Académique Documents
Professionnel Documents
Culture Documents
O k u y a n u s Y a y n
Psikiyatri - 05
Psikoloji / G u ru la r
t e k i P e y g a m b e r le r
A n t h o n y Storr
IS B N : 9 7 5 -8 4 2 0 -0 9 -7
z g n A d : Feet o f C lay - A S tu d y o f G u ru s
A n t h o n y Storr
G r a f ik t a s a rm : 2 T asarm / M e h m e t U lusel
K a p a k t a s a r m v e ill s t r a s y o n la r : M e h m e t Ulusel
Film , b a s k v e cilt: M a s M a tb a a c lk A..
K ita b n Trke yayn h aklar A kal Telif H akla r A jans araclyla alnm tr.
O k u y a n u s Y a y n
H acem in Efen d i Sok ak, M a k A p t. 9/1 Daire: 2 N ian ta 8 0 2 0 0 stanbul
T e le fo n : (0212) 23 2 5373, 232 5 3 79 Faks: (021 2) 231 5220
o k u y a n u s @ o k u y a n u s .c o m . t r
w w w .o k u y a n u s . c o m . t r
A n t h o n y S to rr, 18 M ay s 1 9 2 0 de d n yay a geldi. Eitim ini W inchester, C h rists
C ollege, C am b rid g e de ve W estm inster H a sta n e sinde ald. D o k to r unvann 1 9 4 4 te
k azan an Storr, d ah a so n ra p sikiyatri alan n d a u zm an lat. Y azarn dier yaynlar
arasn d a; Th e Integrity o f the P erson ality (1 9 6 0 ), H u m an D estructiven ess (1 9 7 2 ),
Ju n g (1 9 7 3 ), T h e D yn am ics o f C reatio n (1 9 7 2 ), Th e A rt o f P sychotherap y (1 9 7 9 ),
S o litu d e (1 9 8 8 ), F reu d (1 9 8 9 ), ve M u sic a n d the M in d (1 9 9 2 ) bulunm aktadr. Ant
hony Storr, S u n d ay T im es, T im es L iterary Su pp lem en t ve In dependen t gibi eitli g a
zeteler iin aratrm alar yapt ve m akaleler yazd. R o y a l C ollege o f Physicians ve R o
yal C o llege o f P sychiatrists ve R o y al Society o f L iteratu rede retim yesi o lara k a
lt. A yrca O xfo rd sh ire Salk O toritelerine bal dan m an lk yap an psikiyatristler
k uru lu u n un o n u rsal yesi ve G reen C o llege, O x fo r d d a em ekli retim yesi oldu.
A n thony Storr, 17 M a rt 2 0 0 1 de h ayata gzlerini k ap a d . Yazarn S o litu d e adl k ita
b d a O k u y an u s Yayn tarafn d an yaym lanacaktr.
K it a p la ilg ili g r le r d e n b a z la r:
A ydnlatc... Bu k itab o k u d u k tan so n ra g u ru lara (peygam berlere) ayn g zle b ak
m ak m m k n o lm a y a c a k . A n drew B row n , S p ec tato r
Etkileyici bir a ratrm a... S to rrun en byk b aars, kltrel o lgu lara bir p sik iyat
risi o lara k deneyim lerini k atm as, d ah a nceki dn rlerin konu yla ilgili yazlarn
dan aln tlar u staca k ullan , k on u lar bir ara y a getiriin deki stnlk ve bunlar
y az ar duyarllyla birletirm esi. A d am Lively, T E S
K arm ak bir k onun u n aydn latc bir biim de aratrlm as- insanln tinsel lider
lere o lan ihtiyac ve a rla ta n la ra kendim izi k aptrm am zn n edenleri. M ary L o
udon , Th e Tim es
Anthony S to rrun arm aan an la lm az olan an lalr klm ak ve bunu yap ark en de
ak c, kkrtc ve ayd nlatc o la b ilm e k . K ay R ed field Jam iso n
E U R IP ID E S , Ip h ig e n ia T a u ris'te
D ostum , m eslektam Kay Redfield Jam iso n a ve
ortak dostum uz, yayncmz Erwin G likesn ansna.
iindekiler
T E E K K R 9
GR 11
NO TLAR 253
KAYNAKA 263
D Z N 266
teekkr
O le ki Pegam berler
ham m edin K uran da da yer alan, yasal cezalandrm a ve ka
dnlara kar davran biimi hakkndaki baz emirleri modern
Bat dncelerine aykr olsa da, H ristiyan veya Budist olm a
sak da, M uham m cd de, sa da, Buda da saygmz kazanm
lardr.
Bu kitapta, pek sayg duyulam ayacak baz gurulara da yer
verildii iin, en bandan, oum uzun ulaam ayaca dzey
de kiisel btnle, erdeme ve iyilie sahip, manevi olarak
stn kiilerin varln kabul ettiimi belirtmek istiyorum.
G u ru lar gibi olm ayan bu kiiler, konum a becerileriyle ka
labalklar srklem eden, etraflarn hayran mritlerle doldur
m adan ya da sradan insanlarn yardm sz varam ayacaklar,
anlalm as zor bilgelie ulatracan vaat etmeden, gnlk
yaam rnekleri ile bakalarn etkilerler. oum uz, byle
ukala olm adan iyi insanlara rastlamzdr. Belki onlar, dl
beklentisi veya toplum sal tannma am ac olm adan h astalan
ziyaret ederler, kimsesiz ocuklara sahip karlar ya da kendi
lerini hayr ilerine adarlar. Vaaz vermezler, onu yaarlar. Ger
ek erdem gze arpm az. Ancak Albert Schweitzer ve Rahibe
Teresada olduu gibi, reklam altnda kaldnda, sanki
daha az saygdeerm i gibi alglanabilirler.
