Vous êtes sur la page 1sur 223

Arminius V ambery

BR SAHTE DERVN

ORTA ASYA

GEZISI
(Bir Sahte

Derviin Asya-y

VustA da Seyahati)

4
SES TAR1H4
Seyahatnameler 2

Orjinal Ad
Bir sahte derviinAsya-y Vusta'da seyahati

Ses Yaynlar

Kapak, dizgi ve idzen


Aycan Grafk
Bask

Prestij Matbaas
Kapak Basks
OrhanO/set
Cilt
1stanbul Cilte vi
I.

Istanbul,

Bask

Mays 1993

ISBN 975-341-003-4

Arminius Vambery

BR SAHTE

DERVN

ORTA ASYA GEZS

Hazrlayan

N. Ahmet zalp

YAYNLARI

retmen Han. Kat 2 No: 218 Caalolu - stanbul


Tel: 517 86 89

j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j

indekiler

2
3
4
5
6
7
8
9
10
12

Vambery ve Orta Asya Gezisi


Sahte Dervi'in yolculuk hazrlklar
Tahran 'dan Gmtepe ye
Trkmenler hakknda baz bilgiler
Gmtepe ve Etrek
Etrek'ten Hiyve'ye l yolu
Harezm 'den Hiyve 'ye
Hiyve'den Buhara'ya
Buhara
Bemerkant
Herat'tan Tahran'a

7
17
29
47
61
87
105
131
149
169
205

Vamberyve
Orta Asya Gezisi

Siyonizmin nl lideri Theodor Herzl, kendisiyle grtkten


sonra, gnlgne unlan yazar: "Yetmi yam akn bu topal
Macar Musevisinin ahsnda dnyamn en ilgin insanlanndan
birini tandm. Kendisinin Trk m, yoksa ngiliz mi olduuna
bir trl karar vererneyen bu insan, Almanca kitap yazmakta,
oniki dili ayn akclkta konumaktadr; aynca ikisine ruhban
olarak baland be din deitirdiini iddia etmektedir. Bana
ark'n binbir muammasn ve Padiah 'la olan ilikisini anlatt.
Bana tmyle gvenerek kendisinin Trkiye'nin ve ngilte
re'nin gizli ajam olduunu syledi. Musevilere dman olan bir
toplumda ektii skntlan anlatarak Macaristan'daki gretim
yeliinin gstermelik olduundan szetti."<>
Herzl'in deyimiyle bu "dnyann en ilgin insanlanndan birinin kiiliini oluturan daha baka nitelikleri de var: 33 dereceli
masonluk, siyonizmin sadk hizmetkarl, sahte dervilik, gez( *) R. Patai, The Complete Diaries of Theodor Herzl, Londra, 1960, c,m,
s.960-3. Nakleden Mim Kemal ke, Saraydaki Casus, stanbul, 1991,
s.215.

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

Trk-Macar soy birlii savunuculuu, Trk


ve dostluu, Jn Trklerin akl hocal, devletler
aras arabuluculuk... Btn bu nitelikleri kendinde toplayan kii, yazanmz Vambery'den bakas deildir.

ginlik,

kaiflik,

hayranl

Gerekten de dnyann en ilgin kiiliklerinden birisi olan


Vambery 1831 ylnda, bugn ekoslovakya snrlar iinde
kalan Bun Szerdahely kasabasnda, yoksul bir Yahudi ailesinin
ocuu olarak dodu. Babasn hi tanyamadan kaybetti. Annesi, kendisinin sonradan "geimi kolay, iyi kalpli" bir insan
olarak tantt Fleischman adl birisiyle evlendi.
Dzensiz biimde sren renim hayat alk ve sefalet iinde
geti. Sk sk brakmak zorunda kald Hristiyan okullarnda
okurken bir yandan da almak zorunda kalyordu. Ama daha
kts, Hristiyanlarca Musevilii yznden aalanrken,
Musevilerce de dlanmasyd. Ne ki, tm olumsuzluklara karn akl almaz zekas ve filolojik yetenei kendini gstermekte
gecikmedi. Sekiz yanda Almanca ve Macarca'nn yansra b
ranice'yi de okuyup yazmay renmi, tm Tevrat' ezberlemiti. Onbir yandan sonra hayatn zel retmenlik yaparak
kazanmay balad. Bu arada, bildii dillere Trke de eklenmiti. niversite yllannda Trkeyi daha da ilerletti.
Yirmiyedi yana kadar Macaristan'n eitli kentlerini dolaa
rak serseri bir hayat srdren Vambery, nl doubilimci Hammer'in nerisi zerine, hayatnda bir dnm noktas oluturan
kararn vererek stanbul'a gitti (1857). Bir sre, hayatn kazanmak umuduyla yabanclarn yaad evrelerde zaman ldrd. Ama ok gemeden Mslman halk arasna kanmann
kendisi iin daha yararl olduunu anlad. Ksa bir zamanda da
paa konuklannn aranlan retmenlerinden birisi .durumuna
geldi.
Ama yldz, dnemin nde gelen devlet adarnlarndan Hseyin
Daim Paa'nn konana yerletikten sonra parlad. Bu Paa,
8

V ambery ve Orta Asya Gezisi

kendisine Reid Efendi adn verdi. Akasndan, eitli nazrik


larda bulunan Sadk Rfat Paa'nn konana geti. Bu konaklarda Osmanl aristokrasisinin hayat biimini, gelenek ve greneklerini renerek "tipik bir Tk centilmeni" oldu. n saraya kadar yayld. Abdulhamid'in kz kardei Fatma Sultan'a
Franszca dersleri verdi. Bu srada, zaman zaman derselerine
katlan, sorradan yakn bir iliki iine girecei Abdulhamid 'le
de tan t. Bata Mithat Paa olmak zere. ileride nemli grevler stlenecek birok kiiye de retmenlik etti. Bu arada kendisine Harici ye Nezareti 'nde tercmanlk grevi verildi.
Vambery, rahata ve bollua kavumutu ama, iindeki ren
me atei snmek bilmiyordu. Bo zamanlann ya bir ktphanede aratrmalar yaparak ya da medreselerde d~rs izleyerek
deerlendiriyordu. Bu almalaryla bir yandan Arapa ve
Farsa'y, dier yandan eitli sHim bilimlerini reniyordu.
Bu arada bilimsel almalan da elden brakmyor, kk bir
Almanca-Trke szlk hazrlayp yaymlyor, Abuka Lgat
olarak bilinen aatayaca-Osmanlca szl Macarca'ya eviriyordu. te yandan da hem Macar Bilimler Akademisi'ne,
hem de Bat 'nn nde gelen gazetelerine muhabirlik yapyor;
yaz ve yorumlanyla kendisine uluslararas bir yer ediniyordu.
Drt yl sren bu ilk stanbul hayat, Vambery'nin kafasnda
nemli bir dncenin yerlemesine neden oldu. Orta Asya'dan
gelen haclarla grmelerinin uyandrd bu dnce, bir Orta
Asya gezisine karak Macar dilinin kklerini aratrmakt. O
dnem iin son derece tehlikeli olan bu dnce. giderek
Vrunbery'nin balca amac haline gelecek. gerekletirme yollann aratrnaya balayacakt. Bu nedenle stanbul' dan aynlarak Budapete'ye geldi (1862). Burada, .Bilimler Akademisi 'nde Trkiye hakknda bir konferans verdi. Sonra, akademi
bakanna dncesini aarak desteini kazand. Kurumdan ald mali destekle yeniden stanbul' a dnd.
9

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

Bu ikinci stanbul yolculuu, Vambery'yi, bir dervi klnda


Orta Asya ilerine kadar gtrecekti. Vambery'ye byk n
. salayan, kendisine "Orta Asya Kaifi" nvann kazandracak
olan bu yolculuk, elinizdeki kitabn konusunu oluturuyor. Bir
yl akn bir sreyi iine alan Orta Asya gezisinin arkasndan,
stanbul'da sadece birka saat kalan Vambery, soluu Budapete'de ald. Akademi bakannn itiraflaima karn, bulgulan
bilim evrelerince ciddiye alnmad. Bunun zerine, yolculuu
ncesinde, Tahran'daki temsilcileri araclyla balant kurduu ngiltere'ye gitti.
ngiltere'de byk bir ilgiyle karland Vambery. Orta Asya'ya ilikin notlann Corafya Kurumu'na verdi. Gzlem ve
izlenimleini yazlanyla, konferanslanyla bilim evrelerine ve
kamuoyuna anlatt. Fakat bir sre sonra buradaki hayat tarzn
dan sklmaya balad. Herkesin maddi kar peinde koup durmasndan nefret ediyordu. Burada, Dou dnyasndaki doal
ve itenlikli hayatn zlemini ekmeye balad. Sonunda, iki
dnya arasnda kpr olarak kabul ettii lkesine dnmeye karar verdi.
Budapete'de yapaca

en uygun i, niversitede bir grev almak olacakt. niversitede bir Dou dilleri krss amak zere bavurdu. Bavurusu, akademik karlyeri olmamas, zellikle
de Yahudi oluu gibi nedenlerle olumlu kanlanmad. Ama s
rarl abalan sonunda isteine kavutu. Bylece Vambery'nin
en verimli yllan balad. Orta Asya zerine yazd incelemeler Macaristan, Trkiye, ngiltere, Fransa ve Alnanya'da yaymland. Avrupa'nn yksek trajl gazete ve dergilerinde siyasal makaleler yazd, nemli merkezlerde konferanslar verdi. En
nemlisi, aatayca Dil ncelemeleri, Uygur Dil Antlan ve
Kutadgu Bi~. Trke ve Tatarcann Etimolojik Szl gibi
kitaplannn da iinde bulunduu bilimsel eserlerini kaleme ald.

10

Vambery ve OrtaAsya Gezisi


Ksa bir srede kendisini tm dnyaya bir numaral Orta Dou
ve Asya uzman olarak kabul ettiren Vambery'nin eserlerinde,
siyasal makalelerinde ve konferanslannda bu blgeler arlkl
bir yer tutuyordu. zellikle makale ve konumalannda Rusya'nn Orta Asya'ya ynelik yaylnac politikalauna iddetle
kar kyor, ngiltere'nin bu blgede adalatnnac bir grev stlenmesi gerektiini savunuyordu. Dikkati eken dier
bir yn de Trldere duyduu hayranlk ve ballkt. Vambery,
dnya kamuoyu nnde, 'ftiraya uram bir ulus'' olarak niteledii Trklerin hak ve karlannn savunuculuunu yapyor
du. Bu yn, Il. Abdlhamid 'in dikkatini ekmekte gecikmedi.
Yabanclara kar ok temkinli davranan, elileri bile binbir
glkle kabul eden Sultan, grmek zere Vambery'yi stan
bul'a davet ederek Yldz Saray'nda arlad (1880). Bylece
uzun sreli yakn bir ilikinin temelleri atld.
Bata Msr'n igali

olmak zere ortaya kan birok sorun nedeniyle Osmanllarla geleneksel ilikileri bozulma noktasna
gelen ngilizler, resmi grevlilerinin stesinden gelemernesi
zerine, sorunlarn zmlenmesinde arabuluculuk yapacak,
uzlama imkanlarn aratracak, Sultan'n gerek dnce ve
politikas hakknda bilgi edinecek sivil bir adama ihtiya duydular. Abdulhamid'in gvenini kazanm tek yabanc olan
Vambery'den daha uygun birisi bulunamazd. Kendisine teklif
edilen bu grevi Vambery, Trk-ngiliz dostluunun tehlikeli
boyutlara ulaan Rus yaylmaclna set ekecei dncesiy
le kabul etti (1883). Bu kabulle birlikte Vilnbery'nin ngilizler
hesabna casusluk ya da uluslararas arabuluculuk dnemi ba
lad.

Vambery, stanbul'a giderek Abdulhamid'le.grt. Edindii


bilgileri iki rapor halinde ngilizlere bildirdi. Bir sre sonra da
Abdulharnid tarafndan ikinci kez stanbul' a davet edildi. Abdulhamid, grnte, Trkiye ktphanelerinde aratnna yapll

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Geisi


mas

iin anyordu, ama asl amac Vambery'yi kendi adna


ngilizlerle iliki kurmaya raz etmekti. Byle bir greve dnden hazr olan Vambery, Abdulhamid'le grtkten sonra n
gilizlere mektup yazmaya balad. Ama daha ikinci mektubu,
ngilizlerce Vambery'nin sultan tarafndan satn alnd biimde yorumland. Ama yine de srdrdler yazmay. Ne ki,
Vambery'pin on yl aan bir sre boyunca gsterdii abaya
karn ngilizler, geleneksel politikalanndan vazgeip Rusya
ile birlikte Trkiye'yi paylama stratejisini benimsediler. Bu
politika deiikliini iddetle protesto eden Vambery, daha
sonra ngilizlerin Abdulhamid'le grmesiyolundaki isteklerini reddetti.
VambCry, ngiltere ile Osmanl Devletini uzlatrma abalann
srdrrken, ikinci bir grev daha stlendi. Bu yeni grev, Abdulhamid'i Yahudilerin Filistin'de toplanarak kendi devletlerini kurmalanna izin vermeye ikna etnekti. Yahudiliinedeniyle
dlanmann acsyla byyen Vambery, Theodor Herzl'in yardm istei zerine (16 Haziran 1890) bu konuda elinden geleni
yapacana sz verdi. Vambery, Herzl'in nerisini Abdulhamid'e gtrd, bir yl sonra da, dorudan grmelerini salad.
Herzl, Filistin karlnda tm Osmanl d'borlann konsolide etmeyi ngryordu. Bu neriyi reddeden Abdulhamid, sren pazarlklar sonunda, Yahudi gmenlere kaplar amay,
Osmanl uyruuna girmeleri artyla bunlara, Filistin dnda
istedikleri her yerde kolonizasyon izni vermeyi, buna karlk
Yahudilerin Osmanl borlann konsolide etnelerini, varolan
ve bulunacak olan tm madenierin iletilinesini stlennelerini
nerdiyse de Herzl buna yanamad. Vambery'nin bu konudaki
abalan da sonusuz kald.
Vambery, Abdulhamid'le ilikilerini srdrrken, Jn Trklerle grmekten de ekinnedi. Pete'deki evi Jn Trklerce sk
sk ziyaret edildi. Vambery, bil idealist ama gen ve deneyimsiz
12

Vambery ve Orta Asya Gezisi

insanlara slam ve batllama zerine dersler, Trkiye'de parlamentarizrni yeniden oluturabilmeleri iin tler veriyordu.
Abdulhamid bu ilikiden habersiz deildi, "sen de onlardansn"
diye sitem ediyordu. Ama Vambery'nin dostluu kiisel deil
di. O daha ok Trk ulusunun dostu sayyordu kendisini ve her
durumda bu ulusa hizmet etmeyi bor kabul ediyordu. Bir grmelerinde, "Dn hi idim, bugn ilmim var, hretim var ... "
diyecektir Tunal Hilmi'ye ve yle srdrecektir szlerini:
"Hep Trkler sayesinde. Ben bu nimete mazhariyerten mtevellid hatrat hi unutmam. Trkler iin dnmekten, Trkler
iin almaktan geri durmam. -<)
Gerekten de Vambery, mrnn sonuna kadar bu sznn eri
dnya Pasnndaki yazlanyla Trklerin hak ve karla
nn korumaya alm, Trk aydnlanyla yapt grmeler
de, verdii konferanslarda Trk dnyasnn iyilii iin dorulu
una inand gr ve dncelerini aklayarak, onlara birikimlerini aktararak yol gstermeye almtr. rnein srf bu.
amala stanbul'a gelerek konferans verir, Trk aydnlara srekli bilgi, belge ve ders notlar gnderir.
olmu,

14 Eyll 1913 tarihinde ldnde, belleklerde "Trk dostu"


olarak derin bir iz brakt. Ahmet Hikmet Mftolu onu, "Trk
aleminin mmtaz ve esiz bilgini aziz stad" olarak anar. Cemal
Kutay ise, onun Orta Asya'dan "ateli bir Trk" olarak dndn ne srer. C.. ) Hakknda, Saraydaki Casus adl bir monografi yaymayan Prof. Dr. Mim Kemal ke de unlan sylyor: "Bizim iin ise Vrunbery'nin ayn bir yeri vardr. O aratr
malanya dikkatimizi Orta Asya'ya ekerek, tarihimizi milattan
en az ikibin yl ncesine dein uzatm. milli kltrmzn
vazgeilmez bir boyutnun kazandnlnasna nemli katklarda
Hilmi, Pete' de Reid Efendi ile, Kahire, 1317. Nakleden Mim
Kemal ke,Saraydaki Casus, stanbul, 1991, s.254-5.
(**)bkz. Cemal Kutay,Sahte Dervi. stanbul, 1970, s.S-6, 82 ve 100.

(*)

Tunal

13

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


bulunmutur.

Aynca, bu balamda Vambery Oryantalizmi 'ndeki vurgulama farkn da kaydetmek isteriz. Srf Bat
normlanna uymuyor diye Trk almalanna kmseyici bir
gzlkle bakmay bir yntem alkanl haline getiren baz pein hkml yabanc doubilimeilere Kyasla Vamrery, her zaman Avrupa karsnda Trk uygarlnn stnln savunmu gerek bir ilim adam ve Trk dostu olarak hatrlanmal
dr.<*>

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


19. yzyln ikinci yansna gelindii, Orta Asya hala bilinmezkoruyordu. Bilinmezliin karanlna gml bu gizemli
ve korkulu lkeyi kefetme giriimleri tam bir baarszlkla sonu~lanmt. Bu gizi zmeye alan batl gezginler ya ldrlm ya da kle olarak satlmt. Kendi halkndan birisinin
bile tek bana uzun bir yolculua kamad bu lkeyi bir yabancnn, hele hele bir batlnn gezip dolamas imkanszd.
liini

Gerekletirdii

geziyle VambCry, bu imkansz baard. Geri


ve elinde bir Osmanl pasaportu
tayordu. Ama yine de onun baans geni n aratrmalann
dan, zekasndan, bilgi ve beceresinden kaynaklanyordu. nk blgede tm Mslmanlarn halifesi olarak kabul edilen Osmanl Sultannn, kendi istekleri zerine, Buhara'ya gnderdii
askeri retmenler bile gvenlik iinde olamamlar, ilerinden
yalnz birisi kanay baararak hayatn kurtarabilrniti.
dervi kimliine brnmt

Vambery, gezisine uzun birhazrlktan sonra Tahran'dan ba~


28 Mart 1863 tarihinde kt yolculuu tam bir ylda tamamlad. Gezisi srasnda hanlk merkezleri olan Hiyve, Buha-
ra ve Semerkant'a urad. Semerkant'tan Herat'a, oradan da
lad.

(*) Mim Kemal ke, Saraydaki Casus, s.273.

14

V ambery ve Orta Asya Gezisi

Tahran'a geerek yokuluunu tamamlad. Bu uzun ve tehlikeli


gezisi boyunca daha birok yerleim alann grmek, incelemek; hala gebe halinde yaayan topluluklan tanmak imkan
buldu.
Vambery, gezisi srasnda, grdg yerler, tand topluluklar
hakknda, tm kasaba ve kentlerin fiziki, askeri ve etnik yapla
nndan halklannn ekonomik ve kltrel zelliklerine, gelenek
ve greneklerinden saylanna, birbirleriyle ilikilerine varnca
ya kadar son derece geni ve kapsaml bilgiler toplad. lkesine
dnnce, zaman zaman Macarca olarak, ama Arap alfabesiyle
tuttuu notlan belleindeki bilgilerle btnletirerek "Bir Sahte Dervin Orta Asya Gezisi"ni oluturdu.
Vambery'nin topladg bilgiler tm batl lkeler, zellikle de
Ruslar ve ngilizler iin byk nem tayordu. Ruslar, bu blgeyi istila planlan iindeydi. Hindistan'a yerleen ngilizler ise,
buray da nfuz alanlan iine almak istiyorlard. Geziyi tamamlayp Tahran'a dnnce, Rus bykelisi Von Giers, "Rusya'da parlak bir gelecek" karlnda bu bilgileri Vambery'den
almak istedi. Ama o, Ruslara duyduu dmanlk nedeniyle bugrevi geri evirdi.
lkesinde de bekledigi ilgiyi gremeyen Vambery, ngilte
re'ye giderek tm notlann ngiliz Corafya Kurumuna (Royal
Geographical Society) teslim etti. Bir Sahte Derviin Orta Asya
Gezisi 'ni de burada yaymlatt (Travels in Central Asia, Londra, 1864). Eser daha sonra Fransa'da (Voyages d'un Faux Derviche dans l' Asia Centrale, Paris, 1865), Macaristan'da (Kozep-Azsiai Utazas, Pete 1865), Almanya'da (Reise in Mittelasien, Leipzig 1865), talya'da (Viaggi di un falso dervish
nell' Asia Centrale, Milano, 1865) ve ruhayet Trkiye'de (Bir
Sahte Derviin Asya-y Vustada Seyahati, stanbul, 1295/
1878) yaymland.
15

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

Sovyetler Birlii 'nin dalmasndan sonra Orta Asya,


Vambery'nin gezip dolat zamankine benzerburduruma
geldi. Vambery, blgenin nemini, Rusya ile balantl olarak
yle aklyordu: "Ruslar, yarnki kudretlerini Orta Asya'dan
alacaklardr. nk Avrupa ktasndan byk, onbir milyon kilametrekare olan bu tarihi diyarda tabiat cmert ve sonsuz derecede zengindir. Her trl maden vardr. Yeralt su kaynaklan
bugn steplemi gzken geni sahalan en verimli topraklar
haline sokabilir. pek yolu eklen kapanmtr: Dnyaya hakim
olacak bir devlet, insanln zerinden akp gittii temel yollardan mstani kalamaz. Ruslar, rejimleri ne olursa olsun, Trk
anavatann elden kannamale iin icabnda hatra gelebilecek
btn entrikalara bavuracaklar, eklen sulhsever olacaklar,
gerektii zaman rklannn ve idare tarzlannn kendilerine en
uygun ekli olan zulm ve istibdad btn dehetiyle tatbik edecekler, bu geni ktay smnneye devam edeceklerdir. Bunda
da pheniz olmasn ki, muvaffak olacaklardr. Zamann tekniini, Avrupa karasndaki topraklarndan daha byk dikkatle
buraya sokacaklar, bakir kymetleri ileyeceklerdir. Bu yol ve
tarz onlarn cihan devleti olabilmeleri iin tercih etmeye mecbur olduklan yoldur. Dnyaya hakim olmak iddialarn ve ihtiraslarn baka trl devam ettiremezler."(*J
Bugnde, birok devlet, ayn nedenlerle, Orta Asya ile ilgili hesaplar yapyor. Szn ksas, Orta Asya hala nemini koruyor.
zellikle bizim iin bilinmczliini de. Bir Sahte Derviin Orta
Asya Gezisi, biz bu bilinmeyen lkede adm adm dolatracak,
btn srlarn nmze serecektir.

N. Ahmet zalp

(*) Cemal Kutay, Sahte Dervi, s.83.

16

2
Sahte derviin
yolculuk hazrl

Tebriz ile Tahran aras onbe gn eker. Ama biraz hzl gidilebilmesi durumunda, szkonusu mesafe on gnde alabilir.
ran'da yolculuk Haziran aynda yaplyorsa, iddetli scak yznden, konak yerlerinde gereinden fazla mola vermek, dinlenmek gerektiinden ve o gnlerde bir l grnm alan orak sahralarda, ar ykl katrtarta aheste aheste yol alma zorunluluundan, yolculuun glk ve yorgunluundan bitab
dmernek mmkn deildir.
Bu aklama gz nne alnrsa, Miladi binsekizyzaltmiki
(1862) yl Hazinn aynnonnc gn, ran bakentine yaklatm srada, ne denli ac verici bir durumda oluuma hayret
edilmez sanyorum. O gn, Tahran'dan yaklak iki ngiliz mili
uaklkta akan bir rmak kenarnda konaklayarak hayvanlar
rnn sulamaya baladk. Bu mola, uykuda bulunan yol arkada
larm uyandrmt. Hepsi uyumu olan gzlerini ovalayarak
aylmaya alyorlar, bir yandan da Tahran kentinin kuzey-dou ynne dtn bildiriyor, iaret ediyorlard.

17

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

Gerekten de, szkonusu yne baktd zaman, sema ya doru


uzanan mavi sisten olumu bir stun ve onun iinde yer yer gne klarnn yansmasyla ldayan kimi kubbeler grlyordu. Kente yaklatka mavi sis yava yava yok olmaya balad.
Sonunda, halk arasnda Daru'l-Hilafe (Hilafet Merkezi) nvanyla anlan ran'n bakentini grmek nasip oldu.
Girdiimiz kapnn ad Bab-

Nev (Yeni

Kap)

idi.

Sadan

sol-

dan karma kark bir ekilde gelip geen, y~rli ve yabanc mal-

larla dolu balyalarla arpa ve saman ykl deve, katr ve eekte


rin arasndan yol ap geebitmek iin karlatm engel ve
glkler, uzun zaman belleimden kmayacaktr. Bu durum,
kentin kapsn bir ara iyice kapatt iin, bacaklarm eein
stne alp ben de arkadalarm gibi "yol an" ya da "savulun"
anlamna "haberdar" diye evreye bara ara, kente glkle
girebildim. Hamd olsun, hibir kazaya uramadan, pazar boyunca ilerleyerek Devlet-i Aliye (Osmanl) sefarethanesini buldum. Kazaya uramadm iin krediyorum; nk, kente
girdiimiz srada karlatmz izdihamda yol aabilmek iin
pek ok sopa ve deynek muhabbeti olmu, hatta bir hayli de kl
oynamt.

Pete Akademisi tarafndan kimi bilimsel aratrmalar yapmakla grevlendiritmi olan Macaristan Krall uyruundan bir
gezginin Trk sefarethanesinde ne ii olabilir?
Miladn

binsekizyzotuziki (1832) ylnda, Tuna nehrinin en


byk adalarndan biri zerinde bulunan, Macaristan'n Duna
szerdahety<*> adl kk bir kentinde dodum. ocukluk ylla
nndan beri, yaratlm gerei, yabanc dil renimine ilgi duyuyordum. Bu nedenle, bir dilin dier bir dil zerindeki etkilerini, zellikle ana dilimin.kaynak ve kkenini aratrma ve inceleme arzusu gnlme yer etmiti. Macarcann Altay dillerinden
(*) Bugnk Dunjaska Streda, ekoslovakya.

18

Sahte Derviin Yolculuk Hazrl


ayrlan bir dil olduunda szbirlii edilmise de, Tatar ve Finoa
kollanndan hangisine mensup olduu hakknda henz bir karar
verilememiti; kimi zaman birine, kimi zaman da dierine ba
lanyordu.

Dilimizin kkeni hakkndaki bu gr ayrlm gidermenin


ancak Trk ve Tatar dillerinin renilmesine bal olduunu
anladm. Bu nedenle birka yl stanbul' da kalp sk sk okullara
ve ktphanelere devam ecterek dil ve din bilimlerinde bilginler
dzeyine ulatm. Ne ki, amacm konusunda henz doru bir fikir edinemediimden, dil aratrmalann daha ileri gtrmek
iin Orta Asya'ya bir gezi yapmaya ve bu geziyi bir Trk, daha
dorusu stanbullu bir efendi nitelik ve giyiminde yapmaya karar verdim. stanbul'da uzun sre oturuum, Trklerle i ie yaaym ve onlar yakndan tanym nedeniyle bu ulusun dil ve
gelenekleriyle elde ettiim yaknlk, bu dncemin gerekle
mesini temin ederdi.
te Tahran'da Bab- Ali sefarethanesinde kendimi, kendi
evimde gibi saynn nedeni budur. Safaretten Sefir Haydar
Efendi 'nin, Tahran' dan sekiz mil mesafede bulunan Cirez adl
yazlna tandm rendiim iin, hemen oraya gittim.
Yazla vardmda yemek iin sofraya oturolmak zereydi.
Gerek Sefr Hazretleri ve gerek maiyetindeki memurlar tarafn
dan gzel biimde karlanarak sofraya oturdum. Yemek sra
snda srekli sohbet edildi. Bir ara sz stanbul Boazii 'nin
gzelliine geldi. Tahran'da Trk memurlarna ho grnmek
iin stanbul'un gzelliinden, Padiah'n g ve grkeminden
sz etmek gerekir. nk Tahran'n artlar iinde, hatrlarup
amldka stanbul'un doal gzellikleri bir kat daha artar. Bunca.airin vglerine konu olmu ran lkesi, gerekte rktc
bir ldr. Buna karlk Trkiye adeta bir cennet gibidir. Ancak ran halknda gzlemlediim zihin berrakl, kavrama gc ve zerafet Osmanllarda az bulunur. Buna karlk TrklerdeJ(j

Bir Sahte Derviin Orta Asya Geisi

ki

doruluk

ve ahlak, itenlik ve kalb

temizlii

rakipleri olan

ranlllarda yoktur.
ranllar iirsel yaratl ve dnceleri, ok eski zamanlardan
kalma uygarlklar nedeniyle Trklerin nnde bulunduklarn
ileri srerler. Ama yabanc uluslarn bilgin ve sanatlarnn
yaptklar yararl keiflerden yararlanmay istemeye, Avrupa
dillerini renmeye, szn ksas, onlarla her trl ilikiyi gnden gne artrmaya ynelik aba ve almalar, herhalde kendilerinin ran halkna olan stnlklerini kantlamaktadr.

Avrupa' dan hareket etmeden nce, gazetelerde, Afgan Hkmdar Dost Muhammed Han'n, Herat Sultan olan damad
Ahmet Han ile savamakta olduunu grmtm. nk Ahmet Han, kayn pederine olan balln terkederek ran a
h 'nn himayesi altna girmi. Bu haber bana abartl grndnden, on gn kadar dinlendikten soma Mehed ve Herat taraflarna yapmay kararlatrdm geziyi, byle nemsiz nedenler yznden ertelememeyi dndm. Ama ihtiyat gerei
iin gereini renmek gerekiyordu. Aratrnca, tm gei
yollarnn tamamen kapal olduunu, sava blgesinden kervanlarn, zellikle hibir yolcunun gemeye cesaret edemedii
ni rendim. Bu nedenle, bu kararmdan vazgetim. Yln bu
mevsiminde kuzey yoluyla Buhara'ya gitme konusuna gelince,
bu seenek, k mevsiminde kendini Orta Asya llerinde tehlikelere ve lme atmak demek olacandan, aresiz, amacm
gerekletimeyi gelecek ilk babara ertelemek zorunda kaldm.
Ancak 1Ju arada zamanm bo geirmernek iin, ranllari eski
uygarlklarndan kalan eserleri grmek zere sfahan ve iraz'a
gittim. Binsekizyzaltm (1863) yl Haziran iinde oradan
Tahran'a dnnce, doruca Deylet-i Aliye Sefarethanesine inerek yerletim. Burada hemen her gn, mutad yardmlar almak
zere gelen Tatar haclaryla gryordum. Bunlar Ehl-i Snnet, ranllar ii olduklarndan, kendilerinden en kk bir yar20

Sahte Derviin Yolculuk Hazrl


dm bile esirgiyorlard. Trklerin yardm etmesi de mezheplerinin bir olmasndan ileri geliyordu.

Bu pejmrde giysiler iindeki Tatarlardan birisinin odama gelmesine ok memnun oluyordum. nk kendilerinden yurtlar
na ilikin doru malumatalmakla kalmyor, aratrnay amaladm dil hakknda da birok ey reniyordum. Onlar ise benim amacm bilmediklerinden, kendileriyle grme ve konumaya gsterdiim ilgi ve istei bir, art niyete balamyor,
hasbi olduunu sanyor ve bu nedenle benim byle alak gnll oluuma, ilgi gsteriiiDe doal olarak :emnun oluyor, hayret ediyorlard.
Az bir zaman iinde Sultan'n elisi Haydar Efendi'nin cmertve misafiri olan Reid Efendi 'nin -ben bu adla tannm
tm- yoksullara, devfilere adeta bir karde gibi davrand haclarn kaldklar kervansaraylarda yayld. Hatta benim devri
olduuma, ama tannmamak iin klk deitirmi olduuma
inanmaya baladlar. Bu haber yaylp halk arasnda bir tevatr
haline gelince, Tahran'dan geen tm haclar Sefir'den nce
beni ziyaret etmeye baladlar. Kald ki, herhangi bir hacnn,
benim araclm olmadan, istedii zaman Sefir'i grmesi pek
kolay birey deildi. Benim araclmla hem mutad kk yardmlarn alyorlar, hem de dier isteklerini kabul ettiriyorlard
ki, gerekte, bu isteklerinin hi birisi kabul edilemeyecek lde birey deildi.
lii

Martn

yirminci gn sabahleyin, bu haclardan drt kii yarnma gelerek, kendilerince gerek halife olan Sultan'n sefiri ile
birlikte grmemizi rica ettiler. Meer Hemedan'daki ran
memurlarndan ikayet edeceklermi. nk Mekke 'den dndklerinde kendilerinden baz haksz vergiler alnyormu.
Szkonusu vergi, bir zamanlar ran ah tarafndan srf
Siinnllere mahsus olmak zere fuzuli olarak konulmu. Bu ha21

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


clar

Sefir'den para falan istemiyorlard; kendileri adna kiisel


bir istekleri de yoktu. Amalar bundan byle kutsal mekanlan
ziyaret iin gelecek olan Snnere iller tarafndan bask yapl
mamas konusundan oluuyordu. Dou halkndan olan bu
adarnlarn bylesine hasbi ve kiisel karlardan uzak bir istekte
bulunmalar, bana olaanst bir durum olarak grnd. Bunun zerine konuklarmn yzlerine biraz dala dikkatle bakmaya baladm. O zaman, ok kaba grnen d grnlerine ve
yoksul giysilerine karn, kendilerinde nedenini bilemediim
doal bir soyluluk hissettim. Bu nedenle de bu insanlara kalbi
bir yaknlk duydum.
Konuklarmla konumalarnz srasnda,

ilerinde sze en ok
in Buharas, yani Ka~kar halkndan bir hacyd. Bu
adamn para para olmu giysileri, terzi dkkfundan yakn bir
zamanda km yeil bir cbbe ile rtlyordu. Banda byk
bir sark vard. Arkadalannn da itiraf ettikleri gibi, gzlerinden fkran zeka klar, ilerinde en zeki ve uyank olduunu
gsteriyordu. Kakar snrlar iinde bulunan Aksu adl kentin
valisinin imamyd ve iki kez hacca gitmiti.

karan,

Bunlarn kervan yirmi drt hacdan oluuyordu. lerinde ileri

gelenleri bu drt hac idi. Anlattklarna gre kervan arkadalan


iinde yal-gen, varlkl-yoksul her snftan insan vard. Kimileri yumuak huyluluk ve merhamet; kimileri de bilgi ve marifet nitelikleriyle donanmt. Tm de Hokand ve Kakar halkndand. lerinde "Buharal bir ylan" olmadndan, birbirleriyle ok iyi anlayorlard.
Haclarn anlattklar beni artmad. nk Tatartarla zbeklerin Orta Asya'da Tacik ve Acem kkenli kadim ahaliye d
manlklarnn kkl olduunu oktan beri biliyordum. Bu
adamlarla bir saat boyunca konutuktan sonra, durum ve szlerinden saflk ve riyaszlktan baka birey hissetnediim iin,
yzlerinin ve grnlerindeki garipliin gsterdii gibi ya-

22

Sahte Derviin Yolculuk Hazrl


banc

bir ulustan olmalann, uzun ve zor yolculuklan nedeniyle


giysilerinin ypranrn bulunmasn, szn ksas, tm d grnlerinin menfuriyetini gz nne alarak kendi kendime, "Orta Asya'da yolculuk etmek zere bu adamlan arkada edinmek
mmkn deil midir?" diye sormaya baladm. nk bunlar
oralann yeriisi olduklarndan, benim iin en uygun klavuz olabilirlerdi. Sefr'in tankl zerine de benim devri olduuma
iyice inanmlard. Bu adamlarn Buhara'da tandklar, iliki
leri oktu. Bu durum benim amdan nemli bir' avantajd. nk, benden nceki Avrupal gezginlerin uradklan bela ve felaketi dndke, Buhara 'da bir sre kalmann benim iin ne
denli vahim tehlikelere neden olabileceini kestirebiliyordum.
Ama, bunlar arkada edinmem durumunda tehlike azalaca
iin, tereddte gerek kalmadndan, birlikte yolculuk etmeye
karar verdim. Ancak bu yolculuu hangi dnce ve amalarla
yapmak istediimin sorulaca akt. nk, Dou halkndan
hi kimse, bir efendinin, srf bilimsel amalar iin, uzak lkelere, zorluk ve tehlikeleri aikar olan bir yolculuk yapacana ihtimal vermez ve bu nedenle de trl phelere derlerdi.
te bu dnceler nedeniyle, byle mutaassb Mslmanlara,
inanlarna aykr

sz sylemek ve dnceler aklamak yersiz


bir ortamda yaplmasn uygun bulmadm
biimde, onlann houna gidecek eyler sylemeye mecbur oldum. Kendilerine ho grnmek ve bu vesile ile amacma ula
mak iin szlerimi, "Kimselere aklamadan, nice zamandan
beri Trkistan' ziyaret etmek istiyordum. nk Trkistan,
slami erdemierin kayna ve slam dininin bozulmann kir ve
pisliklerinden korunduu yerdir. Buhara ve Semerkant'ta medfun olan evliyaullahn rnekabir-i erifelerini ziyaret etmek de
ayrca iimdeki istein artmasna neden oldu. Bunun iin
Rum' dan -oralarda Osmanl lkesine Rum ad verilir- ran' a
gelip bir seneden beri uygun bir zaman bekleyerek oturuyorolacandan, baka

23

Bir Sahte Derviin Orta A.rya Gezisi

dum. Cenab- Hakk'n ltuf ve inayetine krler olsun ki, bana


sizler gibi uygun yol arkadalan ihsan ederek hayrl niyetirnin
husuln temin buyurdu" diyerek tamamladm. Bu szlerim
zerine Tatarlar bir sre aknlk iinde dndkten sonra yava yava kendilerinie geldiler. Gerekten halis bir dervi olduuma inandklarn, daha nce hakkmda duyduklar kukularn
artk tmyle yok olduunu syleyerek, haklannda gsterdiim sevgi ve iyi dncelerden, byle tehlikeli bir yolculuk iin
kendilerini klavuz ve koruyucu setiimden dolay teekkr
ettiler.
Daha sonra, reisieri durumunda olan Hac Bilal adl ahs, bu
szlere ilave olarak, "Bizler sizin yalnz dostnuz deil, ayn
zamanda kleniz ol:caz. Ama size unu hatrlatnn ki, Trkistan yolu ran ve Osmanl lkelerinin yollan gibi rahat ve gvenli deildir. Orada yolculuk yaplrken genellikle haftalarca
bir eve bile rastlanmaz. Bir lokma ekmek, bir damla iecek su
tedariki mmkn olamaz. llerde frtna kt zaman, diri diri kumlar altnda gmlp kalmamak iin yol deitirilirse, e
kiyann zalim klc ile ldrlme ya da ellerine dp sonra kle gibi satlna tehlikesi de vardr. te efendi, bunlar ayrntl
olarak dnp gznne alnz ve ona gre karar veriniz. nk birgn piman olabilirsiniz. Biz ileride urarnanz ihtimali
uzak olmayan felaketten dolay zerimize sorumluluk alamayz. Aynca unu da batrdan karmamalsnz ki, vatandalar
mzn byk ounluunun olaylar hakkndaki tecrbeleri ve
dnya durumlan hakkndaki bilgi ve kavraylan bizim dzeyimizde olmad iin, duymu olmanz gerektii zere, misafr
perverlikleriyle nl olmakla birlikte, uzak lkelerden gelen
yabanclar hakknda daima kt dnrler." dedi. Arkasndan
da, "Dnnzde, doal olarak elik ve yardmlarmzdan
mahrum olacanzdan, o uzun mesafeyi kendi banza amay
gznz kesiyor mu?" diye sordu.
24

Sahte Derviin Yolculuk Hazrl

Ben, derviane bir tavrla, bu uyanlara hi nem vermemi gibi


grnerek, "Ariflerin kavli zere, bu fani dnyann drt-be
gn ikftmet olunan bir misafirhane olduunu biliyorum. Hal-i
hazrn dnmeyip de gelecek endiesi eken ve uzun uzad ya
gelecek hesaplar yapan izansz Mslmanlarn haline glerirn.
Ey azizlerim, beni gtrnz. Bu yalanc dnyann gzmde
hibir deeri yoktur. Ben ondan oktan usandm. Artk onu terketmek istiyorum." diye cevap verdim. Bu szlerim zerine hacilar azirn ve niyetirnde ne kadar kararl olduumu grerek beni
yanlarnda gtrmeye karar verdiler. Her biri benimle ayr ayn
kucaklap pt. Eskimi giysilerine sinmi kt kokular nedeniyle bu kucaklama pek ho bir ey olmamsa da, iim yoluna girdiinden, aresiz katlandm.
Sefaret grevlileri de, muhtemel tehlikeleri szkonusu ederek
yaptklan uyanlarla beni niyetimden vazgeirmek iin Hac
Bilal kadar, belki daha ok altlar, eitli tler vermekten
geri durmadlar. Ama tm bunlarn zerimde hibir etkisi olmadn grnce, aresiz dncelerini yava yava deitirdiler;
bundan sonra mmkn olduunca amacm desteklemeye a-ltlar. Haydar Efendi, haclar huzuruna getirterek aramzda
geen konumalarda kendilerine sylediklerimi teyid ettikten
sonra, en iyi ekilde korunnarn iin gayret etmelerini tekrar
tekrar tavsiye etmi. Kendilerine emanet edilen, Padiah 'n
bendesi byle bir efendiye hizmet ve yardm ettiini kantiaya
cak kimselerin mkafatsz braklmayacan da ilave etmi.
Her ne kadar bizzat hazr bulunmadysan da, sonradan bana anlattklarna gre, grme srasnda haclar kendilerine verilen
grevi tam bir doruluk ve ballkla yerine getireceklerine kesin biimde sz ve gvence vermiler. Sonralar, gerekten de
szlerinin eri olduklarn kantladklarna tanklk ederim.
Verdikleri sz zerine Sefir Efendi, haclarn adlarn ieren
defteri alarak kendilerine onbe duka kadar hediye datt. Yal-

25

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

mz ekmek ve su ile geinmeye alan insanlar iin bu ba byk bir meblad.


Bir hafta soma yola kmay kararlatrdk. Bu arada Hac Bilal,
beni grmek iin birka kez yalnz bana yanma geldi. Byle
sk sk gelmesi nedeniyle hakknda kimi yersiz dncelere kapldm. Dier bir deyile, beni bedava bir kazan kayna yerine
koyarak mmkn olduu lde yararlanmak niyetinde olduu
zannna kaplmaya baladm. Ama sonralar gvensizliirni
bertaraf ederek tam bir tevekklle Bilal'i kendime ekmeye,
balamaya karar verdim.
Yolculuk giderleri iin yanma almay kararlatrdm az miktardaki paray Bilal'e gsterdim. Rahatsz olmama neden olacak biimde halkn gzne garip grniDernek iin tamamen arkadalarma benzemek zere nasl giyinmem, nasl davranmam
gerektii konusunda grn sordum. Son derece memnun oldu. Hereyi aka sylemeye balad. lk olarak salarm kestirmem, Avrupallarn giysilerine benzeyen Trk elbiselerini
tamamen brakarak Buharallarn giysilerinden giyinmein ve
fazlalk olarak grdkleri yatak ve gmlek gibi eyleri yanma
alnamam tavsiye ve uyarsnda bulundu. Ben de bu tlerini
tmyle kabul ederek yerine getirdim. Bu nedenle yanma alacam eya ok azaldndan, hareketimiz iin kararlatrlan
zamandan gn nce hazrlandm.
Bu arada gelecekteki yol arkadalarma iade-i ziyaret etmeye
niyet ederek kaldklar viran kervansaraya gittim. Bunlardan
ondrt tanesi bir odada, on tanesi de dier bir odada kalyordu.
Bylesine dar bir yere, bu lde eski psk eya ve pislik yl
dn mrm boyunca grmediim iin, manzarasnn yapt
etkiyi hibir zaman unutamayacam. Bunlarn balca mal ve.
eyas birer dilenci asasndan oluuyordu. Ben de somalar bu
,asadan bir tane edinmek zorunda kaldm.
26

Sahte Derviin Yolculuk Hazrl


Adamlarn yanna vardmda, birbirlerine, grlmesi ve d
nlmesi bir Avrupaly pertecek biimde garip bir tuvalet icra
ediyorlard. Beni grr grmez an bir sevgi gsterisiyle kar
layarak gelenekleri gereince ay adn verdikleri yeil sudan
ikram ettiler. Bir anak dolusu ekersiz ay irenerek imek
zorunda kaldm. ektiim ikenceye ek olarak bir ay daha teklif ettiklerinde, balarnalarn dileyerek geri evirdim. Durum
byle gerektirdii iin, bu yeni dostlarm srayla, teker teker
kucakladm. Hepsi de beni kardee ptler.

oturup hangi yolun seilmesi, ye


sonunda gaddar Teke Trkmenlerinin lkesinden geilmemesi, onlara gre olduka vefal ve konuksever saylan Yumut Trkmenlerinin topraklanndan geilmesi karara baland. Her ne kadar
bu yol ,krk gn kadar llerde dolamamza neden olacaksa da,
reislerimiz, "nsanlarn hilelerine kar koymaktansa, tabiatn
glklerine dayanmak daha iyidir. Biz daima Allah'n rzasn
kazanmaya alyoruz. Rabimler rahimi olan Allah byle kullarn terketmez." dediler.
Daha sonra halka

eklinde

lennesi gerektiini grmeye baladk. Grmelerin

Hac

Bilal, bu kararmzn Allah'n yardmanna mazhar olna


iin duaya balaynca, hepimiz elletimizi yukanya kaldrdk.
Dua tamamlannca, sakallarmz svazlayarak yksek sesle
"amin" dedik. Toplant bylece sona erdi.
s

Eer kervanla birlikte yola knak istiyorsam, iki gn sonra sabahleyin, ok erkenden orada hazr bulurunam gerektiini
rendim.

Oradan sefarete dnnce, son bir giriim olmak zere, Konolly,


Studart, Morchroftch adl gezginlerin uradklar felakete, bu
yaknlarda Msy Block Veil'in Trkmenlerin eline esir dp
ne zahmetler ektiine, sonra kendisini onbin dkaya satn alp
esirlikten kurtardna ilikin hikayeleri hatrlatarak niyetirn27

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

den vazgeirmeye altlar. Ama nedendir bilmem, bakalan


benim korkmama, dehete dmeme neden olmad;
bir trl dncemden vazgemedim.
nn felaketi

Kararlatrlan hareket

gnnn gecesi, vaktim sefaretteki aziz


geti. Bunlardan ikisi, bu gezideki
gizli amacm biliyorlard. Avrupa sefaretlerinin memurlanna
gelince, onlar Mehed'e gittiimi sanyorlard. Oysa Tahran'dan ktmda tutacam yol kuzey douya doru giden
Hazar Denizi ve Esterabad yoluydu.
dostlarrnla vedalamakla

28

3
Tahran'dan
Gmtepe'ye

Binsekizyzaltm (1863) yl Martnn yirmisekizinde a


fakla birlikte, daha nceden toplanma yerimiz olarak kararlat
rlan kervansaraya vardm. Btn haclar orada hazr bulunuyorlard. Haclarn en yoksullar ellerine hurma dalmdan birer
uzun asa almlar, ayaklarna da ran piyade askerlerinin kullandklarndan birer ayakkab giymilerdi. lerinden gc yetenler birer eek ya da katr tedarik etmilerdi. Daha nce Tahran'da zerlerinde grdm eskimi elbiseler meer sokak,
daha dorusu bayramlk giysileriymi. nk bugnk yol giysileri, birbiri zerine giyilmi eitli ekil ve renkte yamal birka gmlekle bir ip kuaktan oluuyordu. Dn, zerirndeki elbise ile aynaya baknca, kendimi en pejmrde bir dilenci gibi grmtm. Oysa bugn, arkadalarma gre, atlas ve dibalar giyinmi bir krala benziyordum.

Herkes hareket iin iaret bekliyordu. Bunun zerine Hac Bilai


ellerini kaldrp esenliimiz iin dua etti. Hepimiz sakallarmz
svazlyarak "amin~ der demez, yayalarmz kapdan ktlar.
Arkadan gelerek gvenlii salayacak blk olan bineklileri
geride brakarak hzla ilerlemeye baladlar. Ben de yola k2~

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


tm. Hareket ynmz, Mazendaran'a bal, Hazar Denizi'nin
gney dou sahillerinin u noktasnda kurulmu olan Sar adl
bir yerleim yeriydi. Tahran'n kuzey dousuna den bu yere,
hareket ettiimiz yerden sekiz gnde vanlyordu.

Bir saat kadar yol aldktan sonra bir geide geldik. Burada ah
olan Tahran ve ovas gzden kayboluyordu. Bu nedenle son kez arkama dnp geldiimiz yola bir gz attm. Doulularn deyimiyle, gne ufuktan bir mzrak boyu ykselmi,
klarnn parltsyla Tahran binalarnn atlarn ve ah Abdulazim trbesinin yaldzl kubbesini tututurmutu. Burada,
yln bu mevsiminde doa, baharn ssleriyle son derece canl
lk ve krpelik kazanyordu. itiraf etmek zorundaym ki, geen
yl genel marzaras hi ho grnmeyen ran bakenti, u anda
gzme ok ho gtnyordu. Buradan Tahran'a evirdiim
hasret dolu baklar, Avrupa uygarlnn son snrlaryla bir vedalana anlamn taiyordu. nk bundan byle barbarlk
dnyasnn sknt ve glkleriyle uramaya gidiyordum. Bu
dnceler zihnimi fazlasyla etkilediinden, zntm arkadalarmdan gizlemek iin, hayvanm geecek olduumuz s
sz geidin eri br yollannda ileri doru srdm.
lk merkezi

Bu srada haclar, salih yolcularn adeti olduu zere, yksek


sesle baz ayetler okumaya, tekbir getirmeye baladlar. Rum
ahalisi dedikleri Osmanllarn Orta Asya Snnileri gibi tezkir
ve tehlil yapmadklarn bildikleri iin, benim kendilerine katl
mayma karmadlar. Bununlabirlikte, ortaya koyduklar rnein doal sonucu olarak bir zaman sonra, Allah'n ilham ile
benim de kendilerine uyacam umut ediyorlard.
Kervanimz, benim dmda yirmi kiiden oluuyordu. Tm
Hokand, in Buharas yani Kakar, Yarkent ve Aksu yreleri
halkndand. Lider konumda olanlar, daha nce tandm kii
ler, bunlarn nde geleni ise in Buharas halkndan Hac Bilal
adndaki gen ve neeli Tatard. kinci srada, Hac Bilalin ba-

30

Tahran' dan

Gmtepe'ye

bas, bir air olan el-Hac el-eyh Sultan Mahmud yeralyordu.


nc srada da "an" yani eyh olduunu iddia eden el-Hac
Salih adnda'gzel ahlakl birisi bulunuyordu. Bunlar beni dostlua kabul ettiler. Hatta hi kimse beni Reid Efendi adyla anrnyor, Hac Reid diye aryorlard.

Elburuz

dalarna kmakta olduumuz

iin, yolumuz srekli


sryordu. Bu nedenle yorulrnaya baladm. Arkadalarm bunu hissettiklerinden, Hac BiHU yaruma geldi.
Kervan halkmn beni kardeleri gibi sevdiklerini belirttikten
sonra, Allah'n yardmyla yaknda bu rnelun ilierin snrlarn
dan kp rabata ereceirnizi, bundan ileride artk daima kendirniz gibi Sniler arasnda bulunacarnz iin Trkmenlerin s
nrndan gvenlik iinde geeceimizi syledi. Bu iyi haber
zerine, bizden daha hzl giden ncler blne, yani yayalara kavumak iin hayvanm malmuzlama ya baladm. Yarm
saat iinde de bunlara yetitirn.
yoku yukar

Yanlarna varnca, byle yaya olarak Mekke'ye kadar gidip gelen bu adamiann hibir usan ve yorgunluk belirtisi gstermeden tam bir nee ve cokuyla yrdklerini, ounun bizim Macar havalarna benzeyen arklar sylediklerini, kirnilerinin de
uzun sren yolculuklar srasnda karlatklar garip olaylar
hikaye ettiklerini ararak grdm. Garip dnce ve hayallere, acayip inan ve kuruntulara baklrsa, Tahran kapsndan
kar kmaz tarnarniyle Douya girmi olduumuzdan, artk
kendimi Orta Asya ortalarnda gibi saymaya baladm.

Bu ekilde dalarn tepelerinden geerken, her ne kadar gn ortasnda hava scaksa da, giysilerimin incelii nedeniyle sabahn
ayazndan olduka drn iin, snrnak amacyla zaman
zaman hayvandan inip bir sre yayan yryor, yerirne de yayalarrnz iinden en ok yoruldunu hissettiirn adamlar bindiriyordurn. Buna karlk onlar da bana hac asalarn veriy9rlard. Hzla yrrken, dnyadan habersiz arkadalarmn yurtlar-

31

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

nn gzellii hakkndaki hikayelerini dinliyordwn. Arkadala


rm konumaktan usandklan

zaman hep bir azdan zikir ve


tehlile balyorlard. Ben de mmkn mertebe taklit ederek onlara katlyordum. lerinden gen olanlar, kendilerine benzernem iin ne ekilde hareket ve ibadet etmem gerektiini reti
yorlar, ben de tlerini tmyle tutarak yerine getirdike, yal
arkadalarm son derece memnun oluyor, birbirlerine, "Hac
Reid iyi gidiyor, gerek bir dervi olacak" diyorlard.
Yola kmzn drdnc gn, uzunca bir mesafe aarak ve
ok kt yollardan geerek Firuzkuh kentinin bulunduu yksek bir yayiaya ulatk. Firuzkuh bir dan eteklerinde kurulmutu. Dada birtakm mstahkem mevkiler bulunuyorsa da,
imdi harap durunidayd. Bununla birlikte, buras Irak- Acem
snrnda bulunduundan nem tayordu. Buradan ilerisi artk
Mazendaran smryd. Hatta ertesi gn, drt saat gittikten sonra girdiimiz geidin ad bile "Mazendaran Geidi" idi. Bu geit Hazar Denizi sahillerine ulayordu. Eskiden "Hazar Kap
lar" ad verilen geidin bir koluydu.
Dan doruunda bulunan kervansaray arkada braktktan sonra, artk ilerisi, imdiye kadar getiimiz orak ve plak araziye hi benzemiyordu. ayrlk ve otlaklar ok bereketli ve verimli arazi zerinde, yer yer, balta girmemi geni ve heybetli
ormanara raslanyordu. Bu nedenle insan kendisini artk
ran'da sanamyordu. Boralarn bahar mevsimine zg gzellii yle bir ferahlk ve alma verdi ki, imdiye kadar hissetmekte olduum zc duygulardan gnlmde eser kalmad. evremi saran bu i ac yerlerin grn, bana, gezim srasnda,
ileride bam~ gelmesi olas tehlikeleri dnmeyi bsbtn
unutturdu. Bununla da kalmayarak, yapacam geziyi, fikrimin
hayalhanesinde, ok gzel renklerde gstermeye balad.
Arkadalarm da,
zelliine

32

hi dnmeden, yava yava, evrenin ghayret dolu baklarla gz atmaya baladlar. Byle

Tahran' dan

Gmtepe'ye

cennet gibi yerlein ilierin eline dmesine zlyorlard. Hac Bilal bana hitaben "Yeryznn en gzel blgelerinin kffarn elinde olmas garip deil midir?" dedi. Sonra sznn kant
lar olarak Hindistan'a ngilizlerin sahip olduklarn, yolculuu
srasnda grm olduu Rusyann gzelliini ve Frengistan'n, yani Avrupa'nn anlatlan gzellik ve bayndrln ileri
srd. Arkasndan da, "te bu hal, 'Dnya mrnillin zndan,
kafirin cennetidir' hadisini dorulamaktadr" dedi. Hac Sultan
ise, bizi teselli etmek iin, aksi gr savunarak, Hokand ile
Kakar'n kuzey snrlarnda bulunan U kentinden Kakar
kentine kadar uzanan dalk blgelerin gzelliinin buralara
yeleneceini ne srd. Gemekte olduumuz uzun geidin
kuzey ucunda bulunan Zirab adl yerde, Hazar Denizi 'ni kua
tan snrsz ormanlar balyordu. Sabahleyin erkenden o geceyi
geireceimiz Raftten adl yere ulatk. Haftten, gzel bir im
ir orman iindeydi. Burada aymz hazrlamadan nce,
genlerimiz soyunup orada bulunan bir tatl su kaynana girdiler. Ama girer girmez feryad ederek byk bir hz ve telala kaynaktan karak yanmza kotular. Meer orada grdkleri iki
kaplandan korkmular. Onnanda eitli yrtc hayvanlar vard.
Bunlar iinde hesaba gelmez saylaryla akallar nde geliyorsa
da biz onlardan endie etmiyorduk. nk onlar ellerimizdeki
sopalarla kovalayabiliyorduk. Hele ben, kunduralarm ve heybemdeki nevalemi kaptrmamak iin akallara tekme ve yumruklarmla kar koyuyordum. Ama hayvanlarn ard arkas kesilmediinden, uzun bir sre onlarla adeta kavga ediyordum.
Ertesi gn yolumuzdan biraz uzakta bulunan eyh Tebrizi adl
mstahkem kenti grdk. eyh Tebrizi, hayli zamandan beri,
yeni bir mezhep oluturan Babiler adl mutaassb frkann istilas altndayd. Babilerin tahribat ve mezalimleri bu yre sakinlerini dehet iinde brakmt. Harabeler evresinde yeralan gzel bahelerde dikili portakal ve limon aalarm bereketle dol33

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

duran sar ve krmz meyveler,


manzara oluturuyordu.

yeil

yapraktarla ok ho bir

Daha sonra Mazendaran'n il merkezi olan Sar kentine vardk.


