Vous êtes sur la page 1sur 10

slam Medeniyeti

Ziya Kazc (Prof. Dr., M.. lahi-yat Fakltesi retim yesi)


KPR Dergisi, K 2003, 81. Say

Tarihten gnmze kadar insann bulunduu her yerde az veya ok medenileme hareketinin grld bilinen bir gerektir. Zira toplu yaayn dourduu medeni ilerlemeler, insann yeryznde var olduu gnden beri devam edegelmektedir. Bu bakmdan, gnnze gelinceye kadar birbirinden farkl ka medeniyetin geldii kesin olarak bilinememektedir. Toynbee, bunlardan 16 medeniyetin ldn, beinin de Bat Medeniyeti tarafndan yok edilme tehlikesi ile kar karya olduunu belirtmektedir.1 Bununla beraber gnnzde iki medeniyet blgesi grlmektedir. Bunlardan biri, Hristiyanlk, Yahudilik ve dier sistemlerin tesirinde bulunan Bat Medeniyeti, dieri de slam Dini'nin yayld blgelerde tesirini srdren slam Medeniyeti'dir. Douu ve gelimesi esnasnda slam Medeniyeti, drt medeniyet veya kltrle karlat. Bunlar: 1. Bizans (Yunan) 2. ran 3. Hind ve 4. in Medeniyetleri idi. Ksa srede geliip byyen slam Medeniyeti sayesinde Mslmanlar, Cebel-i Tark Boazndan in seddine kadar olan bir sahay ellerine geirdiler. Buradaki halka efkat ve merhamet gsterdiler. Bir mddet sonra Mslmanlar fen, ilim, sanat, iktisat, tp, edebiyat, felsefe gibi ilimlerde en byk medeniyeti kurdular. slam Medeniyeti, Asya, Afrika ve Avrupa'nn nemli bir ksmn iine almakla kalmam, ayn zamanda baka ve zellikle gnmz Avrupa'snn medeniyeti olarak bilinen Bat Medeniyeti'nin gelimesinde de nemli rol oynamtr. Bugn aktif fonksiyonunu kaybetmi gibi grnmekle birlikte halen yaamakta olan bu medeniyetin, Bat Medeniyeti zerinde byk bir etkisi bulunmaktadr. Bu durum normal karlanmaldr. Zira tefekkr ve ilimle uramay nafile ibadetlerden daha stn tutan, bylece ilmi tevik eden, alimin uykusunu dahi deerlendiren ve alimin mrekkebini ehidin kanndan stn tutan bir dinin mensubu, elbetteki ilimle megul olacaktr. Bu ura ise medeniyet ve vastalarnn gelimesine yardmc olacaktr. Bu sayede slam dnyas, Bat'ya gre daha yksek bir medeni seviyeye ulat. Bat, ilim, akl, fen ve teknik imkanlarn mecmuu slam Medeniyeti ile kar karya geldii zaman kendini ok zayf ve gsz grd. Bu sebeple eksikliini gidermek ve en azndan insanca bir hayat srmek iin Mslmanlardan istifade yollarn arad. te bu istifade sebebiyledir ki, kendi medeniyetinin temelinin atarken, slam Medeniyetinin unsurlarn kulland. O, bu unsurlar kullanrken farkna varmadan etkisinde de kald. Medeniyette Ortak zellikler eitli medeniyet zmrelerinden herhangi birisinin yaylma sahasna dikkatli bir gzle bakld zaman, iine ald kavimlerin okluuna, kan, cins, renk ve dil deiikliklerine ramen baz ortak ve genel taraflarn bulunduu grlr. te, bu ortak taraflar o medeniyetin esasn, ruhunu ve zn tekil eder. Onu bakalarndan ayrr. Mesela sradan bir adam stanbul'dan kalkp, Merake'e, Mezapotomya'ya, Kahire'ye, Mekke'ye, am'a, Bak'ye, Tahran'a, iraz'a, Kabil'e, Lahor'a, Kalkta'ya, Semerkand'a gitse bu beldelerin hi birisinde kendini tamamyla yabanc hissetmez. Hi olmazsa yan bandaki Sofya, Atina v.s.'deki kadar kendini baka bir evrede, baka bir hava iinde duymaz. Kendini az ok alm olduu levhalar, ekiller, hareketler ve tavrlar arasnda grr.