G urular farkl bir snf olutururlar. Btn gurularn ha
murunun bozuk olduunu iddia etmiyorum. Yine de gurularn
ou, sayg duyulm aya layk olm ayan, sahte peygamberler, de
liler, gven sahtekrlar veya mritlerini duygusal, m addi ve
cinsel olarak ktye kullanan vicdansz psikopatlardr. Tari
hin altnda, azizleri lgn ve delilerden ayrt etmek kolay
dr; ancak hayatna anlam kazandracak bir guru araynda
olan biri iin, bu ayrm yapm ann ok zor olduu da aktr.
Bu zorluk, ksmen mritlerin acil ihtiyalarnn gurularn ger
ek yzlerini grmelerini engellemesinden kaynaklanm akta
dr; aktarm a elik eden arptm aya alk olan psikanalistlere
tandk gelebilecek bir olgu. Seim srasnda yaanan zorluun
dier bir nedeni de, kiilik ve zeka asndan belirgin farkllk
lar gsterseler de, gurularn aslnda en iyisinden en ktsne,
ortak zelliklere sahip olm alarndan kaynaklanm aktadr.
G uru, kendi hayatn deitiren zel, manevi igrye sa
hip olduunu iddia eder. Bu vahyin, bazen Tanr tarafndan,
bazen de melekleri tarafndan gnderildiine inanld gibi,
zam an zam an da H im alayalardaki gizemli varlklardan ve
hatta bak a gezegenlerden iletildiine atfta bulunulur. Bu ta
mamen kiisel olan vahyin, genellikle evrensel olduu ya da en
azndan byk kitleler iin uygun olduu savunulur. Baka bir
deyile, gurular kendi deneyimlerini genelletirirler. Baz guru-
lar, tm insanln kendi grlerine inanm alar gerektiini id
dia ederlerken, dierleri de son gn gelip attnda, kendi ta
kipileri kurtulurken, insanln geride kalan byk ounlu
unun zorda kalacan ne srerler. Bu temelsiz varsaym ,
birok gurunun sahip olduu belirli kiilik zellikleri ile y a
kndan ilikilidir.
ou guru, olduka yalnz bir ocukluk geirip, yaam
boyunca da yalnzln srdrr. N adiren yakn arkadalar
vardr. Belki de, kiisel ilikiler yerine kendi zihinlerinde olup
bitenle daha fazla ilgilenmelerinin nedeni, hi kimsenin onlar
yeteri k ad ar nemsem ediini dnmeleridir. Bir baka deyi
le, ie dnk ve narsisist olm a eilimindedirler. Freudun da
bu konudaki gr yledir:
n c e l i i e r o t iz m o l a n k i i, t e r c ih in i d i e r k i ile r le o la n d u y
g u s a l il i k i le r in d e n y a n a k u l l a n a c a k t r ; k e n d i k e n d in e y e t e r li
li in e in a n a n n a r s i s i s t k i i is e , a s l d o y u m u k e n d i i s e l, z ih in
s e l s r e le r in d e a r a y a c a k t r .'
Yazar, ressam ve bestecilerin ou, insan ilikileri kurm ak
yerine, kendi yaratclklaryla m egul olduklar iin narsisist-
tir ve tek bana olm ay tercih eder. Yalnzlk (Solitude)2 kita
bm da, bu tarz kiileri konu almtm. Ancak yaratc sanat
lar, zam anlarnn ounu yalnz geirseler de, yarattklar ara
clyla insanlarla iletiime gemek ve takdir edenler sayesin
de zgvenlerini kazanm ak isterler. Eletiriye ok duyarl o l
m alarna karn, ou, kendileriyle ayn grte olm ayanlarla
bile fikir alveriinde bulunm aya ve bundan bir eyler ren
meye hazrdr.
Kendileriyle tam fikir birlii olm ayan her eyin dm anl
le k i P egam be rler
n bir gstergesi olduuna inanan gurular ise, her eit eleti
riye kar taham m lszdrler. Bunun nedeni, sadece dostlarla
gerekleebilecek fikir alverii ve yapc eletiri deneyimini
hi yaayam ayacak denli yalnz kalm olm alar olabilir. Bir
baka nedeni ise, vahiylerin eletirilmeden ya kabul edilir ve
ya reddedilir olm alarndan tr, san at eserlerinden farkl bir
kategoride yer almasdr.
G urular sahte bir ballkla dem okrasiye gnl verseler de,
aslen ayrmc ve antidem okratiktirler. Bunun tersi nasl m m
kn olabilir ki? zel bir vahye duyulan inan, gurunun, dier
insanlarda olm ayan bir stnle sahip olm asn gerektirir.
G urular dost kazanm aya gerek duym adan, mritlerini kendi
lerine ekerler. Guruluunu ilan ettikten sonra, guru, otorite
sini salam aldr ki bu durum da, eit artlarda oluabilecek
dostluklar engeller. Gerekten de dostluklar, gurunun gcn
zayflatm a riskini tar. nancn yitirmek istiyorsan, rahiple
ark ad a o l G urdjieffin babasnn en sevdii szlerden biridir.
Gurunun mritleri ile kurduu iliki, bir dostluk ilikisi deil,
stnlk ilikisidir. Bu da yine, daha nceden de oluturm ay
baaram adklar eit artlardaki dostluklarn yokluundan
kaynaklanabilir. Gurunun kendi deerine olan inancnn teme
li, bakalar tarafndan sevilmek yerine, onlar etkilemeye d a
yanr. G urular fikirlerini nadiren tartrlar; onlar genellikle,
sadece grlerini alarlar.
