngs de bulunmaktadr. Bu dngde, bata ulam olmak zere, salk
ve eitim gibi konulardaki temel hizmetlerin eksiklik ve yetersizliinin rol byktr. Kalknmaya
olumsuz ynde etki eden; iklim, yer alt zenginlikleri, yer ekilleri, su kaynaklar, ulam ve haberleme
olanaklar gibi coraf etmenlerin az gelimiliin nedenleri arasnda gsterildii, kalknmay
frenleyici/durdurucu etkide bulunduu eskiden beri bilinen bir gerekliktir.
Bir lkede hibir ekonomik hareket yokken, bir blgede her hangi bir nedenle ekonomik
gelime balaynca, gelien blge, evre blgelerdeki retim faktrlerini kendine ekerken, retim
faktrlerini kaybeden bu blgeler mevcut ekonomik canllklarn koruyamayarak gerileyeceklerdir.
Bylece blgeler aras gelimilik fark ortaya kacak ve farkllk gittike derinleecektir. Bir lke
ekonomisi, belirli bir dzeye eritii andan itibaren, bu defa evre blgelerde gelimeyi durdurucu
etkiden daha ok gelimeyi salayc/zendirici etki kendisini gstermekte ve gelime evreye
yaylmaktadr ki bu, blgeler aras gelimilik farklarnn/blgesel dengesizliklerin azalmaya balamas
anlamna gelmektedir (Dinler, 2001: 122). Blgesel dengesizliklerle ilgili olarak u genellemelerin
yaplmas mmkndr:
1. Gelimi olsun az gelimi olsun, dnyadaki tm lkelerde, az ya da ok younlukta,
mutlaka blgesel dengesizlik vardr.
2. Blgeler arasnda grlen sosyo-ekonomik gelimilik farklar, ekonomik gelimenin bir
sonucudur.
3. Blgeler
aras
gelimilik
farknn
dzeyi,
gelimekte
olan
lkelerde
gelimi
54
55
56
almasnda Marmara, Ege ve Karadeniz Blgesinin Orta ve Bat blmlerinde Trkiyedeki toplam
traktrn %55i yer almakta, buna karlk Dou ve Gneydou Anadolu blgelerinde bu oran %14
ancak bulmaktadr.
izelge 2. Trkiyede sanayi kurulularnn ve GSMHnn blgelere gre oransal dalm
15
Blge
1927
1973
1991
GSMH (%)
Marmara
29.7
54.7
56.1
36.8
Ege
19.0
15.0
16.5
17.2
Anadolu
13.2
12.6
10.4
16.0
8.1
4.6
4.9
12.3
17.2
7.8
8.6
9.0
G.Dou Anadolu
7.6
2.1
1.9
5.1
Dou Anadolu
5.2
1.2
1.6
3.6
Akdeniz
Karadeniz
Tarmsal istihdam rakamlar da benzer bir tablo izmektedir. Tm lkede tarm kesiminde
alan nfus oranlar yksek olmakla birlikte Dou, Gneydou ve Karadeniz blgelerinde tarmsal
istihdam oranlar %60n bile zerine kmakta, Marmara Blgesinde ise %25 dzeyinde kalmaktadr
(izelge 5).
lkede retilen mal ve hizmetlerin bykln ifade eden GSMH oranlar ve kii bana
den GSYH deerlerinin blgesel dalm blgesel dengesizlikleri aka ortaya koymaktadr (izelge
2 ve 3). Bu veriler incelendiinde, lkenin batsndan dousuna doru gidildike blgelerin GSMH
oranlar ve kii bana GSYH deerlerinin dt gzlenmektedir. Ekonomik bir gsterge olarak kii
bana ihracat deerleri Marmara Blgesinde 5000 ABD dolarn aarken, lkenin dou yarsnda
kalan blgelerde 700 dolarn hatta Dou Anadoluda 100 dolarn altna inmektedir.
Trkiyede dou bat gelimilik dzeyi farkll, sadece ekonomik deil, ayn zamanda da
sosyal ve demografik gstergelerde de izlenebilmektedir (izelge 3). Kadn a nfusu iinde okuryazar nfus oran dou ile bat blgeleri arasnda %20-30 kadar bir fark gstermektedir. Nitekim
Marmara Blgesinde okur-yazar kadn oran %88 iken bu oran Gneydou Anadoluda %60, Dou
Anadoluda %66 dzeyinde bulunmaktadr.
Dourganlk ve bebek lm oranlar da bu grnmleri desteklemektedir. lkenin batsndaki
blgelerden Marmarada 1.91 olan kadn bana den ortalama ocuk says (TDH), douya gidildike
kademeli olarak artmakta, dou blgelerde kadn bana ortalama 4 ocuk, hatta Gneydou Anadolu
15
GSMH: gayri safi milli hsla, GSYH: gayri safi yurt ii hsla.
