Vous êtes sur la page 1sur 131

Prof. Dr.

Cavit SUNAR

ANA H A T L A R Y L E

SLM TASAVVUFU TARH


Tasavvuf, (Yokluk)ta
Tasavvuf, (Varlk)ta
Ne gklerde (Tanr)
Nefsinde (Tek) durup

yok olmamaktr.
var olmamaktr.
ne yerde (nsan)
(Ek) olmamaktr.
Cavit SUNAR

Prof. Dr. Cavit SUNAR

ANA H A T L A R Y L E

SLM TASSAVVUFU TARH


Tasavvuf, (Yokluk)ta
Tasavvuf, (Varlk)ta
Ne gklerde (Tanr)
Nefsinde (Tek) durup

yok olmamaktr.
var olmamaktr.
ne yerde (nsan)
(Ek) olmamaktr.
Cavit SUNAR

insan ile Allah birbirlerine kavuturan tek bir


yol vardr; o da:
Aklda (Bilgi),
Kalbde (Sezgi),
GnFde (Sevgi),
olan yoldan baka deildir.
Cavit Sunar

ANKARA

N V E R S T E S

B A S IM E V

ANKARA

1978

NDEKLER
Sayfa
nsz .......................................................... ..............
G ir i ........................................... ................................

5
7

Haan Basr .............................................................

14

Rbia A d ev iy y e ............................ .........................


Znnn Msr ........................................................

16
20

Hris Muhasibi
brahim Edhem

....................................................
..................................................

25
29

Yahya Rz .............................................................

33

Byezd Bistm

..................................................

36

Cneyd Badad

.................................................

41

Mansr Hallc ......................................................


GazL .......................... ....................... .....................
ehabeddn. Shreverd (Maktl) ......................
Muhyddin Arab ............... . ................................

49
52
57
61

Bedreddn Smv ......................................... ..


Celleddn Rm ......................................... ..

77
83

Sonu

.....................................................................

89

slm Tasavvufu Tarihi Ek Notlan . . . . . . . .

97

Bibliyografya ...........................................................125

NSZ
Bu kitabmz, konu bakmndan, 1975 ylnda
yaynlanan (Tasavvuf Tarihi) adl Ders kitabmzn
bir devam gibidir. Ancak, tslm neminden tr,
bu konuyu, zet mahiyette de olsa, ayrca lemei ve
kitap olarak sunma daha uygun grdk.
Allah, faydal klsn.
Cavit Sunar

GR
Tasavvuf, ulu Tanrmzn ve sevgili Peygam
berimizin eitli yetler ve hadislerle iaret buyur
duklar, bir ok azizlerimizin de eitli deyimlerle
dile getirmee altklar akl dnce ile birlikte
riyzt ve mcahededen geen ruhsal bir tasfiyeye,
zevk ve vicdana, kef ve uhuda ait bir btn ilmi,
bir ledn ilmi, bir sr ilmidir; hakikatlarm hakikatidir;
hikmettir1.
Tasavvufun ne olduu hakknda binlerce ta
nm yaplmsa da2 Tasavvufu felsef bir sistem h
line koyan byk mutasavvf Muhyiddin Arab,
Peygamberimizin iaretlerine uyarak: Tasavvuf,
Allahn ahlk ile ahlklanmaktr demi, ve dolaysiyle, Allahn sfatlar ile vasflanmak olduuna do
kunarak, Tasavvuf hakknda yaplan btn tanm
lar en veciz bir ekilde zetlemitir.
Tasavvuf, Hakkm ztndan, dolaysiyle, isim
lerinden ve snfatlarndan ve bunlarn tecelllerinden
sz eden, bundan tr de ilmin hakikatlarm ak
layan ve bu hakikatlarm da tek bir hakikata dayan
dn bildiren bir ilimdir ki bu ilim, eriatn zbdesidir; ve eriatn zbdesi olmakla da bir taraftan
tamamiyle eriata uygunluktan, dier taraftan da
Nefs tezkiye ve Ahlk tasfiyeden ibarettir. Esas

ta, Peygamberlerden ve onlarn getirdikleri Kut


sal Kitaplardan maksat da bundan baka deildir.
u hlde, Tasavvuf, batanbaa Hikmet ve Ahlktr.
Mutasavvf olmak ta Hikmet ve Ahlk sahibi olmak
demektir. Bu yolda Kuran yle demektedir: Ki
tap ve hikmet ile iki cihanda kurtuluun yolu, ancak,
ahlk tezkiyesidir, (Cuma. 2); Nefsini habislik
lerden arndran noksanlktan syrlp kurtuldu;
armdrmayp onlara uyan ise noksanlktan syhp
kurtulmad, (ems. 10-11); Allah Hikmeti dile
diine verir. Kendisine ilim ve hikmet bah olunan
byk hayra ulamtr. Bunu ancak Tam aklllar
anlayabilirler, (Bakara. 269). Peygamverimiz de
yle demitir: Ben, ancak, ahlknz tamamlayp
mkemmelletirmek iin gnderildim ; Allahn ah
lk ile ahlklamnz.
Baka bir deyile, Tasavvuf, en son varln
ilmidir; konusu da insann kendi nefsini bilmesi,
dolaysiyle, Rabbn bilmesidir. Nitekim, Peygam
berimiz: Nefsini bilen Rabbn bilir3 buyurmutur.
Zira, bu ilmin gayesi Allaha kavumaktr. Bu gye
bakmndan da Tasavvuf, dier btn ilimlerin en
stn ve en ereflisidir. Gerek mutasavvf ta, s
dece, Allahtan, Mutlak Valktan sz eden deil,
Allaha, Mutlak Varha kavuandr; kavumann
delili de, sdece, Bilmek deil, fakat, bilerek "Ol
mak tr.
En nihayet, Tasavvuf, slm Dininin temeli
olan (Vahdet-i Vcut) fikrine4 dayanan bir ilim yo
ludur. Bunun iin de Tasavvufun kayna yalnz
ve yalnz Kuran ve Snnettir. Nitekim, mutasavvf
lar Vahdet-i Vcut meselesinde, zellikle, aadaki
yetlere ve hadislere dayanrlar.

yetler:
O (yani Altah) evveldir, hirdir, zahir
dir, btndr (Hadid, 3).
Mark ve Marb, Allahndr. Yznz
ne tarafa evirirseniz Allahn yz
oradadr (Bakara. 115).
O nun yznden baka her ey yok olu
cudur (Kasas. 88).
lerin hepsi O na dner (Hadid. 5).
Ben insana onun ah damarndan daha
yakinim (Kaaf. 16).
Siz nerede iseniz O sizinle beraberdir
(Hadid. 4).
Ben sizinle (Msa ve Hrun) beraber
iitir ve grrm (T h46).
Onlar siz ldrmediniz ve lkin Allah
ldrd. Attn zaman sen atmamtn
ve lkin Allah atmt5 (Enfl. 17).
Hadisler:
Allah vard ve O nunla birlikte hi bir
ey yoktu.
(Bu hadsi duyan HZ. Ali: imdi de
yledir demi).
Benim, Allah ile olduum vakitler vardr.
Beni gren" Allah Taly grd.
Nefsini bilen Rabbm bilir.
En doru sz, air Lbeydin u sz
dr: Bilinsin k Allahtan baka hi
bir ey gerek deildir; gelip geicidir,
nefsinde yok olucudur .*

slm dinine dayanan ve ahlkn asl dsturunu


korku ve mkfat zerine deil de ak, muhabbet
ve vahdet fikri zerine kuran ve bu sebeple, yz yl
lar boyunca, fslmda, yksek felsef fikirlere olduu
kadar iir ve Sanat hayatna da k tutan Tasavvuf,
kalb sezgisi ve pek derin ve renkli lh hayat gr
ve yaay ile slm dncesininin Sanat hlini
ald -yndr. nsan Allaha ulataran, dolaysiyle, kendi lh hviyyetine ve hriyyetine kavu
turan yol odur.7 Bu yol, Peygamberle balar ve Muhyiddin Arab ile hem zirvesine ular hem de inkraz
devresine girer.
Peygamberimiz, Peygamberliinden nce, sk
sk Hira dana giderek orada brahim dini zerine
ibadet eder ve bazan bir hafta baz an da bir aya ya
kn bir mddet orada kalarak halvet ve riyazette
bulunurdu. Peygamberimiz, zahiri bakmndan
kulluk, btn bakmndan da ferd velyet zre idi.
idi. Kendisine balananlardan ouna eriatn za
hir khmlerinden, fakat, yakinlerine de Kurann
btn hkmlerinden sz ederdi. Kurann i ma
nas ise Allah birlemek ve Allah bilmekten ibrettr. Bu sebeple Peygamberimiz, yakinlerini hem
eyann hakikatlarn hem de Allah yaknen bilmee
ve her eyde yalnz Allahn varln, vcudunu gr
mee arrd. Bununla baraber, Peygamberimizi
tam bir mutasavvf saymamz doru olamaz. Zira, O,
her eyden nce, bir Kanun kurucusu, bir Din kuru
cusudur.8
Sahbe ve Tbin devrinde de Tasavvuftan bir
ilim olarak sz edilemez. Zira, onlar da her eyde
Kurana ve Peygambere uydular. Sahbe ve Tbinin yaadklar birinci ve ikinci hicr yz yllarda Ta

savvuf, zhitlik, Nsiklik, Fakihlik, Fakirlik... gibi


adlar altnda sdece da ait, yani Allahn rizasn
kazanp Cennete girmek ve Allahn cemlini ma
hede gayesi ile idi. Yz altm hicri ylnda len Kfeli Ebu Him, ilk defa, resmen (Sf) lakab le
lakabland.9 nc ve drdnc yz yllarda ise
da ait olan bu ibdet ekli ie ynelmi, kalbe
ait bir btn ilmi olmu, dolaysyle de eratm
d yznden ayrlnarak ruh tasfiyesi, Allaha
ak ve Allah ile birleme (ttihad) gye edinil
miti. Bu tasfiyeden,
zamanla,
yava yava
illminasyona kld ve ilk olarak Hris Muhsib
tasfiye ile hriyyete kavuan kimsenin illminasyon
derecesini elde edebileceini, dolaysyle, Allah ile
de birleebileceini syledi. Tasavvuf, hicri beinci
yz ylda kalbe ait bir iyman ve zevka ait bir bilgi
olarak gerek mutluluk yolu sayld. Bu yolda iler
leyen Tasavvuf, Endlste, Ib Masarra ve ahabddn-i Shveverd-i Maktlun rak fikirlerinden
geerek Muhyiddn-i Arabide (Vahdet-i Vcd)
felsefesi oldu.
Ksaca, Tasavvuf, bn Arabiye kadar, pratik
durumunu korumu, yani Kitap ve Snnete uyma,
emirlere ve nehiylere itaati, taat ve ibdeti, kalbi
msivaya muhabbetten ayrma, nefsi tezkiye ve
kalbi tasfiyeyi hedef edinmi iken bn Arab
ile teorik duruma geip Felsefelemi ve zellikle,
nb Arabinin, (Fuss) u,- Fahrddn-i Irknn10
(Lemet) ve Cmnin11 (Levyh)i ile de drt bir
tarafa yaylm ve en nihayet Mulyiddinden sonra
bir Teozofi (Bir takm gizli ilimlerle kark Tasavvuf)
hlini alm, ilerleme ve orijinaliteden kesilerek
srf taklitten ve tekrardan ibaret kalmtr.

Peygamberimizden Muhyiddin Arabiye kadar


uzanan Tasavvufu, gsterdii esasl gelimeler a
sndan, byk devreye ayrabiliriz:
1- P e y g a m b e r im iz d e n C n e y d - i B a d a d i
y e k a d a r o la n d e v re .
Bu devre, tmam Ali ile balar ve Cneydte son
bulur. Peygamber zamannda mutasavvfne keli
meler, zellikle, mam Aliden sudur etmitir. M e
sel: tm bir noktadr ; Ben, bmn altndaki nok
taym ; Grdm, bildim, taptm. Ben, grmedi
im Allaha tapmam gibi szler hep onundur11.
Sfiyye tarikatlarnn hepsinin ba mam A lidir.
Bu yolda gece gndz Peygamberimizin etrafnda
bulunan Ashb- Suffann da bedenleri yokluk ve
fakirlik timsli, elbiseleri sabr ve tevekkl, gdalar
da ak ve muhabbet idi.
2 - C n e y tte n
d e v re .

M u h y id d in e

kadar

o la n

Bu devrede mam Aliden eitli yallarla gelen


Tasavvuf bilgi Cneyd zamannda bir araya top
lanm ve Tasavvuf, artk, muntazam bir usle ve
aklanm terimlere malik bir mezheb olmutur.
Cneyd, tenzih fikri ile tevhid fikrini bada
trm bundan tr de kendisine (Seyyidt-Tife)
ad verilmitir.
Bu devrin sonlarnda ezkr, riyzt ve mcahedenin yerini hakikatlarm hakikatinin aranmas ve
Allahta fn olma arzusu ald ve byk bir ahsiyyet te ortaya kt: mam Gazl. Gazl, (hyu
U lum id-Dn) adl kitabnda Kueyrnin sfiyye

yolunun edeblerine vc sfiyyeni zevk ve vicdan hal


lerine ait olan (Risale) si ile Hris M uhasibfnin
zellikle vera ve takvaya ait (Riye)sini birletirmi
ve sfler arasnda kullanlan usl ve terimleri
de aklamtr. Gazlden sonra da bu yolda pek
ok kymetli eserler verilmitir.
Gazl de zahir ile btm uyuturmaa ok gay
ret etmi ise de zhire fazla taviz verdiinden kendi
gayretini kendi baltalamtr.
3 - M u h y id d n ra b d e v ri.
Tasavvuf, Muhyiddinin (Vahdet-i Vcd) fel
sefesi ile tamamen felsefileti. Muhyiddin, her trl
Tasavvuf meseleyi incelemi, her fikri mantk sn
rna kadar gtrm, her dnceyi byk bir ce
saretle ve tam bir aklkla ortaya atmtr. Bu devir
de, zellikle, nefsin yaratlnn hakikati ve mahi
yeti, vahdetten kesretin nasl kt, Hazert- Hams
veya Tenezzlt- Sitte gibi meseleler n plnda yer
alm ve artk Tasavvuf, slm Dininin en kuvvetli
temel direi olmutur. Fakat, Muhyiddinden sonra
Tasavvuf, ancak, onu taklid ve tekrardan ibaret kal
m ve gittike safsatalap yozlamtr.
imdi, birinici hicri yz yldan balayarak tarih
srasnca bu yolun ulularn ele alalm ve onlarn belli
bal Tasavvuf! grlerini ksaca gzden geirelim.

HAAN BASR
(H. 20-110)
Islmda sfiyye, ilk, olarak Basrada zuhur et
mitir. Bu frkann ilk bakam da Haan Al-Basrdir'3.
Haan Basr, Tabinden ve mam Alinin as
habndan ve rcncilerindendir ve tarikatta da hali
fesidir. Bir ok tarikatlar onun vastasiyle iman Ali
ye dayanr. Haan Basr, mam Hasandan da ders
grm ve zellikle hayr ve er, kaza ve kader konu
larm mam Hasann. ietihad ettii gibi kabul et
mitir.
Haan Basr, Peygamberimizin ve ashabnn itikadlar ve mam Mansur Al-Mturid ve Ebu Ha
an Al-Aar Hz.lerinin ictihadlar zre bulunan
Ehl-i Slinnetin de ilk ve mehur tmam ve M utezilenin ba Vsl b. Atnn da hocasdr.
Haan Basrnin hareket noktas, geici olan bu
dnya hayatndan yz evirip yalnz Allaha ynel
mek ve dayanmak ve O ndan korkmak idi. nk,
bu dnya hayatndan Peygamberler de yz evirmi,
hatta, Allah bile bu dnyay kendisinden ayr olmak
zre yaratmtr.
Haan Basr, daima korku ve kayg iinde idi
ve srekli korku ve kaygnn da iyi iler ilemekte
byk ro olduuna inanrd. nk, bu dnya

geicidir, en sonda, bu dnyadan hesap sorulacak


bir hiret gelecektir.
Haan, H l kavram zerinde de durmu
ve onun nefs muhasebesine ait tanmlar Muhasibnin tanmlarna esas olmutur. O, yle diyor: Bu
dnyada kendini muhakeme etmi olanlar iin K
yamet gnndeki muhakeme de hafif geecektir .

Haan Basr, cehennem ateinden ok korkard


ve daima cenneti ve cennetin nim etlerini arzulard
ve yle derdi: Ey dem olu! Senin din hayatn!,
te ekmein ve ite kann! Ey dem olu! Yalnz
bana leceksin, yalnz bana mezara gireceksin,
yalnz bana tekrar diriltileceksin ve yalnz bana
muhakeme olunaksn! Ey dem olu! Nefsinden sa
kn, nefsinden sakn! Nefs-i emmrelerinizi daima
tahkir ediniz, zira, ahlanmaa meyaldrlar... Cenne
tin gerisinde olan her nimet hrdr ve Cehennem
den baka her imtihan kolaydr!... .
Haan Basrye gre irsa, dnya ile istemeye
istemeye aradalk etmelidir ki sonunda mutlu ola
bilsin. O, bu hususta da yle der: Dnya senin
bineindir. Eer ona hkim olup binersen seni yk
lenip tar. Eer hkim olamazsan o sana biner ve
seni ezer, ldrr.
Hasa Basr, yalnz zhd ve riyazete deil, te
fekkre de byk nem vermitir. Zira, onca tefekkr,
insana iyinin ve ktnn ne olduunu gsteren
bir aynadr ve insan her zaman ktlk yapmaktan
korur.
Ksaca, Haan Basrnin, yolu korkuya ve kaygya
dayanma ve bu suretle Cennet nimetlerine kavuma
umma yolu idi.

RBA ADEVIYYE
(l. H. 185)
Basra mektebinde mam Haan Basrden sonra
ikinci nemli ulu kii Rabia Adeviyyedr.14 B kadn,
devrinin en bilgili, en faziletli, en yksek ruhlu ve
derin duygulu ve yalnz ilh ak iinde yzen ve
lh ak iirleri terennm eden air kadn idi.
Rbiann yolu Haan Basrden ayrdr. Zira,
onun hareket noktas korku ve kayg ve cehennemden
kap cenneti arzulamak deil, Allaha ak ve mu
habbettir; cehennem korkusu ve cennet arzusu ol
makszn sdece ve sdece Allah Allah oldu iin
sevmek vc varln Allahn varlnda eritmektir.
nsann en byk gayesi, cennet nimetlerine ula
mak deil, Allahn cemline kavumak olmaldr.
Rbia da Haan Basr gibi srekli kayg iinde yaar
d ve durmadan alard. Fakat, onun kaygsnn se
bebi cehennem korkusu deil, Allah sevgisi idi.
Rbia, ilk defa (Ak) kelimesini kullanm olan
dr. O, bu hususta Kuranm Mide sresinin 56
inci yeti (kim Allah, Peygamberini ve inananlar
dost edinirse...) ne dayanm ve bu yeti yle erh
etmitir:
Seni iki muhabbet ile severim: birisi, sana kar
ak ile balanmn ifadesi olan muhabbet ile;

Dieri de Senin sevilmee lyk oluunun iim


de yaratt muhabbet ile.
Sana ak ile balanm yznden yalnz Seni
dnyorum.
Senin sevgiye lyk oluuna gelince, bu da y
zndeki rty kaldrman hususundaki arzumdur
ki Seni greyim.
Benim iin ne beriki ne teki muhabbet husu
sunda hi bir hamd yoktur,
Fakat, Sana hamd olsun!
Rbia, iki eit sevgiye iaret ediyor ve birini
dierine stn tutuyor. Sevginin biri, insan Allah
tan baka bir eyle megl olmaktan alkoyan sevgi;
dieri de Allahn ztma ait sevgi, yani Allah srf
Allah olduu iin sevmek, ite, esas sevgi, srf Allahn
cemline olan sevgi, bu ikinci sevgidir. Onun iin de
Rbia yle mncatta bulunurdu:
lh! Sana cehennemden korkorak ibdet edi
yorsam beni cehennem ateinde yak. Eer, cennetini
zliyerek ibdet ediyorsam cennetini bana harem, et!
Eer, yalnz Seni sevdiimden tr Sana ibdet edi
yorsam beni ezel cemlinden yoksun brakma ya
R abbl .
Ksaca, Rbia, Allaha ak ve dostluk, tecell,
tafdll-Vel gibi kavramlar zerinde durmu ve
bunlar ilemitir. Ona gre insan, kendi iine kapan
makla Tanr srrna ulaabilir. Her eit varlk, Tanrda birleir; zira, yalnz Tanr vardr; kinat, O nun sfatlarnn tecelllerinden ibarettir. Tanrya
varmann tek yolu da sevgidir. Yine Rbia yle
diyor: Bakalar benim ancak d yzmle konuur
lar; gnlmn iinde ise ben yalnz Seninle konu

urum. D yzm yanlndakilerle beraber ise de gn


lmn iindeki Yr, ancak, ensin! .
Rbiann bu yolu, kendinden sonra da taraf
tarlarnca pelendi.
Hicr nc ve drdnc yz ylda byk mu
tasavvflarn Basra ve Kfede deil de zellikle
Badatta yetitiinim grmekteyiz. Badatta Tev
hitten ve ahvl ve makamlardan ilk defa sz eden
Seriyy-as-Sakat (l. H. 257) idi ki bu zt M aruf
Al-Kerhnin gzde rencisi ve suhbet arkada,
Hris Muhasibi ve Bir H fnin akran, Gneydin
de hem days hem staddr. Cneyd, bu zattan
daha ziyade ibdet eden bir kimse grmediini syler.
Sakat, hayatnda daima h figan eder ve daima
Bu tenim Allaha muhabbetten kurumutur der
mi.
Sakatye gre bilginin ba srf Allaha ibdet
ve nefsi msivdan paklamaktr. Ona gre mutasav
vf odur k i:
a - Bilgi nuru ibdet nurunu sndrmeye.
b - Ktab ve Snnete aykr decek btn dille
konumaya.
.
c Kerametleri lh mahremyyet astarn yrt
maya.15
M aruf Al-Kerh (lm. H. 200) de daima Allah
sevgisi ve itiyak iinde yzen ve:
Tasavvuf,
hakikatlar almak ve halkn elindekinden midi
kesmektir diye Tasavvufu ilk defa tanmlayandr.
Bu zat lrken: Gmleimi sadaka olarak veriniz
ki dnyaya plak geldiim gibi yine plak olarak gi
deyim demi.16

Fakat, bu yz yllarn en byk mutasavvflar


Znnn Al-Msr, Hris Al-Muhasib} Byezd AlBistm, Cneyd Al-Badd ve zellikle Hallc
Al-Mansrdur.

Z N N N M ISR
(l. H. 245)
Ad, Ebul-Feyz Sevban Znnn Al-Msr b.
brahimdir. Babas bir Habetir, ilim , vera, hl
ve edeb bakmndan zamannn bir danes idi. Ta
savvuf zerine en evvel kitap yazan ve Msrda en
evvel Tasavvuf! hller ve makamlardan sz edenodur.17
Znn yle der: Sz, drt ey etrafnda dnp
dolar:
1 - Tanr sevgisi.
2 - Dnya ilerinden nefret.
3 - Kurana yman.
4 - Dorulduktan sonra deimekten korkmak.
Znnnda Allaha ak meselesi bata gelmek
tedir. Ona gre Allah sevmek demek te Peygamgamberin yolundan gitmek ve ahlknda, ilerinde
ve snnetlerinde ona uymaktr. Bunun iin de daima
uyank bulunmak lzmdr. Bu sebebten de asl
tevbe, gafletten tr yaplan tevbedir ki bu eit
tevbe aydnlara mahsus tevbedir; sulardan tr
yaplan tevbe de halka mahsus tevbedir.
Znnna gre Allah ile kul arasnda karlkl
ilh bir sevgi vardr ve bundan tr insan bu sevgi

ile Allaha kavuabilir, O nunla birleebilir. nsan


Allah ile birletimi de kendi ztinin lh ztta mstarak olduunu hisseder. Bu ilh sevgiden de yal
nz ehline sz edilmelidir. Znnn bu hususta yle
demektedir: Seni aralktan grmek istedim, ancak,
grdm vakit kalbimi doldurup taan sevin bana
hkim oldu. Artk, gz yalarm tutamadm. Ve
yine: Vsl olanlarn hi birisi geri gelmez. Yolu
tamamlayamayanlar ise mstesna.
Znnnun Allah sevgisi meselesinden sonra
ikinci derecede nem verdii ev bilgi meselesidir.
Ona gre bilgi trldr:
1- M minlerin bilgisi,
2 - Kelmclarn ve Hakimlerin bilgisi.
3 - Allah kalbleriyle tanyan Allaha yakn
vellerin bilgisi ki bu bilgi yakn derecesinde olan
bilgidir. nk, bu bilgi, Allah, birlik sfatlariyle
dorudan doruya tanmaktan ibarettir ve bu bilgi
akl ve istidll yolu ile deil, ancak, Allah tarafndan
insann kalbine doldurulan ilham ile elde edilen bir
bilgidir. Akl ve istidll ile elde edilen bilgi ile nsan
Allahn ztn, ancak, selb sfatlariyle tanyabilir.
Zira, Allah, insann Allah hakkndaki hayal tasav
vurundan tamamiyle bakadr, Znnn, Allah ta
rafndan insann kalbine doldurulan bu ykin bilgi
iledir ki; Rabbm Rabbm ile tandm; Rabbm
olmasayd O nu asla tanyamazdm demitir. Yine,
Znnn yle der: insanlarn Allah en ok bileni
hayreti en ok olandr.
Znnn, Allaha ulama yolunu yle anlatr:
Allahn sdklar vardr ki gnahlarnn aa
larn kendi gzleri nne dikmiler ve onlar kendi

nedamet gz yalar ile sulamlar, ve onlar keder ve


esef eklinde meyvelendirmilerdir. O sdklar, cinnetsz mecnun olmulardr. Allah ve Resul yolunda
hakim olan bu manev nimet sahipleri ve belagat
sahipleri dilleri tutulmakszn dalgn olmulardr.
Ondan sonra saf ve taharet ksesinden imilerdir...
Iztrabn uzunluu da onlara sabr mras brakm,
ondan sonra kalbleri Melekt iin yanm ve dn
celeri perdeler ve heybetler altnda saraylar arasnda
dolam, glgede teessf alan zerinde durmular
ve orada kendi gnahlarnn kitabn okumular.
Nihayet, zahitlik zirvesine tam bir vera sayesinde
ulamlar, bu vehile dnyay terkteki aclk onlara
tatl ve kat kalbleri yumuak olmu, o derece ki
en sonda selmete gtren yolu bulmular. Onlar
da ruhlar semnn yksek tabakalarnda cennet
bahelerinde istirahat etmek ve hayat nehrine dal
mak iin dalmlardr. Onlar kalblerinin ztrap
sedlerini kapamlar ve emel kprlerini gemiler
dir. Onlar, nazar! ilmi yok edip hikmet glnden su
suzluklarm gidermilerdir. lh hidayet gemisine
binmiler, selmet denizinde lh hidayet rzgr
ile yelken amlar ve en nihayet skn ve huzr
cennetine ve eref ve merhamet kaynana vsl
olmulardr.
Znnna gre insanlarn en aal Allah
yolunu bilmiyenler ve bilmek te istemiyenlerdir.
Znnn yle dua ederdi: Ya Rabb! Bizi,
ruhlar melekta umu olanlar srasna, evket ve
azametinin rtleri kendileri iin kaldrlm olanlar
srasna koy! Onlar ki yakn nehri iine dalmlar
dr; Takv ehline tahsis edilen cennetin iekleri
iinde dolamlardr; Tevekkl gemisi zerinde e

faat dileyen yelkeni amlardr. Muhabbet rzgr


o gemiyi lh izzet ynne doru sevk etmi ve ni
hayet ihls sahiline yanam ve o gemidekiler de
artk gnahlarn arkalarnda brakmlardr ve ken
dileriyle beraber yalnz kulluk amellerini getirmiler
dir. Btn bunlar, hep senin lutuflarn sayesinde ol
mutur, Ey Erhamrrhimin! .
Znnn, insanlar hakknda yle der: nsanlar,
ya sdk ya hin olur. Sdk, hakikati syler. Hin,
sdkn aksinedir. Sdk, Allahn kihncdr ki nereye
vurursa onu paralar .
O, ibdet hakknda da yle der: bdetin anah
tar dncedir, nian da emmare nefse kar koy
maktr, Fakatok kimse aklnn ihtarlarna bakmaz
da nefsinin aldatlarna kaplr .
O, Kanaat hakknda da der k i: Kanaat ehli
zamam_ insanlarndan daha rahat ve akranlarndan
yksek ve ulu olur .
O, fakr hakknda der k Allahn kulu zerine
sertlik ve gazabnn almeti onun fakrdan korkmas
dr.
Ve yine der ki: M idesi yemekle dolu olan in
sanda hikmet barnamaz .
Znnnun bu fikirleri dier bir ok mutasavvf
zerinde ve mesel: Rubbiyetin bir srr vardr ki
eer meydana karlsa eritlar btl olur diyen
Abu Muhammed Sehl b. Abdullah Tuster (l.
H. 273 veya 283); ve bir mridine: Byezdi bir
kere grsen senin iin yetmi kere Cenb- Hakk
grmekten daha faydal olur diyen Turab al-Nahseb (l. H. 245); amn byk mutasavvflarn
dan ve Znnnun sohbetine erienlerden Abu Ab

dullah b. Al; ve zellikle rencisi olan ve (Fena) ve


(Bakaa) hakknda en evvel sz syliyen ve Tasavvufun
dili diye anlan Abu Said Ahmed b. s Al-Harrz
(l. H. 284) zerinde byk etki yapmtr.