Sklkla, gurunun yeni igrs, ruhsal veya fiziksel bir ra
hatszlk ardndan oluur. Bu rahatszlk srasnda guru, kendi
duygusal sorunlarna verimsizce yant aram aktadr. Bu dei
im genellikle otuzlu, krkl yalarda, orta ya krizi olarak da
tanm lanabilecek bir dnem de gerekleir. Yeni igr bazen
yava yava, bazen de yldrm hzyla gelir. D aha sonra gre
ceimiz gibi, karm aann verdii rahatszl takip eden yeni
bir dzenin kurulm as olgusu, resimden bilime kadar tm ya
ratclk hareketlerinde gzlenir. Bu Evreka rnts, hem
dinsel vahyin, hem de hasta olarak nitelendireceimiz kiilerin
sanrsal sistemlerinin zelliidir. Soruna zm bulunduun
da, ki hem vahyin hem de sanrnn, ortadaki sorunu zm e gi
riimi olduunu dnyorum , i rahatl ortaya kar. Sa
natlar ve bilim adam lar, her yaratc adm n, yeni bir san at
sal veya bilimsel sorunu gndeme getirdiine inanarak, hibir
zm n son zm olm adn dnrler. Bunun tersine,
dinsel vahiyleri veya sanrsal sistemleri kucaklayanlar, ulatk
lar sonucun srekli ve sarslm az olduunu dnrler.
Ruhunun karanlk gecesi , bu yeni igryle son bulan
guru, gerei kefettiine inanm aya balar. Bu cokulu ke
sinlik, gurunun, ikna edicilii ve karizm as gibi, dierleri ze
rinde yaratt gl etkinin nedenidir. Yunanca bir szck
olan (karizm a), zarafet anlam na gelir. M a x We
ber, szc sosyoloji biliminde kullanm a sunarken sadece,
kiiliinin zel, sihirli bir nitelii nedeniyle sradan insanlar
dan ayrlan, doast veya insanst glerle donatlm kii
leri iaret etmektedir. Byle kiilerin, dierlerini etkilemek, ik
na etmek ve kendisini adayan mritleri etrafnda toplam ak gi
bi bir kapasiteleri vardr. K arizm a, sahip olunan inancn yo
unluu ile de yakndan ilgilidir. Toplum nnde akc konu
ma yeteneine ve iyi bir d grnm e sahip olm ak da dier
deerler arasnda saylabilir. Bu kitapta, sz edilen gurulardan
bazlar, topluluklar nnde hibir metne bakm akszn o den
li akc konuurlard ki, izleyenlerini saatlerce bylenmiesi-
ne ellerinde tutabilirlerdi.
Din sosyolojisi konusunda nde gelen uzm anlardan Eileen
Barkera gre; N eredeyse tanm olarak, karizm atik liderler,
ne geleneklere ne de kurallara bal olduklar iin davranla
r nceden kestirilemez ve dier norm al insanlar adna da so
rumlu tu tulam azlar diye aklam tr.3 Eer bir liderin kariz
m atik bir otoritesi olduu kabul edilmi ise, takipilerinin ha
yatlarnn tm alanlarn ynetme hakknn da kendisine veril
dii konusunda uzlalmtr. rnein guru, mritlerinin y aa
yacaklar yerleri, cinsel e olarak kimi seeceklerini ve p arala
r ya da m allar ile ilgili ne yapacaklarn onlara syleyebilir.
Eer bir guru, etrafnda m rit toplam ak istiyorsa, inanc
nn gl olm as neredeyse zorunludur. Bu, btn gurularn
ie k i Peygam berler
zel bir igrye sahip olduuna ve Tanr tarafndan bu ig-
ry dierlerine aktarm ak zere seildiine inanrsa, kendisi
ne zel ayrcalklarn tannm as gerektii sonucuna varabilir.
rnein kendisi gibi takipileri de, m addi konularda kayg ta
m ann, yorucu olan tinsel misyonu yerine getirmeyi olum suz
ynde etkileyeceini dnrler. Bu nedenle de, guruya doal
olarak, takipilerinin kazand paray talep etme ve kullanma
hakk verilir. Sonunda, bazen gurular kendilerini lks iinde
yaarken bulurlar.
M addi sorum luluktan kurtulma hakk olduunu dnen
gurular, ayn zam anda sradan insanlarn toplum tarafndan
knanabilecekleri cinsel davranlara girme hakkn da kendi
lerinde grrler. Eer bir erkein etraf kendisine hayran olan
ekici kadnlarla doluysa, cinsel ilikiden kanm as olduka
zordur. Ancak gurunun, kendisini tinsel bir rehber olarak g
ren bir mridi ile ilikiye girm esi, en az hastalarn batan
karan bir psikoterapist veya ocuklarna cinsel tacizde bulu
nan bir baba kadar zarar vericidir.
G urular mritlerinden sklkla dier konularda da yarar
salarlar. Gurularn etrafnda, kendisi nemsiz ilerle ura
masn diye, gnlk ileri onun adna yrtmeye ar istekli
dalkavuk mritler vardr. G urular genellikle bu g gsterisin
den zevk alrlar ve bazlar mritlerine tinsel uygulam a ad al
tnda anlam sz ve gereksiz iler yaptrm a noktasna kadar gi
derek, aslnda kendi glerini kantlam aya alrlar. Bazlar
gnahkr olduunu dndkleri mritlerini acm asz cezala
ra arptrm aktan geri kalm azlar. Gurular, kiisel btnlkleri
ve bakalar zerinde uyguladklar gcn getirdii yozlam a
ya kar koym a asndan birbirlerinden olduka farkldrlar.