Mazendaran eyaJetinin ticaret ve sanayi asndan balca kenti
Balfiru ise de, istihkanlarnn ktlne karn yine de bu
Sar kenti il merkezi seilmiti. Sar kentinde vgye deer birey yoktu. Ama bana nemli bir ticaret merkezi olduunu sylediler. Bu ynde ran devletinin en son kenti buradsr.
Pazardan geerken, bizim Snni haclar olduumuzu anlayan
halk, bize hakaretler etmeye, galiz kfrlerle kfretmeye bala
dlar. Giderek rezaleti yle bir dereceye vardrdlar ki, sabrm
tkendi. Ama evrede toplanan yzlerce ii ile uramak imkansz oldu:ndan, aresiz skiit ettim.x
Sar 'da, yayalarmza hayvan tedarikiiin gereken zamandan
daha fazla elenmemeye karar verdik. Buradan deniz kys
hayvanla bir gnlk yoldu. Yol zerinde birok bataklk bulunduu iin, bu mesafeyi yaya gemek mmkn deildi. Sar' da
iki gn bekledikten sonra Karatepe kyne doru hareket ettik.
Karatepe kynn halk Ehl-i Snnet'ti. Sar'da bu ky halkn
dan karlatmz birka kii, bize ok drst insanlar olarak
grndler. Bu nedenle bu ky halknn bizi ok iyi karlaya
caklarn dnyoruz.

Dokuz saat sren skntl bir yolculuktan sonra, akam zeri


Karatepe 'ye ulatk. Kyn siyah bir tepe zerine kurulmas
Karatepe olarak adlandnlmasna neden olmutu. Szkonusu
tepenin bir yannda ranllar, dier yamnda da Mganllar oturuyordu. Kyn, iinde bulunduumuz yzyln balarnda olduka marnur olduu anlalabiliyordu. Asya fatihlerinin sonuncusu olan Nadir ah tarafndan kurulmutu. Nadir ah, egemenlii altndaki Mganllarla Trkmenlerden oluan askerleri(*) San halk tmyle iilerden olunktadr. [A..]

34

Tahran' dan

Gmtepe'ye

nin ran askerleriyle birlikte yaptklar geit trenini izlemek


iin tahtn bu tepenin zerine kurarm. Tepe zerinde, bu yeri
bana gsterdiler.
Nadir ah burada hep neeli ve sevinli zamanlarnda kaldn
dan, vaktini genellikle eitli elencelerle geirirmi. Onun buraya Snni Mslmanlardan bir grup getirerek yerletirmesi,
sonralar byk yararlar salam. nk ranitlarn bu evrede
bulunan Trkistan'abal Yumut Trkmenleriyle ok zor olan
iliki ve iletiimleri ancak bu kyn Afganllar aracl ile gerekleiyordu. rnein, Trkmenlerin eline esir den ranltia
rn geri alnabilmesi iin gereken pazarlk, ancak bunlarn araya
girmesi ile yaplabiliyordu.
Karatepe'ye varnca, kendisiyle daha nce tantmz, Afganllarn ileri gelenlerinden Nunlial adl kii beni evine gtrmek istedi. Arkadalarmdan ayrlmarnn uygun olmayacan
ne srerek zr diledim. Bunun zerine, srarl davetine Hac
Bilill'i de ortak edince, icabet etmemek iin bir babanem kalmad.
Nurullah'n

beni evine gtrme konusunda bylesine srarl


davranmasnn nedenini iin banda anlayamadm. Fakat biraz
sonra anladm ki, Devlet-i Aliye 'nin Tahran sefaretinde sahip
olduum nfuz ve itibar bildiinden, bizi memnun ederek bir
tavsiye mektubu almak istiyormu. stedii mektubu memnuniyetle yazarak derhal kendisine verdim.
Nurllah'n

evinin bize ayrlan odasna yerlememin hemen arodam ziyaretilerle doldu. Oelenler, duvar boyunca
bada kurup diziterek yarm bir daire oluturdular. Bir sre beni izledikten sonra, kendi aralarnda gr alveriine giriti
ler. Sonunda, gezim hakknda ulatklar dnceyi aka sylemeye baladlar. ounluun dncesi "Bu adamn grn hibir eklide kendisinin bir dervi olduunu gstermiyor.
Yznn grn, pejmrde giysilerine uygun deil. Bu nekasndan

35

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

denle, haclarn bu adamn Sultan'n Tahran'daki elisinin akhaberlerinin doru olduu aktr." biiminde aklandktan sonra, hep birlikte ayaa kalktlar. lerin
den birisi, "Bu muhterem zatn Hiyve ve Buhara Trkmenleri
arasnda ne yapacam yalnz Allah bilir!" dedi. Bu sz, beni biraz telalandrd. nk bu giysiler altnda gizlerneye alt
rn gizli amacrnn bylesine abuk meydana kacan ummuyordum. Bununla birlikte ben, tam bir Doulu gibi, laubali
bir tavrla, dnce denize dalrn ve sanki konumalarm hi
duymam gibi oturuyordum. Adamlar konumalarna katlma
dmgrnce, iin gereini Hac Bilal'den sordular.Hac Bilal de cevabnda, benim Sultan'n memurlarndan bir efendi olduumu, ama Rabhani bir ilharnn beni fani dnyaya aldanmaktan koruyarak evliyaullahn kabirierini ziyarete ynelttiini
syledi. Bu szleri aknlk iinde ve balarn saHayarak dinledikten sonra, bu konuda tek bir kelime bile etmediler. nk
ilhami bir emirden szedildii zaman, halis Mslmanlarn
kukularm aa vurmalar yle dursun, aksine, bir ri yakarn
kendilerini aldatmak istediini aniasalar bile, yine de dorula
yarak takdirlerini bildirmek zere birka kez "maaallah" demeleri bir gelenektir.
rabas olduuna ilikin

te btn bu durumlar- gz nne alarak, henziransnrlar d


na

bir admbile atmadan kendimi Orta Asya'da grmeye ba


nk bu ekildeki aratnc sorularla baz Snnllerin
hakkmdaki suizanlar beni fazlasylaendielendiriyordu. leri
de tamamen bu Snniler arasna dtmde halim ne olacak
diye dnyordum.
ladm.

Ziyaretiler, eitli konumalarta bize iki saat kadar zaman kaybettirdikten sonra gittiler. Biz de serbest kaldk, rahat etmek
zere aym hazrlamaya baladk.
Tam uyumak iin yatacarn srada, imdiye kadar ev halkndan
sandm Trkmen klkl bir adam yava, yava yarnma soku36

Tahran' dan

Gmtepe'ye

lup oturdu. Arkasndan da nabrem bir ekilde, kendisinin aslen


Kabil'e bal Kandehar'dan olduunu, amamasiahat gerei
onbe yldan beri defalarca Karatepe ile Hi yve arasnda gidip
geldii iin zbek lkesini ve Buhara 'y iyi bildiini ima ederek, kendisiyle dost olup yalnz ikimizin byk l birlikte
gememizi nerdi. Cevap olarak Kur'an'n "Mminler karde
tir" buyruu gereince btn Mslmanlarn karde olduklar
n syledikten sonra, hakkmdaki iyi niyeti iin teekkr ettii
mi, ama yol arkadalarnn arkadalk hukukunu gzetmenin
devriliin gereklerinden olduunu belirterek nerisini kabul
edemeyeceimi anlatmaya altm. Fakat sz uzatmak niyetinde olduunu anlaynca, uykumun geldiini, yatmak istedii
mi syleyip bam antmasndan kurtuldum.
Ertesi gn, ev sahibimiz Nurullah akamki adamn afyon tiryakisi bo bir herif olduunu ve kendisiyle grmekten mmkn
mertebe kannam gerektiini syledi.
Hac

Bilal, Hiyve'ye kadar daha iki ay srecek olan yolculuu


muz iin gereken ihtiyalarn teminiyle urarken ben de Karatepe'nin doruuna kyordum. Oradan Hazar Denizi, daha
dorusu Hazar Denizi 'nin batdan bil dille snrlanm l Deniz olarak adlandnlan blm grnyordu. Aur Ata ky,
szkonusu dilin sonunda kurulmutu. Bu dar burun, uzaktan deniz yzeyinde bir kordela gibi grnyordu. Dil zerinde, yalnz tek sra dizilen ve gzden kayboluncaya kadar uzanan aa
lar bulunuyordu.
Bu l yerlerin genel durumu insana evk vermediinden, hemen tepeden inerek yaknda kacamz yolculuk iin yaplan
hazrlklarn hangi aamada olduu renme!.} zere kaldmz
eve dndm zaman iyi haberi aldm. Nurullah, denizi. gemek iin gereken arac ayarlarn. Rus askerlerinin malzemelerini tama hizmeti gren bir Mgan gemisi, bizi, buradan Aur
Ata !imanna kadar adam ba kran, yani bir frank karlnda

37

Bir Sahte Derviin Orta Asya Geisi


gtrecekmi. Bir kere Aur Ata 'ya ulaUktan sonra, Trkmenlerin yardmlaryla birka saatte Gmtepe'ye ulaabilecei
miz dn akamdan sylenmiti. Aur Ata' da, Rusya 'nn hizmetinde bulunan Trknen reisierinden Hazar Han 'n her zaman
yoksul haclara yardm ettiinden szederek onu bulup grmemizi salk verdiler. Hazar Han tarafndan iyi karlanacaunz
dan emindiler. Bu mjde hepimizi sevindirdi, neelendirdi.
Hep bir azdan Nurullah'a dualar ettik.

Afganl kaptann, hareket etmek zere hazrland srada, btn haclar gemisine almaya raz olmasna karn beni almak
istemediini renince nasl bir hayrete dtm anlamak
zor deil. Meer kaptan benim Padiah'n gizli grevlisi olduumu dnyor, benim gibi nemli birisini gemisine almas
nn, duyulmas durumunda, Rustarla muntazam biimde sren
ticaretinin kesilmesine neden olacandan ekiniyormu.

Bu durum beni fazlasyla zerken, arkadalarm son derece fkelendirdi. Kaptann kararnda srar etmesi durumunda, hareketi dier uygun bir zamana erteleyeceklerini, benden ayrlma
ya hibir biimde raz olmayacaklarn kesin bir dille aklad
lar. Afyon tiryakisi Emir Muhammed'in bile, onlardan ayr olarak bir hayli dil dktn memnuniyetle rendim. Bu tepki
zerine Ana Han adyla anlan Afganh kaptan karlk vermekten aciz kalm. Sonunda yaptna piman olduunu syleyerek bize tam olarak gvenneye balad. Sonra da benden, Haydar Efendi'ye bir tavsiye mektubu yazman istedi.
Kaplann hakkmdaki vesveselerini glendinneyi maslahat
ma uygun buldum. Bu nedenle srf kuruntularn pekitirrnek
iin istediini kabul ederek Tahran'a yazacam tavsiye mektubunu Nurullah'a brakacama dair sz verdim. Kendim hakkndaki gerein daima pheli ve esrarl kalmas gerektiini
anladm iin, bu szm yerine getirmemeyi uygun buldum.
Nice yalan ve aidatnalara maruz kalarak yetimi olan Dou

38

Tahran' dan

Gmtepe'ye

halk,

zellikle de Mslmanlar, mehul kiilerin kendilerini


iin syledikleri szlerin daima aksiii kabul edegeldiklerinden, bu olayda benden grecei hafif bir red ve itiraz,
hakkmdaki pheyi giderecek yerde yerde, tam tersine bsbtn teyid ederdi. Her neyse, i bu kadarla sona erdi, bundan sonra konuya ilikin birey sylenmedi.
kandrmak

Gmtepe

iin kiralanm bir Trkmen gemisinin kaptannn


btn kervan halkn, srf Allah nzas iin parasz olarak gemisine kabul edeceini haber aldk. B.u nedenle akam zeri Hac
Bilal ve Hac Salih'le birlikte Yakub adndaki gemi kaptann
grmeye gittik. Gen ve bahadr ehreli bir adam olan kaptan,
her birimizi ayr ayr kucaklayarak pt. Hazrlklarmz tamamlayabilmemiz iin hareketini yirmidrt saat erteleyecei
ne sz verdi.
ki gn sonra, esmekte olan uygun rzgardan yararlanarak hareket edecek olan gemiye binrnek zere, sabahla birlikte deniz k
ysnda toplandk. Herbirimizin arkasnda mutad ykten baka
birer uval un vard. Gemiye tanp yerlememiz epeyce zaman ald. nk burada deniz bir hayli mesafeye kadar s olduundan, bycek bir salapurya trnden olan gemi salilin bir
mil uzanda demirlemiti. Oyulmu bir aa gvdesinden yaplm bir kaykla teker teker gemiye tandk. Salapuryann bir
direi ve iki yelkeni vard. Hazar Denizi 'nin dou kesiminde,
Yumut kabilesinin elinde bulunan erakin adl adadan buraya
neft ve katran getirmi ve buradan da buday yklenerek dnecekmi.

Geminin gvertesi olmad iin hi kimse iin zel bir yer belirlenmesi mmkn deildi. Herkes geldii srayla beendii
yere karma kark yerleti. Bu kargaaln ileride hareketlerine glk karacan gren Kaptan Yakub'un ihtar zerine
ev1 ve nevalemizle birlikte yeniden tarup geminin kenarlar
na ;;k biimde ve iki sra halinde dizildik. Byle dizilince, ara35i

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


mzda tayfalarn dolaabiiecei kadar dar bir gei kald. Bundan sonraki zaman pek ho gemedi. Her ne kadar gndz yle
byle vakit geiriidiyse de, gece olunca, arkadalarm uykuya
daldklarndar, imdiye kadar dikey olan durumlar deierek
geminin hareketine gre saa sola yuvarlanmaya baladlar. Bu
durum zerine ne yapacam ardm. Hele bir ara, haclardan
biri zerime yatt. Birka saat kendisine yataklk etmem bir yana, horlamas uykuma bsbtn engel oldu. Fazla olarak sam
daki, solumdaki arkadalarm da zaman zaman gsme ya da
bacaklarma arpyorlard. Buna karn kendilerini uyandrma
ya cesaret edemiyordum. nk bu davrann byk gnahlardan saylacan biliyordum.
Miladn binsekizyzaltmnc

(1863) yl Nisanmn onuna


rastlayan bugn, le zeri, uygun bir rzgar yelkenleri doldurduu iin, bindiimiz kk gemi ok gibi gidiyordu. Sarnzda
daha nce szettiim uzun ve ince dil, solumuzda ormanla kapl
da bulunuyordu. Bu da zerinde, ran'n en byk hkmdan
olan ah Abbas, Eref adyla n kazanan bir saray yaptrmt.
Bahar mevsiminin gzellii, yolculuumuzun gzelliini art
ryordu. ektiim acya karn zihnimde bir rahatlk hissetne
ye baladm. nk, daha nce yeni dostlarnn grnnden
gnlme den korku ve rperti artk gitmi, kendilerine gsterdiim gveni bozacak davranlarda bulunrnayacaklarna, bunlarn yolgstermeleriyle her trl tehlikeye gs gerilebileceine ilikin kesin bir kan ya ulamtm.
Akam

zeri, rzgar kesildii iin kyya yakn bir yerde demir


Bunun zerine herkes srayla salapuryann ocanda ay
piirdi. Kuarnda bir miktar eker kalmt. Hac Salih, Sultan
Mahmut ve benimle birlikte ay imesi iin Kaptan Yakub'u
davet ettim. ok memnun oldu. Konumalarmz doal olarak
Trkmenlerin "alaman" denilen hararniliklerine geti. Bu gen
adam olduka lafazan olduu iin, bize bu konu hakknda bir sattk.

40

Tahran' dan

Gmtepe'ye

r hikaye anlatt. Gzleri son derece parlakt. Sanki, bu srada


gkte bulunan yldzlarn panltsyla yaryordu. Snni mollalara ho grnme amacnda olduundan, onlara yaranmak iin
imdiye dein birok iiyi esir ettiini, bunlarla yapt kavgalar ayrntl biimde hikaye etti. Biraz sonra yanmdaki arkadalar uyumaya baladklan iin ben, gece yansna kadar bu facia hikayelerini dinlemek zorunda kaldm.
Kaptan Yakup ayrlaca srada, Nurullah'n tenbihi zerine
beni Trkmen reisi Han Can'n adrna konuk edeceini, onun
tarafndan arlannam iin zellikle tavsiye edilmi olduumu
syledi. Kendisi de Nurullah'n bu grn ok yerinde buluyordu. nk ona gre ben, dier haclarta karlatrlamaya
camdan, ayrcalkl bir durumda bulunmam gerekiyormu.
Kaptan Yakub szlerini, "Han Can kudretli bir kabilenin Aksakal', yani reisidir. Babasnn hayatnda bile derviler, haclar
ve yabanclardan hibir kimse, onun ekmeini yemeden, suyunu imeden Gmtepe'den gemeye cesaret edemezdi. zellikle siz Rum'dan geldiiniz iin, doal olarak size daha ok
hrmet edecektir. Zatnz kendisine takdim etmemden dolay
benden memnun olacaksnz" diyerek tamamlad.
Ertesi gn sabahleyin hava bozuldu. Geminin seyri ok arla
t. Bu nedenle, Aur Ata'ya vardmzda, hemen hemen gece
olmut. Aur Ata Ruslarn elindeydi. Egemen olduklar lkenin gneyden son snrn oluturuyordu. Yaklak yirmibe yl
nce ar tarafndan istila edilmiti. Daha dorusu, Trkmen
korsanlarn aamal biimde yok etmek zere Hazar Denizi 'nde gemi iletmeye baladklar zamandan beri, burasn
Ruslarn eline dm saymak gerekir sanyorum. O zamanlara
gelinceye kadar, Trkmen deniz haydutlar, zaman zaman Hazar Denizi sahillerinin eitli yerlerine ekiya blkleri kara
rak komu eyaletleri yamalarlarm. .
Aur

Ata nceleri sszm.

Yalnz

deniz yzeyinden neft topla41

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

mak zere toplanan gemilere zg bir yermi. Bugn, ran'dan


gelen yolcular iin, burada, ihtiyac karlayacak bir iskele yaplm durumda. Hemen yukarda andmz uzun dilin dou
ucunda bulunan bu yerde ok sayda ev yoksa da, yap tarz Avrupa mimarisine uygundu. zellikle kilisesinin an kulesi zarif
bir yapyd. Ruslar bu uzak yer iin ikisi byk, birisi kk olmak zere vapur tahsis etmilerdi. Rusya gmenleri ile Ejder Han'dan gelen ticaret gemileri, srf Rus vapurlarnn srekli
korumalan sayesinde deniz haydutlannn saldnlanndan emin
olabiliyorlard. Bu tehlikenin ticaret gemileri iin yalnz ak
denizde olduu sanlmasn. Asl korkulacak yerler sahillerdi.
Ticaret gemileri, sahillere, szkonusu Rus vapurlanndan birisi
elik etmedike yaklaamazlard. Dnlerinde de yine onlarn
yardmiarna muhtatlar.

Moskova hkumetinin, Trkmenleri ekiyalktan vazgeirmek


iin harcad byk mesai ve klliyetti para sonucu olarak,
imdi ekiyalk eskiye oranla bir hayli azalmt. Ama bu belann tamamen ortadan kaldmimas daha uzun zaman mmkn
olamazd. Bugn Gmtepe'de zincirlerle bal ranl esirler,
hatta Rus gemiciler bile grlmesi nadir deildi. Hele Trkmen
sahillerinde, gece gndz korsanlk yaplyordu.
Dou sahillerinden ran kylarna giden gemiler, genel olarak
birer izin belgesi almak zorundadrlar. Bu izin belgelerinin yl
lk vergisi, geminin genilik ve byklne gre sekiz altn
dan on, kimi zaman onbe altna, yani Macar altnna kadar deiir. zin belgelerinin her yln sonunda yenilenmesi ve Aur
Ata iskelesine her vanldnda ibraz edilmesi gerekir. Rus memurlar belgeyi muayeneden sonra, iinde esir, silah ve kaak
mal olup olmadm sorduktan sonra gemiyi ararlar.
te bu geni kapsaml gzel uygulamann doal bir sonucu olarak, btn Trkmen ticaret gemileri deftere ilenmi ve her istenildiinde denetleme ve aratnna irrkfu elde edilniti. Bu ku42

Tahran' dan Gmtepe'ye

rala uymaktan kanan kimi gemiler varsa da, bunlarn seyir ve


seferleri dzenli ve aralksz snnyor; Rus karakol gemilerine
rasladklarnda kar koyariarsa batnlyorlard. Bu iddetli nleme bavurmalarnda Ruslarn balca iki amalar vard. Birincisi ekiyaln kimi yerlerde mahvettii ticareti yeniden
canlandrmak; dieri de, kimi yerli kabilelerle dostane ilikiler
kurarak, kendilerine dmantkta direnmesi muhtemel kabileleri sindirrnek zere, ileride onlarn yardmlarn salamakt.
Aur Ata limanna ulatmzda vakit bir hayli ge olduun
dan, yerel grevliler mutad muayeneyi ertesi gne braktlar.
Yalnz Yakup pasaportunu gsterdi ve bir kenara demir attk.
Ben ertesi gn yaplacak muayeneden endie ediyordum.
nk henz tenimin varln srdren beyazlnn ve bir Asyal ehresine benzemeyen simamn Ruslara aslnn Avrupal
olduunu kefettirmemesi mmkn deildi. Geri Ruslardan
insanlk d bir davran beklemiyordum. Tam tersine, asim
renmeleri durumunda, srf koruma endiesiyle beni bu tehlikeli yolculuktan alkoyabilirlerdi. Ama benim asl korkun, bu
durumda Trkmenlerce gerek kimliimin renilmesiydi.
nk, Block Veil'in urad felaketi hatrlayarak, daha sonra
kendimi dayanlmaz klelikten kurtarmak iin vermek zorunda
kalacam paralarn miktarn dnyordum. Bu ac dnce,
gzmn nnde duran Avrupa uygarlnn son grntlerinin gzelliini mahvetti.

Ertesi gn byk bir heyecanla uyandm. Aur Ata' dan bir an


sesi geliyordu. Yol arkadalarm, bugn kffarn zel gnlerinden bir pazar gn olduunu, kilisede ibadet ettiklerini haber
verdiler. Fakat ben hangi pazar gn olduunu bilemiyordum.
evreye baknca, yukandan aaya kadar donanm bir sava
gemisinin yaind< 't:rduumuzu grdm. Biraz sonra, resmi
elbiselerini giyinm::?, son derece talirnli kreki denizcilerle
dolu bir sandal ayrlarak sahile yanat, oradan yine ok ssl
43

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

bir niforma giyinmi bir subay alp gemiye gtrd. Bunun


zerinden bir eyrek gemeden gemiye yanamamz emri geldi. O srada geminin gvertesinde sar bal baz subaylarn toplanm olduklarn grdm. Ruslara yaklatka kalbimin arpntsnn arttn itiraf etmeliyim. Mmkn olduu kadar dikkati az ekecek bir durumda bulunmay, yani pek yzyze gelmemeyi istiyordum. Gzel bir rastlant sonucu salapuryarnz
gemiye yanatnda, birka kii ile birlikte oturduumuz yer
Ruslarn tarafna geldi. Bu drumda yalnz ensem grlebilirdi.
zel gnlerden birisinde olunduu iin denetleme ve muayene
ok ksa srd; "dolmac" denilen memur ile Yakp arasnda geen birka szle snrl kald. Ne ki, bizim dilenci dernei grnmndeki topluluumuzun garip manzaras bir sre subaylarn akn bakianna ve aralarnda konumalarna neden oldu.
Birden, ilerinden birisinin, "Baksanza bu hac ne kadar beyaz
tenli!" dedii kulama alnd. Benim hakkmda sylendiin
de kuku olmayan bu sz, benden phelenildiini gsteriyorsa
da, bundan baka bir sz sylendiini hatrlamyorum.
Yakup dner dnmez Rus gemisinden uzakla tk. O zamana kadar yan uyur gibi yzkoyun yatmakta iken, artk korkulacak
birey kalmad iin rahat bir nefes aldm. Az bir zaman sonra
da batdan bir rzgar esmeye balad. Yelkenlerimizi ap yola
koyulduk. Bir saat gittikten sonra Trkistan sahilleri grnmeye balad.
Trkistan sahilleri, deniz yzeyine paralel, dz ve basit bir araziden oluuyordu. Uzaktan uzaa baz tepeler grnyordu.
Yolumuzun burdan tesinde, nmzde gitmekte olan gemilerin yolunu izledik. Dier bir deyile onlarn getii yerlerden
geiyorduk. Biraz sonra da yelkenleri topladk. nk geminin
yzebilecei snr bitmiti. Artk s sular balyordu. Grgene
rmann azna demir attk. Buradan birbuuk mil kadar uzakta Gmtepe grnyordu. Genel grnm, bir araya getiril-

44

Tahran' dan

Gmtepe'ye

mi birka yz ar kovanma benziyordu. Burada da, Karatepe'de olduu gibi, sularn slnedeniyle kyya yalnz kk
kayklar yanaabiliyordu. Grgene nehrinin suyu hibir zaman
ekilmiyor, bir hayli olan derinliini koruyordu. Ama aznda
pekok kum toplanmt.

Karaya en nce Kaptan Yakup kt. Daha nce szettiim ii


ktklerinden yaplan kayk gnderene kadar
uzun bir sre beklememiz gerekti. Gelen kayklar hepimizi ancak birka seferde kyya tayabildi. Karaya en son kan Hac
bilal ile bendim. Kaptan Yakup haber verdiinden Han Can'n
bizi beklemekte olduunu memnuniyetle grdk. Karaya k
marnz iin yardm etmek zere toplanan halkn biraz arkasnda
duruyordu.
oyulmu aa

45

Trkmenler hakknda
baz bilgiler

Trkistan'a ilikin gzlemlerimi anlatmaya gemeden nce,


Grgene rma ile Amuderya yani Ceyhun nehri arasndaki
topraklarda yaayan gebe oymak ve airetlerin ah:tak ve adetleri hakknda baz bilgiler sunmay gerekli gryorum. Bu bilgiler, kiisel gzlem ve deneyimlerime dayanmaktadr.
"Rum'da, yani stanbul'da Hakk'nrahmeti, am'da eit eit
dnya nimetleri, Badat'ta ilim ve sanat, Trkistan'da da kin ve
nefret" anlamna gelen eski bir Arap atasz, Trkistan uluslarnn ahlakn ok doru biimde ortaya koymaktadr.
Bu oymaklara ad olarak verilen "Trkmen" szcyle "saf
Trk" anlam antatlmak isteniyor. Dorudan yaptm aratr
malara gre, Morayef'in de yayrnlad gibi, Trkmenler sekiz
halka blnmtr. Her halk kendi iinde birka oymaa, oymaklar da "tir" denilen airetlere aynimlardr.
Her tir bireyi birbirine, tirler de oymaklarask bir bala bal
drlar. Halk arasnda karlkl -yardmlama ve dayanmaya
neden olan ba sayesinde, bu garip toplum varln korumakta
ve srdrmektedir. Daha gen yandan beri hangi airet ve oy-

47

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


maa bal olduunu salam

bir biimde renmeyen, bir


vn vesilesi olarak airetinin g ve okluunu aniatmayan
hibir Trkmen grlemez. nk her birey, yesi bulunduu
airetin himayesi altndadr. Dierklan yani airet bireylerinin
ate ve saldnlarndan bu sayede korunabilir. yle ki, bir kiiye
yaplan hakszlk nedeniyle, onun yesi bulunduu airet ya da
oymak halknn tm davac olur.
Bu Trkmen oymaklanndan biri, Etrk Bala ile Tecen arasnda
dier bir deyile Horasan snnnda yaayan ve ran devleti uyruunda

bulunan Kklen adl oymaktr. Yaklak oniki bin abir deyile altm bin nfustan oluan Kktenler
on airete blnmlerdir. Bunlar uygarlam, ekiyal terdrdan, dier
ketmilerdir.

Baka bir oyma da Yumud ya daYumutlar oluturur. Yumutlar ransnrndan Ceyhun nehrine kadar uzanan Hazar Denizi'nin dou sahillerinde ve baz adalarda sakindirler. Bu oymaa bal drt airetten biri, srdrdkleri ekyalk nedeniyle dierlerinden ayrlarak ran uyruuna girmilerdir. Yumutlar
krk bin adr, yani ikiyz bin nfustan oluan bir topluluk olduklarn iddia ederler. te biz bu oyman sakin olduu topraklar iinden geeceiz. Yumutlann kuzeyinde, Hazar Denizi
ile Aral Denizi yani Harezm Denizi arasnda da oniki bin kadar
adrdan olutuklan tahmin edilen avdur adl Trkmen oyma bulunur. avdurlarn smr Hiyve yresine yaklar.

Tecen nehrinin dou tarafnda, Ceyhun nehrine kadar olan topraklarda Teke Trkmenleri yaar. Msy Block Veil seyehatnamesinde bunlarn yaylaklarm, gelenek ve greneklerini anlatmtr. Bu oymak Trkmenlerin en gaddar yamaclandr.
Teke Trkmenleri altm bin adr halk kadar olduklarna gre
saylan dier oymaklardan oktur. Bunlar airete blnm
lerdir.

48

Trkmenler Hakknda Baz Bilgiler

Merv yresinde de Trkmenlerin en eskisi olan Salur oyma


sakindir. Bunlar, Araplar zamanndan beri yiitlikleriyle nldrler. Bugn sekiz bin kadar adr halkndan oluan Salurlar
da airete ayrlmlardr.
Afganistan ve Mergab nehri kaynana doru Pencde yrelerinde yiitlikte Salurlar gibi nl olan Sark adl oymak yaar.
Saylar on bin adra inen Sarklar drt airete ayrlrlar. Bunlar
komular olan Cemidi oyma dndaki tm Trkmenlerle
dmanlk iindedirler.
Merv ile Andhuy arasnda da Kara Trkmenleri adl oymak konar ger. Kara Trkmenleri binbeyz adr kadar olduklarna
gre Trkmenlerin en kk oyma iseler de, tm yaman birer haydut olduklarndan, komularyla srekli bir sava iindedirler.
Andhuy yaknlarnda da airete ayrlan Ali li adl oymak yaar. Bu oyman nfus says olsa olsa yz adra ular.
Ceyhun'un sol salili boyunca, Belh'e kadar, Esrari adl oymak
yeralr. Elli-altm bin adr halkndan oluan ve yirmi airete
ayrlan Esrariler Buhara 'ya tabidirler.
Szn ksas, Morayef'in iki milyonu akn olduklarm tahmin
Trkmenlerin says, benim hesabma gre bir milyona bile zor ulamaktadr. Tm Trkmenlerin yaadklar lkeye Turan ad verilir. Yerli bilginierin verdikleri bilgilere gvenilecek
olursa, bu yrkler esas olarak kuzeyden, yani Manklak<* yresinden gelmiler. Atalar un Han ile in li adl iki kii imi.
Bunlardan ilkinin Yumut ve Teke; ikincisinin avdur ve Kklen adlarnda ikier olu dnyaya gelmi. En eski zamanlarda
ettii

(*) Manklak, bugn avdur oymann sakin olduu, Hazar Denizi ile Aral

Denizi arasnda kalan blgenin addr. Burada Tiyon Karagn adnda bir
burunla sona eren bir da silsilesi ve bumun dousunda, onbe saatlik mesafede bir liman vardr.

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


Manklak'n ad bin klak anlamnda Minklak'm. Bu blge, somadan ran'a genTrkmen oymaklaryla Esrari, Salur
ve dier Trkmen oymaklarnn asl yurduynu. Evliyaullahtan olduuna inandklar Ira Ata (Macarca 'd a byk baba demektir) ve Sar Er burada medfunmu. Kabirieri bugn de birer
ziyaretgahtr.

Avrupa ktasnda olduu gibi, Trkistan'da da soy birlii, oymaklar arasnda anlama ve birlik nedeni olmutur. inden geeceimiz Yurnut oymann evresindeki oymaklarla ilikisi
ne gelince, bunlarn Kklen oymayla iddetli bir dmanlk
iinde bulunduunu rendim. Etrek'te bulunduum srada
Yumutlarla Teke Trkmenleri arasnda bar grmeleri yap
lyordu. Yolculuumuz hakknda ok hayrl olacandan, szkonusu grmelerin olumlu sonulanmasn arzu ediyordum.
Hibir eye karar verilemeyip bar yaplamadn somadan
haber aldm.
Trkmenler Ruslardan ekiniderse de ranllar hie sayarak
aalar, kmserler. Bu nedenle, bu cengaver oymaklar arasnda birliin salanamamas, aralarnda srekli bir ayrlk ve
dmanlk bulunmas ranllarn lehine bir durumdur. Haydutluu kendilerine ilke edinen bu vahi oymaklarn imdiye kadar
komu olarak nasl yaayabildikleri, birbirlerini yok etmemi
olduklar sorulabilir. Gerekten de bu sorunun sr ve hikmeti
anlald zaman armamak mmkn deildir. yle ki, belli
bir yasa, dzen, eitim ve uygarlktan yoksun olmalarna karn, birbirleriyle resmen ve alenen bir ekime ve dmanlk
iinde olmadklar zamanlarda, aralarnda ldrme, namusa tecavz ve dier cinayetlere Asya'nn dier uluslarna oranla ok
az rastlanr.
Trkmen oymaklar din konusuna pek zen gstermediklerinden, bu durumu slamiyet'in etkisine balamak mmkn deil
dir; gelenek ve greneklerine bal bir durumdur. nk Trk-

SO

Trkmenler Hakknda Baz Bilgiler

men oymaklar arasnda gelenek ve grenekler deimez bir kanun hkmndedir. Hi kimse bu kanunlara oymamaya cesaret
edemez.
Trkmenler tutum ve davranlarn, yazya geirilmemi, ama
deitirilemeyen ve her yerde uyulmas zorunlu olduuna inanlan bu geleneksel kanunlar gereince dzenlerler. Bununla
birlikte Trkmenleri dinle bsbtn ilgisiz saymak da mmkn
deildir. Ne ki, dinin buyruklarna olan ballklar ikinci derecede gelir. Baz mstesna durumlar dnda, genel olarak gelenei din buyruklarna yelerler.
Genel inan, Trkmenlerin ranlllar esir etmelerini onlarn ii
olmalarmdan kaynaklanan din dmanl nedenine balar.
Oysa bu tmyle yanl bir dncedir. Kesinlikle syleyebilirim ki, Trkmenlerin ok eski zamanlardan beri alkanlk haline getirdikleri yamacl terketmeleri ihtimali yoktur. Bu nedenle, komular ranitlar yerine kendileri gibi Ehl-i Snnet
olan Trkler olsa, onlara da byle davranrlard. Nitekim halk
kendilerinin mezhebinden olan Afganistan, Meymene, Hiyve
ve Buhara blgelerinde halen sk sk yaptklan apul iddiarn
dorulamaktadr. Hatta son aratrmalarm, Orta Asya'da bulunan esirlerin byk blmnn Snni olduunu ortaya koymutur.

Birgn, zhd ve takvasyla n kazanm bir haydutla buloarak


Kendisine, "Kur'an- Kerim'de btn Mslmanlarm hr olduu aka belirtilmiken Snni kardelerinizi nasl
esir edip kle gibi satyorsunuz?" diye sordum. Cevap olarak,
laubali ve kstah bir tavrla, "Kur'an- Kerim Kitabullah olduu
ve her ynden insandan erefli olduu halde, yine de birka krana (yani franga) satlyor. Yine, birnebi olduu halde Yakub'un
olu Yusuf da satld. Fakat acaba kt m oldu? Sorarm sana!"
dedi.
grtm.

51

Bir Sahe Dervi in Orta Asya Gezisi

slfun dininin sekizyz yldan beri bu halk arasnda gelenek denilen eski alkanlklar yok edemediine, din bilginlerinin
tlerine karn, dinin yasaklad birok adetlerin geerlilii
ni bugne kadar srdrdne dikkat edilmelidir. Bma gre s
lfuniyet Trkmenler ve Orta Asya 'nn dier gebe ve yrkleri
arasnda yalnz tapnma biiminin deimesine neden olabilmi, baka bir etki yaparnarntr. Baka bir deyile Trkmenler
bir zamanlar gnee, atee ve dier doal glere ettikleri kulluk ve ibadeti imdi Hz. Muhammed'in belirledii biimde gerek Tanr'ya yapyorlar. Bna karlk, tarihin bildirdii kendilerine zg ahlak ve eski gelenekler hala varln srdryor;
bunlarn ev ve yurtlar bir yerde sabitletirilmedike, gebelikleri yerleiklie dntrlmedike yok olmayaca da kesindir.

Trkmenler arasnda, Araplardaki eyhler, Trk boylarndaki


aksakallar ynetimi gibi ok eski zamanlardan beri sregelen
bir ynetim grlmez. Bunun nedeni kendilerine sorulursa,
"Bir reissiz biz ulusuz. Hibir zaman da zerimize bir reis tayin
etmeyeceiz. nk hepimiz eitiz. Herkes kendisinin hkmdardr" cevabn verirler. Geri bunlar arasnda da aksakallar
vardr. Ama bunlar reis deil, airetin memuru konumundadr
lar. Bnunla birlikte bu aksakallar, airetindier bireylerine g-,
re bir derece ayrcalkldr. Bu ayrcalk, daha dorusu kendisine gsterilen sayg ve ballk, yapt hizmetlere karlk bir tr
dl kabilindendir. Nfuznu yasal srurlar dnda kullamnamas, dier bir deyile tahakkm derecesine vardrmamas durumunda kedisine de sevgi gsterilir.
Trkmenlerin aksakallar mttefikleri olmayan oymak ve ai
retlerle, ran ve Rusya hkumetleriyle iliki ve iletiimi sala
ma, airetlerinin dilek ve temennilerini bildirme konularnda
araclk yaparlarsa da, temsil niteliini tamadklar iin nemli konularda kendi balarna karar vermeye yetkili deildirler.
52

Trkmenler Hakknda Baz Bilgiler

Nitekim imdiye kadar bunlann araclk ve yardmlaryla Trkmenlerin verdikleri zararlarn nli:mmesi iin yaplan ok byk fedakarlklar bir fayda temin edememitir.
Aur Ata nlerinden getiim zaman, Gazili Gur slalesinden
Hazar Han adl bir aksakal tanmtm. Bu adam otuz yldan beri
Amiral nvanyla Rusyaya hizmet ediyordu. Hizmetine kar
lk ayda yaklak krk duka maa alyor, bu parann on dukasn
katibine veriyordu. Yar Avrupal bir ynetim iinde yaayan
bu aksakal hala adrda oturuyordu. Hazar Han'n balca grevi ntuzunu Trkmenleri korsanlktan alkoymak iin kullanmakt. Belki kendisinden yrklerin tasarladklar saldrlar
hakknda nceden baz bilgiler alnmas da umuluyordu. nk
airetinin bireyleri Trkmenlerin niyet ve tasarlarn kolaylkla
renip Ruslara casusluk edebilirlerdi. Amiral Hazar Han, onlar hibir zaman bu yolda kullanmaya g yetiremedi. Btn
ii, Moskof raks ile gece gndz sarho olmakt. leride birgn
doal olarak babalarmn memuriyetine varis olacak oullar da
"Karak" denilen haydut eteleriyle ittifak iindeydiler ve bu
ekiyamn hareketlerinden Ruslarn mmkn olduu lde habersiz olmalar nedenlerini oluturna ve aratrnayla vakit geiriyorlard.

Bilimsel nitelikleri nedeniyle deil, aksine, sevgi ve sevecenlikle tannmalar, sahip olduklarna inamlan kimi ruhsal ve gizli
zelliklerin hayallerle dolu zayf kalplerine korku ve dehet drmeleri nedeniyle mollalar, Trkmenler arasnda aksakallardan daha saygn ve etkilidirler. Hiyve ve Buhara'da renim
gren bu mollalar ikiyzllk ve aldatma sanatn laykyla
rendiklerinden, iin banda, ancak eblehleri kandrabilecek
olan eitli tavr ve hareketlerle halkn sayg ve sevgisini kaza. narak keselerini dotdurduktan sonra hemen svrlar. Bu nedenle bunlarn nfuzu da srekli deildir.
Trkmenler, ne zaman belli bal

meguliy~tleri

ve ilk

srada

53

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

gelen elenceleri olan bir yama tasarlasalar, hemen bu mollalarn hayr duasn alrlar. Mkemmel ve dzenli biimde yap
lan yamaya Alaman, nemsiz bir vurgunsa apav, yani apul
derler. Sonunda hepsinin yararlanaca byle bir ie katlmak
iin yaplan ilk davette her Trkmen hemen silahlanp ata biner.
Ancak tasarlanan gece basknlarnn plfuu son derece gizli tutulur. En yakn akrabalar, en sadk dostlar bile bunu serdardan
renmek iin bouna sorup dururlar. Serdar, yama iin gnderilen birlie seilen reistir. Serdar mollalarn hayr duasru aldktan sonra yola ktlar. Dierlerinin her biri ayr yoldan giderek geceleyin daha nceden belirlenmi yerde birleirler. Eer .
bir yerleim blgesi baslacaksa, genellikle gece yars, kervan
ya da bir birlik baslacaksa afak vakti saldrlr. Saldrganlar
birka ble ayrlarak bir ya da iki nbet saldrrlar. Bundan
fazla saldn dzenlenmesi nadirdir. Hatta bunlar arasnda "ki
defa saldr, ncde dizginleri geri evir" anlamnda bir atasz vardr.
Bunlarn saldrlarna kar koyabilmek iin byk bir sebat ve
metanet gerekir. ranllar bu saldrlara hibir zaman kar koyamazlar. Bu nedenle bir Trkmen be-alt ranlnn zerine sald
rr ve genellikle tmn birden balayarak srp gtrr. Trknenierden biri bana, "Bu siyah bal adamlar ok defa korkularndan kendileri bizden ip isteyip birbirlerini balarlar. Hatta
son kalan adam balamak iin gerekmese, hayvandan inp1emize bile gerek kalmaz" demiti.

Bu aresiz esirler korkaklklar nedeniyle ileride balarna gelecek olan ikence ve feHiketi biliyor olmallar.Ama ilerinden
kar koyanlar hemen ldrlrler. Teslim olanlarn bir blm
ata bindirilerek ayaklar hayvann altndan birbirlerine bala
nr, bir blm ne katlirak hayvan gibi srlr, kimileri de atlarn kuyruklarna balanarak srklenirler. Zavalllar, Trkmenlerin karargahiarna varncaya kadar, kimi zaman birka
54

Trkmenler Hakknda Baz Bilgiler

saat, kimi zaman da gnlerce yol yrrler. Bu srada gc kesilip hayvanlan izleyemeyenler genellikle ldrlrler. Karargaha sa salim varabilenler ise sonradan eitli hakaret ve i
kencelere urarlar.
Gmtepe'de bulunduum srada

ele geen mallarla dnen bir


Alaman'a rasladm. Bu mallar, her zaman olduu gibi esirlerle
at, eek, kz, inek ve bir hayli eyadan oluuyordu. Sonra<I.an
bunlar apula katlanlar arasnda taksim edildi. Taksim srasn
da "ihtiyat" adyla bir pay aynld. Meer bu pay, ileride eksik
bulunacak paylarn tamamlanmas iin ayrlyormu. Taksim
ii yle yaplyordu: Haydutlar birbiri ardnca gelerek hisselerine den paylan muayene ediyorlard. Birinci ve ikinci adam,
paylarmdan memnun olarak kabul ettiler. nc sradaki
adam, hissesine den kadnn dilerini beenmedii iin raz
olmad. Bunun zerine reisieri ihtiyat payna bavurarak oradan ald bir ee i zavall ranl kadmn yanna srd. Bunlarn
deeri tahmin edildikten sonra haydut kabul edip sustu. Dier
lerinin paylarmn da bu ekilde datldn izledike, bu barbar adet, sabr ve tahammlm yok ederek beni kudurttuysa
da, aresiz sesimi karamadm. Hatta bazan glmeye bile mecbur oluyordum. nk baz adamlara den payla,r, ok garip
paralardan oluuyordu.
Bu apullar, Trkmenlerin syledikleri iirlerin balca konusunu oluturur. iirlerde nl olaylarn hikayesi kztka okuyamn sesi ykselmeye, olay hatrlayan dinleyicilerin evk ve
heyecan artmaya balar; hele genler bs-.ntn coup barp
armaya, klahlann yere atnaya ve elleriyle salarn bala
rn yolmaya balarlar.
Bu.duruma amamak gerekir. nk bu yiitlerin, grdkleri
terbiye gerei kendilerini birer cengaver ve kahraman olarak
gstermek istemeleri doaldr. Bunlann iinde ancak binde biri
okuma-yazma bilir. En kk yalanndan bed kendilerine ak55

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

tanlan ve hikaye edilen ey at, silah, haydutluk ve kavga szlerinden ibaret olduu iin, doal olarak zihinleri byle eylerle
dolrnutur. Hatta bizim sayg deer Han Can cenaplar bile, birgn nmde, ocuuna terbiye ve t amacyla, komulardan
birinin ocuunun ocukluk yandan henz kurtulduu bir s
rada iki ranly nasl esir ettiini vgyle anlattktan sonra, aa
layc bir tavrla, "Acaba birgn sen de adam olacak msn?"
demiti.

Hemen yukarda nl olaylar aktardn, hikaye ettiini sylediimiz iirleri yksek sesle okumak gece toplantlarnn,
zellikle k gecelerinin en bykelencesidir. "Bahi" denilen iir okuyucular, okuma srasnda "Dutare" ad verilen iki
telli bir trtanburda alarlar. Szkonusu iirlerderi bazlar gerekten gzeldir. rnein Mahdum Kulu adl airin iirleri, ze. rinde durmaya deer gzelliktedir. Mahdum Kulu, iirlerinin
byk ounluunda iki karde oyman birbiriyle mcadelesi
sayd Yumutlarla Kklenlerin kavgalarndan duyduu zntlerini dile getirir, ayn kkten gelen iki halkn, damarlarnda
ayn kann dotatn gzden uzak tutarak birbirlerinin oluk
ocuunu ldrdklerinden, esir ettiklerinden yaknr.
Trkistan'da kadnlar da erkekler gibi krmz renkli ipek gmlekler giyerler. adr altnda bulunan Trkmenlerin ssleri
bundan ibarettir. oluk ocuk sahibi, yal bal hatunlarn,
gen kzlarn byle bol, geni ve topuklara kadar uzanan giysilerle te beri salma salna gezmelerine gzm kolay alamad.
Dn ve bayram gnlerinde kadnlar bu uzun gmlekleri zerine al sarp iki ucunu sarktrlar. Bu giysilere zg sar ve kr
mz renkli bir tr izmeleri vardr ki, burunlar kalkk, keleri
yksektir. Bunlardan baka kadnlarn en ok holandklar ss
eyas bilezik, gerdanlk ve ldipe yerine kulaa ya da buruna taklan halkalarla gse ilitirilen hamayllardr.
Trkmenlerin evlilik trenleri de garip bir ekilde yaplyor. r56

Trkmenler Hakknda Baz Bilgiler


nein dn srasnda nianl

olan kz, o duruma zg giysisiyle


sert bir ata yan olarak biner, eyer zerine, sonradan
kesilecek olan bir olak ya da kuzu alarak hayvan alabildiine
srmeye balar. Damat da, akran olan birtakm genlerle birlikte, atlara binerek kza yetirnek iin drtnala gider. Kz, eit
li maharet ve hareketlerle kendisini izleyenlerin, tutmakta olduu olak ya da kuzuyu kapabilecek lde yaklanalarn engellemeye alr. "Kol Br", yani yeil kurt denilen .bu oyun,
btn Orta Asya gebeleri arasmda oynanmaktadr. Dier bir
garip gelenekleri de evlenenlerin zifaftan bazan iki, bazan drt
gn sonra birbirlerinden ayrlarak bir yl gemedike daimi olarak birlememeleridir.
hzl koan

Hayvanlarn

stn saan, ev ileri gren, le zg sanatlar


yapan, yani kilim ve hal dokuyanlar hep kadnlardr.

Bir halnn dokunmas birok kz ve kadm megul eder. Bunlaustalan olan bir kadn bulunarak, olduka kank
olan ilemlere nezaret eder. Bu kadn, rnein, dekunulmas istenen naklarn rneklerini kum zerine para para izer, ii
ler de bu rnee bakarak haly dokurlar. rettikleri kumalarn
dayankll, renklerinin gzellii bir yana, Trkmenlerin resim ve nak sanatnda gsterdikleri ustalk, genellikle Avrupa
fabrikalannda dokunanlardan insan doasna daha uygun kumalar meydana getirmeleri, gerekten artcdr.
rn banda,

Bu l kzlanndan alt-yedisinin, bazan daha ounun sra halinde diziterek hasra drlm yn ayaklaryla byk bir hz
ve ustalkla yuvarlamalarn, bunlara nezaret eden deneyimli
usta kadnn renklerin hangi taraflarda ak, hangi .araflarda kark olacan retiini, gsteriini izlemek ok tuhaf bir ey
dir. Bunca basitli'ine gre insan zihninin kefettii en eski i
lemlerden olmas gereken bu kee imali, kefedildii zamandan bu yana hi gelimemi, eski durumunu korumutur.

57

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

Burada en ok kullanlan renk, gl rengidir. eitli renklerde


kilimler zenginlik gstergesi saylr. Beyaz renklileri de baz resmi gnlerine zgdr. Hal ve seccade yalnz Trkmen ve zbeklerin zenginlerinde bulunur. Bunlarn 'naklar,
Avrupadan gelen mendil ve dier kumalarla resim ve nakla
rndan alnarak alacak lde benzetilmitir. Hele bu kadn
lardan bazlarnn sz konusu kumalar yalnz bir defa grmelerine karn, sonradan rneine bakmadan srf belleklerinin
yardmyla nak ve resimleri eksiksiz olarak yapmalar hayrandokunmu

lk uyandrcdr.

Bir konak yeri belirlendiinde, adrlan kuranlar da kadnlar


Bu adr in snrlarna dein hep ayn ekildedir, byk bir
deiiklik grlmez. Gebelerin c:nl ve hareketli hayat biimlerine gre dzenlenmitir. Bu hafif meskenler, ahaptan
yaplan byk bir kafes ya da bir kaburga biimindedir ve zerine kee ekilir. Yukarda auld zere bu adrlar belirlenen
yere kuran Trkmen kadnlan olduu gibi, gerektiinde bozarak develere ykleyenler de onlardr. Airet bir yere gittii zaman, evlenecek kzlar dndaki btn kadnlar deveterin arkas
sra yayan giderler.
dr.

Zenginlerle yoksullarn adrlar arasnda, sahiplerinin g ve


zenginliine gre deien baz sslemelerden baka bir fark grlmez. Bunlar arasnda bir de Kara Ev denilen, zamanla kararm birtakm adrlar vardr. Ak Ev ad verilen beyaz adrlarn
iieri lekesiz, temiz ve pak kilirnlerle denmitir. Bu tr adr- lar, yeni evlenmi olanlarla konuklar iin kuruluyor. nk konuklarna byk bir sayglar vardr.
Orta Asya yerlilerinin bu meskenleri belleimde gzel bir etki
brakmtr. Bunlarn ii yazn serin, kn scaktr. ou yabanclar bu konutlarn, hemen hemen snrsz denilebilecek bu llerde zaman zaman eitli ynlerden gelen frtnalara hibir e
kilde kar koyarnayp .para para olacan sarurlarsa da,
58

Trkmenler Hakknda Baz Bilgiler

Trkmenler byle bir olaydan hi endie etmezler. Byle durumlarda adnn iplerini gerer ve dadsnn ninnisi ile beikte
uyuyan ocuk gibi, rzgarn grltsyle tatl tatl uyurlar.
Trkmen aileleri, kendileri iin ok deerli olan aile bireylerinden birisi ldnde, bir yl boyunca ok garip bir yas treni yaparlar. Szkonusu kiinin lmne denk den zamanlarda birtakm at kadnlar gelir, alayp inleyerek birtakm atlar
sylerler. Bu tren srasnda yas tutmakla ykml olan lnn
tm akraba ve yaknlar orada bulunmak zorundadrlar. Bununla birlikte bunlar, atlar geldii zaman yapmakta olduklar i
leri brakmazlar. Atlar lnn ayrlk derdiyle, ona duyulan
sevgi ve zlemle dayanlmaz biimde feryat ve fgan ederken,
bu srada kimileri ubuunu tttrmekte, kimileri silahn silip
parlatmakta, kimileri de yemek yemektedirler. Kadnlar ise bir
yandan bu skntl adr iinde hep birlikte diz kp atlarn
ahengine uyarak barp arrken, bir yandan da bir an bile i
lerinden geri kalmazlar; kimi yn tarar, kimi mekik evirir, kimileri de kendilerine den ev ilerini yaparlar. Bu grnm
izlemek gerekten elenceli bireydir.
lnn dostlarndan herbirinin, lm olayn birka ay sonra
haber alm olsa bile, bu trenlerde bir kez bulunmas gerekir.
Yas treni genellikle gece yapldndan, bir ziyareti geldii
zaman adrn nnde en az bir eyrek saat kadar kudumua
sna barp ararak varln duyurur..Eer len adam "hatm" yani bahadr nvann kazanm bir kaluaman ise, onun
mezar zerine topraktan bir tepe yaplr. Bu tepelere "Yuzka"<*l
ad verilir. Her TrkiDenin byle bir adamn mezar zerine
enaz yedi krek toprak atnas gelenektir. Bu nedenle evresi
( *) Bir zamanlar Hunlar arasnda bulunan bu adet bugn Macarlar arasnda da yaamaktadr. Hatta birka yl nce, yurttalarnn sayg ve sevgisini kazanm
olan Kont Zeeni'nin Yukar Macaristan'n Kaan kentinde bulunan mezar
zerine, Kont Edvard Caroin'in tevikiyle topraktan bir tepe yaplmtr.