HRS M UHASB
(l. H. 243)
Tasavvuf yolunda nc hcr yz yln en sze
deer ahsiyeti aslen Basral olan Abu Abdullah AlHris b. Esed Al-Muhasib18 dir. Onun, zahir ilimerde olduu kadar usle, muamelta ve irta ait
ilimlerde de zamannda bir ei daha yoktu.
Hris Muhasibi, yukarda da iaret ettiimiz
gibi, nefs muhasebesine, vera ve takvya dair (Vesy) ve zellikle Gazlye de balca kaynak olan
(Riye) adl eserleriyle namldr.
Hris Muhasibi, din psikolojik hallerin ince
lenmesi iini son derecesine gtrmtr. Onun eser
leri bu gn bile srf din psikolojisi bakmndan pek
kymetlidir. Sonradan yazlan Kueyrnin (Risale)
si, Hucvrnin (Kef Al-Mahcb)u, ahabeddin
Shreverdnin (Avrif Al-Marif)i, Seyyid erif
Crcnnin (Tarift) gibi eserler de artk psiko
lojik lugatlar mahiyetindedir.
Kueyr, Muhasibd en : O. ilimde, takvada,
muamelede ve hlde bir dane idi diye sz etmek
tedir.
'
Muhasibye gre, insan iini murakaba ile do
rulamal ve ihls ile kaplamal; byle olan kimsenin
d yzn de Allah, mcadele ve snnete uymakla

ssler. Hayatmzda, her eyden nce, Allaha riyet,


ibdet ve hizmet etmelidir; her eyden nce Allahn
haklarna riayet etmelidir.
Muhasibi yle demektedir: Allahn Kitabdan ve mmetin icmmdan anladm ki insan do
ru yoldan saptran ve hakikatta uzaklatran ey
mevki hrs ve tamadr. Ondan sonra mmetin icm ile ve Br Talnn emin olan Resulne vahy
ettii Kitap sayesinde kef ettim ki selmet yolu,
Hakka kar takvda sabit olmak, er vazifeleri
yerine getirmek, hell gzetmek, her eyde halisa
ne Allah iin hareket etmek, Peygamberi rnek ola
rak almak ile bulunur. Bunun zerine er meyyedelerveSnen-i Seniyye-i Muhammediyye nelerdir
ve bunlara tam riyet nasl olur? u da byk stadlara ve kitaplara nazaran renmee altm. Fa
kat, i buraya gelince dikkat ettim ki baz nokta
larda uygunluk ve dier bazlarnda uygunsuzluk
vardr. Allahn Resl yle buyurmutur: tnnel
slme bedee gariben ve seyedu gariben fetb lilgurab (Biz bu hadsi yle tercme edeceiz: sla
miyet, msivdan uzlet ve gurbet ve Allah tefekkr
zre balad ve ileride de bu asl durumuna dn
ecektir. Ne mutlu daima uzlet ve gurbet zre
Allah dnenlere!) . Zira onlar, uzlet iinde
kendi ibdetleriyle yaarlar. Benim, bu mbarek
uzlete ulatrmaa yetkili rehberlerin yokluu sebebi
ile ztrabm artt. mmetin ihtilli sebebi ile iine
dtm tevi hlinde anden lrsem diye kork
maa baladm. Bizzat kendi vstalarmla bulmaa
muvaffak olamadm eyler hususunda kendilerinden
zhd ii takv ve perhizkrhk, tam bir riyet, hiret hayatn tercih atmetleri grdm kavmn
byklerine intisab etmei dndm ve grdm

ki onlarn hareketleri ve tavsiyeleri Hak yolu mam


larnn reylerine uygundur. Onlar, mmete nasihatte
szbirlii halindedirler. Gnah ilemek iin hi kim
seye ruhsat vermezler ve hi bir gnah iin insan
ilh mafiretten mitsiz klmazlar. Bellara ve mu
sibetlere kar sabr, ilh kazaya kar riz, lh
lutuflar iin de kt tavsiye ederler. Allah kullarna
sevdirmee alrlar. Onlara, O nun lutuflarm ha
trlatrlar. Allahn huzurunda tevbe etmek iin mminleri toplarlar. Zira, onlar lh azamet ve kudreti
bilirler; O nun Kitabn ve ilh snnetlerini bilir
ler. Allahn buyruklarna ve yasaklarna vkf, bidattan kanm, hiret hallerinden, tekrar dirilmenin
hallerinden, mkfatn bolluundan, cezalarn idde
tinden haberdardrlar. Allah, onlara, srekli bir h
zn ve kayg nasib etmitir. Bu sebeple onlar, bu dn
yann meserretlerinden bir ey anlamazlar. Onlarn
hareket dsturlarna meftun ve faydalarndan fay
dalanm olarak hkm ettim ki delil, onu idrk eden
iin, reddi imknszdr. Grdm ki bu hareket ds
turunu kabul etmek, onlarn emirlerine gre harekat
eylemek benim iin mecbur olmaktadr. Bunun ze
rine vicdnen O na balandm, basiret gzm O
nun zerine evirip topladm, vicdan hletlerimi
o alanda dolatrdm. Bana bu nineti ihsan etmi
olduu iin beni kendisine teekkre muvaffak et
mesini, emirlerini cra huunda bana kuvvet ihsan
eylemesini, kusurumu bilmek iin verdii ilimde beni
teyd etmesini Allahtan niyaz eyledim. Filhakika,
Allahn bana bildirdii eyden tr kranm tak
dime kaadr deilim. Yalnz, faz! ve keremi ile beni
ily ettii iin Ona ibdet ediyorum.
Basra ve Badat okullarndan sonra nc
Tasavvuf okulu bn Kerrmn19 (Horasan) okuludur

ki bunun asl kurucular Sriyede gurbette len Ibrehim Edhem ve onun rencilrinden akik-i Belh
ile ib n Harbtr. Bu renciler Belh ehrine dnp
onun fikirlerini orada yaydlar.

BRAHM EDHEM
(l. H. 660)
Ebu Ishak brahim b. Edhem b. Mansr, Belli
prenslerindendir. Beklenmedik bir olay onu Allah
yoluna drmtr.20 Bu zt, szden ziyade tavr
ve hareketi ile zel bir mezhep ortaya att ki o da
dnyadan yz evirip uzaklamak ve daima Allaha
muhabbet zre olmaktan ibrettir.
brahim Edhem Allaha ulama yolunda yle
der: Allahn dostu olma ve Allahn seni sevmesini
istiyorsan hem bu dnyadan hem de hiretten vaz
ge; onlar artk arzulama, iini bu iki dnyadan
boalt. Yzn Allaha evirsen Allah ta sana yzn
evirir ve seni inayete boar. Zira, Allahn Zekeriyya"nm olu Yahyaya unu ilham ettiini rendim:
Ey Yahya! kendi ztma ikrar ettim ki kullarmn
beni duymalarna yarayacak kula, grmelerine
yarayacak gz, sylemelerine yarayacak dili, an
lamalarna yarayacak kalbi olmaynca beni sevmeye
cektir (brahim Edhemin bu sz daha sonra u
hadis ekline girmitir: kulum bana nafilelerle yak
larsa ben onun gren gz, iiten kula... olurum).
Bu yaplnca da ona benden baka eylerle ura
ma nefret ettiririm, onun dncesini snrlarm.
Gecesinde hzr ve gndznde ens olurum. Ey
Yahya! Ben onun kalbinin misafiri ve onun arzu

ve midinin gayesi olurum. Her gn ve her saat, ona


benden bir hediyyedir. Sesimi iitmek iin o bana
yaklar, ben ona yaklarm. zzet ve cellim hakk
iin ona bir M emuriyet tevcih ederim ki Rsl
ve Enbiya ona gpta ederler. Sonra bir amcya
yle armasn emr ederim: te, falan ibn-i
filn Allahn makbl ve mergbu; Allah onu kendi
ziyaretine aryor t ki lh cemli tema ile kalbi
ifyb olsun! . O kul bana geldii vakit benim ile
onun arasndaki perdeleri kaldrrm, bana rahat
bakar, zzet ve cellim hakk iin, onun Mfarakaat Esnasnda beni grmek hususundaki itiyak
sebebi ile kalbini b- hayata kandrrm. Onun ke
rametini her gn, her gece, her saat yenilerim .
brahim Edhemin balca rencisi Abu Ali
akk brahim Al-Belh (l. H, 174) dir.21 akk,
Horasan eyhlerinden ve ok zengin bir ailedendir.
Bu zt, sf halleri ve tarikat hakknda ilk sz syle
yendir, Allaha daim teslimiyeti tasavvuf bir hl
olarak ilk defa tanmlayan odur. O, bu hususta yle
diyor: Sen nasl ki ftratna ve hayatna bir ey ilve
etmekten ciz isen rzkna da bir ey ilve etmekten
cizsin. Bunun iin onu arayacam diye yorulmaktan
vaz ge. Kisbler, bu gn, lekkeli ve fsit emteadan
baka bir ey deildir. Ticaret sermayeleri ve sanaatlar pheli eylerden baka bir ey deildir. Hkim
olan hiyle sebebi ile onlar arttrmak ta muhafaza
etmek te doruluk olmad iin hell deildir.
akk, takv hakknda yle der: nsann tak
vas eyde belli olur:
a - Bir eyi alnda.
b - Bu eyden kendini alkoyuunda.

o sznde.
O, halka da yle nasihat ederdi: Dnyadan
orulu olup lm ile iftar edin ve yrtc ve vahi
hayvanlardan katnz gibi chil halktan kan.
Bir gn drahim Edhem akke sormu: Ge
im hususunda dstrunuz nedir? akk cevap ver
mi: Bulursak kr ederiz bulmazsak sabr ederiz .
brahim Edhem bunun zerine: Belhin kpekleri
de sizin yaptnz yaparlar deyince akk: Ya
siz ne yaparsnz? demi. brahim Edhem de yle
cevap vermi: Biz, bulduumuzda bezi ederiz, bul
madmzda kr ederiz.
Baz kitaplarda bu hikyenin ahslar yer deitirmidir.
ibn Harp (l. H. 234) ta akkin kisb hakkndaki grn yaymaktan baka bir ey yapma
mtr. Horasan okulunun karakteristii ite bu (Ksbin nkr)dr. Yani, bir insann bir eyi arzu ve
elde edebileceini inkrdr.
ibn Harbm asl nemi, Eb Abdullah Muhammede b. Kerrm, (l. H. 255)1 yetitirmesidir. Srtnda
dikisiz biri kei pstekisi ve banda uzun beyaz bir
klah taya Kerrm, bid ve mtekellim bir kimse
idi. Kerrmm asl nemi de "Allah cisimdir, fakat,
dier cisimler gibi deildir diyerek (Kerrmiyye)
mezhebini kurmas ve Kelm ilmindeki terimleri genel
bir incelemeden geirmesidir. O, bu ite M utezile ile
Haeviyyenin tam ortasnda bulunur.
ymn, sdece, dil ile ikrardan bret sayan
Kerrm, varlk silsilesinde, daha balangtan 'tiben , akln stnln ve akln tabi vazifesini teslim

etmekle beraber M utezilece mbalaa edilmi olan


sfatlarm bu mbalaadan kurtarmtr. O, akl kul
lanarak failin sorumluluu ile fiilin isnad kabiliyetini
ayrd ediyor. O, kelm ilminde M utezile akidele
rine aykr, fakat, Ehl- Snnetinkine uygun hareket
etmitir.

YAHYA RZ
(l. H. 258)
bn Kerrmn rencilerinden Tasavvuf ala
nnda hret yapan, zellikle, Yahya b. Muz AlRzdir.22 Camilerde ilk defa alenen Tasavvuf dersi
veren ve Tasavvufa lm bir renk vermek isteyen odur.
Allaha olan akm ilk defa iirle ifade eden de odur.
Bu zt, tamamiyle hocasnn yolundan gitmi ve
kalbin kuvvetini be eye balamtr:
1- Kuran tefekkr ile okumak.
2 - bdet iin gece kalkmak.
3 - Fecirde Allahn huzurunda kendini hor ve
hakir grmek.
4 - tyi kimselerin meclisine devam etmek.
5 - Karn bo brakmak.
Ve yine, bn Muz, zenginlik ve fakirlik mesele
sinde de stad gibi zengini fakire stn tutmutur.
Yani, onca da Allaha kr eden zengin, dilenen fa
kirden stndr.
Yahya, Ribiadan sonra Allaha muhabbet
hakknda bir gr sahibidir. Ona gre Allaha mu
habbet, Allaha huu ve teslimiyete ve mahrumi
yete dayanr. Onun mnacatlarndaki huu ve tara
vete baka hi bir yerde rastlanamaz. O yle diyor:
Ya Rabb! Senden yardm dilemekliim sana olan

ihtiyacmn delilidir; mracaat ettiim hazrlm yoksunluumdandr; Senin yannda efaatim da Senin,
hakkmdaki ltf ve keremindir... Ey Allahm! Ben
nasl sevinebilirim, zira, sana haddimi atm Fakat,
nasl sevinmeyecektim, zira, sen kimsin biliyorum.
Ben gnahkr, seni nasl arabilirim? Fakat, nasl
senden yardm dilemeyecektim?, Sen rahm ve ke
rmsin. Eer Allahtan raz deilsen, Allahn senden
raz olmasn nasl isteyebilirsin? Gece uzundur, eer
sen rya gryorsan daha ksatlmayacaktr. Gndz,
saftr, onu gnahlarla kirletme. Nice insanlar Allah
afv eder ki onlar O nun gayz altndadr ve nice in
sanlar da ses karmazlar ki onlar da O nun afvna
mazhardrlar. Ya Rabb! afv et! diyen kimselerin
kalbi yine gnahtadr; o susan kimse ise Allaha hatr
latm olur. nsan ld vakit ona iki hl rz olur:
ondan her eyi alrlar ve ondan her eyi isterler. Nef
sini bilen Rabbini de bilir. Dne dne hayat
iin gitmekle orada mauku ile beraber bulunmak
iin gitmek arasnda ne byk fark vardr.....
Ev olarak uzleti, gda olarak al, suhbet ola
rak mnact se. O hlde ya hastalndan lrsn
yahut onun devasn bulursun. Ey Allahm ! unutma
ki sana ulaan yol zerinde rehberlik ettim ve hkimi
yetin sana ait olduuna ahit oldum. te, gnahlar
ile kirlenmi eller, mid ile srmelenmi sana kalk
mtr; beni kabul et! Sen ki bir kerm Padiahsn,
beni afv et ki ben o kadar c2 bir kulum! .
Eer insanlar ceza gn muhakeme etmee
yetkili olsaydm, klar mahkm etmezdim. Zira,
onlarn gnahlar kendi rizalariyle deil, zorunlu
luk altnda olmutur .

Fakat, Yahya, tavsiye ettii mahrumiyet ds


truna kendi de riayet etmemi ve Byezd Bistm
onun hakknda yle demitir: Zavall Yayha, gn
lk ac ve ztrablara dayanmasn ve kar koymasn
bilmiyor. O hlde, mihnete kar koyma ve dayan
ma nasl bilecektir? .
Ksaca, Kerrmlere gre Tasavvuf, din haya
tn bir safhasndan ibarettir.

BYEZD BSTM l
(l. H, 261)
Byezdn asl ad Tayfurdur; Byezd, kn
yesidir.23, O, nce, Hanef fkh ile urat. Sonra
Ebu Ali Al-Sindden Varlk Birlii (Vahdet-i Vcd)
ilmini rendi. Peygamberin M irac gibi bir M irac
iddiasnda bulunduu iin Snnet Ehlinin dman
ln kazand. Onun vecd hlindeki szlerini ren
cileri toplayp bir mecmua hline koydular ve l
mnden yz yl kadar sonra da (Tayfriyye) tarika
tn resmen kurdular.
Byezd, Tasavvufu, ak ve vahdet dili ile ifade
etti. Onun szlerinde Vahdet-i Vcud fikri, Tenzih
fikrni yok edecek derecede kuvvetlidir. O: Ben,
dibsiz, basz, sonsuz denizim, nsanlar, Allaha
taptklar zannnda bulunduklar vakit Allahtr ki
kendi kendine tapar szleriyle insann Samedniyetini aka dile getirdi.
Byezd sfiyye yolunun yerlemesine ve yayl
masna byk hizmette bulunmutur.
Byezd, fenfilll mertebesine ulap Allahn
ztna kavuma" yolunda yaad hlleri pek ak
bir ekilde dile getirmitir ki onun bu szleri (ataht) saylmtr. Zira, bu szler, d yznden eri
at esaslarna tamamen aykr mahiyettedir.

Bistm, Tasavvuf terimlere (Sikr-Sarholuk)


terimini de katm ve bu terim Islm Tasavvufunda
(Muhabbet) ve (Ak) terimleriyle birlikte nemli bir
rol oynamtr.
Yukarda da iaret ettiimiz gibi Byezd, nce,
Hanef fkh zerinde alm, Tasavvuf yoluna
sonradan girmidr. O, Tasavvuf yolundaki mcahedelerini yle aklar: On iki yl kendimin demircisi
idim. Be yl kalbimin aynas oldum. Bir yl mddetle
nefsimle kalbim arasnda gzclk ettim. O vakit
beni dtan saran bir irk znnr kefettim ve bunu
kesmek iin de on iki yl altm. Sonra da iimde bir
znnar kef ettim ve onu da kesmek iin be yl a
ltm. Nihayet bir ilhama mazhar oldum ki yaratk
lara baktmda onlarn benim iin birer cansz ceset
olduklarm grdm ve cansz secetler zerine drt
tekbr aldm ve btn yaratklar lemini gmdm;
artk, o, benim iin yoktur .
Bistmye ruhunu ulhiyetin ztna nasl yk
selttiini sormular, o da yle demi: Ylan, deri
sinden soyulduu gibi ben de nefsimden soyuldum,
sonra ztma nazar ettim, bir den ne greyim, ben,
O yum.
Bistm yine yle der: Allah kinatta btn
insanlara nazar etti. Onlarn kendinden hl olduk
larm grd. Benim kalbim mstesna; nk, orada
kendisini tastamam grd. Onun zerine beni yle
medh ederek bana dedi: Btn lem benim hkm
me mnkaddr, sen mstesna.
Bir kere de mezzin Allah Ekber dediinde
Byezd: Ben daha bym demi,
Bistm, M iracta bulunduunu iddia edermi.
Bu yzden de yedi defa vatanndan kouimu. Ancak,

u muhakkak ki, o, Kuran derinden derine tefek


kr ile M irac kendi nefsinde elde etmee ve uygu
lamaa alan, ilk Sffdir.
Bistm, M iracm yle anlatr: O, beni bir
defa cezb etti ve nne koyarak yle dedi: Ya Byezid! yaratklarm seni grmek istiyor . Ben de O na
yle dedim: Vahdaniyetinle beni ssle, benliinle
beni giydir, ahadiyetine ycelt. unun iin ki yara
tklarn beni grdkleri vakit, biz seni grdk desin
ler ve o zaman Sen bu olasn ve ben artk orada olma
yaym .
Bu yolculukta bir defa yle bir meydana eritim
ki orada L dan ill ya kadar hi durmadan on
yl utum. Sonra yle bir yoklua eritim ki buras
Tevhid meydandr. Yine yokluk vasyasiyle yokluk
iinde hi durmakszn utum t yokluk iinde yok
luu da yok ettim ve yoksunluktan yoksun oldum
ve nihayet arif ile beraber yaratklarn gaybubeti
ve yaratklar ile beraber arifin gaybubeti iinde Tevhde eritim.
O nun ahadiyetine gider gitmez bir ku oldum.
Bu kuun bedeni Vahdet, kanatlar Ezeliyettir. Ve
on yl hi durmadan mabehet havas iinde utum.
Ayni havalar iinde yz milyonlar defa bulundum
Ve Ezeliyet meydanna yetiince nihayet umaktan
da kesildim. O meydanda Vahdet aacn grdm
(Byezid burada bu aacn gvdesini, dallarn, yap
raklarm, meyvasm, topran tarif ettikten sonra
der ki) ve ona nazar ettim ve bildim ki bunlarn hepsi
bir aldatmadr . Yani, Bistm byk bir esefle gr
yor ki srf bedahet olan bu Tevhid kavram bile bir
aldatmadan ibarettir.

te bu vecd ve hayret zirvesinde iken Bistm,


nce, K ehf ashab benim; Rahmann Ar benim;
Benden baka tapacak yok ve sonra da Benim
nm ne kadar ycedir, anm yceltin! demi.
Fakat, ayldktan sonra irdesi dnda olan bu
szlerinden tr de pek rkm. Cbbemin al
tnda Allahtan bakas yoktur sz de Byezde
atf edilen bir szdr.
Bistm, Peygamberin yalnz kendi mmetinin
gnahlar iin istedii merhameti btn insanlar
iin istiyor ve yle diyor: lh! bu yaratklar ya
rattn. Onlar bilmeksizin ve istemeksizin emanet olan
iyman onlar zerine ykledin. imdi onlara sen
yardm etmezsen kim yardm edecek? . Bistm,
yine yle diyor: Benim sancam Livy- Muhamme
d iden genitir. Bistm, cennet hakknda da byk
bir istina ve azamet iinde yle diyor: Hurilerin
cenneti Ebrarn kalbini doyuramaz.
Bistm, insanla olan sevgisini yle aklyor:
Eer Allah btn insanlar birincisinden sonuncu
suna kadar afv etmek yetkisini bana vermi olsayd
bunu ok bir ey bulmayacaktm. Fakat en ziyade
hayret veren ey bana bir avu topra afv etmek
yetkisini ihsan etmi olmamasdr . Ya Rab! Eer
lh ilimde yaratklarndan birini cehennemde acya
uratmak mukarrer ise beni oraya uzat ki orada ben
den baka duracak kimse kalmasn! . O cehennem
dedikleri ey nedir? phesiz Kyamet gnnde
mahkmlara yaklaacam ve sana yle diyeceim:
onlara bedel beni al! Yoksa onlara reteceim ki
senin cennetin ancak bir ocuk oyuncadr . Eer
cennette ona tesadf etmekten mahrum braklm
olsaydm bu mahrumiyet bir saniyelik olurdu. Cen

netteki Ebrara yaama tahamml edilmez bir hle


koyardm . Arifler hiret neesinde Allah grme
bakmndan iki snfa ayrlacaklardr: bir snf onu
ne zaman ve ne kadar isterse grebilecektir, dierleri
ise yalnz bir defa grebileceklerdir. Allah bir defa
olarak kendini ariflere gsterecei vakit onlara bir
ar gsterecek ki orada satmak ve satn almak iin
yalnz erkek ve kadn suretleri bulunacak. Cennet
ehlinden buraya girecek kimse bir daha Allah gr
mee gelmeyecektir. Ah!... Allah seni bu dnyada
sretle aldatt gibi teki dnyada da yine ar
iinde suretlerle aldatyor. Sen de her vakit bu pa
zarn esri bulunuyorsun .
Ksaca, Bistm, yukarda da iaret ettiimiz gibi,
Tasavvufu, ak ve vahdetle dile getirmitir. Fakat,
Bistmnin dile getirdii Vahdet-i Vcud, Muhyiddindeki gibi tam bir Vahdet-i Vcud gr deil
dir. Ne de olsa arada bir keyfiyet fark vardr. Bistm de derin bir kef ve kuvvetli bir irdeye ramen
akl aktan daha genitir. Onun asl arad ey ulhiyetin ztn gerekten alglama imknn elde ede
bilmektir. O, ulhiyete has srf ahadiyeti her eyden
soyup syrma iini ilk defa ele alan ve o sfr ahadiyet
makamnn btn gereklilii ile mest olan kiidir.
Hallc ta ileride Bistmnin bu grlerini daha
gelitirecek ve onlar dile getirmede daha da ileri
gidecektir.

CNEYD BADAD
(L H. 297)
Ebul-Kasm b. Muhammed Al-Cneyd AlBadd24, Irakta doup byd. lk stad days
Seriyy-es-Sakatdir. O, mam finin renci
lerinden Ebu Sevrbrahim b. Hlidten de fkh
renmitir. Ayrca, Hris Muhasibi, Muhammed
Kassb gibi ululara da rencilik etmi olan Cneyd,
sonradan, btn bu ulular amtr. Pek ok ulularn
da ona nisbet vardr.
Cneyd, yirmi yana kadar ticaretle urat
ve sonra kendini tamamiyle Tasavvufa verdi.
O, Tasavvuf ilmini tertip eden, aan, yayn ve zel
likle (Muhabbet), (ns) ve (Fen) makamlarn iliyen ulu kiidir. O, eriat ile Tasavvufu, yani Vah
det-i Vcud fikrini meze ettii iin de (SeyyidtTife) ve (Tcl-rifn) Unvanlarna mazhar oldu.
O, Tasavvuf hakknda yle diyor: Tasavvuf,
Allahn seni senden ldrmesi ve kendisiyle canl
klmasdr.
Tasavvuf, hi bir eyle ilgili olmakszn Allah
ile olmaktr .
Tasavvuf, bir kerm hulktur ki onu bir kerm,
kerm bir zamanda, kerm olan insanlar arasnda,

kerim bir kiiden izhar eyler ve gerekte bu hulkun


nasl bir hulk olduunu ancak Allah bilir.
Biz, Tasavvufa laf olsun diye deil, a durmak,
dnyay terk etmek, allan ve hoa giden eyleri
kesip atmak iin sarldk .
Cneyd, Tasavvuf yolunda aykl manev
sarholuktan stn tuttu ve nefsin, ancak, ayklk
hlinde kontrol edilebileceini ileri srd. Cneyd,
nefs hakknda yle der: Emmre nefs yle kt bir
eydir ki sahibini tehlkelere atar ve onun havasna
uyanlar bir sr ktlklerle itham ile rezil eder .
Ne zaman nefs kendi hevasna kar koyarsa,
onun hastalklar, ancak o vakit, onun ilalan olur .
Cneyde gre, Tasavvuf mertebelerini aabil
mek ve en sonda ilh vahdete ulaabilmek iin zhd
ve ibdet esastr. Ancak, bunlara bilgi de eklenme
lidir. O, zhd ve ibdet hakknda der ki: Halk iin
Peygamberi pelemekten baka btn yollar kapal
dr.
Kim Kuran ezberlemezse, Hadsi yazmazsa,
ona uyulmaz. Zira, bizim ilmimiz Kitab ve Snnete
baldr. Kitabmz, nazil olan Kitablarn en stn;
eriatmz, Semavi eriatlarn en mkemmelidir.
Tebih, beni Rabbma ulatran bir yoldur.
O, bilgi hakknda da yle der: Tanry bilen
arifler, amelleri Tanrdan alp onlarla birlikte Tanrya dnerler .
rif te odur ki sen sustuun hlde senin srrn
dan haber verir .
Derviin zahir ile uramas btnca harab
olduuna almettir .

Cneyd, Tevhid hakknda da yle der: Mu


tasavvflarn kendilerine mahsus olan Tevhid: Ka
dm olan Hdis olandan ayrd etmek, Hds olana
muhabbet gstermemek, bilinen ve bilinmiyen her
trl eyi terk ile btn bunlarn yerinde, yalnz,
Allah bilmektir,
i
Tevhidde kelimenin en ereflisi Hz, Ebu Bekrin :
(Allah bilmenin yolu, O nu bilmee yol olmadm
bilmekten ibrettir) szdr .
Her ne vakit akln Tevhidin sonuna ularsa
hayrete dayanr .
Cneyde gre (Fen), nefsinden gemek, mev
cudiyetin gerek anlamnda bir ahs olarak mevcut
olmaktan yoksun kalmak demek deildir. (Fen),
insann ahsiyetinin kemle ermi olmas, yani ba
kalamas ve Allah vastasiyle Allahta ezel klnm
olmasdr. Cneyd, bu grn yle zetlemekte
dir:
Bir tarz ile Biz
Birletik ve Bir olduk.
Yoksa, baka trl, Bizim durumumuz
Ezel olarak ayrlk olurdu .
Cneyd, Hakk mahede hakknda da yle
diyor: insann kendini tamamiyle yok ettiindeki
vcudu, artk, Hakkm vcududur.
Suyun rengi kabnn rengidir . Yani, Cneyd,
her ekil ve suretten mnezzeh olan Mutlak Vcdun
eya suretlerinde zahir olduunu deyimliyor.
Cneyd, muhabbet hakknda da yle diyor:
Her ne vakit muhabbet gerek olsa edeb artlar
ortadan kalkar .

Bir maksada dayanan muhabbet, o maksadn


ortadan kalkmasiyle birlikte ortadan kalkar .
Cneyd, muhib hakknda da yle der:
Muhib, o kimsedir ki nefsinden geip daima dili
Allah zikr eder, kalbi ile Allaha nzr olur ve kal
bini lh hviyyet nuru ile yakarak muhabbet k
sesinden saf arab ier ve kendisine (Gayb) 1ar ak
lanr. Bu kimse sz sylerse, artk, Allah ile sz syler
ve susarsa Allah ile susar. te, bu hlde olan kul,
Allahta ve Allah iin ve Allah iledir .
Cneyd, kendi hakknda da yle der:
Allah beni hlden hle geirir. Ne olayd ki
beni benden Fn klarak veya gib ederek beni tamamiyle rahata kavutursa idi!.
Cneyd, Allahtan raz olmak hususunda da
yle der:
Allahtan raz olmak demek, ihtiyar elden b
rakmak demektir .
Ve en nihayet, Cneyde gre Tasavvuftan maksad: insann, Allahn takdirine bal olduunu an
lamak, btn ilerin Allahtan geldiini bilmek,
nefsi ihtiraslarn penesinden kurtarmak, alkanlk
lardan vaz gemek, insanlk tabiatn elde etmek,
duyulara hkim olmak, akln btn meziyyetlerini
kazanmak ve hakikati renip manen ykselmek ve
iyi iler ilemektir.
Ksaca: Cneyd, eriat ile Hakkat Tasavvufta birletirmi, bundan tr de: Tasavvufun sonu,
badr demitir.
Hicr nc yz yln nemli ahsiyetlerinden
biri de Ebu Slih Hamdn Al-Kassr (l. H.