Buralardaki insanlarn giyini tarzlar, geim ekilleri, adet ve halleri az ok onun kendi alkanlklarna benzer. Ayn sark, ayn aba, kadnlarnda ayn rtnme, ayn camiler, ayn ibadetler, ayn ezan, ayn ayinler, ayn dualar ve benzerleri. Bu benzeyi, yalnz grnle de kalmaz, ie, hayatn i tarafna insanlarn ruhi hallerine, gr tarzlarna ve zihniyetlerine kadar varr.2 Dier medeniyet gruplarnda da ayn halleri grmek mmkndr. te, bir medeniyet zmresine mensup olan milletler arasndaki, ister maddi ister manevi olsun genel ve ortak taraflar, o medeniyetin zelliini gsterir. Grlyor ki, eitli toplumlar kltr bakmndan ayrt eden ey, onlarn kullandklar alet ve vastalardan ziyade, bu alet ve vastalarn gerisindeki zihniyet veya manevi kymetler btndr. slam Medeniyeti, slam Dini'ni kabul eden milletlerin el birlii ile meydana getirdikleri ortak bir medeniyetin addr. Bununla beraber bu medeniyetin kurulu ve gelimesinde Araplar, ranllar ve Trklerin byk paylar olduu bir gerektir. Nitekim W. Barthold'un da iaret ettii gibi slam Medeniyeti veya Arap Medeniyeti ad, Ortazaman ark Medeniyetine verilmektedir. Bu medeniyeti meydana getiren Mslmanlar, sadece Araplar olmad gibi, yakn Asya ve ksmen Afrika halklarnn tamam, devlet dini olan slam Dini'ni, ilim ve edebiyat dili olan Arap dili vastasyla birlemilerdi.3 Bu birlik, yle bir medeniyet meydana getirmiti ki, gnmz Bat Medeniyeti, gelimesini buna borludur. Nitekim R.V.C. Bodley'in (1546-1613) "Rnesans slamiyet'e borluyuz" sz, bu gerei dile getirmektedir. Bundan baka hala gnmzde bile Osmanl messeseleri zerinde yaplan almalar rnek alnarak baz gelimelerin ortaya ktna da ahit olmaktayz. Gerekten, VII. asrdan balayp XIII. asra kadar devam eden dnya medeniyeti tarihi, slam Medeniyetinden ibarettir. Bu baklmadan tarihin kabul ettii reddedilmez gereklerden birisi de miladn VII. yzylndan XIII. yzyln ortalarna kadar hem Avrupa'nn, hem de n Asya'nn en medeni ve ileri memleketlerinin slam lkeleri olduudur. Bu devirde Badad ve Kurtuba dnya zenginliklerinin akt, ticaretin en hareketli olduu ve eitli sanatlarn gelitii en zengin ehirlerdir. Bu ehirler, ayn zamanda youn kltrel bir hayatn merkezi ve medeniyetin kl kaynaklarna da sahiptirler. Eine rastlanmayacak biimde gelien ilim ve edebiyat, dnyann her yannda yetien alimleri ve sanatkarlar buralara ekmekte idi. Eer bir medeniyetin yaratc eserleri ve manevi deerleri, dnce alannda salad zenginlikler ve gerekletirdii maddi ilerlemeler ile belirtiliyorsa elbette ki, slam'n ortaya kndan itibaren be yz yllk bir devreyi, cihan tarihinin en byk devirlerinden birisi olarak kabul etmek gerekecektir. slam dnyasnn, zellikle manevi alandaki bu olaanst gelimesi, slam inklabnn gc ile, ruhundaki aksiyon kabiliyeti ve bunlarn yan sra bu medeniyetin ncln yapm olan Arap ve Arap olmayan milletlerin parlak dnce ve sanat yetenekleri ile birlikte, slam'n ilme verdii deer ile aklanabilir.4 Biz bu konudaki ayet ve hadislere mracaat etme ihtiyacn duymuyoruz. Bununla beraber slam, maddi olduu kadar manevi alanda, baka bir ifade ile hayatn btn safhalarnda tatbik edilen bir sistem olduundan, onun gayretini sadece ruhani ve manevi saha ile snrlandrmak mmkn deildir. Bu gayret sayesindedir ki slam aleminde ilimlerin hemen her ubesi ile uralmtr. Zira slami anlaya gre ilim ve ibadet birbirinden ayrlmayan iki unsurdur. Bu sebeple Mslmanlar, slam'n ilk asrlarndan itibaren eitli ilimleri aratrmaya baladlar. Balangta ksmen tercme eklinde olan bu almalar, daha sonra gelierek bizzat Mslmanlarn kendi eserleri olarak ortaya kondu. Bu almalarda, Kur'an, Snnet, Fkh, Kelam gibi tercmeye ihtiya duymayan dini ilimlerin yannda Tarih, Corafya, Astronomi, Tp, Felsefe, Matematik, Mimari, ktisat, Sosyoloji vs.

gibi ilimlerde onlarn alma sahalarna giriyordu. Bylece ksmen unutulmu, ksmen de terk edilmi bulunan birok ilim dalnn gelimesi, Mslmanlar sayesinde olmutur. Binaenaleyh, hi ekinmeden gnmz medeniyetinin slam aratrmalarnn temelleri zerine bina edildiini syleyebiliriz. Bu konuda birka isim, sylediklerimizin ahidi olarak hatrlanacaktr: Ali b. Rabban et-Taberi, Razi, bn Clcl, bn Cezzar, bn Sina, el-Mes'udi, elBiruni, bn Hazm, bn Rd, el-Gazzali, Ebu'l-Fida, bnu'n- Nefis, Abdlaziz es-Sivasi, Geredeli Murad, Hac Paa, Mukbilzade M'min, Sabuncuolu erafeddin Ali, Ak emseddin, Ali Kucu, Mirim elebi, bn Kemal, Ebu Suud Efendi vs. gibi bir ok alim, almalar ile btn dnyaya k tutmulardr.5 Mslman alimlerin bu almalar, yava yava gnmz Bat alemi tarafndan da anlalmaktadr. Nitekim Montgomery Watt, hem bu durumu hem de Bat aleminin slam dnyasna kar besledii kin ve garezine temas ettii ifadesinde unlar sylemektedir: "Mslmanlarla Hristiyanlarn, Araplarla Avrupallarn bir dnya iinde gittike kaynat u zamanda, slam'n Avrupa'ya yapt tesiri incelemek, son derece isabetli bir almadr. Ortaa Hristiyan yazarlarnn, zihinlerinde tablosunu izdikleri slam'n tamamen iftira mahsul olduu oktandr bilinmektedir. Yalnz imdi, geen asr boyunca, aratrmaclarn yaptklar tetkikler sayesinde Batllarn gzleri nnde daha objektif bir ekil belirmektedir. Fakat biz Avrupallarn kr gz, slam kltrne olan borcumuzu grmeye manidir. Gemiten gelen mirasmza slam'n yapt tesirin kymet ve kadrini bazen kmsyor, bazen de tamamen grmezlikten geliyoruz. Mslman ve Araplarla daha iyi mnasebetler kurabilmek iin, borlarmzn tamamn itirafa mecburuz. Onu saklamak ve