5~

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


altm, ykseklii yirmibe-otuz

ayak olan tepeler oluur. Bu


llerde, bu mezarlar ok uzak mesafelerden grlr. Her
tepe, iinde gml bulunan kiinin adyla anlr.
geni

Hindistan ile ran'n in ve Rusya arasndaki ticareti ve uygarlk deiimini imkansz klan bu haydutlarn genel durumlar
budur. Trkmenlerin ok eski zamanlardan kalan adetleri,
ahlaldar, vahi biimdeki kiisel zgrlkleri, her bireyin kendi kendisinin hakimi olma zellii imdiye dein zerre kadar
deimediinden, gerekten de incelemeye, renmeye deer
bir durumdur. Bu durumun doruluu, bilinen nl efsane ve
destanlannn incelenmesi halinde kolayca anlalr.
balca

gelenek ve greneklerinin gelecek kuiin ayrntl biimde tesbit edilip yazl


masnn tam zamandr. nk artk unutulup yok olmas yaklamtr. Avrupa dnce, sanayi ve ihtiyaclarnn gnden gne bunlar arasna girmeye balad gz nne alnrsa, bundan
byle Trkmenlerin barbarlnn srebilmesi imkan ddr.
Geri bunlar hala Avrupallarla ilikiden kanyor, onlardan
birisinin ilerine girmesini engellemek iin binbir engel ve glk karmaktan geri kalmyorlarsa da, are yok, bir gn evrelerini kuatan batakln kendilerini boup yok edecei aktr.
Trkmenlerin

aklara aktarlabilmesi

60

5
Gmtepe

ve Etrek

Gmtepe'de

kendisine tavsiye edilmi olduum Han Can,


bnyeli, yakkl ve uzun sakall bir
adamd. Gayet sade giyinmiti. Beni karlayarak pt. Adm
birka kez anarak hogeldin dedi. Hac Bilal ile Hac Salih de
byle gzel bir ekilde karlandlar. Dier haclar hurlann
ayrdktan sonra, yryerek adrlarn yolunu tuttuk. Han Can
ile iimizden ileri gelenler topluluun arkasndan yryordu.
Geliimizin haberi her tarafa yayld ve saymz abartld
iin oluk-ocuk, kar-kzan, hatta kpekler bile evierden frla
yp bizi izlemeye kouyorlard. Halk, yalnz bizi grme merak
nedeniyle byle hcum etniyordu. Asl amalar haclara sayg
gsterip gnllerini alarak sevap kazamnakt.
krk yana yakn, salam

Orta Asya'nn bu durumuna ilk kez tank olduum iin, ne yapaAcaba yerimde durup evredeki salam yapl
kee adrlara, ayaklarna kadar uzanan ipekli cameler giyinmi kadnlara m bakmalydm, yoksa, el skmak iin byk
bir cokuyla zerimize uzanan el ve koliara karlk vermeye mi
ahmalydm. Bir trl. karar veremiyordum. Genci-yahs,
erkei-kadm ile btn bu topluluk, kutsal makam ziyareti baarmalar nedeniyle haclara imrenerek bakyorlard. Henz evlenmemi birok dilber kzn, gen kadnlarn boynuma sarlacam ardm.

61

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

rak sk sk k:ucakladklarm sylersem, aknlmn yle kolayca yok olmayma almaz sanyorum. Gl bir din duygusundan ve konukseverlikten kaynaklanan bu sayg dolu davranlara teekkr etmek gerekir. Ama btn bunlar uzadkca, dayamlmaz bir hal ald da inkar edilemez. Ben kendi adma, artk dayanma gcmn kalmadn syleyebilirim.
Her neyse! Ba mollamn adn nne geldiimiz zaman durduBizim kervan halkmn nerelerde konuk edilecei burada belirlenecekti. Burada izlediim garip hali mrm boyunca
grmemitim. Halk bu yoksul konuklar bir trl paylaam
yordu. Her biri, bir ya da birkam gtrmeyi onur sayyor, ben
alacam, sen alacaksn diye birbirleriyle ylesine ekiiyorlar
d ki, gerekten hayretler iinde kaldm. Geri Trkmenlerin
konukseverliklerini nceden duymutum; ama bu derece olacan umm~yordum. Han Can, mdal}ale ederek artk kadnlara
da sirayet eden bu ekimenin nn ald. Halk sakinleince
herkesin konuunu belirledi. Hac bilal ile beni kendi adrna
gtrd. Han Can Gmtepe 'nin sonlannda oturduu iin, daha nce szettiim Grgene nehrinin iki yakasnda, nehrin az
na yakn bir yeinde bulunan yayla tmyle gememiz gerek- ti. adra vardmzda gne hemen hemen batm, bizim btn g ve kuvvetimiz tkenmiti.
nlduk

Szn ksas, artk tam biraz rahat edeceimizi umarken, gelenelderi gereince adrn evresinde iki kez dndmz sra
da, baz aralklardan iinin misafirlerle dolu olduu gzme
iliti. Bu herifler, gece yansndan bir saat sonraya kadar eitli
sorularla bize eziyet ettiler. Doululara zg dayankllna
karn Hac Bilai'in bile sabn tkendi. Misafirler gittikten sonra
ar demir zincirlerle bal ranl bir kle, aa bir kap dolusu
balanm balk ve yourt getirdi. Han Can'U1 byk olu Baba
Can, bu kab klenin elinden alarak nmze koyduktan sonra
alt tarafmzda bulunan babasnn yaruna oturdu. kisi birlikte,
62

Gmtepe

ve Etrek

nmzdeki yemei nasl bir hzla silip sprdmz byk


bir keyifle seyretmeye baladlar. Yemek tamamlannca Hac
Bilal, dua edip eliyle sakalm svazladktan sonra Han Can'a teekkr etti.
Ertesi gn Hac Bilal, birlikte biraz dolamamz teklif etti. abiraz ilerleyince, artk efendi tavrlarm btnyle
brakarak kalbirn ve davramlanmla tam bir dervi olmam gerektiini hatrlatarak, "Beni ve arkadalarm taklit et. Halka efsun oku, nefes eyle. Geri Rum'da byle olmadn biliyorum
ama, burada dervilik iddia edip de onun gerektirdii grev ve
artlar tam olarak yerine getinneyecek olursan, halk senden
kukulanr. imdiye kadar usuln rendiin iin retmeye
gerek yok. Bu nedenle hemen, rasladmz kiilere tam bir iktidarla bol bol dualar ve himmetler ve. arJdka da gidip hastalara nefesler eyle. Ama karken elini uzatmay unutma. nk
derviterin geim kaynann bu tr gelirler olduunu herkes
bildiinden, dervii byle bir i iin ardklarnda, hediyesini
nceden hazrlarlar. Ben srf iyiliinizi dnerek bu nasihatlar veriyorum. Gezginin birisinin urad bir beldede halkn tmnn tek gzl olduunu grnce, kendisinin iki gz de sa
lam olduu halde, onlara uymak iin bir gz krm gibi gzktn hatrla" dedi. Bu gzel tlerine teekkr ettim.
Bunun zerine, Han Can ile dier baz kimselerin benim gerek
kinliirni renme konusunda ok istekli davrandklarm, kendisi yalanlamaya almsa da, Trkmenlerin bir trl inanmayarak benim Zat- ahane (Osmanl Sultan) tarafnda':n Rusya'mn nfuzunu krmak iin politik bir grevle Hiyve ve Buhara emirlerine gnderilmi olduumda srar ettiklerini, Sultan' a
sonsuz sayg duyduklar iin, ileride hakkmzda hayrl olaca
dncesiyle bu kuku~u kalbierinden bsbtn karnama
grnde olduunu anlatt. Bununla birlikte dervilik halini
bir an bile elden brakmamarn yeniden tavsiye ederek, "Byle
drdan kp

63

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


pheli
halkn

ve kank bir halde bulunmak, ilerinde bulunduumuz


tabiatma daha uygundur" dedi.

Aramzda bunlar karara balayarak adrmza dndmz


de, Han Can' birtakm akraba ve dostlaryla birlikte bulduk.
Han Can bize ilk olarak eini ve yal annesini takdim ederek
ikisi iin ok deerli olan hayr dua ve himmetimizi ni yaz etti.
Sonra ailesinin dier bireyleriyle grp, onlar iin de istenilen hayr duay ettikten sonra, Han Can bize dnerek, lkesinin
geleneklerine gre konuklarn ailenin yakn yelerine eit sayldn, bundan byle yalnz kendi aireti iinde deil, tm
Yumutlarn egemenlii altnda bulunan btn yerlerde istedii
miz gibi gezip dolamakta zgr olduumuzu, Kate adn ta
yan airetinin bizim klmza dokunacak kiilerin hakkndan
gelmeye hazr olduunu bildirdi.

Han Can szlerini, "Hiyve'ye gidecek olan kervan hazrlamn


caya kadar burada beklemek zorundasnz. Bu nedenle yaklak
iki hafta kadar bekleyeceksiniz. Bu frsat ganimet bilip en uzak
adrmza varncaya kadar gezip dolan. Hibir Trkmen, bir
dervii adrndan hediyesiz karnayacandan, bu vesile ile
hurlannz doldurmu olursunuz. nk Hiyve ve Buhara'ya
kadar gideceksiniz ve yolda bir daha nevale tedariki mmkn
olmaz" diyerek tamamlad.
stediimiz gibi gezipdolamakonusunda bu lde bir serbestlie sahip olmak, amacma uygun dt iin fazlasyla
memnun oldum. Zaten Gmtepe'de halkn durumunu biraz
daha aratrmak, incelemek ve ivesini renmek iin gereken
zamandan daha ok kalmaya niyetim yoktu. Varmzn ilk
gnlerinde gezilerime Han Can ya da kardeleri, onlar da yoksa
yakn dostlarndan birisi elik ediyordu. Sonralar Hac Bilal ya
da Hac Salih ile dolamaya baladm.
Hac

Bilal karlatmz kiilere nefes ediyor, Hac Salih de isteyenlere hekimlik ediyordu. Hac Salih hastay muayene eder64

Gmtepe

ve Etrek

ken, ben de bir yandan nefes ediyordum. Bunun karlnda bana her defasnda mutlaka kk bir kilim seccade ya da bir miktar kurutulmu balk ya da buna benzer bir hediyecik veriyorlard. Bu ortak hizmetimizin bir rasiant eseri olarak iyi bir etkisi
mi grld, yoksa Hac Rumi, yani Trk hacs olduum iin
halkta bir heves mi u yand nedir bilemiyorum, az zaman iinde
mterilerimi oalttm. Hatta Gmtepe'ye varmzdan be
gn sonra, sabahleyin uykudan kalkar kalkmaz hcremin hastalarla ya da kendini hasta sanan insanlarla dolduunu gren arkadalarm arp kaldlar. Gereine gre bunlardan kimine
nefes ediyor, kimine muska yazyor ve karlndan her birinden mutlaka bir hediye alyordum.
Geri urada burada ince eleyip sk dokuyan kimi kiiler, benim
politik bir grevli olduuma inandklarndan, derviliirnden
kuku duyuyorlard. Ama bunun pek etkisi olnuyordu. nk
halkn byk ounluu, gerek amacm bilmediklerinden
Avrupal olduumu hayallerinden bile geiremezlerdi. te bunun iin, imdiye kadar soydalarmdan hemen hemen hi birinin gremedii yerleri tain bir zgrlk ve gven iinde gezip
dolaabileceirni dndke byk bir sevin duyuyorum.
Gnden gne buradaki tandklarm oald. Bunlar arasnda
ileri gelenlerden de bir hayli zevat bulunuyordu. Bunlardan
Trkmenlerin nl bilginlerinden Kzl Alund (asl ad Murad't) denilen bir zat ile aramzda byk bir sevgi dodu. Kzl
Alund kadlardan (mteneffizan) olduu iin dostluundan
ok yararlandm. nk onun yardmlaryla her yere girip ka
biliyordum. Buhara'daki renimi srasnda eline geen Osmanl Trkesiyle yazlm bir tefsirin baz yerlerini anlayamamt. Benden oralar aklamarn istedi. Verdiim anlamdan
son derece holand iin, bu olaydal sonra nne gelen yerde
beni vmeye, din bilimlerindeki uzmanl.n yaymaya balad.
Satlk

Ahund denilen gerekten bilgin ve saygn dier bir zatla

65

Bir Sahte

Derviin

Orta Asya Gezisi

da dostluk kurdum. lk grmemizde doru inancn kayna


olan Rum lkesinin halkndan halis bir Mslnanla grmeyi
nasip ettii iin Cenab- Hakk'a kretti. Bu srada bizi izleyenlerden biri, tenimin beyazl hakknda baz dnceler ileri srerek bana hitaben, "Ey gzel hoca, aslnda Mslmaniann rengi byleydi. Zamanmzda Cenab- Hak bu rengi yalnz Bat lkelerindeki iman ehline nasip etmitir" diye bard.
Bu yreterin en byk ~ads olan, Kad Gilan da denilen Molla
Turdu ilc de tanm, sohbetine zellikle devam ediyordum.
nk halk arasnda gerek nfuz sahibi olanlar yalnz molla
snfyd. Bathlarn, aksakallann nfuzunun herkesten stn
olduu yolundaki inanlar yanht. Bunlarin nfuzlan ulcma~'a oranla yok hkmndeydi.
Yeni dostlarnn hakkmdaki gvenleri gnden gne artyordu.
Bu da tuttuum yolun doruluunu kantlyordu. Hatta Kzl
Alund'un tensibi zerine, Gmtepe'de bulunan baz Yunan
harabclerinin kahntlaryla yaplmas dnlen caminin yerinin belirlennesini bana braktlar. Meer Kzl Ahund, beni o
topluluun iindeki en bilgin dervi sayarak tavsiye etmi.
Andm kiilerin yardmlaryla Gmtepe'de

bir hafta iinde


birok kii tandktan baka, Trkmenler arasndaki ilikilerin
tr ve derecesini, bu oymaklan oluturan kollarn, airetlerin
ounun durumlarn, ak kar elikilerine karn bunlarn
imdiye dein birlikte yaamalarn salayan birlik ve ban nitelik ve gerekliini imkan elverdiince aratrabilecek duruma
geldim. Ancak bu i, daha nceden sandm kadar kolay deil
di. nk her kimden hayat biimlerine, geim tarzianna ili
kin bireyler sorrna cretinde bulunsam; ksacas, dnyaya ili
kin herhangi bir konunun gerekliini anlamaya kalksam, benim gibi varln zhd ve ibadete adayan bir derviin dnya i
lerine byle nem vermesinin nedenini sorarak aknln a
a vuruyordu. Bu nedenle tedbirli ve basiretli davranarak hibir

66

Gmtepe

ve Etrek

eyin dorudan doruya aratrmaya kalklmanas, sorunun


dolayl

yollardan zmlenmesi gerekiyordu.

Hamdolsun ki, haydutluk zamanlar istisna edilirse, bu adamlarn mr atalet iinde geiyor, btn zamanlarn airetlerinin
ileri hakknda malayani konumalara harcyorlard. Bu nedenle, bilgi almak iin bu konumalara gizlice kulak misafiri olmaktan iyi yol olamazd. te byle, ok defa, bunlarn yannda
bir keye bzlp elimdeki tesbihi eviriyor, derin tefekkr
denizine dalm, her eyden habersizmi gibi grnerek aralarndaki konumalardan vilayette (yani ran'da) yaptklan haydutuklarn, Hiyve Ham ve dier .gebe oymaklarla ilikileri
nin ayrntlarn reniyordum.
Bizim iin aslnda bir dinlenme zaman olm<s gereken bu moladan yararlanarak, Kzl Ahund ile birlikte, nce Yumutlara
bal ve onlar!} dousunda sakin olan Atabay Trkmenlerinin,
daha sonra da l atllarnn saldrlarn nlemek iin bir zamanlar skender'in bina ettii setin bycek bir blmn grebilmek iin o yrede yaayan KklenTrkmenlerinin yanna
gittim.
Kzl Ahund 'un bu gezisi, bilmem hangi kanun ve dzen asn
dan, yapld renilen bir hakszln ortaya kanlarak adaletin yerine getirirnesi amacna ynelik olduundan, yollarda k
sk mola vennek zorunda kaldk. Bu nedenle, iki gnde tamamlanabilecek olan yolculuumuz drt gn srd. Douya doru
yaptmz bu yolculuk srasnda, hep ayn yne doru gitmemiz gerekiyordu. Ama yolumuzun zerindeki sazlarla kapl kimi bataklklardan, yzlerce yaban domuzw1un m eskeni olan s
sz yerlerden ekinerek binek ve yklerimizle birlikte genellikle yolwnuzu deitiriyor, uzak ve sapa yerlerden dolamak zorunda kalyorduk. Bu bataklklar Grgene nehrinin bahar ya
murlarndan taarak birka mil geniliindeki bir alan kaplamas nedeniyle olumutu. Bu durwn zamanmza zg birey

67

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


deildi,

byk ihtimalle eski zamanlardan beri bulunuyordu.


nk yukanda szn ettigim byk set, ovarun su basma tehlikesinden olabildiince emin olan ykseke yerlerinde, nehrin
kuzey sahilinde ve ondan drt, bazan alt alt mil geride uzanacak biimde yaplmt. Bugn, her mevsimde tehlikeden
mmkn olduu kadar uzak ye dier yana gemeye en elverili
yol da genellikle bu harap duvarn dibinden geiyordu. te ku
kusuz bu nedenle olmaldr ki, adrlarn byk blm bu yrede kurulmu olduundan, bir saatlik yol gitmeden onlardan
birouna rastladk.

Bu eski surun bat ucuna kadar gitmedim. Asl hakkndaki rivayetlerin tm de si hurafe ve masal trnden eyler olduun
dan nem vennedim.
Gzlemlerime gre szkonusu set, dou ynnde iki ayr noktadan balyordu. Deniz kysnda bulunan birok kahnt, birinci noktann Gmtepe 'nin kuzey dousunda olduunu gsteriyordu. kinci nokta da yine deniz yaknlarnda, Etrek nehrinin
yaklak yirmi ngiliz mili gneyindeydi. Bu iki duvar, Etrek ve
Grgene nehirlerinin arasnda, Gmtepe 'nin gney dousun
daki Altun Tokmak adl tepenin st tarafnda birleiyordu. Duvarn Gmtepe'den balayan blm, batdan gney douya
doru on corafya mili kadar uzaruyordu. Ben bu duvar iki gn
dolatm. Ykseklii iki- kadem<*l kadar kalmt. Genel grnm uzun bir savunma hattn andryordu. imdi varolan
kalntlardan anlaldna gre, her bin admda bir kulesi varm. Bu durumda kuleler birbirine eit mesafelerde bulunuyorlard.

Surun yaknlarnda, sura paralel birtakm byk tepeler grlyor. Bu tepelerin aratrlnasn benden sonraki gezginlerin
himmetine havale ediyorum. Ben bu tepeler hakknda hibir
(*) Yann arnlk l birimi. ngiliz kademi te bir metredir.

68

Gmtepe

bilgi elde edemedim. Kiisel bir dnce ya da gr


cak durumda da deilim.

ve Etrek

aklaya

Trkmenler bu tepelerin en kklerinden bazlarn kazm


lard. Anlattklarna gre, bl,lillardan birinin iinden, drtgen bir
yap iinde bir miktar mavi kil ile ok az altn ve dier baz deerli eya ieren kat gibi ince byk bir kp buhnmu. te bu
duvara, altn alan anlamna "Kzl Alan" adnn verilmesinin
nedeni bu olmaldr. Bunlar, yukarda halkn nl kiilerin mezarlar zerine yaptn sylediimiz Yuzka adl tepelerle kartrlmamaldr. Onlar bsbtn bakadr.
Klavuzuru Kzl Ahund, malumatl bir zat olmasna karn, "s
kender setti" adyla nlenmi bu duva;n, skender'in emriyle
cinler tarafndan yapldna inanyordu. Hatta bana, "skender
bizim gibi salih Mslmanlardand, cinler ve periler kendisine
boyun emiler, emir ve fermanna itaat ederletdi" diye sze
balayarak skender'in lmszlk suyunu (ab- hayat) aratr
mak amacyla karanlklar lkesine gittiine ilikin nl
hikayeyi anlatmaya giritiyse de, szne pek kulak asmayarak
duvardan bir tula koparmaya altn grnce sustu. Ama
bu kzl tulalar birbirine iyice kaynam olduklarndan para
para knlmalar kolay olduu halde, salam olarak yerlerinden
koparp ayrmak ok zordu.
Anlan yerin yakn evresinde, ileride keifler tarihi kitaplarna
konu olacak eski eser kalnts vard. Harabeler yalmz Yunanl
lar zamanndan kalma eyler deildi. Bunlar arasnda ranltia
rn eski uygarlklarna ait eserler de oktu. Geri Arap tarihiler
aa Grgen hakknda nemli bilgiler veriyorlard. Bu yrede,
ehr-i Grcan (Grcan Kenti) olarak adlandrlan yerde bugn
eski eser kalntlar bulunuyordu. Her ne kadar ben grmediysem de, anlatldna gre, baz ngiliz gezginlerinin fazla nem
vermedikleri Knbed-i Kavs (Kavs Knbeti) adl harap kubbenin grmeye ve incelemeye deer bir eser olmas muhtemeldir.

6<i

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

nin grmeye ve incelemeye deer bir eser olmas muhtemeldir.


Gmtepe'ye dndmde, yokluumun uzamas

nedeniyle
vesveselere kaplarak endie etmi,
zamannda yolculuumu engelleme amacyla daha fazla srar
etmediklerine zlm olduklarn grdm. Doal olarak, yokluum srasnda geen olaylar tamamen ve tek tek rendim.
Hac Salih yapt tedaviler nedeniyle bir hayli sermaye kazanm. Hac Hafz Mesud'un kald camiye, yani ibadete ayrlan
adra hrsz girerek baz eyasn alm. Hrszn bulunmas
iin gerekli aratrma yaplmasna karn fail bir trl ortaya
karlamaynca, bir molla alnan eyan bulunmas iin hrsz
hakknda beddua okumu. Yimi drt saat gemeden hrsz pi
manlk duyaak gelip aldklarn gt;ri vermi.
arkadalarmn hakkmda

Bunlardan baka, akadalarm o sralarda Hiyve ynnden gelen kervana dair baz olumlu haberler de verdiler. yle ki, hekimler Hiyve Emirine devanl manda st imesini tavsiye ettiklerinden, Emir iki ift manda satn alnas iin kervan basn
zel olarak buraya gndenni. nk ynettii blgede bu hayvan henz yetitirilemiyormu. Grevli imdi Esterahad'a gitmi olduundan yola kabilmemiz iin onun dnmesini beklememiz gerekiyordu. nk ln gizli, bilinmez yollarn herkesten daha iyi bilen bu adamn klavuzluu ile yola kmamz
bizim iin gerekten pir nimetti.
Btn bu durumlar iinde beni en ok aknla dren ey,
bunca iyiliklerini grdkleri bu lke hakknda, akadalarmn
birounun duyduu nefretti. Arkadalam artk Trkmenler
arasnda bulunmaktan bizar olmulard. nsanlktan zene kadar
nasibi olan kimselerin, bunlan ranl esiriere yaptklan gaddarl, yani yaptklar eitli eziyet ve ikenceleri grp de yreinin paralanmamas mmkn deildi. "Geri bunlar iidir,
hemehrileri de ran'da1 geerken bize pekok hakaretler etmilerdir. Ama burada ektikleri cefa ve mihnet tecviz oluna70

Gmtepe ve E tre k

cak hallerden deildir" diyorlard. Yurtlannda esir ticareti yasak olmayan bu adamlarn Trkmenlerin eline esir den ranl
larn haline merhamet edip bu haydutlan lanet ve nefretle anmalarndan, zavall esirlerin burada uradklan felaketin derecesi kyas edilsin.
ranl esirler yrdkleri, hareket ettikleri zaman zerlerindeki
line lime giysi ve ayaklarna vurulan ar zincirlcrle her adm
da yeni bir ac duyarak dayanlmaz bir hale gelirler. Bu zavall
lar, ilk esir dtklerinde, genellikle birka gn, kimi zaman da
haftalarca a braklrlar. Gece olduka, kanamalan ve byle
bir giriimde hemen duyulmalan iin, boyunlarna bir halka taklp yere akl bir demir kaza yle bir balandar ki, kk
bir harekette zincir akrdadndan sahipleri hemen haberdar
olur. Ksaca, akraba ve yaknlarndan biri kp da bir miktar para vererek satn alnadka, bunlarn mihnet ve felaketi son bulmaz.

Trkmenler bir adann, bir esiri satn alp kurtarmak iin ortaya
kmasndan ok memnun olurlar. nk bu durumda esir iin
deerinden birka kat daha fazlasn isterler. Eer Gmte
pe'de yaplan bu pazarlkta olumlu bir sonu alnamazsa, esirler
Etrek lne gnderilir. Bu l, esiriere gerei kefettirecek
doru bilgileri itiraf ettirme zelliine sahip bir yer olarak n
kazanmt. Esir ranllar ne kadar ikence grrlerse grsnler,
gerei gizliyor, doruyu sylernemektc srar ediyorlar. Bu
yzden doal olarak ektikleri ac ve ikencelerden akrabalar
m haberdar ediyorlard. Merhamete gelen akrabalar, aresiz istenilen paray verer~'k esiri kurtaryorlard. ranhlardan mmkn olabildiince fazla para koparmak, ancak bu yolla mmkn
olabiliyordu. Szkonusu fidye Trkmenlerin eline gcmcdike, esirin ikencesisona cmiyordu.
Bunun aksi bir durumda, yani akrabalarnn esiri satn almamadurumunda her iki taraf da zarara uruyordu. nk gasb

lar

71

Bir Sahte

Dervi in

Orta Asya Gezisi

bir ok masrafa giderek esiri Hi )'ve, Buhara ya da dier bir uzak


yere gnderiyor, oradaki esir pazarlarnda, akartrma yoluyla
piyasa deerinden satyordu. Bu dururnda zavall esirin vatan
n bir daha grebilmesi ok uzak bir ihtimal halire geliyordu.
nceki blmde aktardm zere, bir TrkiDenin Hz. Yusuf'un esaretinden szettii srada dedii gibi, ranllarn esaretten yaknmaya pek de haklar yoktu. nk ilerinden pek
ou eski hallerini buluyor, hatta daha ok servet ve itibar kazanyordu. BugnBuhara'da yaayan ranllarn bir blm kle
ise de bir blm zgrd. Bunlar ya mkatebe yoluyla ya da
baka bir yolla esirlikten kurtulmular, ama kendi istekleriyle
burada kalmlard. ii olmalar nedeniyle dilli hasklara uru
yorlarsa da, ayin ve ibadetlerini gizlice yerine getirebiliyorlard. Ticaret ve sanatla uraan bu ranllar, buralardaki ucuzluk
nedeniyle kendi lkelerinden daha az bir masrafla geiniyorlar,
.ran'a oranla burada daha ok kazanyorlard. Zeka ve yetenekleriyle Orta Asya halkna stnlk saladklarndan devlet hizmetinde grevlendiriliyor, hatta ilerinden yksek mevkiler kazananlar grlyordu. Memurlar arasnda bir zamanlar klesi
olan birka ranl bulunmayan bir valiye raslanmyordu. Hatta
imdiki Emir'in dairesinde birok ranl memur bulunuyordu.
Bugn yksek memurluklar nerdeyse bunlara mahsus hale gelmiti. Hile ve aidatnalardaki denenmi ustalklarndan dolay
Buhara' da Frenklerle, yani Avrupahlarla yaplacak grmele
ri yrtmeye en uygun kiiler ranllard. Tahmin edilebilecei
gibi, ran'n saldrlarna kar koymak zere gnderilen askerlerin byle yabanclarn kumandasna verilmesi dedikodulara
ve halk gznde Emir'in sulanmasna neden oluyordu. rnein Emir'in birinci sradaki kumandanlar olan ahruh Han ve
Muhammed Hasan Han r.an doumluydular. Topuba Zeynel Bey, Mehdi Bey ve Tesker Bey de ayn ulustandlar.
Gmtepe 'ye geliirnizden

72

bir gece sonra, gasbedilen mallarla

Gmtepe

ve Etrek

ykl bir korsan gemisinin geldii, sahilden atlan silahlarla


ilan edildi. Sabah olunca dervilik paym istemeye, daha do
rusu zavall ranllarn esaretin bu ilk felaketiyle nasl uratk
larn grmeye gittim. Bunlara yaplan akla gelmedik ikence
ve cezalara dayanabilmek iin insann ta yreli omas gerekidi.
Ama duumlann ayrntl biimde renmek iin aresiz dayanyordum. Trkmenlerdeki ahlaki eliki, yani kendilerinde kimi erdemierin yansra ok eitli ktlklerin de bulunmas,
dier bir deyile kiiliklerinde insanlkla zulmn, kimi konulardaki son derecede namusluluk ve kanaatkarlkla gaddareasma
bir ekiyalk ve haydutlutin birlemesi alacak bir durumdu.
Esirleri izlemeye, kendimi zorlayarak, ancak onbei nmden
geene kadar dayanabildim. Daha sonra byk bir zlem ve
zntyle ran taraflarna bakmaya baladm. ran snrndan
henz iki saatlik bir uzaklktaydk ama, Trkmenlerle ranllar
arasnda ahlak, gelenek ve dnce bakmndan yle bir fark
grlyordu ki, bunlarn komu deil, sanki birbirinden ok
uzak yerlerde yaayan iki ulus olduklarnn sanlmamas mmkn deildi. te bu durumdan mezhep ve tarih ayrlnn ne
denli kkl birey olduu anlalyordu.
Trkmenlerin bir yandan byle vahice zalimlikler yaparken,
dier yandan Allah rzasn kazanmak amacyla haclara yedirmede, yardmda gsterdikleri hevesi dndke glyordum.
rnein yemek iin hergn birka davet alyorduk. Ben bu davctlerden ikisine icabeti kabul edip ncsn reddetme niyetinde olduumu ima edince, davet eden adam tavrn deitiri
yor, beni zor ve iddetle adrmdan karmaya alyordu.
Dirsekleriyle vurarak, drterek kaldrmaya almak adetlerindendi. Bu yoldaki srar ve zorlama, sevginin byklne, birlikte yemek yemee duyulan istein iddetine yorulduu iin
genellemi durumlard.

Bu tr davetlerde

adrn

nne birka kk kilim

paras,

73

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


eer davet sahibi biraz daha zen gsteriyorsa, birkahal al
yor, davetliler bunlar zerine beer altarkiilik bekler halinde halkalanarak oturuyorlard. Bu beklerin her birinin nne
bycek kavatalarlac yemek konuluyordu. kavatalarn bykl ve iine konulan yemein ls, bein adam saysma,
adamlarn yaiarna gre ayarlanyordu. Bu sofralara oturduu
muzda, yarm svamn kollarnzla birbirimizin peisra kavatalara saldrarak para para deve ve beygir etinden oluan bir
eski zaman yemei yiyorduk.

Bu kadar beklemeyi hi istemediim halde, Gmtepe'de


haftadan fazla kaldk. nk Han Can cenaplan, ancak haftadan sonra yol hazrlklarmn yaplmas iin gerekli giriimler
de bulundu. Deve alm bizim iin byk bir harcamay gerektirdiinden, un ve suyumuzu yklemek zere her iki hacnn bir
deve kiralamas kararlatrld. Ama lyas Bey adndaki zatn
himmet ve yardmlar olmasayd, bu kadarn gerekletirme
miz de ok kolay olmayacakt. Pek dindar olmadndan mdr
nedir bilemem, lyas Beyin haclmza bir deer ve nem verdii yoktu. Ama klavuzluun gereklerinden olan grevlerin
yerine getirilmesinde zerre kadar kusur etmedii gibi, baz
fedakarlklar gerektirecek isteklerimizi bile karlamaktan kanmad.

lyas Bey, Yumut oymana bal Hiyve Trknenlerindendi.


zel ileri nedeniyle her yl Gmtepe ln amak zoun
dayd. Gmtepe'de bulunduu

srece Han Can'n himayesi

altndayd. nk dier yabanclaT gibi ! yas Beyin de himayesiz can ve mal gvenlii yoktu. lyas gt:ellikle buraya her yl

gz mevsiminde geliyor, baharda ken si iin ve bakalarnn


siparii olarak yimi-oluz deve yk malla memleketine dnyordu. Bu yl fazladan gtrecei birka deve ile bizim de eya(*) Aa gvdesinden ayrlm kap. [A. ]

74

Gmtepe

mz tayacakt.

Buna karlk kendisine


da olsa, beklenilmeyen bir kard.

vereceimiz

ve Erek

cret, az

Han Can bizi lyas'a emanet ederken "Ey lyas, bil ki senin hanl deyimini kullanarak can
gvenliimizin kendisi iin ne denli nemli olduunu aklad.
Buna karlk lyas da hafif bir sesle ve hemen hemen dudaklar
n kprdatmadan "Galiba siz beni tanmyorsunuz?" dedi. ki
Trkmenin bu garip konumalar, henz Avrupallktan kurtulamam sinirlerimi bozdu. Orada bulunan Hac BilaJ ve dier
arkadalarmn gsterdikleri kaytszlktan ders almayarak, bu
konuma biimi hakknda baz dnceler aklamaya giritin.
Ama, sorularnn ounun yantsz brakldn grnce bu
konuda arkadal;rm taklit etmediime piman oldum. Bizim
mdahelemiz olmadan yaplan grmenin sonunda, buradan
Hiyve'ye kadar her deve iin iki Macar altn cret denmesi karara baland. Un ve sularmza gelince, lyas bunlarn cretsiz
olarak tarunasn stne ald.
yatn bunlarn hayatna baldr"

Yoksulgiysilerimiinde saklayarak getirdiim az miktardaki


para ile haclk yznden kazandm mebla, kendime zel bir
deve kiralamama elveriyordu. Ama Hac Bial ile Sultan Mahmud beni bm1dan vazgeirdiler. nk onlarn ifadesince, bizde bir miktar para bulunduunun renilmesi durumunda, en
aziz dostlarmzn bile dman kesilmesi muhtemelmi. Bunu
dorulamak zere, arkadalarmzdan adn verdikleri birka
hacnn, gerekte zengin olmalarna karn si' ihtiyat nedeniyle kt giyindiklerini, yaya olarak yolculuk ettiklerini sylediler. Kendilerine hak vererek yarm deveyle yetinmeye raz oldum. Ancak, topal olduumdan yaya yryemeyeceimi, krk
konaklk mesafenin de bir semer zerinde arkadamla skk
vaziyette oturarak a lnasnn zor olduunu ne srerek, mahfe
kullanmama izin verilmesini istedim. lyas, balangta mahfenin deveye ar geleceini syleyerek kar ktysa da Han
75

Bir Sahte Derviin Orta Asya Geisi


Can'n araya girmesiyle ikna oldu. Buna ok sevindim. nk
bu durumda, Hiyve 'ye kadar yirmi gn srecek olan, halkn
verdii bilgiye gre hi de gvenli olmayan yolculuumuz sra
snda, zaman zaman uyku kestirmem mmkn olabilecekti.
Ama en ok memnun olduum ey, mahfenin dier gznde
aziz dostum Hac Bilal'in oturmasnn kararlatrlmasyd.
nk Hac Bilal 'in arkadal benim iin gittike koruyucu
olmaya balamt.
Grme tamamlannca

adet zere deveciye cretleri pein olaBilal dua edip elini birka kldan ibaret sakalna
alnca, artk mesel e kapanm oldu. lyas 'tan hareketimizi
mmkn olabildiince abuklatrmasn istedik. Ama bu husus Hiyve Emirinin gnderdii, kervan ynetecek kervan ba
nn bilecei birey olduundan, lyas bu konuda bir vaatte bulunmak istemedi. Her neyse, birka gn iinde Etrek'e hareket
etmek zere hazrlandk.

rak verdik.

Hac

Kervan halk toplannca, Han Can beni haydutlar piri olan Kulhan adl bir aksakala tavsiye etti. Bu yal adamn yz pek hoa
gidecek halde olmad gibi, ileride konuu olacam kendisine
anlatlnca, davranlar da itenlikli olduunu, iyi karladn
gsterecek cinsten deildi. Yzm ve giysilerimi uzun uzun
szdkten sonra Han Can'n kulana bireyle fsldad. Tavrndan, benim anlatlan yolda bir adam olduuma inanmad
anlalyordu. Bu kukunun nedenini hemen anladm. Mecr
Kulhan, o zaman ar'n hizmetinde bulunan Hzr Ilan'la birlikte Rusya 'nn gney blgelerini gezip dolam, birka ay da
Tiflis'te kalm. Bu nedenle Avrupallann tavlarm renmi,
daha birok ulustan insan grm. Osmanllan tanmam ama,
kendisine Trknenlerin bir boyu olduklar, bu nedenle kendilerine ok benzedikleri anlatlm. Oysa beriim yzm anlatlan-

76

Gmtepe

ve Etrek

dan ok farklym, buna ok arm. Bu aklamalan zerine


Hac Bilalsze girerek Kulhan'n malumatn reddetti. iddias
n kantlamak zere de Rusya'da birka yl kalmasna karn ke-

sinlikle byle bir rivayet duymadn syledi. Bunun zerine


Kulhan, iki gn s0ma seherle birlikte Etrek 'te bulunan meskenine doru hareket edeceini syleyerek yol hazrlklarmz
olabildiince abuk tamamlamamz bildirdi.

"Pir" nvanndan da anlalaca gibi Kulhan mutasavvf, yani


tarikat ehlinden olduundan son derece marurdu. Ben din konusunda bu haydut herif kadar riyakar ve mnafk bir adam grmedim. Musibet kayna olan, nice cinayetler ileyen bu adam,
yine kendisi gibi haydut mridieri karsnda oturup tam bir vekar ve azametle, ruh ve nefsin arndrlmasndan balayarak b
yn ksaltlmasna varncaya kadar birok dini sorun ve kuraln retimine giritiini grmek, gerekten glnecek bir durumdu. Mridier de pirlerine layk adamlard. Dnce ve inan
yaplar onunla ayn olduundan, onun rettikleri dorultu
sunda hareket ettike, kendilerini cennetlik sayyorlard.
Bu pirin eliinde Gmtepe'den ayrlmz srasnda, Han
Can ve dier tandklanmz bir hayli mesafeye kadar bizi uur
ladlar. nk yrklerde konuklarna sayg gstermek iin
byle uurtamak gelenekti. Han Can, yaptmz srarl tekliflere aldrmadan yaya olarak bir saatlik mesafeye kadar yrmekten anacnn kadim Trkmen konukseverliinin gereklerini tmyle yerine getirerek ileride bir ikayete tutamak brakmamak
olduunu aklad. Kendisiyle orada son kez kucaktaarak ayr
lrken, dorusu ok mteessir olmutum. Han Can gerekten
sevgiye deer bir adamd. Benden kar salamasnn mmkn
olmadn bildii halde, has bi olarak be arkadamla birlikte
evinde konuk etti. Kainnnz doyurdu, ihtiyalarmz karlad,
rahat edebilmemiz iin tm imkann seferber etti. Ayrca, sohbetirniz srasnda bize gereken tm malumat da ayrntl olarak

77

Bir Sahte Den'i~in Ona Asya Gezisi

verirdi. Byle bir dosta borlu olduum teekkrleri gerektii


gibi edemediime, ayrca zorunluluk nedeniyle kendimi tant
maktan kamarak bu konuda kendisini aldattma hala zlrm.
Yolumuz bizi kuzey douya doru Kr Sufi ve Altun Tokmak
adnda iki byk tepeye ulatrdnda, an be an denizden uzakla~yor, aralklarla yuzkalara raslyorduk. Bu blgede arazi engebesiz ve geni ovalardan oluuyordu. Gmtepe 'den bir
eyrek kadar uzaktanca gzel bir otlaa girdik. Otlar develerimizin dizlerine kadar kyor, evreye gzel kokular yayyordu.
Ne yazk ki, bu otlar bittkleri yerde kuruyup kalyorlard. nk bu yrenin halk hayvan yetitirmeye heves etmiyordu. Kendiliinden sulanan bu yerlerde ne kadar gzel kyler kurulabilirdi.Gnl, lm belirtisi olan bu sszla kar, bu yerlerde tarmsal almalann hayat veren bin trl ln duymay ne
kadar isterdi.
lyas'n develeriyle Kulhan'n alt atndan oluan kk kervannz,

birbirinden kopmadan dzenli bir ekilde yola devam


ediyordu. Klavuzumuz, hi gereknedii halde tekrar tekrar,
nfuzlarnn geerli olmad baz haydutlarn saldrsndan
emin olmadnz, stemizden gelebileceklerini anladklar
takdirde bunlarn bize saldmalarnn kesin olduunu syleyip
duruyordu.
Deve srtnda yonlnamam iin, bir ara lyas tavassut ederek
Kulb;n'a beygirlerinden birisini bana verdirdi. Bu hayvanla Etrek'e kadar gidecektim. Ama ne yazk ki, zaman zaman, yukar
da szettiim Karatepeli Emir Mul;ammed adl uyuturucu bamls Afganly terkime almak zorunda kalyordum. Bu adam
ne etmise etmi, bize katlmt. Bir hayvan tedarik edemedii
iin de yolda bir amur ya da bataa rastladka, bendenyardm
istiyordu.
78

Gmtepe

ve Etrek

Bir ara, yine bunu terkime alnu durumdayken, hayvan rkerek


fena halde sraynca, ne olduunu bile anlamaya zaman kalmadan ikimiz birlikte yere dtk. Arkamzdan gelen arkadalan
mz bu hale kahkahalarla glmekle birlikte, bir lde tela da
gstererek hafife haykrdlar. Davranp kalkmak zereyken
bir de baktm ki, iki yabandomuzu yavusunun arasna dm
m. Hayvanmz rkten yavulann armesi, yavrularnn korkup yardm istediklerini grnce heyecana gefip biraz ilerimizde durmu, biz de ok garip bir durumda karsnda kala kalm
tk. Eer lyas'n kardeinin olu ir Can imdadmza yetiipte
elindeki mzrakla yolunu kesmemi olsayd, canavarn zerimize atlacana kuku yoktu.
Sziin ksas, kurtuluumuza gen Trkillenin yiitlii mi, yoksa nceki telalan gittii iin yavrularn artk susmu olmalar
n neden oldu bilemiyorum. Her neyse, anne domuz yine kar
koymaya devam etmekle birlikte yuvasna ekildi. Biz de derhal oradan svtk. Bu arada Han Can'n olu kaa hayvanm
yakalayp getirdi. Hayvan bana teslim ederken bu ekildeki bir
kt sondan, yani rezilane birlmden Cenab- Hak beni koruduu iin kendimi bahtiyar saynam gerektiini syledi. nk, bunlarn inanlarna gre byle canavarlarn telef ettii
adam, ne kadar halis Mslman olursa olsun, br dnyaya
mutlaka kirlenmi olaak gider ve Araf'ta yz yl kalmadka da
temizlennezmi.

Kuzey dou ynnde birtakm bataklk ve ayrlarn iinden


tahminen drt saat kada yol aldktan sonra, Gmtepe 'nin kllzeyinde yeralan yayiann br yzne ulatmz anladm.
Gerekten buradan ileriye gittike, yalnz biraz nce andm
tepeler deil, ran snrn belirleyen dalar bile yava yava
gzden kaybolmaya balad. Seyrek seyrek, tede beride, evresinde develer otlayan kimi adrlar glyordu. evreye gz
atldnda, zmrt gibi yeil ayr ve imenden baka brey
7~

Bir Sahte

Dervi in

Orta Asya Gezisi

grlmyordu. Buralarda, daha nce Kzl Alund ile birlikte


dolatm yerler kadar halk yoktu. nk bu blgede Grgen
nehri gibi bir akarsu yoktu. Gnlk olarak yalnz kuyu suyu kullanlyordu. Bunlar da, ayrlar otlayan hayvanlar tam olarak
sernizletmeden kuruyordu. Bu nedenle buralarda mays ve haziran aylar dndaki zamanlarda adr grlmyordu. Konduumuz yer Gmtepe'ye yalnz drt ngiliz mili mesafede buhinuyordu ama,bu kadarck yolu ancak sekiz saatte aabilrni
tik; hem hayvanlarrnzn, hem de bizim btn gcmz kesilrniti. Ertesi gn, ileride kullanmaya mecbur olduum aatan
yaplm, iine yiyecek konulan kaplar ilk kez grdm?
Benden sonra, bu kez de Hac Bilal, deve srtnda seyahat etme
zevkinden vazgeti. Mahfenin bo kalan gzne, dengenin sa-'
lanmas iin un uvallarm yklettim.
Daima kuzeye doru hareket ediyorduk. Bu ekilde ancak iki
saat yol gitnitik ki, yeillik birden bire sona erdi, kendimizi ln orak topraklar iirde bulduk. ln gl kokusu ve i karartan manzaras ne buruna, ne de gze ho geliyordu.
Gmtepe 'nin

sekiz mil kuzeyindeki, siyah duvar anlamna


"Kara Sungur" ad verilen alak burnun gzel grnm gzlerirnizir nnde uzanyordu. O ykseke yere an be an yakla
tka, ayamzn altndaki topraklar yumuuyordu. Bumun
eteire vardrnzda kt bir bataklk yolumuzu kesti. Adeta
sv halindeki amur deryasndan binbir glkle geebildik.
Develerir sngersi ayaklar her admda kayyordu. Hatta beninkisi, bir ara, yklerle birlikte beni amura yuvarlayacak bir
hale geldi. Bu nedenle zerinden inmeyi daha hayrl buldum.
Bu simsiyah ve kokumu amurlar iirde, bir saatten ok yaya
yrdkten sonra Kara Sungur'a vardk. Kulhan'n karargah
buradan uzakta deildi. te yalnz burada bir kase ay iebildik. Ancak Etrek 'te kalmaya mecbur olduum on gn iinde
Kulhan bana her zaman ay ikram etti.
80

Gmtepe

ve Etrek

Bu konaklamann zaman hibirimizin houna gitmedi. Benim


halime gelince, ok eksildiini grdmden, ihtiyat gerei yemeimi enaza indirdim. Artk gnlk iki- para yiyecekten
fazla yemiyordum. Klde piirdiim ekmee maya katmamaya
baladm. nk mayasz piirilen ekmek hem daha ok oluyor, hem de kolay sindirilmedii iin mideyi daha ok tok tutuyor, acktrmyordu. Allah' a kr ki, tede beride gezip dolaarak dilenmemize izin verilmiti. Geri bu Etrek Trkmenleri
de az-buz haydut deillerdi ama, bununla birlikte hakkmzda
dierleri gibi cmertlik gstermekten geri kalmyorlard. Bunlarn adrlar nnden geerken, her birisinde zincire vurulmu iki- ranl esirin grlmemesi nadirattand.
Bu tr mezalirne tank olmaktan daha Gmtepe'de iken bizar
olmutum. Etrek'te kaldm ilk gn, uygarln ve insanln
son smrnda bulunduumu kesin biimde anladm. Artk duygularnn derecesi takdir edilsin. Hem bu adrlarn, hem de
iinde yaayanlarn hali bende dehet ve nefret uyandryordu.
Akam

zeri Atabay tarafndan gnderilen bir adam, kervan baertesi gn seherle birlikte hareket edeceini bildiryrek,
bir gn sonra le zeri Etrek nehrinin br yakasnda kendisiyle birlememiz gerektiini syledi. Bu mjde btn glkleri sona erdirdiinden fazlasyla memnun oldum. te biz byk l bu adamla birlikte aacaktk. Bunun zerine lyas da
hazrlkhrmz hzla tamamlamamz uyarsnda bulundu. Bu
nedenle yiyeceklerimizi akamdan hazrladk Hayr dualarm
za karlk yrklerin hediye ettikleri sernerieri hayvaniara st
ste vurduk ve ertesi gn altmzda gcrdayan mahfede Hac
Biliii ile kar karya oturduk. Devenin deniz dalgas gibi hareketiyle Etrek'ten uzaklatmz grdke nasl sevindiimi
aniatmama gerek yok.

nn

Dostumuz Kulhan, bir lde daha gvende olmamz iin tm


maiyetiyle birlikte bugn de bize elik etmek istedi. Geri bizde
81

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


onbe-yirmi

kadar ftilli tfek vard ama, yolda gl ekiya emmkn olduundan, bu durumda Kulhan'n korumasna muhta olduumuz akt. nk, daha nce de akladm gibi bu ikiyzl herif Etrek yresini talan
eden haydutlarn bir tr manevi nderi durumundayd. Onun
emir ve yasaklanna kr krne itaat ediyorlard.
telerine

rastlamamz

Kulhan'n nfuzuna daha sonra yakndan tank olduk. O sualarda tam olan Etrek nehrinin baz yerleri basmas nedeniyle byk blmnde yolumuzdan saparak, zaman zaman kuzey bat
ya ya da kuzey dou ya doru gidiyorduk. Bu srada kumlu bir
mevkide yaklak yzelli kadar adr grdk. Buras Kam denilen airetin merkezi imi. Kam aireti ok eski zamanlarda Yumut oymandan ayrlarak bu ssz yere yerlemi. Bitip tkenmeyen haydutluklar dier oymak ve airetleri kendilerine d
man etmi. Bu nedenle srekli sava halinde olduklar iin gleri daima smrl kalm. Bu sevinilecek bir durumdu. Karnlarn
tehlikeli slerine yaklanca, geride kalanlarmz byk bir hz
la kervana yetimeye altlar. Herkesi yldran Kulhan'n korumas altnda olduumuzu grmeselerdi, bunlarn bize sald
racaklan kesindi.

Her zamanki gibi kuzeye doru giderken, buradan bir eyrek


ileride Etrek nehrinin kk bir ayandan getik. Suyunun ac
lam olmasna baklrsa yaknda kuruyacakt. Bu ayakla, biraz daha uzakta bulunan yine byle kk bir ayak arasnda yeralan arazinin bir paras kw11luk, dier blm baharat fidanlaryla dolu gzel bir ayrlkt. inden ancak bir saatte kabil
dik. Bundan sonra rastladmz nehrin yata adeta sandk gibi
derin ve kenarlar uurum olduundan hareketnizi bir hayli
gletiriyordu. Hatta kk hayvanlardan bazlar yuvarlanp
suya dtler. Geri dtkleri yer fazla derin olmad iin bir
kaza olmamt, ama sianan eya arlatndan, Burun Delili
denilen karunzdaki tepeyi amamz zorlatrmt. Bu neden82

Gmtepe

ve Etrek

le sabahleyin ok erken saatlerde yola kmarmza karn, le


den iki saat sonrasna kadar ancak drt millik bir mesafe aabil
dik. Zorunlu olarak, burada konaklayarak geceyi geirmeye karar verdik. nk Etrek nehrinin te yakasnda kervan bayla
bulumak iin ertesi gn leye kadar zamanmz vard.
Hemen yukarda andm srt, bir hayli uzunluu olan ve ufak
tefek tepelerdenoluan bir silsileden ayrlm bir burundu. Gney douya doru uzanyordu. Konakladmz yerin ok geni
ve gzel bir gr alan vard. rnein bat ynnde Hazar Denizi mavi bir bulut gibi grnyordu. Ancak manzarann en gzel paras, bulunduumuz yere gre gneye rasiayan son derece geni yaylayd. Bu yayiann tesinde berisinde top top adr
lar, meskenler grnyordu.
Hemen btn Etrek blgesi ve onun iinden geen Etrek nehri
Nehrin kaynaklar uzaktan birok gller
gibi grnyordu. Karnlarn yaknnda bulunduumuz iin baz
gvenlik nlemlerinin alnmas gerekiyordu. Bunu Kulhan da
onayladndan geceyi bizimle geirmeye karar verdi. Ayrca,
yine bu nedenle saatte bir deirnek ve pheli birey grldnde derhal haber vermek zere evreye gzcler koydu.
ayamzn altndayd.

Ertesi gn drt saat yol giderek Etrek nehrinin kysna vardk.


Geit veren yerini buluncaya kadar bir hayli zaman yitirdik.
nk nehrinoniki ya da onbe adm olan genilii, suyun ta
mas nedeniyle iki katna kmt. Geri aknt ok gl deil
di ama, sular develerin karnma kadar ykseliyordu. Nehrin dibi
kaygan bir amurla kapl olduu iin develer saa sola bocalayarak byk bir glkle yryebiliyorlard. Ayaklarnn srmesi durumunda amura batacarn akt. Hamd olsun ki, hibir kazaya uramadan karya getik. Beklemek zere konaklamamzn hemen arkasndan, maiyeti ve dii, biri erkek olmak zere drt mandasyla birlikte kervan ba geldi. Daha nce anlattm gibi, bu mandalar Han'n salna hizmetetmele83

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

ri iin alndndan, bizim kendimiz iin istediimiz kadar, bunlarn da hzla Hiyve'ye ulatrlmas gerekiyordu.
Arkadalarmzdan

bir blm yk ve azklarn ykleyecek


iin Gmtepe'de kalarak bizden ayrl
nlard. Daha sonra da bu derviler hakknda bir haber alamamtk. Bu nedenle bize yetiemeyecekler diye telalanmaya
balamtk. Onlar yeni gelen kervann iinde grnce byk
bir sevin duyduk. Birbirinden ayr dm kardelerin kavu
malarnda olduu gibi, her biriyle ayr ayr kucaklap ptk.
itiraf ederim ki, bizzat ben bile, bata Hac Salih ve Sultan Mahmud olmak zere dier tm dilenci arkadalarmla yeniden kavumamza ok memnun oldum.
deve

bulamadklar

Kalbirnde oluan gvenle dosHarma tekrar kavumann mutluluk ve sevinci iindeyken, hain Emir Muhammed kervan bay
la aramz amaya kalkt. Bu Afganl benim Avrupal olduu
mu anlamt. Gizli bir grevim olduunu, yanmda ok miktarda para tadn dnyor, bu durumdan yararlanmak istiyordu. Bu nedenle beni arkadalarmdan ayrp bsbtn kendi
hkmne almak istiyordu. nerisini reddedince, gerek kimliin ifa edeceini syleyerek beni tehdit etmeye, korkutmaya
kalkt. ftirasndan dolay gnahkar olduunu, tvbe ve isti
far etmesini syleyince, ar derecede fkelenerek bana hainlik
etmeyi kararlatrd. Bu nedenle gidip kervan ba ya kouculuk
etti. Bunun zerine kervan ba bana kar gvensizlik duymaya
balad ki, bu tutumu lyas' bile gnlden yaralad.
Her neyse, kervan bann huzurundan ktktan sonra doruca
Hac Bilal'e giderek olan bite1i anlattk. Hac Bilal buna fazlasyla fkelenip bararak "Bunu yapan o Afganl delidir. Etrek'te yapt irretlii burada da yapyor. Kur'an okumay ve
Arapay retmeye muktedir olan bizim Hac Reid'i klk deitinri bir Avrupal olduunu iddia ederek bizi kandrmaya
alt. Onu bana Devlet-i Aliye sefirin,in teslim ettiini ve ta-

84

Gmtepe

ve Etrek

pasaportta Halife 'nin turasn grdm kendisine sylediysem de o hala iftiraya devam ediyor. Sanyorum kervan ban da kandrmtr. Fakat Hiyve'ye vardmzdapiman olacaktr. nk orada kad ve ulema oktur; halis bir Mslmana
kiifir demenin nasl olacan anlayacaktr" dedi.
Artk kervann

ynetimini eline alan kervan ba, iki saat sonra


emretti. nk en yakn su kuyusu
konaklk mesafedeydi. Bunun zerine kei derisinden olan kr
larn alp doldurmak zere dierleri gibi ben de su kenarna gittim. Fakat susuzluun acsn henz renmediimden, arkadalarm uyarmam olsalard, krbay gerektii gibi doldurmaya zen gstermeyecektim. Arkadalarm, "lde bir damla su,
adeta bir damla hayat gibidir. Onun iin her hac suyunu gz bebei gibi korur" dediler.
krbalarn doldrulmasn

Herkes hazr olduunda develerir yere toplanarak hesap yapl


d. Seksen devemiz vard. Yolcularn says ise krkt. Bunlardan yirmibei silahsz hac, bir Afganl ve bir zbek istisna edilirse, geriye kalanlar savaabilecek Yumut Trkmenlerindendi.
Buna gre kervanmz, bir saldrya kar koyacak gten yoksundu. Dou geleneklerince yalnz Allah'n korumasna sna
rak yola kar kervanlar gibi kk bir kervan oluturuyorduk.
Her yolcu kendi srasna girip hazrland zaman, bizi bu l s
kadar getirmi olan Trkmenlerle vedalatk. Bizim taraftan Hac Biliil, onlarn tarafndan da Kulhan ayr ayr dua ettiler. Herkes amin dedikten sonra iki grup birbirinden ayrlarak
uzaklat. Bizden ayrlan atllar Etrek suyunu geince artk kervanmz gzden kaybetneye baladklarndan, veda anlarnn
da birer el silah boalttlar. te o anda itibaren tam kuzeye doru
}Iiyve yolunu tutup gittik.
nrna

85

6
Etrek'ten Hiyve'ye
l yolu

Kervanmz yola devam ediyordu. Yol diyorsam, nmzde ne


deve, ne de dier hayvan izlerinin belirledii bir yol vard. Etrek'ten byk le ulaan bu kesime Pudayla ad veriliyordu.
Gnein douundan iki saat sonraya kadar getiimiz arazi
kumluktu. Ama zemin ok gevek olmadndan hayvanlarn
aya gmlmyordu. Haff engebeler, arazinin genel grnmndeki dzl etkilemiyordu. Buradan ileriye doru, yava
yava kum azalmaya balad. Gece yarsndan sonra ise, artk
ayamzn altndaki toprak, ses veren salam bir kilden oluu
yordu. Deveterin ayaktarindan kan muntazam ses, gecenin
~essizlik ve sszlnda uzaktan uzaa kulamza geliyordu.
Buralarda, bu tr topraa "Takr" ad veriliyordu. Bunun o sra
larda zerinde yrdmz gibi kzica renklisinin ad da "K
zl Takr"d.

zetle, byle srekli yol gittik. Gnein douuna kadar hi


durmadk. Bununla birlikte, ancak alt mil yol alabildik. Ar
yrymzn nedenlerinden biri, yolculuumuzun dal;. ba-

87

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

nda develeri fazla yorup ydrmama dncesiydi. Ama ba


lca

neden,

kervanmzn

en nemli

yolcular saylan Han'n

mandalarn gzetme zorunluluuydu. zellikle diilerinden

birisi, deveterimizin en adi gidiine bile dayanacak durumda


Bu nedenle aresiz sabahn Alafranga sekizine kadar
mola vermek zorunda kaldk. Bu srada yk hayvanlarmz tecte-beride ln kimi diken ve kklerini otladlar.Bizler de uzun
zaman yemeklerimizi hazrlamakla uratk. Henz suyu tutumlu kullanmann gereini anlamadmzdan, mayasz ekmei boazmzdan geirebilmek iin, azna kadar dolu olan kr
balarmzdan bol bol su iiyorduk.
deildi.