271) dir25 ki Nsburda ilk olarak (Melmet) ren


gine brnm bir Tasavvuf yolu kurmutur. O,
M elmlerin eyhi ve im am dr.
Hamdn, pek lim bir kii idi ve fkhta Sfyan
Sevr mezhebi zre idi. En gzde rencisi de Abdul
lah M enzildir.
Hicr nc yz ylda mutasavvflar arasnda
(Muhabbet), (Fen), (Bakaa), (Ittihad) gibi terim
ler yaylm akla beraber R bia Adeviyvenin lh
Ak mezhebi de gelimitir. zellikle Ali b. A l-M uvaffak Al-Badd (l. H. 265), Rbia yolunda
giderek Allah srf Onun rizasn kazanmak ve ce
mlini grmek iin sevme yolunu tam bir akla
kavuturmutur. Muvaffak yle demitir:
Ey Tanrm ! Eer ben sana cehennemin kor
kusundan taparsam beni cehenneme koy; eer
cennet midi ile taparsam bana onda hi makam ver
me ve beni ona koyma; eer senin dostluun evki*
iin taparsam bana bir kere ddrn gster de on
dan sonra ne dilersen onu y a p ! .
Hicretin nc yz yl sonlarnda da Seriyyes-Sakatnin rencileri Badat okuluna mensub
mutasavvflarn mezheblerini Horasana, Msra,
Arab yarm adasna, Nsbra ve Islm leminin
dier belli bal yerlerine gtrdler.
Hicr drdnc yz ylda da, zellikle, Badatta
bir ok byk mutasavvflarla karlarz ki bunlar
ruhsal mahiyette nazar ve am el gr sahibi idiler.
Cneydin suhbet arkada olup (Acib- Badad)
diye anlan ve Tasavvuf ilmini aktan aa vuran
ve pek ok athiyyatta bulunan Ebu Bekr Al-ibl
(l. H. 334)26 bunlarn ba idi.

iblye gre, Tasavvuf, irktir. nk, Tasavvuf,


kalbi Allahtan bakasndan korumaktr. Hlbuki,
Allahtan baka hi bir ey yoktur. Ona gre hakikat
budur ve burn herkes bilmelidir.
Mutasavvflarn Tarihi ve Hikyeleri hakknda
ilk yaz yazan Cafer b. Muhammed b. Nasr AIHuld (l. H. 348)7 de bu an mehurlarndandr.
Hicr drdnc yz yln sonlarna doru da
Tasavvuf hayat, zellikle, razda parlamtr.2*
Cneydin ashbndan olan Abul-Abbas Ahmed
b. mran b. Serc (l. H. 305) razda sf hl
lerini ve makam ve mertebelerini yayanlarn ve mu
tasavvflarn ululuun tantanlarn banda idi.
Hicr nc ve drdnc yz yllar, sadece,
Tasavvufun gelimesi, mezheblerin kurulmas, byk
nderlerin oalmas yz yllar olmakla kalmayp
bu yz yllar Tasavvuf Tarikatlarnn zuhuru yl
lardr da. nc yz yldan itibarn Tasavvuf
tarikatlar ve onlara mahsus nizamlar kurulup dzen
lendi ve her Tarikat, kurucusuna isfetle adland ki
bunlar balca oibir tane idi. Hris Muhasibi, (Muhasibiyye)tarikatm ; Humdn Kassr, (Kassriyye) veya
(Melmetiyye) tarikatn; Ebu Yezd Tayfur Bistm,
(Tayfriyye) tarikatm ; Cneyd Badad, (Cneydiyye) tarikatn; Abul-Hasan Al-Nr, (Nuriyye
tarikatm ; Hakm Tirmiz, (Hakmiyye) tarikatn;
Abu Said Al-Harrz, (Harrziyye) tarikatm ; Mu
hammed b. H aff Al-rz, (Haffiyye) tarikatn;
Abul-Abbas Kasm b. Al-Mehd A l-Seyyr, (Seyyriyye) tarikatn; Hbeyre Al-Basr (Hbeyriyye
tarikatn kurdular. (Hulliyye) ve (tbhiyye) gibi
merdud tarikatlar bu gerek sf tarikatlarnn dn
dadr. Sonralar arkta zuhur eden T arikatlar hep

bu onbir Tarika mensubturlar. Garpta kurulan (Bedeviyye) ile (zeliyye) nin silsileleri bunlara dahil
deildir. On iki t mam saysna benzetmek gayreti
ile Tarikatlar da daha sonra on iki olarak kabul edil
mitir. Bir ok Tarikatlar Gneyd-i Baddnin
(Cneydiyye) tarikatnn kollar saylr. Nakiyye
Tarikat da (Tayfriyye) ye dayanr. Bu sebeble
Cneyd ile Bistm btn Tarikatlrn iki mamdr
ki onlar da en sonda Hz. A liye dayanrlar.29
Tasavvuf, btn Islm lkelerine yaylrken ve
Tasavvufun yuvalar ve lm ve hl kayanaklar say
dan Tarikatlar da birbirini pelerken Islm leminde
yava yava Tasavvuf ile eriat arasnda bir atma
da alevlenmekte idi. Hicr nc yz yln ikinci
yarsndan itibaren eriatn zahiri ilmine mensub
olanlar, yani K urann zahir hkmleriyle hkme
den Fahirlerle eriatn Btn ilmine mensub olanlar,
yani K urann btnndan btn manalar istinbt
eden ve kalb yolu ile hsl olan bilgi ile hareket ve
hkm eden mutasavvflar arasnda kavga balam
ve Znnun-i Msr, Ebul-Hasan Al-Nr, Ebu Hamza gibiler Badatta kadlar tarafndan sorguya ekil
milerdir. Fakat, Hallc- Mansrun (EnelhakBen.H akkm) deyii Fakihlerle Mutasavvflar ara
sndaki kavgay ve nefreti son snrna getirdi ve Hal
la Badatta insanlk d bir vahet ile para para
edilmek ve ba kesilip vcudu yaklmak suretiyle
idam edildi. Daha sonra da ehabettin Shreverd,
Salhaddin- Eyybnin emri ile Halebte a bra
klmak suretiyle ldrld. Yine Halebte Seyyid
Nesmnin de derisini yzdler, Bedreddin Smv*
yi de Serezde astlar.

Din mkellefiyetlerin ibtli ve zellikle ibdetin,


sukutu meselesi yznden gittike birbirinden ayr
lan bu iki gr ve zmreyi Gazl uyuturmaa
gayret etti ise de o} dinsel ortodoksiye ta viz verdiiden tr bu ii baaramad. Ondan sonra bu yolda
onu peleyenler de, ayni taVizi verdiklerinden, bu
uyuma salayam adlar. Daha G azalnin anda,
Ebu Said, Kurann vahyini kabul etmekle beraber
batm nuru, kendisinden gerek hayat kanunlarnn
kageldii en son otorite sayd ve rencilerini Mek
keye H acca gitmekten nledi. Onun bu hareketi
bir ok Tarikat pirleri tarafndan da rnek tutuldu.
slm din otoritesi ile Tasavvuf arasndaki a
tma, zellikle, Tasavvufu Vahdet-i Vcd gr ile
Felsefeletiren Muhyddin A rabiden sonre, onun, es
erlerinde kulland baz szlerinden tr pek artm
ve hele onun (Allah Vcd- Mutlaktr) demesini
eyh Rkneddi Alddevle Al-Semnn hi hazm
edemeyerek (Fuss)u erh edenlerden biri olan eyh
Abdurrazzak Kemalettin Kaan (l. H. 739) ile bu
konuda pek iddetli bir tartma yapmt. zellikle
onuncu hicr yz ylda Hindestanda m am Rabbn
de, Vahdet-i Vcd grne kendisinin iycad ettii
Vahdet-i uhd gr ile doktriner bir surette reakisyonda bulundu. Bundan sonra da bu iki gr benim
seyenler arasnda devam eden iddetli mnakaalara,
zamanmzda, Rabbani taraftar Mehmet hsan ile
Muhyiddn taraftar Ahmet Avni Konuk tarafndan
da bir yenisi eklendi.
imdi, szmz, Cneyd ve Nuri ile suhbette
bulunan ve (Ben Hakkm) dedii iin Badatta
ikence ile ldrlen H allca getirelim.

MAN S R HALLC
(H. 224-309)
Hseyn b. Mansr Al-Hallc Al-Beyzv30 Beyz civarnda (Tr) da dodu ve hicri 309 da, (Ben
Hakkm) dedii iin Badadtta ikence ile ldrld.
Mansrun ilk hocalar Sehl b. Abdullah AITuster ve Amr b. Osman Al-M ekkdir. Sonralar
Cneydin mridleri arasna girmi ve bir ok nl
mutasavvflarla da ilgi kurmutur.
Hallc, zellikle, mesele zerinde durmutur:
1- Hull, yani lh ztn beer zta girmesi;
baka bir deyile, Lhtun Nsta girmesi.
2 - Hakkat- Muhammedinin veya Nur- M u
hammedinin ezel olduu ve onun, lemin yarat
lna vasta ve vesle olduu.
3 - Btn dinlerin bir tek l h kaynaktan gel
dii.
Hull m eselesi:
H all a gre, dnya zevklerinden yz evirip
nefsini terbiye ve kalbini tasfiye eden, yava yava,
A llaha yaklar; daha sonra Onun dostu olur ve
en nihayet te nefsini yok ederek beer sfatlardan sy
rlr; ve Hz. sda olduu gibi, Allahn ruhu ona
hull eder. Bu takdirde o, artk, Allah olur ve her

ey, artk, onun emrine boyun eer. H allc, bu hu


susta aadaki gibi eitli deyimlerde bulunmak
tadr:
Ben Hakkn srrym Hak deilim ben,
Belki ben Hakkm da aramzda ayrlk oldu.
Ben eyada Allahn aynym,
Acaba kinnatta aym mzdan grlen bir ey
var m ?
Nasl benim Nstluum senin Lhtluunda
erimi ve onunla karmsa, Senin Lhtluun da
benim Nstluumu kaplam tr; onunla karma
dan .
Ulhyetin Beeriyetle, Beriyetin Ulhiyetle
imtiza edeceini sananlar kfr etmi olurlar. Zira,
Hak T aal zti ile de sfatlar ile da tektir ve btn
yaratklarndan ve yaratklarnn sfatlarndan ay
rdr. Hi bir hususta O, onlara benzemez, onlar da
Ona benzemez .
Fakat, Hallc, szlerine yle devam ediyor:
Ben sevgiliyim ve sevgilim ben
Biz bir tek gvdeye hull etmi iki ruhuz.
Beni grnce Onu grm
Onu grnce beni grm olursun.
Ve en nihayet Hallc, yle diyor:
Hak, benim .
Hakkat M uhammediyye m eselesi:
Hallc{Kitabut-Tavsn)adl eserinde bu hususta
topluca yle der: Peygamberimiz Hz.Muhammedin
birbirinden ayr iki sreti vardr. Bunun biri, btn

varlklarn var olmasndan nceki ezel sretdir ki


her ilmin ve irfann kaynadr. Dieri de Peygamber
ve Resl olarak dnyaya gelen fn sreti. Btn
Peygamberlerin ve Vellerin nurlar, ite, Muhammed
Mustafann bu ezeli nurundan gelmitir. Ve yine,
bu sebeple, btn ilimler, Muhammed Mustafann
denizler gibi olan ilminden, ancak, bir katradr .
H allca gre, Hak ve H akikat Muhammed Mustafa
iledir. Ve Hakkatta ilk o, Nbvvette son odur. B
tnda Hakikat o, zahirde M arifet odur .
D inleri B irlerirm e m eselesi:
H allca gre btn dinler Allaha aittir. Dn
lerin adlar her ne kadar birbirinden ayr ise de hepsi
ayni hakikati ifade etmektedirler. Onun iin hi kim
senin dinine btl dememelidir. nsanlarn ayr din
lere balanmas kendi ihtiyarlar sonucu deil, fakat,
ihtiyarlarna yklenen bir zorunluluk sonucudur.
nk, kullar zerinde hkm sren, Allahn ir
desidir.
Hallcn, zellikle, Hakikat- Muhammadiyye
ve Dinlerin birlii hakkndaki grleri kendinden
sonraki mutasavvflara da byk etki yapmtr.
Beinci hicr yz ylda Tasavvuf, kalpte A llaha
ait srf zevk bir bilgi yolu ve srf ruhsal bir metod
hlini alm ve bu sebepten tr de Mutasavvf
larla Fakhler ve Kelmclar arasndaki arpma
daha da artmt.
Burada bu yz yln en nemli ahsiyeti olan
G azlfyi ele alalm .

GAZL
_

(H. 455-505)

Muhammed b. Muhammed Al-gazal Al-Ts51,


nce, zahir ilimlerle uram, fakat, aklla
iymaun ekimesi karsnda en sonda T asavvufa
ynelmi ve onu hem lm hem am el ynleriyle al
mtr. O, (hy-i Ulmiddin) adl eserinde Fkh ile
Tasavvuf arasnda denge kurmaa almtr.
Gerek hakknda kesin yakni akl yksekliin
de ve keskinliinde deil de kalb saflnda arayan
Gazl, nsanlar uykudadrlar, ldkten sonra
uyanacaklardr hadsinin iaret ettii uyanma ii
nin, ancak, byle bir saf kalbin Allah tarafndan
uyandrlm olmasiyle ve daha dnyada mmkn
olduunu ileri srm ve bu kalb ls veya kalb
gz ile gerek arayclarn drde blmtr.
1- Kelmclar (ki bunlar rey ve nazar yolcu
lardr).
2 - Filozoflar (ki bunlar mantk ve brhan yol
culardr).
3 - Btnler (ki bunlar bir Im am a balanan ve
yalnz onun retileriyle hareket edenlerdir).
4 - Mutasavvflar (ki bunlar srf kef ve ma
hede yolculardr).

G azlye gre, Kelmclarn, Filozoflarn ve


Btmlerin yollar, esasta, akla dayanmaktadr.
Akl ise, her meseleyi zecek ve Allah anlayp
bulacak gte deildir. Dolaysiyle de metafizik, na
zar ve istidlal ile deil, ancak, vahy ile mmkndr
ve vahye ait yaknin dayana da stiraktr32.
Peygamberlik messesesi zorunludur.
Mutasavvflarn yoluna gelince: Bu yol, G azlye
gre, tasfiye yolu olup hem ilim hem de hl bak
mndan keml yoludur ve dier btn yollardan
stndr. Ancak, nasl Kelmclar, sadece, halkn
akidelerini savunduklarndan; Filozoflar, aklvah yin stnde tuttuklarndan; Btnler de Peygambere
deil de bir mama ve onun retilerine dayandk
larndan dolay geree ulaam azlarsa, Mutasavvf
larn AllahIk iddiasnda bulunanlar, Hull ve Ittihad davasnda olanlar da geree ulamaktan
uzaktrlar.
Ksaca, G azlye gre, Teoloji alanna giren b
tn meselelerde bizi geree, yakinc. gtrecek olan
ey soyut dnce ve mantk deil, fakat, yaanm
tecrbeden ibret olan (Kalb Gz) dr. Bu gze shib olma yolu da Tasavvuf yoludur.
Gazali, kalb gzne, eitli eserlerinde eitli
anlam lar vermi ve onu zellikle:
1- Kalb gz veya akl iin uzak ve yakn yok
tur. Yerde ve gklerde bulunan her eyi sebepleri ve
gerekleri ile kavrar ve onlara tasarruf eder.
2 - Kalb gz, maklleri, sonsuzluu ve sonsuz
olan, A llah da kavrar ve kendi z ile bir olur. Al
lah a ait bilgi lezzetleri kalbe aittir.

3 - Kalb gzne bazan nefs, bazan ruh, bazan


da nur, bazan da akl denir.
4 - Kalb gz, bir nurdur ki onunla grr. Kalbin
anahtarlar da bir takm nurlardr ki gizlilikleri on
larla aar. En yksek ve gerek nur ise Allahtr. n
k, Allah, gerek vcuttur, gereklerin gereidir.
Bu sebeple nur ad onda asl, dier varlklarda me
cazdr.
5- Kalb gz, terim olarak, lk Akldr.
6- te, G azlye gre bu kalb gzne shib
olan yalnz riflerdir, mutasavvflardr. Yakin bil
giye, Allahn Ledn ilmine sahib sevgili kullan da
yalnz bunlardr. Yalnz bunlardr ki Allah olduu
gibi grrler ve onun ztm da tam manasyle kav
rarlar. Allah, bu yakin bilgiyi, bu sevgiyi kullannm
kalbine dorudan doruya kendi nuru ile verir. K al
be bal olan bu bilgiden hsl olan zevk te zevklerin
en bydr ve bu zevke dayanan mutluluk ta en
kuvvetli ve en srekli mutluluktur. Zira, kalb, lm
le lmez ve lm, mutluluu daha da arttrr. Zira,
lmle, insan karanlklardan aydnla kar, kalb
gz de asl o zaman gerektii gibi aydnlanr ve hak
ve hakikati olduu gibi grr. Bunun iin de insan
kendi varln Allahn varlnda fn klmaldr.

Gazl, hakikat ve Allah hakknda yle diyor:


Arifler, mecazn alak mevkiinden hakikatin
zirvesine ykseldiler ve m iralarn tam am ladlar da
vcutta Allahtan baka bir ey olmadm ve Onun
vech (Vcd) inden baka her eyin yok olucu ol
duunu aktan aa grdler .
Gazl (Miktl-Envr)nda yle der:

Hakikat olan ancak Onun nurudur. Her ey


Onun nurundandr. Belki O, her eydir. Belki O,
Odur; yani Onun gayrisinin hviyyeti yoktur, an
cak, mecazen vardr .
Ve yine: Lilhe llallah demek halkn Tevhidi
dir; L Hve ill Huu demek te okumularn Tevhi
didir.
Ve yine: Ben, Allah T aal, ztnda, ztiyle,
ztna mtecelldir ve hicb, zorunlu olarak, hicablanm olana nisbetle olur derim .
Ve yine: Allah ancak Allah bilir diyenin p
hesiz sdk olduunu ve ben ancak Allah bilirim
deyenin de sdk olduunu bildik. Zira, vcutta Al
lahtan ve Onun fiillerinden bakas yoktur .
Ve yine: Hakik nur, hakkatlarn hakikati
olan Allah u T aal olduu gibi gerekten mevcut
olan da Allah u T aaldr...
Ksaca. Gazl, Tasavvuf esaslardan bir ounu
(Kelm) ilmine sokmu ve Kelm ilmi ile Tasavvuf
zevki birbiriyle uyuturmaa almtr. Fakat, onun
en byk gyesi dini her eyin stnde tutmak ol
duundan o bu uyuturma gayretini yine kendi bal
talamtr,
Gazl, hicr beinci yz ylda akln hakikati kav
rayam ayacan ve hakikatin ancak Allahn nuru
ile nurlanan kalbin zevkinin kavrayabileceini ileri
srmt. Fakat, hicr altnc yz ylda mutasavvf
larn belli ballar Kelm ve lh Felsefe meelerini
zevk ve rub hallerine kartrmlar dnya ve hirete
ait her eit konu zerinde sz sylemilerdir. Dolaysiyle, zellikle, G azlnin Tasavvufla Fejsefe arasn
am aa almasna karlk, altnc ve yedinci hicri

yz yllarda, Tasavvufla Felsefe arasnda bir yaklama grlmektedir ki M aktl ahabettinin (Hikmet-i takiye) si ve zellikle Muhyiddin A rabinin
(Vahdet-i Vcd) Felsefesi byle bir yaklam am a
rnekleridir. Altnc ve yedinci yz yllarda m uta
savvflarn dillerinde (Kutub) kelimesi de dolamaa
balam ve bununla ya btn varlklardan nce var
olan (Hakikat- Muhammediyye), ya da ilim ve amel
ynnden kemle gelmi ve Tasavvufun en yksek
mertebesini elde etmi olduu kabul edilen (tnsan-
Kmil) kasd edilmee balanmt. Fakat, bu yz
yllarda Tasavvuf, iliin ve Btnliin bir ok fikir
leriyle de karmaa balam ve mutasavvflarn
bir ok sfl varlklar zerinde iradeleriyle tasarruf
sahibi olduklar da kabul edilmitir.
imdi, sz, ehabettin Shreverd-i M aktla
getirelim.

EHABEDDN SHREVERD (MAKTL)


(H. 587-649)

Ebul-Futh Al- Suhreverd AI-Maktl nvan


ile arkada dier mutasavvf ehabettin Shreverd3den ayrlan ehabettin Shreverd,33 Azerbeycann
M erga civarndaki Shreverd kasabasnda dodu
ve dinsizlikle sulanarak Halebte ldrld.
Suhreverd, zellikle, tran ve Yunan hakim
lerinin fikirleriyle megl olmu, Me ve rak
grlerini tamamiyle hazm etmi, akl grle kalbi
sezgi ve ruh zevki birlikte yrtmtr. Hikmette,
Edebiyatta, Fkhta ve dier ilimlerde zamannn
staddr. H atta, bu yzden Simya ilmini bile bil
dii sylenmitir.
Fakat, Shreverdfnin asl nemi (rak) ad
verilen bir felsefenin kurucusu olmasdr. Hak ve
Hakikata ulama yolunda kef ve zevk ile birlikte eri
at hkmlerine de uyulduu takdirde o yola Tasavvuf
yolu, uyulmad takdirde de o yola rak yolu denir.
Illminasyon denen rak, hakikatlarm derece derece
almas veya Nur anlamna gelmektedir. Bunun iin
buna (Nur Felsefesi) de denir. Tasavvufla Mea Fel
sefesinin tam ortasnda bulunan bu felsefe, ksmen do
rudan doruya, ksmen de bn Sn mn son eserleri
vastasiyle Yeni-Efltunuluktan mlhemdir. Fakat,
buna ramen yinede ondan ayrdr. Rnesans filozof
larndan Brunonun sonsuz bir varlk ve perde perde

alan bir ruh felsefesi ile Heideggerin fenomenolojisi


Iraklikten baz fikirleri uzaktan canlandrmaktadr.
Sheverdfnin hareket noktas, mkefe, zevk;
ulat nokta da Nur telkkidir. Bu mkefe ve
zevk te zihn bir hadsten ibarettir. Fakat, bu hads,
hem Efltun ve peleyicileritin akl hadsinden hem
de mutasavvflarn cezbe ve istirakndan bsbtn
bakadr.
Shreverdye gre, akl ve nazar yolundan hakikata ulalamaz. Nitekim Aristodanberi akl yolun
dan giden filozoflar birbrleriyle hep atmlardr.
Fakat, mkefe yolunu tutanlar, ifadelerindeki baz
ayrlklara ramen, esasta daima birlemilerdir. Zi
ra, hakikat birdir. Nasl k Hermesten Efltuna
kadar olan filozoflar, hakikati zevk ile bilmi ve bul
mulardr. Shreverdfnin (lm l-Envr) sz ile
kasd ettii budur; rak Hikmeti budur. O, bu irak
elde edii hususunda der ki: Her ey bana ilk nce
nazar ve fikir yolu ile deil, fakat, baka bir ey ile
geldi. Sonra ben onu ispat edecek delil aradm. Fa
kat, bunu bulmasaydm da mesele deimiyecekti.
Zra, ondan phe etmeme imkn yoktu . Shreverdnin bildirdiine gre, bu rak, ilim ve akl
sretler nevinden olmayp bir kutsal uadr. Bu ua
ile hsl olan bilgi ve kudret ise insan st bir bilgi
ve kudrettir. Zira, bu ua Allahtandr. Byle olduu
iin de bu uaa sahib olan kimse baz varlklara ve
olaylara da hkm edebilir, mucizeler ve kerametler
gsterebilir.
Slreverdinin rak Felsefesine gre, varlk, aa
dan yukarya bir Zulmet ve Nur silsilesidir ve zul
metle nur arasnda bir mahiyet fark deils bir derece
fark vardr. Her varlk mertebesi kendinden nceki
ne nazaran nur, ve kendinden sonrakine nazaran da
zulmettir. Bu felsefede, nce, zulmet, yani madde n

celenir ve maddenin mahiyeti hakkndaki inceleme


den, srasiyle, cisimler, felekler, mcerredler ve melekt lemlerinden geerek en sonra nurlarn Nuru
denen nmtenh varlk olan Allaha varlr. Shreverdde grlen bu Nur-Zulmet mnasebeti, Aris
tonun Madde-Kuvvet nazariyesine benzer. Shreverd ye gre nefsini gerektii ekilde terbiye eden, yani
hayvanlna mahsus olan tahayyl ilerinden kurtu
lan her insan, mkefe ile vastaszca Tabiat, Ruh
ve M ana lemlerine ve en nihayet te nurlarn Nuru
olan Allaha ulaabilir ve bu takdirde de eyann
srrna nufiz eder ve gemite ve gelecekte olmu
ve olacak btn eyler ona aklanr. Yoksa bu im
tiyaz, sdece, Peygamberlere mahsus deildir.
Shreverd, mkefe metodu ile birlikte Bahsi
denen zihne ait metodu da kullanm ve hatta mkefeye dayanan trak Felsefesinde, ie, Mantktan
balamtr. Fakat, Shreverdnin nce mant ele
al, ona dayanmak iin deil, tersine, onun hakikata
ulama yolundaki rkln gsterip kendi sis
temine dayanmak iindir, O, bu sebeple, Mea
mantm her bakmdan tenkid eder. Ona gre, zt,
m aliyyet, hakikat gibi eyler srf zihn kavramlardr.
Bu kavramlarn en genel olan da Vcud kavramdr.
Fakat bunlarn hepsi de da ait varlklar olmayan
srf akl eylerdir. Bu sebeple, MeaIerin, srf zihn
ve akl itibarlardan ibaret olan mantk kavramla
bir M etafizik kurm aa ve bu kavram lar gerek le
me temel yapm aa kalkmalar yanltr. Ve btn
yanllklarn sebebi de budur. Shreverdye gre,
zt ve vcud ayni eydir; cevherlik, cisimlikten iba
rettir. Ona gre nurlar, cisimlerin lk rnek (prototype) leridir. Cisimlerdeki nev suretler bununla

aklanr. Nurlar, ne leme bitiik ne de ondan ayr


dr; ne lemin iinde ne de dndadr. Shreverd,
bu bakmdan Efltunun (de)ler teorisinden de
ayrlr.
Son zamanlardaki metapsiik parapsikoloji ceryanlarn ve spiritizma tecrbelerini msbet bir ekle
sokmaa alanlarn hareket noktalan olan ruhlarla
konumak, gelecekten haber vermek, grnmiyen kuv
vetler kabul etmek gibi telkkiler ile de rak Fel
sefesinin irrasyonel olan usl arasnda byk bir
benzerlik vardr.
Shreverdnin bu rak Felsefesi, Endlsl bn
TufeyPin (Hay b. Yakzan) adl felsef romann etki
lemi ve onun Nur-Zulmet felsefesi, zellikle, Muhyiddin A rabinin Vahdet-i Vcd felsefesinin temel
lerinden biri olmutur.
Shreverd, hem akla hem de zevk ve mkefeye dayanmakla, yani her iki taraf da birletirmek
le, kendisini, tek tarafl olan btn ululardan ulu
saym ve (Kutub) olduuna kanaat getirmitir.