57
Kii bana
Tarmsal
Toplam
Bebek lm
Kadn
Kii bana
GSYH
istihdam
dourganlk
oran (% o)
Okur-yazar
ihracat
(milyon TL)
(%)
hz
oran (%)
deeri ($)
Marmara
2657
25.3
1.91
39.4
88.1
5342
Ege
2130
50.5
2.17
40.1
84.2
3416
Anadolu
1820
46.8
2.54
41.8
85.0
407
Akdeniz
1726
55.0
2.58
37.0
82.0
1841
Karadeniz
1396
66.1
2.39
42.3
78.5
662
G.Dou Anadolu
954
61.4
4.86
48.3
60.2
347
Dou Anadolu
841
66.4
3.92
53.4
65.9
84
1837
48.4
2.53
43.0
80.6
2249
TRKYE
58
6.PLANLAMA HYERARS
Plnlama, TDK szlnde, hkmet tarafndan ulalacak amalar belirleyen, baz
kesimlerdeki art lsn tespit eden ve uygulanmas gerekli areleri nceden gsteren ekonomik,
sosyal programn belli sreler iin hazrlanma ii olarak tanmlanmaktadr. phesiz lkenin
ekonomik ve toplumsal gelimesi iin gerekli olan bu plnlama sreci iin deiik leklerden sz
edilebilir. Makro dzeydeki ulusal plnlar; blgeler aras dengesizliklerin giderilmesini veya blgesel
sorunlar zmeyi ama edinmi blgesel plnlar; su havzalarn iine alan havza esasl blgesel
plnlar; il leinde gelimilik dzeyinin ykseltilmesini amalayan il gelime plnlar, kentsel
yerleme dzeyindeki metropoliten alan ve kent plnlar, plnlama srecinin hiyerarik unsurlarn
oluturmaktadr.
6.1.Ulusal Plnlama/lke Dzenleme
Ulusal plnlama srecinde belirlenen sektrel hedefler ve ilgili politikalar dier pln
kademelerinde izlenecek politikalarn bel kemiini oluturur. lke Dzenleme, lkenin gelecee
ynelik vizyonu ve gelime stratejileri erevesinde, ulusal ngr hedeflerine erimek iin
etkinliklerin en uygun dalmn salamaktr. Dier bir deyile, ekonomik ve sosyal gelimenin en
genel kapsamdaki ve detaya inmeyen meknsal boyutudur. Blge plnlar arasnda egdm ve
dengeyi salar. Bu balamda lke Dzenleme, kendine ait aralar olan zel bir politikalar demeti
deil, konu ile ilgili Bakanlklarn mdahale olanaklarn blgesel hedeflerin etrafnda birletirmesine
ynelik bir dnme metodudur.
6.2.Blge Plnlama
Dnyada (doal kaynak, nitelikli insan gc, teknoloji ve bilgi retimi/kullanm, sosyalfiziksel-ekonomik altyap gibi) kaynaklarn dengeli dalmamas, toplumun tarihsel, fiziksel, yapsal ve
rgtsel zelliklerindeki farkllklar, lke genelinde sorunlara ve potansiyel sorunlu alanlarn
olumasna neden olmaktadr. Blge plnlama, dnyadaki bu tr alanlarn dier alanlarla ekonomik,
toplumsal ve fiziksel btnlemesini salamak zere yararlanlan bir aratr. Baka bir sylemle blge
plnlama, ana temas blgeler aras dengesizlikleri giderme olan bir kalknma yntemidir.
Blge pln ve stratejileri, lke Dzenleme stratejileri erevesinde ulusal nceliklerin ve
politikalarn, yerel lekteki gereksinimlere yant verecek biimde, yereldeki fiziksel ifadesini
somutlatran nemli bir ara yzdr. Yerel ncelikleri tanyan ve ak-seik ortaya koyan blge
plnlamas, ulusal balamda meknsal btnlemeyi salayacak sektrel programlar/eylemleri
detaylandrr. Bu balamda blge plnlamann kalknma kavramndan ayrlamayaca aktr.
59
Btnletirici bir rol oynayan blge plnlamasnn stratejik bir perspektifle eitli eylem
programlarn btnletirdii lde baarl olaca gr yaygndr. Gemi uygulamalar, blge
plnlamann ulusal ve yerel hedeflere ulamada vazgeilmez bir ara olduunu gstermektedir.
Ayrca kreselleme, dnya apnda iletiim ve enformasyon alar, gibi nedenlerle, ekonomilerin
giderek karmaklat ve rekabetin artt gnmzde, ulusal/yerel karlarn korunmas, farkllklarn
frsata dntrlmesi, plnlamann tm kademelerinin btnleik bir yaklamla ele alnmasn
zorunlu klmaktadr.
Kalknmann
meknsal,
bir
baka
deyile
coraf
boyutunu
da
hesaba
katma
60
61
etkisi
ile
dnya
klrken,
insan
yerlemeleri
bymtr.
Ticaretin
62
63
evrenin korunmas (bununla ilgili olarak arazi kullanm ve kent-kr plnlamas norm ve
standartlarnn gelitirilmesi), kentlerde evre kalitesinin ve yaam standardnn korunmas,
16
Yaplan aratrmalar kk-orta byklkte kentlerden oluan bir kent ann, tek bir byk kente gre, bnyesindeki
gelimeyi daha geni alana ve daha eitliki biimde yayabildiini gstermektedir. Bu nedenle, byme merkezi politikasn
lek ve kentleme ekonomilerine sahip tek byk merkez oluturmak iin ar aba harcamak yerine, yakn konumlanm
irili ufakl kentlerden oluan an desteklenmesi, zellikle az gelimi blgelerde daha etkin sonu verebilir. ABDde yaplan
bir aratrmada a merkezi olarak tanmlanan a ii en byk kentin en en uzak a kentine uzakl 160 km., nfusu 150
000 ile 4000 arasnda deien a ii yerleme says 29, ortalama kentsel yerleme bykl 13760 kiidir (Krakover, 1987).