Birbirimize yakn oturduumuzdan, bir ara, kervan ba ile l


yas ve dier nde gelen arkadaarnn heyecanl bir konumaya
tututuklarn grdm. Arada srada da bana bakyorlard. Derhal, konumann neye ilikin olduunu anladm. Ama hi dikkat etmiyormunn gibi grnp sahte bir gayretle birka sayfa
Kur'an okuduktan sonra, sanki konumaya katlmak istiyormu
gibi yanlarna gitmeye baladm. Namuslu lyas ve Hac Salih
birka adm iledeyip nme gelerek beni bir kenara ektiler.
Mahrem bir ekilde konumalarn aktardlar. Kervan ba grnmden baz kukular duyuyormu; bu nedenle yeni bir hata yaparak Han'n gazabna urama korkusuyla beni yannda
gtrmekten ekiniyormu. nk birka yl nce Frenkler tarafndan gnderilen bir kiiyi Hiyve 'ye gtrm. Bu kafir btn yollar, en kk pnar ve tepeleri bile iblisane bir maharetle
kat zerine izerek iaretlemi. Han bunu renince fkelenip bu konuda yabancya bilgi verdii anlalan iki kiiyi idam
ettirmi. Kervan ba, birka byk zatn efaat sayesinde ve
binbir glkle cezalandnlmaktan kurtulmu. Dostlarm bunlar anlattktan sonra, szlerine ilave olarak, "Biz seni lde b
rakmamzn mmkn olamayacan kesin olarak ifade ettii
mizden, seni iki artla kervana kabul etmeye raz oldu. lk ola-

88

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu

rak, stn ban aratrp Frenidere mahsus olar resim ve kurun kalem gibi eyler bulunup bulunmadn arlayacak. kinci
olarak da, geeceimiz yollara dair gizli bireyler yazmayacana, arazinin resmini izmeyeceine dair senden sz alacak.
zellikle bu ikinci teklife raz olmadn takdirde, lde bile olsa, seni terketmeye mecbur olacaz" dediler.
Ben bunlar telaa kaplnadar ve sessizce dinledim. Ama szleri bitince, Hac Salih'e dnp kervar bann da duyabilecei
yksek bir sesle, "Sen beni Tahran' da grdn. Kim olduumu
biliyorsun. u pheci herife syle ki, kendisi narnuslu bir adam
olduu halde Afgarh gibi sarho ve murdar herifin temelsiz
szlerine nem vermesi uygun mudur? Diyaretle oynamak kolay birey deildir. Birka gn soma, o habis, unun bunun hakknda yine byle fahi iftiralarda bulunabilecek mi greyim.
Hele bir kere Hiyve'ye varalm, kimin hakknda byle vesveseler verir, ben ona gsteririm" dedim. Son szleri haykrarak,
iddetle sylemitim. Tm kervan halknca duyuldu. Bu nedenle bazlar fena halde fkelendiler. zellikle dervilerden birka, yle bir dereceye geldiler ki, eer bir ekilde teskine alma
m olsaydm, mfteri Afganl Emir Muhammed'e saldracak
lard. Haclann beni bu lde kollanalarna, sahip kmalar
na en ok arar kervan ba olnntu. Bu nedenle, bundan byle kendisine benim hakkmda ne sylenirse sylensin, birka
kez "Allah bilir, Allah bilir" demekten baka karlk vermedi.
Gerekte bu adar1 ahlakl ve drst bir adamd. Kimseye ktlk etmek istemiyordu. Her naslsa bir kez vesveseye kaplm
olduundan bana gvenmiyordu. Ancak daha Gmtepe'de
iken din bilin1leriyle uratm renmi olduundan arada
srada benden dini konularda baz sprular soruyordu.
Sekiz saat dinlendikten soma yeniden yola koyuldu"k. Hareketimiz gittike arlayordu. Bir ara birka Trkmen hayvarla
rndar inerek evremizdeki tepecikleri dikkatle aratrmaya

89

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


baladlar. Meer Iyd Muhammed, geen yl bir arpmada ldrlp buraya gmlen kardeininmezarm aryormu. Hatta
yamnda, onun kemiklerini Hiyve'ye nakledebilmek iin zel
bir torba getirmi. Her neyse, mezar bulundu. Derhal alarak
maktuln rm cesedi karld, birka kat keeye sarld.
Ben de iinde olmak artyla, cemaat tarafndan duruma uygun
baz dualar edildi, biraz Kur'an okundu. Daha sonra Iyd Muhammed kardeinin ruhu iin nceden piirerek hazrlad bir
miktar ekmei datt.

Bu kk trenden sonra geni ve kra bir ovay geip kuzeye


doru gitmeye baladk. Kaybettiimiz zaman telafi etmek
iin, btn gece hi durmadan yola devam ettik. Hava son derece gzel ve berrakt. Mahfede yan yatarak kendi alemirnde, parlak yldzlarla bezenmi ltl gkyznn hibir yerde bulunamayacak gzelliini seyretmenin zevkine dalmtm. Nihayet bastran uykuyla kendirnden getim. Bir saat kadar uyuduktan sonra, kulana gelen grltyle uyandm. Her yandan,
"Hac pusulaya bak, nereye gidiyorsun?" sesleri geliyordu. Galiba yolu arrmz. Hemen akma akp ateiediim kavn
ltsnda pusulaya baknca, kuzey yolunu brakp douya do
ru gittiimizi anladm. Kervan ba, baz tehlikeli bataklklara
yaklamamz ihtimalini gz nne alarak, afaa kadar olduu
muz yerde kalp hi hareket etmemezi syledi.
Tanr'ya krler olsun ki,
kaybetniiz.

yolumuzu yalmz

yarm

saatten beri

nk o aralk hava bulutlanmt. Bu nedenle bu

duraklamamn nemli bir etkisi olmad. V arnamz gereken konak yerine yine zamannda vararak yorgunluk almak iin hayvanlarnz dikenler iine salverdik. Konakladnz yerde
ok miktarda kukonnaz olduunu grerek ardm. Kukon
mazlar buralarda yaklak altm santim boyunda, bir parmak
kalnlnda ve son derece lezzetli oluyordu. Ama ii odun gibi
sert olduundan yemeye uygun deildi. Yine burada ok mik90

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu

tarda bir tr yaban soan vard. Frsat ganinet bilerek bir miktar kukonnaz balayp sabah kahvalts yaptm. Bir miktarn
da kuama ve koynuma yerletirdim.
Maysn onbeinci gn rktc bir le dtk. inde birok
derin ve dik hendekler bulunan bu lde srekli inip kyor, bu
yzden de byk zorluk ekiyorduk. zellikle bazlar ok ykl olan zavall develer, srekli inip kmak zorunda olduklarn
dan ve ayaklar sert kumlar zerinde kaydndan ok zahmet
ekiyorlard. Burada develeri, birinin kuyruu dierinin bumuna gelecek biimde, bir zincir gibi birbirine baladk. Bu nedenle bir deve, nde gidenin hareketine ayak uyduramayarak bir an
iin duraklarsa, bumuna geirilen ip ekildiinden, byk ac
eldyordu. te bu durumdan dolay zavall hayvanara acya
rak, byle zahmetli yerlerden getiimiz zaman zerlerinden
inerek yryorduk. Hatta birgn, byle derin kumlar iinde yrmek benim iin son derece g olduu akken, yava yava,
ama aralksz olarak drt saat yol yrmek zorunda kaldm.

Bu ana gelinceye kadar, hi kimse hangi yoldan geeceimizi


anlayarnazd. Ekiyann saldrsndan hibir zaman emin olunamayaca iin, bu yrelerde gidilecek yolun gizlennesi zorunluydu. Ama suyumuz her an biraz daha azalyordu. Nihayet
ertesi gn akamna kadar yelebilecek suyumuz kalmt. Eer
o zamana kadar bir kuyuya ulaamazsak halimizin yaman olaca kesindi. Ancak Atabuz'un Yumut obanlarnn yaklana
larna elverecek bir gvenlik olnadan bu kuyulara yaklamak
da mmkn deildi. Her neyse, bu akam, nemli bir engelle
karlamadan ilerliyorduk. Develer sradan hi kmadlar.
Byle bir durum olduunda hemen haber alnarak gerei yapl
yordu. Bu nedenle yoldan bir kii yksek sesle kervancya nceden dzenlenmi baz sorular soruyor, o da yine haykrarak
karlk veriyordu. Bu, kervandan kan bir adam varsa, onun
gece karanlnda bu sesi duya,rak yolu armamas iin yapl-

91

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

yordu.

Sradan ayrlarak iddetli

kurtulu balayan bu

keye

ve ters bir rzgar nedeniyle


sesi duymayan yolcular byk bir tehli-

derlerdi.

Ertesi gn, yani maysn oraltsnda sabahleyin, kuzey dou ynnde Gren Da adl da silsilesini grdk. Ama, ona paralel
dier kk silsileleri tam olarak seebilmek iin akama kadar
yol almamz gerekti. Etrek'te iken Yumutlarla birleme yerimiz olarak buras belirlenmiti. Ama imdi onlardan bir iz grnmyordu. Bu nedenle Yumutlarn buralara gelmesine
imkan tanyan bir bar anlamas yaplp yaplamadn bilemiyorduk. Bu durumda, dalarda dmana rastlanp rastlanmayacan renmek bize dyordu. imizden yiit birisi, ara
trma yapmak zere ileriye gnderildi. Bizler de onun arkasn
dan korka korka ilerliyorduk. krler olsun ki, yaklatka baz adrlar grdk. Yalnz bunlarn kime mensup olduklarn
aratrma meselesi kalmt.
Arkadalarm Gren Da silsilesirin zmrt gibi yeil derelerini seyrederek zevke dalarken, beni kalbirn silsilenin bat tarafnda uzanan Yunan eserlerinden kalmas olas harabeleri greceim dncesiyle arpyordu. Bu harabeleri ilk kez grr grmez, baklarm onlarn gney batsnda tek bana duran bir
stuna evirdim. Uzaktan byk bir heykel gibi grnyordu.
Yayiaya biraz daha knca, yine o istikamette ve dan ok yaknnda ondan kaln ama daha ksa dier bir stun daha grnd.
te Mehed-i Msriyan adyle bilinen bu harabeler sa tarafma
dyordu ve yanndan geerken her tarafn ayrntl olarak inceleyebilmitim. Sonradan, rastladmz adrlarn Yumutlara
mensup olduklarn anladk. Bu nedenle, gereken birka devenin onlardan alnmas iin grmeler yapmak zere bu gnn
orada geirilmesi kararlatrld. Bu karar arzularma uygun
dtnden ok sevindim. nk andm harabeleri ayrntl
olarak gzden geirme frsat bulacaktm.

92

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu

Ertes.i gn (17 Mays) sabahleyin hyas'la birlikte harabelere


'gittik. Ancak lyas', cin ve eytanlarn yata olarak inand
harabelere gtrmeye ikna edene kadar akla karay setim.
Drtgen biimli, yksek duvarl, ikisi ayakta, ikisi yar yklm
drt kuleden oluan bu eski eserler bulunduumuz yere ok yakn grnmesine karn, yine de yaklak yarm saat ekiyordu.
Bu harabeleri epe evre kuatan krk elli kadem yksekliinde,
alt ya da sekiz kadem geniliinde, yukarda anlan suru kua
tan ama ondan ok daha alak, gney blm btnyle ykl
m, harabolmu dier birsur daha vard. Bu surun, bugn kale
gibi ayakta olan ve gzme eski bir grnen i suru koruma
amacyla ina edilmi d istihkam trnden birey olduunu
sanyorum. Hatta grnen istihkamatn gney batsndan bala
yarak ran dalarna kadar elli saat ya da elli ngiliz mili uzanan
su kemerlerinin de savunma nlemlerini tamamlamak :z:ere yaplm olduunu dnyorum.

Arkeoloji ile mimariden pek anlamyorsam da, bu yaplarn yakp eklindeki tulalarn hacim, renk ve cinsinin Gmtepe ve Kzl Alan' daki kadim yaplarn tulalarna tam
olarak benzediine bakarak bunlarn da Yunan eserlerinden olduunu ne srersem, sanyorum yanlmam olurum.
pld

Gren Da'n kuzey zirvesinde de baz harabeler gzme ili


miti. Ama yanndan getiimizde gece olduundan, birbirinden ayr ve henz harap olmam be alt kadar kubbeli yapdan
baka birey gremedim.
Buralarda yaayan gebeler, byk bir kalabalk halinde kerseyretmeye geldiler. Bunlarla arkadalarmz arasnda
havale ve veresi ye yoluyla ufak tefek baz tuhaf alveriler yapldn gtdm. Aralarnda yazp dzenledikleri polie trnden birtakm bor senetlerini alacakllara verecek yerde, borlularn bunlar ceplerine koyduklarn grnce ok ardm.
Me er btn lkede bor alveriler bu ekilde yaplyormu.
vanmz

93

Bir Sahte

Derviin

Orta Asya Gezisi

Bir alacakldan bunun nedenini sordum. "Bu senedi ben niin


saklayaym, ne iime yarar? Aksine, arada srada bakarak deyecei meblan miktarn ve vade zamann hatrlamas iin
borluya gereklidir" cevabn verdi.
Mays 18'de Byk Balkan'a iki, Hiyve'ye ondrt konaklk yolumuz kald hesapland. Bu sre iinde yol zerinde yalnz
drt kuyuya rastlayacaktk, onlarn suyu da acyd. Bu srada bir
insan grmemiz de uzak bir ihtimaldi. Fakat henz mays ortasnda olduumuz iin, kervancmz baz sapa yerlerde bir miktar yamur suyu birikintisi bulabileceirnizi umuyordu. Gren
Da'da krbalanmz doldurduumuz sarn suyu zaten bulankt. Develerin srtnda sarsla sarsla bsbtn bozularak
adeta amur gibi irendirici birey olmutu. Yine de bunu korumak iin byk bir zen gstermek zorundaydk. nk Byk
Balkan'dan bir konak ileriye varncaya kadar dier bir yamur
birikintisi bulma umudumuz yoktu.

Bundan byle seyir ve hareketimiz daha ok dzen altna girdi.


rnein, her biri genellikle birbuuk, bazan iki saatten olumak

zere gnde konak yol alnyordu. Birinci molamz gnein


douundan nce oluyordu. Bu molada o gn iin gereken ekmei piiriyorduk. kinci mola le zeri veriliyordu. Bu mola,
iddetli scaktan gsz den binek ve yk hayvanlarnz dinlendirmeye mahsustu. nc mola gn batmndan biraz nce
yaplyordu. Bu molada da kuru ekmekle birka yudum sudan
oluan yemeimizi yiyorduk. Arkadalarm ve Trkmenler
yanlarna aldklar koyun iyalarn ekmeklerine katk ediyorlard. Bundan bana da teklif ettiler. Ama ne kadar az yenilirse,
susuzlua ve yolculuun glklerine o kadar ok dayanlaca
n bildiimden kabul etmedim. Bu sralarda killi ve sert bir
arazide bulunuyorduk. tede-beridi baz zayf bitkiler grlyorsa da ou yerleri orak ve plakt.
Ertesi gn (Mays 19) kuzey ynnde buluta benzer koyu mavi
94

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu


birey

grdk. Meer bu Kk Balkan'm. Oraya etesi gn


Trkmenler Kk Balkan'n yksekliini, gzellimadenler bakmndan zeginliini ok vyorlard.

varacaktk.
ini,

inidiye kadar sorumluluunu yerine getirmek iin byk aba


harcayan kervan ba, her naslsa bu akam uykuya dalm. En
ndeki devede bulunan klavuz da ga:flete derek bizi son derece ters ve tehlikeli bir yola gtrm. Canmz binbir glkle
kurtarabildik. Kk Balkan'n eteklerinde birok batak tuzlalar vard. Bunlarn zeri kalnca ve beyaz bir toz tabakasyla rtlyd. Bu yredeki salam arazinin zeri de yine hafif bir toz
tabakasyla kapl olduundan nerenin batak, nerenin salam
toprak olduunu ayrmak zordu . te biz, haberimiz olmadan,
meer bu tehlikeli yerlere doru ilerliyorrnuuz. Bir ara develer
bastklar yerin ok yumuak olduunu hissetmi olmallar ki,
yrmek istememeye baladlar. Ne kadar zor kullanldysa
fayda etmedi. Bunun zerine herkes merakla srayarak hayvanlardan indi. Ben de ayan yere bastmda, sanki gemideymiim gibi dzgn yryememeye, sendelerneye balad
rndan ok telalandm. Szn ksas herkes korku ve dehete
kapld. Ancak sabah olmadan hibir ey yaplamayaca iin
kervan ba bararak herkesin kendi yerinde kalmasn, kml
damamasn duyurdu. Havay dayanlmaz arlkta bir koku
kaplamt. Bu durumda saat bekledikten soma ~k skt.
Geri yolumuzu dzeltmemiz hi kolay olmad ama, yine de sevincimiz tarifsizdi. Bizi byle bir tehlikeden kurtard iin
Tam'ya krler ediyorduk. nk Trkmenlerin azbirlii
iinde sylediklerine gre, eer birka adm daha ilerlemi olsaymz, kervann bir blmnn, hatta belki tamamnn yerin
altna hatarak yok olmas muhakkakrn.

gney dou ya uzanan Kk Balkan silsilesine


yirminci gn sabahleyin ulatk. Byk Balkan'n bir
blm bu silsileye paralel olarak uzanyor ve uzaktan bir bu-

Kuzey

batdan

maysn

95

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

run gibi grnyordu. Eteine konduumuz Kk Balkan oniki mil uzunluunda bir silsileydi. Tepelerinin ykseklii aa
yukar eit olduundan, yekpare gibi grnyordu. Galiba bu
dalar ran dalar kadar plak ve yaln deildi. tesinde berisinde maviye yakn bir yeillikte baz bitkiler vard. Silsitenin
ykseklii, gzle tahmin edilebildii kadaryla bin kadem
kadard.

Yirmi mays ve ertesi gn, Kk Balkan silsilesinin hizasn


dan ayrlmadan yola devam ederek, akam zeri, Byk Balkan'n oluturduu burnun eteine ulatk. Yakndan burnun
ancak kk bir blmn grebiliyordum. Ama bu kadar bile
silsitenin Byk Balkan adyla anlmaya layk olduunu kabul
ettirmeye yetiyordu. nk gerekten dierinden daha byk
grnyordu. Zirveleri de daha yksekti. Yaknnda bulunduumuz bu burun, silsitenin douya doru uzanan bir koluydu.
Byk Balkan'n kendisine gelince, bu silsilenin bir ucu Hazar
Denizi sahilinde, yine bu adla tannan bir krfezdesona eriyordu. Dier ucu kuzeye doru uzanyordu. Eer Hiyve'de Trkmenlerden duyduum rivayetler doruysa, bu dada deerli
madenler varm. Ancak bu rivayetlerin gvenilirliini aratr
madm. Geceleyin getiimiz yerler, zellikle Kk Balkan'n gne batarken aydnlanan zirveteri gzeldi. Ancak gzelliiyle insann yzne gler gibi grnen bu salra ve dala
rn byle ins ve cinden bo olduunu, bsbtn terkedilmi olduunu grp dndke kalbi m hznle doluyordu. Bayn
drlktan yoksun olan bu yerlerde gvensizlik, srekli insana e
lik ettiinden, daima uyank olmak ge' ekiyordu. Buralarda grlen bir insan yz, mutlaka bir saldr ve atmann gstergesiydi. Bu nedenle bir insan yz grlmesinden korkuluyordu.
nk lde tesadf edilen insan, genellikle dinan olduun
dan, hemen atmaya hazrlamnak gerekirdi.
Hareket emri verildii zaman,
96

gnbatmndan soraki alacalk

Etrek' ten Hiyve' ye l Yolu

yok olmak zereydi. Kervan ba, artk asl ln giriinde olbildirdikten sonra, bizim yolculuk artlarn tam olarak tecrbe ettiimizi kabulle birlikte, bundan sonra yolculuk
boyunca, ister gece, ister gndz olsun, birbirimizle alak sesle
konumamz, az da olsa grlt patrt karmaktan mmkn
olduu kadar kanmamz bir kere daha hatrlatp uyarnay ihtiyat asndan gerekli grd. Bundan byle ekmei daima gnbatmndan nce piirmemiz gerekiyordu. Dman haberdar
etmemek iin geceleri ate yakmamz yasaklanmt. Aynca
her namazda amanclk, yani Tanr 'nn koruma ve yardm dilememiz; ama tehlike zamannda da karlar gibi davranmamamz
duumuzu

gerektii hatrlatld.

Gren Da'da iken, Teke Trkmenlerinden elli kadar haydudun Balkanlar'da dalatn haber almtk. Kervan ba, onlarla karlamamak iin, bir nlem olarak anak Kuyusu denilen kuyulara uramaktan vazgeti. Zaten bu kuyularn suyu
acyd; develer gndr su imemi olsalar bile bu suyun yan
na yaklamak istemiyorlard.
Hareketimizden iki saat sonra, yar geceye doru etin bir bay
ra vardk. Buras, Trkmenlere gre, Ceyhun'un Dven denilen
eski yatayd. Hayvanlardan inmemiz sylendi. Geen kn
yamurlar burada bulunan yolu btnyle bozmu, nam ve nianndan eser brakmarnt. Yar yarya dolmu olan eri br
yata dolaarak te yzdeki daha dik ve etin bayra trmanma
ya baladk. Zirveye, nice mihnet ve meakkatle ancak sabaha
kar kabildik. Trkmenlerin batl inaniarna gre, Ceyhun'un eski yata yukarda andrn Mehed-i Msriyan harabeleri yanndaym. Nehir bu harabe duvarlarnn dibinden
akarrn. Sonradan, Kklen oymann baz cinayetleri yznden yatan kuzeye doru deitirmi.
Siyah bir bulutun gerisinde kalar Balkan Dalan, yava yava
kaybolmaya yztuttuka, snrsz l btn heybetiyle grn-

97

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

meye bakd. Bu ana gelinceye kadar boluk ve sszln ycelik ve grkemine ilikin szleri, baz dnr ve heveskarlarn
hayallerinin rn olan szler sanyordum. Ancak bu dnce
min yanlln artk itiraf ediyorum. Sevgili yurdum Macaristan'n kimi engin ovalarnda ln kk bir rneini grm,
ran' da bir blmn getiimiz tozlu l de onun daha byk
bir tasla olarak dnmtn. Ama imdi grdmz manzara bsbtn baka bir duygu ve etki uyandryordu. stelik
bunda dnce ve hayalimin bir katks da yoktu. Doann kendisi, ak ve anlalr bir hal diliyle eserlerinin ycelik ve bykln anlatyordu. Bo ve ssz olan bu geni llerin kalbirnde
uyandrd etki ve hzn sitebilmek iin, kendimi ne kadar kalabalk ve bayndr kentler evresinde dnmeyi, hayal etneyi
denediysem de bir yarar olmad.
Her ynde gz alabildiine uzanan bu kumlar lkesinin (rikistan) kalbieri donduran lm belirtisi sszl, dnyay aydnla
tan gnei her dou ve batnda soluk renkli bir giysiye brndren hali, toplumsal hayat ve bunun gerei olan coku ve ili
kileri batrdan bsbtn karyordu. te dnyann belki en byk l olan bu sonsuz kumluk iinde insan kendini anlatla
mayacak biimde garip ve yalnz gryordu.
Maysn

yirmiikinci gn akam zeri "Yeti Sir" yani Yedi Kuyu adl yere konduk. Bugn bu ku~lardan yalnz nde ac ve
kokumu bir miktar su bulunuyordu; dier drd kurumu durumdayd. Gece, kervan ba yamur suyu birikintisi bulabilme
ihtimali konusunda umutluydu. indeki su amur halini aln
bir miktar tortudan baka birey bulamadk. Ama ben krbam
kuyularn ac ve bozulmu suyuyla doldurmamay yeledim.
Kuyularn suyundan yalnz hayvaniara iirdik. Ancak arkada
lanndan birka krbalarn doldurdular. Bu adamlarn develer
gibi, ac suya kar gsterdikleri hrsa ayordum. Onlar da benim bu konudaki muhalefetime glyorlard. Zavalllar, akll-

98

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu

ca tlerimi dinlemedikleri iin, bir sre sonra ne denli piman


olacaklarn bilmiyorlard.
Molarnz ok ksa srd. Yeniden hareket edip evremizdeki tepelerin en byne trmanmaya baladk. Tepede terkedilmi
iki mahfe grdk. Arkadalarma gre bunlarn sahipleri lde
telef olmulard. Yine arkadalarmn ifadelerinden anlald
na gre, bir insann zerine oturarak kulland eya Trkmenlerce kutsal kabul ediliyor ve onu harap etmek gnah saylyor.
Duyulmam, garip bir inan. nk insan esir ederek satmaya, dman lkelerinitalan etmeye izin verilirken ahaptan yaplm byle bir mahfeyi, srf bir zamanlar iinde insan oturdu
diye kutsallatrarak ilirnekten kanlyor. Gerekten de hem
l, hem de l sakinleri akl almaz bir garipliktedir.

ecek su bulabilmek iin yaptmz tm aratrmalar boa k


t. Krbarnda kalm

birka iimlik su ile yetinmek zorunda kaok zlmeye baladm. Tanr 'nn balad en adi nimetierin bile deeri, ite byle yoksunluk
okulunda renilirmi. Bir iim suyun nem derecesini imdi
ye kadar byle iyi takdir edememi, onun bol bol bulunduu
yerlerde israf ediliine, hibir zaman dnp bu lde acma
mtm. Yanmzdaki suyun aclnn, kaynatldnda bir lde gittiini duymutum. Bu nedenle kaynatlm suya bir
miktar ekmek batrarak yiyordum. Btn besinim de bundan
ibaretti. Bu sralarda, arkadalarmn ac suyun etkisiyle iddet
li bir ishale yakalanarak ok kt durumlara dtn grnce, daha nce yamur suyu birikintisi bulana kadar dayanmaya
karar verdiime, arkadalarm gibi krbam ac suyla doldurmadma memnun oldum. Birka Trkmende, zellikle de kervan
banda bir miktar yedek su bulunduundan kuvvetle phe ediliyordu. Ama byle bir yerde arkadanui suyuna gz dikmek,
onun hayatna kasdetmek demek olduundan, bu dnceyi
ilan etmek zor bireydi. nk byle zamanlarda gerek dn,
lacam hissettirnden

99

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Geisi

gerek hediye yoluyla birinden, isterse ok az olsun, su isteyen


adama mecnun gzyle baklyordu.
Bu akam itahm bsbtn kaybettim. Hatta vcudumda an
lde zaaf ve gszlk hissetmeme karn, yine de canm yemek istemiyordu. Scaklk arttndan gcm kalmamt. Yere
yuvarlamyor ve kendimde kalkacak gc bulamyordum.
Bir ara halkn kervan bann bana toplandklarn grdm.
lerinden bazlar beni de toplulua katlmaya aryor, "sul
su!" diye haykryorlard. Byleyici bir gce sahip olan bu
kelime, bedenime yeniden g verdi. Ayaa kalknca ne yapacam ardm. Biraz sonra byk bir sevin ve hayretle, kervan bann her adama ikier kase su dattm grdm. Kendisinin ifadesinden anlaldna gre, kervan ba birka yldan
beri l her geiinde yamnda ihtiyatan bir miktar fazla su bulunduruyor ve arkadalar susuzlukta son dereceye geldii zaman datyormu. Bu durum, gerekten de byk bir insanlk
t. Hatta buralarda, lde susuzluktan ac eken bir adama bir
damla su vermenin, yz yllk gnalun balanmasna neden
olaca anlamnda bir sz vardr. Gerekten de lde byle bir
armaamn deeri llemeyecei gibi, bunun ortaya kard
zevk ve neeyi hakkyla anlatabilmek de mmkn deildi. Ateim dnce yeniden canlandm. Kazandm g gn yete-.
bilecek ldeydi. Ancak ekmeim yoktu. nk itahszlk ve
isteksizlikten dolay gereken atei hazrlamaya enmitim.
imdi, tede beride odw1 aramaya enerek deve tezei kullanmay yeledim. Ama hazrladm tezek yeterli lde olmad
iin midir nedir, yarm saat uratm halde, yine de ekmek,
kabuk balayacak kadar pimedi. Gece olduunu dnmeden
uradan buradan bir demet al-rp toplayp tututurdum. Kervan ba fiemen, "Haydutlara izimizi bildirmek mi istiyorsun?"
diye bardndan atei sndrp mayasz ekmei elime aldm. aresiz yar pimi hamuru yemek zorunda kaldm.
100

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu


Maysn yirmidrdnc gn sabahnda, kere yirmidrt saatten beri iinde srklendiimiz ln son snrna ulatk. O
l ki, beni nice milinet ve iddete uratm, birka kez amac
ma ulama umudumu tmyle mahvedip tam bir umutsuzlua
drmt. Artk buradan ilerde, genellikle birinci tabakas
killi olan arazide yamur suyu birikintileri bulacamza emindik Kervan ba da tede beride bulunan ceren ve yaban eei
terslerini gstererek umudumuzu glendiriyordu. Hzla ilerleyerek herkesten nce kk bir tatl su birikintisi buldu ve kervan halkna "su! su!" diye bard. Bu sevindirici haykr, hemen azdan aza yayld. Henz dudaklarmz bile dokunmad halde, hayat suyunun yalnz grn acmz ve telanuz
dindirmeye yetti. Kervan bann bulduu gln kysna le
zeri geldik. Bu gl bulduktan sonra, yine o yrede daha saf
sularla dolu dier birka ukurun varolduunu rendik.

Herkesten nce samiann en bynn yanna gittim. Su imeye bakmadan ncelikle krbam ve dier kaplarm doldurmaya baladm. nk biraz sonra hcum edecek halkn suyu
kartrp bulandraca belliydi.
Yarm

saat sonra, herkes tarifsiz bir neeyle yemeini yemeye


Deli Ata adyla bilinen bu yerden Hiyve'ye kadar kr
balarmz daima dolu olacakt. Bundan byle ldeki yolculuumuzun ok gzel getiini iddia edemesem de, balca tehlikelerden salim olduunu syleyebilirim.
balad.

Akam

zeri, bahar mevsiminin tam olarak hkm srd bir


yere vardk. Burada, birbirine karan birtakm gller arasnda
ve imenler ortasnda konduumuzdan, dn konduumuz yeri
andka, hatrladka rya grdmz sanyorduk. Sevin ve
neemize ferahlandnc bir ilave olmak zere, artk butdan sonra haydut korkusu kalnad mutusunu da aldk. Ancak ihtiyat
gerei bu gece de ate yaklnamas tenbih edildi. Hi umulmadk biimde byle bir su bolluuna kavumamz haclar kendi

101

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

kerametierine yoruyorlar, yani.salih arnellerinin bir dl olduuna inanyorlard.

Her neyse, kaplarmz yeniden doldurup yola koyulduk. O gece byk bir hendein yanna vardk. Buraya byle abucak varabileceimizi hi wnmuyorduk. Buradan ileride Hiyve Hanl
'nn snrn belirleyen "Kaflan Kr", yani Kaplan Kn adl
yayla uzanyordu. Yayiann ykseklii, bulunduumuz yerden
yz kadem kadar olduundan, zerine kmak hem bizim,
hem de hayvanlanrnz iin ok zor oldu. Bu mevki, uzaktan bakldnda kum deryas iinde bir ada gibi grnyordu.
Daha nce iinden getiimiz derin hendekle, kuzey dou tarabulunan dier bir hendein ucu buca grlmyordu.
Trkmenlerin aniattkianna gvenmek gerekirse, bu iki hendek
Ceyhun nehrinin eski kaynaklanym. Buna gre Katlan Kr,
bir zamanlar su ile evrili bir adaym. Ancak unun doru olduu kesindir ki, bu mevki, gerek bitki rtsne, gerek zerinde
yaayan hayvanlarn okluuna gre; hibir zaman l halinde
fnda

bulunmamtr.

Buraya gelinceye kadar,

urada-burada

tek-tk ceylan ve yaban


bu geni otlakta her biri birka yz
batan oluan ceylan ve yaban eei srleri grlyordu. Buraya konuuruuzun ikinci gn le zeri, kuzey tarafndan havaya kocaman bir bulutu andran toz tabakas kalktn grdk.
in asln anlayamadmz iin herkes silahn hazrlad, iin
sonunu beklerneye balad. Bu dehetli kasrga yaklatka
hayret ve telamz artyordu. Biraz sonra adeta zerimize saidrnay amalam bir svari safna benzeyen hareketli bir topluluun geldiini grdk. Bunun zerine klavuzlanmz derhal
ellerindeki silahlar braktlar. Ben telandan kendimi g
zabtediyordum. Bu toz bulutu bize elli adm kadar yaklanca,
bin neferden oluan muntazam ve e~timli bir svar taburunun
kumanda zerine birdenbire durmasndan duyulan "rap" patreeine raslanyorken, imdi

102

Etrek'ten Hiyve'ye l Yolu


tsna

benzer bir grlt duyduk. Az sonra toz-duman yok oldu.


din ve gl saysz yaban eeinin dzenli biimde durduunu grdk. Hayvanlar bizi birka saniyecik gzden
szp geirdikten sonra, galiba kendilerinden olnadmz anladlar ki, yine geldikleri hzla, batya doru tabanlarn kaldrp
ksa srede gzden kayboldular.
Karmzda

Kaftan Kr yayiasnn Hiyve ynndeki taraf adeta duvar gibi


dikti. zerindeki su sanki daha dn ekilmi gibi grnen ufka
paralel etei bir lde dzgnd. Yayladan bir gnde (Mays
28) or Gl denilen tozlu gln sahiline vardk. Gln evresi
oniki ngiliz mili kadard. Kurban bayram yaklat iinboy
abdesti almak zere burada alt saat kadar konaklama karar aldk.

Gece,gzel bir aynda ve serin bir havada sabaha kadar yol


aldk. Nihayet fecrin klan ortal aydnlatnca, evremizde
terkedilmi evlerin ykk dkk duvarlarn grdk. Bundan
byk bir sevin duyduk. nk Karatepe'den ayrlal beri yakn zamanlarda iinde insan oturmua benzeyen hibir yap izine rastlamamtk. Bu yaplardan artk yerleik halkn yaad
yerlere ulatmz anlalyordu. avdur Trkmenlerinin isyan
halinde bulunduklar, Hiyve 'nin bu snrna kadar apul etmekte olduklann haber aldmzdan, yine her trl ihtiyat gzetmemiz gerekiyordu.
Ertesi gn (Mays 30) birok adr grdk. evremizi saran
insanlar "safa geldiniz" diye baryorlard. Arkadamz Hac
lyas 'n buralarda konan halk iinde bir hayli tand vard. Bu
nedenle bir miktar ekmek ve kurban eti toplamak amacyla yreyi dolamakta acele ediyordu. Dndnde bize ok miktarda et, ekmek ve kmz (ksrak stnden yaplan bir ayran) dat
t.

Molamzn

zerinden bir saat bile gememiti ki, srf sevap ka103

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

zanabilmek iin salih yrklerden birou ziyaretimize geldi.


Kendilerine ettiim birka nefes ve hayr duaya karlk ok
miktarda ekmek, birka para deve, at ve koyun eti aldm. O gnn akam, Hiyve'ye kadar bize elik etmeleri iin gnderilen
be atlyla karlatk.

Ertesi gn sabahteyiri Akyab'a bal zbek adl kye ulatk.


Bu ky, Gmtepe'den balayan l n bitiminde kurulmutu.
Adet olduu zere evleri dolaarak hayr duada bulunduk. Buna
karlk da hayli hediye aldk. Burada baz Avrupa mallar grdm. Sevdiim Ohak'n ans kalbimi coturdu. Biraz daha ileride Hac lyas'nkyne yakn bir otlaa vardk. Buradaki imenlikler ve tarlalar iinde lyas 'n mensup olduu Avel yesi
Yumutlarn adr ve meskenleri vard. Hac ilyas'n yaknlar
bir haftadr kendisini bekliyorlarm. Karlamalar hepimiziri
gzn yaartt. Bu vefal, temiz kalbii insanlarn gizli hibir
duygular yoktu.
lyas' resmi biimde ziyareti Haziran'n birinci gnne brak
tk. lyas birok akraba ve dostuyla bizi karlamaya kt. Bara,

kalmam iin temiz ve olduka iyi denmi bir adr tahsis etti.
Ama ben bahesini yeledim. nk bahede sk yaprakl
aalar vard. Hayli zamandan beri yeilin yznden mahrum
kaldm iiri, gnlm bu aalarn altnda oturmay istedi.
Dnyada beden ve zihnin dinlenmesi iin aalarn glgesin-
den iyi tavan olamaz. Yar uygar, yar yerleik, yar ger Trkmenler arasnda geirdiin iki gn iinde, bunlarn bir yerde
uzun zaman kalmaktan ve oturmu bir ynetimden ne kadar
nefret ettiklerini grerek ardm. Birka yzyldan beri ze
beklerle yanyana yaadklar halde, bu komularnn ahlak ve
adetlerinden hibir ey kabul etmemilerdi. Oysa bu iki topluluk ayn kkten geliyor, ayn dili konuuyordu. Buna karn bir
zbek, bunlara, bir Hotanto'nun bir Avrupalya yabancln
dan daha fazla yabancyd.
104

Harezm'den Hiyve'ye

Bir geceyi ayrlkta geirdim. mrmde raslamadm biimde can yakan kocaman sivri sinekler, hayvaniara varncaya kadar btn kervan halkn rahatsz etti. afakla birlikte Hiyve yoluna koyulduk. Gece uyuyamam olduumdan deveye binerken neesizdim. Ama baharn gzellii uykusuzluun acsn
gideriverdi. leriediimiz her an bitkilerin okluk ve eitlilii
artyordu. Su arklarnn okluu ve Ceyhun suyunun zellii
nedeniyle Hiyve evresindeki topran verim gc olaans
tyd.
Bunlarn

gzme bu denli gzel grnmesiri balangta, yak


ln irkin manzarasnn hayalimden henz kmam olmasna balyordum. Ama sonradan bu halin
szkonusu elikiden ileri gelmediini kesin olarak anladm.
nnda bulunduum

Bugn getiim blge, Avrupa'mn en gzel, en ilenmi topbenziyordu. Hiyve kenti evresinde, yksek kavak
aalarnn glgesi altnda, her adm banda rastlanan kalecikler, sk otlu otlaklar ve ekin ynlaryla dopdolu ovalarn gzellii, bugn grmm gibi hala gzmn nndedir. Eer Do-

raklarna

105

ulu airler gzlerini biraz da bu yreye evirmi olsalard, herhalde ran 'n rktc llerinden ok daha vg ye deer grntler, yerler grrlerdi. te bu bostan ve baheler iinde bulunan Emirlik merkezindeki kubbe ve minareler, uzaktan bakan
yolculara ok gzel grnyordu.

Kentin ii dardan grnd kadar gzel deildi. Emirlik


merkezi, ran'da grlen sradan kasabalarn bile altndayd.
, Belli bir plan ve projeden yoksun olarak gelii gzel biimde
teye beriye dalm -drt bin toprak evden oluan kentin
evresi yine toprak bir surla evrilmiti. Bu surdan baka bir ikale, yalnz bazlan anlmaya deer birka pazar, nemsiz birka cami, avlularnda aa dikili birka medrese vard. Ya
murtarla slandktan sonra gnein etkisiyle atiayarak ken
amur kulbeler iinde bina denilebilecek olanlar yalnz bunlard. te Hiyve kenti!
Kente girerken, Hiyvelilerden kalabalk bir halk bizi karlama
ya geldi. Develer zerinde bulunduumuz halde ekmek ve kuru
yemi veriyorlard. Uzun zamandan beri kente byle ok hac
gelmedii iin genel bir aknla den halk, evreden coku
ve gptayla alk< ediyordu.
Kapdan ieriye giren yol, doru byk pazara kyordu. Pazara vardmz zaman Hac Bila tekbir getirmeye balad. Ben
de, beni bunca glk ve tehlikelerden kurtaran Tanr 'ya kran
borcumu yeine getirmek iin onlara katldm. Sesim tiz olduundan arkadalarmn seslerini hastn yordu. Bu srada, yolun
iki yaruna ylan insanlarn teberrken el ve ayan pmek
iin birbirini ineyerek zerime hcum ettiklerini grnce son
derece duygulandm. zetimdeki lime lime giysileri anlatmaya
hi girirneyeyim.

Adet olduu zere bir kervansaraya indik. Buras ayn zamanda


gmrk yeri olduundan, kimliklerimiz ve eyamz dikkatle
106

Harezm' den Hiyve'ye

gzden geirildi. Hiyve'de ok nemli olan Gmrk Mdrl grevini yrten kii, Emir'in birinci mahremi, yani en gvenilir adamdr. Gmrk Mdr kervan bandan baz eyler
sordu. Bu arada hain Emir Muhammed bir bahane ile yanlarna
sokularak yksek sesle, "Biz buraya be drt ayakl, bir ba
da iki ayakl tuhaf bir hayvan getirdik" dedi. Adamn drt ayakllardan kast, buralarda cinsi bilinmeyen mandalard. ki ayakl
deyiniyle de beni ima ediyordu. Bu szler zerine halkn bak
larnn deitiini grdm. Orada bulunanlar birbirleriyle fsl
damaya baladlar.
Konumalar arasnda

"casus", "Avrupal" ve "Moskof' keliseiliyordu. Bunun zerine, bir yandan elimden


geldiince yzmn kzarnasn nlemeye alrken, bir yandan da oradan svmaya hazrlanyordum. Ama adam gizlice,
yerimden ayrimamarn enretti. Beni kontrol ederken hakkm
da baz galiz szler kulland iin cevap vermeye hazrlanr
ken, zellikle gzetrneye, sayg gstermeye mecbur olduklar
Hah Salih sze kararak beni sorgulayan adama hakkmda pek
ok vc szler syledi, lehimde tanklk etti. Bunun zerine
adamn kstah tavr derhal iltifat dolu bir tebessme dnt,
oturrnam iin yanbanda yer gsterdi. Hac Salih adamn davetine icabet etrnerni iaret etti. Ancak, grdm hakarete tepkimi gsterecek biimde grevliye fkeli bir baktan sonra
oradan ayrldm.
meleri

aka

Buradan ktktan sonra, aldm ilk nlem krullah Bey'in


yanna gitrnek oldu. krullah Bey, Hiyve'nin en gzel binas
olan Muhammed Emin Han Medresesi 'nde, bir hcrede oturuyordu. Medrese ranl bir rnilar tarafndan, Miladi binsekizyzkrkiki (1842) ylnda, ran'n en mkemmel kervansaraylar rnek alnarak yaplmt. kiyz altm renci barndran
yz otuz hcresi, sa tarafnda da byk bir kulesi vard. Ama
yapt srasnda mimar ld iin kule tamamlanamadan
107

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


kalmt.

krullah

Bey, burada resmi bir grevle bulumnuyordu. Vaktiyle stanbul'da on yl kadar Mabeyn-i Hmayun'a mntesib
bulunmutu. Hayal meyal hatrladm kadaryla kendisini,
sonradan Harici ye Nazr olan Ali Paa 'nn dairesinde birok
kez grntm. stanbul'u, en iyi bilenler kadar bildiime emin
olduum iin, orann dil ve adetlerine alk, eskiden beri tand
m baz nl zatlar tanyan bu adam kandracamdan emindim. Bu nedenle dairesine gittiimde, stanbul' dan gelmi bir
Efendi olduumu, orada kendisiyle defalarca grtm, bir
kez kapsn almadan Hiyve'den gemeye gnlmn raz olmadm syledim.
stanbullu bir Efendi'nin Hiyve'de bulunmas olaanst garip
bir olay olduu iin, zavall ihtiyar, byk bir aknlk iinde,
beni bizzat karlad. Karsna kan adamn, yz insanlktan
km, st ba lime lime olmu bir dilenci olduunu grnce,
aknl bir kat daha artt. Ama yine de aknl beni kabul
etmesine engel olmad. Aramzda, stanbul Trkesiyle birka
kelime konuur konumaz son derece memnun olarak osmanl
bakentinde brakt dostlarnn dunmunu, yeni padiahn
tahta kndan beri deien politikalan birbiri ardnca sormaya balad.

Daha nce de sylediim gibi, ortak tamdklara dayanarak


epeyce frldak evirebileceime bir kere daha emin oldum.
krullah Bey, dostlarna ilikin sonlarna karlk verdiim
ayrntl bilgileri byk bir zevkle dinliyordu. Bir ara, kendini
tutamayarak, "Allah akna efendi, yeryznn cenneti olan o
gzel stanbul'u brakp da bu musibet memlekete gelmekten
maksadnz nedir?" diye sordu. Bunun zerine., "Ah Pir!" diye
haykrarak iimi ektim. Baka bir kelime sylemeden elimi
(*) "Maaallah,.maaallah ... Allah yzlerini aartsn" gibi dua, vg ve takdir

szleri. [A.O]

108

Harezm' den Hiyve'ye

itaat makamnda gzlerime tuttum. Bir mutasavvf olan bu ihtiyar Mslman, ektiim alm ne anlama geldiini anlad. Amacm, bir tarikata mensup olduumu ve bu yolculuu eyhimin
emriyle yaptm ima etmekti. Bu yle bir emirdir ki, iin ucunda lm bile olsa, hibir mrid bu emri yerine getirmeme gcne sahip olamazd.
Yaptm aklamalardan holanan krullah Bey, tarikatnn
, adn sordu. Nakibendi tarikatna mensup olduumu syleyince, eytan diplomat, tahmin ettiim gibi, hemen iimdekini ke
federek yolculuktan asl amacnn Buhara'y ziyaret olduunu
anlad. Kald medresede benim iin bir yer hazrlanmasn istediyse de, yol arkadalarmn bulunduunu, onlardan ayrlma
rnn doru olmayacan bildirdim. Ayrlrken, yeniden ziyaretine geleceime dair sz verdim.
krullah

Bey'den ayrlp kervansaraya gelince, dier haclarn


Tuebaz Tekkesi 'nde misafirlie kabul edildiklerini rendim.
Derhal oraya gittim. Bir hcreyi boaltarak zel olarak benim
iin hazrlamlard. Yanlarna gelmekte gecikmem, birok soru sormalarna, bunlar cevaplandrmama neden oldu. Daha
sonra, her biri ayr ayr, kouculuk ve iftira ile bam belaya
sokmak isteyen Afganlnn hem bizi karlamaya gelen Hiyveliler, hem de kendileri tarafndan nasl ar hakaret ve szlerle
kovulduunu gremeyiime zldklerini bildirdiler. Bunun
zerine kendi kendime dnerek, "Oh, ne alii! Bir kere halkn
suizannndan kurtuldum ya, artk Emir ile grmem o kadar
zor olmaz" dedim.
Dediim gibi de oldu. Ertesi gn Han tarafndan gnderilen
zel bir grevli kk hediyelerle gelerek beni Erk'e, yani saraya davet etti. Meer kuts.al yer Konstantiniye'de domu bir
derviin hayr duasn almak Han iin nemliymi. Her neyse,
davete icabet edeceimi bildirdim. Huzura kmdan bir saat
nce krullah Bey'in hcresine gittim. nk grmemizde

109

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

o da bulunmak istiyordu. Birlikte Han'n sarayna gittik. Meer


saray medreseye ok yaknm. Yolda giderken, krullah Bey,
Han'n huzurunda nasl davranacam retti, Mehter ile aralarndaki ekime ve rekabetin derece ve nedenlerini anlatt.
Sarayn

ve lkenin ilerini yrtme grevi kendisine braklan


Mehter, krullah Bey'i ekemiyordu. Bu nedenle, bana da iyi
davranmayaca akt. Han 'n ayn zamanda veziri olan byk
kardei de o sralarda isyan halindeki avdurlar bastrmak iin
gnderilen askere kumanda etmek zere aynldndan, Emirliin btn ileri Mehter' e kalmt. Bu nedenle, terifat kurallar
gerei olmasayd bile, ben yine de daha nce bu adam ziyaret
ederek sayglarm sunmak istiyordum. Zaten odasnn nnden gememek de mmkn deildi. nk Han 'n dairesi,
Mehter'in odasnn ilerisindeki avlu iinde bulunuyordu.
Saraya girdiimizde, avlu ve sofralar, kadn-erkek, gen-yal
her snftan ihtiya sahibi insanla tklm tklm doluydu. Bunlar
iinde gndelik giysilerini deitirmi kimse grlmyordu.
Hatta Han'a ikayetini bildirmek zere gelen kadnlardan birkann kucanda ocuklar bile vard. Burada ziyaretiterin
adnn bir deftere srayla yazlmas acteti yoktu. Kim kendine
yol ap ileri sraya sokulursa, Han'n huzuruna dierlerinden
nce giriyordu.
Halk, bizi grr grmez alarak yol verdi. Kadnlar, "u stan
bunu dervie bak!" diye birbirlerine beni gsteriyorlard.
Tpk

nceden haber aldm gibi maiyet memurlar Mehter'in


Adamlar amirlerinin her
szn tebessmle tasdik ve teyid ediyorlard. Teninin esmerlii, gbeine kadar uzanan sk sakal, Mehter'in aslen ranl olduunu gsteriyordu. Giysilerinin biimsizlii -ile bandaki
psteki kalpan irilii,yznn adilii ile tavrlarnn kabal
na uygun dyordu. Yanna yaklatn grnce, evresindeodasm yar yarya doldurmulard.

110

Harezm' den Hiyve'ye

kilerden bazlarna alayc bir tavrla bireyler syledi. Ben, saygl bir selam vererek doruca yanna sokulup derviterin hakk
olan bo sedire oturdum.
Allm

dua ve arnini yaptktan sonra Mehter'le aramzda dousul nezaketin gerektirdii baz kurallar yerine getirildi.
Sonra Mehter bilgilik taslamaya kalkarak "stanbul'da derviler bile gerektii gibi terbiye ve tahsil grm adanlardr.
Hatta tmyle Arapa konuurlar" dedi. Oysa ben, o ana kadar
kendisiyle konuurken yalmzca stanbul Trkesini kullanm
u

tm.

Bu konumadan sonra, Han Hazretlerinin -bu sz zerine herkes ayaa kalkt- benimle grmeyi arzu buyurduklarn,
eer Zat- ahaneden ya da ran' daki sefirinden bir mektup getirdiimi renirse ok memnun olacaklanm bildirdi. Cevap
olarak, "Gezinde dnyadan yana bir amacm yoktur. Kimseden birey isternek kaydnda da deilim. Yalmz can gvenliim
iin bir ferman aldm ki, st tura-i ehriyari ile sslemnitir"
dedikten sonra tadm matbu pasaportu eline verdim. Mehter
pasaportomu birka kez sayg ile pp bana koyduktan sonra
kalkp Han'a teslim etmeye gitti. Az sonra da dnerek huzura
girmeme izin verildiini bildirdi.

Huzuruna kacak olduum Hiyve Ham bir derebeyiydi. Kendisini lkesinin aile reisi gibi gryor, halka yle davranyor ve
yle ynetiyordu.Halkn can ve mal gvenlii onun keyfine
balyd; istedii gibi tasarruf edebilirdi. Zulm ve tecavzlerine, olsa olsa balarnda gerekten bilgin ve erdemli bir kii bulwnas artyla ulema snf engel olabilirdi. Asya hkmdarlarnn ok gaddar olmalarna karlk halk da ok kt ahlakl
dr. te bu nedenle Hiyve'de bilginierin birou, genellikle
halk arasnda dmanlk ve cinayetlere neden olan kt halleri
vaaz, nasihat ve benzeri yollarla dzeltmeye, ortadan kaldrma
ya, ahlak gzelletirmeye candan a!maktadrlar. Han da, bir
lll

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


hastalk

engel olmadka, her gn, en azndan drt saat kadar


huzuruna kabul ederek ev ilerine varncaya kadar en kk sorun ve ikayetlerini bile dinliyordu. Anlatldna gre
Han, kan-koca kavgalarndan ok holanrm. Belli etmeden,
srf elenmek iin bunlar kavgaya tututururmu. Hatta bazan
i o dereceye varrm ki, Han'n huzurunda yaka-paa olup birbirlerinin san ban yolar, fena halde svrlermi.
halk

O zaman Han, Seyyid Muhammed Han'd. Kardei Seyyid


Mahmud Han'n afyon keyfini ynetim iine yeleyerek emirlikten eleknesi zerine, Miladi 1856 ylnda tahta ge\-miti.
Harezm'de imdiye kadar bu adam kadar zalim, gaddar, sefih
ve kabiliyetsiz bir Han hkm srmemiti.
Han'n bulunduu odann kaps

nne

geldiimizde,

ieride
beni biraz bekletti.
Terifatlk eden kii Han'abenim bir dervi olduumu sylemiti. Ama bunun yansra Dersaadet'te ileri gelen paatarla
ilikim olduunu da bildirdiinden, mmkn olduu lde ihtiam eserleri gsterilmek isteniyordu. Her neyse, biraz sonra
iki adam gelip saygyla kollarma girdiler. nmzdeki perde
alnca, Hiyve Emiri Seyyid Muhammed Han' karmda grdm. Kerevet gibi birey zerine yaslarm, sol kolunu kadife
bir yasta dayarnt. Sa elinde de kk bir altn asa tutuyordu.
baz hazrlklar yapldndan krullah

Adetlerine uyarak hereyden nce ellerimi kaldrdm, Emir ve


dierleri de ellerini kaldrdlar. Bir-iki ayet okuduktan ve ksa
bir duadan sonra iki elimle sakalm tutup ok yksek bir sesle
"amin" dedim.
Han henz ellerini sakalndan ekmemiti ki, cemaat hep bir
azdan "Allah kabul eyleye" diye bardlar. Bunun zerine
Han'n yanna yaklatm. Han ellerini uzatt. Ben de avularm
altna tuttuktan sonra birka adm geri ekildim. Bylece kabul

112

Harezm' den Hiyve'ye

treni sona erdi. Han, geziye hangi amala ktn sorutur


maya balayarak zllerden nasl etkilendiimi, sknt ekip
ekmediimi, Trkmenlerle nasl geindiirni, Hiyve kentipi
nasl bulduumu sordu. Ben de, "Vaka pek zahmet ekni
isem de zat - hkmdarilerinin cemal-i pakini grmek bunlarn
hepsine tekabl etti. Beni bu eref ve nimet-i cihan-kymete
mazhar ettiinden dolay Cenab- Hakk'a harnd ederim. Ve bunu msade-i taliime hamledip bakiye-i seyahatim iin fal- hayr
addederim." diye cevap verdim. Bu szleri stanbul Trkesi
yerine mmkn olduu kadar zbek !rkesiyle sylemeye
altysarn da, yine de Han tam olarak anlamadndan tercme
ettirmek zorunda kald.
Daha sonra Han, bakentinde ka gn kalmak niyetinde olduu
mu, yolculuum iin gereken paramn olup olmadn ren
mek istedi. Cevap olarak, arnacnn bu yrede medfun olan evliyaullahn erefli kabirierini ziyaret ettikten sonra baka bir lkeye gitmek istediimi syledim. Para konusuna gelince, "Biz
derviiz, bu tr eyleri dert etmeyiz. Yolculuum iin mridi
min hediye ettii mbarek nefes beni baka bireye muhta etmez. Cenab- Hakk'tan Zat- Hametmaablarna uzun mrler
ve afiyet ihsan buyurmas temennisinden baka bir niyazm
yoktur" szlerini ekledim.
Han Hazretleri bu ekilde konumamdan holanm olmallar
ki, bana bir eek ile yirmi altn ihsan etti. Ama ben, bir dervi
iin para toplama dncesinin gnal olduu gerekesiyle para
hediyesini kabul etnedim. Buna karlk eei kabulle birlikte,
erefli kabirieri ziyarete gidenler iin beyaz eein yelendiini
hatrlatarak ilgililere, bana beyaz bir emender<*l verilmesi yolunda emir ve tenbih edilmesini rica ettim.
(*) emender, Kbns eeinden daha iri bir eek cinsidir. ok dayankl ve hzl
dr. O zaman iin en gvenli ve rahat yolculuk aracdr. Bu nedenle deveden daha deerli ve pahaldr.