MUHYDDtN ARAB
{H. 560-638)
Hicr altnc ve yedinci yz yllarn ve btn
Tasavvuf Tarihinin byk ahsiyetlerinden biri ve
daha dorusu en by Ebu Bekr Muhammed b,
Ali Muhyiddin Al-Htm Al-Andalsdir.34 Garpta
bn Surka, bnul-A rab; aTkta ise, Kad Ebu Bekr
bnal-Arab Al-Bklnden ayrd edilmek iin
harf-i tarifsiz olarak (bnA rab), (M uhyiddin Arab)
veya (eyh Ekber) diye namldr.
slm Tasavvufu, Muhyiddinin (Vahdet-i V
cd) gr ile felsefileip kemlinin zirvesine ula
m; Hindistana bile baz Tasavvuf tarikatlarn
girmesinde ve Hind Felsefesi ile tiraki Felsefesin
birlemesinde, dolaysiyle, Trkistan, Iran ve Hin
distan arasnda ortak bir felsefe ve buna dayanan bir
Trk-slm mparatorluunun kurulmasnda onun
bu Vahvet-i Vcd felsefesi pek byk bir rol oyna
mtr.
Muhyiddin, Tasavvuf felsefesinin malzemesini
bir ok dinlerden ve felsefelerden alm ve temeline
de ehabettin Shreverdnin Nur-Zulmet grn
koymutur. Tasavvuf ile Felsefeyi uzlatrmadaki
keskin zeks ve pek yksek kudretinden tr
de o, Ele Gemez Iksr (Kibrtl-Ahmer) ve yukar

da da iaret ettiimiz gibi En Byk nder (eyh


Ekber) diye adlandrlmtr. Beyz kadar eserinden,
zellikle, (Fuss Al-Hikem)i ile (Ftht Al-Mekkiyye) s pek namldr.
Muhyiddin, Peygamberi mana leminde tan
dm, ledn ilmi sahibi Hzr Aleyhisselm ile de
bir ka kere buluup konutuunu; lh bilgileri
ve hatta Simya ilmini dorudan doruya vayh ile
elde ettiini; ve esasen, hakikati anlam ada Akln
yetersiz olduunu ve bu yolun, ancak, Kefve uhud
yolu35 olabileceini kabul ve iddia etmitir. Zira, ona
gre, bilgi, Ben nsi ve Cinni ancak bana ibdet
etsinler, yani beni bilsinler diye yarattm yetinin
iaret ettii gibi, ancak, Allah bilgisidir ve bu da an
cak amel, takv ve slk ile hsldr ve iine phe
giremeyen Kef ve uhud ta bundan ibarettir. Ve bu
yol da Allaha dayanr. Muhyiddin, Kullarmzdan
dilediimize rahmet verdik, lednnmzden ilim
rettik yetine dayanarak Fthtmnn 372 inci
babnda yle demektedir. Hocas, yaratc Allah
olan kimseler ile hocas, fikr nazar ve kendileri gibi
yaratlm bir kimse olan kiiler arasnda fark byk
tr. Zira, lh ilim, ancak ve ancak, lh bildiri ile
bilinebilir, hatta, bu bile pek gtr.
Muhyiddin iin bilgi, ancak, Allah bilgisi ol
duundan o, dorudan doruya A llah ele alyor
ve yle diyor:
Vcud veya Varlk birdir; yalnz o mevcuttur;
o da Allahtr. lem, onun tecell (Emanation) ve
zuhur (Procession) undan ibarettir. Bu tecell ve
zuhur, yani meydana k, Ahad olan Ztn klliyyt
itibariyle olan mertebelerini bildirmesi asndan bir
takm Taayyn (Determination) dereceleri ve ni

(Tenezzl) mertebelerinden; bu klliyytu i ve d


asndan, yani zhir ve btn asndan birbirleri
arasndaki ilikiyi ve hengi bildirmesi bakmndan da
bir talum (Hazret)lerden veya ( lem lerden geer.
Ksaca, yaratl, bir meydana ktr ve ini merte
beleri de sfatlarda kuvve hlinde mevcut olan is ti
datlarn derece derece grnnden baka bir ey
deildir.
ni mertebeleri bakmndan vcutta yedi mer
tebe; Hazret veya lem bakmndan da be Hazret
veya lem itibar edilmitir.
Vcutta ni mertebeleri srasiyle unlardr:
1- Birinci mertebe: L Taayyn, Itlak ve Srf Zt
mertebesidir. Btn nisbetler ve u unlar, bu mertebe
de, ztta eriyip yok olduklarndan, srf ztn aynidir
ler. Vcdun, bu mertebede her trl kayttan uzak
bulunmas bakmndan bu mertebeye, (Ahadiyyet);
zt mertebesi olup bu sebeple bilinemediinden tr
de (M utlak Gayb), (Gayblarm Gayb) denir, Allahn
bu mertebede ad (Ahad)tr.

2 - kinci mertebe: lk Taayyn mertebesidir.


Allah bu mertebede ztn ve sfatlarn ve btn
varlklarn birbirinden ayrmakszn toplu olarak
bilir. Bu mertebeye (Vahdet), (Muhammede Ait
Hakikat), (Hviyyet), (M utlak lim) mertebesi denir.
Bu mertebede Bilen, Bilinen ve Bilgi, birdir. Srf Zt,
bu mertebenin ii, bu da onun ddr.
3 - nc mertebe: kinci Taayyn mertebe
sidir, Allah bu mertebede ztn, sfatlarm ve btn
mevcudtm birbirinden ayrarak ayrntl olarak bi
lir. Bu mertebede ilim sretleri birbirlerine kar ay
rlk gsterdiklerinden ve bu suretler ilh sfatlarn

sretleri olduundan bu mertebeye (Sbit Aynlar),


(lh H akkatlar), (Vahidiyyet), (insana Mahsus
Hakikat) mertebesi derler. Bu mertebedeki sretler,
mmkn (contingent)lerin hakkatlar ve dayanak
lardrlar. tik Taayyn mertebesi bmun iin, bu da
onun ddr.
4 - Drdnc mertebe: Ruhlar lemi merte
besidir. Bu mertebe, M utlak olan Ztn bir derece
daha latifliini kaybetmesinden ibarettir. Bunda her
bir ruh kendisini ve kendi mislini ve kendisinin ba
langc olan Hakk kavramtr. Bu mertebe vhidiy
yet mertebesinin d, o da bunun iidir.
5 - Beinci mertebe: Misl (d^es) lemi merte
besidir. Ruhlar leminde bulunan her ferdin cisimler
leminde brnecei bir sretin benzeri bu lemde
meydana kar. Bunlar kavrayan M uhayyele kuvveti
olduundan, bu leme (Hayl lemi) de derler; bu
lem, (Berzah lemi) diye de adlandrlmtr. Bu
ideler leminde paralanmak ve ayrlm ak sz ko
nusu deildir.
6- Altnc mertebe: ahadet (Phenomenal)
lemi mertebesidir. Bu cisimler lemi, paralanma
ve ayrlm a kabul eden kesf ve birlemi eyadan
ibarettir.
Bu mertebelerin ilk Allahn Akdes Feyzinden, yani Allahn Ztna ait tecelllerindendir.
Bundan tr de gerek olmayp lmdirler ve zaman
ddrlar. Zira, bunlar, Allahn ezel ve kadm olan
sfatlardr. nk, Allah, ezel ve kadmdir. Son
mertebe de A llahn Mukaddes Feyzindendir,
yani Allahn isimlerine ve Sfatlarna ait tecell
lerindendir. Bundan tr de son ini fiildir,
zaman dir, gerektir.

7Yedinci mertebe: bu yedinci mertebe de


(insan) mertebesidir.
Vcuttaki be Hazret veya lem de unlardr:
1- M utlak Gayb veya Lht lemi ki bu ma
kamda Zt, tenzihin en son mertebesindedir, isim ler
ve sfatlar Hakkn ztnda yokluktadrlar.

2 - M utlak Gebert lemi ki bu lem akllar,


mcerred nefsler, ruhlar, mhiyetler, sbit aynlar
lemidir ve bunlarn hepsinin toplam M utlak Vcuttur.
'
3 - M utlak Melekt veya Misl lemi ki bu le
me ikinci taayyn, tafsl ve vhidyyet lemi de derler.
4~ M utlak uhud lemi ki bu leme yaratl
mlar lemi, cisimler lemi de derler.
Bu drt Hazret veya lemi ikiye de indirebili
riz :
A - Gayb Hazreti veya lemi (Laht, Cebert ve
Melekt lemlerinin brden).
B - ahadet Hazreti veya lem (Cisimler le
mi).
Bu drt lem veya Gayb ve ahadet lemleri
hakknda M uhyiddin yle diyor: Bilelim ki Hak,
nefsini, i ve d sfatlariyle vasflandrd. u hle
gre, lemin, kendi yokluumuzla ii ve varlmzla
d olduunu anlayabilmemiz iin Gayb ve ahdet
lemlerini yaratt, lem de bu lh sfatlardan be
lird i.
Allah bir kere O l! dedi, bu drt lem hep bir
den meydana kt. Ancak, bu lemler, yoktan mey
dana km deillerdir; ztn, kendisinin bir hlden
dier bir hle gemesi ile meydana kmlardr.

Muhyiddine gre, yaratln, sebebi de (Muhab


bet) tir. Buna da u kuds hadis delildir: Ben bir
gizli hazne idim bilinmee muhabbet ettim ; halk
bilinmem iin yarattm ... Yani vcud, vhidiyyet
mertebesine inmekle ztn ve sfatlarm bilmi ol
makla, dolaysiyle, ztndaki kemallerini meydana
karmak iin muhabbet gstermektedir. Bu da A5yn- Sbitede henz yoklukta bulunan lemin sretlere brnp hem kendi nefslerine hem de Hakkn nefsine grnmeleriyle; baka bir deyile, A llahta
kuvve hlinde mevcut olan btn sfatlarn kuvveden
fiile kmalariyle mmkndr.
te, muhabbet eseri olan btn bu lemlerin
hepsi tek bir nur deryasdr ve bu derya durmadan
dalgalanm akta ve tecell etmektedir. Bu dalga ve
tecell Zttan gelir ve yine Zta gider. Bu deryann
dalgasna (Msiv) denir. Derya kadm, fakat, dalga
hdistir. Ba ve son Hakkn Vcdudur. Ksaca,
Allahtan baka fail, Allahtan baka mevsuf, A llah
tan baka mevcut yoktur.
Baka bir deyile, M uhyiddine gre, vcutta
bir tek olan Hakkm vcudundan baka vcud yok
tur ve olamaz. lemler, ancak, A llahn un ve ta
vrlarnn tecelllerinden ibarettir. Daha ak bir deyi
le, vcut birdir, bundan tr de yaratan ve yaratlan
aynidir. Muhyiddin, bu grn u iki yol ile is
patlam aktadr:
1lem, kendi nefsinde vcuda sahib deildir;
bundan tr de, mevcut deildir. Yani, lem, ha
yldir.
Bu hususta M uhyiddin yle demektedir:
lem, her an yeni bir tecell ile var olmaktadr.
Eer tecell bir an kesilse, lemin varlndan eser

kalmaz. Tecell de ise tekrarlanma yoktur. Her te


cell eski varl giderir ve onun yerine yeni bir var
lk getirir. Tecellnin her varl gidermesi, onun gidii
nnda varln yok olmas; yeni bir varln yara
tlmas da, baka bir tecellnin onu meydana getir
mesidir ve eyann yok olmas n, onun var olmas
nnn aynidir. Mdem ki lem Hakkn vcduna
nazaran btnl ile arazlardan ibrettir, demek ki
lemin vcudu srekli deildir. nk, lem cevhe
riyle, araziyle, daima deimektedir. Her deien
eyin taayyn, yani grn de her an baka baka
olur. yle ise lem hdistir.
'
lem, ancak, gerek varln sfatlar olarak
mevcuttur. nk, lem denilen varlk A llahtan
gelen tecell ile doar Ayan- Sbite sretlerinde
Allahn belirmesinden ibrettir. Allah ise bu Ayan-
Sbitenin hakikatlar ve ezel bilgideki durumlarna
gre eitli sretlerde grlr ve dnlr, ilmin
malma, yani bilginin bilinmi olan eye bal ol
masnn sebebi de budur .
Ksaca, Muhyddine gre, d varlklar asllar bakmndan yokturlar; nefslerinde ve Ay an-
Sbitelerinde zerinde bulunduklar hl sretlerine
brnen, ancak, Allahn vcdudur, baka deildir.
Varln hepsi de hayl iinde hayldir. Gerek var
lk, zt ve ayn bakmndan, ancak, Allahn var
ldr. Madde leminde onun esiz birliine dellet
etmeyecek hi bir ey yoktur. Haylde ise, ancak,
oklua dellet eden glgeler ve hayal varlklar var
dr. Bu gerei Muhyiddin u beyti ile zetlemek
tedir :
u varlk hayldir. Hlbuki hakikatta o da
Haktr.

Bunu anlayan kimse yolun srlarna ermitir .


II-K endi nefsinde vcud sahibi olan, bundan
tr de mevcut bulunan, yalnz Allahtr. u hl
de, mevcut olan lem deil, Allahtr.
Bu hususta da Muhyiddin yle demektedir:
Allah, lem iin ister Ieyl olan cevher gibi
olsun ister olmasn, T abiatn kendisidir. Byle ol
makla beraber, unsurlarn stnde olan eylerle
onlardan domu eyler de, T abatn suretlerinden
ibarettir. Tabiat, Allah iin ve Allah ile ve belki
ancak Allahtr. Hakikat, her sretle tek ve esizdir.
Bundan tr varlkta e yoktur ve bundan tr
ztlar da olamaz. Zira, tek olan ey, kendi nefsinin
zdd olamaz. lemde her varlk, ancak, Hakkm var
ldr. nk, biz, kendisinden lemin zhr olduu
aslda Haktan baka bir ey bulmadk. lem ise Hak
km sfatlar zerinedir. Nisbetler, kendi ztlar ile bi
linirler, hlbuki bu nisbetlerin kendisine nisbet
olunduklar Hakkn vcudu bilinemez. nk,
vcut ta ve btn nisbetler de onun Aynmn gayri
deildir. Byle olunca, o, btn nisbetlere, izfetlere ve sfatlara sahib olan tek varlktr.
Vcd bakmndan lem, Allahtan baka deil
dir. Baka bir deyile, varl ancak lemin vcudu
ile meydana kan, Allahtr. lem, Allahn bizzat
kendi iinde ayrp belirttii sretler ve ekillerdir
ve bunlar vcudu tamamiyle tketmilerdir. Yani,
Allah, yaratk ad ile adlanan ne varsa hepsinin iine
sokulmutur. Byle olunca, Allah her grenle grr ve
her grnende grnr. u hlde, Hakk Haktan
Hak gz ile gren kimseler Hakk bilenlerdir. Hakk Haktan Hak gz ile grmeyip nefsinin gz ile
hirette grmei uman kimseler de childir. Allah,

btn snrlam ay ve kaytlam ay kaplayan ulu var


lktr. nk, Allah, kendi hakknda: Hangi tarafa
dnerseniz Hakkn yz orada grnr buyurmu
tur.
Hakikat byle olunca, Allah, Asildir; eyd ir;
Tatunandr; Bilinendir; Nurdur... .
Muhyiddin, szlerine devamla, Allahn lem ve
lemin Allah, daha dorusu, vcudun bir olduunu
ve bu vcudun Nurdan baka bir ey olmadn;
Zulmet te bu nurun.derece derece kalnlamasndan
ve kabalamasndan ibret olup asl olan nurdan ay
rlm ayacan ve esasta, Nur ile Zulmetin ayni ey
olduklarm ve byle bir gre ulaabilmek iin de
toplam (Cem) makamna ykselmek gerektiini
aklamakta ve szlerini yle bitirmektedir:
Kinatn satrlarn iyice dn! Onlar sana
en yksek varlklardan (mcerred akllar ve klli
nefslerden) Rislelerdir. Eer, kinatn satrlarn
iyice dnrsen grrsn ki onlarda: (iy i bil k
Allahtan baka her ey btldr) diye yazldr.
Haylde yaratlarak inanlan ilhlar bir snrla
snrlanm oldular. Bu ilhlar, kendi kullarnn kalblerine sabilen ilhlardr. Hlbuki, M utlak ilh ,
hi bir eye smaz. nk, o, eyann ayni olduu
gibi kendi nefsinin de aynidir. Hlbuki, her hangi
bir ey hakknda o, kendi nefsine sar veya smaz,
denilemez. Bunu iyi an la! Allah gerei syler ve
doru yolu gsterir .
M uhyiddin3e gre, Allah hakknda her denen
ey dorudur ve birlik (Vahdet) in ifdesidir. nk,
vcutta yalnz Allah vardr. Bundan tr de Muh
yiddin yle demektedir:

Halk, Allah hakknda bir takm akideler edin


diler; ben ise onlarn btn akidelerini kendime aki
de edindim. .
Muhyiddin, (Zahirul-Alk erh TercemnelEvak) adl dvannda yle demektedir:
Kalbim, her sreti alabilecek hle geldi. Onun
iin kh hlar otladr, kh rahipler manastrdr,
kh mminler evidir, kh tavaf edenlerin K abesidir,
kh Tevrat levhalardr, kh K uran mushafdr.
Benim dnim sevgi dnidir. Onun kervan nereye
ynelirse ben de beraberim ve dnim o dindir, iymanm da o iym andr .
5 Be Hazret veya lemin beincisi de (insan)
dr.
Yukarda akladmz Yedi ni mertebesinin
Yedincisi ve Be Hazret veya Alemin Beincisi de
nsandr; daha dorusu, (Kmil nsan)dr. Kmil
insan, kendinden nceki alt ini mertebesini veya
drt hazret veya lemi kendinde zet olarak toplam
bulunmaktadr.
Muhyiddine gre, Zt, Sfatlarm n; SfatIar
da tecellleri ve unlar olan lemin kendisidir.
Byle olunca lemin en erefli yarat olan nsan
da A llahtan baka olamaz.
Kmil insan, sret asndan, Kk lem;
mana asndan da Byk lemdir. nsan, m ana
asndan byk lem olmakla Allah nsan, Hayat,
lim, rade, Kudret, Semi, Basar, Kelm gibi kendi
sonsuz sfatlarndan bir oklarna ortak kld ve ken
dini insanda bu sfatlariyle bilip bildirdi. Allah,
Kuran- Kerminde yle demektedir: Allah demi
Ahsen-i Takvim zre yaratt; Tn. 4 . Emneti

Yerler ve Gkler deil, ancak, nsan kabul etti;


Ahzb. 72 . Allah insan tamamladnda ona ru
hundan frd ve meleklere yere kapanp secde edi
niz dedi; Sd. 72 . Biz, gerekten dem oullarn
ereflendirdik ve yarattklarm zn hepsine stn
kldk; sr. 70 . Bu konuda zellikle u hadislere de
iaret edilebilir: Eer Sen, sen olmasaydn, ben
bu felekleri yaradmazdm . Allah, insan kendi
sreti zre yaratt. Ey lemin zeti olan dem
olu! Ben btn eyay senin iin seni de kendim
iin yarattm . Kmil insan, bu lemin ruhu ve lem
de onun cesedi gibidir ve ceset, daima, ruhunu ara
makta ve arzulam aktadr .
Baka bir deyile, her ey insanda ve insan her
eydedir. lemler, birbirinin aynasdr: Lhtun
aynas Ceberut; Cebertun aynas Melekt; Melekutun aynas da uhdtur ve btn bu lemlerin
toptan aynas da Km il nsandr. Kmil insan, Al
lahn Halfesidir; Gayb ve ahadet lemlerinin
aynsdr; ve hi bir mertebe yoktur ki Kmil nsan
onu iermi olmasn. Kmil nsan, Allahn kendini
gsterdii lh bir aynadr.
nsann Kmil nsan olabilmesi iin de tmel ak
la ulamas ve bu suretle, btn akl mertebelerini
tamamlamas gerekir. Bu duruma, gelen nsan da
(Muhammede Ait Hakkat) mertebesine ulam ve
o olmu olur. Yani, Peygamberlik mertebesi de Tmel
Akl mertebesinden ibrettir. Kmil insann Allahn
Halfesi olmas meselesi de ite bu M utlak Varln
dna ve iine ait bilgiye sahib olma meselesidir.
Yine tekrar edelim ki Allah insan kendi sreti
zre yaratmtr. Zira, insan ruhu, Rahm ani Nefsten
ibrettir. nsan, btnl ile lemlerin bir toplam

ve zeti olmakla, Gayb, Ceberut, Melekt ve uhd


lemleri de insandadr ve insan, lemlerin ruhu
gibidir, tnsaun d lem ; ii de Haktr; ve i, d
idare ve tedbir eder. K uranda bildirildiine gre
Allah, insana, onun ah damarndan daha yakndr.
Byle olunca da (Nefsini bilen A llahn bilmi olur).
Daha ak bir deyile, Allah, hem dtr hem itir.
Dolaysiyle, lh bilgi de, ancak, d ve ii kendinde
toplam olan insann kendisinin ne olduunu bil
mekle hsl olur. nk, tekrar edelim ki insan, nura
ait olsun, maddeye ait olsun; da ait olsun, e ait
olsun; btn mertebeleri kendinde toplamtr.36
Ksaca, A llahn btn isimlerinin ve sfatla
rnn btnlenmesi ve meydana kmas tnsanda
tamamlanmtr. Bundan tr, insan, bu lh isim
lerin ve sfatlarn gerek olarak mliki ve kullancs
dr. Sfat ise srettir; dolaysiyle de insann sreti
A llahn sreti olmak gerekir. Nitekim de byledr.
Allah, insan K uranda dedii gibi, ruh, cism ve nefs
bakmndan kendi sureti zre yaratm tr.
tnsan, Tanr katnda, bakan gzdeki bebek gibi
dir ve grmek sfat ile tabir edilmi olan yaratk
odur. ite, bundan trdr ki ona tnsan denildi.
nk, Tanr, yaratklarna nsan ile nazar kld ve
onlara rahmet eyledi. u hlde, ezel olan tnsan, ekli
ile hds, fakat, zuhur ve meydana k bakmndan
ebed ve daim dir; ezel ve ebed, onun vcudunda
birlemitir. lem, insan vcudu ile tamam oldu,
tnsan, Padiahn hazneleri zerine vurduu mhrn
nakna m ahal oldu; bundan tr de insana Halfe
ad verildi.. Tanr, lemi korumak hususunda demi
kendine Halfe kld. Allah, insan her ynden kendi
sreti zre yaratp onu kendine Halfe klnca da

ona kendinden (Muhabbet) gstermekten baka are


kalmad, insan ile Allah arasndaki iliki de ite, bu
muhabbetle balad ve bu muhabbet te Kmil nsanda
en tam eklini ald, ite, btn bunlardan tr, lem,
iinde Kmil insan var olduka, Allah tarafndan
daima korunmu olacaktr.
Muhyiddin yle diyor:
"Sen kulsun ve sen Tanrsn; kulluun, kimin
kulu olduunu bildiin indir.
Sen Tanrsn, ve kulsun; nk, szlemende
kendini T anrya baladn.37
Muhyiddinin Vahdet-i Vcd Felsefesi, arkn
Tasavvufunu ve lh Felsefesini olduu kadar Garbn Mistisizmini ve Panteist Felsefesini de iddetle
etkilemitir. M uhyiddinin Tasavvuf Felsefesinin arkta hkm srd devirde GarVta da vahdet-i v
cd felsefesi hkm srmekte idi ki bu devir J . Brunoya kadar uzanr.
M uhyiddinin arkt a etkisi, zellikle, Dvd
Kayseri, Fergn, Sadrettin Konev, Irak, Cm,
Mevln, Abdurrazzak Kaan, M eyyidddin
Gnd, eyh smail Bursav, Niyaz -i Msr, Abdulgani Nabls, Hoca Muhammed Nur Al-Arab
Al-M elm gibi bir ok byk mutasavvflarda pek
aktr. Bunlarn eserleri M uhyiddinin eserlerinin
birer erhi gibidir.
Muhyiddinin Tasavvuf Felsefesi, ayni zamanda,
yz yllar boyunca din taassubun byk lde n
lenmesini salad iin de, ayrca, vlmee lyk
tr.
Muhyiddin A rabinin pek yksek bir anlay
gerektiren Vahdet-i Vcd Felsefesini anlamak ve

kavramak her kafann kr olamayacandan o, bata


eyh Al-Islm bn Teymiye (l. H. 728) olmak
zre baz mutaassb kimselerce zndklkla sulan
mak istenmise de gerek yolunun bir ok ulular
onun tam bir mslman ve Allaha ulam byk
bir Vel olduunda sz birlii etmilerdir. nk,
o, Vahdet-i Vcd yolunun, Kitab ve Snnetin ta
kendisi olduunu ispatlamtr.
M uhyiddini yerenlerle venler arasnda, yuka
rda da iaret ettiimiz gibi, eyh Rkneddin Alddevle Al-Semnn ile Kemalettin Abdurrazzak Kaan arasndaki mnakaa zel bir nem tar. Semnni, M uhyiddinin: Allah M utlak Vcuttur deme
sine iddetle kar koymu, Kaan de bu sz, Nefehtl-nste grlecei zre, byk bir kudretle
savunmutur.
Semnn, Vahdet- Vcdun ancak, bir ken
dinden geme (Vecd) ve sarholuk (Sikr) hli oldu
unu ileri srmtr, ite, Serhindli mam Rabba
ni39 (H. 971-1034) Semmnnin bu grn tek
rar ele alarak daha gelitirmi ve M uhyiddinin Vahdet-i Vcd grne reaksiyon olarak (Vahdetiuhd) adn verdii bir gr ortaya atmtr.
Fakat, ah Veliyyullah gibi bir ok byk muta
savvflar, mam R abninin uhd Tevhidinin,Muh
yiddinin Vcdi Tevhidinden baka bir ey olma
dn ve R abbnnin, yeni bir hakikat deil, ancak,
yeni bir kelime iycad ettiini iddia etmiler ve ah
Refiddin gibi bir ok bykler de R abbnnin
Vcdi Tevhidi anlamaktan ciz olduunu leri
srmlerdir. Son zamanlarda memleketimizde de
Rabbani taraftar Mehmet hsan ile Muhyiddin ta
raftar Ahmet Avni Konuk arasnda uzun bir mnaka

a olmu ve Ahmet Avni Konuk, delillere dayanarak,


R abbnnin Vcd Tevhidi anlayamadn is
patlamtr.
tmam Rabbani, M uhyiddinin, Zt, Sft ve
Vcd ayniliini red etmi ve bunlar birbirinden
ayrarak, (Vcd) u, Ztn ilk yaratt ey; Sfatlar
da Ztn glgeleri; lemi, yani okluu da bu gl
gelerin glgeleri saym ve bunlar bamsz glge
varlklar olarak kabul etmitir. Ancak, hemen iaret
edilecek ak bir hakikattir ki asl olan tek br vct
karsnda asl olmayan bir ok glge vcutlar kabul
lenmek ve Vahdet-i Vcd yerine Vahdet-i uhd
diye bir ey ileri srmek, en azndan, varlkta
Allaha irk komak demektir. te, M uhyiddinin
haylden, yokluktan ibaret sayd da Rabbnnin
kendi balarna birer asl varlk olarak kabl ettii
bu glge varlklardr. Yine pek aktr ki kendi ba
larna varlk sahibi olmayan glge varlklar, yokluk
tan, haylden baka bir ey olamazlar. (Vahdet-i
uhd - Vahdet-i Vcd) adl Doktora tezimizle
(mam Rabbnnin Tevhid Grne Genel Bir
Bak) adl makalemiz39 Muhyiddin ile Rabbani
arasndaki btn bu mnakaalar ihtiva ettiinden
ve R abbnnin Vahdet-i uhd gr, Muhyiddinin
hayl saydndan baka bir ey olmadndan bura
da R abbnyi ayrca ele alma ve bo yere sz uzat
ma luzumsuz sayyoruz.
Bu konuda Mesnevi de yle diyor:
Eer bir aya Ay birdir dersen, sana der ki,
bu ikidir, vahdette ek vardr.
Ve eer bir kimse ona glp ikidir derse, o bunu
doru sayar; bu, kt huyun laydr .

Fakat, gerein byle olmasna ramen Rabbnin bu uhd Tevhd gr, (Mceddidiyye)
yolu olarak Rabbnnin halfeleri vstasiyle Hindten baka dier Islm lkelerine de girmee balad
ve Muhammed Buhar ile de ilk defa Osmanl im
paratorluunun merkezi olan stanbula ulat..
Ancak, Osmanl im paratorluuna giren bu uhd
Tevhd gr, Anadolu ve zellikle Rum ili toprak
larnda, karsnda, M uhyiddinin Vcd Tevhdinin poplarize edilmi bir hulsas ve btn Melm kollarnn Ana Yasas hlinde Simavnah Bed
rettinin fikirlerini buldu.

BEDREDDN SMV
(H. 761-823)
Simavna Kads olu eyh Bedrettin,40, on be
inci yz yl balarnda yaam bir Trk din lim i
dir.
Bedrettin ilk tahsilini memleketinde yapm,
fakat, sonra bu uurda bir ok yerlere ve bu arada
Kahireye de gitmi ve orada Seyyid erif Crcn
ile birlikte Mbarek ah M antknin derslerine dedam etmitir. Bu arada Mantk, Felsefe ve ilah iyat
dersleri de gren Bedrettin, nce, Fkh alannda pek
byk bir nam yapm ve bu yolda (Letifl-art) ile (Cmiul-Fusuleyn) adl iki nemli eser ver
mitir. Fakat, o, sonra kendini tamamiyle Tasavvufa
vermi ve bu yolun belli bal hretlerinden olmu
tur. Onun, Tasavvuf yolunda, (Fuss Al-Hikem Hai
yesi), (Meserretl-Kulb)u ve zellikle, onu dnya
ya tantan, (Vridt) adi risalesi pek namldr.
Bedrettinin (Vridt)nda bildirdiine gre:
Varlk, Allahtan ibrettr, ondan baka vcud yok
tur. Ancak, Allah, messir olarak Hlk, mteessir
olarak ta Mahlktur. lem, kadmdir. ll irade,
ancak, bir eyin kendi istidadna baldr; yoksa,
ona hkim deildir; yani, geri Allah dilediini ya
par, fakat, Allah, ancak, istidatta olan diler, Kymet, hret, Cennet, Cehennem meseleleri de hal

kn bildii ve zan ettii gibi deildir. Dnya ve hiret, Ruh ile Beden birbirine paraleldir ve ayni za
manda ezel ve ebeddir. Hair, cismn deildir.
Cennet, dnyadaki iyi eylerden veya hazlardan;
Cehennem de dnyadaki kt eylerden veya keder
lerden, ztraplardan ibrettir. fnsan doruya ve
Hakka gtren her ey melek; ve insan dorudan ve
Haktan uzaklatran her ey ve zellikle ehev kuv
vetler de eytandr...
Bedrettinin esasl fikirlerini ylece zetleye
biliriz :
]- Allah:
Allah, btn eya ve fiillerin kendisinden k
t ve kendisinin btn kemallerle vasflanm ol
duu M utlak Vcuttan ibrettir. Bu Mutlak V
cdun vcdu Vcib (Zorunlu) br ve ondan gayri
olan btn eyler, ancak, onunla vardrlar.
Mutlak Vcd. fiil ve etki bakmndan Tanrdr,
H lktr; etkilenme ve fiil kabul etme bakmndan
da lemdir, mahlktur.
Allahn, meydana kp grnmesine, zt mey
li vardr ve bu meyi de (Muhabbet) ten ibrettir.
2- Hakk V arlk :
Bakalk ve zddiyyet mertebeler bakmndandr. Hak
olmamaklk nisbdir.
Ruh ve cisim ayni eydir; aralarndaki ayrlk
gerek deil, itibrdir. Peygamber: Ruhlarnz
vcutlarmzdr ve vcutlarnz ruhlarnzdr bu
yurmutur.