G arip bir kozm oloji bilgisine sahip diye ya da ahlksz ol
duu iin, bir gurunun tm igrlerinin sam a olduu d
nlemez. Psikozun daha stn bir bilgelie giden yol olduu
nu iddia eden R. D. L ain gin kuram n doru bulm asam da,
youn bir rahatszlk ya da ruhsal bozukluk ardndan gelen
yeni bir uyan, sradan insanlar iin, kapal olan alg kapla
rn aabilir diye dnyorum . M anik-depresifler bazen,
iftlik, yallar iin huzur evi, kim sesiz ocuklar iin de evler ve
gndz bakm merkezleri kurdu. Jon es, nemli kiileri etkisi
altna alm a konusunda da baarlyd. Jan e Fonda, Angela Da-
vis, Daniel Ellsberg ve Rosalynn Carter gibi, belirli zam an di
limlerinde ayn sahneyi paylat nl kiileri etkilemeyi ba
ard.
Jon es, rastgele ard kiilerin gemilerini ve srlarn
bildiine dikkat ekerek, kutsal bir vahiyle, gzle grlmeyen
eyleri grm e yeteneine sahip olduunu sylyordu. Gerek
te ise, kiisel aratrm alar yaparak, evlere izinsiz girerek, hatta
p tenekelerini kartrarak bu srlar ortaya karan casuslar
tutmutu.
Jon es kutsal bir yetenei olduunu iddia ettii iyiletirme
konusunda da uzm and, iyiletirdiini ileri srd pek ok
olay sahteydi. Tekerlekli sandalyede getirilen kiilere iyiletik
leri ve artk yryebilecekleri syleniyordu. Aslnda bu kiiler,
nsanlk Tapnann bu rol iin eitilmi, klk deitirmi
yeleriydi. Jon es hi tereddt etmeden, kanseri tedavi ettiini
iddia ediyordu. rnein, gelen kiiye barsak kanserine yak a
land ve tuvalete gitmesi gerektii syleniyordu. Daha sonra,
hastaln mucizevi bir biimde temizlendiinin kant olarak
kanl bir hayvan barsa ortaya karlyordu. Bir iyiletirici
olarak yaptklarndaki aldatm acann karm akl, Jo n e sun
tarikatndakiler zerinde kurduu kontroln yollarndan bi
riydi. Cinsel itiraflar yaptrm ak ise bir baka yoldu. Kimileri
ilemedikleri sular iin itiraf mektuplar im zalam aya zorlan
yordu. Tapnan yelerinin mal varl, ocuk, e ve hatta
kendi bedenleri gibi, onlara bireyselliklerini hissettiren her ey
den vazgemeleri gerekiyordu. Her ey ortada olmalyd. ou
guru gibi, Jon es da para toplam akta olduka baarlyd.
1 9 7 5 te tapnan varl yaklak 10 milyon dolard.
Jon es, pek ok gurudan daha sahtekrd. Ancak yine de ta
pnan bir yesi olan KaliforniyalI avukat Eugene Chaikin,
Jo n e sun hayatnda grd en sevecen kii olduunu ve
saya bu kadar benzeyen birini daha nce hi grm ediini ifa
de etmitir. Bir baka avukat Tim Stoen ise, Jo n e su dnyada
le k i Pegam berler
p a ra n o y a k k uatm alar
O ie k i Peygam berler
p a ra n o ya k kuatm alar
O le k Pegam berler
p a ra n o ya k k uatm alar
rarla durulm as, bazlarna gre zenci olm ann utancn orta
dan kaldrarak onlara saygnlk kazandrm ve yaam larnda
iyiye doru kkl deiiklikler yaratm t. D aha nce alkol ve
ila bamll olanlar tapm ak ya da Jones sayesinde bu al
kanlklarndan kurtulduklarn iddia ediyorlard. Yaklak
on yllk bir sre boyunca, cemaatten hayatta kalanlarla gr
en psikiyatrist Dr. Jam es S. G ordon, grtklerinden hibiri
nin orada olm aktan dolay pim anlk duym am alarndan etki
lenmiti. Grlen odur ki, geleneksel toplum dan uzaklam
bu kiiler, kendilerini, ilk kez kabul grdkleri ve deerli bu
lunduklar yeni bir topluluun paras olarak hissetmilerdi.
N aip au lun yazdna gre, Jonestovvn kimisi iin cennet, ki
mileri iin de kbustu.
Jim Jo n e sun kendisine olan gveninin kayna, oum uz
da olduu gibi arkadalar ve aile tarafndan sevilip takdir edil
mek deil, akc hitabet yetenei ile bakalarn etkileme gc
ne balyd. H i kukum yok ki, bu yalnz gen, kendisi gibi di
erlerini de zel gler ve tinsel igr ile donatlm olduu
na inandrmt. W agnerin, D as Rheingold adl operasnda yer
alan cce Alberich gibi, Jon es sevgi arayn, g salam a u
runa terk etmiti. D aha nce sz edilen, vahi ceza uygulam a
lar, gcn ktye kullanm asnn bir gstergesidir. Annelerin
ocuklarnn fiziksel olarak ktye kullanlm alarna izin ver
meleri ya da yetikinlerin topluluk nnde bu denli ac ekme
ye ve kk drlm eye katlanm alarna inanm ak zordur. An
cak greceimiz gibi, Jon es ceza uygulam alarnda da tek rnek
deildi. Cinsel davranlar, cinsellii, bir sevgi gstergesi o la
rak deil, dierlerine hkmetmek zere kullandn ortaya
koym aktadr. Ahlksz cinsel davranlar, kendi stnlne
olan inanc ile yan yana gidiyordu. Jones, mritleri nerdeyse
alktan lrken, onlardan daha iyi beslenmek, daha iyi yerde
oturm a gibi haklar olduunu dnyordu. nsanlk Tapna-
na byk m iktarlarda kaynak toplasa da o, Rolls Roycelar,
yatlar veya mcevher gibi zenginliin geleneksel tuzaklarna
dm em iti. Onu asl byleyen gcnn dierleri zerindeki
etkisiydi.