113

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

sre iinde misafri olmam istediinden hazinedarna gnlk ihtiyacm iin 2 tenge
yani 75 santim denmesini emrettiini syleyerek kabul etmemi istedi. Bunun zerine yeniden birok teekkr ve dualar edip
huzurundan ktm. Gerek saray avlusunda, gerek pazarda halk
beni byk saygyla "selamnaleykm" diyerek selamlyordu.
Veda

srasnda, bakentinde kaldm

Son derece sefih merepli olan Han'n gzleri ukurda, sakal


gayet hafif, dudaktan alk, sesi bouktu. Grnnden zerre
kadar merhamet hissedilemezdi. Hcremde yalnz kaldmda,
ansn yardmyla bu tehlikeli durumdan sa salim kurtulduu
mu dndke nasl sevindiimi anlatamam. nk Han 'la
yaptmz bu mthi grmede sayg ve nezaketten baka birey grmemem, bu vesile ile artk tam bir gven ve zgrlk
iinde gezebilmem iin tm Harezm yollannn alm olmas,
gerekten ancak ansllmla aklanabilir.
Han'n bana gsterdii gzel kabul yaylnca, lkenin memur
ve tacirleri gerek beni, gerek arkadalarm olan haclar evlerine
yemee davet etmeye baladlar. Budurum yle bir dereceye
geldi ki, her gn yedi-sekiz ziyafette bulunmak, kimseyi krma
mak iin her birinde az ya da ok, bir miktar yemek yeiJ1ek zorunda kalyordum. Bu durum giderecek gerek bir ikenceye
dnt. Bugn, o gnleri, yani her gn afaktan balayarak
kendimi bol iyayla piirilmi byk bir pilav yn karsn
da grpte sahte a kurt itihas iinde zerine saldrmaya mecbur olduum gnleri hatrladka tylerim rperiyor. ou zaman, lde yediim kuru ekmei zlerdim. nk sala zararl olan bu bollua, vcuda yararl olacak bir diyet ya da perhizi yeleyeceim aktr.

Orta Asya' da sradan bir ziyafette bile misafirin nne eitli


renklerde ipekliden dokunmu, genellikle yemek artklar butam kirli bir sofra seriterek iki kiiye yetecek lde ekmek
konulmas adettir. Misafr, kendisi iin hazrlanm bu yemek114

Harezm' den Hiyve' ye

ten mutlaka birka lokma yemelidir. Bu lkede doymak, kabul


edilebilir bir kelime deildir. abuk doyan adamn yaratln
da bir eksiklik olduu kabul edilir. krler olsun ki, parlak iti
halan sayesinde hac arkadalarm kt bir hret kazanmad
lar. Dogrusu bunlarn oburluu beni hayrete dryordu. nk baz ziyafetlerde midelerine doldurduklar yemek, yeterli ldeki ekmekle yanndaki havu, algam ve turp da cabas olmak artyla, hesabma gre, 1 kg. pirin ve 0.5 kg. iyandan
aa deildi. Bunun zerine hi abartsz onbe yirmi fincan da
ay iilirdi. Benim bunca bilgi ve olgunluuma karn bylesine nezaket ve zarafetten habersiz olmam (!)herkeste aknlk
UY.andryordu. nk, yukarda akladm gibi, yemekten
kanmak, adetlerine aykr bir durumdu ve ziyafet sahibine bir
tr hakaret saylyordu.
stanbul' u dnyann en gzel kenti kabul eden bu Hiyve ulemasndan

kimileri de bana baka bir ekilde eziyet ediyorlard.


nk, bunlarn gznde Osmanllarn nl bilginlerinden olduum iin, karlatklar sorunlar zmlernemi istiyorlard.
te bu amala ziyaretime gelen kaln kafal, koca sarkl zbeklerin sktrmaianna dayanmak; dier bir deyile abdest
alrken ellerin, yzn ve ayaklarn nasl ykanmas gerektiine,
salih bir Mslmann ne ekilde oturmas, uzanmas, yrmesi
ve uyumasnn uygun olacana ilikin sonu gelmeyen sorular
na ve fetva isteklerine karlk vermek zorunda kalmak, gerekten ok rahatsz edici bir durumdu.
Osmanl Sultan,

Hiyve'de Peygamber'in halifesi olarak kabul


ediliyordu. Bu nedenle gerek Sultan Hazretlerinin, gerek Mabeyn-i Hmayun grevlilerinin ve dier memurlarnn genel
olarak salihler salihi, abid, zahid, mbarek kimseler olduklar
na inanlyordu. Sultan, bana elli arnlk bir sark saran, topuklarna kadar uzanan giysi giyen, gr ve uzun sakall bir kimse olarak dnlyordu. Bu insanlarn bu dncelerini d115

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


zeltneye kalknam hayatm

tehlikeye atmarn demek olacabenden aklama bekleyen bu insanlardan gerei gizlemek zorunda kalyordum. Ancak, belki heveslerini karnn
diye, bizim dnce ve hayallerimize tam ters olan kuruntu ve
inanlarn btnyle dorulamaya da cesaret edemiyordum.
ndan,

Konuk olduumuz Tuebaz Medresesi avlusunda bir mescid ve


bir de havuz vard. Avrupa'da birtakm avare insanlarn kahvehanelerde vakit geirdikleri gibi, Hiyve halk da cami avlulannda toplanp eleniyorlard. Bizim medresede de bulunduu
zere, buradaki cami avlulannn byk ounluunda, evresinde karaaa ve hurma aalar bulunan havuzlar vard ve
halk yaz gnleri bunlann glgesinde oturmay ok seviyordu.
Bu nedenle, gerek bizi ziyaret amacyla, gerek serinlemek, ferahlamak iin kaldmz medreseye gelip gidenlerin haddi hesab yoktu. Bu yzden, yerimizden kmldamaya gerek kalmadan, halkn her snfndan mekler grp tanma imkan buluyordum.
Hiyve halknn bir blmn siyah bal ranl esirler oluturu
yordu. Bunlarn durumu tahmin edildii kadar kt deildi.
nk yetenekleri ve ibilirlikleri sayesinde ksa srede byk
miktarlarda para biriktirecek kendilerini satn alyorlard. Halkn bir blm, Harezm 'in eski sakinleri olan ranllam Medlerden oluuyordu. Hiyve 'de bunlarn nfusu ok azd. Bunlara
Hiyve'de Sar, Buhara'da Tacik deniyordu. ileri Bakan ve
Hacib makamnda olan Mehter'ler bunlar arasndan seiliyordu. Bunlar ileri grl ve aratrc kimselerse de zbekler tarafndan sevilmiyorlard. Bu iki oymak beyz yldan beri birlikte yaamalarma karn, birbirlerinden nadir olarak kz alp
veriyorlard.

Hiyve halknn bir blmn Krgz Kazaklar oluturuyordu.


Rusya 'nn egemenliine gireli beri Hiyve' deki saylan
ok azalmt.

Uluslar

116

Harezm' den Hiyve'ye

Medresenin avlusunda zaman zaman dier iki gebe ulustan


kimseler de grlyordu. Bunlardan biri tarm ve hayvanclkla
geinen ve yaz aylarnda Amuderya ile Sirderya, yani Ceyhun
ile Seyhun arasnda gezip dolaan Karakalpaklard. Bunlar kadnlanmn Trkistan'n en gzel kadnlar olmasyla vnmelerine karlk halk arasnda ahrnaklklaryla nldrler. On ai
rete blnen Karakalpaklarn onbin adr olduklar tahmin ediliyor. Birok kez isyan etmelerine karn Hiyve Hanmn boyunduruundan kurtulamarmlard.
Dierleri de asl Trkmenlerdi. Ama bunlardan Kktenler nadir
grlyordu. avdurlar ise, o srada isyan halinde olduklanndan daha az grlyorlard. Kimi zaman tek-tk Yumut da gryorduk. Bunlar bir yerde yerlemeye, yaamaya alk deil
diler. zellikle imdiki Han'n tahta kyla sonulanan feci
olaylardan beri pek iyi karlanmadklanndan, Hiyve 'ye gelmeyi de istemiyorlard.

Szkonusu olay Miladi 1856 ylnda meydana gelmi. Anlatl


gre Yumutlar, o srada Han bulunan kiinin yeeni Kutluk Murad', ballm bildirecei bahanesiyle kente getirirler.
Kutluk Murad, kendisi iin yaplan karlama treninde, kucaklat zaman frsat bilerek,bir haner sapiayp Han' ldrr.
Maiyetindeki Yumutlar da, trende hazr bulunar saray halkna
saldnrlar. Bu feci olaylara tank olan Mehter, ikalenin duvar
na karak olay duyurur; Hiyve halkm, kente giren Yumutlan
katletmeye davet eder. Bu haber zerine son derece fkelenen
halk, rasladklar yerde Trkmenlere saldrr. aran Trkmenler gerektii gibi kar kayamayarak telef olurlar. Bu katliarnda kadnlar, ellerindeki baklarla i grmekte kocalarndan
geri kalmazlar. Szn ksas, o kadar insan ldrlr ki, sokaklar kan nehri haline gelir ve cesedierin kaldrlp gmlinesi alt
gn srer. Bu mthi olay, hala herkesin belleindedir, hi kimse tarafndan unutulmamtr.
dna

117

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

Btn Harezm, Hiyve, Buhara ve Kakar halknn byk blm zbek'tir. zbekler otuziki oymaa ayrlnlardr. Bu ayr
l eskileredayand; anlan geni blgelerde karma kark ve
ayr ayr yaadklar; Hiyve, Hokand, Yar kent Trkmenleri
kendilerine zg ayr bir dille konutuklar halde, yine de birbirlerini bir kkten ayrlm uluslar, hatta oymaklar bile sayrnamalar, bir airetin yeleri gibi kabul etmeleri artc bir durumdur.
Hiyve'de btn bu oymaklarn birer vekili bulunur. Hiyveliler,
Buhara ve Kakar halkndan daha saf zbek olduklarru ne srerek vnrler.Ne ki, Hiyve zbeklerinin kanmn ranllarn
kiyle kart ilk bakta anlalr. nk Hiyveliler sakalldr
lar. Oysa Turanllarca sakal, yabanc bir cinsten olmaun gstergesi saylr. Bunlarn Tatar cinsinden olduklarna kuku b
rakmayan zellikleri yalnz yzleri ve renkleridir. Hiyve zl;ekleri, soylarnn en mkemmelidirler. Namuslu ve drst
adamlardr. ie yaadklar gebe uluslarn stn ahiakm
dou kentlerinin balca zellii olan hile ve yalanclkla kar
trrnamlar, bozmarmlardr. Bana gre bunlar Osmanllardan
sonra Dou halk arasnda ilk srada saylmas gereken ulustur.
Hiyve sokaklarnda dolaan zbeklerin kyafeti sark biiminde byk bir kalpak, kaln tabanl gderi izme ve uzun bir gmlekten olumaktadr. Bir sre sonra ben de bu rahat giyecekleri
giymeye baladm. Bu gmlek beyaz kalp kirlenmedike, arda pazarda gezmekte bir saknca yoktu. Kadnlar ise, Rus mal
mendillerden onbe-yirmi kadarm balarna saryor, bol rubalarla anlan kaba izmelerden giyiyorlard. Kadnlar, kentte,
genellikle bu giysiler iinde, kzgn gnein altnda byk testiler yklenerek, hantal bir yryle evlerine su tadklarn gryordum.

Hazirann ilk gnlerinde, gnein harareti dayanlmaz bir id


dete ulat. Yine de ben penceresiz hcreme kapanp oturmak

118

Harezm' den Hiyve' ye

zorunda kalyordum. nk avlumuzdaki aalann ferahland


glgesinde oturacak olsam, halk evreme toplanp sama
sapan sorularyla srekli rahatsz ediyorlard. rnein kimi
kendisine dini bilgiler retmemi ister, kimi de yeryznde
Hiyve gibi gzel bir kentin bulunup bulunmadn sorard. Kimisi de Padiah'n yemeinin her n Mekke'den nasl getirildiini renmek isterdi. nk bunlar Zat- ahane 'nin sabahakain yemeinin Kabe 'den getirildiine, bunun getirilmesinin
bir dakikalk bir i olduuna inanyorlard. ou zaman kadn
lar, kimi teberrk iin bir miktar Medine topra istemek, kimileri de hastalna nefes etmem iin hcremin kapsna geliyorlard. ou sar Alman kzianna benzeyen bu zavall mahluklar her zaman reddetmeye gnlm elvermiyordu. te o zaman
kapnn eiinde diz km kadnn yanna yaklap bireyler
okuyormu gibi dudaklarm kmldatr ve parmam anyan
.yerine basardm. Duann tamamlandn belirtmek zere, sonunda derin bir i ekip hastann zerine defa olunca gcmle flerdim. Bunun zerine, kr krne inannalarndan mdr,
nedir bilmem, bu hastalarn ~u, annda bir rahtlama hissederlerdi.
rc

Hiyve'de, aa glgeleri altnda

tantm

kimselerden

yalnz

stanbullu hretiyle tannan Hac smail adl kii hakknda birka sz sylemek isterim. Hac smail konumas, klk kyafeti
bakmndan gerekten stanbullulara ok benziyordu. Bu nedenle kendisini ilk grdmde stanbullu sanarak hemerim

gibi sevgiyle kucaklarntm. Meer bu Hac, Osmanl baken


tinde yirmibe yl kadar kalm, bir hayli byk eve girip kn
ve iddiasna gre beni baz kbera meclislerinde grdn hatrlyormu. Belleini hi zorlamadan babamn Tophane'de
oturan bir mollla olduunu ve kendisiyle tantn bile iddia
etmiti. Ben yalancln ortaya karma yoluna gitmedim; aksine, szlerini dorular grndkten baka, kendisinin stan119

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

bul' da ok iyi bir n brakm


syledim.

olduunu,

herkesin zlemle d-

n beklediini

Kendi anlattklarna baklrsa, bu serseri stanbul' da srasyla


mektep hocal, hattatlk, hamanclk, attarlk, sara ve falclk
yapm. Hatta bu son sanatndaki ustalyla kendi yurdunda da
bir hayli n kazanmt. Sahip olduu birka inbikle baz bitkileri damtyordu. Bu nedenle Hiyveliler ruhsal sorunlarna ili
kin birey gerektike kendisine bavuruyorlard. lkenin nde
gelenleri arasnda bile mterisi vard. Hatta zaman zai:nan Han
bile smail 'in bilgisine bavuruyordu.
Haclk, halkn hem bana, hem de arkadalarma balarda bulunmalanna neden oluyordu. Bu yzden yalmz Hiyve kentinde
oniki Macar altm deerinde armaan almtm. Bu yrenin zbekleri biraz zayf olmalarna karn Orta Asya'nn en soylu
ulusuydu. Burada kaldm srece kendileriyle iyi geinrni
tirn. Ama Mehter'le krullah 'n rekabeti beni ~ima tehlikede
bulunduruyordu. Bunlardan ilki,aslmn Trk olduunu yalanlyamyorsa da, beni Han'a takdim eden kiiye inat olsun diye,
derviliimin sahte olduunu, Buhara Emiri'nin gizli memuru
olmam ihtimali bulunduunu Han'a fsldamaktan geri kalmad. Hakkmda evrilen bu entrikalardan haberim olduu iin ilk
grmemden birka gn sonra Han'n huzuruna yeniden davet
ediliirne armadm.

O gn, iddetli scak nedeniyle gnlm yerimden kmldamay


hi istemiyordu. Ama canm enok skan, avdurlarla yaplan
savata yakalanm, cezalandrlmas kesin olan birtakm zavall esirlerin tutulduu sarayn avlusundan gemek zorunda
kalmd. Huzura ktmda, Han'n yannda bulunanlar her
zamankinden oktu. Han, benim din d bilirnlerle de urat
m, zellikle gzel yaz sanatndaki ustalrn haber aldn
syleyerek benden stanbul kaidesi zere birka satr yaz yaznarn istedi. Han'a bu dnceyi telkin edenin Mehter olduu120

Harezm' den Hiyve'ye

nu, adarnn kendisinin hattat olduu iddiasnda bulunduunu ve


bununla gururlandn, benim liyakat derecemi haclardan laykyla aratrdn biliyordum. B~ nedenle verdikleri hokkakalemle u ibareyi yazdm: "Ziyadesiyle azametlu, kudretlu,
mehabetlu hkmdar! Mstarak- lutf ve iltifat- hmayunlan
olan abd- alkar ve asdaklar kll hattatun cahilun darb- meselinden gafil olmad cihetle imdiye dein talim-i hsn-i hatta pek itina etmeyip; u birka satn her ayb ki sultan- be-pesend-i dehen-rast kavline itiraren takdime cr'et eder."
Han, yaznn bana stanbul adeti gereince yazdm sayg nitelemelerindeki vglerden fazlasyla keyiflendi. Mehter ise,
bilgisizlikte ondan ilerde olduundan, szlerim altna gizlenmi olan alayn aynnma varamad. Bunun zerine huzurda
oturmam emredildi. Bir kase ay ile bir para ekmekikram edildikten sonra Han benimle sohbete balad. O gn yalnz politikadan sz edildi. Ben, dervilik niteliin zedelememek iin
yalnz soru sorulduunda konuuyordum. Dier bir deyile soru soranlar, szleri azmdan birer birer karmak zorunda b
rakyordum. Bu srada Mehter, hakkmdaki kukularn doru
layacak baz szler karnarn drt gzle bekliyordu. Ama bouna yoruldu.nk huzurundan kmak zere izin istediimde
Han, hakkmda gzel szler syleyerek gnlk masraflarm almak iin hazmedarna gitmemi emretti. Hazmedarn odasn
bilmediim iin de yanma bir memur verdi.
Giderken yle feci bir olaya rasiadm ki, vahet dolu ans belieimden sonsuza kadar kmayacaktr: Avluda avdur oymandan esir edilmi yaklak yz kadar insan grdm. Zavalllar, alk ve susuzluun etkisiyle mezardan ktklarn dn
drecek bir halde, yaknda kendilerine yaplacak ikencelerin
balama zaniann byk bir korku ve dehetle bekliyorlard.
Bunlar iki ksma aynlmlard. Birinci ksm henz krk yana
varmayanlardan oluuyordu. Bunlarn kimi satlacak, kimi de
121

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

Han'n yaknlarna datlacakt. kinci ksm ise yalar gerei


aksakal srasnda saylyordu. Bunlara ikence yaplaca kesindi. Birinci ksmdakilerin her onu ya da onbei bir zincire
balanm olduu halde meydana getirildi. Dierleri de haklarnda verilen ceza hkmnn uygulama zamann tam bir aresizlik ve umutsuzluk iinde, adeta kasabn ba altndaki kurbanlk koyun gibi bekliyorlard. Zavalllar, biraz nce birka
kellenin yuvarland bu kanl siyaset meydanna, kimi asl
mak, kimi ldrlmek zere yryerek geliyordu. Birden cellat
bann bir iareti zerine, en yallardan sekizini yere devirerek ellerini ayaklarn baladlar. Cellat gelip ayr ayr her birinin gsne kerek elindeki bakla gzlerini oydu. Bu ameliyat zerine zavall ihtiyarlarn ak sakallar al kana boyand. Ne
feci bir gsteri!

Bu ameliyat bittikten sonra mazl~larn balar zld. Ellerini saa sola atarak ayaa kalknaya altlar. Zavalllar grme
nimetinden mahrum kaldklarndan balarn birbirine arp
yor, ayakta dunna gleri kalmadndan inleyerek yeniden yere dyorlard. Bu durum aklma geldike hala tylerim rperir.
Bu ayrntlarn okuyucularn nefretine neden olaca aktr.
Ancak bu vali ve gaddar uygulamalar misilleme olarak yapl
yordu. Yani avdurlarn geen k Orenburg ile Hiyve yolunda
rasladklar zbek kervan halkna yaptklar barbar uygulamalarn karl idi. Anlatldna gre szkusunu kervan ikibin
ba deveden ve bir hayli Trmenden oluuyonnu. avdur eki
yas kervandan gasbettikleri birok Rus malyla yetinmeyerek
ou Hiyve zbeklerinden olan halkn giysilerini ve yiyeceklerini bile almlar. Bunun zerine altm kiiden yalnz sekizi
kurtulabilni, kalan alk ve souktan telef lmu.
Anlattm

bu rktc grnt istisnai birey deil, sradan


Genellikle Orta Asya'da olduu gibi Hiyve'de de

olaylardand.

122

Harezm' den Hiyve'ye

bu vahilikler keyif iin yaplan eylerden deildi. Memleketin


gelenek ve grenekieri gereince bu tr olaylar doal gibiydi.
imdiki

Hiyve Han dinin koruyucusu grnmek iin ilahi


emirleri yerine getirmede zerre kadar kusuru olanlara iddetli
cezalar uyguluyordu. rnein evli erkek ve kadnlar zina ederlerse recmediliyorlard. <)
Yanna vardmda

hazinedar parlak ve

srma ilemeli

ipek kudzmeye alyordu.


Bunlar drt balk, sekiz balk, oniki balk, yirmi balk, krk
balk biiminde iaretleniyordu. Meer bu hilatlar savatan
dnen askerlere, getirecekleri kellelerin saysna bal olarak
dl olmak zere datlacakm.
malardan yaplm birtakm bilatlar

Oradakilerden birisi, bu gelenein Rum'da da bulunup bulunmadn sorduktan sonra, ertesi sabah kentin byk meydan
na giderek bu bilatlarn datm trenini izlememi salk verdi.
Ben de bu davete icabet ederek ertesi sabah meydana gittim.
lden, st ba toz toprak iinde, ana kahramanca bir tavrla
yz kadar atl geldi. Bunlardan her biri ya atnn kuyruuna ba
h olarak, ya da terkisinde en az bir esir getiriyordu. Esirlerin
iinde kadnlar ve ocuklar da vard. Bunlardan baka yanlarn
da zaferlerinin nian olmak zere sava alannda ldrlm
dman kafalaryla dolu ve eere balanm birer byk kanl
torba da getirmilerdi. te bunlardan her biri getirdii esiri sra
syla Han'a ve kimi ileri gelenlere takdim ettikten sonra and
m torbay alt yanndaki iki ucundan tutup muhasebe memurunun nnde yere boalttlar. Muhasebe memuru, bu sakall ve
sakalsz kelleleri, sanki yer elmasymlar gibi ayaklaryla drterek, iterek sayd. nk takdim edilen kelleterin saysyla oranl bir armaan verilecekti. Saym iinden sonra herkesin istihkak zel defterine yazld. Birka gn sonra da arnaan ve(*) evirrren burada" gerekliine gvenilmey;_cek abartl eyler" sayd kimi

cmleleri

evirmediini

belirtmektedir. [A.O.]

123

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

rilecekti. Bu vahi geleneklerine karn, gezim srasnda, dervi


giysileri iinde geirdiim en iyi zamanlar Hiyve ve yresinde
gemiti. Halkn sayg gsterdii haclar, gerekten benim iin
de ok gzel insanlard. Sakaa ktm zamanlarda gelip geenler, isterneye gerek brakmadan, her defasnda yiyecek ya da
giyecek cinsinden hediyeler veriyorlard. Ama ben srekli fazla
bir hediye kabul etmekten kanyordum. Aldm eylerin en
deerli ve zariflerini halkn cmertlik ve merhametinden benim
kadar yararlanamam arkadalarma datp bir dervie yarar
kaba saba dier eyleri kendime brakyordum. Bu civanmertlie ramen, yanma kar kalan eyler yine de az deildi. Bunlar
mali gcm nemli lde geniletti. Kendime gl kuvvetli
bir eek edindim ve kemerirn parayla doldu. Bir hayli de giye
cek ve yiyecee sahip olmutum. Szn ksas niyetli olduum
yolculuu gzel bir biimde sonulandracak aralar tam olarak ternin etrnitim.
Kaldnn

sre iinde Hiyve hakknda aratrarak elde etmeyi


baardrn kimi bilgileri eklerneyi de uygun gryorum: Hiyve Hanl'na Harezm ve kimi zaman da eski saltanak merkezine bal olarakOrgen denilir. Bu lke, bugn otuziki nahiyeye
aynlrntr. Hiyve nahiyesinden sonra anlmaya deer olanlar
Yeni Orgen ve Eski Orgen nahiyeleridir. Eski (Khne) Orgen, Hiyve kentinin krk saat kadar kuzeybatsndabulunup
memleketin eski bakentidir. Bu kentin, gnmze kadar ulaa
rak gemi grmek ve bayndrln yanstan balca eserleri,
Mazlum Han Suluu ve Turbek Han Kubbesi adlaryla nlenrni iki yapdr. kisinin de duvarlan ini tulalarla sslenrnitir.
Bunlardan baka Orta Asya'ya zg kaln ve yekpare mimari
tarznda ina edilmi harap iki kule bulunmaktadr. Bunlardan
birinin ina tarzndaki sanat ve ustalk dierinden stndF. Bu
kulelerin yklnas hakknda, sylenceye dayal tuhaf bir inan
vardr. Bir zamanlar Kalmuk Tatarlan, kendilerini bu kulelere
124

Harezm' den Hiyve'ye


yaklam

sanarak zerlerine saldrdka, gya kuleler uzaklaBunun zerine fkelenerek kuleleri ykmlar.

yorlarm.

Her .1eyse... Bu Eski Orgen, imdi kk bir ky gibi kalmtr.


Ama Yeni Orgen, aksine bayndr bir kenttir. lkenin sanayi
ve sanat merkezlerinden biridir. Bu kent Hiyve'den, gney dou ynnde onbir saat uzaklktadr. Yirmi camisi ve sekizbin
nfusu vardr. Kendisine bal nahiyelerin toplam nfusunun
ellibe bin olduu tahmin ediliyor. Dou lkelerinin her yann
dan getirilerek dkkaniarna doldurulan eitli kumalarn gzellii ve renklerinin parlakl gzleri kamatrmaktadr. Tacirlerin kalabal, al-veri ileminin okluu ve eit eit
mallada ykl develerin gelip gemesi nedeniyle ortaya kan
grltden sokaklarnda yrnememektedir.
imdiye

kadar birka kez, yeri geldii iin, Hiyve topraklarnn


rnleri buday, pirin
-zelikle Kklen ad verilen tr-, en iyi cinsi ahbad ve Yeni Orgen ipei olan ipektir. Ayrca pamuu ve kknden ok
deerli bir tr krmz boya karlanRuyan adl fidan da anl
maldr. Meyvelerinin nefaseti hem ran'da, hem de Trkistan'da, hatta Avrupa'da bile kabul edilir. zellikle Hezareesb'in elmas, Hiyve 'nin eftalisi ve nar nldr. Kavunu ise
hibir eyle kyas kabul eunez. Kavununun n in'in bakenti
Pekin'e kadar ulamtr. in Tataristan'ndan Hakan'a gnderilenarmaanlar iinde Orgen kavunu da bulunur. Bu kavun
Rusya' da da ok deerlidir. Bunun bir yk, kn orada arl
verimliliinden szetmitim. Balca

nca ekerle deitirilir.

Sanayi rnlerine gelince bunlarn en nls, Orgen apan


denilen bol hrkalardr. Bu hrka, bizim gecelik entariler biiminde bir giysidir. Kuma ipekle ketenden dokwmutur. ki
eit rengi ierir.
Hiyve'de pirin dvmecilii, Hezaresb'in elbiseye ilikin rn125

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

leri ve Tahavuz'un tlbent ve astar tr dokumalar nldr.


Hiyve'nin balca ticareti Rusya iledir ve bin, belki iki bin deveden oluan kervanlarla yaplr. Bu kervanlar ilkbaharda Orenbug'a ve sonbaharda Ejderhan'a giderler. Oralara pamuk, ipek,
krk ve Nogay Tatariarna zg elbise ile meyve gnderilir.
Meyveler Nini panaynnda satlr. Dnlerinde !oradan lkelerine semaver ve demirden dkme dier kap-kacak, Amerikan
bezi -bizim deme rts yaptmz kurnalardr ki, orada
kadnlar bundan gmlek yaparlar-, astar, birinci kalite tlbent
ve yafta, uka<, eker, demir, tfek ve ticaret dilindemead-
turfa (az raslanr mallar) denilen eya getirilir.
Her ne kadar Ruslar, Hiyve'ye gnderdikleri son eli aracly
la alt y.l nce yaptklar anlama gereince, Harezm Denizi 'nde dalyanlar kurmak, bu dalyanlar korumak iin Kunugrad'a kadar gidebelicek karakol gemisi bulundurmak hakk
na sahipse de, yine de Hiyve'den Rusya'ya ok miktarda balk
da gnderilmektedir.
Hiyve'de yaplan giysiler Herat'ta makbul tutulduundan yksek fiyatlarla satlr. Ama Buhara yoluyla gnderildii, oralarda
ise Trkmen ekiyasnn saldrlar eksik olmad iin, kapsaml birticaret yaplmas zordur. ran ile olan ticaret, yani Hiyve'den Esterabad'a kadar taransit, zellikle Yumotlar aracia
yla yaplr. Bunlar her yl Hiyve 'ye yz-yzelli deve yk
neft ve tarak yaplmak zere imir getirirler.
Hiyve'nin balca pazarlarndan birini de Buhara oluturur. Buhara 'ya daha ok giysi ve rt gnderilir. Oradan da kat, hediyelikler, eitli eya, daha uzak yerlerden gelen baharat, triyat
ve ay getirilir. lke iinde, kimi kalabalk kentlerde haftada
bir-ijci panayr kurulur. Hatta Trkmenlerin saldrlarndan
emin olunmayan kimi yerlerde bile panayr ve pazarlara zg
(*) Mersin'e benzeyen byk bir balk.

126

Harezm' den Hiyve'ye

alanlar vardr. Genellikle amurdan yaplan kulbeler iinde


kurulan pazarlarn bir dn yerine dntn Sorahan'da
anladm. Bir paket ine ya da daha kk birey almak zere
halk bu pazarlara on-oniki mil mesafeden geliyordu. Al-veri
onlar iinbir bahaneydi. Asl amalar zerlerindeki gzel giysileri, bindikleri gzel atlar halka gstermekti.
Yrenin balca dokuma atlyeleri Orgen ve Hiyve'de bulunEnok dokunan alaca ad verilen bir kumatr. Bu kuma hem erkekler, hem de kadnlar kullanyorlard. Alaca,
ipekten ve ykanmam pamuktan dokunuyordu. Ama kuma
olarak satlmyor; sata giysi biimine getirildkten sonra ka
rlyordu. Bu giysi btn Orta Asya' da ok makbuldr. Bu nedenle ar ve pazarlar bunlarla doludur.
maktadr.

Bundan baka, saf ipek kumalar, sarkhk keten allar, baz kaba tlbentler ve Trkistan ile Afganistan'da yatak araf yap
lan koyu krmz rtler de vardr.
liiyve'de dericilik sanat da bir hayli ilerlemitir. Geri burada
yaplan kubalar Rusya 'dan getirelen derilerden yaplyordu;
ama, ayakkablar ve at takmlan bu lkede ilenen derilerdenimal ediliyordu. Ancak Hiyve'deki dericilik Buhara'ya oranla
daha geridir. Buradan bilinen, yalmz sar renkli birtakm sahtiyandr. Bundan kundura, papu, biraz daha incesinden de mest
yaplr.

Scaklk

gnden gne

iddetleniyordu. Arkadalarm

Buha-

zor olacan aniayarak endie


Bu nedenle Hiyve'den aynimaya karar verdik. Vedatamak iin imdiye kadar pek ok ltfunu grdm
krullah Beyin yanna gittim. Mbarek ihtiyar, ziyaret etmeye
kararl olduum Buhara 'y gzel nitelikleriyleunlatmayarak
bu tehlikeli sevdadan vazgemem iinsraretti. Bu tutumundan
ok duygulandm. krullah Beyin demesine gre Buhara Emira 'ya

yapacamz yolculuun

lenneye baladlar.

127

Bir Sahte

Dervi in

Orta Asya Gezisi

ri kt dnceli, hain bir adamm. Yalnz ngilizlere deil,


tm yabanclara dmanm. Hatta eski sadrazam Reid Paa
tarafndan askeri retmen olarak Buhara 'ya gnderilen bir Osmanl subaynn bile, bir sre kaldktan sonra stanbul'a dnmeye niyetlenince, haince ldrldn son derece gizli bir biimde syledi.
Tadm isim ve nvann doruluundan tamamen emin grnen krullah Beyin imdi bu ekilde iddetle mani olmaya
ve zorluk gstermeye kalkmas hayret etmeme neden oldu.
Kendisiyle yaptm grmelerde derviliim hakknda ku
kuya m dt, gerek kimliimi anlad iin imdi hakkmda
kimi kt dnce ve niyetler mi besliyor, yoksa bsbtn ba
ka trl vesveselere mi kaplyor diye dmneye baladm.

Bu met ve drst adam daha genliinde, yani Miladl1839 yl


lnda Macor Tod adl ngiliz subaymn yannda bir memurlukla
Herata gitmi, ondan sorrta birka kez Petersbmg 'ta bulunmu,
stanbul' da pekok Avrupal ile grp dostluk kurmu olduunu anlatarak srekli onlarn hal ve durumlanndan, kendilerine ilgi ve sevgi duyduundan szediyordu.
krullah

Beyin'in bana istisnai biimde iyi davranmas, beni


acaba bizim tavr ve dncelerimizle
tanklndan, bilimsel aratrmalar konusunda harcayageldiimiz emekleri bildiinden miydi, bilemiyorum. Kendisiyle
vedalarken, gz yalar yanaklarndan dklmeye bala
d.Ama bu gzyalarnn nereden geldiini kim bilebilirdi?
korumas altna almas,

Hareketimizden nce Han, son kez hay-r duan almak zere benimle bir kere daha grt. Osmanl Sultan 'ndan mutad HanlkBerat 'm almak zere benimle birlikte stanbul'a bir memur
gndennek niyetinde olduunu aklayarak dnte yine Hiyve'den gememi nerdi. "Ksmet" diye cevap verdim.Bu kelimenin anlam, gelecein bilinemeyeceini,kaderin hkmne
128

Harezm' den Hiyve'ye


bagl olduunu
mann

ve onu nceden aklamaya,belirlemeye kalk


gnah olduunu ima eder.

Yolculuk hazrlklan tamamlandnda kervann yeleri birbiri


Medresesi 'nin glgeli avlusuna gelip toplandlar.Dilencilerden oluan kervan yelerine Hiyve halknn saarcasna verdii sadakalarn iyi sonularn ilk kez o gn gerek anlamda takdir edebildim. Para para olnu eski giysilerini henz deitirmeni birka haris herif dta tutulursa, dier
dostlarm Yumutlarn yannda iken baianna giydikleri arpl
m, delikdeik kee klahiar tamamen kar gibi beyaz sarklar
la deitirmiler, heybe ve burlarn tam olarak doldurmular,
en yoksullar bile zerine binecekleri birer kk eee sahip
ardnca Tuebaz

olmulard.

Benim de durumum iyileniti. nk Han'n ihsan ettii eek


ten baka bir devenin de yarsna ortaktm. Kendim emendere
binip deveye giysilerimi -kullandm okluk ekine dikkat
ediniz-, yiyeceklerimi, satn aln olduum birka yazma kitap ve risaleyi yklemitim. Artk ldeki esmer unla yetinmiyordum. nk yanmda beyaz poaa, pirin, ya ve hatta e
ker bile vard.
Hareketimizden nce bir toplant yaparak Hiyve ile Buhara arasnda bulunan yoldan hangisinden gitmelllzin uygun olacan belirledik. Bizimle birlikte yolculuk edecek byke bir elbise taeirinin tleri zerine Hanka ve aruhan 'dan geen yolu yeledik. Geri bu yol biraz uzuncayd ama, bulunduumuz
mevsim artlarnda en kolay yolu'nda bu olnas gerekiyordu.
zellikle Amuderya 'nn, yani Ceyhun 'un sol salili boyunca
uzandndan, tehlikesi dierlerinden daha azd.
Bir ay sreyle kaldktan sonra, Hiyve 'yi terketmeye hazrdm.
Bu sre iinde kendileriyle dostluk kurduum kimselere birok
hayr dualar ettim.
129

8
Hiyve'den Buhara'ya

Bir pazartesi gn, akam zeri yola dkldk. Byk bir sevgi
ve cokuyla gsteriler yapan halkn iinden syrlarak Hiyve'nin Orgenc kapsndan ktk. Baz inanl kimseler, bizi
uurlamak iin, kent dnda yarm saatlk mesafeye kadar arkamzdan geldiler. Arkadalarm develer zerinde bulunduklarndan, bu rahatsz edici gsterilerden bir dereceye kadar korunuyordular. Ama ben, eee binili olduun iin onlardan daha
aadaydm; bu nedenle birok kez, sevgisini gstermek isteyen insanlarn saldnsna uradm. yle ki, eeim bile, kucaklamak iin birbiri ardnca saldran insanlardan bizar olarak
hzla yol almaya balad. Bu durumdan memnun olarak hevesli
yayalar bir hayli geride brakana kadar hayvan yavalatma
dm.

lk geceyi geirdiimiz yere Guca diyorlard. Geri buras kk bir kyd ama, Hiyve ve Hokand'n her kk kynde olduu gibi burada da bir Kalenderhane vard.

Guca'dan Hanka'ya kadar arazi genellikle ekiliydi; bo bir yer


yoktu. Getiimiz yolun zerinde boydan boya gzel dut aa
lan grlyordu. Eeim ok gayretli olduundan, sahip oldu-

131

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

gu birincilik hakkm srekli korumaya zen gstererek kervann nnden gidiyordu. Ben de hi rahatm bozmadan, dut
aalarmn parmak kalnlndaki tatl meyvelerinden yiyordum.
Kervamn nnde gittiim iin, Hanka suru iine ilk giren de
ben oldum. O srada, burada bir panayr kurulmutu. Kentin
br ucunda, bir akarsu kysnda ve her zaman oldugu gibi glgeli kavak ve mee aalar iinde bulunan Kalenderhane 'nin
nnde durdum. Yar plak iki dervi afyon yutrnak zereydiler. Hatta bana da bir miktar afyon ikram ettiler, kabul etmeyii
me de ok ardlar. Soradan isteim zerine bana bir miktar
ay verdiler. Ben aym ierken derviler de afyonlarm yutup
yarm saat iinde rya alemine daldlar. Biraz dikkat edince,
bunlardan birisinin yznde bir miktar nee belirtisi hissettim.
Dierinin yzndeki kprtlar ve heyecan, kendisini adeta bir
kavga iindeymi gibi gsteriyordu.
Bunlar izlerken kervan bana yetiti. Kalkp kervana katlmak
zorunda kaldm. Adi yryle Ceyhun nelui buradan bir saat
ekiyordu ve geceye kalmamak isteniyorsa, zaman yitirmemek
gerekiyordu. Ama ne yazk ki, yollar olaanst ktlemi olduundan, bataklklardan kurtuluncaya kadar akam oldu. aresiz geceyi nehrin kysnda ve akta geirmeye karar verdik.

Burada Ceyhun, yani Amuderya ylesine geniti ki, bir yakasndan dieri zor seiliyordu. Hele bu mevsimde, bahar ya
murlar nedeniyle sular ok tamt. Sularn renginin sarl ve
akntsnn hz, bence kaydedilmeyecek grnmlerden deil
di. N ehrin, zerinde bulunduumuz yksek kys gz alabildiine ormanlkt. Kar yakada kimi ekili alanlar grlyordu.
Bu topraklarn kuzey ynne doru ilerinde veys 1\.urreayn
adndaki da gk kubbeye ulam, kocanan bir bulut gibi grnyordu. Ceyhun'un suyu asl yatanda o kadar iyi deildi.
neye elverili su, alm olan kanal ve hendeklerde bulunu-

132

Hiyve' den Buhara'ya

yordu. Halk bu kanal ve hendekierin suyunu iiyordu. nk,


iindeki pislikler kurnlara kyor, su bir lde temizleniyordu. Bulunduumuz yerin suyu ince kumla karm olduun
dan bir sre bekletip durultmadka iemedik. Trkistan halk
Ceyhun 'un olaanst niteliklerine, salk asndan yararlar
na ve lezzetine benzer ikinci bir su dnemiyorlard. Hatta
kutsal saydklan Nil 'in suyunu bile buna yelemiyorlard. Bu
inancn kaynan nceleri lden geen yolcularn, susuzlarn
dindirrnek iin, yol zerinde ilk karlatklar ime suyunun
Ceyhun olduuna balamtm. Ama sonradan yaptm tecrbelerle Ceyhun suyunun dier sulara stnln kabul etmek,
benln iin de Trkmenler gibi bir inan sorunu oldu.
Ertesi gn sabahleyin nehrin geit veren yeri olan Krlen-Hezaresb geidi bulundu. Hkmet gerek buradan, gerek geit veren dier yerlerden gei vergisi alyordu. Bu verginin toplanmas iin belli bir bedel karlnda birisi grevlendiriyordu.
Bu grevliler, Han'n Petek ad verilen pasaportunu tamayan
yabanclarn boralardan gemesine izin vermiyorlard. Szkonusu pasaport ok kk bir cret karlnda karldndan,
ben kendime zel bir pasaport almtm. Ama hac arkadalar
mn tm yalnz bir pasaport kartmlard. Bir sre mcadeleden sonra grevli bizim, hayvanlarmzn, yk ve arlklarm
zn parasz olarak karya geirilmesine izin verdi.
Gemeye, sabahleyin Alafranga saat IO'da baladk. Sa taraftan aroha Deresi 'ne ulaan kar yakann yksek sahilinde, ancak gnbatmndan sonra birleebildik. Gerinehir yarm saatte geilmit ama, aknt fazla olduundan, istediimiz yere
kamayarak bir hayli aaya dmtk. Bu nedenle, buluma
yerimize varabiirnek iin olduka uzun bir yol yrmtk. Bu
yol zerinde, nehrin birbirinden n metre aralkl birok aya
bulunuyordu. Byle boucu, scak bir havada bu ayaklar gemek hem zamanmz alm, hem de gcmz tketerek bizi
133

Bir Sahte Derviin Orta Arya Gezisi

bir hayli yormutu. Zahmet ekmemize en ok neden olan ey


de, kyya yanatka eekleri karmak ve yine suya geldike,
yeniden sala bindirmekti. zellikle kimileri yle inatydlar
ki, hem bindirmek, hem de karaya karmak iin bunlar ocuklar gibi kucamza almak ve srklemek zorunda kalyorduk.
Bu gei srasnda arkadalarmzdan Hac Yakub'un dt
durumu dndke hala glrnekten kendimi alamam. Hac
Yakub eeinin n tarafn omuzlarna alm, sk skya bar
na basmt. Bu ekilde sudan karmaya alrken eek zangr
zangr titreyerek ban onun ensesinde saklamaya alyordu.
Kyya knca, kiraladmiz deveterin gelmesi iin btn gn
beklememiz gerektiini rendik. Bunun zerine, kervan ba
ile, bizim gibi hayvanlarnn hzna gvenen iki- yolcuyla
birlikte, ogn kurulan pazardan eksiklerimizi tamarnlama bahanesiyle, ama gerekte biraz ferahlamak iin arohan tarafna
dolamaya gittik. arohan toprak bir surla evrilmiti. Geri
ok sayda ev yoktu ama, yz akn dkkan ve maazas
vard. inde haftada iki defa da pazar kuruluyordu. Bu nedenle
hem Trkmenlerden, hem de evre kyterin halkndan gelengiden ok oluyordu.

Bu kent, Han'n byk kardei olan Emir'l-Umera'ya (Ba


Komutan) balyd. Emir'in burada bulunan bahelerini ok
beendik. Arkadalarm pazarda ufak-tefek al verile urar
ken ben kentin yegane kaps nndeki Kalenderhane'ye gittim. Burada, esrar kullanmaktan iskelet haline gelmi birka
dervi vard. Zavalllarn yzleri-gzleri arplm, duyu ve bi-
linleri mahvolmutu. Ksacas, her adan insanlktan km
bir durumda, karanlk hcrelerinde, rutubetli toprak zerinde
yuvarlanyorlard. Yanlarna girdiimi grnce, beni selamlayarak ikram iin nme bir miktar ekmekle meyve koydular.
Bedelini vermek isteyince, glerek geri evirdiler. Demelerine
gre ilerinden kimileri yirmi yldan beri para yz grmemi134

Hiyve' den Buhara'ya

ler. Bu dervileri yre halk doyurmaktadr. Hatta leden sonra birka zbek atls bunlara baz hediyeler getirdi. Karln
da da esrarta doldurulmu ubuktan birka neies ektiler. Bu
zehir Hiyvelilerin kullandklar balca uyuturucuydu. Halkn
ounun esrar semelerinin nedeqi, haraml Kur'an'da ak
a belirtilen arap vedier keyif vericilerden kanrnalardr.
Bu durum,dinin emir ve yasak] anna zerre kadar muhalefet edilmemesi hususunda yerel hkmetin halk zerinde uygulad
bask ve iddetin doal bir sonucu olarak ortaya kmt.
Her neyse, artk zaman ge olduundan, arkadalarm aramaya gittim. Ama akn akn gelip giden kalabalk iinde arkada
larm bulunca ya kadar bir hayli zahmet ektim. nk alc ve
satclarn tm hayvan zerindeydiler. Hele Krgz kadnlar
mn, kendileri de hayvan zerinde olduklar halde, insanlara, istedikleri ldeki kmz, bir damlasn bile boa aktmadan,
krbalarn azndan azlarna dkerek iinnelerini izlemek
ok elenceliydi. nk bu, iki tarafn da yetenek ve ustaln
gsteriyordu.

Kmz,

deve stnden yaplr. Kmz retiminde Krgzlar n


Bu iecee Orta Asya'da semirtme zellii atfedilir ve keyif verici olarak kullanlr. Ben de kmzdan birka
kez itim. Ama ok eki olduu iin dilerimi karnatrdndan
hibir zaman iki- yudumdan fazlasn iemedim.
kazanmlardr.

Arkadalarmla bulutuktan

sonra Yap Kenan denilen yere


hareket etmi olan kervanmza yetirnek iin yola ktk.
Burada araziyi sulamak iin birok ark ve kanallar alm olduundan, blge ok verimli ve gzeldi. Sekiz mil uzunluun
da, alt il eninde bir alan kaplayan bu blge, lle nehir arasnda
yeralyordu. Buradan le varncaya kadar, alt saat sreyle gzel otlaklardan geiliyordu.
doru

Dayanlmaz scak altnda,

birka saat kadar kurnluklar iirden


135

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

yol aldk. Fakat krler olsun ki, genellikle

Krgzlara

ait atoplanp ellerindeki kei tulumlaryla bana su vermek iin birbirleriyle yaryor, bu hakk hibiri dierine brakmaya raz olmuyordu. Bunun iin de birbirleriyle kavga ediyorlard. Bunlara
gre, bu scak mevsimde yolcunun susuzluunu gidermeye
hizmet etmek konukseverliin ilk artdr ve bir Krgz' dan su
istemek, adeta onu minnettar etmektir.
drlara rastladk. Yanlarna yaklanca, kadnlar evreme

Kervan harekete hazrlanm, drt gzle geliimizi bekliyordu.


Bundan byle yola daima geceleri devam edilecekti. Bu hem
bizim,hem de hayvanlarmz iin byk bir rahatlk olacakt.
Geliimizin hemen arkasndan kervan

hareket etti. Haff ve tatl


bir hrtyla akan Ceyhun nehri sanda, Tataristan'n mthi
l solunda bulunan kervann ay nda oluturduu dalgal
grnt ho bireydi.
Ertesi gn Ceyhun'un, Deve Boynu denilen nahiye iinde bulunan yksek bir kysna indik. Krgzlar her yl birka ay buraya konuyorlard. Burada geirdiimiz on saat boyunca gerler
iki ev lik gruplar halinde srayla yanmza geldiler ve meraklarn giderdikten sorra kalkp yoUanna devam ettiler. Bunlarn hayat biimlerini tam olarak anlayabilmek iin, bir Krgz
kadnna, hibir yerde yerlememelerinin nedenini sordum.
Glerek, "Size, bizi, siz mollalar gibi sonsuza kadar ayn yerde
birka gn oturmu grme ihtimaliniz olmadn kesinlikle
syleyebilirim. nsan gne, ay, yldzlar, sular, her trden hayvanlar, kular ve balklar gibi hareketli yaratlntr. Dnyada
hareket etmeyen yalmzca ller ve onlarn gml olduu topraktr." dedi. Kadmn bu artc ve bilgece szlerine itiraz etmeye kalkum ama, konumamz uzaktan gelen bir grltyle
kesildi. Dikkat edince, "Br", yani kurt diye haykrdklarn
anladm. Kadn hemen kalkp kendisinin civarda otlayan koyun srsne doru hzla seirtti. yle bir yaygara kopartt ki,

136

Hiyve' den Buhara'ya


vahi hayvan paralamaya niyetlendii bir koyunun yalnz bycek kuyruuyla yetinerek kat. Kadn yanma dnnce, bu
yrtc hayvann kendileri gibi gerlikten ne yararlar umduu
nu sordurnsa da, an heyecan ve znt nedeniyle cevap verme gc bulamad. Ben de konumay uzatmayarak kervana
gittim.
Gnein batmasndan

hemen nce hareket ettik. Yola, nehir k


ysndan uzaktamadan devam ediyorduk. Nehrin kys ya st aalaryla ya da sazlklarla kaplyd. Hiyve ile Buhara arasndaki yol ok ilek olmasyla nl olmasna karn, Bir hayli
yol gittiimiz halde, henz urada burada kini yrklerle snr
koleniar dnda bir yolcuya raslamadk. Yalnz gece yars,
be atlnn drtnala zerimize geldiini grerek telalandk
nk hareketimizden nce, o sralarda, Emir'in ordusunun
Buhara' dan uzaktatn renen Teke Trkmenlerinin bu yrelerde apul yaptklarn haber almtk. Bu nedenle gvenliimiz ok azd. Fakat korktuumuzun tersine, gelenler haydut
deil, Buharal birtakm tacirlerdi. Tacirler, Buhara yolunda
hibir tehlike olmad konusunda gvence verdiler, krksekiz
saate kadar geride braktklar kervanlaryla karlaacamz
sylediler.
Bylece, gvenlikte olduumuzu anlaynca, ertesi gn Tnkl denilen yerde konakladk Tnkl, eteinden Ceyhun'un getii zmrt gibi yeil bir tepe zerinde bulunan yksek, harap bir kaledir. Burada, kuzeye doru giden, Can Batur
Durgan ve Halata l adlaryla bilinen lden geen bir yol
vard. Ama bu yol yalnz k aylarnda kar yadktan soma kullanlabiliyordu. nk o zaman Ceyhun nehri donuyor, Trkmenler kolaylkla ve hibir engelle karlamadan zerinden

geerek Karakul yoluyla Buhara'ya gidiyorlard.


Bu sralarda havann scakl her an biraz daha iddetleniyor
du. Ama hareketimize engel alamyordu. nk yalnz gecele137

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

ri yolculuk ediyor, gndzleri byk nehrin kysnda geiriyorduk. Bu tatl suyu grdke, Gmtepe ile Hiyve 'yi ayran
byk ldeki Kahraman Ata' da ve dier yerlerde ektiimiz
sknt ve zorluklar hatriayarak tarifsiz biimde memnun oluyorduk. Ancak bu neemiz bir ara byk bir telaa dnt.
nk birka serseri Trkmenin kimi lgnca hareketleri hayatmz tehlikeye atmak zereyken, garip raslantlardan say
labilecek bir tesadf eseri kurtulduk.
Olay yle oldu: afak skmek zereyken, gidi ynmzden
ters bir yoldan yar plak iki ki~i ortaya kp uzaktan kervana
nefir aldlar. Yanmza gelince, birka kez ayaklarmza kapanp yalvararak bir miktar ekmek istediler. Derhal istedikleri ekmei verdim. Kannlarn doyurduktan sonra akllar balarna
gelerek hallerini hikaye ettiler. Anlattklarna gre bunlar Hezaresbli kayklarm. Yolda bir Teke Alaman zerlerine saldrarak kayklann, giysi ve yiyeceklerini gasbetmiler; ama
her nedense caniarna kymaktan vazgemiler. Saylar yzelli
kadar olan bu haydutlar bu yrede otlayan Krgz srlerine saldrmak niyetindeymiler. Bu aklamalardan sonra ilerinde
birisi, "Aman, Allah iin olsun, ya kanz ya da bir yere saklannz. nk birka saate kadar haydutlara raslayacaksnz.
Haclk sfat sizi bunlarn zulmnden kurtarmaz. Elbiselerinizi, yiyecek-ieceklerinizi ve hayvanlarnz ellerinizden alp sizi bu ln ortasnda nl plak brakrlar. nk bu babisierden herey umulur. Yapmayacaklar birey yoktur" dedi. Kervan bamz daha nce bu trden iki kazaya urayp sonra can
n binbir glkle kurtarm olduund:n "Teke Alaman" szn duyar duymaz telaa kapld. Ne kadar t veildiyse de
yarar olmad. Zaten yitirmeden bizi geriye dndrd. Ykl
dev elerimizin dayanabildii lde hzla geri ekilmeye bala
dk. Bunca yk ve arlnzia sava ve evik Trkmenlerin
ellerinden kurtulma y nnmak adeta mecnunluktu. Ama hesa-

138

Hiyve' den

B,fara'ya

bmza

gre yzelli athmn kaykla nehrin bu yakasna gemek


iin tam bir gn kaybedecekleri de akt. Ayrca haydutlar i
lek yoldar geecekleri iin ihtiyat gerei ar davranmak zorundaydlar. Biz de bu sre iinde Tnkl'ye varabilirdik.
Orada krbalarmz dldurduktan sonra Can Batur Durgan l 'ne koyulabilmemiz mmknd. Bu nlernin acl inkar
edilemezse de esirlik ya da lmden kurtulabilmek iin tek zm durumundayd.
Her neyse, insan gcn aan zahmetlerle hayvanlarmz Tnilld 'ye ulatrarak orada yorgunluklarn almak ve karniarm
doyurmak iin bir sre dinlendirdik. Byle yapmam olsaydk,
ldeki birinci konaa ulamamz bile mmkn olamazd.
Tnkli 'de,

byk bir korku ve rperti iiride ancak saat kalabildik. Bu sre iiride krbalarmz yeniden suyla doldurduk.
iddet ve tehlikelerine gs germeye kararl olduumuz yol
iin hazrlandk. Vaktiyle Trkmenlerin elinden para gcyle
kurtulmu olan bizim elbise taciri, temmuzun ondokuzundan
yirmialtsna kadar srekli Can Batur Dorgan l'nn vehamet ve tehlikelerini anlatp durdu. orada susuzluktan lmenin
ya da Tebad denilen dou rzgarnn kaldrd kurnlarn altn
da gmlp kalmann ok grlen olaylar olduunu sylyor
du.
Az

mkemmel ama gayreti az birka arkadamz, o srada


bo bir kayn gemekte olduunu grerek sahildeki tepecikleriri arkasna saklandlar. Kayn sahipleri bizi Hezaresb'e
gtrmeyi nerdiler. te bu srada herkesi bir firar arzusu sard.
Bense ne yapacam ardm. nk yeniden Hiyve'ye dnme~, dncemiri gereklemesini bsbtn i:nkansz hale getirmek demekti. Ama baka bir yere gitmenin kendimi aka
lme atmak anlamna gelecei de akt. Buna karn kararm
dan dnmeyerek srekli ileri gitmeye karar verdim. nk bir
gaddar ve zatimin haksz ikencelerine uramaktansa, doann
139

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


zorluklarna katlanmak

daha iyiydi. Bu nedenle ben, kervan ba ve Hac Salih, dier oniki arkadala birlikte kararmz dei
tirmeyerek yerimizde kaldk. Ama trnmzn de heyecan
doruktayd.