inkar etmek. Sahte bir gurur alametidir."6 Benzer bir tespit de Sigrid Hunke tarafndan bize yle nakledilir: "Dini taassup yznden, objektif ve adalete uygun bir ekilde, yarglamaktan kandmz ve stn baarlarn sistemli bir ekilde kltmeye altmz ve stn baarlarn sistemli bir eklide kltmeye altmz. Kltrmzn temeli olan eserlerini rttmz ve adn bile anmaktan ekindiimiz bir milletin hakkn vermenin zaman artk gelmi midir? slamiyet'in kndan gnmze kadar, Bat ile Arap dnyas arasndaki ilikiler, duygu ve tutkularn, tarihi nasl yalana boduunun en ak rneidir. Bu baka din mensuplarndan gelecek her etkinin tehlikeli grld ve bu sebeple de elden geldii kadar nlemeye alld zamanlar iin tabii idi. Ama bu Ortaa gr, hala ortadan kalkm deildir. Gnmzde de geleneklerin snrlad ufuk, ou zaman bilinsiz, ama kkleri ok derinde olan bir kayg, eski propagandalarn bize, katiller ve puta tapanlar olarak tantm olduu bu insanlara kar grmz alabildiine darlatrmaktadr."7 Grld gibi Bat dnyas, dini taassubu sebebiyle slam dnyasndaki gelimeleri grmezlikten geldii gibi bazen de bu gelimeleri nemsemez bir tavr taknmaktadr. Bu konuda da yine Watt'n bir tespitine yer vermek istiyoruz: "Mslmanlarn ilim ve felsefedeki muvaffakiyetlerinden bahsederken sorulacak ilk mhim soru udur: Yunanllarn kefettii ilimlerde Mslmanlarn pay nedir, bu ilimlerin ne kadarn nakletmiler ve ne kadarn nakletmemiler ve ne kadarn da kendileri ilave etmilerdir? Meseleye birok Avrupal ilim adam Mslmanlara kar olan baz pein hkmlerle yaklamaktadr. Hatta Mslmanlar venlerden bir ksm bile istemeyerek onlar vmektedir. Mesela The legacy of Islam (Oxford University Press, London 1931) isimli eserde "Astronomi ve Matematik" bahsinin yazar Carra de Vaux, yazsna Mslmanlar hafife alarak balamak lzumunu duymutur: "Yunanllarda grdmz kuvvetli zeka ve ilmi tahayyl kabiliyeti ile evkin ve orijinal dncenin bir benzerini Mslmanlarda greceimizi zannetmek bounadr. Yunanllarn

talebeleri, herkesten nce Mslman Araplardr. Araplarn ilmi, Yunanllarnkinin bir devamdr. Araplar, onu muhafaza edip bytm ve birok bakmdan gelitirip mkemmelletirmilerdir." Bununla beraber Carra de Vaux, biraz sonra bu ifadesini izah edip u hususu teslim etmek mecburiyetinde kalacaktr: "Mslman Araplar ilimde, hakikaten byk muvaffakiyetlere nail olmu, kendileri icad etmemi olmakla beraber bize sfrlar retmilerdir. Bylece Mslmanlar, gnlk hayattaki aritmetiin kurucusu oldular. Aritmetik geometrinin temellerini attlar. Hi hilafsz, Dzlem ve Uzay Trigonometrisi'nin kurucusu oldular. Doruyu sylemek gerekirse, bu ilimler, daha evvel Yunanllar tarafndan bilinmiyordu. Mslmanlar Astronomi'de de birok deerli gzlemler yaptlar."8 slam aleminde tercmeler devri diyebileceimiz (el-Me'mun dnemi, IX. asr) dnemden sonra bilimlere kar byk bir itiha uyanmt. Bu itihann bir sonucu olarak mspet ilimler alannda nemli gelimeler ortaya kmt. Bu sebeple dnemi izleyen yllarda bilim ve bilgi retmede Mslmanlar nc olmulard. Mslmanlarn bilimlere yaptklar katklar ile gerek Ortadou'da, gerek spanya ve Kuzey Afrika'da kurduklar bilim akademileri, emsiyeler (rasathaneler) ve medreseler Avrupa'da Rnesans denilen dnemi hazrlamlardr. Sz konusu messeseler daha sonraki yzyllarda Avrupa iin taklit edilip gelitirilen prototipleri oluturmulardr. Bilim tarihisi George Sarton'a gre, milattan sonra 750-1100 yllar arasnda her 50 yl, o dneme bilimsel katklar ile hakim olmu veya damgasn basm olan veya birka byk Mslman bilim adamnn ismiyle anlmaya layktr. Nitekim ona gre: 750-800 arasnda "Cabir a", 800-850 arasna "Harizmi a" 850-900 arasna "Razi a", 900-950 arasna "Mes'udi a", 950-1000 arasna "Ebu'l-Vefa a", 1000-1050 arasna el-Biruni ve bn Sina a" ve 1050-1100 arasna da "bn'l-Heysem ve mer Hayyam a" demek gerekir. Yine Sarton'a gre 1300'e kadar ki dnem ise, ellier yllk bilim alarna artk Avrupa kkenli bilim adamlarnn da isimleri izafe edilmektedir. Ama bu arada da onlarla birlikte bn Rd, Nasirddin Tusi ve bn'n-Nefis de zikredilmektedir. Briffault da Making of Hummanity isimli eserinde: "...ilim diye isimlendirdiimiz olay, Avrupa'ya Araplarca getirilen deney, gzlem ve lm metotlarnn sonucu olarak domutur. lim, slam Medeniyetinin dnyaya en nemli armaandr."demektedir.9 Bununla beraber unu da belirtmek zorundayz. Farkl rk ve milletlere mensup olmalarna ramen Mslman alimler, eserlerini Arapa yazyorlard. Bu sebeple de ou zaman slam Medeniyeti yerine, Arap Medeniyeti tabiri kullanlarak bu medeniyete "Arap Medeniyeti" deniliyordu. Gerek gnmzde, gerekse daha nceleri dnyann her tarafnda ciddi almalar ile slam Medeniyeti rnlerini gn na karan pek ok aratrma yaplm veya yaplmaya devam edilmektedir. Bu eserlerinden bir ksm sadece bir alan ele ald gibi, bir ksm da genel olarak "slam Medeniyeti'ni ele almaktadr.10 Konum ve konumuz itibariyle btn bu alma ve rnlerini detayl bir ekilde ele alp inceleyemiyoruz. Ancak yine de bir fikir vermek iin almalardan birisinin belli bir saha ile ilgili verdii bilgiyi ksaca buraya alacaz. iek ama a olan 10. asrda slam Medeniyeti, Himalayalar'dan Pireneler'e, Karadeniz'den Aden Krfezi'ne kadar uzanan btn slam dnyasna nfuz etmiti. Badad, Suriye ve Irak topraklar zerinde, eski ark dnya devletinin an'anelerini tecessm ettiriyordu. n Asya'nn btn ticaret yollarnn dm noktas olan bu ehir, milletler arasndaki hareketlerin bir toplanma merkezi haline gelmitir.