3- Eya:
Eya yok, yalnz Allah vardr. Zira, varlk, art*
sz ve kaytsz Haktr. Ezelde Allah vard ve onunla
birlikte hi bir ev yoktu hadsi de bu hakikata ia
rettir.
4- nsan:
nsan, lemlerin tohumu ve lemler de o tohu
mun aac gibidir.
5- lh E m ir:
lh. emir, Ztn iktizasndan ibrettr; onu
yapmamak insann elinde deildir.
6- lem K ad m d ir:
lem, cinsi, nevi ve ekliyle kadmdir. Sonradan
meydana kmas, zamana deil, zta ait bir keyfi
yettir.
7- rde:
Fiiller, irdeye, irde de d ve i sebeplere ba
ldr. Fakat, chiller bir eyi ilemek veya ilememek
hususunda kendilerini hr sanrlar. V ar saylan bu
hriyyet, irdeden tr deil, o eitli hareket
lerin sebeplerinin eitli olmasndandr.
8

Tevhd t r:

a - lm T evh id : Bu tevhid, kitaplardan reni


len tevhittir ki ilme mahsus yakne aittir.
b - u/ud T evh id : Allah tarafndan kefve ilham
ile renilen tevhittir ki ayna mahsus yakne aittir.
c - %evk T evhid: insann, kendisinin btn var
lktan ibaret olduunu zevk ile alglad tevhittir
ki Hakka mahsus yakne aittir.

9- bdet ve Dua:
Zikirler, dualar, namazlar, niyazlardan maksat,
kalbi msivadan koparp Allaha yneltmektir. Di
er btn eyler bu gayenin elde edilmesine ancak
vstadr.
10- hiret:
hiret, chillerin sandklar gibi gzle grne
cek lemden deildir. O, bir anlam da, ilerin sonu
dur da.
Mukaddes kitaplarn iaret ettikleri Cennet ve
onda olan eyler, d anlam lar ile anlalm am al
drlar. Onlarn gerek anlam lar vardr. Cennet ve
Huri gibi szler, insan Hakka yneltmek iindir.
Kymet ve Har da d anlam lar ile anlalmama
ldrlar.
11 - Cennet ve Cehennem:
Her iyi hle Cennet, her tt hle de Cehennem
atei denilir.
12- Melek ve eytan:
nsan A llaha ynelten her kuvvet melek, ve
cisme ait lezzetlere yneltip Allahtan uzaklatran
her kuvvet te eytan ve b listir.
13- K iifr ve Iym an:
Kfr ve yman birbirlerine muhtatrlar. Zira,
kfrden gemeyen hakik iymana varamaz ve ms
lman saylmaz.
14- Emnet:
Tanrnm lemlerin yklenemeyip yalnz n
sann yklendiini syledii emnetten maksat, in

sann Allah suretinde yaratlmasdr. Zira, insan, her


ynden, toplu olarak, Allah suretinde yaratlmtr.
15- Allah ile nsan Arasndaki Ba:
Allah ve insan arasndaki ba, (Muhabbet)le
balar (Kavumak) la biter.
16- K m il tnsan:
Kmil nsan, daima Hak'ka ynelen ve her h
linde H ak'la birlikte bulunandr. Bu sebeple Kmil
nsan hi bir yol ve det tutmaz, t, niyete bahdr.
17- Her eyde ki Yn:
Her eyde iki yn vardr: y i ve Kt; Gzel ve
ve irkin. nk, Allah, Cell ve Ceml sahibidir
ve her zerrede tecell eden ve var olan Odur. Bu se
beple, her eyde A llahn btn sfatlar da bulunur.
Allah, bir insana bir eyi ilemesini ezelde irde
etmise ona o eyin iyi ve gzel tarafn ve eer irde
etmemise ona o eyin kt ve irkin tarafm gste
rir. Gnahlar da byledir.
18- yilik ve K tlk:

iyilikler ve ktlkler, lezzetler ve elemler M ut


lak Vcda nisbetle izfdirler, nisbdirler. nk,
ayni ey bir kimseye iyi dier bir kimseye kt ola
bilir. Mesel, ylann zehri kendisine zararszdr
ama insan ldrr.
19- Ebed Yaam ak:
Alemi ve bu hayat hakik bilmeyip ikilii or
tadan kaldran ve A llaha ulaan kimse A llahta

ebed hayata kavuur. Zira Allahn vcdu yoklukla


vasflanamaz.
Balangta da iaret ettiimiz gibi M uhyiddin
in Vahdet-i Vcd gr ile keml zirvesine ulaan
Tasavvuf, ondan sonra bir Teozofi hlini alm, iler
leme ve orijinaliteden kesilerek srf taklitten ve tek
rardan ibaret kalmtr. Mesel, hicr 739 da len
Abdurrezzak Kaan, eserlerinde, M uhyiddinin
(Fuss)undaki fikirlerini erh etmekten baka bir ey
yapmad. H icr 767-820 arasnda yaayan Abdulkerim A l-C iylnin (nsn- K m il)i Muhyiddinin
Kmil nsan grnden baka deildir. Hicr 937 de
len Abdulvehab aran ntn (Al-Yevkt val-Cevhir) adl mehur eseri de baz eski Tasavvuf mez
heplerin ve zellikle Muhyiddin Arab mezhebinin
bir zetidir. Hicr 1143 te len Abdulgan Al-Nabls de M uhyiddini tekrarlamaktan baka bir ey
yapmamtr,
Muhyiddin A rabden sonra Tasavvuf konu
sunda sz edilmee deer ancak altnc ve yedinci
hicr yz yllarda kurulan K aadrlik41, R flik42,
Shreverdlik, Bedevlik... gibi tarikatlar arasnda
bulunan ve zellikle taassubu nlemede de pek nemli
bir rol oynayan Mevlevi Tarikatnn m anev kuru
cusu Trk Ereni M evlna Cellettin R m dir.

CELLEDDN R U M
(H. 604-672)
Mevlna Celleddin-i Rum 43 slke esas olmak
zre eriat ile birlikte Ak ve Cezbeyi kabul etmi,
Ak ve Cezbe iin de Semi benimsemitir. Cam,
M evlna iin: Peygamber deil ama Kitab sahi
bidir demitir.
zellikle ems-i Tebrznin44 yksek ruhnyetinden feyz alan M evlnada Tasavvuf: nsann,
evvel, btn T abiatta Hakk grmesi, sonra da in
sann A llahn sevgilisi olduu ve insann tam bir te
vazu ve mutlak bir itaat ile bu lh sevgiye lyk
bir hle gelmesi ve bu hli bilfiil yaamas gerektii
esasna dayanyordu ki byle br yaant da can ile
cnan, k le m ak birbirinin iinde erirler, bir
tek vcd olurlar.
te, ems ile M evlna da byle bir yaanty
tahakkuk ettirdiler ve M evlna gerek Dvnnda
ve gerek Mesnevisinde hep bu yaanty aklamaa
alt. Mevlna yle diyor: Ey Tebzizli, em
Senin yzn grdm greli dinim akmdr benim .
Mevlna, her eyden nce, nsan yle ta
nm lar: tnsann insanl dnyadan kamasnda,
hayvanl da Tanrdan kamasndadr .

Mevlna, zhir ilm i insann zerine konmu bir


yk, Ledn ilmini de insann onun zerine bindii
bir kheyln sayar.
Mevlna yle diyor:
Dnya, Allahtan gfil olmaktr. Yoksa kuma,
gm, altn, oul ve kadn deildir .
Gnein varlna delil yine gnetir. Eer
sana delil lzmsa yzn ondan evirm e! .
Halk, (Ben Tanrym) demeyi byk bir dava
sanr; oysa, (Ben kulum) demek byk bir davadr.
nk, bunu deyen iki varlk ispat eder: bir kendisi
ni, bir de Tanry ispata kalkr. (Ben Tanrym)
deyen, kendisini yok etmitir; yele vermitir; ben yokum, hep Odur, Tanrdan baka varlk yoktur, ben
yokluktan ibretim, hiim, der. Bundan dolay halk
anlamaz. Burackta bir kii de Tanr rizasi iin Tan
rya kulluk eder; Tanr iin kullukta bulunur ama
kendisini de grr, yaptn da grr, Tanry da
grr. te, bu kii suya batmamtr, suda boulmamtr. Suda boulan o kiidir ki onda hi bir ha
reket kalmaz. Onun hareketi, suyun hareketinden
ibrettir.
Huuu ! kpnn rengi A llahn boyas oldu. Et
raf onda bir renk oldu. Bir slik bu kpe dse (yani
vahdet mertebesine erise) ben, vahdet kpym
der. Onun, ben kpm, demesi, (Enelhak-Ben Hak
km) demektir. Ama, o, bu hlinda yine beerdir.
Fakat, slik, A llahn nuru ile batan baa nurlamrsa, artk, o vakit, o, hl dili ile ve bil ihtiyar (Enelhak) der, ve artk o, hl ile Hak olmutur. Demir,
ancak, kpkrmz bir ate hline geldii vakit (Ben
Ateim) deyebilir. .

Kalblerimizi sevgilinin dncesi doldurduu


zaman,
Bizim btn iimiz Onun hizmerinde olmak ve
hayat Onun iin harcam aktr .
Mevcut olmayan iin var olmayaym,
Erganonun perdeleri Ona dneceimizi iln
ediyor .
Mevlna, Dvn- K ebrinde de yle diyor:
Ezeliyetin Badadnda, Biz, marurane ilnda bulunuyorduk: (Ben, A llahm !),
Biz, byle olduumuz iin, kalb, Ulhiyetin
aynasdr .
,
Senin nefsinin A llahn tasavvurunda bir s
reti vardr. Bu sebeple, bilmek istediin her eyi
kendi nefsinde a r a ! .
Ey kalb! Biz bir utan bir uca aradk, sorduk,
Sevgiliyi Senin iinden baka bir yerde asla gr
medik .
Mevlna yine yle diyor:
Cn, bakta, grte yok oldu da unu dedi:
(Tanr cemline T anrdan bakas bakamad gitti) .
Alt ynden de balanm olsan korkma
Gnlnn t iinde sevgiliye gizli bir yol var.
Sdece k

sevgilisi ile birlemei aramaz,

Lkin, sevgili de k ile birlemei arar .


k ve M akun birbiri iinde eriyip ayni za
manda hem k hem M ak olarak tek vcut
olduklar bu birleme hli tahakkuk edince de Mevlnaya gre, btn Dinler ve M illetler de tek bir Din

ve tek bir M illet olmu olur. te, bu halette M evl


na: Ben, yetmi Mezhep ile beraberim5 diyor
ve btn insanlara yle sesleniyor:
Yne de gel, yine de gel, her ne isen yle gel!
ster Kfir, ister Mecs, ister Putperest ol, yine
de gel!
Bizim Derghmz mitsizlik Dergh deildir.
Eer yz kerre tevbeni bozmu olsan da yine
gel!

Bu, sevgili ile birleip tek vcut olma hli, Mevln anm, daha ocuk yalarnda ailece Belhten hic
retleri esnasnda Nsburda suhbetine kavutuu b
yk Mutasavvflardan Feridddin Attra gre ise, ha
kikat yolcusunun tam bir yokluk hlidir. Bu, yoklua
dayanan birlik hlinde de Dinler ve M illetler de yok
olmutur. Bu hlette, artk, ne Din ne de Dinsizlik sz
konusu olabilir. Attr, (M antkuttayr) adl kitabnda
bu hleti Yedi V d fde bir seyahat olarak yle bir
hikye ile aklar:
Hd Hd kuuna dier kular Sultnn gizli
Sarayna gtren yolun uzunluunu sorarlar. O da
cevap olarak: her seyyahn iinden gemee mecbur
olduu Yed V d vardr, lkin, sona erenlerden hi
biri geri gelip seyahatlarm anlatm adklar iin hi
kimse o yolun uzunluunu bilmiyor, der ve Yedi
V d iyi yle anlatr:
( tin balangcnda (stek Vdsi) var.
Ondan sonra, ucu buca gelmeyen (Ak V a
disi) gelir.
nc V d (Bilgi V d si);

Drdnc V d de (stin Vdsi)dir.


Beinci V d (Tevhd V adisi);
Altnc V d, sarp ve korkun bir vd olan
(Hayret Vdsi)dir.
.
Yedinci V d (Yokluk, Yoksulluk Vdsi)dir.
Bundan sonra, artk, gitmene, yol-yrm ene
lzum yok! Tanr seni, kendine eker. Bu cezbeye
dtnm gidi, yry te kaybolur. Katra bile
olsan Okyans kesilirsin.......... ...
stek Vdisine girdnmi her an nne yzlerce
zulmet kar.
.
Her solukta bu vdde yzlerce belya urar
sn. Gklerin Ttsi bile burada sinekleir.
Burada yllarca alp abalam an gerek. nk,
haller, burada, hlden hle dner. nsan, burada,
hlden hle girer!
Burada, m al atman, mlkten arnman gerek!
Bu yolda kanlara bulanman, her eyden sy
rlp kman lzm !
Elinde hi bir ey kalmaynca, gnln de btn
Varlktan artman gerek.
Gnln, sfatlardan armdm Tanr kapsndan
Zt nuru parlam aa balar.
O nur, gnlnde parlaynca, gnlndeki bir is
tek, bin olur.
in alevlere sarsa, nne yzlerce kt vdler
ksa,
Yine kendini delicesine itiyakla atelere atar,
Perveye dnersin!

Bu eit Adam, itiyakndan, aradka arar;


yandka yanar, Sakisinden bir yudumcuk arap
ister.
O, arabn bir yudumunu itimi iki lemi de
unutur.
Dudaklar kupkuru olarak denize dalar. Candan,
Cnnn srrn ister.
O srr bildiinden, o srra mahrem olma dile
diinden yoldaki can alc Ejderhadan korkmaz.
Yolda nne kfr ve lnet bile gelse, tek, sev
gilisinin kaps alsn da ne olursa olsun der, hepsini
kabullenir.
Sevgili kapsn atm da ne Kfr kahr ne D in!
nk, o kapda ne o vardr, ne b u ! ).

S O N U
Topluca syleyecek olursak Tasavvuf:
1- Bir eit tercb tipi.

2- Bir eit bilgi yolu ve bir eit uur hlidir.


Tasavvuf, gerek yn ile A llah bilme yolunda
transandantl bir tatmin itiykt ve ihtirs olmak
tan ziyade Allaha kavuma yolunda bir akn ke
m l ve tatmini tiykdr. Ve Allah, Zaman ve
Mekndan mnezzeh olmakla beraber, her yerde
hzr ve nzr olduundan tr de Ona belirli
bir yoldan deil, her yoldan ulalabilir. Anak, bu
yollarn en amaz ve kestirmesi insann kendi
nefsidir.
yle de diyelim :
Tasavvuf, pek mkemmel ve pek yksek bir
duygulanma eidi; daha dorusu, bir hayat eklidir
ve bu ekildeki hayatn da balca iki yn vard r:
1- O, bir hayat prosesidir.
2- O, bir mistik algnn tatminidir.

M utasavvfn hayat prosesi olmas bakmndan


o, Allaha doru seyr ve slk halleri iinde {Tas
fiye, irak, Vecd ve stiraak) kademelerinden ge
erek, ahsiyyetin yeniden yapldr.

Mistik algnn tatmini bakmndan da o, kontamplsyon hlinde olan kiiye (M utlak)tan haber
veren (Vahy)den ibarettir.
Ve en nihayet yle diyelim :
Tasavvuf, gerek anlamda, En ' Son V arhkn
ilmi, ve En Son V arlk la birleip Bir Olma ilmidir.
Gerek Mutasavvf ta, sdece, (M utlak) n ilminden
sz eden deil, fakat, (M utlak)a kavuandr. Kavu
mann delili de sdece, (Bilmek) deil; (Bilmek)
ile birlikte (Olmak)tr.
Yukarda da iaret ettiimiz gibi Tasavvuf yolu
bir ok eitlilikler gsterirse de btn bu eitlilik
ler, Islmda, ana yolda toplanmtr.
1- Ajihd ve bdet y o l u : Buna (Ahyr) yolu da
denir. Genel olarak eriat yolu, muamele yoludur.
2 - T asfiye ve M chede y o l u : Buna (Ebrr) yolu
da denir. Riyazet ve mchede, yani tasfiye yoludur.
Bu yolda olanlar gerek Hak ve gerek halk ile mua
melelerinde sadkat zredirler.
3 - Ak ve M uhabbet y o l u : Buna (attr) veya (
irin) yolu da denir. Bu yol, ak, muhabbet ve cezbe
yoludur. Bu yol, ilk iki yoldan stndr.
Zira, bu yolun art, (lmeden evvel lnz) ha
dsinin iaret ettii hldir. Dolaysiyle, bu yol, artk,
bir hlden dier bir hle, bir makamdan dier bir
makama ykselerek A llaha kadar giden bir seyr
ve seyahattir. Bu yolun dayana olan esaslar, Tasavvuf dille, makamlar da ondur:
1- Tevbe
2 - Zhd
3 - Tevekkl

4 - Kanaat
5- Uzlet
6- Devaml zikr -

7Allahaynelme
(btnlkle)

8- Sabr
9 - M urkaba
10- Riz

Tasavvufun en son gyesi Birlik (Tevhd) tir.


Birlikte Allahtan gayri olan eylerden gemekle,
yani (Fena) ile olur. (Fen) da trldr:
1- Kasitte Fen.
2 - ududta Fen.
3 - Vcudta Fen.
Bu bakmdan mutasavvflar da e ayrlrlar:
1- Kusdular.
2 - uhdular,
3 - Vcdular.
K usdular:
Bunlar, maksat ve irdelerini Allahn irdesinde
Fni klanlardr. Bu yolda olanlar, ancak, A llah
kasd ederler ve ancak Allahn irdesi ile irde eder
ler. Bunlar, uyanklk hlinde ve bakadadrlar; bun
larn ilim leri ve temyizleri vardr.
uhdular:
Bunlar, Allahtan gayri olan eylerden Fn
olup yalmz Allah mahede ederler ve onlarca bu
uhd, gayedir. Onlar, bu Fennn son derecesinde
kendilerinden geerler ki asl Fen da budur. Bu mer
tebe geici bir hl ve zevk mertebesidir. Bunlarda ilim
ve temyiz gc kalmazsa da yine de onlarca Yaratan
ile yaratlan ayrdr. Bunlardan bazlar bu Fen
makamn gye edinerek btn amelleri brakrlar
ki uhdulann bylelerine (Gliye) derler.

Vcd ular:
Bunlar, vcudta Fn olanlardr. Bunlara gre
A llahtan baka vcd yoktur. Yaratan ve yaratlan
aynidir. lemler, Allahn tecelllerinden, un ve
tavrlarndan ibarettir. Fen olsun, vahdet olsun d
tadr, da aittir. Bunlar, grnenin Fn oluundan
grme Fniliine geerler ki bu husus uhdularla
aralarndaki en nemli ayrl tekil eder.
Vahdet-i uhdta uhd, gyedir. Vahdet-i
Vcda gre ise vahdet-i uhd ne gyedir ne de
bu yol iin zorunludur. uhd keyfiyeti sliklerin
bazlarnda hsl olur, bazlarnda da hsl olmaz.
Bundan tr uhd, gerek yolunun esasndan deil
dir, tesadfe ait bir eydir.
Vcdularn bir ksm da Allah lemlerin bir
toplam olarak kabl ederler. Bu gre gre lem,
topyekn Allah olmu olur ki bu grte olanlara da
(Galiye) yahut (Vahdet-i Mevcudular) denir.
Ksaca, Vahdet-i Kusd, slmn, ana hatt
ile, davet ettii hakikattir; eriatn ta kendisidir.
Vahdet-i uhd ta baz sliklere rz olan bir zevk,
bir hldir. Vahdet-i Vcd ise, btnl ile A llah
ta yok olup Allah ile baak olmann sonucudur ve bir
Felsefedir. Fakat, hemen ekleyelim ki bu Felsefe, akla
ve manta dayanan bir Flsefe olmaktan ziyade
Sezgiye ve Zevke dayanan bir Felsefedir.
Vahdet-i Vcdulara gre Allah, btn varla
sr olan M utlak Vcdtur; Tevhd eden de Tevhd
edilen de Odur; ve O-nun hakknda her denen ey
Haktr ve Tevhttir. Vahdet-i Vcdulara gre Ha
lik, M ahlk; Kadim, Hdis; Rab ve Abd ispat et
mek irktir.

Muhyiddin yle demektedir:


Tek varlktan baka varlk yoktur. u hlde,
Nur ile Zulmet aynidir .
Allah beni er ben de Onu; O bana kulluk
eder, bende Ona. Hak beni yaratt ki kendisini bile
yim ; ben de Onu, bilmek ile var kldm .
emsettin M arib de yle diyor:
Senin zuhrun benim iledir, benim vcdum
da senin iledir. Ben olmasam Sen zhir olmazdn,
Sen olmasan ben de mevcut olmazdm .
Velhsl, Kitabmzn banda Allah hakknda
iaret ettiimiz : O, evveldir, hirdir, zahirdir, b
tndr yetine tekrar dnerek diyelim ki Vcd,
ancak, Allahn Ztma ve Ahadiyetine aittir. Msivnn, yani Allahtan gayri eylerin-hangi mertebe
de olurlarsa olsunlarvcutlar yoktur ve olamaz.
nk, Evvellik, hirlik, Zhirlik ve Batllktan ba
ka beinci bir mertebe olamaz.
Baka bir deyile, gerek vcd sahibi olan Allah,
eyann gerek sretleriyle meydana kar ve eya
da A llahn gerek vcudu ile mevcd olur. Zir,
Evvel olan, hir olan, Zhir olan, Btn olan, yalnz,
A llahtr.
imdi, btn mertebesi, srf (Tenzih) mertebesi
dir. Zuhur mertebesinde ise (Tebih) zorunludur. Bu
sebeple de Allah, bir bakma her eyden mnezzeh,
bir bakma da her eyle ve her eyde zhirdir; yani
Allah, Tenzih ve Tebih sfatlarnn her ikisi ile de
sfatlanmtr. Tenzih ve Tebihten her biri, tek
balarna, kaytlayc ve snrlaycdrlar. K ayt ve
snrdan kurtulup geree ulamak iin de Tenzih

ve Tebh:in ikisini birden almak, yani Tenzih ile


Tebih arasn cem 5 etmek gerekir. Muhyiddin de
bu noktaya nemle iaret ederek, srf Tenzihte kaln
d takdirde A llahn kayd altna alnm olacan;
yalnz Tebihte kalnd takdirde de Allahn ta
mamen snrlanm olacan; ve doru yolun, ancak,
bu ikisi arasnda bulunmakla elde edilebileceini,
ve ancak o vakit lhi bilginin mam ve Serdr
olunabileceini ileri srer.
u hlde:
AYaratlmn sfatlarn Yaratan iin ispat
lamak, bizi kfre gtrr.
B- Yaratcnn sfatlarn yaratlm iin ispat
lamak, bizi irke gtrr.
C - Yaratcnn sfatlarn, ancak ve yalnz kendi
iin asi olarak ispatlam ak; ve bunlarn, eya
ad altna giren her eye nisbetinin ise, ancak,
emnet olduunu bilmek te bizi gerek
Tevhde gtrr.
Muhyiddin yle diyor:
Sen, Hakk halktan ayraarak Hak tarafna
bakma,
Onu, hem Tenzih hem de Tebih ederek sa
dkat makamnda d u r!.
te, M uhyiddinin (Vahdet-i Vcd) Flsefesinin Allah budur ve slm Deininin (L lhe llal
lah )45 Tevhd kelimesi ile deyimledii Allah ta budur.
Bu konuda Bursal eyh smail Hakk Hz. leri46
de yle diyor:
( L lhe llallah sz, vehimleri silip atmak
iindir. nk, Vcudta ancak bir M abd, belki bir
Maksd ve belki bir Mevcd vardr ).

Biz de yle diyor ve Kitabmz A llahn izni


ile bu noktada bitiriyoruz:
Ya R ab ! Ne V arlkta, ne Yokluktasn,
Ne M utlak Brlikte ne okluktasn,
Haktr Lilhe llallah Sz
nk, Sen, hem L da, hem ll dasm .
Kitabmz bir iki cmle ile zetlemek istersek
yle diyeceiz:
***
Tasavvuf demek Vahdet-i Vcd yani, Vcd
Birlii demektir. Vcd Birlii demek te, her ey.
ortaklaa bir tek Vcda baldr; dolaysiyle, bu
bir tek Vcd ta, zonrlu olarak,Bir Tek Yaratc
olan A llahn Vcdundan ibarettir, V cdun asl
sahibi Allahtr demektetir. u hlde, Vcd Birlii
demek, yalnz Allah vardr , 0 ndan baka hi bir
ey yoktur demektir.
yle ise, gzler, her eyde ve her eyle yalnz
Allah grmelidir, nk, Allah, K un- Kerim
de yle demektedir:
Hakikati dnya gz ile grebilmekten yoksun
olup burada kr olanlr, hirette de krdrler ve
daha da sapklktadrlar .47
Evet, insan, hakikati dnya gz ile dnyada
grebilmelidir. nk, insan, H akkaf, Asl V arl
, Allah bilme ve bulma yetisine shipti1ve n
k, insan, lh mahiyete ortaktr. Zira, insandaki
ruh, aslnda, lh ruhtan baka deildij. Bundan
tr de insan, kendi asl m ahiyyeti ile birletiin
de Allah ile birlemi, daha dorusu, aslna kavu
mu olur. nsan ile asl olan Allah arasnda, en

azndan, potansiyel bir yaknlk vardr. Bu sebeble


de insan, Allaha kar olan bir yaratk deil, ter
sine, Allaha ortak bir yaratktr.
yle ise, insann kendi kendisini bulmas ve
kendini kendi gerek nefsi ile aynletirmesi, onun,
dnyadaki hayatnn biricik gayesi olmaldr.

NOTLAR

1 Bu konudaki baz yetler:


Biz ona katm zdan bir rahm et verdik ve lednnm zden ona
ilim rettik (Kehf. 65).
Sana K u ran okununca sen de onun okunuuna u y ; onun, ak
lanm as ve deyim i yin e bize der (K ym et, 18-20).
S an a K tab indiren Odur. K itap ta onun tem eli olan kesin yet
ler v a rd r; dierleri de eitli an lam ld rlar. Bu eitli an lam l olan
larn tevilin i ancak A llah ve ilim de pek derinlemi o lanlar b ilir
ler... bunu ancak akl sahipleri dnebilirler (t- tm ran 7),
H er ilim sahibinden stn b ir bilen v ard r (Yusuf. 76),
H er eyin gereini renmeli ve gerei bilinm eyen eye balan
m am ak (Y sn. 82).
De ki hi bilenlerle bilm eyenler b ir olurm u? Ancak, tam akll
o lan lar dnr ve ibret a lrlar. (Zm er. 9).
Bu konudaki baz H adisler:
Baz ilim ler vard r ki gizli b irer hazine g ib id ir; onu A llah b i
lenlerden bakas bilem ez. Bu lim ler o ilim den sz edince, ancak,
A llah bilm eyenler onu inkr ederler.
lim ik id ir: birisi kalbtedir, ite, fayd ah ilim odur. Bir ilim de
yaln z dildedir, bu d a h alk zerine A llah n hccetidir.
lim , A ltah yolunu ayd n latr.
lim , ibadetten stndr. D inin kvam dr.
lm e riay et edicilerden olunuz, n akil ve riv ayet edicilerden olm a
ynz.
Ben ilm in ehriyim , A li de kapsdr.
A lim in lm lem lerin yok oluu gibidir.
Ebu H reyre:
Ben, Peygam ber efendim izden iki trl ilim rendim . Bunlar
dan b irin i sizin araruzda yayd m . A m a dierine gelince, eer onu size
bildirseydim , boynum u vururdunuz.

tb n A bbas:
Em ir sem alarn arasn a n zil o ld u ..." yeti h akkn da Ibn Abbas
yle dem i: Eer siz benim bu yetin tefsirinde ne dediim i iitseydiniz ben recm ederdiniz.
21066 da Istanbulda len ve (D l-i DnJ a d l kasidesiyle nara
alan olan lar tekyesi eyhi brahim Efendi T asavvuf hakknda y ap lan
b ir ok tan m la n aadaki iirinde toplam b ulunm aktadr. Bu hu
susta pek gzel b ir zet olm akla b uraya alyoruz.
B idayette Tasavvuf, sf b cn o lm aa derler.
N ihayette gnl tahtnda S ultan olm aa derler.
T arik atta ib arettir Tasavvuf, m ahv- sretten
H akikatta sary- srda m ihm an olm aa derler.
Bu b u k il libasndan T asavvuf, r olm aktr
Tasavvuf, cis-i sfi, n ur- Y ezdn olm aa derler.
Tasavvuf, lem a- E nvr- M u tlaktan uyarm aktr
T asavvuf, te-i ak iy le szn olm aa derler.
T asavvufta erit, nm e- h estiyi drm ektir
Tasavvuf, cll-i er ehl-i iym n o lm aa derler.
Tasavvuf, rif olm aktr h akn en d etu llah a
Tasavvuf, cm le ehl-i derde derm en olm aa derler.
Tasavvuf, ten tlsm n ism m ifthiyle am aktr
Tasavvuf, bu im aret, k lli v r n o lm aa derler.
Tasavvuf, sf k a a li h le teb d il eylem ektir b il
Dahi her sz ki syler b h ayv an olm aa derler.
Tasavvuf, ilm -i ta b ir t ve te vlt bilm ektir
Tasavvuf, cn evinde srr-i Subbn olm aa derler.
Tasavvuf, h ayret-i k b rd a mest v lih olm aktr
Tasavvuf, H akkn esrrnda h ayran olm aa derler.
Tasavvuf, kalb evinden m sivallah giderm ektir
Tasavvuf, kalb-i m m in Ar- R ah m an olm aa derler.
T asavvuf, her nefeste ark a ve G arba erimektir
Tasavvuf, bu kam u h alk a nigehbn olm aa derler.
Tasavvuf, cm le zerrt- cih an d a H akk grm ektir
Tasavvuf, gn gibi kevne n m yan olm aa derler.
Tasavvuf, an lam aktr yetm i ki m illetin d ilin
Tasavvuf, lem -i akla Sleym an olm aa derler.
T asavvuf urvet l vskaa ykn cn iyle ekm ektir
Tasavvuf, m azhar- yat- gufrn olm aa derler.
Tasavvuf, Ism -i A zam la tasarruftur btn kevne
Tasavvuf, cm i-i ahkm - K u rn olm aa derler.