O le k Peygam berler
p a ra n o ya k kuatm alar
O le k Peygam berler
p a ra n o ya k kuatma/arad
te k i P egam be d er
p a ra n o ya k k uatm alar
ie k Peygam berler
p a ra n o ya k kuatm alar
te k i Pegam berler
p aran o yak kuatm alar
* Alkol, TCtCn ve Ateli Silahlar Federal Brosu; A.B.D. Hazine Birim i'nin bir kolu
O e k i Pegam berier
Kz kardelerinden biri kkken lmtr. Ailesi, G urdjieff
daha ocukken, 1 8 7 8 de Rus arnn kardei Byk Dk
M ichael Niklayevich tarafndan Trk glerinin bozguna u-
ratlm asndan hemen son ra, K ars yaknlarna tanmtr.
G urdjieff, K ars asker katedraline koro yesi olarak kabul
edilmi ve stn zeks sayesinde, sonradan onun eitimini
stlenen, Peder Dean Borshun dikkatini ekmitir. Gl bir
renme arzusu gsterm i, Yunanca, Ermenice ve R usa ki
taplar okum u, hayatn anlam n aramtr. K ararsz kald
bir dnem in ardndan, evrenin yaratl zerine yeni bir re
ti ile ortaya km as asndan dier gurulara benzerlik gster
mektedir. Yirmi yl kadar sren ve onu gerein arayna s
rkleyen zihin karklnn neden bu kadar ar olduu ise
mehuldr.
Gurdjieff, bir guru olarak, zel bilgisini ve statsn, O r
ta A syaya yapt, ki buradaki bilgiler sadece onun ortaya
koyduklar ile snrldr, yolculuklardaki keiflerinden elde et
tiini ileri srer. 1887-1911 arasndaki dnem de ne yaptna
dair hibir kesin bilgi yoktur ve bu dnem srlarla doludur.
Gurdjieff, rendiklerinin ounu Sarm oung M anastr e-
fi nin yannda, ay kalm as srasnda elde ettiini iddia et
mitir. Bu gizli bilgeliin, .. 2 5 0 0 ylna uzanan bir gemie
sahip olduunu, benlik-dnm ve kutsal danslar ierdii
ni ve bu geleneklerden yola klarak retildiini ileri srm
tr. G urdjieff bu gizli bilgiyi ald retmenlerinin tam yerle
rini belirtmemekte ok srarl olsa da, sonralar aslnda kendi
sinden hibir zam an ayrlm ayan, telepati ile iletiim kurduu
bir retmeni olduundan sz etmitir. Sarm oung m anastr
nn varl kantlanam ad gibi, G urdjieffin mritleri de bu
rasnn gerek bir yer olarak deil, bir simge olarak ele aln
m as gerektiini savunurlar. O tobiyografisi stn Kiilerle T a
nm a, kendi iinde elikili ve kronolojik olarak da gvenil
mezdir. Bu kitabn ortaya koyduu tek ey, G urdjieffin bece
riklilii yan sra, fiziksel ve m addi olarak hayatta kalm a k a
pasitesidir. H al ve antika satm , bozuk diki makineleri tam i
rat yapm , eski korseleri alp bunlar son m odaya uygun ha-
g e o rge i ivonavitch gurdjieff
le k i Pegam berler
g e o rge i ivonaviteh gurdjieff
O e k Peygam berler
ge o rg e i ivonavitch g urdjieff
te k i Pegam berier
g e o rge i ivonavitch gurdjieff
t e k i Pegam berler
g e o rg e i iv o n a v iu h gurdjleff
m zik le o la n B a b e li k o m e d y a sy o n u o ld u u n a in an y o rlard .
B u n ed en le y k se k O s e tio n a ve la h a n a d n y a sn a gittile r ve
her ey k t y d ve iyi her ey e k ary d . T e rs d n m O ste-
io n v a d isin d e o g e lece k ve bu n u n d a te si iin d e d ir ki b a b a
a d ild ir .'
Bir baka hasta ise, dirsek-insanlar tarafndan ikence
grdn sylem ekteydi. Bleulerin de ifade ettii gibi, izof
renlerin sluplar genellikle abartldr. H asta, syledikleri
adeta, insanln en ok merakn uyandran eymi gibi st
dzeyde yapay ifadeler kullanarak sam alklarn aklar. "
G urdjieffin izofren olduunu iddia etmesem de, dil kullan
m psikotiklerinkine benzemektedir.
rnein, G urdjieff Bizim H er eye Gc Yeten, Sevgi D o
lu, O rtak Babam z, Varl-Birletiren Sonsuz Yaratcm z di
ye adlandrd Tanrya inanyordu.12 Bu tanm lam a olduka
abartldr. G urdjieffe gre, balangta uzayda En Kutsal
M utlak G n e vard ve o sonsuzdu. lkel kozmik m adde Et-
herokilno tarafndan doldurulm utu. Bu bulutsu Etherokilno
durgun bir dengedeydi, sper-gne varoldu, d uyarandan
tam am en bam sz bir biimde, O rtak Babam z tarafndan
kendi isel kanunlar ve A utogocrat (her eyi kontrolm altn
da tutuyorum ) olarak tanm lanan eyin datmyla beslen
d i. 13
Ancak, hepimize saldran hain Z am an, vicdansz H eropass
biiminde ortaya kt ve M utlak G nein hacmini kltmek
iin tehdit etti, bu eyleme mani olm ak iin de nlem alnm a
lyd. Bunun zerine O rtak Babam z, kendinden, Theomert-
m alogos adn verdii yaratc Emir-Tanrsm ortaya kard.