64
Alt blge problem ve potansiyellerine arlk verilmesi (bylece hem kamu harcamalarnn
hedefe daha etkin ulamas, hem de yerel giriimcinin daha fazla katlmnn tevikinin
salanmas) olarak sralanabilir.
1970 sonlarndan 1990 balarna dek blge plnlama bir durgunluk dnemi geirmi ve hzn
Problem blgeler
Temel strateji
rgtsel form/yap
Hkim mekanizma
Geleneksel
Kartlk (gelimi/gelimemi)
Blgesel byme/gelime
Merkez, devlete desteklenme
Blgeler aras yeniden datm
nemli
Ynlenmeler
Dinamikler
Yarnn talepleri
ok ynllk (eitli yapsal zayflklar)
Blgesel yenilik
Merkez deil, blgesel topluluk n plnda
ncelikle yerel ve blgesel kaynaklarn
harekete geirilmesi
Bilgi ve retimine ynelik kaynaklar
Nitelikli insan gc,
AR-GE, teknik ve sosyal altyap, vb);
Kalite (elle tutulamayan);
Srdrlebilirlik ve esneklik;
Servis sektr ve sektrler aras balar;
Programlar;
ok sayda kk-orta lekli firma ve proje
Hzla deien problem alanlar;
Yerel kaynan kendiliinden hareketlilii
(doal byme merkezi)
Orta boy kent alar ve ok odakl meknsal
yap
17
Post-Fordist retimin ekonomiye hkim olmas, bilgi teknolojisindeki geliim ve bilginin stratejik kaynak haline gelmesi,
post modern toplumda yerelliin ve katlmn ne kmas, vb.
65
66
Gelitirilmi fiziksel ve sosyal altyap, iletiim alar, nitelikli igc, gelime iin gerekli ama
yeterli deildir. Dorudan retken yatrm olmakszn, eitim az gelimi blgeler iin kaynak kaybna
yol amaktadr. nk yetimi insan gcnn, gelimi blgelere transferine yol amaktadr.
zellikle Avrupa lkelerindeki son gelimeler ve almalar, bir blgenin geliimindeki
gstergeleri;
1 Yerel ekonomik yap
2 Yerel koullarn, politik yapnn nemi
3 Altyap ve fiziksel plnlama
4 Nitelikli igc
5 Kltrel koullar ve yaam tarz
6 Yerel faktr fiyatlar
7 Nfus younluu ve ylmann avantajlar olarak belirlemektedir.
Blge plnlamann ana temas blgeleraras dengesizliklerin giderilmesidir. Fakat blge
plnlama deneyimleri, dengeli dalm hedefinin gerekletirebilme ansnn sadece tesislerin yer
seimini etkilemeye ynelik blgesel politikalara bal olamayacan gstermitir. lkelerin sadece
genel bymeyi veya bu bymenin meknsal datmn hedefleyebilmelerinin parametrelerini
kuramsallatrma araylar, 1980li yllarn blgesel gelime politikalarn etkilemitir. 1990l yllarda
kreselleme ve blgeselleme (blgesel birliklerin oluumu), blge kavramnda deiimleri
beraberinde getirmi kresel/yerel diyalektii iinde blgenin deien anlam tartlmaya
balanmtr. Ayrca evre sorunlar, srdrebilirlik kavram blgesel stratejilerin belirlenmesinde bir
baka nemli boyut olarak yerini almtr.
Gnmzde blgesel gelime politikalar, i ve d dinamikler ve kstlayclardan hareket
ederek, meknn ekonomik ve sosyal gelimenin bir yansmas olmaktan ok, meknn znde
kendisinin ekonomik ve sosyal gelimenin belirleyici bir boyutu olduu kabul edilerek
saptanmaktadr. Trkiye iin kreselleme, blgeselleme (Avrupa Birlii ile btnleme) d
dinamiklerinin ve hzl yapsal deiimlerin etkisi altnda blgesel gelime stratejilerinin yeniden
belirlenmesine ihtiya vardr.
Genel olarak, merkezi sisteme dayal lkelerde blgeleraras dengesizliklerin ok daha nemli
boyutlarda olduu gzlenmektedir. Hatta giderek bakentin veya ekonomik bakentin ekonomik ve
demografik mutlak hkimiyeti, gvdenin zor tad byk balla dnmektedir. Buna karlk
yerinden ynetimin gl olduu sistemlerde blgeler arasndaki farkllklar greceli olarak daha
azdr.
Gelimi ve gelimekte olan lkelerde blge sorunlar, znde deiiklikler gstermektedir.
Gelimekte olan lkeler hzl bir sosyo-ekonomik yapsal deiim yaamaktadr. Bu yapsal deiim,
demografik (kr-kent nfusu ve faal nfusun oransal deiimi), sektrel (tarm sektrnn arlnn
67
sanayi
ve
hizmet
sektrleri
lehine
azalmas),
kltrel olmak
zere
farkl
boyutlarda
gereklemektedir.
Gelimi lkelerde plnlama btnl, bir taraftan hiyerarik bir yaklamla fakat esneklik
salanarak (lke dzenleme, blge plnlama, metropoliten alan planlamas ve kent plnlama
kademelerinde salanan ilikilerle), dier taraftan gerekli kurumsallama ve uygulama aralar
ngrlerek gerekletirilmektedir.