Tasvvuf, vsl olm aktr cem an talib -i H akka


Tasavvuf, vasl- d id r iy lc h andan olm aa derler.
T asavvuf, h er nazard a Z t- H akka n zr olm aktr
Tasavvuf, sfye her m kil sn olm aa derler.
Tasavvuf, ilm -i H akka sinesini m ahzen etm ektir
Tasavvuf, sf b ir katreyken um m an olm aa derler.
Tasavvuf, k lli yak m aktr vcudun n ur-i L a iy le
Tasavvuf, nur-i ll iy le insan olm aa derler.
Tasavvuf, on sekiz bin lem e dopdolu olm aktr
Tasavvuf, nh felek em rine ferm an o lm aa derler.
Tasavvuf, {kull kef b illh ) iy le d a vet drr h alk
Tasavvuf, (irca) lafziyle m estn olm aa derler.
Tasavvuf, gnde b ir kerre lp yin e dirilm ektir
T asavvuf1 cm le lem cism ine cn olm aa derler.
Tasavvuf, sfinin her b ir kln d a b ir gz olm aktr
Tasavvuf, ehl-i safvet, ehl-i m zn olm aa derler.
Tasavvuf, zt-i insan zt- H ak ta fn i olm aktr
Tasavvuf, kurb- ev ed nda pnhn olm aa derler.
Tasavvuf, cn cn n a verip zde olm aktr
T asavvuf, cn- cnan cnn - cn olm aa derler.
Tasavvuf, sende olm aktr h akikat, h ak ey b rah im !
Tasavvuf, er-i Ahm ed dilde birhn olm aa derler.
Bu d a Tasavvufun gzel deyim lerinden b irid ir:
Tasavvuf, y r olup b r o lm am aktr;
G l glzr olup h r olm am aktr.
3M utasavvflard an b azlar messirden esere in tikal ( a priori)
yolunu, b azlar d a eserden messire in tik al (a posteriori) yolunu
stn tutm ulardr. B irin ci yolun p aru las (O , evveldir, h ird ir, zh ird ir, btndr) yetid ir. kin ci yolun p arulas d a (Nefsini bilen R ab bini b ilir) h ad sid ir. B azlar d a her iki gr de yerinde bulm ular
ve yerinde kullanm lardr.
Tasavvuf, N eb saylan sekiz u lu kiinin gzel haslt ve d et
lerin i k ap lar:
a - H z. b rah im in kerem ve sehaveti.
b - H z. shakm kaza ve kadere rzas,
c - Hz. E ybn sabr,
d - H z. Z ekeriyyann m nct.
eH z, Y ah yan n garip lii,
f - Hz. M u sann sf h rk a giyii,
g - H z. Ism n seyahati ve tecerrd.
h - H z. M uham m aedin fakr.

H er T asavvuf yolcusunun bu h aslatlarla haslatlanm as zorunlu


dur. Z ira, A llah yolun a ancak bu h aslatlarla giritebilir.
4 - S em av dinlerin hepsi Tevhid fik rin i ve gzel ah lkllk esas
larn kapsar. zellikle S ra kavm far tenzih fikrin i, A ryu kavm lar
d a tevhid fikrin i benim sem ilerdir. Islm dininin T evhid fikri de ten
zih ile tebih arasn kendinde toplam tr.
5 - Ve yin e:
A llah birdir (h l s. 1).
O yle b ir A llah tr ki Gkte de A llah tr, Y erde de A llah tr. Ve
O h akim ve d ild ir {Zuhruf. 48).
Gklerde ve yerde ne varsa hepsi A llah n d r. Alfah her eyi ku
atm tr (Nis. 125).
A llah, gklerin ve Y er'in nurudur (Nur. 35).
D uyan, bilen O dur. (l-i Im rn, 32).
A llah her eyi gzleycidir (Ahzb. 52).
K ullarm sana benden sorduklar vakitte ben yakn m (B akara.
186).
Biz ona (lm hlinde olan insana) sizden d ah a yakniz ve lkin
siz grmezsiniz (V aka, 85).
ten az veya beten ziyade kimseler b irbirleryle g iz li syle
tiklerini sanm asnlar, zira, A llah onlarla beraberdir (M cadele. 7).
Ektiinim eyi szm i ekersiniz yoksa bizm i? (V ka. 63).
K u llarn dan tevbey kabul eden ve sad ak alar alan A llah tr
(Tevbe. 104).
Ey huzur iinde olan c a n ! Honud etmi ve edilm i olan R abbine
d n! (Fecr, 27-28).
Hep birden A llahn ipine sarln z! ( l-i Im ran, 103).
6 - V e yin e:
K ulum b an a n afilelerle yaklanca ben onu severim ; ve onu sev
diim vakit ben onun gren gz, iiten kula, tutan eli, yryen
a y a olurum .
Bir insan sadaka vermez ki o sadaka daha dilencinin eline d
meden A llahn eline der.
D nyada, garip yahut geici b ir yolcu gibi ol!
K m il insann firasetinden saknnz. Z ira, o, A llah n nuru ile
b akar.
:

Ebu Bekr:
Ben bir ey grmedim ki A llah onda grm eyeyim .
L b eyd :
.
Gerek olan yalnz A llah tr. O 'ndan baka her ey.n kendi nef
sinde hakikati yoktur.

7 - Bu yol, zellikle. Basra, B adat, H orasan, B uhara, am ,


M ekke ve Y em en, Endls, Tunus, Fas, M s r , g i b i merkezlerden
yaylm tr.
8 - A llah, Peygam berler hakknda yle d iyo r:
Peygam berleri ancak m jdeci ve u yarc o larak gnderiyoruz
(Enam . 48). Seui de Ey M uham m ed! yaln z m jdeci ve u yarc ola
rak gnderdik (Isr. 105) A yrca b k: F tr: (19 -2 3 ), sm ail A n karavye gre: Fakir, d n yaya ait eylere m alik olm ayan, m lik olduunda
da onlar A llahn rzas ve m uhabbeti yolunda b alayandr. (Bk.
M in haclfkara, s. 83),
9 - Ebu H m K f, kalpler h akkn da ilk sz syliyendir.
10- Fahreddin Irak H em edan nahiyelerinden birindendir. nce
hafz idi, sonradan T asavvuf yoluna gird i. Bir gn H em edan a gelen
bir seyyah kafilesi arasnda bulunan gzel bir olana k olmu ve bu
ak yznden o kafile ile birlikte H indistand a M oltan ehrine gitmi
ve o ehirde eyh Bahaeddin Z ekeriyya'ya intisab etmi ve onun kz ,
ile de evlenerek yirm i be ytl eyhin hizm etinde bulunm u, eyh ln
ce de onun yerine gem itir. F akat, gittike artan dm anlarnn it
h am larna d ayan am ayarak Anadoluy a gemi ve bu ara d a Sadreddin
K onev ile de tanm tr. Sadreddin in ilim m eclislerinde zellikle
M u hyiddin 'in (Fuss)unu dinlerken ondan pek etkilenm i ve (Lemet)n kalem e alm tr.
E m ir M unuddtn Pervne, lr a k nin balca m rid i oldu ve onun
iin T o kadta bir H m kah yapktd. E m rin lmnden sonra Iraki
M sra g itti ve M sr Sultan n d a kendisine m rid yap t. Fakat,
M srda d a kalm ayp am a geti ve orad a iken h ic r 680 de ld.
M ezar M uhyid din in m ezar arkasndadr.
Irak yle dem ektedir:
Hem batsn hem zahirsin ve her ikisisin. H em o deilsin hem bu
deilsin. H em busun, hem oun.
H em her ey sensin hem dc hep sen. O hlde senden baka olan
ey nedir?
Ak ta, k ta, M a uk ta hep benim . Hem ayn a, hem cem l
hem de cem ali gren benim .
H ulsa benim ztm btn isim lerin m azh an d r. H akikata,
bakarsan, Ism -i A zam m .
Onun srrn her zerrenin dilinden sen kendin iit, a n la ! Ben gam
m az deilim .
N asl olur da birbirim izden ayr kalrz? Ben, sen arad an ktk.
B ki kalan A llah tr.

11- C m l H orasan vilyetlerin dendir. M e zar H erattad r. O,


onbeinci yz y ld a T im u rlu lar devrinde yetimi byk air ve lim
lerden b irid ir. stad, hoca S a deddin K gari d ir. F akat, zellikle,
hoca A bdullah ile ok dp kalkm ve yolun u onun hizm etinde
tam am lam tr. M u h yid d in in (Fuss) unu erh edip ad n (erh-i
Fuss) koym utur. O nun (L evyih ) i d eF u su sun b ir aklanm asndan
ib arettir, K u ran a d a b az tefsirler yapm tr, H icr 898 d e lm tr,
C m yle dem ektedir: K in at k itab n y ap rak yap rak dikkatle
gzden geirdim ve onda A llah n ztnd an ve ztn n unudan
baka b ir ey grm edim ve okum adm ,
C m i yine yle dem ektedir:
Ey kendisinden bakas iin onun ta ra fn a seyr ve slk olm ayan
Zt- Ecel ve A l l Senden h il n e M escit ne de b ir M an astr vard r.
T lib ve M atlu b lan n cm lesini grdm : onlarn cm lesi sensin,
ara d a g a y rilik yoktur,
H ilie geip gittim yok oldum ; ve ite beti M u tlak H ayatm ,
yaln z A llah grdm .
12H z. A li yle de dem itir:
Senin devan endedir, h lb uki sen bilm ezsin. V e m arazn da
endendir, h lb uki sen grm ezsin. K endini kk bir cisim sanrsn,
h lb uki Byk lem sende drlm tr, y a n i sen K in at kendinde
toplam sn. H arflan ile g iz li ey aa kan K itb- M b n sensin.
Senin dtaki eye ih tiyacn yoktur. Sende satr satr yazlm olan
ey aana senden haber verir.
H z. A li ilim h akkn da yine yle d em itir:
Kii bilm edii eye dm an kesilir.
Gerekte b ir ad am ilim ile can l olm adka lden baka b ir ey
deildir.
K iinin, kym eti kesin o larak b ild ii bilgisinden ibarettir.
lim , kalb ve zek gz ile grr; cahil, yaln z gz ile .
K endini bilm eyen bakasn nasl b ilir?
A kl g ib i m al, iy i h u y g ib i dost, edeb gib i m ras, tevfik gibi reh
ber, ilim g ib i eref bulunm az.
C h il ne ifrattan n e de tefritten ku rtu lab ilir.
C hillerin k alb i dud aklarn d a, lim lerin az kalblerindedir.
tlim , hkim dir, h i b ir vakit yok olm az. M a l ise m ahkm dur;
bu gn var, y arn yoktur.
13- H aan B asrnin babasnn bir esir olduu sylenir. H aan B asri
kuvvetli karakteri, zhd takvas, talk at ve b elagat ve fikirlerini
korkm adan aka savunm as ile hret bulm utur.

14- R b ia A deviyye K aysiyyem n h a ya t hakknda yeterli b ilgi


yoktur. O nun, ocukluunda aln d ve criye olarak satld sy
lenir. zad edildikten sonra dnya ilerinden ekilerek kendini T asav
v u f a verdi ve Basrad a yerleti. K sa b ir sre iinde etrafn a b ir sr
taraftar top lad. B unlar arasnda M lik b. D nr, Sfyan A l-Sevr,
akk Al-Belh gib iler de bulunm aktadr. zellikle Sfyan, d aim a
ondan ak l danrd.
15- Y ine S ak at dem itir k i: B ilgi, yu k ard an aa ya iner, ku
gibi kan at vurur ve utan m a ve h a ya bulun an gnle konar.
16- M a ru fun a n a ve babasnn H ristiyan olduu sylenir.
M a ruf, m a m A li sllesinden M sa A l-R iznn m ridlerindendir
ve onun tararn d an m slm an olm utur,
M a riif demi k i: S f bu d n yad a m isafirdir ve m isafir edepli
olur, konuk kab ul edenle atm az .
Y ine demi k i: M uhabbet, ilim le renilir bir ey d eild ir. O,
ancak, A llah n b ir mevhibesinden ve fazhndandr . M a ru fun kabri
B adattadr.
17- Znnnu zam ann H alifesi M tevekkile dinsizlikle kt
lem iler. M tevekkil de meseleyi an lam ak zere onu M srdan Bad ad a elleri ve a y a k la r b al o larak ve byk eziyyetlerle getirtm i;
fakat, Znnnun vaaz ve n asihatlarndan o derece etkilenm i ki
y ap tn a pim an olup alam . M tevekkil d aim a: V era ehli an
laca zam an nce Znnunu a n n ! derm i.
Znnn bir kere M ekkede de habs edilm i. Zten onun m r
hep zntlerle gemi, fakat, o, btn b un lar, kem l yolunda, A llah
n bir lutfu olarak telkki etm i. H cr 245 te M srd a lm tr.
18- H ris M u h asib i aslen B asralla r. F akat, o B ad atllarn
stad olup orada m a m H anbelden iki y l sonra lm tr.
R ivayete gre M u h asib ye babasndan yetm i bin d in a r m iras
kalm . F akat, babas kaderci olduundan, o, bunun b ir dirhem ini
h aram diye kab ul etmemi ve bu hareketini veran art bilm itir,
O , p ara y a h i nem vermez ve ou kere a gezermi,
A bu A li A l-D akkaktan riv ayet ed ilir ki M uhasibi ne zam an p
h eli bir yem ee e lin i uzatsa parm aklarn d an b ir dam ar harekete geip
elini geri ekerm i.
Abu A bdullah b. H afif dermi k i: eyhlerim izden u beine u y u n ;
1H ris A l-M uhasib . 2- C neyd b. M uham m ed. 3- Abu
M uham m ed A l-R veym . 4- Abul-Abbas b. A t. 5-Amr b. Osman
A l-M akk. nk, b un lar ilim le h akikati bad atrm lard r; a r t a k a
la n byklerim izin de h allerin i teslim edin.

M uhasibi kulluk hakknda yle dem i: kulluk sfat odur ki


sen nefsini hi bir eye m lik grmeyesin ve bilesin ki sen nefsine ne
z arar ne de fayda sa layab ilirsin .
O, m uhabbet h akkn da d a yle dem i: M uhabbet, bir eye
btn varln la m eyi edip sonra o eyi nefsin ve ruhun ve m aln zerine
ih tiyar ve tercih ederek g izli ve ak olarak onun m uvafakatim g
zetm ek ve onun m uhabbetinde kusur ve noksanln b ilm ektir.
M uhasib i tam krk y l kendini A llah n huzurunda farz edip
d aim a iki dizi zerine oturm utur.
19- A b dullah M uham m ed b. K errm Bani N izardan idi, Zaran c kasabasnda dodu, Sicistanda yetiti ve sonra H orasana gidip
Ahm ed b. H arp {l. H . 234} tan ders grd. Daha sonra Belh te,
M ervde ve H erat ta da baka hocalardan ilim elde etti. Br m d
det M ekkede oturdu ve sonra d a N isbura gitti ve o rad a iki defa
habs ed ildi. H absten knca d a Kudusa g itti ve orada h ic ri 255 te
ld.
Onun, lh ztn bir cevher veya vcud olduu esas akidesi
zerine kurduu m ezhebi, zellikle, H orasand a yaylm tr. Bu mez
hebin fikirleri (Fark Beynel-Firak) ad l eserde tam bir ekilde gr
l r. Bu mezheb, Gazneli Sebuk T igin tarafn d an korunmutur.
2 0 - brahim b. Bern brahim Edhem 'den nakl ettiine gre,
brahim Edhem b ir gn avlanm ak zre orm anda av peinde koarken
htftan bir ses o n a : Ey b ra h im ! Sen bunun inm i yaratld n veya
bum nlam m em ur edildin !?d iye bir soru sormu. Sonra d a atnun eer
kan dan: O T an rya yem in ederim ki sen ne bunun iin yaratldn
ne de bununla me m ursun! diye htftan bir cevap duym u. Bunun
zerine atn dan inm i ve y a y a yrm ee balam . Bu srad a babasnn
obanlarndan birine rastlam ve onun eski yn kebesini kendi giym i
ve kendi ssl elbiselerini de ona giydirm i (brahim Edhemin bu
hikyesi B uddhanm hikayesini an d rm aktad r). brahim Edhem,
sonra sah raya dp M ekke'ye gelm i ve orada Sfyan A l-Sevri (l.
H . 168) ve Fudayl b. ly a z ile arkadalk etm i. Sonra d a M ekke den
am a gelm i ve orada hicri 161 de lm,
brahim Edhem h ell yem ek iin ekin bimek, bahe beklemek,
h atta, n atrlk gibi iler yapm ve kendi gnlk geim inden fazlasn da
d aim a fakirlere datm tr.
Bir gn lde brahim Edhemin karsna b ir adam k t ve orta
T an rnm en byk ad (Ism -i A zam )n retti. Sonra, o, rendii
bu ad la d u alar ederken yin e bir gn H zr Aleyhisselm ile karlat.
H zr o n a: S an a ism - A zam reten kii D vut aleyhisselm id i
dedi.

b rah im Edhem : Y iyeceine h aram katm a yeter! Gcceleri n a


m az klm aktan, gndzleri de oru tutm aktan sorumlu olm azsn
derm i. O daim a yle d u a ederm i: Y a A llah m ! Beni sana si
olm ak zilletinden tatm n izzetine y k seli! .
Alred b. H ndraveyhten riv ayet edilir ki brahim Edhem, ka'beyi tavaf eden br adam a yle dem i: A lt sarp ve dik yokuu a
m adan slibler derecesine ulaam azsn ki o yokular unlard r:
1- Ni metin kapsn kapayp skntnn kapsn am ak.
2 - an ve erefin kapsn kap ayp zilletin kapsn am ak.
3 - R ah atn kapsn kapayp didinm enin kapsn am ak.
4 - Uykunun kapsn kapayp geceyi uyan k geirm enin kapsn
am ak.
5 - Zenginliin kapsn kap ayp fakirliin kapsn am ak.
6 - Emel kapsn kapayp lme hazrlk kapsn am ak.
brahim Edhem e on bin d in ar verm iler, o d a : ism im i fk ara
defterinden sildirm ekm i istersiniz? demi ve red etmi.
2 1 - akk, Belli ululard an d r. Zhd ve ftvette ile ri id i. b
rah im Edhemin en gzde rencisi id i. O yle de derm i: Ben, etti
im gnahlardan ziyad e etm ediim gnahlardan korkarm . H alk ile,
ate ile suhbet eder gib i suhbet e t ! .
aklk h icr 174 te H atlan da ehid ettiler. K abri oradadr.
2 2 - Y ah ya b. M uaz h icri 258 de N isaburd a lmtr. Pek g
zel ve kandrc sz sylermi.
Y ah ya, iyilik hakknda yle dem i: Eer sevindiremeyecekse
hi olm azsa a latm a. Eer medh sen edemezsen hi olmazsa kt
lem e!
O, m uhabbet hakknda d a yle dem i: H akiki m uhabbet cefa
ile eksilm eyen, hrm et ve ihsan ile de fazlalam ayan m uhabbettir .
V e yie dem itir k i: Z hidler d n ya gariplerid ir ve rifler h i
ret garip lerid ir ,.
Ve yine dem itir k i: A llah bir taifeyi dost edindi ve onlarn gn
ln kendine b alad .
Ve yin e demitir k i : "K im ki dosttan dostun bakasnt grd, dos
tu grm edi .
Ve yie demitir k i: Hakka ait bilgi h alka a it bilgiden stn
d r .
2 3 - B yezldin dedesi M ecsi im i, sonradan M slm an olmu.
Babasnn ad sd r.
R ivayete gre B yezd 313 stda hizmet etmi ve bunlarn en so
nu tm am C a'fer A l-Sdk imi. B yezd, T ab in den H aan B asriye

yetim i ise de onunla tanam am . B yezid Im am - A zam Abu H anfenin de adadr. Byezid, C a fer Sd k n yan n d a b ir m ddet
sakalk hizm etinde bulunmu ve rad iin ondan el ald ktan sonra
Bistamd a halk irad a balam . Byezid, eyh R a i ve F u d ayl b. ty z d an d a irad grm olm akla bun larn stadlar yolu ile de Ebu Bekre
d ay an r.
*
Byezid, bir iittiini bir d ah a unutm azm . R ivayete gre yedi
yanda iken (M kefc) yolunu tutmu ve bir ara Bistamd a bulunan
akk-i Belh, onun bu yolu tutm asn tevik etm i.
A yn zam anda a ir de olan Byezid, d aim a istirak iirde imi ve
liirkenyle dem i: Y a R a b b ! Seni ancak gaflet eseri olarak andm ,
Byezid, m an a lem inde A llah grmek devletine m azhar ol
mu ve: Y a R a b b ! S an a nasl yol o lu r? diye ricad a bulunm u. A l
lah tarafndan d a : D nyasndan, hiretinden ve n ih ayet kendi v
cudundan geenler b an a eriir lh h itb sd r olmu.
O
yle dem i: Otuz y l m cahedeye altm , fakat, ilim ile
ilm e uym aktan d ah a g bir ey bulm adm . Bilgilerin atm as hak
km zda rahm ettir, fakat, yalnz Tevhitte d eil .

O na keram et h akkn da sorm ular ve bir zt h akkn da: her gece


M ekkeye gider ve su zerinde yr r, demiler. O d a : A llah n la neti zerine olsun. eytan da b ir saatta M arktan M arb a gider ve
kular h avada uar ve b alk lar suda yzer buyurm ular.
O, zh irl hocalara kar d a yle dem itir: Siz ilm in izi lden
lye aldnz. Biz ise ilm im izi H ayy ve L yem t olan A llah tan ald k .
B yezid, anasna pek m ut im i ve lnccye k ad ar anasnn h iz
m etinde bulunm u ve onu incitm em i.
24
C neydin knyesi Abu A l-K asm , lak ab d a K a v riri ve
Z ccac id i. Z ira, babas sra satard. C neydin aslen N ihavendten
olduu sylenir.
Cneydin rivayetine gre Seriyy-es-Sakat C eyd 'i daim a h alka
vaaz ve n asihatta bulun m aa tevik edermi. F ak at, o, kendini buna
ly k grmezmi. Am a b ir gece r yasn d a H . Peygam beri grm ve
Peygam ber o na: H alka vaaz ve nasihat e t ! d iye buyurm u ve o da
ondan som a vaaz ve n asihata balam .
C neyd, aslnda kazand byk hretten, zahirde ise M uhab
bet ve ns m akam larm kab ul etmesinden doan anlam azlk zerine
ve G ulm H alilin etkisi ile, taraftarlariyle b irlikte srekli olarak ta kibe uram tr. En n ihayet h icri 297 de B adat ta lm ve d ays
S ak atinin yann a gm lm tr. K endisi y a z l bir eser brakm am ,
ancak, rencisi C afer A l-H uld onun szlerini kitap lar hlinde top

lam tr. M uhyiddin A rab (R uhl-K uds) ad l risalesinde C neyd'i


pek ziyade medh eder.
Cneyd demi t i : tim in vecde g ark olm asutdansa vecdin ilm e
gark olmas d ah a h a y rld r .
M eclislerin en ereflisi ve stn T evhid m eydannda dnce
zerinde oturm aktr .
A llah m ahede ettiin gzle Ondan b akalarna nazar et
m ekten sakn .
Bel, b ely verenden gaflettir .
H alkn hicab t r:
aH alktan h icab .
b - D nyadan hicab.
c - Nefsten hicab.
O kum ularn hicab se b ird ir: yap t leri nemsemek ve onlar
d an sevap m it etmek ve n im eti verene deil de n imete n azar etm ek .
2 5 - H am dn K assr N isaburda gm ldr. O yle dem itir:
Gnlmn, F iravn gnl zerine fazl v ard r . K im de h ayrl
b ir h alat grrsen o kimseden ayrlm a, onun bereketlerinden sana da
eriir .
2 6 - ib l, aslen H orasan ld r. Badatta, yetim itir. C neydin
rencilerinden olup lim ve fakih id i. Cneyd, onun h ak k n d a: ibl i ye birbirinize baktnz gibi bakm aynz, o,A llahn gzlerinden bir
gzdr . V e her kavm e mahsus bir tac olduu gib i o d a b u kav m in
tacd r dem itir.
ib liden, M cerred T evhidten h akikati zre baber vermesi
istenmi, o da demi k i: Tevhitten sz ile haber veren M lh id , iaret
ile haber veren p utatap cd r. T evhid hakknda konuan ondan gfil
ve skt eden ch ild ir. T evhitte tevacd gsteren yoksun, ve vusl n vehm eden semeresiz ve y a k n zanm nda olan uzaktad r. V e her
b ir ey ki onu evham nz ayrd ede ve belirleye ve m analarm zm
tam am lnda ak llarn z id rk ede o ey sizlere m aru f ve m erdud
olup sizin gib i m asnuve m uhdestir.
ib l h riyyet h akknd a yle dem i:
H riyyet, gnl h riyetid ir baka deil .
O, fiyet h akkn da d a yle dem i:
A fiyet, bir lh za kalbin A llah ile karar eylem esidir .
R ivayete gre ib l yirm i ik i kere tim arhaneye girip km tr.
2 7 - H u ld aslen B adadIdr. H asr dokuyucusu id i, C neydin
ve b rah im H avassm rencisi olup R veym , Sem nun ve dier tarik at
u lu lar ile suhbet etm itir, O, b yklerin D vanlarnd an ik i yz

kitap toplam ve iki bin kad ar da eyh ad bilirm i. O, yle d em i:


I a k n acab i tr:
1- ib liin ath.
2 - M rtaa'n nktesi.
3 - Ve benim hikyelerim .
H uld iye sorm ular: A rifler kim lerdir? Cevap verm i: "O nlar,
onlar deildir, eer onlar ola onlar d eild ir .
H uld hicri 348 te B adat ta ld. K abri, Sak at ve C neydin
kabri yann dadr.
2 8 - ran da zuhur eden m utasavvflarn hem en hepsi air olup
tasavvuf fikirlerini, zellikle, iirle d ile getirm ilerdir. Bu tarz, sonra
dan, O sm ahlara da gem itir. Irak 'ta, am 'd a, M srda ise, tasavvuf
fikirler, iirden ziyade mensur olarak dile getirilm ilerdir.
2 9 - T arikatlarn ilk rnei Peygam ber zam anndaki (Ashb-
Suffa) da grlr ki bu kimseler ilim ile ve b a tin i tasfiye ile megul
olan bir takn fakir ve iyi h uylu kim selerdir.
T arikatlarn hepsi, esasta, im am A li ve H alfeleri vastasiyle
yaylm tr. H z. Ebu Berkden de T arikat teselsl ettirirlerse de, bu,
ancak, bir m anev intisabtan ve bir teberrkten ibarettir.
A rap evrelerinde zuhur eden T arik atlard a def ve heyecanl, zikr
gze arp ar ve onlar ruhsal heyeceanlarm iddetli hareketler ve n a'ra
atm alarla ifade ederler.
Acenl evrelerinde zuhur eden T arik atlard a da ak szleri ve kaane h ller grlr, M evlevi T arik atn d a d a ayn i h l gze arpar.
Z ira, bu T arik at ra n etkisi altn d ad r.
T rk evrelerinde zuhur eden, zellikle Nak T arik atn d a ise
heyecan gizleme ve skneti koruma esastr. S rf T rklere mahsus
olan (Bekta) T arikatn d a d a T arik at yini, srf m sahabeden ve bir
takm n asihatlar dinlem ekten ibarettir.
Islm T arikatlarn n hepsinin gayesi (V ahdet-i Vcud) olm akla
beraber bu gr en hlis ekli ile temsil eden T a rik a tla r sadece iki
d ir:
M elm ilik ve Bektailik.
M e l m lik ; M elm lere gre fiillerin ve sfatlarn hepsi A llaha
rc ve aittir ve vcud olarak ta yaln z A llah n vcudu vard r. Ger
ek yolunun gayesi de A llah ta fn ve A llah ile b aak olm aktr,
M elm lik genellikle e a y rlr:
1K assriyye M elm ilii (T arikat- A liyye-i Sd d ik iyye). Bu,
nc hicr yz y ld a zuhur etm itir. H am dn K assra m ensubtur.