Bizden ayrlarak kaya binenler, kayk alaca zaman, parneden olan halin tayini iin b ir fal amamz nerdiler. Her birimiz ellerimize bir miktar akl ta alp fal niyetiyle Kur'an' atk. kan yerden balayarak elimizdeki talarn
saysnca ayet okuduk. Bu konuda beceriidi olan Hac Salih, bu
ayetlerden sonular karnakla grevlendirildi. Hac Salih, bir
sre dndkten sonra, ulat sonular aklad. Bunun zerine kayktaki haclar karaya srayarak bize katldlar.
alannamza

Hazrlmz zaten tamam olduundan, yeniden birtakm tereddtlere malal brakmamak iin derhal emir verildi, hareket ettik. Tnkl harabelerinden kar kmaz yolumuzdan biraz
saparak gnbatmndan nce le yneldik.

Byle yerlerde yaplan yolculuun zorluk ve tehlikeleri belleklerinizden henz kmamt. Bu nedenle hem ben, hem de arkadalarm ok dnceli, zntlydk.
Gmtepe

ile Hiyve arasndaki l maysta gemitik. imdi


ise yle bir yolculuu haziran iinde yapyorduk. O zaman yol
zerinde yamur sulanndan dolmu baz sarnlar ve kuyular
bulabiliyorduk. Oysa bu kez onlardan btnyle yoksun kalacaz .Batmakta olan akam gneinin scanda gnm bir
kat daha gzelleen Ceyhun 'un kysndan uzaklamak bize
ok zor geliyordu. Arkamzda su ve hayat, nmzde l ve
lm olduunu biliyorlarm gibi, kana kana sulam olduu
muz develer bile Geyhun'a hazin hazin bakyorlard.
le girdiimiz zaman gkyznde kimi yldzlar grnmeye
balad. evremizde bulunduklarm dndmz Trkmenleri varlmzdan haberdar etmemek iin yolda grlt yap140

Hiyve' den Buhara'ya


manaya

ok zen gstermemiz uyarsnda bulunuldu. nk


bizi gremeyecekleri ak
t. Zemin tozlu ve ok yumuakt. Bu nedenle develecin ayan
dan hi takrt kmyordu. Ama eeklerimizin anrmaya bala
malar, seslerini gecenin sessizliinde uzak yerlere kadar duyurmalar ve bylece canmz kurtarmak iin katmz ilan
etmeleri uzak bir ihtimal deildi.
ay olmadndan Trkmenlerin

Gece yarsna doru hepimiz hayvanlarmzdan inrneye mecbur olduk .nk kumlar giderek gevekleiyordu ve yk hayvanlarmz dizlerine kadar yere gmlmeye balamlard. Bu
toz gibi kum, yerde zincir biiminde bir sra kk tepecik olu
turmutu. Serinlik yardm ettii srece, yani afak vaktine kadar kendimi bu kum denizinde srkledim. Elime bir asa alm
tm. Yrrken daima ona dayandmdan, avularnn itiini
hissettim. Bu nedenle devenin stndeki yk eee yklepi
kendim deveye bindim. Geri bu zavallnn da nefesinin kesildiini gryordum ama, hacarnn topall nederuyle ektiim zorlua gre onunki daha hafifti.
Sabahl~yin konduumuz yerin menhus ad Adem Krlgan 'd.
Buradan ufka doru bir bakmak, bu feci adn pek bouna verilmemi olduunu anlamak iin yeterliydi. Kumdan bir okyanusun epe evre gz alabildiine uzandn dnnz. Bir yan, azgn rzgarn iddetle savurduu kumlardan oluan dalgalara benzer yksek tepe ler. .. Dier yan, aksine, akamn hafif
rzgaryla kprdayan bir havuzun suyu gibi dz ve uyumlu.
Havada uan bir ku, yerde hibir canl yok. Hatta brt bcek
bile grlmyor. Grlen eyler, yalnz lmn brakt izler.
Helak olan kimi yolcularn urada burada kalan aarm kemikleri. Yolcular bunlar toplayarak kendilerinden sonra buralardan geecek olanlara yolu gstermek iin kazk gibi yere akmlar. Dnyada Trkmenlerden daha cesur insanlar dne
mem. Buna karn Trkmenler bile bu l atla gemeye cesa-

141

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

ret edemezler. Gereken ey, doal etkenlern bize engel olup


olamayacaklarn bilmekti. Doulul~rn nl tevekkl ve kaytszlk hallerinin bile byle tehlikeler karsnda bir hayli zayfladn sanyorum. Hatta yolda giderken arkadalarmn
yzlerinde ve birbirlerine baklarnda bir lde korku ve tela
belirtileri hissediyordum.
Bu yolculuk iin kendisine gvendiimiz kervan bann hesaplarna gre Tnkl ile Buhara aras alt gnlk yoldu. Bu
yolun yars l, dier yars salarnca toprakt. Bu ksmda bir
miktar ot da bulunduundan hayvan srleri grlebilirmi.
Buna dayanarak susuzluumuzun birbuuk gnden fazla srmeyeceini hesaplyorduk. Ancak, gnein iddetli harareti nedeniyle hzla buharlamasndan dolay rudr, nedir, yanmza
aldmz ve gzmz gibi esirgeyerek hibir ekilde israf etmediimiz Ceyhun suyu alacak bir hzla azalmaya balad.
Bu deerli svnn ~orunmasna gsterdiimiz zeni bir kat daha artrdk. Hatta, kimi arkadalarruzn uykunun bastrmasy
la, su tulumlarn kucaklam olduklar halde uykuya dalmalar,
bu denli strap iinde olmamza karn, yine de bizi bir hayli
gldrmt.

Gcmzn yettii hzla gitmeye baladk. Hatta gnein id


detli scana bakmayarak gndzleri bile gece gibi alt saat yol
yrdk. nk ne kadar hzl hareket edebilirsek susuzluktan
o kadar az zahmet ekecek, dou rzgarlarnn kaldrd toz
frtnasndan o kadar az endie edecektik. Fakat ne yazk ki, develerin gleri tkenmiti. Hatta ilk gn iki deve telef olnutu.
Dierlerinin de gerek nceki, gerek imdiki l yolculuundan
strablar artmt.

Bizim dururnumuza gelince, geri henz dou rzgarlar esmemit ama, gndz sca bizde hareket gc brakmamt. Hatta zayf hayvanlarnn yanbanda gleri elverdiince srklenen arkadalarruzdan ikisi, sular tkendii iin hasta dt142

Hiyve' den Buhara'ya

ler. yle bir duruma geldiler ki, kendilerini tutma gleri kaldevelerio zerine yzkoyun yatnp iyice bala
mak gerekti ve gneten korunmalarna zen gsterildLBirey
syleyebilme gc bulduka, kurumu dudaklarndan kan
tek sz, "Su! Su! Merhamet ediniz, insaf ediniz, bir damla su!"
kelimeleri oluyordu. Ama, yazk ki, en aziz dostlar bile, bizim
iin hayat kayna demek olan suyun bir yudumunu olsun feda
etmeyi gze alamazlard.
madndan,

Drdnc gn, Medmen Bula denilen yere vardmzda, bu


zavalllardan birisi lerek susuzluk ikencesinden kurtuldu.
Zavall can ekiirken yanndaydm. Dili simsiyah kesilmi,
dama koyu mavi bir renk almt. Dudaklan ksele gibi olmu, az alm, dileri soyulmutu. Dier halleri pek dei
memiti. Bir miktar su iirerek adam bu mthi durumdan kurtarmak mmkn deildi. Bununla birlikte hibirimiz bunu denemedik.
Maler gn gibi babann evlattan, kardein kardeten bir damla suyu esirgediini grmek, gerekten dehet verici bir durumdu. Fakat tekrar etmeliyim ki, bir damla suyun bir saat yaama
ya neden olduu byle iddetli susuzluk zamanlarnda, dier
zor durumlarda sk sk grlen cmertlik ve fedakarlk dn
cesi ile eilini kalbten siliniyordu.

ln kumluk kesiminde gn geirdik. Salam topraa ula


mak ve Halata Dalarn grmek iin bir konaklk yolunuz kalmt. Halata sUsilesinin yn burada kuzeye dorudur. Fakat
ansszlmz nedeniyle yine umudumuz boa kt. yle ki,
byk hayvanlannz, biraz daha gayrete gleri kalmadn
dan, artk bir trl yrmek istemiyorlard. Bu nedenle zorunlu
olarak bir gn daha kum denizi iinde kaldk.
ldeki drdnc gn,

krbarnda

mt. Hararetini yattrmaya

ancak alt bardaklk su kalg yetiremediim zamanlarda


143

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

bundan yudum yudum iiyordum. Ama bir ara dilimin ortasn


da siyah bir leke olduunu hissederek telalandm; hayatm
kurtarma dncesiyle suyumun yarsn bir rpda iiverdim.
Oysa bunun bir yarar olmad. Aksine, hararetim artt. Bunun
arkasndan bir ba ars balad. Beinci gn sabahleyin baa
rs iddetlendi. Akam zeri, bulutlarla rtl Halata Daarm
grdmde yava yava btn g ve kuvvetimin kesilmekte
olduunu hissettim.
Halata Dalarna yaklatmz oranda l kumunun derinlii
gzlerimiz byk bir zlemle evrede bir sr izi, bir
oban kulbesi aryordu. Bu arada kervan bayla adamlar, bir
toz bulutunun bulunduumuz yere doru gelmekte olduunu
kefederek hayvanlardan a1 inmemizi sylediler.
azalyor,

Bizlerden daha deneyimli olan zavall develer Tebad'n (kum


aniayarak zntyle haykrdktan soma diz
kp boyunlarn yere uzattlar. Saklamak iin baarm kuma
sokmaya alyorlard. Rzgar zerimizden byk bir iddet
ve hzla geerken bizler de sanki bir istihkam siperine snr gibi, diz kerek deveterin arkasna gizlendik. Soma zerimizde
yaklak iki parnak kalnlnda kum biriktiini grdk. Kumlardan gvdeme ilk temas edenleri, bir ate yamuru gibi hissettiim. Eer bu Tebad'n darbesine birka mil geride, yani ln derin kesiminde raslasaydk, phe yok ki, hepimiz bulunduumuz yerde kalacak, dier bir deyile telef olacaktk. Bu
rzgarn etkisiyle olutu anlalan stna ve k.sma belitileri
ni kendimde gremedim. Frtna getikten soma hava ok ar
laarak dayanlmaz bir hale geldi.
frtnas) geldiini

Kum denizinin snrnda tttuumuz yol, Buhara'ya kadar ova


olmak zere onsekiz mil.srecekti. Akama doru yol zerinde
birka kuyya rasladk. Ama, sular iilmeye uygun deildi. Bu
nedenle yalnz hayvanara iirdik. Yorgun argn ve yan canl
bir durumda yeniden yola koyulduk. Yalnz yakn zamandabir
144

Hiyve' den Buhara'ya


yardm greceimiz umudunun dourduu g ve abayla yryebiliyorduk. Hatta ben, deveden inmek iin bile bakasnn
yardmna muhta duruma gelmitim.

Burada, susuzluktan ehid olanlarn halini ne kadar anlatmaya


alsam, stesinden gelemeyeceim aktr. Bylesine acl
bir lm dnlemez. Hibir zaman tehlikelere kar koymay
gayret ve direnme gcmn altnda grmemitim. Ama susuzluk, btn g ve kudretimi yok ediyor, ba tns aklm art
yor, iim ate gibi cayr cayr yanyordu.
Gece yarsna doru ar bir uyku strabm hissettirmez oldu.
Sabahleyin gzlerimi anca kendimi toprak bir kulbe iinde
buldum. evremi, sonradan ranl olduklarn rendiim uzun
sakall adamlar sarmlard. Adamlar bana, "Siz hac deil misiniz?" diyerek baz scak eyler iiriyorlard. Biraz sonra bir
miktar ayran verdiler. Ayran itikten sonra aklm bama geldi,
ayaa kalktm. te o zaman, bize bu iyilii edenlerin, efendilerinin srlerini gzetmek iin Buhara' dan le doru on mil kadar ilerlemi ranl esirler olduunu anladm. Fazla olursa bir
tarafa svp kaarlar korkusuyla sahipleri bunlara ok az ekmek ve su veriyorlarm. Bununla birlikte bu garipler, azlna
ramen ellerindeki yiyecek ve iecekten, cinslerinin can d
man olan Snni mollalara pay ayrmakta tereddt etmediler.
zellikle, benim anadillerini konuabildiin grnce, bana
istisnai bir biimde sayg gsterdiler. Geri Farsa burada da
konuuluyordu ama, ran ivesine pek benzemiyordu. Gerekten minnettar ve mteekkir kaldm ve durumlarna ok acd
m bu zavall ranllar, kendilerinden ayrlrken yanlanndaki
suyun bir blmn de bize verdiler.

iranit esirlerden ayrldktan sonra, bu yrede gml olan ve


veli olduu sanlan Hac Uban adl bir kiinin mezarn ziyaret
etmeyi kararlatrdk ,Mezar yolumuzun zerinde deildi, biraz sapa dyordu. Ama, hac olduumuz iin onu ziyaret et145

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

meden gememiz yakk almazd. Mezar ararken, gece arkadalarmn yznden, ne yazk ki, l snrnda bulunan kum tepeleri arasnda yolu kaybettik. Uzun aratrmalardan sonra, sabaha doru, bir tatl su gl kysna vardk. te buras l, skn
tl ve aclarmzn son snryd. Artk Buhara snrna ulam
tk. ki saat daha gittikten sonra, Buhara 'nn iinden geen Zerefan nehrinden alm kanallarn batan baa sulad topraklara ulaacaktk. Artk hangi yne baklrsa, olduka bakm
l ve emek verilmi ekili alanlar grlyordu. Hak-i Emir adl
bir kye girdik. Bu ky yaklak ikiyz haneden oluuyordu.
Kervan ba, Buhara 'ya iki saatlik mesafede bulunan bu kyde
otururmu.

Hkmete hesap vermek zorunda olan gmrk memurlarnn,


muayenelerini yapmak zere gelmelerini beklemek
iin, geceyi Hak-i Emir kynde geirmek zorunda kaldk. Memurlar sabahleyin ok erken bir saatte gelerek eyalarmz muayeneye baladlar. Ama anladm kadaryla asl amalar nereden geldiimizi renmekti. Haclarn ounun heybeterinde
Hicaz toprana zg baz tohumlar, Medine hurmas, ran yaps taraklar, Avrupa'dan gelmi bak, ustura, yzk ve kk
aynalar vard. Arkadalarm, bu salih haclar gmrk vergisinden affeder umuduyla Tanr 'nn Emir' e yzyirmi yl mr balamasn sk sk da etmilerse de, sadk memurlar buna hi
kulak asmayarak grevlerini yapmakta zerre kadar kusur gstermediler. Yani nlerinde alan eyay birer birer gzden geirerek deftere yazmaya devam ettiler.
allm

Bu muayenededier iki dilenciyle birlikte bulundum. Muayene sras bana geldiinde, galiba grnrn gmrk memurunun houna gitti ki, heybemi anarn sylerken glerek "sizler"
tabiriyle sze balayp (bu szn altnda "siz Avrupallar" anlam yatyor olmal, nk sanyorum beni yle anlamt), "Sizlerde daima gzel eya bulunur" dedi. O srada neem yerinde
146

Hiyve' den Buhara'ya


olduundan dervilii bir tarafa brakarak hilekar memurun szn kesip, "Gerekten de size gsterecek hayli gzel eyam
vardr. Eer sahip olduum btn menkul ve gayri menkul mallar muayene etmek, zahmete neden olmazsa, grebilirsiniz."
dedim. Memur bu mizalma kulak asmayp bir hata yapmak
korkusuyla kararnda direndi. Bunun zerine hemen koup ee
imi buldum. Merdivenden yukar karp serili kilimiere bastrarak odaya soktum. Bu hareketim halk gldrrken ben heybemi zp Hiyve'de kaldm srada topladrn para para
eya y, kitap ve risaleleri gmrknn nne serdim. Memur
bu tavr ve davranmdan arp evreye hayretle bakarak gerekten fazla eyam olup olmadn sordu.

Hac Salih bunu frsat bilerek bildii kadaryla mbarek asln


ve rre amala yolculuk ettiimi anlatmaya balad. Memur bu
hikayeleri byk bir dikkatle ve ayrntyla not ediyor, sk sk
yzme bakarak anlaml biimde ban sallyordu. Gmrk
ile iimiz bittikten sonra aratrma memuru ie balad. Her birimizi ayr ayr ve inceden ineeye sorguya ekti. Halk din, dil
ve soy bakmndan Buhara halk ile bir olan Harezm lkesinden
geldiimiz iin bu muamele bize ok garip grnd. Sorutur
ma sona erdikten sonra memur, kendi keyfine gre kente girerek yerlememizi yasaklad. Ama Hac Salih, buralarda nfuzlu bir kii olduundan, ~emurun szne hi nem vermeyerek,
bizi Hak-i Emir'den derhal hareket ettirdi. Yarm saat kadar
ekili tarlalardan ve gzel bahelerden getikten sonra Buhara'nn evlerini, kule ve minarelerini grmeye baladk. Hiyve'de ne kadar azsa, burada o denli ok olan leylekler, bunlarn
tepesinde birer ayaklar zerinde nbeti gibi duruyorlard.

147

9
Buhara

Bat ynnden geldiimiz iin Buhara'nn mam Kaps'na


yaklayorduk. neceimiz tekke, kentin kuzey dou ynnde
olduundan, ar-pazardan geip kalabalk arasndan yol ama zahmetine mecbur olmamak iin bu kapdan girmeyerek d
ardan, boydan boya dolamay yeledik. Birok yerde kentin
eski bayndrlndan ok uzaklat, geriledii grlyordu.
Kentin evresindeki tarm da Hiyve yresine oranla ok aa
bir durumdayd. Ancak bir gnde dolalabilecei sylenen
Buhara'nn evresi gerekte drt ngiliz milini amyordu. ,

Buhara Hanl, oniki kaza ya da nahiyeye blnmt. Bah


Buhara, Karakul, Semerkand ve ehr-i Sebz idi. Son nahiye hala sren bir isyan iindeydi. Han'n askeri gcnn krk
bin svariden olutuu tahmin ediliyor. Bunun byk blm
Buhara'da bulunuyor. Ama bu saynn abartl olmas gerekir.
nk Emir savaa ktnda yllk elli bin frank harcayarak
yardmc bir g olutunnak zorunda kalyor.
calar

Kente Mezar Kaps denilen kapdan girdik. Konaklayaca


tekkeye abucak ulatk. Bu geni bina, gzel aalar dikilmi bir avluya bakyordu ve enaz krksekiz odas bulunuyordu.
mz

14~

Bir Sahte Derviin Orta Asya Geisi

Tekkenin postniini, gzel ahlakyla n kazanm Hseyin Halife adl bir kiinin torunuydu. Zaten tekke de Hseyin Halife 'nin adyla anhyordu.
Torunun bugn Emir'in hem imamlk, hem hatiplik hizmetlerini yrtmesi, Hseyin Halife 'nin soyunun halk arasndaki deer ve neminin kantdr. Byle resmi sfatlar tayan deerli
bir kimsenin konuu olduumdan dolay onur duyuyordum.
Hac Salih, Hseyin Halifenin mridierinden olduu iin, tekkede aile bireylerinden biri gibi sayhyordu. Bu nedenle eybin
huzuruna onun araclyla girdim. Muhterem eyh giysileri,
ekli ve grn bakmndan ho bir kimseydi. Banda zarif
bir beyaz irname ve zerinde ince ipek kumatan bir elbise olduu halde, beni byk bir incelik ve sevgiyle karlad. Yarm saat uradan buradan sohbet ettik. Holanm olmal ki, Emir Buhara' da olmad iin, beni hemen kendilerine takdim edemediinden dolay zldn syledi.
Buhara kentinin en gzel caddesinin genilii alt kadernden
fazla deildi. Dier sokaklarn genilii ise ancak kademdi.
Evleri kerpitendi ve biimleri, grnleri ok dzensizdi.
Evlerinsokaa bakan yanlar penceresiz duvarlardan oluuyor
du. Yalnz tek kattan oluan bu evlerin kaplan tam ortadayd.
Binann yz avlu ynndeydi. Uzun saaktan vard. Direkler
zerinde duran bu saaklar gnei engelleyecek biimde yapl
dndan dolay yazn scak gnlerinde serin olduu akt.
Ama evlerde cam, ocak, soba benzeri eyfer olmad iin kt
havalarda rutubet ve souktan korunmak zordu ..
Halife'nin bana uwsis~tii hcre, bilgin ve erdemli bir molla
ile Hac Salih'i:nncreleri arasnda bulunuyordu. Bu nedenle
ayrcalld bir ~r olmas gerekirdi. Tekkede daha birok sayg
deer kimse vard. Buhara'da slami taassubun merkezine d
tmden, egemen dnce ve gelenekiere uygun davranmam
durumunda, her yerden daha ok burada hkumet memurlan-

ISO

Buhara
nn kuku

ve basklanndan uzak kalacam akt. Yukarda anmemuru, benim geliimi nemli bir olay olarak
bildirmiti. Bu nedenle Han'n birinci subay ve Hokand'ta savat u gnlerde ona vekaleten Buhara'y ynetinekle grevli Rahmet Bey adl kii, haclardan durumunun ayrntl bilirnde
aratnlmasn emretmiti. Ama Emir'in nfuzu tekke kapsna
kadar geiyor, kapdan ieri giremiyordu. Bu nedenle onun vekilinin emrine kimse nem vermedi. Hatta bana bu konu hakknda sz syleme gerei bile duymamlard.
dm aratrma

Gerek insani niteliklere sahip arkadalarm, aratrma memurunun hakkmdaki sorulanna, "Hac Reid yalnz halis bir Ms. lman deil, ayn zamanda bilginierin nde gelenlerinden bir
zattr. Onun hakknda zerre kadar phe etnek byk gnahlardandr" diyerek cevap vermilerdi. Bununla birlikte beni de nasl davranman gerektii konusunda uyardlar. Onlarn yararl
tlerini taffi olarak yerine getirdiimden dolay, yalnz Avrupallar iin deil, belki genel olarak tm yabanclar hakknda
tehlikeleri ak olan Buhara' dan tehlikesizce kurtuldum.
Buhara'ya varmzn ertesi gn, arkadalarmdan drt kii
ile birlikte, Hac Salih'in klavuzluunda ar-pazar seyretmeye ktk. Buhara, rap'n en kk bir kentinin bile altnday
d. Ama arya vardmzda, ilk olarak kendimi byk bir kalabalk iinde bularak ardm. Bu arlarn hali, ran'n b, yk kentlerindeki artarla karlatrlabilecek gibi deildi.
Orta a'da Avupa arlarnda olduu gibi burada da ayr bir
snf halindeki eri, sarraf, kitap, kuyumcu, ilingir, bakkal,
ekerlemeci, ayc, tuhafyeci ve astarcilann kendilerine zg
ar ve bedestanlar vard. Bunlardan birka kargir kemerliydi. Genie olanlarn tavanlar hasrdand. Hasrlar, kardan
karya uzatlm uzun mertekler zerine serilmiti: Her esnafn veya arnn bir Aksakal vard. Dzen ve gvenliin sa
lanmas, vergi ve kiralarn toplanmas, Emir tarafndan bu Ak-

151

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

sakala verilmiti. Yollarda raslanan eitli giysiler, eitli uluslardan insanlar yabanclar iin ilgin bir Izlence konusuydu.
rnein her adm banda gzel bal ve beyaz ya da mavi sark
l ranllar grlyordu. Bunlardan memur,molla ve taeirierin
her birinin sard sark ayr ve kendine zg bir renkteydi.
/

Orta Asya 'nn kadim ahalisini oluturanlar, Hiyve 'de Sart, burada Tacik denilen halktr. Tacikler Buhara'da her yerden daha
ok bulunuyordu. Gemilerinin ak grkemine karn bu kadim ulusun ahlak, bugn an lde bozulmut. Eer bunlar
eskiden de bu durumda idiyseler, atalarmz olan kadim Orta
Asya halk hakknda bize kt bir fikir vermi olacaklardr.
Hiyve'nin durumunu anlatrken ranl esirler hakknda yeterli
bilgi vermitim. Sylenecek pek birey kalmamt. Bu nedenle
burada tekrara gerek grmyorum. Bunlardan sonra Buhara
halknn en byk blmn Trkler, yani Turantlar oluturu
yor. Bunlardan sonra, zbeklerden balayarak atalarnn vahi
ve yrtc ehrelerini koruyan Krgzlara varncaya dek Tatar
ulusunun eitli soylar grlyor. Buradaki zbekler Hiyve 'dekilerden ok farkl deillerdi. Yalnz Taciklerle kar
maktan onlar kadar kanmadklarndan, uluslarna zg ehre
ve simalar bir hayli deimi, yaplarndaki doruluk ve iffet
yok olmaya balamt. Bunlar Hanlk iindeki uluslarn en kalabalydlar. Emir de Mankeat kabilesine mansup zbeklerden olduu iin, nfuzlan bakmndan da dier uluslardan stndler. Ordunun nemli blm zbeklerden oluuyordu.
Ama ilerinden nadiren byk kumandan yetiiyordu.
Buhara'da bir miktar da Trk soyundan Mervliler vard. Said
Han bunlar Miladn binsekizyon tarihinde Merv'den getirerek buraya yerletim;iti. Dier alardan alaklklar inkar edilemeyecek Tacikler dta tutulursa, bakentin en mzevir ve
hilekar insanlan bunlard.
152

Buhara
Krgzlar, dier

uluslardan tavr ve hareketlerindeki metanet ve


Buhara'ya geliyorlard ama, hi bir zamar burada yerlemiyorlard. Genellikle
Hanln kuzey blgesinde gezip dolayorlard. Saylar ok
azd. Bunlarn saylarm belirlemek ok zordur. Krgz airetle
ri iinde bulunduum sralarda saylarn renmek istedim.
Her defasnda soruma, benimle elenerek, "nce ln kumlann saynz, sonra Krgzlarn saysm hesap edebilirsiniz" karln verdiler.
arballklaryla ayrlyorlard. Krgzlar

Yurtlarna gelince, imdiye kadar bunlarn sakin olduklar bilinebilen balca yerler Hazar Denizi ile in arasnda bulunan
byk ldr. Ama hayat ve geim biimleri gebelie ayarl
olduundan, snriarm geen hi bir hkmetin, kimi subaylar
araclyla vergi tahsil etmesinden baka konularda etkili olmasna izin vermezler. Krgzlar, vergi tahsilini, kendilerinin
alk olduklar ktlklerin en zararsz olmak zere bir tr mal
gasb sayp ho grrler.

Dnyada birka yz, belki birka bin yldan beri gerekleen


etkisi bunlara ulamanntr. Bu nedenle Krgzlar,
Turanllara zg eski ahlak ve gelenekleri tmyle korumu
lard. Szgelimi bugn birok kt ahlaki niteliklerle kimi ilkel
erdemleri artc biimde birletirmilerdir. Asalet ve soylulua byk nem verirler ve bununla vnrler. Bu nedenle iki
Krgz karlatnda her eyden nce, birbirlerine yedi gbee kadar atalarm bilip bilmediklerini sorarlar. Bu soruyla karlaan, sekiz yanda bir ocuk bile olsa, daha sonra hakarete
uramamak iin, cevabn nceden hazrlam olmaldr. Bunlar yerleiklii cinnetin ya da hastaln belirtisi sayarlar. En s
cak ya da yerin karla kapl olduu en souk zamanlarda bile, her
"gn, yerlerini deitirirler. Ekmek kelimesi bile bunlara yabancdr. Yalmz et ve stle beslenirler. En gzel yaratlan ulusun
deiimierin

Moollar olduunu dnrler.

153

Bir Sahte Derviin Orta Asya Geisi

Buhara'da, Hz. Osman'n halifelii zamannda Trkistan' fet-.


heden Araplarn soyundan da bir miktar insan bulunuyor. Ama
bunlar Arap yarmadas ve Yemen'deki kardelerine pek benzemiyorlar. Zamanla dillerini bile nerdeyse tmyle unutmu
gibidirler.
Burada birok Yahudi de bulunuyor. Bunlar arasnda evlilik ve
yoluyla Orta Asya halkna karanlar ok azdr. Bunlar
balarna Lehistan Yahudilerinin kalpana benzeyen bir balk
giyiyorlar. Bu balklar, kendilerini Mslmanlardan ayran
balca iarettir. Kendilerine yaplan bask, zulm ve aalay
c uygulamalar dayanlmaz ldedir. Bir zamanlar Langaduk'ta ve yakn zamanlara gelinceye kadar Roma'da geerli
olan uygularnann ayn olrmk zere, burada da yllk vergilerini
dedikleri srada, cemaat liderinin yarana, itaat alaneti olarak iki tokat vuruluyor. Bunlara yaplan aalayc uygulamalardan biri de, kendilerinin klelie liyakatsizliklerini ilan eden
bir kuraln varldr. Gerekte bu bir ayrcalk demektir. Bunlarn ehre ve simalan gzel, gzleri parlaktr. El saratlarndan
ok ticaretle urarlar. Sanyorum, yaklak yzelli yl nce
ran'n kuzey dou blgesinden bu tarafa hicret etmilerdir.<*>
karma

Burada Hindlilere Multani deniliyor. Burada yaayan Hindlilerin says beyz gemiyordu. Ancak ok alkan olduklarn
dan, Yahudilerden daha ok nfuz kazanmlard. Balarna
Yahudilerin giydikleri kalpan aynsn giyiyorlard. Yalnz
kendilerini onlardan ayrmak iin n tarafna bir iaret koyuyorlard. ou sar benizli ve irkin grnl olduundan pirin tarlalarnda kargalar iin iyi bostan korkuluu olurlard.
Bunlarn yaptklar balca i tefecilikti. Bu konuda bir hayli be(*) Bu rivayet kendilerinin inanlarna uygun deildir. nk Yalndiler yediyz
yl nce, Badat tarafndan geldiklerini ne sryor lar. Buhara 'da bunlara ait
sokak var. Bu sokaklarn dnda, bir yerde oturarnazlar. Nitekim yak zamanlara kadar Hristiyan lkelerin ounda da bu uygulama geerliydi. Y alu
dilerin kentlerde hayvaniara himneleri de yasakl.

154

Buhara

cerikliydiler. Bu nedenle lkenin nerdeyse tm sermayesi ellerinde toplanmt. Teke ve Sark Trkmenleri, bir sredir Hindlileri Yahudilerin mahrum ya da daha dorusu muaf olduklar
klelik erefine kabul ediyorlard. Ama kleliklerinin zahiren
meru olmas iin balangta kendilerini ii olarak ilan etmeye
zorlan yorlard.

Buhara'da omuzlarna birer top kuma atm ve hi tarak grkir-pas iindeki gmlekleri zerine sarktm
olduklan halde gezip dolaan baz Mganllara da raslanyordu.
Grenler bunlar, evi yanarken hibir elbise kurtarmaya zaman
bulamadan sokaa frlarn zavalllar sanabilirdi.
memi salarn

te ar ve pazarlarda bunca ulustan bu kadar adam gelip gei-

yor, al veri ediyordu. Bununla birlikte, yine de ran arla


grltl heyecan gremedim.

rndaki

Dkkanlardaki mallarn byk ouuluunu Rus mallan olu


turuyordu. Avrupa'nn dier lkelerinin rnleri de tede beride tek tk bulunabiliyordu. Bunlar da deerli eyler deildi.
Ama zerlerindeki Manchester ve Birminghan markalarn
grnce kalbirn arprnaya balad ve elimde olmadan azm
dan baz szler kacak gibi oldu.
ardaki

gezinti srasnda dikkatimi en ok eken ey, arnn


lkenin tarm ve sanayi rnlerine ayrlm olan ksmlaryd.
Burada genel olarak Trkistan' da nl, ipekten dokunmu son
derece ince ve dz, Arapa yaz iin ok uygun olan Buhara
kadn ve bir miktar demir-elik grdm. Zaten Buhara' da
maden azd. Olanlar da gerektii gibi ilenniyordu. Ama yine
de burada yaplan ihane tfekler, kl ve kanalar byk ilgi
gryordu. Buhara 'nn meini de nlyd. Ayakkabcilar ok
ustayd. Gerek erkek, gerek kadnlar iin gzel ayakkablar yapyorlard.

Erkek ayakkablannn kelerinin ular bir ivi ba kadar ince


155

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

oluyordu. Buna karlk kadn ayakkablar daha


ve genellikle ipek ilemelerle ssleniyordu.

yayvancayd

pek dokuma sanat buralarda ok ileri gitmiti. rmcek a


gibi ince tlbentten, ince mendillerden balayarak srf el ii
olan ve atre denilen kaln ve ar ipek kumaiara varncaya kadar pek ok kuma doknuyordu. Hiyve 'de ipek ve pamuktan
dokunan alacalar, burada yalnz iki renkte ve ok zarif olarak
yzdeyz pamuktan yaplyordu. Hiyve'de olduu gibi burada
da fabrikaclar dokuduklar kumalar genellikle kesip bierek
elbise ekline getirdikten sonra satyorlard. ilerin zaman
ok deerli olmadndan bu elbiselerin fiyat doal olarak son
derece ucuzdu. Ancak, oralarda bulunduumuz srada halk elbise fiyatlarnn ykselmesinden yaknyordu. Szkonusu fiyatlarn tam olarak anlalabilmesi iin aadaki cetvel dzenlendi:
ELBSE

. KALTE

2. KAL1E

3. KAL1E

Hiyve

30 tenge
yani
22.5 frank

20 tenge
yani
15 frank

8 tenge
yani
6 frank

Buhara

20 tenge
yani
15 frank

12 tenge
yani
9 frank

8 tenge
yani
6frank

Hokand

12 tenge
yani
9 frank

8 tenge
yani
6 frank

5 tenge
yani
3.75 frank

Tataristan 'n en uzak yerlerinin halk, yani Krgzlar ve Kpaklar bile giysilerini Buhara arlarndan alyorlard. Hatta
Kalmuklar, sakin olduklar lden srf giysi almak iin kyor156

Buhara
lard.

ekik gzl, yuvarlak ya:akl vahi Tatarlar, giymekte


deri giysileri, gzlerinde uygarln en yksek dzeyinin gstergesi olan Buhara'nn yazlk ince elbiseleriyle deitirdiklerinde inanlmaz bir sevin duyuyorlard. Bizim ta
rallarmz iin Paris ve Londra naslsa, bunlar iin de Buhara
yleydi.
olduklar

te bu kalabalk iinde saat kadar gezip dolatktan sonra,


bir sre hava almak iin Hac BilM'den beni bir yere gtriDesini rica ettim. Hac BilM beni ay pazarndan ya da ayclar arsndan geirerek Emir'in Divan Beyi mam Kulu Han'n
adyla anlan samcn kysna gtrd. Kulu Han, bu sarnla
yine kendi adyla anlan cami ve medreseyi binaltyzyirmido
kuz (1629)tarihinde yaptrm. Bu Divan Beyi Samc 'mn ky
sndaki rhtm halkn toplanma yeriydi. Buhara gibi bir kente
gre, burann n kazanm olmas ok yersiz saylnazd. Bu
sarn yaklak drtgen eklindeydi. Ortalama yz kadem boyunda, seksenkadem enindeydi ve bir hayli derin kazlmt.
evresi kp eklinde talardan yaplm, su yzeyine kadar
inen merdiven gibi basamaklardan oluuyordu. Rhtmn zerinde, urada burada dikili glgeli aalar ve semaverli ayc
dkkaniar vard. Buhara iin Rusya 'da retilen bu semaverlerde yeil ay piirilerek isteyenlere veriliyordu.
Rhtmn

kesinde hasrdan yaplm dkancklar iinde


ekmek, meyve, ekerleme, scak ve souk et yemekleri satlyordu. Birtakm a heriflerin kovandaki arlar gfbi, vzr vizr bu dlekanlar evresinde gezip dolamalar, bizim
iin izlenecek tuhaf bir grnm oluturuyordu.
mterilere

Bat

ynnde, yani drtgenin kesinde Divan Beyi Camisi 'nin temelini oluturan bir set bulunuyordu. Caminin duvar
boyunca seyrek biimde dikili aalar altnda birtakm meddal
ve kassaslar, kimi air ve hatip dervi ve mollalar oturup byk

157

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

peygamberlerin hayat ve savcllann nesir ya da nazm biimde


anlatyor, hikaye ediyorlard. Garip hikayeler dinlemeye hevesli birok insan da bunlarn evresine toplanarak byk bir
zevkle anlatlanlar dinliyorlard.
Biz meydana vardniz zaman, rasiant sonucu, meer Hiyve'deyken krullah Bey'e bal olduumu sylediim Naki
bendiye tarikat dervilerinin zikir ve mukatele gnleriymi.
Bunlarn piri Miladn binyzseksensekiz (1388) tarihinde
sonsuzluk yurduna gerek Buhara 'nn iki saatlik dnda gmlen nl eyh Bahaeddin Nakibendi'dir. Btn Trkistan
halk nezdinde byk velilerden sayldndan, in snrlann
dan beri ziyaretine geliyorlard. Bu zatn trbesi kk bir bahe iindeydi ve yan banda da bir cami. bulunuyordu. Trbenin
zerinde birka ko boynuzu, bir bayrak ve Mekke 'den gelmi
bir sprge vard. Bu trbe civarnda bulunan dilenciler dilbazlkta Roma ve Napoli dilencilerinden aa kalmyorlard.
Balarnda ucu sivri byk klahlar, ellerinde asalar bulunan,
tarak grmemi uzun salar karma kark Nakibendi dervi
lerinin o gn yaptklan garip zikir ve mukabeleyi bugn bile hatrlyorum. Ayini izlemeye yle daldm ki, yorgunluumu
unuttum. Ayin bitince arkadam bir ay imek zere beni yukarda szettiim ayc dkkaniarndan birine gtrd. Oturunca, kendinden gemi bir halde, "Buhara 'y nasl buldunuz?" diye sordu.

Buhara giysileri giyindiim, yzm z arinemin bile tanyama


yaca biimde gneten yand halde, yine de nereye gitsem
halk evremi saryor, benimle tokalamak, kocaklamak iin
yar ediyorlard. Szn ksas, ou zaman, dayanma gcm
aan zahmet ve skntlar veriyorlard. Bamdaki kocaman sarkla boynuma astm byk boy Kur'an- Kerim bana bir eyh
grn kazandrdndan, bu tr zahmetlere katlanmak zorundaydm. Bununla birlikte, bu durumun benim amdan
158

Buhara

memnuniyet verici olduu da inkar edilemezdi. nk bu eyh


lik nitelii ve giysisi beni dnyaya ilikin soru ve cevaplardan
kurtaryor, bu tr eyler yalnzca arkadalarma soruluyordu.
Bense, evremdekilerin hayret ve aknlk iinde hakkmda
alak sesle yaptklar konumalan hi nem vermek zorunda
kalmadan dinliyordum.
evremi saranlardan birisi, "Bu nasl bir vera ve takvadr ki, yapayalmz ve hibir koruyucusu olmad halde bu adam eyh
Bahaeddin Naleibendi Hazretlerini ziyaret kasdyla ta stan
bul'dan Buhara'ya gelmitir?" diye sordu. Dier birisi bunu,
''O kadar aacak ne var? Bizler de buradan Mekke 'ye gidinceye kadar az m sknt ekiyoruz?" diyerek cevaplandrd. Sonuta hepsi birden, "Bu tr adamlar mrlerini ibadete, riyazete, bykterin kabirierini ziyarete harcarlar" diyerek ortak dncelerini dile getirdiler.
Ne ki, hkUmeti aldatmak halk aldatmak kadar kolay deildi.
Geri Buhara 'da rtbe ve makam sahibi kimseler bir hayli nfuzlu idiler. Ama Emir hem imam, hem de hkmdar niteliklerini tadndan zorbal son dereceye gtrmt. Emir'in
nfuz ve otoritesini salayan nedenlerin nde geleni, halkn yaps bakmndan boyun emeye, kullua olan genel eilimiydi.
zellikle halk iinde Emir'e kar hibir dmanlk yoktu.
Onun yapt her trl uygunsuz hareket ve uygulamalar bile
hkmdarln gereklerinden saylyordu.
imdiki han Muzafferiddin, babas Nurnilal gibi sefih deildi.
lahi emir ve yasaklara son derece sayg gsterirdi. Dindar ve
iyi ahlakl birisi olarak, tebas arasnda da dini kural ve geleneklerin korurunasna nem verir, yeni gelenek ve grenekiere kar drnanc bir tavr taknr<h. Kendilerine, yeni bireyin yararlar ne kadar anlatlrsa anlatlsn, yaplmasna kesinlikle izin
vermezdi.

15~

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

Szn ksas Han, tahta kndan bu ana kadar adalet ve hakkaniyet ilkesinden kl kadar aynlmamt. Ancak bu adalet Avrupallann bildikleri trden birey deildi; Dou halkna zg
bir adaletti. nk, srf Han'n cariyelerinden birine kt gzle
bakt kukusu zerine, ileri Bakan yerindeki Mehter'in
ldrlmesini hibir Avrupal adaletle badatramaz. "Fillerin yokedicisi" ve "Farelerin koruyucusu" gibi nvanlar kazanm olan Han, ok kk bir kabahat nedeniyle en byk memurlann ldrd gibi, gszlerin kann dkme konusunda da ok isteklidir. Tebas arasnda israf ve sefahata hibir e
kilde izin vermez. Gereinden fazla saylan ve biraz pahal olan
eyann kullanlmasna, gerekesi ne olursa olsun, kesinlikle
gz yummaz. Evlerin sslenmesini ve gsterili giysiler giyilmesini yasaklayan zel yasalar koymutur. Bu yasalara uymayanlar, hangi makam ve memuriyette bulunursa bulunsun ve ne
denli itibart bir kimse olursa olsun, cezalandrlrlar.
Han Hazretleri, harem dairelerinin ynetimindeki tutumluluuyla n kazanmtr. rnein kadnlar gerek kendilerinin, gerek Han'n giysilerini kendileri dikerler. zellikle mutfak giderleri ok azdr. Gnlk mutfak giderleri onbe-yirmi tengeyi,
yani onbe frang gemiyordu. nk Han Hazretleri de halk
nn en yoksullar gibi iyayla pimi pilavdan baka birey
yemiyordu.
Muzafferiddin Han'n mstebid hkmeti kadar salam kurulboyun eilmi ikinci bir hkmet yok gibiydi. Han'n kulland en tehlikeli silah casusluktur. Bu konuda zengin ve yoksul tm insanlar birbirleriyle
yaryor ve bunu dinsel grevleri arasnda sayyorlard.
Emir'in casuslar girmedikleri bir topluluk, hatta tapnak brak
myorlard. En kklerinden lsa da, dinsel grevlerin birinde
ya da hkmete gerekli olan ittatta zerre kadar kusur gsteren
zavalllarn vay haline! Yzyllardan beri srdrlegelen bask
mu, halk tarafndan kr kne

160

Buhara

ve iddet uygulamalarnn uyandrd korku, halkn adetlerini


ylesine etkilemi ki, kar koca bir odada yalnz bulunduklar
bir srada bile "Allah yzyirmi yl mr versin" duasn eklemeden Han 'n adn azlarna almaya cesaret edemiyorlard.
Benim evremi de casuslar sarmt. Durumum ve sfatm kt
uygulamalara izin vermediinden, Rahmet Bey, kaldm tekkeye gelerek yanma yaklaarnyorsa da, hergn yanma bir-iki
casus gnderiyordu. Gelen casuslarn ou hac ve stanbul' da
uzun sre kalm kiiler olduklar iin, orann dilini ve adetlerini bilmeleri nedeniyle, beni tandktan sonra szmn doru
olup olmadn, yani gerekten stanbullu olup olmadm
anlamalar kolayd.

Ben bu adamlar byk bir sabr ve sessizlik! e dinledikten sonra


bu szlerden duyduun1 znt y dile getiriyor ve artk beni rahat braknalarn rica ediyordum. Onlara, "Ben srf cehennemlik Avrupallardan kurtulmak iin stanbul'u terkettim. imdi
hamdolsun, Buhara-y erif'te kendi alemimde tatl bir hayat
sryorum. Yine onlarn anlmas, hatrlanmasyla neemin bozulmasn istemem" diyordum.
Sahaflarn Aksakal

olan Molla erefeddin adndaki hilekar kide birgn gelip bir Rus memurunun birka yl nce unutarak
orada brakm olduu kimi kitap ve defterleri gsterdi. Bunlar
irentiyle gzden geirdikten sonra, ona da ayn ekilde cevap
verdim; "Cenab- Hakka ok kr ki, zihnim henz fnun ve
ktb-i Efrenciye ile mlevves ve fasid olmamtr" dedim.
i

Vezir birgn hcreme, ksa boylu, buruuk yzl bir adam gndererek iddia ettii gibi aml bir Arap olup olmadn aratr
marn istedi. Adan grr grnez, yzndeki belirtilerden Avrupal olduunu anladm. Konumaya balaynca hayretim
bsbtn artt. nk telaffuzu kesinlikle Araplara benzemiyordu. in snrlar iindeki Hotan'da bulunan mam Cafer Sa161

Bir Sahte Derviin Orta Asya Geisi


dk Hazretlerinin trbesini ziyaret etmek niyetinde olduunu,
hemen yola kmak zere bulunduunu syledi. Konumamz
srasnda son derece telal ve skntl olduu yznden anla
lyordu. Adamla bir kez daha gremeyiime hala zlrm.
nk onun da benim durumumda olduunu sanyorum.

Szn ksas, Rahmet Bey casuslarn verdikleri bilgi zerine


beni sulama i:mkfu bulamad. Bu nedenle beni pilav yeme bahanesiyle huzuruna ard. Yanna girdiimde, kendimi Buhara bilginlerinin oluturduu bir tr mahkeme nnde buldum.
Daha ayan eikten atarken, g bir durumda kalacam,
nk bunun bir snav kurulu olduunu, bana uzun-ksa sorular
sorulacan anlamtm. Gelebilecek tehlikeyi kolayca atat
mak iin kendi kendime bir nlem aldm. Bin trl konudan
malumat sergilerneye girierek kendimi garib bir adam olarak
gstermeye ve onlarn beni sorguya ekmelerine frsat vermeden farz, vacib, snnet ve mstahab konular hakknda kendilerine sorular sormaya, baz pheterime ilikin aklamalar istemeye, eitli itirazlarda bulunmaya baladm.
Tartmaya gsterdiim

bu ilgi ve istek topluluu olumlu biimde etkiledi. Bir ara sz Hidaye ve erh-i Vikaye gibi dinsel
kitaplara geldi. Bu kitaplar zerinde hararetli tartmalar yapl-
d. Bu tartmalar srasnda frsat bulduka Buhara bilginlerine
vgler yadrdm. Onlar yalnz kendime deil, btn stanbul
bilginlerine yelediimi syledim. nk amacm hile ve yaltaklanmalarla kendimi bu dinsel konulardaki tartmalardan
birtehlikeye uramadan kurtarmakt. Gerekten de bunun zerine mollalar, eitli ima ve iaretlerle casuslarn hakkmda
yanl haberler vermi olduklarm, her ne kadar ok byk bir
molla olduum kabul edilemese de salam inanl bir Mslman olduuma yzmde parlayan imar nurunun iaret ettiini
Rahmet Bey'e anlattlar.
Bu
162

tartmadan

sonra

artk rahatm kanlmadndan hoa

Buhara

vakit geirdim. badetlerimi, dervilere zg zikir ve telliileri


bitirdikten soni-a hcremden kyor, genellikle pazara giderek
yirmialt dkkfudan oluan sahaflar arsna uruyordum. Basl kitaplarn az bulunduu sahaflarda Dou kltr ve edebiyat
ile uraan Avrupallarca deeri llemeyecek nefis yazma
kitaplar bulunuyordu. Ama gerek mali gcmn stnde bulunduundan, gerek uymak zorunda olduum dervilik gereklerine uygun dmeyeceinden dolay bunlar edinemiyordum.
nk dnya ileri ile uratm ya da bu konularda bilgim olduunu gsterecek davranlarda bulunursam, gerek niteliim
ortaya kar diye korkuyordum.
Buhara ile Semerkant'tan getirdiim bir miktar kitap ve risaleyi
pek ok zahmetlerle satn alabildim. Grdm halde alamayarak orada brakmak zorunda kaldm kitaplara hala zlrm. nk uratmz Dou aratrmalar hakknda o kitaplarn byk yarar olaca akt.
Sahaflar arsndan ktktan sonra ounlukla Rikistan denilen ve salaflardan bir hayli uzak olan meydana gidiyordum. Bu
meydan, yukarda andm sarn rhtmndan daha geni ve daha kalabalkt; ama onun gibi ferahlandnc deildi. Ancak burada da evresi ayc dkkanlanyla evrili bir havuz vard. Meydann bir ucunda, ykseke bir yerde Emir'in istihkanlar iindeki bir saray grlyordu. Bu saray bin yl nce yaplmt.
Sarayn zerinde byk bir saat vard. Saatn yannda tuntan
yaplm, son derece uzun ve byk ondrt top bulunuyordu.
Emir bunlan zaferle bitirdii savalar srasnda Hokandllardan
ele geirmiti. Sarayn st tarafnda ve sa yannda Timur'un
yaptrd, sonradan Abdullah Han'n tamir ettirdii Gilan Camii vard. Bu cami Buhara'nn en byk camisiydi.
Buhara'da sekiz gn kadar kaldktan sonra, iyice alarak kendimi vatanmda gibi grmeye baladm. Bu nedenle, kendi bama bu garip kentin vn kayna olan yerlerini, pazar ve
163

Bir Sahte Derviin Orta A.ya Gezisi

medreselerini dolaabiliyordum. Kent halk nl yaplarn saysnn yln gn saysna eit olduunu ne sryordu. Ben,
bir-iki yz cami ve mescid ile seksen kadar medreseden fazlas
n grp sayamadm. Buhara ile Semerkant'n slam dnyasn
da, hatta pek ok zamanA vrupa' da bilim ve sanat alannda n
kazanmasnn nedeni, bu medreselerdi.
Olaya yzeysel bakanlar, bu hayr kurumlarnn kurucularnn
yksek ama ve abalarna hayran kalrlar. Oysa, gerekte bu
kurumlarn srf taassub dncesiyle varolmu eyler olduu
nu, Orta a'da bizde olduu gibi, bu medreselerde de ufak-tefek birka mantk ve felsefe kitab dta tutlursa, genelde okutulan eylerin dinsel bilimler ve konulardan olutuunu bilemezler. Belki kede-bucakta iir, nesir ve tarihle uramaya
heveslenen birka istekli bulunabilirdi. Ama bu sanatlar halk
arasnda gereksiz sayldndan ve ilgilenenler hakarete ura
dndan, bunlar okumak isteyenler, kimseye haber vermeden,
amalarn gizlice gerekletirebilirlerdi.
Aratrmalarma

gre, medreselerde bebin kadar renci bulunuyordu. Ama bunlarn tm Orta Asya halkndan deildi.
lerinde Hinct:ten, Kemir'den, Afganistan'dan, Rusya'dan,
in'den gelen ok renci bulunuyordu. rencilerin yoksul
olanlarna Emir tarafndan yllk bir yardm veriliyordu. te
Emir'in evre slam lkelerindeki yaygn manevi nfuzunun
balca nedeni bu medrese ve yardmlard.
Pek ok mecliste, "Buhara slam 'n omuz gcdr" denildiini
duydum. Gerekten de bu szde abart yoktur. Ben bile bu kenti
slam'n Roma's sayyorum. Tpk Mekke ile Medine'yi Kuds' saydm gibi. Buhara halk, bu incelii bildiklerinden,
dier slam uluslarndan stn olduklarn savunuyorlard.
Hatta, slam 'n en byk manevi nderi olarak kabul ettikleri
Osmanl Sultan, aliiikn bozulmasna neden olan Bat etkilerinin lkeye giriine izin verdii iin, belli ller iinde eletiri164

Buhara

ye uramaktan kurtulamyordu. Osmanllk iddiasnda bulunduum iin, doal olarak szkonusu itirazlara cevap vermeye
alyor, kimi zaman da kzarp bozararak insanlk gerei ulusurnun da her hal ve hareketinde hatadan uzak olamayacan
syleyerek grnte yani itirafa mecbur oluyordum. Ama
iimden, stanbullutann Buharallardan balca ayrlk noktas
olan iyi ahlakiarm vmekten geri kalmyordum .nk bunlarn dindarlk iddialar srf ikiyzllkt. Btn i ve gleri arszcasna yalanclk ve dolandrclkt.
Burada, her kentte, dinsel buyruklarn halk tarafndan korunve yerine getirilmesini gzetlemekle ykml reis nvanl bir grevli bulunuyordu. Reis, ar ve pazarlarda elinde
bir teberle dolaarak rasladna, ak sakall bir ihtiyar bile olsa,
inan ve ibadetle ilgili kimi konular sorgularcasna soruyor,
halka tebelle oluyordu. Cevap veremeyenleri, zellikle bu konularda tam olarak bilgisiz olduunu gsterenleri renmeleri
iin okula gnderiyordu. Bu okula devam sresi, gereine gre
bir haftadan onbe gne kadar deiiyordu. Bu grevli, namaz
vakti, halk krbala camiye gitmeye zorluyordu. Ama ii bundan ileriye gtnnyordu. Okula gnderilen adamlar gerekten birey reniyorlar m, yoksa snfta uyuyorlar m? Zorla
camiye gidenler namaz klacaklar yerde, byle zamansz bir
uygulamayla ertelemeye neden olunan i-glerini dnmek
le mi megul oluyoilard? Bunu kimse bilemez. Hkmet srf
davranlar denetleyebilir. nsann iini ise yalnz Tanr bilir.
masn

Buhara, doudaki ahlaki bozulmann merkezi gibi olmasna


karn, kimi zaman kk bir yolsuzluk, ldrlmeye neden
olan byk bir su olarak kabul ediliyordu. Burada erkekler
bol, geni ve parlak renkli giysiler giyindikleri halde, kadnlarn
giysileri dar ve koyu renkliydi. Kadnlar sokaa ktklarnda
balarn rtyorlar ve koyu mavi renkli, yakal, uzun feraceler
giyiyorlard. Yzlerini bellerine kadar uzanan, beygir klndan
165

Bir Sahte Derviin Orta A.ya Gezisi


rlm,

elek olmaya bile elverili olmayan kaba bir peeyle


Bu peelerin burun ve yanaklara dedike bir hayli rahatszlk verecei akt. nemli ailelerden olan kadnlar
ar ve pazar gibi kalabalk yerlere kesinlikle gitmiyorlard.
Evlerinden kmaya mecbur olurlarsa, yoksul ve yal kadnlar
gibi giyinerek kyorlard. Hatta onsekiz-yirmi yandaki gen
kzlar bile tannmamak iin iyice rtnp sannarak, ellerine koca karlar gibi birer asa alp ona dayanarak titreye titreye yryorlard. Kentin gzel kadnlann grmek isteyenlerin Alafranga saat ondan leye kadar Rikistan ile byk cami arasndaki
caddede bulunmalan gerekiyordu.
rtyorlard.

Han'n subaylan ile dier byk memurlannn ayaklarndaki


mahmuzlu izmeler, zerlerindeki parlak renkli ve bol biimli
giysilerle byk bir uyumsuzluk oluturuyordu. En tuhaf da
bunlarn bir eda ile kntp sallanarak yrmeleriydi. Bu yry ok beenen Doulu airler, iirlerinde bir servinin
rzgarda saHanmasna benzetiyorlar . .Oysa Avrupallara gre
bu yry, olsa olsa semiz bir kazn kmese gidiini hatrlatr.