Bu da Etherokilno ile etkileime geerek, dnyam z olan Me-
galo co sm o su oluturdu. Bu oluum u m eydana getiren, bir
prensip veya kural olan Trogoautoegocrattr -kendimi yiyerek
varlm srdryorum . Kozm ik grte, Tanr, Yaratlan
eyle, Yaratlan ey de Tanr ile beslenir. 14 G urdjieff yle de
vam eder; bylece Tanr ve onun yaratt, sadece birbirleriye
uzakta durarak ilikiye giren, ayr varlklar oldular. Bu yeni
oluum da, Triam azikam no yani ler Kanunu ile, H eptapar-
te k i Peygam berler
ge o rg e i ivonavitch gurdjieff
t e k i Pegam berler
ge o rge l ivonavitch gurdfieff
te k i Peygam berler
ge orge i ivonavltch gurdjieff
t e k i Pegam berler
ge orge i ivonavitch gurdjieff
t e k i Pegam berler
ge orge l ivonavitch g jr d jie H
b ir ey d n e m iy o r u m .
Bu youn odaklam a, daha nce de grdm z gibi
G urdjieffin retisinin nemli bir parasyd. Bu zellii yap
t her eye yansyordu. Dikkatini bir yere ynlendirme yete
nei, dier insanlar zerindeki sra d etkisini aklam akta
dr. G urdjieffin bu konudaki dncesi ise yleydi:
B ir ey y a p a r k e n , b u n u t m b en liin izle y ap n . H e r seferin d e
tek b ir ey . im d i, b u ra d a o tu r u p yem ek y iy o ru m . B en im iin
bu y em ek ve bu m a s a d n d a d n y a d a h ib ir ey y o k . T m
d ik k a tim le y iy o ru m . S iz de b y le y a p m a lsn z - her ey d e ...
H e r a n sa d e c e b ir ey y a p a b iliy o r o lm a k ... B u in sa n n , trn ak
iare ti iin d e y a a m a y a n in san n vasfdr.
H areket halindeyken, tam bir koordinasyona sahipti, bu
da gl grnm n tam am lyordu. H areket biimi yle
anlatlm aktadr: Yry ve beden hareketleri asla telal
deildi. Bir kyl ya da dacnn solum a ritmine benzer biim
de, bir btn halinde akcyd. 31 Petersa gre, G urdjieffin
varl ve fiziksel ekicilii inkr edilemez ve kar konula
m azd . Prieeureden ayrlm as zerinden epey sre getikten
sonra, 1945 yaznn sonlarnda, Peters, uykusuzluk, itahszlk
ve kilo kaybnn elik ettii ar bir depresyona girmi ve Pa
rise G u rdjieffin yanna gitmitir. Onun hasta olduunu gren
G urdjieff konum asn yasaklam ve ihtiyac olduu srece
kalabilecei bir oda sunmutur. Petersa scak sert kahve iir
mi, youn olarak onunla ilgilenmitir. Petersa gre Gurdji-
efften elektrik m avisi kuvvetli bir k kp, kendi iine gir
mitir. Nedeni ne olursa olsun, Peters depresyonundan ksa s
rede kurtulmutur.
Ancak G urdjieff hakkndaki her ey bu kadar olumlu de
ildir. Kiisel alkanlklar tiksindirici bir noktaya varabiliyor
du. Prieeurede ikam et ederken Petersa verilen grevlerden bi
ri de G urdjieffin odalarn temizlemekti.
G iy in m e o d a s n a ve b a n y o su n a n eler y a p t n , m ah re m iy e ti
ne s a ld r m a d a n a n la tm a m m m k n d eil. E n a z n d an sad e ce
b en im g r d m k a d a r y la , G u r d jie ff fizik sel o la r a k bir h a y
v a n g ib i y a a m a k t a y d ... D u v a r d a k i p islik le ri tem iz le m e k iin
m erd iv e n e ih tiy a d u y d u u m z a m a n la r d ah i o ld u ."
t e k i Pegam berler
g e o rge i ivonavitch gurdjieff
t e k i Pegam berler
b h a g w a n sh rve rajneesh
te k i Peygam berler
b h a g w a n s h n e rajneesh
* Kiinin evresini, kendisini veya hem kendisini hem de evresini gerek deilmi
gibi hissetmesi (.n.)
t e k i Pegm berler
b h a g w a n s h n e rajneesh
le k i Pegam berler
b hagvvan shree rajneesh
io k Peygam berler
b h a g w a n sh ree rajneesh
O ie k Pegam berler
b h a g w a n sh ree rajneesh
O le k Peygam berler
b h a g w a n shree rajneesh
O le k Pegam berler
b h a g w a n three rajneesh
t e k i Pegam berler
bhagvuan shree rajneesh
le k i Peygam berler
b h a g w a n sh ree rajneesh
le k i Pegam berler
b h a g w a n shree rajneesh
ie k i Peygam berler
b h a g w a n s h n e rajneesh
salm onella m ikrobu sam ak iin plan yapm ak, ehir planla
m acsnn ofisini kundaklam ak, D evaraj ldrmeye teebbs
etmek ve W asco m em urlarna saldrm ak gibi sularn stlen
mitir. Ayn anda yerine getirilmek zere, ikisi yirmi yllk, iki
si de on yllk cezaya arptrlmtr. M ilyonlarca dolar nce
den svire bankalarna yatrdndan, kundaklam adan mey
dana gelen zarara karlk 69 .0 0 0 Amerikan dolar ile sahteci
lik iin 4 0 0 .0 0 0 Amerikan dolar olan cezann onun iin fazla
bir ey ifade etmedii aktr.