2 - Bayram M elm lii (T arikat- A liyye-i B ayram iyy). Bu,


dokuzuncu hicr yz y ld a zuhur etm itir. Emir S ik k n ye mensubtur.
3 - N uriyye M elm li i (T arikat- A liyye-i N akibendiye).
Bu T arikat, m am R ab b an nin (M cedddiyye) kolundan bir
koldur ve on nefl yz y ld a R u m elide U skpte zuhur etm itir ve
kurucusu A rap Hoca denm ekle m ar f M srl M uham m ed Nur
Al A rab idir.
M uham m ed N r A l-A rab (V ahdet-i Vcd) a k a il olan larn en
byklerindendir. M elm lik, onunla, b elli bal bir T asavvuf ta ri
k at olmu, bir meslek hline gelm itir. K em aletti H arir de Nur
A l'A rab nin en gzde renclerindendir.
B e k t a ilik : Bektaliin esas (Ak) tr, (V ahdet) te bu akn
visal noktasn tekil eder.
1
Bektalie gre dn yad a hkm eden ey (Cem l) dr. C cm ldan
maksat ta tam ve M u tlak gzelliktir. M u tlak gzellik te a za tam li
ve shhatli, endam tenasb ve yzdeki n rn i halvet toplam ndan
ibarettir. D nyann en gzel insan d a H z, A lid ir. nk, A li, A llah n
cem lidir ve btn k inatn kendisinde grnd ayn ad r. Peygam
ber de bu yzden A li1ye k olmu ve btn hakikati A linin cem linde
grmtr.
im di, Tasavvuf, Islm Dininin i yzdr ki (T arik at), (M a rifet) ve (H akikat) kadem elerini ihtiva eder. Bu dinin d yz dc (eri
at) r. Fakat, Din, bir btn olm akla ne i, d tan ; ne dc d iten
ayrd r, u hlde T asavvuf: eriat ve Tarikat* dolaysiylc, H akikat
ilm idir. Bundan tr de C n eyd : Tasavvufun sonu, b adr de
mitir.
D aha baka bir deyile: il m n binas (eriat) ve (T arikat) tan
ibarettir. Dinin d ve i m ertebeleri de unlard r;
e r a t : A llah n , Peygam ber vastasiyle bildirdikleri il h hkm
leri h vi U lu ve M ukaddes bir kanundur.
T a r ik a t : nsan geree gtren an a yol olup, m akam lard a bir
m enzilden dier m enzile geip ykselm ek ile A llah a^bir kadem e d ah a
yaklaan lara mahsus seyr'd ir.
M a r i f e t : Bu d a A llah yolunda bir kadem e d ah a ilerlem ek de
mek olup bu kadem e Zevke ve uh ud a bir ilim le A llah 1! bilip
tanm ak dem ektir.
H a k ik a t : Bu mertebe, btn haki katlar kendinde toplayan (Ahadyet) mertebesidir Bu mertebede insan, btn srlan geer, srlarn

srrn a erer, y an i, insan, artk, H akik atlan n H akikatini kavrar ve A l'


la h ile birleir.
yle de diyeb iliriz:
eria t; Bilm ektir.
T ark af: B ildii ile am el etm ektir.
M arifet ve Hakikat: Bilinen ve am el edilenin m kfatm , zevke
ve uhuta elde etm ektir.
V eya yle de diyeb iliriz:
eria t: Peygam berin szdr.
T artkat: Peygam berin idir.
M ar ife t: Peygam berin h lid ir.
H akikat; Peygam berin srrdr.
V e y in e : eriat, (A na)dr. T arik at, (Baba) d r. M arifet, (O ul)
dur. H ak ikat, (O lun olu) dur.
30H allcn knyesi Ebul-M ugstr. Byk babas da bir
Z erdtidir.
_
H allc, aslnda h alla deildir. F akat, rivayete gre, o, dostu
olan b ir h allacn dkknna gitm i. O ara d a h alla b ir i iin d arya
km . Fakat, dkkna geri dndnde dkkndaki btn pam uk
larn atlm olduunu grm. V e gya M&nsrun bir parm ak ia
re ti ile btn pam uklar kendi kendini atm im i.
H allc, Irak ta bulundu. C neyd ve N uri v e ib l ile suhbet etti,
Am r b . Osman A l-M ekk'den de feyz alarak T asavvuf yoluna girdi.
K sa b ir m ddet sonra da seyahatler ederek v aazlar verm ee balad.
hreti Islm snrlrm at. eriata ayk r den h l ve szleri kendisi
n e olan dm anl arttrd . nce sekiz y l habiste k ald . F akat, h icr
309 da B adatta H alife M ukted ir sam ann d a dinsizlikle sulanarak
evvel iki yz kam vurdular. Bundan etkilenm edii grlnce evvel
elin i sonra ayam sonra d a ban kestiler ve b ir a aca geirip Dicle
kprs zerine d ik tiler; d ah a sonr d a bedenini yak p
kllerini
D icleye frdler. Btn bunlar yaplrken o, kendisini k a ti edenlerin
afv iin A llah a yle yalv aryo rd u : Ey A llah 'm ! Senin dininin g ay
reti le ve Senin honutluunu kazanm ak iin beni ldrm ek zre
toplanan b u llarn afv eyle ! ve M erham et eyle ! nk, ikrdr ki
eer bana ilh am ettiini onlara ilh am etseydin, onlar, yaptklarn
yap am ayacak lard ; ve eer, Sen, onlardan gizlem i olduun eyi
benden gizlem i olsaydn ben de bu aclarla incinm eyecckunr .
E bu S ad Eb ul-H ayr, M ark ve M a rb ta H allc gibi b ir kim
se yoktur dem itir, Ebu A bdullah H a fif te ona (im am R ab b an i) ad n
verm itir.

H allca asld gn sordular:


T asavvuf n ed ir? C evap verd i: v erd i: Beni grdnz h l
d ir .
H allc yin e demi k i:
Bir kim senin srrn H ak kaplam olsa onu btn srlarn sahibi
y ap ar ve o h li ile o kim seyi srlarn m an a la r ile yin e kendinden ha
b erdar eder .
H allc nefis h akkn da dem itir k i:
Nefsine dikkat et! Sen onu avutm azsan o erri avutur .
H allc b ilg i h akkn da d a dem itir k i:
Her ne zam an bir kul b ilg i m akam na erise o kula lh i dn
ce ile vahy olunur ve H aktan baka hi bir eyin ona snih olm am as
salanr. B ilginin sonu d a dehet ve h ayrettir .
V e yine b ilg i hakknda demi k i:
Bilgi, eyay m an ad a yok olmu grm ekten ib arettir.
3 1 - G azln i knyesi Ebu H m id, lak ab d a Zeynuddind ir.
G azl, Islm lem inin kuvvetli b ir felsefe tenkitisi ve septik
filozofu; en mehur sistem atik K elm cs, F ak h ve gyede Tasavvufa
ulaan sbjektif bir dnrdr. Z ihni dogm atizm esaretinden kur
taracak olan tenkiti fikirlerin balangcn onda gryoruz.
F khta a fi m ezhebine, K elm da d a Ea r doktrinine b al
olan G azl h icri 540 de Tusta dodu. renim ini N sburd a yap t.
Bir ok kim selerden ve zellikle Yusuf Nessc ad l b ir sf ile N saburda
ba m derris olan im a m A l-H arem eyn A l-C uvayn (Z iyaeddin) den
feyz ald . Tasavvufta esas intisab eyh Ebu A li F arem dyedir.
h y- U fm iddin, sistem atik kitab dr. C evahirul-K uran ile
Al-M unkiz m n ad-D all, pheci b uh ran larn dan sz eder. M akasid ulFelsife'sinde filozoflarn grlerini inceler ve Tehafutul-Felsife
sinde de onlar tenkid eder. B unlardan baka K im yaus-Saade, M ikt'ul-E nvr, A I-M aznun.. gib i riseleleri de kym etlidir,
G azl, Nizam AI-M lkn davetlisi olarak Badada gelm i ve
orada (N izam iye) medresesinde uzun y lla r bizzat ondan fazla ders
okutmutur. Fakat, en sonda kedi istei ile in ziv aya ekildi ve yaz
yazm aa b alad. H icr 505 te de ld.
G azl, Sn n lii ili e ve B atn lie kar iddetle savunmu
ve h atta Y ezde l neti yasak layan b ir de fetva verm itir. Bu din
gayretlerinden tr de kendisine (H uccetul-Islm ) unvan veril
m itir.
3 2 - G azlye gre Tasavvuf, K itab ve Snnetten elde edilmi
lh bir ilim dir.

3 3 - ark la G azal'n in ve ehristannin M eilere hcum lar


n a, G arpta da ib n R dn itirazlarn a ib n S in felsefesindeki nok
san larn, m killerin h l edilememesi sebeb olduu gibi Ebul-Berekt
A l-B adadi, ehabettin Shreverdi ve Fahrettin R z gibi ayr
ceryan n mmessilleri de ayn i sebepie M elere hcum etm ilerdir.
flal bana bir mektep kuran ve zellikle (Z am an) hakkm daki
orijinal fik irleriyle hret bulan Eb ul-Berekt, G azaliden sonra Me lere ikinci byk darbeyi vurm utur. Ebul-Berektn etkisi a l
tn da kalan ve G azali vc eh ristan inin yollarnd an giden R az ise
Felsef K elm rn zirvesine ulatran bir filozoftur.
ehabettin ise (rk Felsefesi) ile pek byk b ir nam yapm
tr.
ehabcttinin ad Y ah ya b. Habe tir. O nun h ayatn n ilk y lla r
hakknda ak bir bilgi yoktur. Bir sre Slrevverdte okuduktan son
r a M erag a-ya giderek M ecdddir C iy lden ilim rendi. Sonra s
fahana gitti, Fkh ve T asavvuf kollarnda alt. Bir a ra uzlete girdi.
Daha sonra Felsefe ile urat. O kum a ve incelem e gyesitle Anadolu
ve S u riyeye eitli seyahatlar yap t. H aleb lim leri ile y ap t m na
kaalarda onlar m alup etmekle M elik Z ahir b. S alh ad d in Eyyubt
onu kendi sarayn a ald . F akat, rakipleri tarafn d an dinsizlikle su
lan arak S alh ad d in E yyubm l emri ile lme arp trld . lm ,
kendi arzusu ile, a kalm ak suretiyle, H alebte vuku buldu. ldnde
henz 35 yanda idi.
eyh emseddin T eb rzi onun hakknda yle d em i: ahabettinin ilm i aklna g lip id i, gerekir ki akl ilm e glp ola, ve ru hlar le
minden edilen zevk R ab b an i lem den san lm aya .
ahabctrinin T rk olmas kuvvede m uhtem eldir.
34 T rkistan'da Ahm ed Y esevin ; B adatta Abdulkadir
G eylan (l. H . 561}nin; B asra civarnda S eyyid Ahm ed R u fainin;
M srd a Ahmed Bedevi (l. H . G75) nin, brahim Dessuk (l. H . 676)
in ; Tunus ta Eb ul-H asa A l-zel (t. H . 656) n in ; Fas ta Abdusselm Esmerin :, Endls te Ebu M edyen (l. H . 594) nin tarik atla
rm kurduklar altn c ve yedinci yiiz y lla r arasnda M uhyiddin de
Endlste bir gne gibi dodu.
M uhyiddin hicri 560 ta Endlste M ursiye de dodu. Sekiz
yanda tahsile b alayp nce Sev illad a Ebu Bekr b, H alef ten yedi
okunu zerine K u ran- K erim i okum a rendi. Sonra, im am
H fz Eb M uham m ed A bdulhaktan H ads, tn Bekivl ve dier baz
byklerden de dier bir ok ilim ler rendi. Sonra arka geerek
b ir mddet M ekkede k ald . Daha sonra da M sr, H icaz, S iy e , Irak

ile A nadoluy a geti. A nadoluda, zellikle, K onyad a b ir m ddet


k ald ve Sadreddin K onevinin dul anas ile evlendi ve Sad red d n 'i
de yetitirip onu {eyh K ebr) lak ab n a m azhar etti. O ndan sonra da
am a gitti ve otuz y l orada kalarak (M te K utb-i H m m ) sznn
tarih drld h icr 638 de yetm i sekiz yanda olduu hld e vefat
etti. Bu gn, (Salihiyye) denilen yerde gm ldr. D aha nce M uh
yiddin in iaret ettii gib i 1518 de Y avuz S ultan Selim am a girdiin
de M uhyiddin in, dm anlar tarafn d an yerle' b ir edilen m ezarn
buldurup zerine b ir kubbe, yan n a d a bir cm i ve im aret yap trd .
M uhyiddin bu seyahatlarm da, nce, e lli drt kadar byk zat
tan eitli zah ir ilim leri, sonra d a zndklkla sulanan Ebu M edyen
A l-M arib , Cem aleddin Yunus b, A l-K assr, Ebu A bdullah Al-Tem m A l-Fsi ve Eb ul-H asan b .C m iden de Tasavvufu, y a n i btn ilm i
n i elde etti. O ad geen Ynus vstas ile de A bdulkaadr C eyln iye
baldr. O ndan sonra d a b ata vey olu Sadreddin K onev olm ak
zre, kendisi, T asavvuf alan n d a bir ok u lu lar yetitirdi. O, Y nan
Felsefesinin torunu saylm akla (A l-H afid) d iye adlanm olan ve ken
disinin ada bulunan Endlsl tb n R t d ah i etkiledi ve onun
felsefesinde grlen T asavvuf eniye sebeb oldu.
zellikle, H ocas Ebu M edyen tarafn dan (Ariflerin Sfam ) diye
lakablan an ve byk K utub eyh S a dettin H am ev tarafndan da
(Usuz bucaksz B ilgi Denizi) diye ad lan an M uhyid d in A rab bcyz
aan pek kym etli eserler verm itir ki b un larn pek ou T asavvuf
ilm in in derinliklerine aittir.
K saca, d ah a on sekiz yand a iken devrinin byk m utavavvfla r arasnda nam alan M uhyiddin d aim a riyazet ve m cahade zre
yaam ; kisb ve vehbi btn ilim leri kendinde toplam ; btn Din leri bir saym ; T asavvufta kem lin zirvesine ulam ve kendisine
nisbetle (K breviyye) ad ile b ir d e T a rik a t nderlii yapm tr. iir
leri pek gzel, szleri pek l tif ve hikm etle doludur. zellikle Fuss
ve Ftht a d l eserleri, byklne delild ir. bn F rz: F tht-
M ekkiyye benim K aside-i T iyem in erhi gib id ir, demi. Y ukanda
d a iaret ettiim iz gib i Fahreddin Ira k nin (L em etj ile M o lla Cm nin (L evyih )i de onun (Fuss)unun erhi gib id ir. zellikle (Fus
s) b ir ok byk m utasavvflar tarafndan erh edilm itir.
35 B ilgi yolu meselesi hakknda M uhiddin, tm am Fahreddin
R z ye yazd m ektubunda yle d iyo r:
A k ln fik ri tasarruflard a belirli bir snr vardr ki o, o snr aa
m az, Bununla beraber R ab b an m evhbelerin kab lu hususunda da
ak l, zel bir kab iliyeti h aizd ir. u hld e ak ll olan kii lh vcu

dun nefhalarm a kendini verm eli ve sadece kisb ve n azarn kaytlariyle esir ve k a y tl kalm am ald r. Z ira, byle kald k a pheden k urtu
lam az. Bundan tr Peygam ber efendim izin teri, buyurduklar ri
yazetler ve mkefeler yoluna slk ediniz. Bu yo la girer isen Cenb-
Y cib 'l-V c ud un. hakknda (kullarm zdan bazsna rahm et verdik
ve lednnm zdeki ilim d en ona ilim rettik. K chf. 6 5 ) buyurm u
olduu zatn n il olduuna sen de nail olabilirsin.
Bu ciheti d ah i bilm elidir k i: hdis bir sebeple hdis olan her bir
m evcudun ki vechi v a rd r: biri ile onun sebebine, dieri ile de onun
m ucd i olan a lla h a nazar edilir. H akim ler ve Filozolar d ah il, btn
h alk idlerin sebepleri ynne b ak arlar. Ancak, E nbiyalar, E vliyalar
ve M elekler gibi A llah n m uhakkik ehli sebepleri bilm ekle beraber,
d ier yn ile de o eyleri ycad edene nazar ederler. B unlardan b azlar
(K albim bana R abbim den bildirdi) diyerek sebepler yn ile H akka
nazar etmi ise de hakikaten km il olan kiiler (R abbim b an a bildirdi)
dem ilerdir. B im n azarm zda vcudu gayrin den kazanlm olan
her bir ey hi bir ey mesabesindedir. A rifin, her hlde A llah T a a l
H azretlerinden baka snacak b ir yeri yu rd u yoktur.
A kll insan, ilim ler arasn d a ancak nefsini ikm l ve herhangi
lem e gidecek olursa kendisi ile beraber intikal edecek bir ilm i semeli
ve istem elidir. Bu d a iki zel ilim d ir: B unlardan b iri A llah T a a l y
bilm ek, d ieri de hiret lem inin m akam larn ve m enzillerini renm e ttir. A kll insan art koulmu yol zerine riyazet ve m cahede
ve halvet ile bu iki ilm in kefine alm ald r''.
M uhyiddin , yine bu hususta, Fthtnn 226 m c bbnda yle
d iyo r:
K ef ve vcut yolu ile ilim elde edilmesi caiz olm ayan bir ey yok
tu r. Bundan tr, fik irle uram ak, insan iin bir perdedir. Bizden
b akalar bunu inkr ederler, lkin , yol ehlinden hi kim se inkr etm ez.
Belki inkr edenler hllerden zevki olm ayan zh ir lim lerinden istid ll
ve n azar ehli o lan lardr. B unlarn iinde, h a k H akim lerden, E fltun
gib i, hallerden zevki olanlar nd ird ir. E fltun, kef ve vcud ehli m en
zilesinde id i. M slm anlar iinde ondan nefret edenler, ancak, Felsefe
sznn dellet ettii eyi bilm ediklerinden tr, kendisinin Felse
feye mensup olm asndan do lay nefret etm ilerdir. H lbuki hakikat
hlde H akim ler, A llah ve her eyi ve bu bilinen eyin m enzillerini
bilenlerdir. A llah T a a l A lim ve H akim dir ve K u ra n d a : K endi
sine H ikmet verilen kimseye phesiz pek ok h ayr verilm itir.. Bakara
269 denm itir. Hikm et, N eblik ilm id ir. N itekim A llah, D vud Aleyhisselm a hikm et verdi ve ona istedii eylerden b azlarn retti .

M uhyiddinin bu szlerinin doruluuna, ayrca, u yetleri de


ahid tu ta b iliriz :
A llahtan korkunuz, A llah size ilim verir. (B akara, 289) .
Bizim yolum uzda m cadele edenleri biz elbette yollarm za g
trrz. (Ankebt. 6 9 ) .
A llah tan korkarsanz O size h ak ile b tl ay rd edecek hikm et
ve hidayet verir. (Enfl. 29)-
Bilm ediin eye uym a. y i b il ki kulak ve gz ve kalb, b un larn
her birisinden sahibinin am eli sorulur? (ts ra . 36) .
36V ah det-i V cd grnde, Y aratl meselesinin pek b
yk bir nemi vardr. Bu sebeple u ksa aklam ad a bulunm am z yer
inde olur.
M uhyiddin , yaratl, ne Efltun ve A ristoda olduu gibi M adde
ve Sret'in kdem ine; ne de Dinlerin Adem ine d ay an d rr; ve A llah,
ne E fltun ve Aristod ak i gibi M im ar b ir A llah, ne de D inlerdeki gibi
M b di, M u cid, M uhdis, ksaca, Y oktan V ar eden b ir H bk sayar.
M u hyiddin e gre yaratl, V cudun, grnm ezlik (L a T aayyn )
m ertebesinden, grnrlk (T aayyn) mertebesine gemesinden,
y a n i A llah n , isim lerinin ve sfatlarnn bitip tkenm eyecek tecelli ve
zuhurundan ibarettir. Baka bir deyile, Gerek V cud A llah a m ah
sustur ve eya, bu M u tlak Vcudun eitli grnlerde ve suretlerde
tecellisinden baka d e ild ir; ve eya, vcudun kokusunu bile duym a
m tr.
Bilinm ektedir ki slm d a K elm clara gre vcud, vacipte zt'a
sonradan katlm tr. A llahn zt ve vcudu ayrd r. A llahn zt tah
akkuk etmemi bir m ahiyetten ibarettir. M ea filozoflarna gre ise
vcud, zaru rd ir ve vacipte zt ve m ahiyetin ayni olup mm knde zt
ve vcud a yrd r ve b u a y rl yap an d a a k ld r . Filozoflar, A llah,
illetlerin ille ti sayarlar ve H akkn vcudunu K ll A kln tam ille ti k a
b ul ederler ki bylelikle ilk A kl A llah tan ayrlm az ve Allah ta i lk
Akla ifazadan h l olm az. Ancak, bu suretle Filozoflar, M u tlak
V cdu, m ukayyet ve lk A kla illet saym olurlar. F akat, M huyiddin,
Fthtnm ikinci b abn d a yle d er:
A llah, zti ile m evcut ve M u tlak V cud olup g ayr ile m ukayyet
deildir. V e bir ey ondan illetlenm i d eild ir ve o d a br eye illet
olmu deildir. Belki o A hadiyet zre olan Z t, btn illetlerim ilerin
ve illetlerin yaratcsd r .
Burada u noktaya iaret edelim ki M uhyiddinin V cib l-V cuda y an i A llah a, (M utlak Vcd) ta b ir etm esinden (Vcdiye)
y a n i, (Panteizm ) mezhebi anlalm am aldr. M uhyiddin 'in V cib l-

V cuda M u tlak Vcd demckden m aksad, onun illet ve jiletlen


mi olm adna iaret iindir.
yle de d iyelim :
M u tlak Vcud dem ek, A llah n Zt ve V cudu dem ektir. M u ta
savvflarn ilim ve rade gibi kadim sfatlarla m uttasf o lan M ullak
V cudu ile Filozoflarn M u tlak Vcud veya Cevher dedikleri arasnda
fark byktr. Felsef bir meslek olan (Panteizm ) ile D in bir mezhep
o lan T asavvuf ve onun esas d ayan a olan V ahdet-i V cd gr
birbirinden tam am en ayrd r.

1
f

V ahdet-i V cd gr ile Panteizm birbirinden ayrt grlerdir


dedik. nk Panteizm fe gre, A llah, lem d ir; lem in g ayr Allah
denilen bir ey yoktur. H lb uki V ahdet-i V cuta gre, Y alnz Allah
kendi nefsi ile kaaim , kaytsz M u tlak V cuttur. lem ise, A llah ile
m evcuttur. lem, vcud haysiyeti ile A llahn, ayn ise de eyann zt
lar, hususiyetleri, taay m leri haysiyeti ile A llah, eyann gayrd r.
H akkm vcudu vcib ve kad m d ir. Bu vcud, mecazen eyaya nisbet
edilip eyann vcudu denildii vakitle ona m m kn ve hdis denilir.
nk, eya, bu vcutta, sonra 5>hir olmu ve olm aktadr. A llah, bir
an onlara vcut vermese btn eya o an d a yok olur. Z ira, eyann asli
h li srf yokluktur, V e A llah, Z t bakm ndan lem den m stanidir.
l h i Zt dem ek olan M u tlak V cudun, dta, A llah tan baka fertleri
yoktur. T a b ii K llnin dta m evcut san lan fertleri dc bu vcutla
kaaim geici ve yok olucu sretlerden ibarettir. M uhyiddin , Ftuh tm n yz yetmi birinci b abn d a: A llah. A llah tr; lem in m ev
cut olm as veya olm am as m savidir dem itir.
K saca, m u tasavvflara gre vcud b ird ir ve o d a A llah'n
V cudundan ve Z tm dan ibarettir. Buna M u tlak V cd veya
Vcd- Baht, y an i S rf V cud denilir. Bu vcud, h ak ikat hlde
ekil ve suretten, snr ve kayitten, p aralan m a v e 1blnmeden
mnezzeh olm akla beraber bizim ak l ve hissimize nisbetle bir
ok suretlerde grnr, ite, btn yaratk lar bu suretlerden ib aret
tir. M u tlak V cd asla deiip bakalam ad h lde b u suretler
bir an bile deimeden kalm azlar. M u tlak V cud bak olduu hlde
bu suretler geici ve yok olucudurlar. u h ld e, M u tlak V cud, y a ra
tklarn b tn ; yaratk lar d a onun zah irid ir. H ak'kn vcudu y a ra tk
la ra , yaratk lar d a lhi sfatlara ayn a olmutur, V cd, hakikati hlde
b irdir. A llah a nisbet edildikte ona V cib ve K ad im ; ve m ecazen y a
ratk lara nisbet edildikte de ona M m kn ve H dis denilir.
Vahdet- V cdu inkr edenler ise: A llah n vcudu baka, y a
ratklarn vcudu bakadr, A llah n vucudu vcib ve kadim , yaratk-

larn vcudu ise hdis ve m m kndr. A llah, y aratk larn vcudunu


kendi vcuduna ayk r olarak yaratm tr. Eer, yaratklarn vcudu
A llah n vcudu olsa H lkn trahlkatm ay n i olmas lzm gelir, d er
ler. M utasavvflar d a buna ylece cevap verm ektedirler: Bizce M u tlak
V cd, sizin bildiiniz ikinci m akullerden olan y an i, tahtnda mnderic fertlerine sbtu yalnz zihinde olup dta fertleri olm ayan Cins
ve N evi k lli kavram lar gib i K l ve M cerred tnanadat ib aret
olm ayp, A llah n V cip ve K adm olan vcududur. Btn yaratk lar
onun vcudu ile k a a im d ir; onlarn, bakaca kendilerine m ahsus ms
takil vcutlar yoktur. O nlar, H akkm vcudunda m eydana kp
grnm ektedirler. Bu vcud, hakik o lan vc tek olan vcuttur. Onda
blnme ve p aralan m a yoktur. Y aratk larn oalp, fazlalam asn
d an onun d a oalp fazlalam as gerekm ez. Y aratk lar, H akkn
vcudunun taayy n lerid ir. Lkin, taayy n edici olan ey, y a i M u tlak
V cud, taayy n etmi olan ey, y a n i yaratk lar deildir. Y aratk lar,
y aratk olm ak bakm ndan A llahn g ayrid ir. Vcb vc M u tlak Gn,
A llahn Zt iktizasdr. Y aratklarn zatlarnn iktizalar ise ihtiya
ve zarurettir. O nlarn lh vcuda olan bu ih tiya ve zaruretleri
kendilerinden hi bir vakitte ayrlm az. A llah , vcud bakm ndan y a
ratk larn ayni ise de taay n bakm ndan gayrid ir ve bu taayyn , bi
zim ak l ve hissim izdedir. V cdun hakikati, bu taayynden tr,
asla deiip bakalam az.
Grlyor ki m utasavvflar, her eyin A llah olduunu sylem iyor
lar, dolaysiyle, btn kinatn ulhiyetine k ail o lm uyorlar; dolaysiyle
de Gklerin ve Y erlerin yaratcs olan A llah n vcudunu inkr etm i
yorlar. Tersine, V cud ; m stakillen ona lasr ederek yara tk la r onun,
vcudu ile kaaim sayyo rlar. M utlak V cuttan m urad, A llah n V
cud ve Z olunca, onun, b ir eya gibi bilinem eyecei ve h atta akl
ile de id rk edilem eyecei g yet aktr.
Y aratl meselesinde V ahdet-i V cd gr le, zellikle, Plotin in Sudur ve ndim ac a d ayan an Panteist grn karlatrm ak
ve arad aki byk fark m eydana karm ak la pek yerinde olacaktr:
Plotin Panteizm inde yaratl, Aristo ile E fltunun bireim i olan
F iil K uvve (Puissance Active) nazariyesine b ald r. Plotinin fiil
kuvve nazariyesi bir kab iliyyetler topluluunun feyezanndan ib arettir.
H lb uki M uhyiddin in V ahdet-i V cd felsefesinde feyezann yeri
yoktur. Z ira, ^ a h d e t-i V cd grne gre, vcd, vacipte d e m m
knde de, zt ve m hiyetin ayn id ir. V arlk, M u tlak V cu ttur; nisbet
ler hlinde aln n ca T a b ia t; nisbtltleri kuatan M u tlak Ezelilik olarak
aln n ca A llah tr; m hiyet olarak alm lca, Z ttr; m hiyeti tahakkuk

etmi f iil olarak aln n ca d a V cudtur. M h iyet ve fiil, aynid ir. Byle
olunca d a Zt, sfatlarn n ; sfatlar d a tecellileri ve uunlar olan le
m in kendisidir. V ah det-i V c d a gre her ey ezelden m evcut olup
an cak btndan zh ire kar k bu k, b ir kuvveden fiile k deil
d ir. u h lde gerekte b ir tek vcut v ard r, o da A llah tr. O ndan
baka hi b ir ey yoktur. H atta, eya, vcudun kokusunu bile duym a
m tr. Bundan tr de vcutta (H ull) ve Ittihad ) hi b ir suretle
sz konsu olam az.
K saca, M uhyiddin in V ah det-i V cd gr, Plotinin Sudur
ve Indim aca d ayan an Panteizm inden pek ayr ve p ak stndr.
37M uhyiddin , nsanca ve huzur iinde yaam ak iin u nasih atlard a b ulunm aktadr:
1 - A ckm adka yem e. U yku basm adka uyum a. Az yem ek ve
az uyum ak kalbe ferah verir.
2 - V aktini bo geirm e, d aim a ibdet ve h ayrl ilerle ura.
3 - Herkes baka baka olduundan herkesin h l ve anna gre
gzel h uylard an b iri ile m uam ele et. G enellikle, herkesi skntdan
kurtarm aa ve rah atlan d rm aa al ki A llah senden rz olsun.
4 - Kimseye a rlk verme.
5 - A llah n y aratk larn a efkat ile m uam ele et.
6 - Sular afv et.
7 - Fenala kar fen alkla kar koym a.
8 - Kimseye fke ve hiddet gstermemee al. Eer byle y a
p arsan nefsini terbiye ve islh etmi eytan azb a sokmu, A llah da
kendinden r z etmi olursun,
9 - nsann kendi deil, f iili ktlenir.
10- H inlikten sakn. Z ira, hainlik A llah 'a kardr. H inlerden
herkes kaar.
11 Emrinde b ulun anlara esir muamelesi yap m a.
12- Y alnz kendi canlar iin urap didienlerle dp kalkm a
ve onlara, dinlerlerse, nasihat et.
13- Lokm an h ell a ra . Z ira, M slm anln esas, Dinit direi,
h ell lokm a zerinde durm aktadr.
14 D nya saltanatndan yz evir. Z ira, h ell m al israfa m sait
deildir,
15- C im ri olm a, fakirlikten ve yoksulluktan korkma.
16 V arl n d a ve yokluunda, sevinli ve kederli zam annda,
daim a yoksullar doyur. Eer byle yaparsan hakiki rzk verici olan
A llah ta dn yada ve hirette seni doyurur.
17 Gnlleri gaflet lm ile lm plan lard an ne kendi neftin
iin ne de b akalar iin lu tu f ve ihsan kabul etme.