Burada ay ekersiz ve msr unuyla iyandan yaplm bir


tr rekle birlikte iiyorlard. aya flemek edebe aykr say
lyor; bu nedenle soutmak iin kilsenin iinde sallayp alkalamak gerekiyordu. Zarif ve grgl bir kimse olduunu kamtlamak isteyen kii, sa dirseini sol elinin zerine koyarak bir
damla bile dkillernek artyla elindeki kilsenin iindeki ay
nazikane bir hareketle srekli dndnneye zen gstermeliydi.
Eer bir damla dkecek olursa btnnn yitirirdi.
ay imek, her gn, anlamsz konumalada doldurulan birka
saati alyordu. aydanlk boaldktan sonra, iindeki kaynam
ay yapraklar orada bulunanlara daJtlyordu. Ama aydan
iki parmakla tutulabilecek lden fazlasn alnak zarafete aykr saylyordu. Erbabnn demesine gre, gya bu aylar ok
gzelmi. Bu ay megalesinden sonra en byk elenceleri
166

Buhara

ko greiydi. Pek ok eksikliine karn, Orta Asya lnden


geip gelenler gznde Buhara byk bir bakent gibiydi. Burada bulunduum sre iinde, her yemeimde halanm et, en
iyisinden ekmek, ay ve meyveler bulundu. ki gmlek edinmitim ve uygarln tadna almaya balamtm. Ama yirmiki gn kaldktan sonra, uzak yerlerdeki yurtlarna ktan nce
kavumak isteyen dostlarm bir sre daha bekletneye gnlm
elvermedi. Bu nedenle yakn bir zamanda Semerkant'a.doru
hareket etmeyi kararlatrdk. Ayrca, yanlarnda konuk olduumuz kimseler, bize kar son derece sevgi ve sayg gsteriyorlard; ama bu durum srf gsteriten baka birey deildi.
Harcama gerektiren durumlarda ar cimrilik ediyorlard. Hiyvelilerin ba ve armaanlar nedeniyle kazanm olduumuz
sermayeler de tkenmek zereydi.
Bundan byle yolculuumuz iin en iyi binek, iki tekerlekli
Hokand arabalaryd. Bunlardan birini, bizi Semerkant'a kadar
gtrmesi iin kiraladk. eyh Bahaeddin Nakibendi Hazretlerinin gml bulunduklar Bavaldin kynde, birka gnden
beri emrimize arnade bekliyordu. Tm dost ve tandklarmla
grp vedalatm. Emir ile grecein vadederek, Rahmet
Bey'den Semerkant iin eitli tavsiye mektuplar aldm.

167

lO
Semerkant

Bavaldin'den yola gece ktk. Kervanmzn halk her konak


yerinde eksilmiti. Bu nedenle yalnz iki araba dolduracak kadar kalrntk. Bu arabalarn birine Hac Bilal ve adamlar, die
rine de ben ve Hac Salih biniyorduk. Hal zerinde rahat rahat
oturmay ok arzu ediyordum ama, ok eski zamanlara ait bir
biim ve modelde yaplm olan arabann sarsns bu dnce
min gereklemesini kesin biimde engelliyordu. Hatta ok defa, iddetli bir sarsntyla balanrnz bilardo toplar gibi birbirine arpyordu. Bu nedenle, daha hareketimizin birinci saatinde
deniz tutmua dndm . Deve zerinde iken de, geminin yalpasna benzeyen hareketi yznden bir hayli bam dnm, midem bulanmt. Ama imdiki durumum ondan ok daha beter
oldu.
Ar ve geni arabamza koulmu olan hayvann grevi ,yalnz
hareketli kuma ve derin amura gmlm olan gayri muntazam tekerlekleri dndrmekle snrl deildi. Arahacy ve
onun yiyecek dolu torbasn da srtnda tamak zorundayd.
Hokandl olan bu sersem arabacmz bir ara yolu ard. Bu nedenle, Buhara'dan Semerkant'a giden yolun ilk kona olan

J6c;

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

Mezar adl kk kente gece


cak sabaha kar varabildik.

yars ulamamz

gerekirken, an-

Y okuluumuzun ikinci gnnden sonra olaanst biimde


ekili alanlar greceimiz sylenmiti. Ama henz bu ekinlerden bir ize raslayamadk. Yalnz zaman zaman, yolun iki yann
da nadasa braklm tarlalar grlyordu. Fakat, uzunluu alt
saat, genilii drt saat tutan olmelik adl kk gl getikten sonra nc konak yerimiz olan Karniye adl kk kent
yoluna girdiimizde, evrenin gzelliine bayldm. Buradan
tede her bir, belki yarm saatlik mesafede, halkn Pazarl ay
dedii birok zahireci ve ay c dkkann iine alan kk bir
salra pazarna raslanyordu. Ne zaman varlrsa varlsn, buralarda hazr ay bulunuyor, senaver ve aydanlklarn fokur fokur kaynadklar grlyordu.
Burann kyleri ran ve Osmanl lkesindeki kylere benzemiyordu. Kaz, rdek, tavuk tr hayvanlar ve atlar bsbtn ba
ka biimde yetitiriliyor, ahrlar da farkl yap ve ekillerde bulunuyordu. Buralarda bulunan ormanlar, biraz daha sk olsayd,
Pontus Dalar'ndan buraya kadar uzanan blgeyi Avrupa'ya
benzetrnek mmkn olabilirdi.
le zeri, Kermine kynde, glgeli aalada rtlm bir
sanucn yambanda

bulunan bir baheye konduk. Bu yrenin


iinden Zerafan nehrinin gemesinden kaynaklanyordu. Zerafan nehrinin kollar, bir ucundan dierine tm
Buhara'y suluyordu. Bu nehir, bakant evresinde, kuzeyden
gneye doru gl bir akntyla akyordu. Derin olmad iin
develerle atlara da geit veriyordu. Buhara'nn su ihtiyacn
yalnz bu nehir karlad halde, yine de kanallara kokuacak
ve sal bozacak bir ok artk atlyordu. Bu kanallara, nehrin
yksekliine gre haftada ya da ondrt gnde bir kere su brak
lyordu. Su brakld zaman, kanala ilk girdii Mezar Kap
s 'nda bile nceleri bulank akyordu. Ama suyun brakld
verimlilii,

170

Se merkant

zamanlar, halk iin adeta bir enlik gnne dnyordu. Yal ve


gen, birbiriyle yanrcasna kanallara ve samiara atlp adest
almaya alyorlar, sonra da atlann, ineklerini ve eeklerini
iinde ykyorlard. Bunlardan sonra da daha kkterin ykan
masna izin veriliyordu. Onlar da rabatlayp ktktan sonra, suyun durulmas iin, iine girilmesi yasaklanyordu. Suyun byle kirlilie yolac birtakm maddelerle dolup kirlendikten
sonra konulmas, bu yasaklamada biraz ge kalndn dn
dryor.
Temizlii

farz grevlerden sayan birdinin kural ve yarglarn


iin binlerce rencinin topland Buhara-y e
rif'in (!)hayat kayna ve dolaysyla zorunlu ihtiyalarn en
nemlisi olan bir konuya verdii nem bu kadard.
renmek

Zerafan nehri, kentin ilerisinde yatan kuzey douya doru


defalarca deitiriyorsa da, Semerkant ile Kermine arasnda
Kut Kurgan'dan geerek dorudan doruya batya doru ak
yordu.

Kut Kurgan, byk kale anlamna geliyor. Buras bir eyaletin


merkeziydi. Buhara 'nn en nl kavaklan burada bulunuyordu.
Kent, kaln bir sur ve derin hendeklerle evriliydi. Geceleyin
kimse ieriye giremiyor ve kimse darya kamyordu. Biz de
buraya gnbatmndan sonra geldiimiz iin geceyi yol zerinde ve istihkamlann dnda bulunan bir kervansarayda geirmek zorunda kaldk. evremizde ok sayda araba vard. evre
yollar ok ilek olduundan gelip geenler, grlt ve amata
boldu. Bunun nedeni, sren sav at. nk Hokand ile Buhara
arasnda alan nakil aralar genellikle buradan geiyordu.
Senerkant'a

varmadan nce beinci ve son konak Davel adn


D av el 'e ulaan yol baz tepelerden getiinden, solumuzda byk ormanlar gryorduk. Sylendiine gre bu
ormanlar Buhara'nn yan yoluna kadar uzanyormu ve Htay
tayordu.

171

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

ve Kpak adl zbek kabilelerinin snaym. H tay ve Kp


ak kabileleri genellikle Buhara Emiri ile sava durumunda bulunuyorlarm. Ama, onlar gibi ormanlarn srlarna mahrem
olan, dier bir deyile yollarn ve gizlenecek yerlerini bilen kii olmad iin bastrlmalar mmkn olmuyormu. Buhara'da yaptm aratrmalardan sonra Semerkant'n tarihsel deeri gzmden dt.
Daha nce, bir zamanlar eteinde Mekke-i Mkerreme 'nin bulunduu sylenmi olan ubatana adl da, bana bulunduu
muz yerin dou tarafnda gsterildi. Buray oktandr ve anlat
lamayacak kadar ok merak ediyordum. Bu nedenle yanndan
getiimiz srada, belirtilen yeri dikkatle gzden geirdikten
sonra glkle bir tepeye trmandm. Bu tepeden, gzel bir sal
ra iinde Timur'un eski bakentini (Semerkant) grdm. Sabah
gneinin klar altndaki kentin kubbelerinin, rengarenk n
narelerinin kazand canllk, zellikle Timur'un trbesinin
kendine zg yap biimindeki uyum ve gzellik, itiraf ederim
ki, balangta gzme ok ho geldi.
Semerkant'n

Avrupa'da olaanst n kazanmasnn nedeni,


ve tarihinin gerek biimde bilinmemesi, daha ok
sylenceler araclyla tannm olmasdr sanyorum. Y~nm
da kurun kalem olmad iin kenti byle ksaca ve szle tant
mak istiyorum. Bu nedenle, okuyucularm imdiye dein bu
kadar zahmetini ektiim bu habis arabann iinde, yanbam
da oturmu varsayarak dou tarafnda dal1a nce andm da
greceklerini syleyebilirim. Bu dan doruu kubbe gibi yuvarlaktr. zerinde, obanlarn piri olduuna inanlan ubata
na 'nn trbesi olan kk bir yap vardr. Dan alt tarafnda
kent bulunuyor.
uzakl

Kentin evresi Tahran kadar varsa da, evleri daha seyrektir


.Ama iindeki eski eser kalntlar ve kimi byk yaplar grnne nemli lde azarnet ve heybet vremektedir. lk bak172

Se merkant

ta gz, yarm kubbe biimindeki drt yapya takhyor. Bunlar


medreseterin n taraf ve giri yndr ve Pi-i Tak adn ta
yor. Uzaktan bu yaplarn tek bir bina olduu sanlyor. Ama,
yava yava yaklatka nce ayi kk bir kubbe, ikinci olarak onun gneyinde ve ondan daha byk dier bir kubbe grlyor. Bunlardan birincisi Timur'un trbesi, ikincisi camidir.
Dorudan doruya karmzda, yani kentin gney dou snnn
da ve bir tepe zeirnde ikale bulunuyor. kaie de ou cami ve
trbe olan birok yksek yapy iine alyor. imdi, bu yaplar,
birbirinden bahelerle ayrlm fabrikalar gibi dnrsek, Semerkant 'n zihnimizde ne kadar klecei aktr.
"liunek

gnnekle msavi deildir"

nl dizesinin anlam uyarnca,

balangta,

kenti dardan gr-

dmzde, kalbimizde oluan azarnet etkisi, yaklatka yava yava azald,

iine girince de bsbtn yok oldu.

Kente Buhara Kaps 'ndan girdik. inden bir sre gittiimiz


sonuna gelmeden hibir yap gremedik. Kentin
imdiki suru eski surun iinde ve ondan olduka aralkldr. Bir
zamanlar eski surun snrna kadar baz mahalleler bulunmu
olmas gerekiyorsa da, asl kent, imdiki gibi eskiden de ikale
iinde bulunuyormu. imdi harap durumda bulunan eski sura
kadar ev ve mahalleler bulunmas muhtemel olsa bile buralann
asl kentten saylmad aktr. nk spanya'da Katale, yani Kastil hkmdan 3. Henri tarafndan 1403 ylnda Timur'a
eli olarak gnderilen Clavijo da grevi ile ilgili olarak yazd
raporda ikaleyi kentin snr olarak anmaktadr. imdiki surun
mezarln

alt kaps vardr.

lk olarak pazar civarnda bir kervansaraya indik. Burada hac


larn cretsiz olarak kalma haklar vard. rakat-akam zeri Timur'un trbesi yannda zel bir eve yerlemek zere davet edildik. Bizi konuk eden kiirin iyi bir raslantyla Emir'in subay la-

173

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


rndan ve Semerkant saraynn koruma grevlisi olduunu
renince son derece memnun oldum. lk gnlerimi kentin grmeye deer eski eserlerini gezip dolaarak geirdim. Grnnn ak nemsizliine karn, eski yaplar ynnden kent,
Orta Asya kentlerinin tmnden stnd.
Tadm haclk sfat

nedeniyle ilk gezip dolaacam yerlerin trbeler olmas gerekiyordu. Ama tarihsel adan nem ta
yan yap ve eserlerin herbirinin dinsel bir hikayesi olduu iin
tm halk gznde az-ok kutsallk tayordu. Bu nedenle birini dierine yelemekte bir saknca yoktu. Bu yzden istediim
gibi gezip dolaarak hem gerekli bilgileri alyor, hem de tuhaf
hikayeler dinleyerek eleniyordum:
Semerkant'ta yzlerce ziyaret yeri vard. Birok yerden insanlar bunlar ziyarete geliyorlard. Bu ziyaret yerlerinin yalnz
balcalarn, nleri gnmzde kenti dolduran Timur'un eserlerinden balayarak anacm. Semerkant halk, lkeler tahrip
eden bu korkun adamn szn ederken, sanki lm haberi Otrar'ctan<*l henz gelmi gibi davranyordu. Osmanllm nedeniyle bu hkmdarn mezarn grnce, Padiahmz Sultan
Bayezid'in yenilgisini hatriayarak duymam doal olan zntlerim hakknda halk tarafndan ok defa baz alayc sorular
soruldu. Kentin gney batsnda bulunan bu yap yksek kubbeli zarif bir carniydi ve evresi duvarlarla kuatlmt. Bu duvarn kemerli bir kubbesi vard. ki yannda bulunan kk
kubbelerde, tarif ettiim bina ini zerine resmedilrniti. Duvar
ile trbe arasndaki meydan aalarla kaplyd. Eer bunlara
gerektii gibi baklabilmi olsa)ld, meydanda namaz klnabi
lirdi.
Trbenin girii.bat

tarafnda

ve yz kural gerei gneye, kb-

(*) Otrar, Hokand Hanl 'na bal bir kenttir. Timur, Miladn 1405. ylnda
200.000 askerle in'i istilaya giderken orada vefat etmitir. Kente eskiden a
u denirdi.

174

Se merkant

leye dnkt. nce, trbeye ulaan bir arala giriliyordu. Trbe ap on adm olan bir sekizgen biimindeydi. Tam ortasnda,
yani kubbenin altnda, balar kbleye doru yanyana iki mezar
vard. Birisinin, yani Timur'unkinin zerinde ikibuuk kar
eninde ve on kar uzunluunda ve alt parmak yksekliinde
yanyana konulmu iki paradan oluan koyu yeil renkli, son
derece gzel bir ta konuluydu.(*l
kincisi, Tirnur'un piri Mir Seyyid Berk'in mezaryd. Yine ayn

uzunlukta, ama daha siyah bir tatan yaplmt. Mir Seyyid'in yanna gmlmesini Timur kendisi istemi. Bu trbede
Timur'un kadlar, ocuklar, torunlar ve dier akrabalar da
gmlyd. Bunlarn her birinin ad mezar tana yazlyd.
Bunlarn eitli tarihlerde trbeye nakledildiklerini sanyorum.
Mezar talar zerindeki yazlar Arapa ve Farsayd. Talarda
hibir nvan grlmyordu. Hatta Timur'un ad bile ok sade
yazlmt. Ancak her birinde aile ad olan Grgan kelimesi yazlyd. Arap yap biimindeki trbenin iin merberdendi. Laciverdi zemin zerine yle gzel bir ssleme yaplmt ki, mimarnn sanatndaki ustaln ve yeteneini gsteriyordu. Sslemesinin sadeliine karn trbe grn ve mimari tarz bak
mndann son derece grkemliydi. Mezarlarn sonunda, ralle
ler zerinde, mollalarn gece gndz oklduklar iki Kur'an duruyordu. Gerek trbedar, gerek srekli Kur'an okuyan mollalar
Timur'un vasiyeti gereince daima Nogay Tatarlarndan seiliyordu. nk bu kabile mir Timur'a sonuna kadar bal kalmlard.

Trbeyi ziyaret ettiim gn, trbedar beni akama kadar al


koydu ve bana zel bir sayg ifadesi olarak Tirnur'un asllahdi
ni gsterdi. Eer sylenenlere gvenmek gerekirse, yerliler bile ok nadir olarak byle onurladnlrlarm. Lahdin bulundu(*) Kimilerine gre bu ta Nadir ah naklederken krmtr. Kimilerine gre de
aslnda

byledir ve inli

Mool

bir haruma aittir.

175

Bir Sahte

Dervi in

Orta Asya Gezisi

u yere kapnn arkasnda bulunan uzun ve dar bir merdivenle


iniliyordu. Bu dellizin plan, biim ve sslemesi de st katn ayns gibiydi. Genilii de onun kadard. Lahidier de yukardaki
gibi dzenlenmiti. Ama sayca onlar kadar deillerdi. Tinur'un lahdinde deerli pek ok eya bulunduu sylenirse de
asl yoktur. nk bu tr eylerisraf ve sefahattan sayld iin
dinen yasakt. Burada da bir ralle zerinde, ceylan derisi zerine yazlm byk boy .bir Kur'an vard. Bu Kur'an'n Hz. Osnan tarafndan yazld iddia ediliyordu. Timur bunu Sultan
Bayezid'i bozguna uratt zaman Bursa hazinesinden ar
n. Dier slam emirlerinin kskanlk ve rekabet duygularn
kamlayarak bir fel~ete neden olmamas iin bu Kur'an daima zel bir yerde saklanp gzlerden gizleniyordu. Lahdin karsndaki duvarda, herkesin gzne arpacak biimde, mavi zemin zerine beyaz yazyla "Amel'l-fakir Abdullah bin Muhammed sfahani" yazlmt. Ama tarihini tam olarak okuyup
anlamarn mmkn olmad.

Timur'un divan odas, imdiki Emir'in oturduu ikaledeki saraydayd. Oraya varmak iin epeyce bir yoku klyordu. Saray iki daireye blnnt. Biri sradan odalar, dieri Emir'in
kabul trenine zg divan salonunu iine alyordu. Daha nceleri bu sarayn nethin1 ok duynutun. Ama ancak bir yzyl
nce yaplm bir bina grdm. Annaya ve vmeye deer bir
yan yoktu. Bana ilk olarak Emir'in zel dairesi ile ayna paralaryla kaplanm olduundan Ayinehane denilen oda gsterildi. Burann insaniarna gre bu oda dnyann harikalanndan biriydi.
Oysa ben Talar Timur denilen div.an odasn bu odaya yeler
din. Divan odas, dar ve uzun bir salondu. Giriin karsnda
nl Gk Ta grlyordu."Tirnur bu ta tahtna basamak olarak kullanyornu. Tahtn evresine tebal kabul edilen lkelerin emirleri terifat kurallanna gre diziJip bu mthi hkm176

Semerkant

dara kulluklarn, ballklarn arzederlermi. Divan odasmn


genie olan ortasnda cihangir hkmdarn buyruklarn divan
salonunun br ucuna ulatrmak zere daima mnadi ya da
avu dururmu.

Gk

Ta'n ykseklii

drtbuuk kademdi. Byklerden esir


kimi kimseler bu taa basamaklk ederlermi. Rivayetlere gvenmek gerekirse, on kadem uzunluu, drt kadem eni ve
yukarda sylendii kadar ykseklii olan bu byk ta Bursa'dan getirilmi. G~ Ta'n sol yamnda ve duvar iine konulmu yarm kk hindistan cevizine benzeyen oval, zerine
kiifi hatla Arapa bir sz kazlm bir demir vard. Bu demirin
bir zamanlar halifelerden birinin hamayls olduu ve Yldnm
Sultan Bayezid'ten gasbedildii rivayet ediliyordu.
den

Sultan Mahmut Han Hazretleri ile Sultan Mecid Han Hazretlerinin Emir'e gnderdikleri, cuma namaz klnmas izni verildiini ve Emir'l-Mminin nvan balandlll bildiren iki
ferman, Gk Ta'n arkasna rasiayan duvara aslmt. Tahta
klarnn arkasmdan Emir'lerin bu ta ziyaret etmeleri geleneklemiti. Salih haclar da kez salat ve selam getirdikten
sonra bu ta pyorlard.
Timur'un camisi kentin gney tarafmda bulunuyordu. Nakl
tulalarla sslenmi caminin kubbesi ran yap tarzna aykr
olarak kavun biimindeydi. indeki kabartma yazlar yaldzl
ve ok gzeldi.
gney bat tarafnda ve
Bugn ayakta kalabilen blmleri,
bir zamanlar nefis bir yap olduunu gsteriyordu. Ykseke
bir yerde bulunan btn bu yaplara bir hayli geni, krk basanaktan oluannermer bir nerdivenle klyordu. Burann en
yksek yerinde, kk bir bahenin sonunda bir kk vard.
Kkn iinde, nce birok dar yollardan geildikten sonrab-

Timur'un kent

dmdaki yazlk saray

istihkamlarn yaknndayd.

177

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

yk bir odaya giriliyar ve oradan da karanlk bir yerden geilerek ah- Zend, dier adyla Kuneyn bin Abbas Hazretlerinin
trbesine giriliyordu. Kuneyn bin Abbas, kurey kabilesinden
ve Semerkant'a slamiyet'i yaymak iin ilk gelen Araplardand. Bu nedenle bura halknca byk velilerden saylyordu. Gerek byk odann, gerek dier yerlerin tulalar ve ini deme
leri, ustasnn elinden daha dn km gibi prl prl parlyor
du. Demesi mermerden olan bir odada baz emanetler gsterilerek ptrlyordu. Bu emanetler, Timur'un yadigar olduu ne srlen bayrak ile eski bir kl ve bir zrhtan oluu
yordu. Bunlarn Timur'a ait olduunda kukuluysam da, arkadalarm gibi ben de gereken saygy gstermekten kanma
dm. Kur'an, zrh ve kl gibi baz emanetlerin daha bulunduu
sylendiyse de bunlar bize gsterilmedi.
Bunlar dnda annaya deer yaplar medreselerdi. Says kr
ka ulaan medreselerin ou imdi botu ve harebe haline gelmiti. yi baklarak konnanlarn balcalar imdar veTellekar
medreseleriydi. Bunlarn ikisi de Timur'un lmnden bir hayli sonra yaplmt. Tellekar Medresesi, isan dinini kabul etmi Yalanku adnda zengin bir Kalmuk tarafndan Miladi binaltyzonsekiz (1618) tarihinde yaptnlmt. Altn ii demek
olan teliekiiri adndan da anlalaca gibi bu bina yaldzlarla
sslenmiti. zellikle Humka denilen blmnn sslemeleri
ok gsteriliydi.
Bu iki medresenin karsnda, Timur'un ada olan tonnunun
Miladi bindrtyzotuzdrt ( 1434) tarihinde yaptrd Mirza
Ulu Medresesi bulunuyordu. Bu medresenin kurucusu hem
astronomiye, hem de astrolojiye ok merakl olduundan Semerkant 'ta bir rasathane yaptrmt. Bu, Orta Asya' da ikinci ve
son defa olarak kurulan rasathaneydi. lk rasathane, Cengiz
Han'n torunu Hlagu zamannda Meraga'da kurulmutu. Meraga rasathanesinin ancak duvarlarnn bir blm gnmze
178

Se merkant

ulaabilmiti. n dnyay tutan Semerkant rasathanesinin durumuna gelince, Miladi bindrtyzkrk (1440) ylnda yapl
maya balanp Ali Kuu za~annda tamamlanmt. Miladi
binyediyzbir (1701) tarihinde bu yap nemli lde harap olmutu. yle ki, tarihiterin demesine gre koularda renci
ler yerine baykular bannyor, bir zamanlar ipek perdeler asl
olan kaplarna rmcekler a ryormu.
Andm

medreseterin de Semerkant'n Rikistan denilen


bulunuyordu. Bu meydan, Buhara'nn Rikistan'
kadar geni deildi ve orada olduu gibi ne ayc dkkanlar, ne
grlt, ne de amata grlyordu.
meydannda

Kentin Buhara Kaps dnda yksek bir medrese ykints varKurucusu Timur'un ei olduundan ad Hanm Medresesi'ydi. Bu medresede bir zamanlar bin kadar renci bulunduu
anlatlyorsa da biraz abartldn sanyorum. Bununla birlikte
yapsnn zamannda gerekten yksek ve gsterili bir bina olduu inkar edilemez. Kalntlar bunu gstermektedir. Bu byk medresenillin ayakta kalan duvan ve zellikle n taraftaki kap ile kuleterin gzellii, mimarlk sanatnda rnek gsterilebilecek eserlerdendir. Kaldrmlar tuladan yaplm mozaiktendi. Gerek bileimi, gerek renkleri yle uyumlu ve gzel
yaplmt ki, hayrette kaldm. Tulalar birbirine iyice kaynayp pekimi olduundan, bir ieinin ucunu koparmak iin
bir hayli uratm halde, salam biimde yalnz orta ksmn
koparabildim .Bu, birbirinin zerine yapm iekten oluuyordu. Bu medreseyi her an kazma krekle tahrip etneye alyorlard ama, Semerkant halknn mermer ve tuladan yaplm bu salam yapy bsbtn yok edebilmeleri iin daha
iki- yzyln gemesi gerekirdi. Hokand ve Kar 'ya gitnek
zere tutulan arabalan bu medresenin bir zamanlar mescid olan
blmnde grdk. Mescidin krs ve mahfel gibi eserleri hala
duruyordu.
d.

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi


Andm

bu yaplardan baka tede heride ok eski ve bilinmeyen zamanlardan kalma kimi kule ve kubbeler daha glyor
du. Her ne kadar sorup soruturdun, aratrnalar yaptnsa da,
Timur'un Senerkant'a gtrd sylenilen Rum ve Ermeni
kitaplarnn izini bulamadm. Bu sylenti yi ortaya atan ilk kii,
Ermeni rahiplerinden Haadur adl kiiydi. Bu rahip Kabil'den
Senerkant'a geldiinde, ok saydaki kitaplar zincirlerle bal
olarak kimi kulelerin iinde bulduunu, ama bu kulelerin cinlerin barna olduuna inanld iin hibir Mslmann iine
girmeye cesaret edemediini anlatnt. Haadur'un bu zayf
rivayetini somadan Fransz bilginlerinden biri, olduu gibi kabul ederek yazd Ermeniler tarihine almt. Avrupal olduu
muz halde, bizler de Doulular gibi hounuza giden baz rivayeHere dayanarnyoruz. te baz tarihiler bu Asyal fatihin yz
konaklk bakentine bin katr yk Rum ve Ermeni kitab tam olmasna hibir kukuya yer vermeden kolayca inanver
nilerdir. Acaba bunlarn ieriini Tatarlar nasl okuyup re
neceklerdi?
Ben, bu ktphanenin varlna inanmadm gibi, Senerkant
k:entinin nemli yaplarnn iniiierin eseri olduuna inanan kimi kimselerin glerine de katln yorum. Geri in smn Semerkant'tan on gnlk mesafede balyordu ama, asl in lkesi smnna varmak iin daha alt kere o kadar yol gitmek gerekirdi. Bir de in hkumetinin, lkeyi dier lkelerden ayran snr
larn korunmasna verdikleri bilinen nem gz nne alnr,
sonra biraz da Mslmanlarn dier topluluklardan ayr yaa
maya ne kadar eilimli olduklar dnlrse, smrda olan bu
iki ulusill1 aralarnda hibir iliki bulunmad kolayca anlala
bilir. Timur trbesinin n tarafndaki yazlara ve mimari sslemelere, Senerkant'n dier yaplarnn ak mimari benzerliklerine baklrsa, bu yaplarn genel olarak ranl ustalarn eseri
olduu anlalr. Bu yaplar Herat, Mehed ve sfahan'daki ya180

Se merkant

plarla karlatrldnda bu gerek daha iyi anlalr. Emir genellikle Buhara'da oturrnakla birlikte, her yl yazn iki- ayn
Semerkant'ta geiriyordu. Semerkant'n yeri yksek ve dala
ra yakn olduu iin, bakent kadar scak olmuyordu. Ama bana
son derece lezzetli olduu anlatlarak vlen suyunu ok kt
buldum.
Aalk Da denilen dadan doan rmak Semerkant 'tan geiyordu. Bunlardan baka daha birok su kanal ve samiar
vard. Burada iki kervansaray ve de hamam bulunuyordu.

Semerkant'n anlattm

byk harabelerinin balangta ok


Ancak iine girdikten sonra,
insafl davranarak, cennete benzetecek kadar vgde ileri gitmesem de, bu kadim bakentin gerek yerinin gzellii, gerek
evresini kuatan topraklarn bereket ve verimlilii nedeniyle,
Trkistan'da grdm dier kentlerin tmne stn olduunu
syleyebilirim.
houma gitmediini sylemitim.

Bulunan birka ar da bu kadim bakentin varlm srdrebilen byk eser ve yaplarndan saylabilir. Bu kentte yaplan ve
her tarafta n kazanan, Avrupa sanatlarnn bile yapmakla
vnebilecekleri gzellikteki mein ileri ve aatan yaplm
ssl at eyerleri arlarda ok ucuz fiyattan satlmaktadr. Burada imal edilen ipek katlar da n ve gzellik bakmndan Buhara'nnkinden aa kalmaz.
Kaldm

gnlerde Semerkant 'ta byk bir izdiham vard. Byk bir ihtimalle zafere ulaan ordunun yaknda dnecei haberinin yaylmas, bu olaan d kalabala neden olnutu. nk te ikisi zbek, te biri de Tacik olmak zere Semerkant'n yerli halknn tmnn onbe-yirmi bin nfusu atn
sanmyorum:

Orta Asya'da bulunduum gnlerde kan savalar, Miladn


binsekizyzotuzdokuz (1839) tarihinde Hokant Ham Muham181

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

med Ali Han ile Buhara Emiri Nasrullah Han arasnda balayan
savan devamyd. Szkonusu tarihte alan bu sava, iki
Han'n terekelerinin bir blm gibi varisierine kalmt. Muzaffereddin, nce krkbin askerle ahruh Han' ve otuz topla
Muhammed Hasan Bey'i gndererek Kpaklar itaat altna alm olan Hokand Han ah Murad'n yerine Hudayar Han'
hanlk tahtna karmak zere Hokand'a gitmi ve in snrna
kadar uianan lkeleri egemenlii altna almadka memleketine dnmeyeceine yemin etmiti.
Gen Emir'in haris dnceleri Hokand'ta iyi bilindiinden,
bu durum ar bir mukavemet ve dirence neden oldu. Ulerna da
yurtlarna el koyan Han' kafr ilan etmi ve onunla sava gaza
sayp halk savunmaya tevik etmilerdi. Bu nedenle Emir,
mevkileri birer birer ele geirmek zorunda kalmt. Emir'in en
sk raslad engel ve glk Alem Kul kumandasndaki Kp
aklarn direniinden ileri geliyordu. Trkmenlerin Kpaklar
la yaptklar sava, Tataristan'n en yaman iki ulusunu kar
karya getirmiti. Sava srasnda Alem Kul ldrlmt
ama, ei kabile reisi sfatyla derhal kumanday stlenmiti. Ne
ki, sava biraz daha uzasa da sonunda Kpaklar yenilerek
Emir' e biat etmek zorunda kaldlar. Galip Emir, hanlk iindeki
tm toplar, birok silah, mal ve eyay ganimet olarak Buhara'ya gtrd ve Hanl iki emirlie bld. Hokand, Kpakla
rn o kadar bal olduklar ah Murad'n payna dt. Hocend
ise, Hudayar Han'n bakenti oldu.
Emir, muzaffer olarak Semerkant'a dndnde, ben hareket
iin hazrlanrntm. Emir'in geli zaman gn nceden ilan
edildiinden birok halk seyir amacyla Rikistan'a topland.
Ama dzenlenen geit treni pek beenilecek gibi deildi. Alay
katarmn banda yaklak ikiyz liadar serbaz yryordu.
Bunlar Buhara giysileri zerine meinden yaplm garip hiimli bir giysi giyinmi olduklarndan, dzenli asker demeye
182

Se merkant

olduka uygun durumdaydlar. Daha geride bayraklar ve zillerle dzenli olarak dier blkler geliyordu. Onlann arkasnda da
Emir Muzaffereddin yryordu. Muzaffereddin, krkiki yala
nnda, orta boylu ve serninneye eilim~, gzel siyah gzl, seyrek sakall bir adamd. ok sevimli grnen yz, n kazand
zarafet ve alakgnllln yalanlamyordu.
Bu alayda Emir'in maiyetinde bulunan kumandan ve memurlabeyaz sarklar ve rengarenk ipekli giysileriyle gerek bir Tatar askeri alayndan ok, Buhtunnasr operasndaki rakkase topluluuna benzettirn. Mabeynciler de buna benzer giysiler iindeydiler. Bazlarnn elinde beyaz asalar ve bir blmnde de
uzun harbeler vard. Ksaca, eer alayda silahlar ok, yay ve kalkandan oluan garip grnl ve Mool ehreli Kpaklar bulunmam olsayd, insan kendini Trkistan'da sanmayacakt.
r,

Emir, kente girdii gn enlik yaplmasn emretmiti. Bu nedenle, her taraftan, Emir'in mutfanda kullanlan cinsten kocaman kazanlar toplanarak Rikistan 'a getirildi. Bunlarn her
birinin iine bir zembil pirin, paralanm koyun, byk bir
tencere dolusu iya ve kk bir uval havu doldurularak
iyice kaynayp birbirine karmas iin orta bir atein zerine
konuldu. ok miktarda da ay piirildi. Yeme ve ime atba
birlikte gidiyor, hi ara verilmiyordu.
Ertesi gn sarayda arz- resmi, yani genel kabul treni yapla
cakt. Frsat ganirnet bilip baz dostlarm yardm ve araclyla
Emir'in huzuruna kmay istedim. Saraya varnca, mabeynci
grevindeki Mehter bizi durdurarak Emir'in beni yalnz grmek istediini syledi. Bu tutum beni fazlasyla att; adeta
beynimden vurulmua dndm. Aklma eitli vesveseler
t. Ama aresiz mabeyncinin arkasna dtm.
Bir saat kadar bekledikten sonra, birka gn nce gezip grdm bir odaya aldlar. Emir, krmz uhadan bir minder zerin183

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

de oturuyordu. evresinde birok yazma kitap vard. Hibir tela belirtisi gstermeden bir ayet okuyup adet zere Emir'in
uzun mrl olmasna dua ettim. Kendisiyle birlikte amin dedikten sonra, szl ya da dalayli bir teklif beklemeden hemen
yanbana oturuverdim. Bu laubali tavr grnte byk bir
cesaret ve kstahlkt. Ancak iddia ettiim dervilik sfatna uygun dyordu. Bu nedenle Emir'in gcne gitmedi. Yalnz beni artmak amacyla bir sre gzlerini yzme dikti. Hayli zamandr bu tr durumlarda kzarp bozarnamaya altm iin
tavrn hi deitirmedim.
Emir bana, "Hac!" dedi, "Sylendii gibi Hazreti Babaeddin'in ve dier evliyaullahn makamlarn ziyaret kasdyla m
Rum'dan geliyorsun?" "Evet sultamm, fakat Efendimiz'in cemal-i pakini ziyaret etmek de istiyordum" cevabn verdim.
"Bu kadar uzak yerden gelmekte, gerekten baka bir maksad
nzn olmamas ok tuhaf ey" dedi. "Hayr sultanm" dedim,
"baka hibir garazm yoktur ve bu bal o kadar alacak birey
deildir. Buhara-y erif ve Semerkand- Latif'i grmeyi oktan beri istiyor, zlyordum. O Semerkand ki, eyh Celaleddin'in kavli zere, gnl mbarek topra zerinde ayak ile yrmeyi tecviz etmez; kabil olsa ba ile yrmek lazmdr. Velhasl bu fani alemde hibir emelim olmayp uzun mddetten beri dnya hacs gibi cihann drt bucan gezip dolayo
rum."Cevap olarak, "Ne diyorsun!" diyerek sordu, "Senin gibi
topal bir adam dnya hacs m olur? Tekrar ediyorum, bu gerekten alacak bir durumdur." Ben de, "Efendim!" dedim,
"Kurbann olaym; cedd-i aliniz Timur da topal olduu halde
yine dnyay fethetmedi mi?" Bu szlerim Emir'in ok houna
gitti. Yolculuum hakknda kimi eyler sordu, Buhara ile Semerkant' nasl bulduumu renmek istedi. Bunlara Arapa
ve Farsa hikayeler ve Kur'an ayetleriyle sslediim cevaplar
verdim. Bylece, ulemadan geinen, gerekte de Arapa 'y ol184

Semerkan

duka iyi bilen Emir'in hakkmda iyi dnmesini saladm.


Derhal bana, batan ayaa ik takm giysi ve yirmiki-yirmi
Frank deerine eit armaan verilmesini ernretti. Buhara'ya
gelerek kendisini grmem ricasyla birlikteliimize son ve huzurdan knama izin verdi.
Emir'in armaanlar verilir verilmez arkadalarmn yanna
gittim. Hepsi, Emir'in iltifatna ve gzel muamelesine mazhar
olmama ok sevindiler. Demelerine gre Emir, Rahmet Bey'in
hakkmda verdii bilgiler nedeniyle bir lde kuku duyuyormu. Buna karn ben laubalilik ve kstahlm sayesinde yakay byle kolayca kurtarmtm.
Bu grme zerine dostlarm, artk hzla Semerkant'tan ayr
lp hibir yerde, hatta Kar'da bile elenmememi ve olabildiince hzl biimde Ceyhun 'un br yakasna ge nemi ya da
konukseverlikleri denenmi Esrari Trkmenlerinin yanna gidip orada Herat'a gidecek kervann gelmesini beklernemi t
lediler.
Ayrlk zaman geldi. O srada duyduum olaanst hzn ve
znty tam olarak anlatabilecek kelime ve sz bulamam. Vedalamamz, her iki taraf iin de ok ac ve zc oldu. Tam alt
aydan beri tehlike, sefalet, sknt ve aclara birlikte gs germitik. Birlikte ektiimiz can korkusu, sknt ve eziyetler aramzda, sevinli ve gvenli zamanlarda gereklemesi imkansz
bir birlik olutunnutu. Ararnzdaki ya ve yol fark, soy ve nitelik ayrl btn etki ve neminiyitirmiti; birbirimize gerek
bir ailenin bireyleri gibi bakyorduk. Bu dzeye gelmi bir iliki
ve sevgiden sonra bunlardan ayrlmak, gerekten lm acsna
yakn bir ac veriyordu. Bu duruma bir de benim pimanlktan
kaynaklanan vicdan azabm eklenirse, ayrlktan duyduum
acnn derecesi anlalabilir.

Dnyada kazandm dostlarn en halis ve sadklar olan, ha ya185

Bir Sahte Dervin Orta A.rya Gezisi

tum yalnz kendileri sayesinde krtardm bu insanlara gerek


kendilerini aldatmak zorunda kaln
zihnimi ar lde rahatsz ediyordu. Bir yolunu bulup bunlar
srnma ortak etmeyi ok istiyordum.

kimliimi aklamayp

Ama uygarlan Avrupa'mn bile kendisini btnyle kurtaramad dinsel banazlk belas Dou uluslarnda, zellikle de
Mslmanlar arasnda ok gl olduundan, buna bir trl cesaret edemedim. slam gznde byk cinayetlerden saylan
byle bir itiraf, belki aramzdaki sevgi ban bir anda kesemezdi. Ama soukluk ve zntye neden olaca, zellikle zhd ve
takvasnda samimi olan benim namuslu dostum Hac Salih'i
zecei akt. Bu nedenle, Hac Salih'i rahatsz etmekten, kendimi de ihanet ve kfrle sulandrmaktan kannam gerekiyordu.
Bu mert adamlar beni, yanlarnda Hicaz'a gidecek olduum kikendilerini kardelerin, evlatlar, en aziz dostlar olarak
tavsiye ettiler. Gne battktan sonra, yeni arkadalarmn bizi
Kar'ya gtrmek zere kiraladklar arabalarn bekledii kent
kapsna kadar uurladlar. Arabaya binrnek zere vedatap
kucaklatmda ocuk gibi hngr hngr aladm. Dostlarm
da benden geri kalmadlar. Bir hayli ileriediim halde onlann,
braktm yerde ayakta durup ellerini kaldrarakesenliimiin
Tanr 'ya dua etmekte olduklarn gryordum. Onlar bir kez
daha grmek iin sk sk dnp geriye bakyordum. Sonunda
gzden btnyle kayboldular. Yalnz, henz kmakta olan
ayn yla hafifce aydnlanan Semerkant'n kimi kubbeleri
grlebiliyordu.
ilere

186

ll

Semerkant'tan Herat'a

Hokand tarafndan gelen yeni yol arkadalanm Gaynan, U ve


Namenganl idiler. Bunlarn durumlarndan da ayrntl olarak
szedeceim. Bunlar gzmde ayrldm eski dostlarnn yerini tutamadlar. Ayrca, kendileriyle uzun sre birlikte bulunacak da deildim. lerinde bulunan Konogradl r bir mollay tmne yeledim. Ad Uak olan bu molla benimle birlikte
Mekke'ye kadar gitmeye niyetlenmiti. Gen, yumuak huylu
ve benim gibi yoksul bir adamd. Bilgi ve erdemim nedeniyle
bana byk bir sayg gsteriyor, hizmet etmek istiyordu. Bana
her zaman da sadk kald.
Kentten ktktan sonra, bir zamanlar Semerkant' ilk kez grdm yksek yere kadar Buhara yolundan gittik. Oradan sola
dnerek l yoluna girdik. Bu l yolu -Kar 'ya kadar yalnzca
onsekiz mil tutuyordu. Daha nce getiimiz lle karlatr
lnca, buras gzmde yalnzca ssz bir arazi gibi kalyordu.
Burada, her yandan obanlarn srlerini getirdikleri, suyu imeye olduka elverili kuyular bulunuyordu. Kuyularn evre(*) Konograd, Ceyhwnelninin dkld Aral Gl kysnda bir limandr. Bu-

rada Ruslarm bir tersanesi

vardr.

Eski bir

Mool airetinin

de addr.

187

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

sinde genellikle zbekler adr kruyorlard. Bu kuyularn byk blm ok derindi. Her birinin yannda tatan ya da aa
tan yaplm bir yalak bulunuyor ve hayvanlar kuyudan ekilen
suyla sulanyordu. Su ekmek iin kullanlan kaplar ok kk
olduu iin, su ekme ileminin srekli tekrarlanmas gerekiyordu. obanlar, kendileri yorulmamak iin bu ii bir eek ya da
deveye yaptryorlard. Kabn bal olduu ip hayvann sernerine balanyor, hayvan kuyudan gerektii kadar uzaklap iine
su dolan kab yukar karyordu. Gecenin sszlnda bu eski .
zaman aletinin, srlerin sulanmasnn ve obanlarn bunlarla
uramasnn oluturduu grnt, zihnimde airane hayaller
douruyordu. ln bu blmn bir lde bizim Macar sal
ralarna benzetmekten kendimi alamyordum.
Buhara Emiri 'nin buyruklar gerektii gibi yerine getirildiin
den, bu yollar tam bir gvenlik iindeydi. En kk kervanlar,
hatta tek balarna yolculuk yapan gezginler bile, bir batan
br baa kadar hibir kazaya uramadan dolaabiliyorlard.
Ancak scaklk ok fazla olduu iin hzl yryemiyorduk. Bu
nedenle varacamz yere ancak iki gn gecede ulaabildik.
Geldiimiz

yayladan Kar grnmeye balad ve yol ikiye ayyol Kut Kurgan'a gidiyor, soldaki ehr-i Sebz tarafndan gelen nehre ulayordu. Bu nehir, Kar'nn bir hayli
ilerisinde kumlar iinde kayboluyordu.
rld. Sadaki

Kar 'ya ulamak

iin daha iki mil yol almamz gerekiyordu.


yerler btnyle ekili tarlalar ve bahelerle doluydu. Kar 'nn suru olmadndan, kprleri geineeye kadar
iine girdiirnizi anlayarnadk. Eski ad Noheb olan Kar kenti, gerek genilii, gerek ticari nemi asndan Buhara Hanl
'nn ikinci byk kentiydi. Kent, asl kent merkeziyle Koan
denilen kaleden oluan iki blme ayrlyordu. Kentin gney
bat tarafnda bulunan kale, askeri adan bir nem tamyordu.
Eer sk sk ortaya kan politik kanklk ve ihtilaller engelleGetiimiz

188

Semerkant'tan He rat' a
memi olsayd, alt kervasaray

ve byk pazaryla Kar kentinin, Buhara ile Kabil hkUmeti ve Hind eyaletleri arasndaki
ticaret ve transit yznden nemli bir gelir elde etmesi mmknd.
Kent halknn yirmibe bin kiiden olutuu tahmin ediliyordu.
Nfusun byk blmn zbekler oluturuyordu. Emirliin
en sekin askerleri de bunlar arasndan alnyordu. Kentte bir
miktar Tacik, Hindli, Afganl ve Yahudi de bulunuyordu. Buradaki Yalndiler Hanlk iinde geerli olan genel kural ve yasalara aykr olarak kent iinde bile hayvana binebiliyorlard. Kentte ak, bak sanat bir hayli ilerlemise de, o yredeki Hisar
kentinde olduu kadar gelimemiti. nk Hisan kenti Kar
ile byk bir rekabet iindeydi. Bu iki kentte yaplan madeni
aletler yalnz Orta Asya'nn ticaret merkezlerine deil, haclar
vastasyla Arabistan, ran ve Osmanl lkesine kadar gtrlyor, oralarda drt kat fiyatla satlyordu. Bunlar iinde altn
ve gm kakmal ve nakl birtakm aletler vard ki, gerekten
ok ince bir iilik rnyd. ngiltere 'nin Scheffeld ve Birningham fabrikalarnn en gzel rnleri bile bunlarn dzeyine ulaamazd.
Dostlarm, yolculuum srasnda rasiayabileceim kimi han ve
mollalara tavsiye mektubu yazmlard. Bunlardan birisi Kar'nn ileri gelenlerinden an Hasan adl kiiye aitti. an Hasan
beni ok iyi karlad. O sralarda genellikle binek hayvanlar
nn, zellikle de eeklerin fiyatnn dtnden szederek bu
uzun kulakl hayvanlardan bir tane alman tledi. Ayrca,
yanmda kalan ok az para ile, dier haclar gibi ileride satp kar
etmem iin ak, bak, ine, iplik, uval bezi ve zellikle burada ok ucuz olan Lal-i Bedahan, yani Bedahan Yakutu 'ndan
bir miktar alnam konusunda beni ikia etti. Hasan, "Bu tr ey
ler, bizim gibi gebe kabileler arasnda yolculuk edecek hac
larn ihtiyalarn karlayabilmeleri iin tek zm durumun18~

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


dadr.

nk yalnz bir ine ya da bir boncuk karlnda birgn idare edebilecek kadar ekmek ve kavun alnabilir" dedi.
Hasan'n szlerini derhal kabul ederek o gn Konogradl molla
ile birlikte bu tr eylerden bir hayli satn aldm. Baz yazma kitap ve risalelerle zaten yar yarya dolu olan hurcum azna kadar doldu. Bylece hem antikac, hem ipeki, hem de hac ve
molla durumuna gelmitim. Bu nedenle yerine gre, kimi zaman dua ve nefes ediyor, muska yazyor, kimi zaman da ine,
ak ve bak satyordum.
Kar' da, halkn dolap ferahlanmas

iin Kalenderhane adyla


ve gzel bir bahe bulunmasna ok ardm. Bu bahe
bir su kenarndayd. ki yannda aalar diziliydi. Birok gzel
yollar ve iyi baklm iek tarhlar vard. Bahe leden iki saat sonradan akama kadar halkla doluyordu. Burada yer yer
evresi iki- halka oluturmu sevimli ve gle yzl mteri
lerle kuatlan ayc dkkanlan bulunuyordu. Semerkant ve
Buhara 'nn korku ve dehet iindeki halkn grdkten sonra
gelenler iin bu seyir ok artc geliyordu. Kar halk gzel
huyu, ahlak, karakteri ve zarafetiyle n kazanmt.
geni

gn kaldktan sonra Kar' dan Kerhi 'ye doru yola ktk.


Buradan ileride iki hac ile Molla Uak'tan baka yol arkadam kalmamt. Yol zerinde Abdullah Han zamanndan kalma birok sarn grdk. Bunlardan en ok annaya deer olan
Seng-i Sulak adndaki samt. Samcn bulunduu yere umduumuzdan daha abuk ulatk. Uzaktan, sarnc adr ve srlerle evrili grnce ok sevindik. nk daha nce duyduu
muz gl phe yok olmu, bundan byle her zaman su bulabileceirnize emin olmutuk. kiyz yl nceden beri varolan bu
samcn kubbe biimindeki kemeri bugn bile sapasaland.
Gneten korunmak isteyen yolcular iin glgeli ke-bucak
lar vard. Dere iinde bulunduundan, suyu, baharla birlikte
eriyen karlarn suyu ile dier zamanlarnda yerin ememedii
190

Semerkant' tan H e rat' a

yamur sulannn birikmesinden olumutu. Orada bulunduu


muz srada sarrucn mademden ok suyu yoktu. Buna karn
evresinde Konograd ve Nayban zbeklerinden en az ikiyz
aile konmutu. Bunlarn hayvanlar ve rpplak olan ocuklar sarnem iinde oynuyorlard. Bu durumun suyun temizlii
ne ve tadna bir yarar salamad akt.

Buradan Kerhi 'ye kadar olan yol alt mil olarak hesapland.
Hayvanlan dnerek bu uzun yolu gece gemeyi uygun bulduk. Bu nedenle gndz uyuyarak geirmemiz gerekti. Ancak
yammzdaki bencuklar gren yrk kzcazlar bizi rahat b
rakmadlar. Her yandan koarak yammza geliyorlar ve kadim
ziynetlerden olan bu bencuklar aa kaplar iinde getirdikleri
deve ve ksrak stleriyle deirnek iin yalvarp yakaryorlard.
Gnein batndan

bir saat sonra yola koyulduk. Gece aydnlk


ve ok gzeldi. Hareketimizden yaklak drt saat sonra hepimiz birden bastran uykunun etkisiyle yere dm, ellerimizdeki dizginleri brakmadan derin bir uykuya dalmz. Bir sre
sonra arkamzdan gelen atllar bizi uyandrdlar. Bylesine ihtiyatszlk ve gaf1etimizden dolay bizi uyardktan sonra yolumuza devam etmemizi sylediler. Bunun zerine, ayaa kalkarak, yar yayan, yar eeklerimize binmi olduumuz halde yryerek gne doarken Ceyhun'un kysna ulatk. Nehriniki
yakasnda da birer kale vard. Bize yakn olan ok sradan bir istihkamd. Dik bir tepe zerinde bulunan dieriyse smnnda bulunduu Kerhi kentinin savunmas asndan son dereceye uygun bir konundayd.
ki kaleyi ayrd yerde Ceyhun'un genilii, Pete ile Budin
arasnda Tona'nn geniliinin iki misli kadard. Burada seri biimde akan Ceyhun'un tesinde berisitlde kum adacklar vard. Geerken akntya kapldrmz iin, istediimiz yere ka
nayarak biraz aaya dtk. Bu geiimiz saat kadar srd. En uygun mevsimde, yani k mevsiminde bile Ceyhun'u

191

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

gemek enaz iki saati gerektirirdi. nk gei srasnda kay


n birka kez kuma oturmamas , onu kurtarp yzdrinek iin
kaykmn suya girip almamas grlm eylerden deildi.
Her neyse ... Gnein harareti bu kez, Ceyhun'u Hankah'da ilk
getiimiz zamanki kadar iddetli olmadndan, ektiimiz
eziyet bir hayli hafif oldu. Kayklar insanlk gstererek bizden bir cret istemediler. Ancak karya ayamz basar basmaz, Kerhi valisinin "Derya Beyi" denilen geit memuru bizi
durdurdu. Amac, iimizde ran'a kamak isteyen kaak ranl
kle bulunup bulunmadm aratrmakrn. Bu nedenle bizi
kaleye gtrd. Kalede bizi bizzat vali sorguya ekecekrni. Bu
haber zerine ne denli telalandm anlalabilir.
Kendilerinin yz ve grnlerinin, dil ve konumalarnn kkenlerini ispat etmeye yeterli kantlar olduunu bilen arkadam hi korkuya kaplmad. Gerekten de derhal yola devam
etmelerine izin verildi. Ama bana ayn kolaylk gsterilmedi.
Hele bir ara, eeime zorla el koymaya kalktklarnda, fkelenerek, srasyla Trkistan'n eitli dilleriyle ve sonra da stan
bul Trkesiyle barp ardm. Tadm pasaportu kara
rak bunu Bey'e, yani valiye gstermelerini ya da beni kendisinin huzuruna karmalarn srarla istedim. Sonunda, aslen
ranl bir kle olan kalenin topu kumandam araya girerek ekimemizi sona erdirdi. Topu kumandan benim Osmanl olduumu aniayarak pasaportumu valiye gnderdi. Biraz sonra,
hi ummadm biinde be tenge (yani onbe frank yetmibe
santim)C*l ile birlikte iade edildi.
snrda

yeralan mstahkem bir kentti. Herat ynnden


kilidi konumundayd. Bu r,edenle yukarda and
kalelerle birlikte ayrntl biimde anlatlnas gerekiyor.

Kerh,

Buhara'nn
m

(*) Bu iki rakamdan birisi yanltr. "be tenge" doruysa, bunun frank karl
yetmibe; ::onbe frank yetmibesantim" doruysa. bunu da Tege karl
21 'dir. [A.O.]

192

Semerkant' tan He rat' a

Nehrin sa yakasndaki kalede yalnzca drt para top vard.


gnlerinde burada yalnzca birka asker bulunuyordu.

Bar

Asl kale ve istihkamlar nehrin sol yakasndayd. Kent ve ikale


de bunlarn iindeydi. Duvarlar topraktan ve ok salam olan
bu kale, kat surdan oluuyordu. Kalenin, onikisi demirden,
alts tuntan olmak zere toplam onsekiz para topu olduu
syleniyordu. Surlarn kalnl be kadem, ykseklii oniki
kademdi. Bunun evresinde bulunan kentin yzelli evi, camisi, bir kervarsaray ve kk bir pazar vard. evresinde de
yksek bir surla derin bir hendek bulunuyordu.

zbek ve Trkmenlerden oluan kent halkmn kk bir blm ticaretle, byk ounluu da tanmla urayordu. Kentin
suru yaknnda tefsir bilginlerinden mam Kerhi 'nin mezar
vard.