Bu srada, Rajneeshi tutuklam ak zere, bata g yasasn
inemek sebebiyle otuz be dava dosyas ald. Bu haberi
alan Rajneesh, Kuzey C aro lin adaki Charlottea utu. Bura
dan da Berm udaya gemeyi um uyordu. Fakat onu bekleyen
A m erikal yneticiler tarafn d an tutukland. zerinde
4 0 0 .0 0 0 Amerikan dolar deerinde otuz be adet altn ve p la
tin saat ile nakit 5 8 .0 0 0 Amerikan dolar kt. Kefaletle ser
best kalm adan nce, on iki gn hapiste yatt. K asm da g ya
salarna kar gelme suunu kabul etti. Savc bir pazarlk ner
di. Bu pazarla gre, on yllk artl ertelemeli hapis cezasna,
4 0 0 .0 0 0 Amerikan dolar para cezasna ve lkeyi be gn iin
de terk etme cezasna arptrld. lkeye 5 yl boyunca, Ame
rikan A dalet B akam nn yazl izni olm akszn girmesi y asak
land. Rajneesh daha sonra H indistana gitti. ou kii, onun
H indistana ok kolay katn dnmtr.
Eyll aynda Sheelanm kann hemen ardndan, R ajne
esh onu sulam ve kendi retisi ile taban tabana zt olduk
larndan, onun yaptklarn inkr etmitir. Bu aka gereksiz
sulam ann nedeni, Sheelann kendisini ele vererek cezadan
kurtulabileceinden korkmasdr. Eer Rajneesh, onun tm
sularn ortala dkerse Sheelann bu plan gerekleemezdi.
Bylece de Sheela, onun su ortakln aklayam azd. Elbet
te, Rajneesh Sheelann iledii sularn, hepsi olm asa da, o
unun emrini veren kiiydi. Bu ayn zam anda, kam a giriim i
nin nedenini de aklam aktadr. nk eer sadece g y asa
larn ihll etmi olsayd, kam asna da hi gerek kalm azd.
Rajneesh, P oon ad a ilk zam an larda verdii konferanslar
O le k i Peygam berler
b h a g w a n sh rve rajneesh
t e k i Pegam berler
IV. rudolf steiner
te k i Pegam berler
ru d o lf Steiner
* Hristiyanln ilk dnem lerinde ortaya kan ve insann iinde tanrsal bir kvlcm
tadn, am a kader, d o u m ve lm n h km srd dnyaya dm
olduunu, kvlcmn gizli bir bilgi sayesinde yeniden canlanacan ve bylece
insann Tanr'ya yeniden ulaacan savunan retiye inananlar (.n.)
le k i Pegam berler
ru dolf steiner
* Insanbiimcilik (.n.)
O e k i Peygam berler
n d o lf Steiner
t e k i Pegam berler
E s k i S a t r n , t m g n e siste m in i k a p sy o r d u .
E s k i S a t r n , i ie g e m i y k se k sd a n o lu u y o r d u . B u ra d a
h i h a v a y o k tu ve ilk sel k re n in iin d e b u lu n d u u uzay, d
zen li sc a k lk a k m la r ta r a fn d a n d o ld u ru lm u tu . B u sca k lk
a k m la r , in sa n l n n c le riy d i. B u z a m a n d ilim in d e , b e d e n i
m iz a k c s d a lg a la r n d a n ib a r e tti.22
Steiner grlerine yle devam eder: E ski Satrnden ay
rldktan sonra, gne, ay ve dnya, tek bir ktle halindeydi
ler. Ay bu ktleden ayrlnca, uyanm a ve uyku arasndaki fark
olum aya balad. Ay, gece boyunca ruhsal yaam uyarm ak
tayd. Bu arada insanolu, ayn, kendisini etkileyen ve keh
nette bulunabilm esine yardm eden gcn fark etti. nsann
eterik bedeni E sk i G ne dnem inde, astral bedeni de E sk i Ay
dnem inde evrimlemeye balamtr. E gonun evrimlemesi
u andaki gezegenin yeniden dou dnemine denk gelmitir
ki, bu da Dnya dnemidir. Okuyucular, G urdjieffin daha
farkl bir biimde ifade ettii, ayla ilgili tuhaf inanlar hatr
layacaklardr.
Steinere gre D nya dnem inin yedi a vardr. Bunlar,
Polarian, H yperborean, Lem urian, Atlantean, Post-Atlantean,
alttnct ve yedinci alardr.13 Atlantean a, bir sel felketiyle
son bulm utur ve Vahiy K itab nda anlatlan kyamet kehnet
lerinin nceden bildirdii gibi, her eyin her eye kar geldii,
niha bir sav a olacaktr. nsanlk, bu felketten sonra, sonun
da ruhun bedeni ele geirmeyi baard yeni bir aa girecek
tir.