18- V atan dalarnn hepsini b ir gzle gr ve m uam elede hepsini


bir tut. Herkese kendi hakkn ver. A ncak, lim in hakk, kendisine
sayg gsterm ek; C h il'in hakk, kendisine nasihat etm ek; G filin
hakk, kendisini u yarm ak ; ocukun hakk da kendisine m lyenet
ve efkat gstermektir.
19 - A llah n sana nasl m uam ele yapm asn istiyorsan sen de in
san lara ylece m uam ele et.
2 0 - Nefsinizden d aim a hesap sorunuz. nk, nefsinden dnyada
hesap sormazsan Hesap gnnde d e A llah a hesap verem ezsin.
2 1 - Kt ilerinizden tr d aim a A llah a snn ve Ondan afv
dileyin . Kt iler yapm am ak iin de u eyden k an n :
a - Gafletten.
b - Nefsin vesveselerinden lezzet alm aktan.
c - A lkanlnza esir olm aktan,
2 2 - T at ve ibdet, evk ve g ayreti arttrr.
2 3 - ocuuna A llah n K itab n ret; Dini ve A hlh korum a
sn sa la ; kklnden R iyazete altr; kalbine d n ya ehvetlerini
sokma.
24* A llah ' zikirden, K ur-n- K erim i okum aktan, H ak yolundan
sapm o lan lar doru yola iletm ekten, Emr-i b ilm arut ve Nehy-i
anilm nkerden, d arg n lar bartrm aktan, sad ak aya tevikten geri
durm a. H sl, d ilin , hep h ayrl szler sylesin.
2 5 - Doru yolda g it ve doru arkada ve nder a ra. Erilerden
kan. D aim a A llah bilip tan yan larla dp kalk.
2 6 - Seninle a yn i tikad ve am elde o lm ayan larla konuma, fakat,
aleyh lerinde de b ir ey syleme.
2 7 - A ilenizle d aim a iy i geinin.
2 8 - K adn lar seviniz ve onlar ho tutunuz.
2 9 - Herkes kendi vcudunun d ve i kuvvetleriyle b ir topluluk
gib idir. n san , d ve ii ile bir ie him m et ederse o ii b aarab ilir.
F akat, d baka ii baka olursa baaram az.
3 0 - V e en nihayet, her gn, bulunduun hlden d ah a iy i bir h le
seni ulatrm as iin daim a A llah a d ua ve n iyazd an geri kalm a. Ve
oturm anda ve kalkm anda daim a A ilah ile ol.
3 1 - S radan insan, hayvann bir st; fakat, K m il tn sn , y a ra
tk larn e stndr.
38im a m R ab b n i (1563-1626) nin ad ve sam Ahm ed F aruk
A l-S irh io d i'd ir. Sirhin dte doup yaam tr. Y aad devir, H indis
tan d a Ekber ah n saltan at srd devirdir.
B zt, kendisinin Hz. m erin soyundan geld iini id d ia etmi
ve Peygam berin b ir hadisine d ayan arak k e n d is in in kin c B Y ln

Din Y enileyicisi (M ceddid-i Elf- S n i) olduunu bildirm i ve m ara


R ab ban i ad n taknm tr. B k Billh M uham m ed adnda birine
intisab ile N akbendiye T arik atn a girm i ve sonra kendisi de bu T a ri
katn (M ceddidiyye) kolunu kurm utur. E serleri arasn da, zellikle,
M uhyid din i V ah del-i V eudua i tiraz olarak yayn lad (M ektbt) ad l esei mntesibleri arasnda yaygn d r. A ncak, h akikat
asndan burada d a bir tebihle diyelim k i: M uhyid d in in (Fuss) u,
M u tlak V cd u i ln eden H azert- Hams m ;ir evrk- iriyye ise; R b b n 'n in glge varlk lar gerek v arlk lar sayan (M ektbt) d a bu evrk- inriyenin kaldrm haiyeleri gib id ir.
Bu zat, M evlnnn Felsef grn de anlayam am tr.
39Gavit S u n ar; (V ahdet-i uhud-V ahdet-i V cud M eselesi);
A n kara, 1960.
1
C avit S u n ar; m am R ab b n nin Tevhid Grne Genel Bir
Bak; lah iyat Fakltesi D ergisi; clU 14 ; s. 136-143; A nkara, 1956.
A yrca bk. C avit S u n a r; M istisizm in Ana H a tla r; s, 139-140 ve ora
daki ek not; A nkara, 1966.
40Bedreddin S m v i, pek byk bir Din lim i olm akla beraber
byk bir ih tillcid ir de.
Bedreddin, bir ok byklerden ilim elde etlikten sonra bir a ra
T eb riz'e giderek T im u run huzurunda yap lan ilim tartm alarna
katlm ve o rada byk bir nam d a yapm tr. O, bir sre de M sr
M em luklarnn sarayn da retm enlikte de bulunm utur. Daha sonra
R um eliye geerek D in-Siys ibir h ayata balam , E dirne'de saltanat
sren Y ldrm B ayaztn olu M s elcbinin K adaskerligini yap
m tr. Daha sonra d a d in i alan d aki byk nam ve anndan tr
kendini zam ann b iricik (K m il n s a n ) veya (Kutb}u saym ve Din
yolundaki bu ahlk, onda, d n ya P adiahl ihtirasn da. alevlen
dirm i ve b ana b ir M rid 'ler ordusu toplam tr. Fakat, onun bu
m rdler ordusu, zellikle, Y ah udiler, H rstiyanlar ve m addi d n ya
nn servetine ve rah atn a dkn olan lardan kurulm utu. En nemli
m ezlerinden Brklce M ustafa ile T o rlak K em l de onun bu ordu
larm gerektii gibi harekete geiren ik i byk propagandacs idi.
Bedrettin taraftarlar Saltan at b ir h ayli tehdid etm ekle beraber nih
ayet elebi S u ltan M ehm et, Bedreddin taraftarlarn d atm a b a
ard ve Bedreddini de tu tu k layarak huzurunda y a rg la d . Bedreddin,
b u yarglan m ad a lme arp trlarak 1420de Serezde asld. Fakat,
Bedreddinden sonra ona b al olan ve kendilerine (B edreddini)ler
diyen kiiler yine de siyas faaliyetlerin i srdrdler.
Bedreddinin kem ikleri 1924 te stanbul nakl edildi.
4 1 - A bdulkaadr G eyln(H . 471-561)K aadr T arik atn n K uru
cusu olup baba tarafn dan m am H asan'a, an a tarafndan d a m am

H seyne b ald r, im am a ra n nin { T a b a k a ln d a dediine gre


anneleri de T asavvuf yolunda ulu bir kadn im i. Nisbeti, C neyde
d ayan r.
G eylnnin keram etleri pek oktur. M a ev keifleri ve lm veri
leri pek byktr. H er limden sz ederler ve zellikle H anbel ve
afii m ezhebi zre fetva verirlerm i. O, kalb dnya ile megl etm e
m ei tavsiye edermi. Elbisesi zerine sinek konmazm. Bunun sebe
bini soranlara d a : Sinekler bana neye konsunlar ki bende ne d n ya
nn pekm ezi, ne hiretin b al v ard r derm i. V e yine, kendisinin irad
gneinin kym ete kad ar sreceini id d ia edermi, M uhyiddin bile
onu Fthtnda pek yceltm itir.
B ursal eyh sm ail H akk d a (R uhl-Beyn)m da Y sin Sre
sinin tefsirinde, evliya keram etlerinin m ad d i v arla ve kalbe ait olm ak
zre iki ksm olduunu ve bunlarn ikisinin de G arbta eyh Ebu
M edyen ile arkta A b d ulkaad r'd a toplandn sylemitir.
G eyln, h icr 471 de dodu, 488 te B adada gelip yerleti v e
orada ld. Trbesi nemli ziyaret yerlerinden biridir.
O Behetl-Esrar ve M aden l-E nvr hiyesinde (s. 13-M sr,
h. 1304) yle der: M utasavvf, uzuvlar skin, k alb i m utm ain,
gnl ferahla alm , yz n urlu, ii bd, H akk a b alln d an t
r biitn eyadan ilgisini kesmi bulunan kim sedir .
O, yine yle dem i: Ey m isli olm ayan Z t- Eseli ve A l ! Seni
m ahede etm ekliim ve Senden baka bir ey grm em ekliim iin
benden Senin gayrin olan her eyi yok e t! Ey vcudun VcuduI
Senden g ayri m evct ve m aksd y o k tu r! .
4 2 - Ahm ed A l-R uft (lm . H . 578) m am M sa K zm 'm evltlarn d an d r. H rka nisbeti de be vasta ile ib lye ular. K endisin
den atelere girm ek, y lan larla oynam ak gib i b ir ok h rik alar zuhur
etm itir,
O, yle demi Btnl ile b u o laylar lem inden yz evirip
lh akta vcutlarm yok etm iyenler, iym an h alvetnden, bilgi arab
zevkinden d im alar yoksun k a lr .
4 3 - M evlna C cllcddin-i R m i hicri 604 te Bilhte domu ve
672 d e de 21 yanda ik in ailece K o n ya'ya gelmi ve o rada lm tr,
M evlna, Belhten hicret edip N isbura urad klar vakitte Feriduddin.
A ttr ile de tanp konumutur ki o zam an A ttr pek yal imi. V e
rivayete gre, A ttr, (Esrarnam c) ad l kitabm M ev ln ay a hediye
etmi ve M evln d a ondan pek faydalanm .
Feriduddin A ttr, N isburlu olup M ecduddin B a d a d in in m ri
d idir. Geliinde attarlk yap arak h ayatn kazanyorm u. Sonra, T a

savvuf yoluna girm i ve T evhidin btn srlarn a ve h akikatna v kf


olmu. O, yle dem i:
M a namn srr sensin ve geri kalan b ir isim dir.
Gizli hazine sensin ve lem b ir tlsm dr
V e klar, kendi vehim leri le m auktan uzak dmler
V e bilm ezler ki k kim dir ve gnllerini kap trd klar dilber
n ed ir?
V e yin e; K aran lkta vre dolaan gne klar Dndler tekrar
senin gneinin dibine ktler.
V e yin e:
Ey ah ! T ebede k ad ar btn lem in m eyli san ad r; O h li
gerek anlasn, gerekse an lam asn".
A ttr, h icr 627 de dm anlar tarafndan ldrld ki o zam an
124 yanda olduu sylenir. K abri N isbrdadr.
Byk bir T rk lm i, M utasavvf ve airi olan M ev ln a b il
gisini, nce, babasndan, sonra babasnn halfesi T irm izli Seyyid
Burhaneddin M uhakkik ten alm ; H alebte de tahsil grm ve
anda, zh iri ilim yolunda, btn hocalarn aarak, babas gibi
byk b ir i tib ara m azhar olm utur. Seluklu im p arato rlu u n d a yk
sek b ir fikir adam olarak p arlayan M evlna altm iki yanda iken
ems-i T eb riz'n in K onyay a gelmesi vc onun fik ir ve duygu dnyasn
kknden deitirmesi ile byk bir gnl ad am oldu ve lnceye k a
dar d a lhi ak yolunda gz emten bakasn grm edi ve gnlnde
emten bakasn bulm ad.
M evlna diyor k i:
A llah n velleri ile dizdize oturm ak gerekir ve bu yaknln
byk eserleri v ard r .
Gnl d arl, bu lem e gnl b alam ak tr; zd olm ak ister
sen, bu lem de kendini yok b il .
"Benim lm m den tr gam lanm aynz. Z ira, A ttrn nuru,
150 y l sonra M ansrun ruhuna tecell eyledi ve onun m ridi oldu.
Siz de her h lette benim le olunuz.
44
etns-i T eb rizi, b ir ok u lu la rla dp kalkm ve H ak yo
lun da durm adan seyahatlar yapm bir m utasavvftr. O (M akalt)
adl kitab nda belirttiine gre, balangta T ebrizli Ebu Bekr adnda
b irin in m ridi im i, fakat, bu zat, onu kem le ulat ram am ve o da
b u sebeple ve eyh aram ak zre y o llara dm ve en sonda d a Kon
y a da M evlnay bulm u. ems, bu seyahatlarm da ahabeddin Shreverdi-i M ak tu l; ve tb n A rab i ile de tanm tr.
ems, kendi ak hllerinden sz eden (M ak altj a d l eseri ile Lannr ki bu eseri onun kendinden baka kimse an layp tefsir edemez.

R ivyete gre, ems-i T eb rizi, h icri 642 de K o n ya'ya Relini} ve


akam st renileri ile M edreseden evine dnen M evlnnn atn n
dizginini tu tarak ona: Ey M slm anlarn atas, Bayezd-i Bistm ini
b yktr yoksa Peygam ber M uham m ed M ustafa m ? diye sormu.
M evlna d a : Peygam ber byktr diye cevap verm i. Fakat, bu kere
de ems demi k i: asl olur? nk, Peygam ber diyo r k i: (Ya A llah,
Seni san a has olan b ilgi ile bilem edik). Fakat, Byezid diyo r k i: (Benim
nim ne byktr ve ben Sultan larn Sultan ym ). Bunun zerine
de M evln yle cevap veriyor: Byezdin susuzluu bir katrad an
giderildi, ve onun kavutuu nur onun evinin penceresine gredir. F a
kat, Peygam berde susuzluk susuzluk stne idi ve sinesi (Gsn erh
etmedi krt?) yeti zre A llah tarafn d an pek geniletilm iti. Onun iin
o hi b r zam an su ya doyam ad, itike susuzluu artt ve her gn
A llah a biraz d ah a yaklam ak diledi. Bu cevap zerine ems bir n a'ra
att ve dp b a y ld .
te, bu olaydan sonra da M evlna ile ems arasndaki mehur
halvetler balad, ve ems, M ev ln y a (Zevk) ve (H l)i alad . An
cak, bu iih halvetin m a nasm kavrayam ayan szde derviler, M evln y batan kard diye, hicri 645 te bir akam karan l vakti ems i
baklayp kati ettiler ki bu kaatil etesi iinde M ev ln mn ortanca
olu leddinin de bulunduu sylenir. V e bu k aatiller, ksa faslalar
la. A llah tarafn d an birer bahane ile lp gittiler.
emse sorm ular: M akb l m rid kim dir? C evap verm i: ey
hinden baka yab an c br kimse le asla sohbet etm eyendir .
B urada ems dolaysiyle una d a dokunalm ki bir gre gre
M evlevlikte iki kol v a rd r: b iri V eled kolu, dieri de ems kolu.
V eled kolu, zahittir, Ehl-i Snnete b ald r ve G lbanklannn so
nunda sadece (Dem-i H azret-i M evlna) derler ve es ile m an
A li'y i an m azlar.
ems kolu ise rinttir, H azret-i A liye ve Ehl-i B etye baldr ve
G lbanklannn sonunda, m utlaka (Dem-i H azret-i M evln, S rr-
ems- T eb riz, Kerem -i m am A li) derler.
F akat, baka bir gre gre de M evlevlikte iki kol deil, ancak,
iki nee vardr.
45(L lh e illa lla h ) tevhid kelimesi, u tevhidi ierm ektedir:
a - (L M a bde lla lla h ; ki bu tevhid h alka mahsus tevhittir,
b - (L M aksde ll lla h ) ki bu tevhid okum ulara, lim lere
mahsus tevhittir.
c (L M evcde llallah ) ki bu tevhit te hem zhir lem btn
ilm ini kendinde toplam olan ariflere mahsus tevhittir.

I^te, asl Tevhid, bu nc ekil Tevhittir, nk, (L m abde


illallah ) tevhidinde nefse ve arzuya a it irk vardr, (L maksde illa
llah ) tevhidinde de vcuda ait irk vardr. Fakat, vcutta okluk tevehhm ederek baka bir eye ve zellikle, insann kendi nefsine vcud
vermesi by bir yan ltr. Z ira, btn h ayr ve kem lin ba V cu d d ur;
btn h ayr ve kem l da A llah a ait olm akla demek ki vcut, yaln z,
A llah iin sbit o lab ilir, insan iin deil. Nasl ki btn errin ve nok
sanln ba d a A dem dir. Z ira, Adem, m m knlerle ilg ilid ir, dolaysiyle de erler ve noksanlklar ona aittir.
te, bu yukard aki szlerimiz de V ahdet-i Vcd grnn k
saca bir aklanm asdr ki T asavvuf ta bundan baka deildir.
Tasavvufta yol, insann kendi gn ldr; h u yolun yolcusu d a in
sann kendisidir; yo la gitm ek te insann kendiliinden gitm ek ve gel
mek te insann kendisi olm akszn yine insanadr. Bilmekten m aksat
t a hakikati an lam ak; Bulm aktan m aksat ta uhu t ve ayn ile H akk
grm ektir. O lm ak ta ikilik, birlem e ve ayrlm a olm adan Birlie er
m ektir, tis l, nfisl ve H ull gib i kelim eler, bir d, b ir i ve gayrilii
gerektiril'. H lbuki A llah,kendinden baka b ir eyle birlem ek (ttihad) ten m nezzehtir. nk, A llah tan g a yri ne vardr ki o olsun?
V e A llah nenin gayridir ki o, onunla birlesin? u hlde, Bir tek Allah
vardr ve onun b irlii de ikiliksiz b irliktir.
46 Bursal eyh tsm ail H akk'nn A llah 'a u yakar ne kadar
yerin d ed ir;
Y a lh, srt zre d uran lard an eyle bizi.
Doru yr y p Cennete girenlerden eyle bizi.
S a k la ateten tenim iz, yakm a de harm anm z
H avz- Kevser bana erenlerden eyle bizi.
E n te'l-H ayy, Entel-B k, srme kapndan mtak
V arp cem alini yarn grenlerden eyle bizi.
Pervz eyleyip dnyadan, gzer edecek fendan
B akaa bahesinde gln derenlerden eyle bizi.
A layp , inleyip der H akk Y a R a b ! Z tn hakk
Bezm-i V ahdette zevki srenlerden eyle bizi.
ve yin e:
Y a lh ! Cennet-i d id r kl m e'vam z.
Bezm-i hssm dan uhud- zta ver sevdamz.
k Zhd m eyannda yeter bahs cedel
V asl- didrm hakki' fasl eyle daJvam z.
4 7 - Isra S ure-; yet: 72-73.

BAKILAN KTAPLARDAN BAZILARI


Abu Al-At Al-Bekr; t tiraft Al-G azal; Beyrut.
Abu Al-Mugs Al-Husey b. Mansr Al-Hallc
Al-Beyzv Al-Badad; Kitab AI-Tavsn
(Yaynlayan, L. Massignon), Paris, 1913.
Abu Bekr Abdurrezzak; Huccat Al-G azal; Msr.
Abu Bekr Muhammed Al-K elbz; Al-Taarruf liMezheb-i Ehl Al-Tasavvuf; Msr 1932.
Abu Nuaym Al-Isfahan; H ilyat Al-Evliya; Msr,
1932.
Abu Talib A-M ekk; Kt Al-Kulb; Msr, 1932.
Abdulaziz Al-D eyrm; T ahart Al K ulb; Msr,
1296 (H).
Abdlbaki Glpnarl; Mevlna Celleddin; stan
bul, 1951.
Abdlkadr Al-G eyln; Min Kitab Al-Guniye; M
sr, 1359 (H).
Abdlkadr Al-G eyln; Fth Al-Gayb (Behet
Al-Esrar kitab kenarnda); Msr, 1304 (H).
Abdlkerim Al-Osman; Al-Dirast Al-Felsefyye nd
Al-Mslimn val-G azl; Kahire, 1963.
Abdlkerim b. Hevazn Al-Kueyr; R isale; Msr,
1940.

Abdlltif Al-Taybv: Al-Tasavvuf


Al-Arab; Beyrut, 1928.

Al-slm

Abdurrahman Al-Saffur A l-fi; Nzhet Al-Mecalis ve Mntahab Al-Nefis; Msr, 1370 (H).
Abdurrahman C m ; (Trke ev.) L m i; Nefahat
Al-ns; stanbul, 1270 (H).
Abdurrahman C m ; Al-Durrat Al-Fhire; Msr,
1328 (H).
Abdurrahman Al-Slem ; Tabakat Al-Sfiyye; M
sr, 1953.
Abdlvehhab Al-arn ; Tabakat Al-Kbr; Msr,
1358 (H).
Abdlvehhab A l-arn ; Al-Yevkit val-Cevhir;
Msr, 1305 (H).
Abdlvehhab A l-arn; Letf Al-Minen val-Ahlk; Msr 1311 (H).
Ahmet Avni Konuk; Vahdet-i uhud ve Vahdet-i
Vcud M nakaalar; Yazma, (Osman Ergin
den istinsah).
Ahmet Avni Konuk; mam Rabbm ve M ektubt;
Yazma, (Osman Erginde.n istinsah)
Ahmet Hilmi (Hocazade); H adkatlevliya; stan
bul, 1318 (H).
Ahmet Hilmi ((ehbenderzade); Tarih-i slm ; s
tanbul, 1326 (H).
Ahmet R ifat; M irtlm akast; stanbul, 1293 (H).
Ahmet Ziyaettin; CmiuUUsl f beyanit-Turk;
stanbul, 1313 (H).

Aziz b. Muhammed Al-Nesef; (Trke ev.) Hfz


Mehmet; Zbdet Al-Hakayik (Gyetd-Dekayk ad ile); Msr, 1291 (H).
A .J. Arberry; The Legacy of Persia; Oxford. Uni.
1953.
A.J. Arberry; Sufism; London, 1950.
A .J. VVinsinck; La Pensle de G hazal; Paris, 1924.
Bedrettin Sm v; (Trke ev.) Mustafa Rahmi
Balaban; V ridt; stanbul, 1947.
Cavit Sunar; Vahdet-i uhud-Vahdet-i Vcud Me
selesi; Ankara, 1960.
Cavit Sunar; Mistisizmin Ana H atlar; Ankara, 1966.
Cavit Sunar; Tasavvuf T arih i; Ankara, 1975.
Cavit Sunar; M elm lik ve Bektalik; Ankara, 1975.
Cavit Sunar; Varlk Hakknda Ana Dnceler;
Ankara, 1977.
Cemalettin Ebil-Ferec Al-Cevzi; Safvet Al-Safve;
Haydarabd, 1355 (H).
Claud Field: The Confessions of Ghazali; London,
1909.
Dvvight M. Donaldson; Studies in Mslim Ethics;
London, 1953.
Edward G. Brown; A Literary History of Persia;
Cambridge Uni. 1951.
Evelyn U derhill; Mysticism; Uni. Paperbacks, 1960,
Etienne Gilson; God And Philosophy; Yale U ni.1957.
E. George Godwin; The GreatMystics; London, 1945.
Fahrettin Irk; (Trke ev.) Safvet Yetkin; Parl
tlar; stanbul, 1948.
.

Feridddn A ttr; (Trke ev.) M .Z .K .; Tezkeretl-Evliya; stanbul, 1964.


Feridddin A ttr; (Trke ev), Abdlbak Glpnarl; M antkut-Tayr; stanbul, 1963.
Ferid K am ; Vahdet-i Vcud; stanbul, 1331 (H).
F.G. Happold; Mysticism; Penguin Books, 1963.
G azl; Al-thya Al-Ulm Al-Dn; Msr, 1934.
G azl; Al-Cevhir Al-Gavl (Kimyussade, Miktlenvar ve Risaletllednniyye ile birlikte);
Msr, 1934.
G azali; (Trke ev). Said ve Zihni Efendiler; Al
Munkiz min Al-D all; stanbul, 1289 (H).
G azl; (Trke ev.) Mustafa Rahmi Balaban;
Kimyussade; stanbul, 1953.
H.A.R. Gibb; Muhammedanism; Mentor Books,
1955.
H.A.R. Gibb ve J.H . Kramers; Shorter Encyclopedia of slm; Leden, 1953.
Homer Smith; Man And His Gods; New York, 1956.
H ujvr; (Ing. ev.) R.A. Nicholson; Kashf5al-Mahju b ; Leiden, 1911.
bn Al- Arf; Muhasin Al- M eclis; Msr.
tbn Haldn; (Trke ev.) Ahmet Cevdet; M ukad
deme; stanbul, 1277 (H).
Ibn Saad; Al-Tabakat Al-K ebr; Msr, 1358 (H).
bn Teym iyye; Mecmu t Al-Resil; Msr, 1341
1349 (H).
brahim Hakk Erzurumlu; M arifetnme; stanbul,
1330 (H).

im am R abbn; (Trke ev.) Mstakim Zade


Sleyman; M ektbt; stanbul, 1270-77 (H).
smail Ankarav!; Minhc Al-Fukar; stanbul, 1286
(H).
Islm Ansiklopedisi. (M ill Eitim Bakanl Yayn
larndan).
smail Fenn; Vahdet-i Vcud ve Muhyiddin Arab ; stanbul, 1928.
smail Hakk Bursal; R uhl-Beyan; stanbul, 1285
(H).
smail Hakk Bursal; Kitab Al-Nect; stanbul,
1298 (H).
smail Hakk Bursal; Lbbllb ve Srrussr; s
tanbul, 1328 (H).
smail Hakk zm irli; Yeni Um-i Kelm; stanbul,
1939-1941.
Israel I. M attuck; The Thought of The Prophets;
1953.
John Feruson; Encyclopedia of Mysticsm; London^ 1976.
John Kingsly Brige; The Bektashi Order of Dervishes; London, 1939.
Kemalettin H arir; Tbyan Al-Vesail Al-Hakayk
f Beyan Al-Selsil Al-Tarik; Yazm a; Fatih
Kitapl, No: 1430-1432.
L. Massignon; Quatres Textes; Paris, 1914.
M argaret Sm ith; Readings From The Mystics of
Islm; London, 1950.
M argaret Smith; AI-Ghazali, The M ystic; London,
1944.
M argaret Smith; R abia, The Mystic; Cambridge
Uni. 1928.

Mehmet Ali A yn; Tasavvuf Tarihi (Cilt. I) ; stan


bul, 1340 (H).
Mehmet Ali A yn; Tasavvuf Tarihi (Cilt. I I ); Ta
Basma; stanbul.
Mehmet Ali A yn; Huccatl-Islm G azl; Istantanbul, 1327 (H).
Mehmet N il; Rite-i Cevhir; stanbul, 1257 (H).
Mehmet Said; Glen-i M arif; stanbul, 1252 (H).
Muhyiddin A rab; Futht Al-Mekkiyye; Msr,
1299 (H).
Muhyiddin Atrabi; (Trke ev.) Nuri Gencosman;
Fuss Al-Hikem; stanbul, 1952.
Muhyiddin A rab; Zahir Al-AIk fi erh Terceman al-Avk; Beyrut, 1312 (H).
Muhyiddin A rab; Tedbirt Al-tlhiyye fi Memle
ket A l-nsaniyye; Yazma.
Mevlna Celleddin R m ; (Trke ev.) Abdlbak Glpnarl; Dvn- K ebr; stanbul, 1957
1960.
Mevlna Celleddin R m ; (Trke ev.) Veled
Izbudak; Mesnev; stanbul, 1966.
M evlna Celleddin R m ; (Trke ev.) Abdlbak
Glpnarl; Fh-i M Fl; stanbul, 1972.
Mevlna Celleddin R m ; (Trke ev.) Nuri Gen
cosman; M evlndan Seme R ubler; Ankara,
1964.
M . Reit R za; Medric A l-Slikn; M sr; 1331 (H).
Mesu d ; Murc Al-Zeheb; Msr, 1948.

M .M . Sharif; A Historv of Mslim Philosophy; Wiesbaden, 1963,


mer Rza Dorul; Tasavvuf; stanbul* 1942.
R.A. Ncholson; The Mystics of Islm; London, 1914.
R,A. Ncholson; A Literary History of Arabs; Lon
don, 1950.
R.A. Ncholson; Rm Poet And M ystic; Cambridge
Uni. 1953.
R.A. Ncholson; Studies in Islmic Mysticism; Cam
bridge Uni., 1921.
Sdk V icdan; Tomr- Turuk- A liyye; stanbul,
1338-1340 (H).
Seyyid A1 A l-H lid; Cmi Al-Usl; am, 1938.
Seyyid erif C rcn; T arift; Msr, 1938.
Sleyman Dnya; A l-H akikafil-G azl; Msr, 1947.
S. Spencer; Mysticism in World Religion; Penguin
Books, 1963.
S. Tritton; Mslim Theology; London, 1947.
ehabettin Shreverd; Avrif A l-M arif (Gazlnin Ihysmn hiyesinde); Msr, 1292 (H).
ahabettin Shreverd; (Trke ev.) Safvet Yetkin;
Nur Heykelleri; stanbul, 1949.
ehristan; Al-M ilel val-Nihal; Msr, 1949.
erefeddin Y altkaya; Simavna Kads Olu eyh
Bedrettin; stanbul.
ems-i Tebrz; (Trke ev.) Nuri Gencosman;
M akalt; stanbul, 1974.

eyh Hseyin. Sadettin; lm -i Tasavvuf; stanbul,


1341 (H).
Vergilius Fer m ; Encyclopedia of Religon; Neew
York, 1945.
W. Bartold; (Trke ev), Fuad Kprl; slam Me
deniyeti T arihi; stanbul, 1940.
W alter T. Stace; The Teachings of The Mystics;
Mentor Books, 1960.
W .M. Gomery W att; Mslim Intellectual; Ed. Uni.}
1963.
W .R. Inge; Mysticism in Religion; London, 1947.
Ykt Al-Hamev A l-Rm ; M ucem Al-Udeb;
Msr, 1938.

Vous aimerez peut-être aussi