Plnlama kademelenmesi iinde blge planlamada egdm lke Dzenleme ile
salanmaktadr. Bu nedenle lke Dzenleme kavram zerinde durularak, kreselleme-yerelleme
olgusu ile ortaya kan dalma-kutuplama eilimleri meknsal paralanmay dolaysyla plnlamada
da desantralizasyonu glendirirken, lke Dzenlemenin gerekliliinin tekrar tartlmas kanlmaz
bir hal almaktadr. Ayrca Trkiyede bir ara gndemde kalan Milli Fiziki Plan ve lke Dzenleme
kavramlar irdelenmelidir. Tabandan ve uluslar aras ilikilerden gelen talepler blge planlamay da
zorunlu klmaktadr.
Bu adan Trkiyenin zmlemek durumunda olduu balca sorunlar u ekilde
sralanabilir:
Hzl yapsal deiim (Bugn nfusun %35inin kr kesiminde bulunmas krdan kente gn
devam edeceinin gstergesidir. Bu orann en az %20lere inmesi beklenebilir),
Nfusun kr-kent arasndaki hareketleri kadar kent-kent arasndaki hareketleri,
Sermaye hareketleri, sermayenin batda younlamas,
Doal afet riskleri,
Kentsel sistemin dengelenmesi ve glendirilmesi, sistem ii ve sistemler aras nitelik
farklarnn giderilmesi,
Kentleme ve altyap maliyetlerinin azaltlmas,
Doal kaynaklar ve kltrel evrenin korunmas.
Blgeler aras dengesizlikler, dnya konjonktrndeki deiimler, Trkiyenin ABne uyum
gerei, zellikle son doal afetlerden sonra gerek toplumda gerekse siyasi evrelerde ekonomik
etkinliklerin yeniden dalm ve evreye kar (henz iradenin deilse bile) bilincin artyor olmas, lke
mekn dzenlemenin gerekliliini ve blgesel yeniden yaplanmay zorunlu hale getirmitir.
68
69
70
2.
71
asndan
gelime
potansiyeline
sahip
blgelerde
blge
planlamas
yaplmas
ngrlmtr. Bylece 1963de ilk planla gndeme gelen, 1973 ylnda nc Plan ile terk edilen
blge plnlama 10 yl sonra yeniden siyasi iradece benimsenmi olmaktadr.
Planda, blgelerin saptanmasnda idari snrlardan bamsz blge kavram esas alnm,
yerleim birimlerinin eitli konularda karlkl ilikileri en fazla olan Fonksiyonel Blgeler
oluturulmas ngrlmtr. DPT tarafndan 16 blge18 belirlenmi, plnlama almalarnda bunlara
uyulmas ilkesi benimsenmitir.
Plan dneminde, kamu sektrnce alt yap hizmetlerinin gelitirilmesi konusunda, ncelikle
gelimekte olan yrelere dnk almalar yaplmtr. rnein, hzla kentleen ukurova Blgesinin
kentsel altyap olanaklarn gelitirmek, yerel idarelerin daha etkin hizmet vermelerini salamak zere
ukurova Metropoliten Blgesi, Kentsel Gelime Projesinin n almalar balatlmtr. Plan
dnemi sonunda GAPn yasal erevesi oluturulmutur. 1985de yrrle giren mar Kanunu ile
blge planlamasnn mekn planlamas iindeki yeri hukuki olarak tanmlanm ve plan yapma veya
yaptrma grevi DPTye verilmitir.
Beinci Kalknma Plannda genel politikalarda sanayinin yaygnlatrlmas ve greli
stnlkleri olan tevik edilmesi yer alrken, blgesel politikalarda, az gelimi blgelerde blge
merkezlerinin oluturulmas ve KYlerde yereli tevik politikas benimsenmitir (Doruel, 2006: 175).
18
Bu blgelerin merkezleri; stanbul, Bursa, Eskiehir, zmir, Ankara, Konya, Adana, Samsun, Kayseri, Sivas, Malatya,
Gaziantep, Trabzon, Erzurum, Elaz ve Diyarbakr'dr.
72
Altnc BYKP Dnemi (1990-1994) blge planlamas kavramnn yerini blgesel gelime
kavramna brakt bir zaman dilimidir. nceki planda tanmlanan 16 blge bir yana braklarak,
blge planlamasnn Kalknmada ncelikli Yrelere (KY) kaydrlmas ilkesi benimsenmitir.
KYlerde daha ayrntl almalar yapabilmek iin blge ve alt-blge baznda planlar yaplmas
ngrlmektedir. Bu dorultuda, yerleim yerlerinin kademelenmesinde bir denge salamak,
metropoliten alanlara ynelen nfus ve sanayi younluunu azaltmak, blgeler aras ve blgeler ii
gleri ynlendirerek denetim altna almak zere yeni bir yerleme kademelenmesinin yaplmas
ngrlmtr (Mutluer, 1999: 180).
Altnc Kalknma Planndan balamak suretiyle, kalknma politikalarnda blgesel nitelikli
olanlar belirleyici olmaya balam, blge merkezi kavramna ek olarak krsal merkezlerden sz
edilmitir. Bu plan dneminin ilkelerinden biri blgesel politikalar oluturulurken Avrupa Birlii
blgesel politikalarnn dikkate alnmas, dieri ekonomik ve fiziksel planlamada evre boyutuna
ncelik verilmesidir.