Saray debdebeleriyle gzleri kamatran, halk topluluklarn byleyip, dnyann her iki ksmnda hazineleri kendine eken, Harun Reid'in ehri Badad, devletin en byk ve muhteem ehri olarak byd. Parlak devrinde Badad'ta iki milyon insan meskundu. ehir, muhteem, dahilen lks ekilde tanzim edilmi, saraylarla sslenmiti. evresinde villalar, gzel tesisler ve hayvanat baheleri mevcuttu. Tabii servetlerin elde edilip deerlendirilmesine ait ilhamlar buradan fkryor, bu ilhamlar, sanat zekasna daimi ekilde yeni vazifeler yklyordu. Fikir sahasnda, ayan hayret faydal almann, balangtaki en kuvvetli amili, yabanc kltrlerin fikir mahsullerini sahiplenmesini bilen halifelerin idare ve ihtiraslar idi. Btn ilim dallarn ihtiva eden sistematik ve tedrici tercme faaliyeti, bu sayede byk lde geliti. Yabanc eserleri toplama faaliyeti, bu sayede byk lde geliti. Yabanc eserleri toplama faaliyeti, Abbasiler tarafndan zengin vastalarla ileri gtrld. Saysz paralar sarf etmek suretiyle veya ekseriya diplomatik yollarla, orijinal el yazmalar elde ettiler. En fazla gz nnde tuttuklar, Yunan eserleri idi. Fars ve Hind literatrne de ehemmiyet verdiler. Tb, Matematik, Astronomi ve Corafyaya ait eserler, tekemmlleri iin alanlar buldular. Daha sonra da felsefe ve tabii ilimler geliti. slam kltr, eski Grek kltr hazinesinin, inkrazdan (yok olmaktan) kurtarlmasna hizmet etti. Mslmanlar, asrlarca eski Helen bilgisini toplayp, muhafaza ettiler. Araplarn yaptklar tercmelerin bu gn bile, hala ksmen tenkidi metinleri, ksmen de antik edebiyattaki baz mhim noksanlklar tamamlamak bakmndan, byk bir nemi bulunmaktadr. Bylece ksa bir zaman ierisinde, daha geni ve farkl bir terakki husule geldi. Mslman mellifler, yabanc bilgiyi sadece tercme etmekle yetinmediler. Aksine onlar, kendilerine has yeni bir bilgi meydana getirdiler. Bu devirde, hemen hemen, hudutsuz ekilde ktaya yaylan slam Medeniyetinin, biricik kudretini tekil eden, byk slam devletinde mevcut insani idrak kabiliyetinin, mukayese kabul etmez delillerini verdiler. Badad'a ilaveten, Cundiapur, Kahire, Kayravan ve Fez, slam kltrnn o dnemdeki mmtaz merkezleri idiler. Bu devirde, Badad'ta kltr bakmndan ulalan ycelie 711 senesinde Araplar tarafndan zapt edilen eitli milletlerle kark spanya'da da varlmt. arka nazaran bir asrdan sonra, Kadalkuvir sahillerinde, frat ve Tigreste, paralel eklide baz ynlerden anavatann mktesebatna takaddm etmek iin, slam kltr, gelime hamlesi yapyordu. Atalarn rnek alan azimli Emevi hkmdarlar (755-1031), takdire ayan en yksek bir gayretle, uzun mddet tesirlerini devam eder ekilde, memleketin maddi refahn ilerlettikleri gibi, fikri gayret ve almalaryla, bilhassa nc Abdurrahman (912-961)'in idaresinde, hakiki bir altn devir atlar. Kurtuba, Bat'nn Badat' bir halifeler ehri, en yksek renim ve gzel sanatlara en fazla ihtimam gsteren bir mahal, zengin kitap hazinelerinin topland ilmi gayret merkezi, renmee hevesli binlerce insan iin yksek bir mektep oldu. Kurtuba'y takiben yan banda, Sevil, Grnata, Tuleytula, Valansiya ve Murcia, slam kltr ve medeniyetinin mmtaz merkezleri haline geldi. spanya, istisnasz gelip giden btn halifelerin hkmdarlk asas altnda, bir daha artk vasl olamad bir terakki ve gelime devri yaad. Bu devrin alma neticeleri muazzamdr. Kltrn hibir sahas, bu hususta, nasipsiz kalmamtr. Tamamen gzle ihata olunamayan bir edebiyat, btn ilim ve sanat mulne almtr. Kurtuba, Sevilla ve Toledo'daki mehur Arap medrese ve akademileri bir ok batl milletin talebelerini cezbetti. Arap ilminin merkezi ve ayn zamanda iinde Avrupa'nn en byk ktphanesi bulunan Toledo'da, 1130 ylnda bir tercme okulu tesis edilmiti. Orada be Piskopos, Raymond'un himayesinde en mehur Mslman melliflerin eserleri ile, bunlarn evvelce Yunanca'dan Arapa'ya yaptklar tercmelerin, Arapa'dan Latince'ye tercme edilmelerine baland. almalar 12, 13 ve 14. asrlarda da devam etti. Bu devirdeki Batnn btn mtefekkirleri, bu meyanda daha sonra Papa 2. Sylvestr ismini alan Aurillac'l Gerbert, Batl Adelard, Batda matematiin kurucusu Pisa'l Leonard, Byk Albert,