Burada birka gn oyalanarak He:at'a gidecek kervann gelmesini beklememiz gerekiyordu. Bu sre iinde Molla U
ak'la birlikte Esrari Trkmenlerinden Kzl Ayak ve Hasan
Minekli airetini ziyaret ettik. Bu iki airet Manglag'tan buraya ikiyz yl nce gelmilerdi. Ama Buhara Emirliinin egemenliini ancak krk yldan beri tanyorlard.
Esrari Trkmenleri halen yar gebe durumundaydlar. Byk
bir ounluun tarmla uramasna karlk bir blm obanh srdryordu. Ancak atalarnn erdemlerini yitirmilerdi.
Onlardaki saflk ve temizlik bunlarda yerininifak veriyaya b
rakmt. Yalnz konukseverlikleri yok olmamt. nsan bu kabile terin yannda bir yl sreyle konuk kalabilirdi. Yalnz Tacikler, Franszlarn "Misafir ve balk gnden sonra zehirdir"
irkin atasznn anlarmna uygun davranyorlard.
Bir ara Mezar- erif denilen trbeyi ziyaret ettik. Hz. Ali 'nin
burada gml olduu iddia ediliyordu. Gya Hz. Ali 'nin cesedi Sultan Sencer zamannda kefedilmi. Sylenti ye gre Sul193

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

tan Sencer, Belh snnndaki bu harabelerde cin ve devlerden


hazineleri buldurmak iin birok kaz yaptr
m. Bu srada bir yerde zerinde "Buras Ebu Talib'in olu,
Peygamber'in salabisi Ali 'nin mezardr" yazs yazl son derece beyaz bir ta km.
kald sanlan

Trbeye gidiimizin amac srf grmek ve ziyaret etmekti. Doulu halkn mn '1-Bilad adn verdikleri Belh 'in genilii bir
zamanlar be saatlik mesafeydi. Bugn eski Bakterya, yani
Babter blgesini yalnzca birka tepecik belirliyordu. Son dneme ait harabeler iinde, yars tmyle yklm bir camiden
baka annaya deer nemde bir eser yoktu. Bu camiyi, Seluklulardan Sultan Sencer yaptnnt. Belh kenti Orta a'da gerekten slam'n nemli merkezlerinden biriydi. Bu nedenle
Kubbet 'I-slam adyla n kazanmt. Kentin eski yaplarnda
kullanlm olan tulalar yap ve cins bakmndan Yumutlarn
yaadklan yerlerdeki harabelerin tulalarna benziyordu. Ama
ne kadar aratrdysam da herhangi bir yazya raslamadm. Buralarda yaplacak kazlarda nemli eserler kmas mmknd.
Ancak bunun iin iki- bin Avrupal sngsne dayanan bir
hkmdarn kesin ferman gerekir, baka trl olamazd.
imdiki

Belh, Trkistan iinde Afganllarn balca yerleim


merkeziydi. Bu nedenle burada bir hayli asker ve subay bulunuyordu. Ama komutanlan burada yalnz kn oturuyordu. Yazn
harabeler iindeki dayanlmaz kokuma nedeniyle hava bozulduundan, halkn yoksul kesimi bile yeri daha yksek ve havas
daha lml olan Mezar- erif evresine gidiyorlard. Harabeler
iinde bulunan zehirli akreplere karlk Mezar- erif'te gl-i
srh ad verilen krmz gller vard. Bu gller, yukanda ak
land gibi Hz. Ali'nin olduu iddia edilen mezann zerinde
yetiiyordu. Gerekten de bu gllerin renginin ve kokusunun
gzelliine stn bir gl grmedim. Halkn inanna gre bu
glleri anlan mezardan baka bir toprakta yetitirmek mm194

Semerkant' tan H erat' a

kn deilmi. Ama uras dorudur ki, bu gller imdiye kadar


dier bir yerde, hatta mezann evresinde bile yetitirilemeni
tir.

Belh'e, Orta Asya'nn en eski kenti olmas nedeniyle mm'lBilad ad verilmiti. uras muhakkaktr ki, eski Bakteryana lkesinin bakenti olan Baktera, dier adyla Zaryaspa, Ninova
ve Babil kentleriyle rekabet ederdi. Mslmanlarn ele geirdikleri zamana kadar Belh kenti, Zerdtlerin dinsel nderlerinin merkezi olduundan kutsal bir yer olduuna inanlrrd. Ondan sonra da uzun zaman bir uygarlk merkezi olnutu. Altyz
yl sonra Cengiz Han kenti ykarak halkn kltan geirdi. Miladi binsekizyzyirmi (1820) yllarnda Harezmiler, yani Buharallar ile Afganhlar da kenti birbiri arakasna yamaladlar.
Bkknlk

veren birok ertelemeden sonra nihayet Herat kervaacilen Kerhi 'ye dndm. Yola devam edebileceimizi umuyordum. Ancak azad edilni klelerin demesi gerekli vergi konusu bir sr tartmaya neden olduu iin hareketimiz yeniden ertelendi. nk Molla Zaman'n kervannda krk kadar esir vard. Sersefilerin genellikle
bu snftan olmas nedeniyle esirler nasl zanl durumuna d
yorlarsa, yolculuk amalar hakknda yeterli aklamay yapamayanlar da phe altnda kalyorlard. Bu nedenle, bu tr insanlarn ou hac adn alyordu. Molla Zaman' n, kervanna
Buhara'da olabildiince ok hac alma politikas da buradan
ileri geliyordu. nk bu durumda gerek haclar arasnda,
kar gerei hac adn alan azad edilmi kleleri sktrmak kolay oluyordu.
nnn geldiini renerek

Eyann, adamlarn,

deve, hayvan ve eeklerin muayenesi tam


bir gn srd. Kervan yola ktktan sonra, ileride sapa yollar-.
dan kaak mal getirilerek kervana katlmamas iin, gmrk
memurlarndan birisi gzclk etmek zere, meskun arazinin
sona erdii Buhara snrna kadar bize elik edip oradan geri
195

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

dnd. Biz oradan ileriye yolumuza l iinden devam ettik. Bu


yolla iki gnde Andhuy Hanl snnna girecektik.
snrlar dnda geirdiim

ilk gece kendimi hapisten


bir adam gibi hissediyordum. Ar ykl eeim altmda kprdadka, gezginlerin o denli korktuklar, ekindikleri bu lkenin tehlikelerinden sa salim kurtularak benim iin
son derece aziz olan ve bir daha greceimi urnmadrn Bat
lkelerinin yoluna girdiimi grerek saf bir sevin duyuyordum. kinci gn, Kare airetinin saldrsndan ok endieleni
yorduk. Hatta onlara birka el de silah boalttk. stemizden
geleceklerini akllan kesmemi olmal ki, bize saldnnadlar.
Ertesi gn sabahleyin, baka bir engele uramadan Andhuy harabelerine vardk.
Buhara

kurtulmu

Kervan eski kentin kysna kondu. Ancak kervan ba ile Han


arasnda, bizden alnmas gereken vergi konusunda anlamaz
lk kt. Barnmak zere bir eski medrese glgesi aratrmak
iin haclarta birlikte kente gittim. Pazarda d abir sergi amay
istiyordum. Bylece bir miktar al veri ederek elime, o gn
iin muhta olduum eyleri alabilecek kadar para geirebilirdim. Uygun bir yer seinceye kadar uzun bir sre viraneler iinde dola tp durdum. Sonunda, Han 'n karargah yaknlarnda
bulunan bir cami avlusuna yerleerek sergiyi kurdum.
Kentin pazar birka ekmeki dkkan ile astarc ve hazr giysici dkkaniarndan oluuyordu. Bizim geliirniz ary olduka
canlandrd. Kadn ve ocuklar, sabahtan akama kadar sergilerimizin nnde bekletiler. Ama al veri pek hareketli olmad.
nk mteriler bize para yerine meyve ve ekmek vermeyi
neriyorlard. Elli kavunun bir tenge, yani yetmibe santim deerinde olduu bir lkede byle bir deiim ok karl birey deildi. stelik burann kavunlar, Ceyhun kysnda yediklerimiz gibi ok lezzetli deildi. Bununla birlikte, yalnz Meymene
tarafndan gelen kk ve ac bir suyun sulad le benzeyen
/96

Semerkant' tan He rat' a

bu topraklarda byle bol miktarda meyve, pirin ve buday yetimesi alacak bir durumdu. Yerli halk bu suyun irendirici
tadna almt. Ama, yabanclar zellikle yaz mevsiminde bu
suyu iemiyorlard. Bu su Buhara'nnki gibi iinde solucan ve
kurtuklar olumasna izin vermiyordu. Buna karlk baka
trl zararlar vermekten uzak deildi.
Farsa nl bir re gvenmek gerekirse, burann havasnn da
pek gzel olmamas gerekir. Bu iirde yle deniyor: "Andhuy'un suyu acdr, kumlar ate gibi yakcdr. Sinekleri zehirlidir, akrepleri de cabas. Cehennem azabn rnekleyen byle
bir memleketisakn vmeyin."
Btn bu niteliklerine karn Andhuy, bundan otuz yl nce olduka gelimi bir kent durumundaym. Nfusu da elli bin dolaylarndaym. ran'a siyah koyun yapas ihra edermi. Bu
yapann Buhara'ya zg olan cinsi daha iyi olduu halde,
onunla bile rekabet edermi. Bu tr yapa Avrupa'da astragan
adyla nldr. (Bu szck, Ejderhan, yan Hac Tarhan admn
bozulmu biimidir.)
Andhuy'un kent merkezi bugn ikibin evden olumaktadr.
Kentin evresinde ve dank olarak kimi vahalarda da sekiz
bin kadar adr bulunmaktadr. Kentin toplam nfusunun onbe bin kii olduu tahmin ediliyor. Bunun byk bir blm
Ali Eli kabilesine mensup Trkmenlerden, kk blm de
zbek ve Taeikierden olumaktadr.
Han gezip dolamarmza izin verdi. Ancak, ortaln karkl
ndan yararlanan Trkmenlerin tede beride pusular kurarak
ekiyalk yaptklarndan szederek son derece ihtiyatl davranmarmz tledi. Fakat bu durum bize pek korku vermedi. nk Andhuy'da kaldmz srada kervanmz hemen hemen iki
kat bymt. Bu nedenle, artk haydutlarn saldrsndan dolay endie etmiyorduk.

19i

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

ki gn sonra, Meyemene 'ye drt saatlik mesafedeki Ak Kal


adl

kalenin duvarlar dibine konduk. Kervan ba, kervanm


esenlik iinde geliinin kefareti olarak bizim haclara iki koyun hediye etti. Haclarn en kdemlisi ben olduum iin bu hediyeyi arkadalarm arasnda paylatrmakla grevlendirildim.
Btn gn ekmek yerine kebap yedik. Akain olunca, topluca
baz ilahiler okuduktan sonra zikir ve tehlile balayarak iki bin
kez "YaHu, Ya Hak" diye olanca gcmzle haykrdk.
zn

Buradan Meymene'ye gideceimizi bildirdiimiz iin, akam


zeri bir gmrk memw gelip aratrma yapt. zbek olan
memur nazik ve namuslu bir adamd. Gece hareket ederek sabahleyin Meymene'ye girdik. Kervannuz kentin dnda konar
konmaz Eyyub adl eybin tekkesine gittim. Hac Salih bana bu
eyhe hitaben bir tavsiye mektubu vermiti. eybin korumas
na fazlasyla ihtiyacm vard. nk vaktiyle stanbul'da bana
drt ay kadar aatayca retmi olan Hal Murad adl mollayla
karlamaktari korkuyordum. Bu molla zeki bir adam olduundan, stanbul'da iken gerek bir efendi olmadm kefet
rni, Buhara'ya gitrnek niyetinde olduumu renince yann
da gelmesi iin izin vernemi istemiti. Ancak bu konudaki kararmn kesinliini aklamaynca, Mekke'ye gitmiti. Hal Murad'n sonradan Bombay ve Karai yoluyla dneceini biliyor
ve yolda onunla karlamaktan ok korkuyordum. Geri adam
ok iyiliin grmt. Ama kendisine kk bir yarar getireceini anlarsa, hi ekinneden bana ihanet edeceini de biliyordum.
Buhara ile Meyrnene arasndaki geli gidi ve haberlemeyi e
yapan Afganllar kesmilerdi. Ancak talihim yaver giderek bana ktl dakunacak byle bir dmanla Buhara'da
karlarnamtrn. Meyinene 'de de talibirnin byle yaver gideceini umuyordum. te bunun iin, halk arasnda 'sz geen,
hatrl ve etkili bir kii olan eyh Eyyub ile iyi geinrnern gerekiyalk

198

Semerkant'tan Herat' a

kiyordu. eyh Eyyub ile tanmamzn nc gn, artk aramzda teklif tekellf biraz azalmt. Bu nedenle bizim Molla'nn durumunu sordum. Bunun zerine eyh bir hayret l~
atarak, "Vay! Sen Hal Murad' tanyor musun? Allah rahmet etsin! Mekke-i Mkerreme 'de ld. Kendisine olan ar sevgim
nedeniyle ocuklarn evime aldm. te u ocuk onundur." deyip bana yedi-sekiz yalannda bir ocuk gsterdi. Bu ocua
bir boncuk tesbih hediye ettim ve byk bir itenlikle rahmetlinin ruhuna ihlas okudum. < Kalbirndeki vesveseler btnyle yok oldu.
Gnlm rahatlad iin, ilek bir sokak kesinde bir sergi amaya niyetlendim. Ama elimde kalan mallarn byk bir hzla
eksildiini grp ardm. Hatta arkadalarmdan biri, "Hac
Reid, senin mallainn yars kayboldu. Bu gidile yaknda dierleri de bitecek ve belki eeini bile kaybedeceksin. Gzn
a, sora ne yaparsn?" dedi.
K yaklat

iin bu tr olaylar gzmde daha byk nem ta-

maya b~lad. nk ran snnndan bir hayli uzaktaydk ve

kesemdeki parann tkenmemesi iin aldm nlemlerin hibir ie yararnadru gryordum. Adama cevap verirken, kendimi teselli edercesine, "Allah kerimdir. Hibir dervi ya da bir
dilenci bir zbek evinden a kmaz. Nerede olsa ekmek ve
meyve trnden yiyecek bireyler bulur ve kendisine eski psk de olsa giysi verilir. Fazlasrun da gerei yoktur" dedim.
Meymene kasabas, birtakm yksek tepeler arasnda bulunduu iin, bir eyreklik mesafeye kadar yaklamadka grlemiyordu. Plan ve yap biimi ktyd. Korunmasna da nemverilmemiti. Barndrd binbeyz kadar ev kerpi kulbelerdeu oluuyordu. Tuladan yaplm bir de ars vard. Ama bu
(*) Me~ Molla'nn lm haberi doru deilmi. Sonradan, Tahran'a dnm

den birl<:a hafta nce orada beni


rendim.

aradn

ve durumwnu

sorunrdu~nu

J9c;

Bir Sahte
ar

Dervi in

Orta Asya Gezisi

harap olmaya yz tutmutu. Bunlar dnda kerpiten ya cami ile tuladan yaplm iki medresesi bulunuyor-

plm

du.
Meymene halknn byk ouuluunu zbekler oluturuyor
du. Bunlar dnda bir miktar Tacik, Heratl, Hindli, Afganl ve
elli ev kadar da Yahudi bulunuyordu. Meymene 'nin askeri nemini umduum gibi bulamadm. Kenti evreleyen tek bir surla,
bu surun bat ucundaki ikale hendeinin Afganllarn ngiliz
usulnce kullandklar toplarn merrnilerine ve Dost Muhammed Han'n srekli basksna nasl kar koyabiimi olduunu
bir trl anlayamadm. Topraktan yaplm olan metrislerin
ykseklii oniki, genilii be kadernden oluuyordu. Hendekleri ne ok geni, ne de ok derindi.
Geri Meymene kalesi dik bir tepe zerinde bulunuyordu. Ama
o erede ondan daha yksek tepeler vard. Bu tepelerin zerine
yerletirilen bataryalarn az bir zaman iinde kaledeki toplar
imha edebilecei akt. yleyse, Meymene 'nin bu denli dayanmasn, kendisini koruyan istihkamlarn salamlndan
ok, halknn gayret ve yiitliine balamak gerekiyordu.
Gmrk engeliyle karlamam olmalarna karn kervan ba
ile kervanmzdaki byk tacirler, kiisel karlar nedeniyle,
bir sre beklediler. nk iki- at pazarna gidip zbekler ve
Trkmen cambazlarnn aralanndaki rekabet nedeniyle fiyatlarda ortaya kan ucuzluktan yararlanmak istiyorlard. Burada
satlan hayvanlarn byk ounluu Herat, Kandehar, Kabil,
hatta ou kez Hindistan'a kadar gnderiliyordu. ran'da drtyz franga satldn rendiim atlar burada yetmibe, en
fazla yzyirmi franga kadar alnabiliyordu. (Yani yz tenge'den yzaltm tengeye kadar). Bu cins hayvanlar ne Buhara'da, ne Hiyve'de, ne de Kar'da bu kadar ucuza alnabilirdi.
Meymene'nin ar ve pazarlarnn grmeye deer olmas, yal200

Semerkan'tan

Herat' a

nz bundan dolay deildi. Burada bir hayli de doal ve ilenmi


rn bulunuyordu. Yredeki Trkmen ve Cemidi kadnlar,
bu pazarlara bol miktrda hal ve yar yarya koyun ve deve ynnden dokunmu kumalar getiriyorlard. Bu kent ran ve
Badat'a ok miktarda anason ve fstk ihra ediyordu. Meymene'de bir kantar anasonun fiyat yirmikibuuk-otuz frank,
yani otuz ya da krk Tenge dolayndayd.

On gn kaldktan sonra Meymene 'den Herat 'a hareket ettik.


Herat'a doru uzanan yerler Asya'nn su blm izgisini
(hatt- taksim-i miyah) oluturan silsileden ayrlm datarla
doluydu. Fehm-Gzar adl kye vardmzda, Meymene Hanl'nn son smnna gelmi, dier bir deyile Trkistan' bitirip
Afganistan snrna ulam olduk. Burada da yeniden gmrk
vergisi demek zorunda kaldk. Hanlk iine gireli beri bizden,
bununla birlikte kezvergi alnmt. Hayretimi dile getirince
arkadalarm, "Cenab- Hakka krederiz ki hkumet bizden
yalnz para alyor. Yakn bir zamana gelinceye kadar ne Andhuy' dan, ne de Meymene'den tm eya ve mallarmz kaybetmeden geemezdik nk kervanlar Han'n emriyle yamala
nrd." dediler.
Szn ksas, ran'a gelinceye kadar bu tr eziyetlerden kurtulamadk Fehm-Gzar'dan teye otuz kadar Cemidi atlsnn
korumasnda ilerledik. Atllar nden, evredeki tepelere gnderip gideceimiz yol hakknda keif yaptrmadan ilerlemiyorduk.
Hareketimizin ikinci gn akam zeri, savunmas kolay dar
bir geide girdik. Bu geit Meymene tarafnda, yani kuzey tarafnda iinden Mergab nehrinin getii gzel ovann giriini
oluturuyordl.l.

Ertesi gn yarm saat kadar, derenin geit veren yerini bulmak


iin uratk. Suyun aknts ok glyd. Derinlii fazla de201

Bir Sahte Derviin Orta A.rya Gezisi


ildi ama, ii kayalk olduundan her taraftan kolayca geilemiyordu. Dereye nce atlar, arkadan develeri saldk. Eekler
en arkaya brakld. Bu hayvanlarn suya girmekten, ayan amura basmaktan ne denli korktuu rnalumdur. te bunun iin
yolculuum srasnda edindiirn kitaplarn konulduu heybeyi
eein zerinden alp devey!;! ykletmeyi uygun grdm. Sonra, bo kalan eein srtna binip suya girmeye zorladm. Hzl
akntl ve tal nehre daha ilk admn atar atrnaz sendelerneye
balad. Bir kazaya urayacam aniayarak zerinden inmeyi
istediysem de, frsat bulamadan hayvan yuvarland. Kyda kalan cemaat nce glneye, sonra telalanmaya balad. Hamdolsun ki, her naslsa, beni suyun te yakasna kard. Mergab
nehrinin effaf sularnda, sabah sabah zamansz biimde yapt
m bu souk banyo biraz mnasebetsiz olmutu. nk zerimdekileri deitirecek yedek giysim yoktu. Tepeden tmaa
sanan giysilerimi gnete kurutimeaya kadar, birka saat, kee ve ullara sarnarak oturdum.
Kervanrnz

kalenin yanna kondu. Sur iinde ev adna adrdan


grnmyordu. Oysa buras Cernidilerin reisinin

baka birey

karargah yd.

Mergab vadisinin bu yerinin ad Bala Mergab't. Rezare'lerin


yaad yksek dalardan balayarak Salur Trkmerlerinin
yaadklar Merv-ah adndaki yere kadar uzanyordu. Bu blgenin bir zamanlar Cemidilerin egemenlii altnda olduu,
sonradan geici bir sre iin ellerinden alnd, daha sonra da
btnyle mlk edinmi olduklan rivayet ediliyordu. Nehir,
kalenin gney batsnda yava yava c'.arlaarak nerdeyse dar
bir boaz durumuna geliyordu. Mergab orada kprerek, byk bir hzla ve yldrm gibi grltler kararak akyordu.
Nehrin bu hzl aknts ileride Pence deVlen yerde normale
dnyordu. Ancak orada daha derinleiyordu. Vadi de orada bir
iki mil kadar geniliyordu.
202

Semerkant' tan H erat' a

Merv'in bayndr zamanlarnda, bu yrelerde yaamaya elverecek lde bir uygarln bulunduu belliydi. Ancak bugn,
vahi Trkmen oymaklan buralan dolama yeri durumuna getirmilerdi. Bu nedenle haraplktan, soygun ve yamadan ba
ka birey grlnyordu.
Cemidiler

kendilerini, efsanevi

Pidadiyan

slalesinden Cen

id(*) adl hkmdarn soyundan sayyorlard. Ama bu nesebin

kukulu olduu aktr. Ancak bunlarn ran asll olduklar kesindi. nk bu lkenin gney eyaletleri dnda hi kimsede,
ranl yz ve simas bu dallardaki gibi tam olarak kalnarnt.
Cemidiler yzelli yldan beri ran snrnn dna atlmlard.

Vakitlerini srekli kavga ve savala geirdikleri iin nfuslar


da azalmt. Bugn, sekiz-dokuz bin adr halkndan fazla deillerdi.

Cemidiler yaadklan dalara ar

bir sevgi besliyorlard. Oy- .


sa buralardaki durumlan ok da iyi deildi. Giyim kuam ve yaama biimleri Trkmenlere benziyor, onlar gibi haydutluk yapyorlard. imdiki reisieri Afganllardan maa alyordu. nk Herat kuatmas srasnda ok yararllk gstermi, gerek
Dost Muhammed Han'n, gere halefi ir Ali Han'n tevecchn kazanmlard. Bununla birlikte Cemidilerin sadakatiarna
gvenilemezdi. Maalannn denmesi bir sre iin ertelenecek
olsa, isyan etneleri iten bile deildi ..
Mergab kysnda, harabeterin yaknnda drt gn kadar kaldk.
Bu sre iinde berrak ve saf nehrin kylarn ve evrede kurulmu adrlar gezip dolatm. Bu adrlarn para keeden yaplm tavanlar gze ok irkin grnyordu. Burada maliarmdan bir blmn satnak iin bou bouna urap durdurn.
Hayr dualanm ve mbarek nefesirn de boa kt. Burada bu tr
(*) Cemid, Yunanllarn Ahernenes adn verdikleri ran hkmdandr. Pidadi

yan slalesinin drdnc hkmdan olan Cemid'in Milaltan sekizyz


ce yaad sylenir.

yl

n-

203

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

bolluk nedenlerinin isteklisi yoktu. Bir ekmek paras herey


den daha deerliydi.
Buralarda dinin bile ok byk bir etkisi yoktu. Bu nedenle haclk ve derviliimin bir ie yaramayacan aniayarak Mervah'a kadar gitmekten vazgetim. Eer beni aldatmadlarsa,
Merv-ah'ta hala Farslar zamanndan kalma birok kargir yap
ve kule harabesi varm. Ama oralar hakknda anlatlan hikayelere pek gvenemem. Heratile evresini gerektii kadar bilen ngilizlerin renecekleri ok ey olmasa da, oralara kadar
gidip keifler yapmamalarna ihtimal vermem.
Mergab geidinden kar kmaz, ondan daha etin ikinci bir
geide girdik. Biraz sonra da Kale-i Nev harabelerinin nnden
getik. Burann Han', maiyetindeki Mool soyundan bir miktar Rezare ile birlikte bamszln koruyordu.
zincirini drt gnde geebildik. Yolculuumuz,
Herat'a kadar tam alt hafta srd. Bu mesafe, daha
uygun artlarda en fazla yirmibe gnde alnabilirdi.

Horasan

da

Kar'dan

Zorla alnan gmk vergileri bizi ylesine harap etti ki, benim
gibi iimizden en yoksul olanlar, Herat kapsna geldiklerinde,
bu vergiyi demek iin zavall eeklerini satmak zorunda kald
lar.

204

12
Herat'tan Tahran'a

Yolcular, Hace Abdullah Ensari adl da kuzey tarafndan geer gemez, ok sayda sulama kanal ve ark alm, bek bek
birok kyn bulunduu gzel ve geni bir ovayla karlap a
nrlar. te buras Herat ovasdr. Geri burada da aa yoktu
ama grn artk burann Trkistan'n dnda olduunu anlatyordu. O Trkistan, yani Orta Asya ki, gerekten de Herat
onun kaps ve kilidi konumundayd.
Herat vadisi ok verimli, ok bereketliydi. Bu nedenle gze ok
gzel grnyordu. Kentin yeri askeri adan da nemliydi. Bu
yzden bu talihsiz memleket, hrsiarn kamlad komula
rnca sk sk istila edilmekten, yanalannaktan kurtulamyor
du. Hatta bizim varmzdan iki ay nce Dost Muhammed Han
komutasndaki Afganhlar buray talan ederek halknn nemlibir blmn kltan geirmiti.
Herat da dounun hemen tm kentleri gibi yeni ve eski birtakm
harabeler barndryordu. Dier yerlerde olduu gibi burada
bulunanlarn en gzel ve grkemlileri de yeni kalntlard. Musana denilen yerde ayakta kalabilen yaplar, insana Semerkant' hatrlatyordu. urada burada bulunan kaleler de sfahan
205

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

evresindekileri andryordu. Kent merkezi ile kale ylesine


harap olmutu ki, byk feHiketlere uram bu lkede bile
byle ikinci bir kent bulmak zordu.
Kente Irak Kaps 'ndan girdik. nnden getiimiz ev ler, d
istihkamlar, hatta kapnn kendisi bile bir harabe ynndan
baka birey deildi. Kentin iinde ve kapnn yannda ik;ale
ile saray bulunuyordu. Bunlar, yijk:seklikleri nedeniyle Afganllarn toplarna hedef olduklarndan, hemen hemen tmyle
yklm, kap ve ereve adna ne varsa hepsi soyulmu durumdayd. Bundan, kuatma srasnda halkn en byk felaketinin
odun sknts olduu anlalyordu. Kafes durumuna gelmi
duvarlar zerine Afganl ve Hindliler tam byle bir ykntnn
sslemesi olmaya uygun kimi mnasebetsiz ve irkin resimler
yapmlard.

Her admda haraplk biraz daha artyordu. Sakinleri henz dnkimi mahalleler tmyle ssz ve botu. Kentin yaplan
iinde, binsekizyzaltm (1863) yl kuatmasndan nce ne
durumdaysa yine yle kalabilmi tek bina, nice kuatmalar grp atatm pazar, daha dorusu pazann kemerli ksmyd. Bu
pazar, Sultan Hseyin Mirza'nn hkmdarl zamanndan
kalmayd. Yaplnn zerinden yaklak drtyz yl gemiti.
Pek ok yeri harap olmusa da bugn annaya ve takdire deer
gzel eserlerden saylabilirdi.
memi

Anlatldna gre, bu pazar, bir zamanlar, kente girdiimiz


Irak Kaps 'ndan ngilizler tarafndan yaplm Kandehar Kaps 'na kadar uzanyormu. Son kuatmada kentin kaplar iinde zedelenmeyen yalnz Kandehar Kaps olmutu. ardaki
dkkfular almaya balamt, ama iler ok ar gidiyordu.
nk kuatmadan sonra meydana gelen yagrnalama en.cesur
tacirleri bile yldrmt. Ayrca Afganllarn vergi sistemleri de
ticaret dncesini pek tevik edecek nitelikte deildi. rnein
yaklak be kran yani be frank deerindeki bir ift ayakkab-

206

Herat'tan Tahran'a

dan bir frank elli santim; iki frank deerindekibil klaltan iki
frank; sekiz frank deerindeki bir krkten frank vergi demek gerekiyordu. Dier mallarda da buna benzer vergiler aln
yordu. Buna yzde yirmi ye ulaan faiz, ticari mallarn ithalinde
mruriye vereftiye ad verilen birtakm vergiler de eklenirse,
Herat'ta ticari hayatn ne trl glklerle kar karya olduu
anlalr.

Herat halknn byk blmn ranllar oluturuyordu. ranl


lar daha sonra tm Horasan' a yaylmlard. Herat, yakn zamana gelinceye kadar Horasan'n merkeziydi. Cengiz Han ileTimurlenk istilalan nedeniyle balayan gler, ranllara Turanl,
yani Trk ve Tatar kan kantrmt. te Herat vadisinde yaa
yan halkn Cemidi, Firuzkuhi, Tirnuri ve Temini adlarn ta
yan birka kabileye ayrlmas bundan ileri geliyordu. Bu halklar arasnda yalnz siyasal alanda bir birlik vard.
ranllar, yani asl Heratllar ounlukla kale iinde oturuyor,

sanat ve ticaretle urayorlard. Kentin son

istilasndan

nce

ranllarla kaynaan Afganllar, bunlarlabir lde birlemi

lerdi. Bu nedenle kendi yurttalanndan ireniyorlar, adeta kentin yerlisiymiler gibi, kendilerine Afganllarn tahakkm dayanlmaz geliyordu.
Herat'taki misafir ve ziyaretiler arasnda Hindli, ranl, Orta
Asyal birok insan vard. Bunlar burada, Buhara ar ve pazarlarndakinden ok daha kolay ayrt edilebiliyordu. Halkn
asl kalabal Kervansaray- Resul ile Kervansaray- Nev arasnda bulunuyordu. Bu ksa mesafedeki halkn eitlilii insann gzn kamatryordu. Afganl, Hindli, Trkmen, ranl
ve Yahudilerden oluan kalabalk omuz omuza gelip gidiyordu.
Kabil halk uzun gmlek, dizlik ve bezden dier ulusal giysileriyle, kimi zaman da sradan bir elbise ya da ngiliz ii krmz
207

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

bir giysiyle sokaklarda kaldnn yapyorlard. Bunlar, giysilerini hibir zaman zerlerinden karmyorlar, yataa bile onunla
yatyorlard. Bu giysiyi sade olarak gmleklerinin zerine ekip giyiyorlar, yine yurttalarnn garip ekilli sarnda bala
rna saryorlard. Halkn kibar takm ranllarn giysilerine
benzer elbiseler giyiniyorlard.
Burada ister babozuk, ister asker olsun, hi kimse sokaa silahsz kmyordu. nk, arya giren bir kiinin birini dvmek ya da kendini savunmak zorunda kalmamas ok az grlebilen bir durumdu. Kentin modasna tam olarak uymak isteniyorsa, sokaa karken bir silah deposu haline girmek, yani
zerinde iki tabanca, bir kl, bir haner, bir kama, bir tfek, bir
kalkan bulundurmak gerekiyordu.
Kahraman Mganllarla, Trkmen edal Cemidilerden bakas
karlatrlamazd. Kt giyimli Heratllar ile hemen hemen
plak denilebilecek Rezareler ve yredeki Tirnuriler bu fatihler soyunun nnde hkmden dyorlard. Adeta varlk ve
yokluklar eit durumdayd. Son derece zelil ve hakirdiler. Tm
Herat halknn, kendilerinin yeni zalimleri hakkndaki kin ve
dmanlklarnn derecesi, hibir yerde grlemezdi.
Herat'n baz sokaklarndaki halk kalabaln izlemekten byk bir zevk alyordum. ngiliz niformas giyinmi, hatta bazan slam geleneklerine aykr olarak sako<*> giyirmi, sakaln
kesmi Afgan askerlerine rasladka, artk slam taassubunun
ok gl olmad bir lkede bulunduumu dnyor; bu nedenle tebdil-i kyafet klfetinden kurtularak uygun bir biimde
gerek kimliimi ortaya koyabileceimi tahmin ediyor, tasarl
yor, hatta kimi ngiliz subaylarna raslayacam umuyordum.
Mevcut politika ne$niyle, bu lkede resnl grev yapan kimi
ngiliz memurlarnn korumas altna girebilmek benim iin
(*) Sako, paltodan ksa, geni kollu, bol stlk. [A.]

208

Herat'tan Tahran'a

byk bir anst. Ancak, ne yazk ki, Doulularn iierinin her


durumda diarna benzemediini unuttuumdan, byle zamansz dncelerle ileride bama baz dertler aabilirdim.
Bilindii

gibi, mali gcm kalmamt. Bu nedenle Herat kap


gelince, yolun zorluklar nedeniyle tm gcn yitirmi
olan emenderimi satnarn gerekti. Bu sattan elime yalnz yirmibe frank geti. Bu parayla sat vergisini dedikten sonra,
ancak baz ufak tefek borlarm kapatabildim. Dolaysyla ok
kt bir duruma dtm. Ekmek skntsna bir zm bulmak
mmknd. Ama artk geceleri ok souk olmaya balamt.
Uzun bir sreden beri eitli glk ve skntlara katlanmaya
altysam da, hafif giysilerle rzgara ak bir viranede, kuru
toprak zerinde uykuyayatmaktan ok rahatsz oluyordum.
ran snrna on gnlk yolumuz kaldn dnerek bir lde
avunuyordum. Ancak oraya varabiirnek de ok kolay birey desna

ildi.

Bir sre sonra, Semerkant ve Kerhi 'den beri yol arkadam olan
galibiyetini tebrik greviyle gelmi Muhammed Bekr Han adl kiiye katlarak ran'a hareket edip benden ayrldlar. Yalnz sevgili arkadam Konogradl Molla U
ak, Tahran'da sayg ve ikram greceimiz yolundaki szlerime gvenerek yanmda kald. Bu vefakar adam, her gn dilenerek muhta olduumuz bir miktar yiyecek ve yakaca tedarik
ediyor, akam yemeimizi piirerek hazrlyordu. stelik, ne
denli srar edersem edeyim, benimle birlikte sofraya oturmay
edebe aykr grdnden, byk bir saygyla reddediyordu.
Fakat dier baz dummlarda Molla Uak, rasladm en garip
insanlardan biriydi.
haclar, Afganllarn

iran'a dnm kolaylatracak nedenleri aratmadan dur-


maya gnlm raz olmad iin, Cemidilerin hannn vesayeti
altndaki tecrbesiz bir ocuk olan hkmdar Muhammed Yakup Han' grmek iin frsat kolluyordum. Hkmdarn vasisi,
20~

lkeyi bakent kapsna kadar yamalayan Trkmenlerin gizli


mttefkiydi. Bu nedenle Han'n iyi niyetlerini gerekletirme
sini engelliyordu. Bu gen hkmdar; Herat' memleketine
katnay tam olarak baaramadan len Afgan Emiri Dost Muhammed Han'n bugn Kabil'deki halefi ir Ali Han'n oluy
du.
Muhamned Yakup Han, harap olan kaleye oranla ok daha iyi
durumda bulunan sarayda oturuyordu. Burada hergn halk huzuruna kabul ederek onlarla qrt-be saat gryordu. Yakas
byk bir niforma giyiyor, geni bir sofrada pencerenin yan
na konulmu byk bir koltua oturuyor, birok aacn glgeledii avluda ngiliz sisteminde eitim yapan Afgan askerlerini
izliyordu.

Sevgili arkadam MollaUak ile birlikte bu avluya girerek bir


sre, Afgan askerlerinin talimini izledim. Hareket ve durulan
bakmndan Osmanl askerinden stndler. Sonra Han'n kabul odasnn kapsna yneldim. Burada birok hizmetli, asker
ve ihtiya sahibi toplanmt. Ba'mdaki byk sark -arkadam da benim gibi sarklyd- ve uzak yolculuun glk ve s
kntlarmn yzmde ortaya kard zhd veriyazet hali, halkn bize yol aarak kolayca ieriye girmemize izin vermelerine
neden oldu.
Han, yukarda anlattm ekildeydi. Sa tarafnda veziri ve
sonra da duvar boyunca dier memurlar ile Herat mollalar
oturuyordu. Bunlar arasmda mamverdi Han adnda bir ranl
nn da bulunduunu grdm. Bu adam Mehed'te baz kabahatler iledii iin bu tarafiara kamt. Emir'in nnde katibi ile
dier birka adam ayakta duruyordu. Dervilik sfatn zedelememek iin, ieri girince, bir selam v~rip ba keserek doruca
Emir'in yanma yanatm, veziri olan iri ve iman Afganl ile
kendisi arasna sokularak oturdum. Bu arada kendime yer amak veziri ayarola itekledim. Bu davranm oradakilerden

210

Herat'tan Tahran'a

hi kimseyi artmad. Yalnz ilerinden kimilerinin glmelerine neden oldu.


Ben, tavrn hi bozmadan adet zere ellerimi kaldrp Emir' e
dua etmeye baladm. Ben dua ederken Emir, dikkat ve hayretle
yzme bakyordu. Amin diyerek duay bitirdim. Topluluk da
benimle birlikte elleriyle sakallarn svazlaynca Emir birdenbire srayarak koltuktan kalkt ve yar glerek, yar fkeyle
parmayla beni gsterip, "Vallahi sen ngilizsin!" diye haykr
d. Oradakilerin tm Emir'in bu davranna kahkaba ile gldler. Ama Emir dncesinden bir trl vazgemiyordu. Beni
daha iyi inceleyebilmek iin yerinden kalkp yanma geldi. Sevinecek birey bulduklarnda ocuklarn yaptklar gibi ellerini
birbirine rparak, "Kurbann olaym, gerekten sen klk deitinni bir ngiliz deil misin, syle bana!" dedi. Emir'in ko~
numa biimi, tavr ve edas o kadar safdilane idi ki, bir ara srf
keyfini bozmamak iin grn dorulamay istedim. Ama
te yandan Afganllarn hayvanlk derecesindeki malum taassublann hatrlayarak, akann bu derecesine dayanarnayp fkelenen bir adam edasyla ve "bu kadar elence yeter" havasy
la, "Sadk bir mmine kafir diyenin kendisinin kMir olacan
bilirsin. Hayr duama karlk bana bir miktar ey ver de yoluma
devam edeyim." dedim.
Yzmdeki ciddiyet ve yaptm sahte gsteri gen Emir'i tam
evirdi. Bozularak yerine oturdu. Yzmn
Avrupallara benzediini syleye:ek zr dil edi. Buhara' dan
gelen haclar iinde yz bana benzeyen kimse grmediini
syledi. Buharal olmadm, stanbullu olduumu syledim.
Tadm Osmanl pasaportunu gsterdikten sonra, Ekber
Han'n olu ve kendisini yeeni Celaleddin Han'n binsekizyzaltn (1860) yilnda Hicaz'dan dnerkeri stanbul'a urad
nda Zat- ahane tarafndan nasl iyi karlandm ve kendisine iltifatlar edildiini anlatnca Emir'in hali bsbtn deiti.
anlamyla akna

211

Bir Sahte Dervi in Orta Asya Gezisi

Pasaportum topluluk iinde elden ele dolat. Bir itiraz eden de


kmad. Huzurundan karken Emir birka kran verip kald
m sre iinde sk sk gelip kendisini grmerni ernretti.
Emir'in bu emrine uymaktan kandn sylerneye gerek
yok.
, Bu skntl grmenin neticesi hakkrnda ok hayrl oldu.
nk bu durum ranllarla Afganllarn hayal glerini harekete geirdi. Bunlar benim birka bin altnlk itibarrn bulunduu, bunu istediim yerden alabilme gcne sahip olduumu sanyorlard. Oysa, yiyecek ekrneirn olmasa, hi birinin bana bir
para bile vermeyecei akt.
Bu skc ve kederli kentte btn halkn yzlerine bir yandan
korku ve dehet, bir yandan da kstahlk resmedilmi gibi grnyordu. Byk kervann hareket zamann bekleyerek geirdiirn gnler bana dayanlmayacak lde uzun geliyordu.
Binsekizyzaltrn (1863) yl Kasmnn onbeinci gn, iki
bin kadar Mehed yolcusuyla birlikte Herat'tan kmaya muvaffak oldum. Yolcularn byk ounluunun amac, Me
hed'teki trbeleri ziya.ret etrnekti. lerinde Kandehar'dan gelmi bir miktar Afganl da bulunuyordu. Bunlar ran'a ivit ve
Kabil krkleri satnakzere gidiyorlard. te ben de bu kalabala katldrn.

Yolcularn reisi, creti Mehed'te verilrnek artyla, binrnern


iin bana az ykl bir katr tahsis etti. Bu katr sonradan, sanki
btnyle benimiimi gryormu gibi deerlendirildi. Yoksulluk ve aresizliimin yaknda sona erecei konusunda verdiim gvence, kirnliirn hakknda kuku duyulmasna neden
oldu. imdiye kadar sergiiediim durum ve nitelie kimse
inanrnaz oldu. Bununla birlikte gsterilen sayg ve ikrarnn giderek artmasna da neden oldu. Hatta i yle bir noktaya geldi
ki, Mehed'e yaklanca, yol arkadalarmdan birka yapma

212

Herat'tan Tahran'a

gelerek kimi Osmanl sefrine, kimi Byk Britanya konsolosuna kendisini tavsiye etmemi rica etti.
Herat Hanl'mn son snrnda olan Kuhsun'a vardmzda,
son gmrk vergisini tahsil iin Afgan memurlan bizi tam iki
gn beklettiler.
kinci gn, bir ara kaldmz kervansarayn kulesinden kye
doru byk bir toz bulutunun geldiini grdk. Her yerden,
"Trkmenler!. .. Trkmenler!. .. " diye banlmaya baland.
Bunun zerine, gerek kervan halknda, gerek ky halknda beliren korku, tela ve grlty anlatabilmek mmkn deildir.
Toz bulutu gittike yaklayordu. yice yaklanca, gelenlerin
birka tabur vahi eek olduunu grdk. Eekler birka yz
adm ilerimizde birdenbire durdular, hzla yn~erini deitire
rek le doru kap gzden kayboldular.

Kale-i Nevden gelmi olan Snni Hezarelerin korumas altnda


yine de Teke, Salur ve Tarik Trkmenlerinin haydutluk alan iinde kalan bir blgeden geerek Ferimun
adl kye vardk. Bu ky, grdmz, halk tmyle ranl
olan ilk yerdi. Yolculuumuzun son gnlerinde ektiimiz
zahmetin yorgunluu zerine, burada barnak olarak bulduum
scack bir ahr, gnlme geici bir teselli verdi. Sonunda, Herat'tan ktktan oniki gn sonra, uzaktan mam Ali Rza Camiisi ve Trbesi 'nin yaldzl kubbesinin parlts, oktan beridir
grmeyi istediim Mehed kendine yaklatmz bildirdi.
Umduum lde olmasa da, yine de kalbirnde iddetli bir heyecan uyand.
bulunmasna karn,

Mehed kenti, Horasan blgesinin merkezidir. Ynetimi, im


diki ran ah 'nn amcas olan Murad Mirza 'ya braklmt.
Murad Mirza 'nn aralksz aba ve almalarmn bir sonucu
olarak Trkmenlerin apulu yznden ortaya kan ktlklerin tm yok olmu, bir zamanlar ssz kalan yollarda yava ya-

213

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

va gidi-geliler balamt. te bu nedenle Murad Mirza'ya

Seyf'd-Devle nvannn verilmesi uygunsuz

saylamazd.

Mehed'e varmdan yarm saat sonra ngiliz Miralay Dulmaz'n

ziyaretine gittim. Miralay nemli i ve uygularnalarda


valiye yardm ediyordu. Bu nedenle Mehed'te halkn sayg ve
takdirini kazanm bir kinseydi. Hatta, Buhara tarafndan garip
. ve acaip bir derviin gelip grmek istediini kendisine haber
verdiklerinde grev yerinde iiyle urayormu. Buna karn
hemen bulunduum yere geldi. Beni iyice gzden geirdii halde, konuroadka kim olduumu anlayamad. Beni byk bir
sevgiyle kucaklamasndan ve gzlerinin yala dolmasndan,
yalnz bir A vrupalya deil, ayn zamanda bir dosta kavutuu
mu anladm. Bu yiit ngiliz,. bana evinde k:lmam nerdi. Ben
de kabul ettim. Onun konuksevedii sayesinde, yol yorgunluunu ksa bir sre iinde zerimden attm. Bir ay iinde de gcm yerine geldi. K iinde Tahran'a gidiim bylece mmkn oldu. Mehed'te kaldm srada Miralay beni eyalet valisi
olan ehzadeye takdim etti. ehzade tarafndan ok iyi karlan
dm. Birka saat Orta Asya hakknda sohbet ettik. Orta Asya'nn durumunu ok iyi biliyordu. Banaz ve vesveseli Buhara Emiri'nin, iilere ramen kendisine Emir'l-Mminin nvan verdii halde, benim gibi iki yzl ve mnafk bir adamn
hayu duasn istediini anlatarak ehzadeyi elendirdim.
Bana bylesine iyi ve nazik davranan ngiliz Miralay ile birlikte sa 'nn doum yortusunu kutladktan soua, ertesi gn (26
Aralk 1863) hibir kervana katlmadan ve yanma dostum
Molla Uak'tan baka kimseyi almadan yola ktm. kimiz de
iyice silahlanmtk. Bindiimiz hayvanlar benim malnd ve
yemek takmna varncaya kadar her trl yol donanmmz
mkemmeldi. te bylece, kn ortastda yirmidrt konaklk
yol gitmenin zorluunu gzme kestirdim. O yol ki, onda att
m her admn, beni sevgitim olan Batlkesine bir derece da214

Herat' tan Tahran' a

ha yaklatrdn byk bir sevin ve cokuyla hissediyordum.


ranllarn bile Trkmenlerin errinden korkarak topsuz gitmeye cesaret edemedikleri Mezinan'dan ahruda<*> kadar drt
konaklk mesafeyi karakolsuz ve bir tehlikeye uramadan getim.
alrud'ta pamuk ve keten satn almak zere bekleyen Birmingham 'l bir ingilizle karlatm. Adam, dervi giysileri iinde,
kocaman sarkt bir adarnn kendisine dzgn bir ngilizce ile
sz sylediini duyunca korkun ard. aknlmn byklnden kez cevap vermeye niyetlenmiken birey sylerneyerek dili tutulmucasna kalakald. Sonradan yaptm
aklamalar zerine aknl sona erdi ve beni yemee davet
etti. Yaronda bir de Rus bulunan bu ingilizle iyi bir gn geirdik. Rus, nl Kafkas<**> adl ticaret irketinin buradaki tt~msil
cisiymi.

(*) Bu drt konak Niabur ve Sebzevar'n tesindedir. Adlar Abbasabad, Miyadet, Miyan

ve ahrud'tur. Bunlar Trkistan llerine ulaan byk ovann


her an Trkmen saldrslDII urayabilmektedirler.
Bu yerler, Trkmenlerin saldrsna kar koymklflkrnldrler.
(**) Revo-Britannic adl ngiliz dergisinin binsekizyiia{analt ( 1866) yl kasm
tarilli saysnda baka bir biimde alatlan bu ~y, yazarn gerek kimliinin
Molla Uak tarafndan anialmaya balanasma.ne __ n olmutur. Msy
Vambery, ad geen dergide olay yle anlatl!lfll: "Andm ngiliz taeiri
Msy Longfield 'in "Acaba Hindistan'dan nu gel.ijlorsunuz?" diye sormas
zerine srf elenmek. iin merakn tahrik etmek istedim. Ama yolculuktan
fazlasyla yorulmu olduum iin, kendimde elenceyi uzatma gc bulamadm. Bu nederle adnu ve durumunu dorudan slifledirn. Bunun zerine byk bir mernnuniyet duyarak boynuma sarld. Bu durum, o zamana kadar benim yalnz Mslman deil, bir de dervi olduuma inanan arkadam Tatar'
hayrete drd."
Molla Uak'n arkadann milliyetini tam olarak alarnasma neden olan ikin- .
ci bir olay da, Tahran yolu zerinde, kuzey rzgarnn estii, ortal karn kap-lad bir gece, Msy Vamtery ~e U ak Ehvan postahanesinde bir yer bulup
barndklar zaman, garip biimde olmutur. Msy Vamtery yle arlatyor:
"aynu itim. Vcudumda tatl bir scaklk hissetmeye balanum: Pilavn
ve liyilerim hazrlad. O ara rzgfu"n grlts arasnda drt nala konakta
giriinde bulunduklarndan

215

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi


ahrud'tan Tahran'a on gnde gelebildim. Binsekizyzaltm
drt yl (1864) Ocak aynn ondokuzuncu gecesi Tahran'n iki
olan birtakm hayvan sesleri duydum. Yataimdan srayp kalkncaya kadar
avlu svarilerle doldu. Silah akrtsndan, svp saymadan, haykrma ve ba!rmalardan baka ses duyulmaz oldu. Bu grlt, bir anda iyice kapatlrru
olan kaprun nne geldi. "Hey, barada kim vat? Her kimsen k! Sipahsalarn
ei Sultan geliyor. Haydi oda y boaltruz. Sultana yer gerek" diye barmaya
baladlar. Okuyucularnn kolayca anlayaca! gibi hemen kapy amadm.
Bunun erine adamlar postahane memurundan odada kirnin olduiunu sordular. Aldklar cevaptan odarun iindekinin sradan bir hac olud!unu, hem de
kendilerine gre dinsiz saylan bir snni hac oldulunu enince, silahlarnn
dipiiyle kapya vurup zorlamaya ve "Hey hac, abuk k. Yoksa kemiklerini krp tuz gibi ufalarz" diye barmaya baladlar. Sorunun nazikleti!ini
grdm. nk scak ve rahat bir barual brrakp byle souk bir k gecesini
ak havada geirmek zorunda kalmak dolrusu zc bir durumdu. Ama bu
durumun neden olaca vahim sonularndan kanma dncesinden ok, galiba yaplan basknn yolat heyecedandan olmal, iimde kar koyma cesareti uyand. Arkadam Tatar yanmda, benzi atm, ayakta duruyordu. Y erin
den frlayp kl ve tilfeimi aldm ve ilk iaretimde ate etmesi emriyle tabancalarm ona verip kapya kar durarak hazrlandm. En ncekim girerse, beyninin datmaya kesin karar vermitin.
"yle sanyorum ki, kapnn nndeki saldrganlar niyet ve hazrln aniayarak birbirleriyle konumaya baladlar. Dikkat edince, Farsay son derece
dzgn konutuumu grnce benim sradan bir Bularal olmadrndan ku
klandldarn anladur "Sen kimsin, hac deil misin?" diye sordular. Hacl
n falan sras deildi. Artk bundan byle ben ne Buharalydrn, ne de ranl.
"Ben Avrupalym. Bana Vambery sahip derler" dedim. Bu sz zerine sesleri
keslidi. Sanyorum saldrganlar ardlar. Ama bundan en ok aran bizim
Tatar'd. nk, bu zamana kadar snni bir hac olduuma inand arkada
nn azndan ilk kez adn ve kimliini duyuyordu. Benzi l gibi sapsan kesinli, az hayretle alm, gzlerini yzme dikmiti. Kendisine gzmle
iaret edip telan teskin ettim.iranllar da tavrlann deitirdiler. Do halk
na dehet veren "Avrupal" szc, bir yldrm etkisi yaprrut. fkeyi konumalar nezakete, tehdit ve korkutmalar rica ve yakara dnt. Yalnz subaylar olan iki kiiyi ieriye alnarn iin yalvarmaya baladlar. Dierlerinin
ahr ve sarnanlkta yatmasna raz olmulard. Sonunda zangr zangr titreyen
bu ranllara kapy atur Yzmiin biim ve durumu orlarca iddiarn dolru
Iuyordu. Bunlarla yarm saat kadar solbet ettikte sonra, itikleri rak nedeniyle sarlo olduklarndan odann bir kesine kvnllp uyudular ve argann boruJan gibi horlamaya baladlar. Ben de arkadam Molla Uak'a durumumu
aklamaya giritim. Byk bir hayretle dirledi."

216

He rat' tan Tahran' a

saatlik yaknndaydm. Ama garip biimde, ah Abdulazim kynn yannda yolu kaybettim. Bir hayli arayp taradktan sonra ky bularak yola devam ettim. Tahran'n kaplar kapand
iin geceyi kentin birka adm dndaki bir kervansarayda geirmek zorunda kaldm.
Ertesi gn, henz giyili olduum acaip klkta kimse beni gr.mesin diye Tahran sokaklarn h.zla geip Devlet-i Aliye sefarethanesine girdim. Kararsz ve ateli dncelerle on ay nce
terkettiim bir eve yeniden girdiim srada nasl dnceler
iinde olacam kolaylkla anlalabilir. Ama ne yazk ki, velinimetin Haydar Efendi 'nin tayin edildiini rendim. imdi
sefr, bir ara Maarif Nezareti Mektupuluunda bulunan smail
Bey'mi. smail Bey de beni selefi gibi tam bir sevgiyle kabul
etti. O zaman gzme ikinci bir Paris gibi grnen Tahran'da
oktandr benim esir dtm ya da ldm sanlyormu.
Bu nedenle geri dnm halk arasnda byk bir etki uyandr
d. ah Hazretleri bile beni grmek istediler. smail Efendi de
beni resmi biimde ah'a takdim etmeye raz oldu. Bugn ran
llarn Kble-i Alem ve Sahib-i Alem nvanlanyla andkiar
Nasreddin ah Hazretleri beni bahelerinde kabul buyurdular.
Gzlerinde tek bir gzlk bulunan Nasreddin ah geziniyordu.
zerinde, Dou uygarlnn gnmzdeki durumunun gerek
bir gstergesi olmak zere iki eitten oluan bir giysi v~rd.
Yani st Avrupal giysisi, ii ise salt yerli giysisiydi. Allm
szlerle balayan konumamz bi:az sonra gezime ilikin soru
ve cevaplara dnt. Nasreddin al:, gezim srasnda ziyaret
ettiim bamsz hkumetierin hkmdarlannn durumlarn
teker teker rendi. Bir ara bunlarn politik adan hibir nemleri olmadn syleyince, kendini tu tamayarak tuhaf bir tavr
la ve gizlice veziriniri kulana, "Onbe bin adamla arabuk bu
herillerin hakkndan gelebilirdik" dedi. Merv felaketini btnyle unutmu olmalyd.
217

Bir Sahte Derviin Orta Asya Gezisi

Bir sre de Herat zerine konuuldu. Nasreddin ah, Herat'


bir halde braktm renmek istedi. "Herat imdi bir harabe durumundadr. Halk ran hkumetinin mutluluk ve baymdrlna dua ediyorlar" diye cevap verdim. ah Hazretleri
szmdeki gizli anlam derhal kavrad, "Benim byle yama
lanm kentlerde gzm yoktur" dedi. Yann saat kadar sren
bu grmenin sonunda ah Hazretleri, gezime duyduu hayreti belirttiler. iltifat buyurmak kasdyla drdnc rtbeden bir
"ir Hurid" nian ihsan buyurdular. Bunun zerine okunulan
bu gezi kitabnn bir zetini karp takdim etmek zorunda kalnas

dm.

nce Orta Asya 'ya doru yola ktm gne rastayan


( 1864) yl Martnn yinnisekizinci gn Tebriz yoluyla Trabzon'a doru Tahran'dan hareket ettim.
Tebriz'e vanncaya kadar bahar mevsiminin gzelikleriyle nimetlendik. Duygu ve dncelerimin bir yl ncesine oranla ne
denli deitiini aklamarn gereksizdir. nk o zaman att
m her adm beni akla, hayale gelmedik tehlikeler tayan vahi lkelere biraz daha yaklatryordu; oysa imdi uygar dnyaya ve hereye yelediim yurduma yaklatryor.
Bir

yl

binsekizyzaltmdrt

Sonunda Dersaadet'e geldim. Ancak gzel Boazii'nde saattan fazla kalmaya zamanm msaid deildi. Oradan Kstence
yoluyla Pete 'ye geldim.
Semerkant'tan beri beni bir an terketmeyen yol arkadam KoBu zavall Hiyveli, kendisini niyetli olduu Mekke yoluna devama brakmayarak Macaristan'n bakentine getiriime bir hayli ard. Artk gnlnden neler geirdi Tann bilir. Ama adam en ok hayrete dren
durum, Avrupallarda grd gzel ahlakt.. nk yurttalan
olan vahi halkla karlatrarak A vnpallarn kendisini hemen
ldreceklerini dnyordu. Umduu gibi bir davramla karlamamas onu ok artt.
nogradl dervii Pete'de braktm.

218

H erat' tan Tahran' a

Yurdumun nimetlerinden daha uzunca bir sre yararlanamank bahar mevsimi kmadan, gezim hakkndaki bu kitabm ngiltere corafya kurumuna takdim etmek istiyordum.
O kurum ki, baz dostlarnn tavsiyesi zerine onur verici bu
imtiyaz bana vermiti.
dm.

Binsekizyzaltmdrt

(1864) yl Hazirannn dokuzunda


Londra'ya geldim. Buhara ile Londra'daki adetlerin farkll
nedeniyle davran biimimi bir anda deitirmek zorunda kaldm. Bu da bana anlatlamayacak kadar zor geldi.

21<;

'

Vous aimerez peut-être aussi