Yedinci BYKPnda (1996-2000),nceki planlardan farkl olarak, Blgesel Dengelerin
Salanmas ana bal altnda; blgesel gelime, il plnlama, metropollerle ilgili dzenlemeler
konularna yer verilmektedir. Yedinci Plann temel ilkelerinden biri, her ynyle (ekonomiktoplumsal-kltrel-siyasal) bir btn olan srdrlebilir kalknmann, ulusal birlii/btnl
arttrmak amacyla blgeleraras gelimilik farklarn azaltc ynde ele alnmas gereklilii
dncesidir. Bu amala, Dou ve Gneydou Anadolu Blgeleri ncelikli olmak zere, lkenin
nispeten geri kalm yreleri iin, kaynaklar ve gelime potansiyelleri gz nnde bulundurularak
blgesel gelime projelerinin hazrlanmas kabullenilmitir. Bu balamda, Dou ve Gneydou
Anadolu blgelerinde corafi btnlk gsteren iller iin, blge ve alt-blge baznda Aksiyon Plan
uygulamaya konulmu, sz konusu illerin baz acil gereksinimlerini karlamak iin 1994 ylnda Acil
Destek Program uygulanmtr.
Sekizinci BYKP (2001-2005) ise, yeni Dnya dzeninde, yerel dinamiklerin ekonomik kalknma
ve blgesel gelime srecindeki neminin arttndan sz edilmekte, yerel ekonomilerin kresel
rekabet ierisinde gelitirdii strateji ve politikalarn, blgesel gelime politikalarnn temelini
oluturduu vurgulanmaktadr.
Sekizinci BYKPde blgesel gelime asndan, ulusal kaynaklarn en yksek ekonomik ve
sosyal yarar salayacak ekilde gelitirilmesi ve blgeler aras dengesizliklerin en aza indirilmesi
temel ama kabul edilmitir. Blge planlarndan, ulusal ncelikleri ve yerel talepleri yanstarak
sektrler aras balant kurmas ve blge iin stratejik vizyon gelitirmesi beklenmektedir. Kalknma
73
19
1 Temmuz 2006 tarihli Resmi Gazetenin mkerrer 26215 saysnda yaynlanm olan Dokuzuncu Kalknma Plan (20072013) balkl TBMM Karar, s. 4, 11, 46-49 ve 91-94.
74
(DOKAP) ve Dou Anadolu Projesi Ana Plannn (DAP) uygulamalar ile Yeil rmak Havza Geliim
Projesi (YHGP) almalar dokuzuncu plan dneminde de devam edecektir.
9.3.Kalknma Plnlarndaki Blge Plnlamas Yaklamnn Deerlendirmesi
Yukardaki aklamalar genel olarak deerlendirilirse, kalknma plnlarnn blge plnlamasna
yaklam yle zetlenebilir:
1.
Son 40 yldr plnlarn blge ve blge plnlamaya yaklamnda, kapsam ve lek asndan
tutarszlklar olduu grlmektedir. Zaman zaman ayn plnn dahi farkl hedef ve aralarla
birbiriyle elitii gzlenmitir.
2.
3.
VI. BYKPnda balayan ve VII. BYKPnda il planlamann blge planlamasnn bir alt kademesi
olarak tanmlanmas (il planlamann blge planlamasnn yerini alamayacann kabul
edilmesi) ve zel amal eylem planlamasnn tannmas olumlu bir gelime olmutur.
4.
20
kinci BYKP dneminde, o tarihlerde mar ve skan Bakanlnca yaplan blge-alt blge belirleme almasna dayanan, bir
ksm potansiyel byme oda olan 16 alt blge merkezi belirlenmitir. Bu merkezler; stanbul, Ankara, zmir, Adana
(gelimi byk kentler/metropoller), Eskiehir, Gaziantep, Konya (gelimekte olan kentler), Antalya, Diyarbakr,
Erzurum,Sivas, Trabzon, Van, Zonguldak (gelitirilecek kentler), Elaz, Samsun (byk kent haline getirilecek kentler) dur.
75
6.
Gelimilii tek deikenle, genellikle gelir dzeyi ile len almalarda iller aras
dengesizlikte az da olsa bir iyileme yaand grlmektedir. Yine de blgeler aras
gelime a farklln boyutunun nemini sergilemektedir. Kii bana den gelir dzeyi
en yksek blge olan Marmara Blgesi ile dier blgeler arasndaki gelime a Akdeniz
Blgesinde 14 yl, Dou Anadolu Blgesinde 128 yl, Ege Blgesinde 5 yl, Gneydou
Anadolu Blgesinde 72 yl, Anadolu Blgesinde 18 yl, Karadeniz Blgesinde ise 20
yldr. Bu deerler, gelimenin geleneksel tanmna gre bile gelime andaki iyilemenin
ok dk dzeyde olduunu gstermektedir.
7.
76
edilen blge, gemite olduu zere d dnyadan soyutlanm ve bamsz mekan birimleri
olarak grlmemektedir (Eraydn, 2004: 132 ve 133).
77
78
79
hzl gelime eiliminin, organize sanayi blgeleri ve yeni bir ulam a ile desteklenmesi
ngrlmektedir.
Dou Marmara Blgesi n Plan bugne kadar uygulamaya konulamamtr. Bu plann katks,
daha sonraki almalara rehberlik etmesi ve ehir planlamasnn, blgesel verileri de hesaba katarak
kalitesinin ykseltilmesine vesile olmasdr.