Roger Bacon, Michel Scot, Daniel Morley, 10. Alphonse, Saint Thomas, Hermann der Deutche, Duns Scot, Occam'l Vilhelm ve Villeneuv'lu Arnold, bu kltr ve ilim merkezlerinde talim ve terbiye grdler. Cramonal Gerhard, yalnz bana, Toledo'da 71 ilmi eseri tercme etti. Deerli medeniyet tarihisi Sigrid Hunke (Allahs Sonne ber dem Abendland) "Batnn zerinde Allah'n Gnei' adl eserinde11 Cremonal Gerhard'n Toledoda kald yirmi sene zarfnda 80'den fazla mhim eseri tercme ettiini sylemektedir. Bylece Avrupa milletleri, slam kltr ile temas neticesinde asrlarca tesiri altnda kaldklar bir yenileme elde ettiler. Arap tababeti, Bat'da byk bir itibara mazhar olmu, byk slam doktorlar ile alimlerinin tbbi eserleri, Avrupa'nn bir ok niversitelerinde, tb tedrisatnn temelini tekil etmitir. 11. asra kadar Bat tababetinde bo yere herhangi bir baar aranr. lk tb bilgisi spanya Araplarndan renildikten sonra 12. asrda ancak bir ilim olabilmitir. Yeni niversitelerin ilk alim ve retmenleri, Arap alimlerinin sabk talebeleri idiler. Heinrich 3. Fransa'da Tbbn inkiafn kolaylatrmak iin 1587 ylnda Paris'te College Rooyal'de, Arap dili krss tesis etti. Ortaa boyunca talya'da tp tahsilinin merkezi olan Salermo, byk Arap mektepleri rneine gre kurulmu ve organize edilmiti. Hakiki ismi er-Razi olan Rhazes, en byk slam klinikisi idi. O, iki yz yirmiden fazla eser yazd. Bunlarn arasnda birka tp ansiklopedisi Arapa'dan latinceye tercme edildi ve 17. asrn ortalarna kadar Bat'da yaynland. icek ve kzama ait ilk alma ona aittir. Tb tarihisi Max Neuburger, bu orijinal monografi her yerde hakl olarak tp edebiyatnn bir aheseri olarak kabul edilmitir der. Karl Sudhof, Razi'nin tb tarihinde btn devirlerin en byk doktorlarndan biri olduunu kabul eder. Sigrid Hunke de ayn kanaattedir. Ortaan en mehur doktoru (Avicenna)'nn gerek ad bni Sina idi. Kendisine "doktorlarn ah" ismi verilmiti. O harikulade ansiklopedik bilgisiyle, bir dahi idi. En byk eseri olan "elKanun", "Tbbn Kanunlar" alt asr boyunca, Avrupa'nn btn tp fakltelerinde okutuldu. risin tam izahn, insertionu, gz evindeki adalelerin durumunu ona borluyuz. O jeolojide de isim yapt. Dalarn teekklne dair ayan dikkat izahat sebebiyle Garrison, ona "jeolojinin babas" ismini verir. Cerrahi sahasnda da durum ayndr. Hakiki ismi Ebu'l-Kasm olan Kurtuba yanndaki Azzahra'l Ablkasis, en byk Mslman cerrahdr. Eseri, cerrahinin Avrupa'da gelimesine temel tekil etmitir. Bu devirdeki slam cerrahlarnn Avrupa'daki meslektalarndan ok stn olduklarnda hibir phe mevcut deildir. Arterial damarlarn balanmasn izah eden Katgut (Catgut) dikiini bulup gelitiren odur. Ortaa Avrupas, di tedavisinde de, tamamen slam tababetine borludur. Mslmanlar, Arap protezini, Ortaada en iyi ekilde gelitirmilerdi. Veteriner tababetin, sekizinci asrlardan 13'nc asra kadar tarihinin en parlak devirlerini yaamas Mslmanlar sayesindedir. Eczacln vcuda gelmesini ve onun hususi bir meslek halinde teesssn Bat, slam doktorlarna mteekkirdir. Terapo kimyay ve her eyden ziyade antimon, civa ve demir mstahzarlarnn o zamana kadar beklenmeyen manalarn, Bat Mslmanlardan renmiti. slam doktorlar, eczacl, saysz yeni ilalarla zenginletirdiler. ekeri ilk defa urupta ve ila iirmede onlar kullandlar. slam kodeksi ve ila kolleksiyonu, bugn hala byk bir ksm kullanlmakta olan iki yzden fazla yeni ilac ihtiva eder. Tp Cassia, sinameki, kudret helvas, ravendi,

mutterkorn, demirhindi, kurtkk, anber, Hint kenviri, kafuru, sandal aac ve alkol gibi bir ok ilac Mslmanlara borludur. Mslman kimyagerleri de, dikkate ayan keifler yaptlar. Slfat asidi, nitrat asidi, gm nitrat, aguaregia, sblime, krmz civa oksidi, alkali, amonyak tuzu ve eker onlar tarafndan ihraz edilmitir. mbikten geirme, kirece tahvil, kristalleme, ayrm ve fiksasyonun keiflerini nasl Mslmanlara borlu isek, kimyann eczaclk ve sanayie tatbikini bilhassa metallerin elde edilmesi ile, n istihsalini ve boyacl da onlara medyunuz. l-ksir, alkol, alkolaid, salmiak, kampfer, soda, alaun ve daha kimyadaki bir ok semboller, bize Mslmanlarn kimya sahasndaki byk baarlarn hatrlatr. Mslman Oklistler, gz hastalklar ilminin (Optalmologie) de terakkisine hizmet ettiler. Daha sonra Roger Bacon ve Kepler gibi Batl fizikilerin aratrmalarn, tahrik ve tevik etmi olan Kahire'li bnu'l-Heysem "Ik-optik" adl mehur eserinde, gz, binokler grmei izah ve dahiyane bir ekilde nlarn krlma olayn ve bu krlmalarn grnn tecrbe ile ilk defa o sylemitir. Fotoraf makinesinin esasn tekil eden "karanlk oda"y da o kefetti. Mslmanlarn en gzel baarlarndan biri de hastahanelerin organizasyonudur. Tp tarihisi Neuburger, slam memleketlerinde akl hastalarnn itina ve sevgi ile tedavi grdklerini, Bat'da ise onlarn uzun zaman birer cani gibi telakki edildiklerini syler. Avrupa'da ilk akl hastahanesinin 1410 senesinde spanya'da dini cemaat tarafndan tesisinden tam 700 sene evvel, 765 ylnda Badad'ta devlet tarafndan vcuda getirildiini burada belirtmek yerinde olur.12 Burada sz hastahanelerden alm iken hem okuyucuya fikir vermek, hem de mukayese yapabilmek iin konuya biraz daha geni ele alacaz. Bu tedkikte de daha fazla Bat'l yazarlardan istifade edeceiz. slam dnyasnda ilim ve ibadet birbirlerinden ayrlmayan iki unsur olarak kabul edildii iin tb ilmi ve hastahanelerle ilgilenmek