10.3.Zonguldak Blgesi Projesi
Demir-elik ve kmr retim merkezi olan Zonguldak evresi iin 1964de, hazrlanan bu
blgesel plan. Zonguldak Blgesi n Plan olarak anlm ve Trkiyenin ilk ok ynl blgesel plan
olmutur. Bu proje iin zel bir rgt kurulmam, mar ve skn Bakanlnca yrtlm, ancak
proje gerekletirilememitir.
Zonguldak Blge Plan aadaki hedeflere varmay amalamt:
1. Nfus art ve kalknma hz arasndaki balanty kurmak ve uzun srede denge
salamak.
2. Blge alt yapsn plan hedeflerine hizmet edecek biimde gelitirmek.
3. Blge iinde gelir farkllamasn azaltmak.
4. Yaplacak yatrmlardan en yksek fayday salamak.
5. ehirlemeyi tevik etmek ve tarm d imknlarn artrmak.
6. Resmi sektr ile zel sektr arasnda denge kuracak almalar desteklemek.
Bu amalar gerekletirmek iin de blgenin balklk, madeni eya sanayi, ayakkabclk,
mobilyaclk, imento ve yap gereleri gibi sanayi etkinliklerinin gelitirilmesi ngrlmtr.
10.4.ukurova Blge Projesi
Merkezinde Trkiyenin drdnc byk ehri olan Adanann yer ald ukurova Blgesi
(Adana, el ve Hatay illerini kapsyor), hzl gelien ve gelime potansiyeli fazla olan bir blgedir. Bu
projenin balca hedefi; sektrler aras geni kapsaml bir yaklamla, blge gelirlerinin artrlmasn
salayacak yatrm alanlarnn saptanmas ve blge iinde daha dengeli bir gelir dalmnn
gerekletirilmesidir.
Yine bu projede, mar ve skn Bakanl, D.P.T. ile ibirlii yapmtr. Proje almalar
sonucunda, blgenin kaynak envanteri yaplm ve ayrntl bir arazi kullanl plan hazrlanmtr.
Gbre, paketleme ve zeytinya gibi baz projeler hazrlanm ve gerekletirilmi olmasna, halk ile
yerel kurulularda blge planlamas almalarna ilgi uyandrlm bulunmasna ramen sonradan
D.P.T. bu projeyi, yllk uygulama programlarndan karmtr.
80
Blgede krsal ve kentsel gelimeyi salamaya ynelik nemli kamu yatrmlarn belirlemek
ve zel kesim yatrmlarn zendirici politika ve uygulamalar ortaya koyarak; blgesel
gelimeyi kamu, yerel ynetimler, zel kurulular ve sivil toplum rgtleri ile ibirlii iinde
gelitirmek,
81
Blgesel istihdamn gelitirilmesi asndan nem tayan igc arz ve talebinin sektrel ve
meknsal analizini yapmak, blgedeki insan kaynaklarnn gelitirilmesi konusunda sektrel
yeni projeler nerme, biiminde sralanmtr.
10.7.Dou Karadeniz Blgesel Gelime Projesi (DOKAP)
Karadeniz Blgesinin, isizlik ve buna bal olarak blge dna olan srekli g, kii bana
dk gelir, tek sektre ve az sayda rne bamllk gibi kronik sorunlar vardr. Ancak, Dou
Karadeniz Blgesi, yllardr kapal olan dou koridorunun olumlu uluslar aras siyasal gelimelere bal
olarak almasyla kalknma srecinde bir frsat yakalamtr. Bu frsatn tam anlamyla
deerlendirilebilmesi amacyla, Dou Karadeniz Blgesel Gelime Projesi hazrlama fikri domutur.
Artvin, Bayburt, Giresun, Gmhane, Ordu, Rize ve Trabzondan oluan alanda hedef yl 2020 olmak
zere bir Entegre Blge Gelime Ana Plan hazrlanacak ve plan dorultusunda ncelikli sektrler ve
uygun yatrm projeleri belirlenecektir.
Bu blgesel kalknma plnnn amalar sosyal, ekonomik ve evresel konularnda gzlenen
olumsuzluklar giderecek ekilde ifade edilmitir ki, bunlar:
1. Blgenin ekonomik yapsn glendirerek ortalama gelir dzeyini ykseltmek ve
blge ii gelir dalmn iyiletirmek,
2. Blgenin sosyal geliimini ve dayanmay salayarak blge ii entegrasyonu
salamak,
3. Blgenin doal kaynaklarn ve evre kapasitesini koruyarak uzun dnemli
srdrlebilir kalknmay salamaktr.
Plnn kalknma stratejisinin 4 temel bileeni vardr; ana ulam alt yapsnn gelitirilmesi, ok
amal su kaynaklarnn gelitirilmesi, toprak mlkiyeti ve kullanmnn iyiletirilmesi ve mahalli
idarelerin glendirilmesidir.
10.8.Yeil rmak Havza Geliim Projesi
Yeil rmak ve kollarnn yer ald havzada akarsu rejiminin dzensizliinden kaynaklanan
taknlar, erozyon, su ve evre kirlilii sorunlar nemli boyutlara ulamtr. Bu proje ile, havzada
ekolojik dengeyi bozmayacak en uygun ve ekonomik arazi kullanm planlamasnn yaplmas, doal
kaynaklarn gncel takibinin ve ynetilmesinin salanmas amalanmaktadr. Bu kapsamda,
erozyonun nlenmesi, su kirliliinin belirlenmesi ve kontrol, meralarn slah, orman alanlarnn
belirlenmesi ve izlenmesi, ehirleme ve sanayilemenin takibi ile planl gelime konularnda
82
sorunlarn zm nem arz etmektedir. Projenin corafi alan Amasya, orum, Samsun, Tokat ve
Yozgat illerini21 kapsayan Yeil rmak ve kollarnn oluturduu havzadr.