bir emir olarak telakki ediliyordu. Emevi Halifesi Velid b. Abdlmelik (86-96/705-715) tarafndan hicri 88 (m. 707) tarihinde am'da kurulan tam tekilatl ilk hastahaneden nce tb ilmi, cami dahil, deiik ilim messeselerinde tedris ediliyordu. Yine Emeviler dneminde Fustat'ta Zukaku'l-Kanadil ad verilen ve czzamllara bakan bir hastahane almt. Btn bu gelimelere ramen slam hastahanelerinin en parlak devri, daha sonraki Abbasiler dneminde gereklemitir. Bu gelimeler, slam dnyasnda tbbi baz keiflere de yol amt. Nitekim kan dolamnn bulunmas, mikrop ve dier baz hastalklara ait ilalarn kefi, ilk akla gelenler arasnda zikredilebilir. Buna karlk dnemin Bat dnyasnda herhangi bir ilala tedavi olmak, manevi ilalardan bakasn kullanmak, hele hekim olarak eliyle bir eyler yaplmak ve cerrahi aletler kullanmak byk bir erefsizlikti. Hastalanan veya yaralanan bir Hristiyan, nce btn gnahlarn itiraf edecek, daha sonra sa'nn eti diye kutsal ekmei yiyecek ve sonra da Allah'a gvenecektir. Bat'da, hastalarn alnd yurtlar, XII. asrdan sonra kuruldu. Bu suretiyle gerekleti. Bununla beraber hekim bulunmazd. Kilisenin anlayna gre, hasta bakm, iyi etmek iin deil, sadece zdraplar hafifletmek iindir. Bu hastahanelerin ilklerinden biri ve zamanndakilerin dediklerine gre en iyisi Paris'teki Hotel-Dieu (Allah'n han) idi. Bu hastahanede tula deli zeminin zerine saman ylmt. Hastalar bu samanlarn zerinde birbirine sokulup yatyorlard. Birinin ba, tekinin ayaklarna gelecek eklide sralanmlard. htiyarlarn yannda ocuklar, hatta kadn ve erkek karmakark yatmaktayd. Bulac hastalklar olanlar ile sadece hafif bir rahatszl bulunanlar yan yana yatmaktaydlar. Tifo hastalna yakalanm olan ateler iinde sayklarken, veremli biri ksryor, deri hastal olan da derilerini yrta yrta kayp kanatyordu.13 Bat dnyasndaki hastaneler bu durumda iken, slam dnyasndaki hastahaneler insan masallar diyarndaki saraylarda yaatyormu gibi rahat ve huzur veriyordu. Sigrid Hunke,

slam dnyasnn hastahanelerinden birinde yatan bir hastann mektubundan bahseder. Gerekten, bu mektup okunduu zaman, yukardaki szlerimizin gnmz insan iin bile, bir hikayeye benzediini sylemek pek yanl olmayacaktr. Ama btn bunlar slam hastahaneleri iin tabii olan bir eydi. Bu mektuptan baz pasajlar almak suretiyle, slam dnyasnn, hastahenelere ne denli ehemmiyet verdiini anlayabiliriz: "Babacm, benden para getirmenin lazm olup olmadn soruyorsun. Taburcu edilirsem hastahaneden bana bir kat yeni elbise ve hemen almaya balamak zorunda kalmayaym diye be altn verecekler. Onun iin srnden davar satmana gerek yok. Ama beni burada grmek istiyorsan hemen gel. Ben, operasyon salonunun yanndaki ortopedi servisinde yatyorum. Eer byk kapdan girersen, gneydeki revak boyunca yr. Dtkten sonra beni getirdikleri poliklinik oradadr. Orada her hastay nce asistan hekimler ve renciler muayene eder. Birinin yatmas gerekmiyorsa reetesini verirler, o da hemen yandaki hastahane eczanesinde ilacn yaptrr. Muayeneden sonra da bir hademe beni erkekler ksmna tad. Hamama da girdikten sonra tam bir hastahane elbisesi giydirdiler. Sonra ktphaneyi sa tarafta brakr ve bahekimin rencilere ders verdii byk konferans salonunu geersin. Avlunun solundaki koridor, kadnlar tarafna gider, onun iin sa taraf tutmalsn, i hastalklar blm ile cerrahi ksmnn nnden gemelisin. Eer bir yerden musiki ya da ark sesi duyarsan ieriye bak. Belki de ben, iyilemi olanlarn toplant salonundaymdr. Biz orada musiki ve kitaplarla oyalanrz. Ba hekim bu sabah asistan ve bakclarla viziteye ktnda beni muayene etti, servis hekimine anlamadm bir eyler not ettirdi. O da sonradan bana, bir gn sonra ayaa kalkabileceimi ve ok gemeden taburcu olabileceimi syledi. Ama canm buradan kmak istemiyor. Yataklar yumuak, araflar bembeyaz, battaniyeler yumuak ve kadife gibi. Her odada akar su var. Souk gecelerde her oda stlyor. Hemen her gn midesi kaldranlara kmes hayvanlar ve koyun kzartmalar veriliyor. Sen de sonuncu tavuum kzartlmadan nce gel.14 Bilindii gibi eitli almalar sonunda Mslmanlar, eski ilalara yenilerini kattlar. Bunlardan bir ksm kafur, civa, mersafi, karanfil, hyarenber ve sinameki gibi ilalard. urup ve glab eklinde sunulan ilalar da Mslmanlar tarafndan tp dnyasna getirildi. O dnemde talya'nn Orta Dou ile en byk ticari alverii ila zerine idi. Tarihte ilk dispanserleri ile ilk eczaneleri aanlar Mslmanlardr. Eczaclk okulunun ilk kurucular ve eczaclk hakkndaki eserlerin ilk yazarlar da yine Mslmanlardr. iek ve kzamk hastalklarna kar Mslman hekimler gelitirdikleri tedavi ekline, bugn bile eklenecek fazla bir ey yoktur. Mslman hekimler, ameliyatlarda solunum yolu ile anestezi yapyor ve bu maksatla derin bir uyku