Orta ve uzun dnemli srdrlebilir gelimeyi amalayan Yeil rmak Havza Geliim Projesi
iin ortak bir veri taban oluturulmas gerekmektedir. Bu amala Corafi Bilgi Sistemi Alt Yaps
Projesi olarak adlandrlan bir almann yaplmas DPTce kararlatrlm ve bu proje, TBTAKMarmara Aratrma Merkezince balatlmtr.
Corafi Bilgi Sistemi Projesi kapsamnda, uzaktan alglama ve corafi bilgi sistemleri
teknolojileri yardm ile havza ykseklik modelinin oluturulmas, arazi kullanmnn gncel haritalar,
yerleim yerleri, tarm orman ve mera alanlar, erozyon riski gibi bilgi katmanlarndan oluacak bir
veri taban gelitirilecek ve bu taban zm amal gelime projeleri iin temel oluturacaktr. Bu
amala, blgenin temel gelime stratejilerini belirleyecek Blgesel Gelime Ana Plan almas iin
i tanm yaplmtr.
10.9.Gneydou Anadolu Projesi (GAP)
Proje kapsamnda, ncelikle Blgenin ok zengin su kaynaklarndan olan Frat ve Dicle
nehirleri sularnn, sulama ve enerji retimi amacyla deerlendirilmesi, dzensiz ak olan bu iki
nehrin sularnn dizginlenmesi ngrlmtr. Trkiyede sular rasyonel ekilde kullanma karar
1930lara kadar dayanmaktadr. Cumhuriyetin ilk dnemlerinde, lkenin her alanda deiim ve
geliim abas iinde bulunduu sralarda, zellikle elektrik enerjisi gereksinimi en belirgin ve ncelikli
ihtiya olarak ortaya kmtr. Bu amala, mevcut su kaynaklarndan elektrik enerjisi elde edilmesi
iin, 1936 ylnda Elektrik leri Ett daresi (EE) kurulmutur.
II. Dnya Sava sonras yeni ihtiyalarn ortaya kmas zerine, 1954 ylnda kurulan Devlet
Su leri Genel Mdrl (DS) almalar erevesinde de, Trkiye 26 havzaya ayrlarak, ett ve
plnlama almalar srdrlmtr. 1960tan sonra Frat ve Diclenin sulama ve enerji potansiyelini
belirleyen raporlar hazrlanm ve bu nehirlerden ne ekilde faydalanlaca aklk kazanmtr.
Bylece bu iki su kaynandaki projeler birletirilerek Gneydou Anadolu Projesi eklinde
adlandrlmas benimsenmitir.
1986 ylnda Blgenin entegre blgesel plnlama erevesinde ele alnmas, yrtlmekte
olan faaliyetlerin koordinasyonunun salanmas ve ynlendirilmesi grevi Devlet Plnlama
21
Projenin corafi alannda yer alan il valiliklerince 1997 ylnda 97/9991 sayl Bakanlar Kurulu Karar ile Yeil rmak Havzas
83
Tekilatna (DPT) verilmitir. Bu erevede GAP Mastr Plan 1989 ylnda hazrlanm ve blgenin
kalknma stratejisi entegre-ok sektrl plnlama anlay erevesinde ortaya konmutur22.
Gneydou Anadolu Projesi (GAP); Adyaman, Batman, Diyarbakr, Gaziantep, Mardin, Siirt,
anlurfa, rnak ve Kilis illerini iine alan Gneydou Anadolu Proje Blgesinin (GAPB) toptan sosyoekonomik kalknmasn (blge halknn daha iyi bir yaam kalitesine ulamas ve dier blgelerle
arasndaki gelimilik farknn ortadan kaldrlmasn) amalayan bir blgesel kalknma projesidir.
Trkiyenin blgesel kalknmaya ynelik en kapsaml plnlama almas olan GAP; Frat ve
Dicle nehirleri zerinde yapm sren baraj ve hidroelektrik santralleri ile sulama tesislerinin yan sra
kentsel ve krsal altyap, tarm, ulatrma, sanayi, eitim, salk, konut, turizm ve dier sektrlerdeki
yatrmlar da kapsayan entegre ve srdrlebilir bir kalknma yaklam iinde devam ettirilmektedir.
22
GAP Mastr Plan nerileri dorultusunda plan, program, proje, koordinasyon ve izleme yapacak bir idare, 6 Kasm 1989
tarih ve 20334 sayl Resmi Gazetede yaynlanan 388 sayl Kanun Hkmnde Kararname (KHK) ile Gneydou Anadolu
Projesi Blge Kalknma daresi Tekilat (GAP daresi) kurulmutur.
84
KAYNAKA
Atalk,
G.,
Levent, T.B.
(1998).
Bayramolu, S.
(2005)
Bozkurt, V.
(1996)
Demirci, A.G.
(2005)
amur, K.C.,
Gm, .
(2005)
elebi,
Saral, G.
(2002)
Avrupa Birlii ile btnleme srecinde Trkiye: Blgelerin bulu yapma kapasiteleri
ve renebilirlikleri, 10. Ulusal Blge Bilimi/Blge Plnlama Kongresi Bildiriler, 235246.