veren haha ve ona benzer baka bitkilerden faydalanyorlard.15 slam Medeniyetinin, Bat lkelerindeki baz etkilerine ksaca temas edildi. Bu medeniyet unsurlarnn Avrupa'ya nasl ve hangi yollarla getiini grmeden nce, bu medeniyetin kendine has mmeyyiz vasflarnn bulunduuna iaret edelim. Bunun iin de slam Medeniyetinin gelimesini salayan en nemli amili (etkeni) grmemiz gerekir. Bilindii gibi dinler, toplumlarn dnce, anlay, hareket ve davranlarnn ekillenmesinde byk rol oynarlar. te slam Medeniyetinin douunu, gelimesini ve ekillenmesini salayan en byk etken, slam dininin ilme verdii deerlerden bakas deildir. Sz edilen medeniyetin gelimesine tesir eden daha baka amiller olmakla beraber en byk etkenin ilim olduunu rahatlkla syleyebiliriz. Zira ilim olmadan ilerleme ve gelimeden sz etmek mmkn deildir. Kur'an, ilk ayeti ile eitim ve retimi emreden bir dinin kitabdr. Bu Kitab'n gnderildii Peygamber de mmetine bu yolla talimat veriyordu. Kur'an ile Peygamberinin okuma ve

renme ile ilgili emirlerini gz nnde bulunduran Mslmanlar, daha slam'n ilk yllarndan itibaren renmek iin btn imkanlarn seferber ediyorlard. Balangta bu imkanlar, daha ziyade dini alanda kullanlyordu. Zira bu bilgilerin bir ksm gnlk, bir ksm haftalk, bir ksm aylk, bir ksm da senelik ibadetleri iin gerekliydi. Bu bilgilere vakf olmadan ibadet yaplamazd. Bununla beraber, ibadetler iin gerekli olan bilgilerin sadece dini bilgiler olmadn da belirtmek gerekir. Zira namaz klmak veya oru tutmak isteyen bir Mslman, ban yerden kaldrp gkleri aratrmak ve ay ile gnein hareketlerini takip etmek zorundadr. Bylece basit bir ekilde de olsa bir astronomi bilgisine; hacca gitmek veya namaz iin kble ynn tayin etmek isteyen bir dieri de en azndan corafya bilgisine sahip olma zaruretini duyar. Btn bunlar, zamanla Mslmanlarn deiik branlardaki ilimlerle uramalarna sebep oldu. Nihayet baz hadislerin genel anlamda ilmi tevik etmeleri, Mslmanlarn asrlar boyu her trl ilmi faaliyette bulunmalarna vesile oldular. slam aleminde, Astronomi ve Matematik gibi ilimlerin gelimesi iin en byk tevik, ibadetlerin yerine getirilme zamanlarnn tayini ile ilgilidir. Bu bakmdan Matematik, Astronomi ve zellikle kresel geometriye ihtiya vard. Nitekim, Ramazan ay ve bayramnn balangcnda Hilal'i grme almalar, Mslman matematiki ve astronomlarn en nemli ilemlerinden biri olmutu. Ayrca bu tr zel problemleri zmek iin ok daha kompleks bir kresel geometrinin tatbiki gerekiyordu. Bunlardan biri, Dnyann her hangi bir yerinden Mekke'nin bulunduu (kble tayini iin) ynn belirlenmesi, dieri de gnde be defa klnan namazn, vakitlerinin gnein hareketine gre tespit edilmesiydi.16 Bu konularda kesin hesaplamalar yapabilmek iin gk kre zerindeki genlerin bilinen a ve kenarlarndan hareketle, bilinmeyenlerini bulmak gerekiyordu. Batlamyus'un metodunun kullanl olmamas yznden, Mslman matematiki ve astronomlar, daha basit trigonometrik metotlara ihtiya duyuyorlard. Bunun bir sonucu olarak IX. asrda bugn de kullanlan alt trigonometrik fonksiyon tarif edilmiti. Bunlar, sins, kosins, tanjant, kotanjant, sekant ve kosekant fonksiyonlar idi. Batlamyus zamannda bunlarn hi biri bilinmiyordu. Bu alt fonksiyondan bei kesinlikle slam kkenli olup, sadece sins fonksiyonunun Hintliler'den alnd sylenebilir. slam Medeniyetinin snrlar, Bat dnyasnn kaplarn Emeviler'den sonra devaml zorlam, Trklerin slam' kabullerinden sonra ise, bu durum daha da yaygnlamtr. Hele Anadolu'nun fethine muvaffak olunmasndan sonra gerek Hal Seferleri ile olsun, gerekse Mslman Trk aknclarnn aknlar ile olsun slam Medeniyeti ile Bat Medeniyeti yz yze gelmitir. Farabi, bni Sina, Gazali gibi slam filozoflarnn eserleri ile Aristo'nun Arapa'ya tercme edilmi eserlerinin Latince'ye evrilme faaliyetleri yannda, Bat dnyas dier ilimlerle de megul olma mecburiyeti duymutur. Hatta niversitelerinde XII. yzyln sonlarndan itibaren tp dersleri konularn, bni Sina'nn "Kanun" adl eseri ile bni Rd'n tbbi risaleleri zerine teksif etmi bulunuyorlard. Romallar ve onlarn mirass olan Bizansllar, Dou ve Bat dnyasn Akdeniz etrafnda toplayarak meydana getirdikleri "Akdeniz Medeniyeti" ile Dou kltrnn Batya gemesinde arac oluyordu. slam'n ortaya k ile Bat dnyas Dou kltrn slam Medeniyeti aracl ile almak ve aktarmak durumunda kald. Eski Dou Medeniyetinin ve Antik devir ilimlerinin Batya aktarlmasnda Mslmanlar, arac olarak nemli roller oynadlar. Uzakdou meneli ilimleri yerinde renen Mslmanlar, bu ilimlere nemli llerde katklarda bulunarak Batya aktardlar.17 u bir gerektir ki, Ortaan sonlarnda ve Rnesans'ta Grek felsefesi Bat'da dorudan intikal ve tercmelerden ziyade Araplarn elinde olduu ekil temel alnarak incelenmiti.

Aristo'nun mantk, fizik ve metafizii ya Arapa'dan ikinci elden tercmelere yahut da bn-i Sina'nn eserlerine dayanarak inceleniyordu.18 Dipnotlar
1. brahim Kafesolu, Trk Milli Kltr, Ankara 1977, s. 9. 2. Ahmet Aaolu, Medeniyet, stanbul, 1972, s. 4-5. 3. M. Fuad Kprl-W. Barthold, slam Medeniyeti Tarihi, Ankara 1973, s. 3. 4. Haydar Bammat, slam'n ehresi, trc. Osman Fehmi Giritli, stanbul 1975, s. 93-94. 5. Bu konuda daha geni bilgi iin bk. Ziya Kazc, slam Kltr ve Medeniyeti, stanbul 1996, s. 185-186. 6. Montgomery Watt, slam'n Avrupa'ya Tesiri, trc. Hulusi Yavuz, stanbul 1986, s. 11. 7. Sigrid Hunke, Allah'n Gnei Avrupa'nn zerinde, trc. Hayrullah rs, stanbul (tarihsiz), Altn Kitaplar Yaynevi, s. 8. 8. Watt, slam'n Avrupa'ya Tesiri, s. 39. 9. Daha geni bilgi iin bk. Ahmet Yksel zemre, 21. Yzylda Trkiye'de Bilimin Gelecei, ereve (1996), 17., s. 35-37. 10. Gnmz okuyucusunun rahatlkla ulaabilecei bu eserlerden birkan buraya almay faydal buluyoruz. M. Fuad Kprl-W. Barthold, slam Medeniyeti Tarihi, Ankara, 1973. Haydar Bammat, slam'n ehresi (Visage de l'slam, Fransa 1958), Trke Tercmesi: Osman Fehmi Giritli, stanbul 1975. Mehmet Bayraktar, slam'da Bilim ve Teknoloji Tarihi, Ankara 1985. Ahmet Grkan, slam Kltrnn Garb Medeniletirmesi, stanbul 1965. Montgomery Walt, slam'n Avrupa'ya Tesiri, trc. Hulusi Yavuz; stanbul 1986. Hasan ali Hasan, el-Hadaratu'l-slamiyye fi'l-Marib ve'l-Endls, Msr 1980. Enver er-Rufai, el-slam fi Hadaratihi ve Nzmihi, Dmak, 1986. Celal Mazhar, Hadarat'l slam ve Eseruha fi't-Tarakki'l-Alemi, Kahire 1974. Sigrid Hunke, Allah'n Gnei Avrupa'nn zerinde, trc. Hayrullah rs stanbul Altn Kitaplar (tarihsiz). Adam Metz, el-Hadaratu'l slamiyye (Arapa trc. Muhammed Abdu'l-Hadi Ebu Ride) Beyrut 1968. Ziya Kazc-Mehmet eker, slam-Trk Medeniyeti Tarihi, stanbul 1982. Will Durant, slam Medeniyeti, trc. Orhan Bahaddin, Tercman 1001 Temel Eser, stanbul (tarihsiz). 11. Bu eserin Trkeye yaplan iki evirisi vardr. Bunlardan biri bizim daha nce bahsettiimiz ve Hayrullah rs tarafndan yaplm olan, dieri de servet Sezgin tarafndan "Avrupa'nn zerine Doan slam Gnei" adyla yaplmtr. Bu tercme stanbul'da Bedir Yaynevi tarafndan baslmtr. 12. Grkan, slam Kltrnn Garb Medeniletirmesi, s. 226-229. 13. Sigrid Hunke, Allah'n Gnei Avrupa'nn zerinde, s. 123-124. 14. Hunke, age. s. 121-125. 15. Bu konuda daha geni bilgi iin bk. Will Durant, slam Medeniyeti, s. 105-111. 16. Osmanllar'da namaz vakitlerinin tayin ve tesbiti ile ilgili grevliye "Muvakkit" ad verilmektedir ki, Fatih ve Sleymaniye vakfiyelerine gre camilerde bulunan bu grevli, hizmetine karlk her gn (yevmiye) 10 aka cret almaktayd. Fatih Mehmed II Vakfiyeleri, Ankara 1938, s. 245; Sleymaniye Vakfiyesin'de "Muvakkit"ten yle bahsedilir: "Ve bir kimesne dahi amel-i saat ve mevakit-i salat ve mekadir-i eb u ruz ve nzul uruc-i seyyarat- seb" ve menazil-i buruc ve dekayik- duruc-i mesir-i afitab cz'iyat- maarife vakp ve arif ve tavilu'l-ba ve kesiru'ittila bir kimesne Muvakkit olub evkat- ezan mezzinlere tayin edb tenbih eyleye ve eyyam- cumuat o a'yadda huffaz ve mezzinler ile bile mahfilde hazr ola ve vazife-i yevmiyesi on ake ola. Sleymaniye Vakfiyesi, nr. Kemal Edip Krkolu, Ankara 1962, s. 34. 17. Otto spies, Dou Kltrnn Avrupa zerindeki Tesirleri, Trc, Neet Ersoy, Ate Dergisi, lave Yaynlar No: 8, Ankara, 1974, s. 6 18. Daha geni bilgi iin bak. Gabrieli, age. IV, s. 425-451.

Vous aimerez peut-être aussi