Dinler, Z.
(2001)
Doanay, H.
(1993)
Doruel, F.
(2006)
D.P.T.
(2000)
Sekizinci Be Yllk Kalknma Pln, Blgesel Gelime zel htisas Komisyonu Raporu.
DPT Yay.no: 2502 K: 523, Ankara.
Eceral, T.
(2006)
Eraydn, A.
(1992)
Eraydn, A.
(2002)
Eraydn, A.
(2004)
D.,
(1978)
Erkal, M.E.
(1990)
Erkan, H.
(1987)
Filiztekin, A.
(2008)
GAP
(1991)
Glasson, J.
(1980)
Ingham, B.
(1995)
zbrak, R.
(1964)
Kaplan, M.
(2004)
S.
(2002)
Kaymak,
C.,
Akpnar,
R.,
Kndap, A.
(2003)
ller ve Blgeler tibariyle gayri Safi Yurtii Hasladaki Gelimeler (1987-2000). DPT
Yay.No: 2676, Ankara.
Keeble, D.E.
(1967)
Kele, R.
(1998)
Kayas,
Yaar, S.S.
85
Kepenek,
Y.
Yentrk, N.
(2005)
Meijer, M.
(1993)
Growth and decline of European cities: Changing position of cities in Europe, Urban
Studies, Vol. 30, 981-990.
(2003)
Mutluer, M.
(1999)
Nagle,
G.,
Spencer, K.
(1997)
Nagle, G.
(2000)
zalar, A.
(2003)
zg, N.
(1987)
zgr, H.,
(2006)
Polatkan, T.
(1968)
Sanr, F.
(2000)
Sayn, D.
(2005)
Schmitz,
H.,
Musyck, B.
1994
Tmertekin, E.
zg, N.
(1997a)
Tmertekin, E.
zg, N.
(1997b)
Tylolu, .
etepe, H.
(2004)
nsal, F.
(2002)
-----------------
(1941)
Birinci Corafya Kongresi 6-21 Haziran 1941, Raporlar, Mzakereler, Kararlar. Maarif
Vekillii, Ankara.
Mengi,
Algan, N.
A.
http://www.tdk.org.tr/tdksozluk
http://www.undp.org.tr/Gozlem3.aspx?WebSayfaNo=325 (25.09.2009)
86
(DZEY 2)
(DZEY 3)
87
KOD
DZEY 1
TR
DZEY 2
DZEY 3
TRKYE
TR1
TR10
TR100
stanbul
TR2
TR21
TR211
TR212
TR213
TR22
TR221
TR222
Bat Marmara
TR3
TR31
TR310
TR32
TR321
TR322
TR323
TR33
TR331
TR332
TR333
TR334
Ege
TR4
TR41
TR411
TR412
TR413
TR42
TR421
TR422
TR423
TR424
TR425
Dou Marmara
TR5
TR51
TR510
TR52
TR521
TR522
Bat Anadolu
TR6
TR61
TR611
TR612
TR613
TR62
TR621
TR622
TR63
TR631
TR632
TR633
Akdeniz
stanbul
stanbul
Tekirda
Tekirda
Edirne
Krklareli
Balkesir
Balkesir
anakkale
zmir
zmir
Aydn
Aydn
Denizli
Mula
Manisa
Manisa
Afyon
Ktahya
Uak
Bursa
Bursa
Eskiehir
Bilecik
Kocaeli
Kocaeli
Sakarya
Dzce
Bolu
Yalova
Ankara
Ankara
Konya
Konya
Karaman
Antalya
Antalya
Isparta
Burdur
Adana
Adana
Mersin
Hatay
Hatay
Kahramanmara
Osmaniye
88
TR7
TR71
TR711
TR712
TR713
TR714
TR715
TR72
TR721
TR722
TR723
Orta Anadolu
TR8
TR81
TR811
TR812
TR813
TR82
TR821
TR822
TR823
TR83
TR831
TR832
TR833
TR834
Bat Karadeniz
TR9
TR90
TR901
TR902
TR903
TR904
TR905
TR906
Dou Karadeniz
TRA
TRA1
TRA11
TRA12
TRA13
TRA2
TRA21
TRA22
TRA23
TRA24
Kuzeydou Anadolu
TRB
TRB1
TRB11
TRB12
TRB13
TRB14
TRB2
TRB21
TRB22
TRB23
Ortadou Anadolu
TRB24
Krkkale
Krkkale
Aksaray
Nide
Nevehir
Krehir
Kayseri
Kayseri
Sivas
Yozgat
Zonguldak
Zonguldak
Karabk
Bartn
Kastamonu
Kastamonu
ankr
Sinop
Samsun
Samsun
Tokat
orum
Amasya
Trabzon
Trabzon
Ordu
Giresun
Rize
Artvin
Gmhane
Erzurum
Erzurum
Erzincan
Bayburt
Ar
Ar
Kars
Idr
Ardahan
Malatya
Malatya
Elaz
Bingl
Tunceli
Van
Van
Mu
Bitlis
Hakkri
89
TRC
TRC1
TRC11
TRC12
TRC13
TRC2
TRC21
TRC22
TRC3
TRC31
TRC32
TRC33
TRC34
Gneydou Anadolu
Gaziantep
Gaziantep
Adyaman
Kilis
anlurfa
anlurfa
Diyarbakr
Mardin
Mardin
Batman
rnak
Siirt
90