B e d en le rin e v rim i ile ru h la rn ev rim i a r a s n d a k i fa rk a n la m a
lyz. a la r iin d e , in sa n ru h u k en d in i te k ra r te k r a r b a k a
b e d en le rd e bu lur. B u ruh lar, g n n b irin d e , en so n P ost-A t-
la n te a n a d a te k r a r d o a c a k in sa n ru h lar a r a s n d a k i m c a
d eley i y a a y a c a k la r d r . Bu d en e y im , o n la r iin d ers o la c a k ve
o n la r b e n c illik le rin d en k u r ta r m a y a y a ra y a c a k tr. B u n d a n
so n r a in sa n lar, k iilik le rin in o lu m su z y n le ri o lm a k sz n , u
ra la r n n m ey velerin i a la c a k la r ve g e lie c e k le ri yeni b ir a
a girec e k le rd ir. T p k E sk i A tla n tis te o ld u u g ib i, g z le g
r le m ey en ey le rin g r le b ilir h a le g e ld i i b ir a b a la y a c a k
tr. B u yen i a n fa r k ll , in sa n la rn k e n d ilik b ilin lerin in
zg rle e c e id ir. O z a m a n , P o st-A tla n te a n a n b u yedi k l
t r n d e n , fiz ik se l d n y a d a neleri b a a r a b ile c e im iz i r e n
e k Peygam berler
ru d o lf Steiner
101
O le k Pegam berler
cart g u s ta v j u n g
O le k Peygam berler
tim. Bu zellik, Ju n g iin gerekten de dorudur. 1884te bir
kz kardei dnyaya gelmesine ram en Jung, dokuz yam a ka
dar tek ocuk olarak bymtr. O tobiyografisinde, hep yal
nz bana oyun oynadn ve oynarken seyredilmekten ya da
oyunun engellenmesinden olduka rahatsz olduunu yazm
tr. Nachrichten'm yazar ve svire Ulusal M eclis yesi BazeFli
Albert Oeri, kkken ailesi tarafndan, Ju n glarn evine bir
likte oynasnlar diye gtrlm tr. Kk C arln kendisiyle
hi ilgilenmemesi ve oyununa devam etmesi, A lbert hayal k
rklna uratr. Etrafnda srekli ocuklarn olduu, kalab a
lk bir ortam da bym Oeri, bylesi asosyal bir yaratkla
daha nce hi karlam adn anlatr. 4
Ju n g, sonunda oyun arkadalar bulduu iin okulu sevdi
ini yazm asna karn, okuldaki arkadalarna uyum salam a
abalarnn, kendini benliinden uzaklatrdn da ekler. B
tn yaam boyunca yalnz kalm ay srdren Jun g, sadece yal
nz kaldnda tam am en kendisi gibi hissetmitir. Zrih Gl
yaknlarnda, Bollingendeki yazlk evinde yaptrd kuledeki
dinleme o d a snn anahtar sadece kendisinde vard. O tobi
yografisinin son blm nde yle yazmtr:
o c u k k e n k e n d im i y a ln z h isse d iy o rd u m , h l d a yley im .
n k , b a k a la rn n h ib ir ey b ilm e d ii k o n u la r h a k k n d a ,
ben im bile b ilm ek iste m e d i im , b ir o k ey b iliy o r ve se z iy o
ru m .'
Ju n g un guru olm asnda etkili olan, gemii ile ilgili bir
baka etken de din altyapsdr. Babas svire Protestan Kili-
sesinde p ap az olan Ju n g un iki am cas da papazd. Ayrca an
nesi de bir teologun kzyd ve ailesinden be kii daha kilise
de grevliydi. Ju n g evindeki havay bunaltc buluyor ve k
k yalardan itibaren geleneksel H ristiyanla kar gelme
eilimi gsteriyordu. O tobiyografisinde, yaklak -drt ya
larndayken grm olduunu hatrlad ilk ryasn ak tar
maktadr. R yasnda, iinde altn bir tahtn zerinde 4,5 m et
relik devasa bir fallusun bulunduu, bir yeralt odas kefeder.
Bu rya btn genlii boyunca Ju n g a dadanr ve ona yakn
dan tand sa Peygam berden daha farkl, gizli bir tanrnn
te k i Pegam berler
bul ediyorum. Bu olaylar zincirinin, zellikle de gurularda or
tak olduu gze arpmaktadr. nk, onlar zenginletiren
vahiy, retilerinin temelini oluturmaktadr. Jung kesinlikle
halsinasyonlar grm, depersonalizasyon ataklar yaam
tr. niversitedeki grevinden ayrlm ve bu dnemde bilimsel
yaynlar okuyup takip edemediini fark etmitir. Bu sre zar
fnda ok az ey yazmtr. Bir ara, evinin l ruhlarla dolup
tatn hissetmitir. O andan itibaren ller, bana Cevapsz
Kalm , zlm em i ve G nahlar Affedilmem iler olarak, her
zamankinden daha fazla anlalr hale geldiler. 1' diye ifade et
mitir. Bu duruma tepki olarak, Septem Sermones ad Morto-
usu yazmtr. John Kerr yazy, Gnostik terminoloji ile B y
le Buyurdu Z erdtn tamamen grandiyz, hatta paranoyak
bir sistemle birletirilmesinden doan ve kendi hakllnn
lklarn atan, kasti olarak anlalmaz bir metin olarak ta-
nmlar.M Bu olaanst yaz iin, Ju n g un Nietzscheden ok
Schopenhauere borlu olduunu ve metnin anlalmazl su
gtrmez olsa da, Kerrin yargsnn gereinden fazla sert ol
duunu dnyorum.
Jung, bundan sonraki eserlerinin tmnn temelinde bu
uzun ve rahatsz edici dnemin olduunu syleyerek Kendi
isel imajlarmn peinde olduum yllar, hayatmn en nemli
yllardr. Bu srete nemli olan her ey hakknda bir karara
vardm. 15 diye aklamtr. Tam hastalna yenilmek zerey
ken, hastal ile p ari p assu giden zihnindeki paralanmann
kendisine gsterdii, bu deneyimden bir anlam karmasnn
gerektii ve yeni bir btnlk oluturma urasnn, bir iyile
me sreci olduudur. John Kerrin de ifade ettii gibi Jung
paralanmasn ar bir hassasiyetle gzlemlemeyi baarm
ve bu gzlemin kendisi bir terapi yntemi yerine gemitir. 16
J u n g un rahatszl ve ardndan aydnlanmas, karmaann
verdii rahatszl takip eden yeni bir dzenin getirdii huzu
run olaanst bir rneidir. 1 8 9 8 e kadar gerilere giden bir
zaman diliminde17 Jung, Nietzschenin Z erdtnden u aln
* Baa ba (.n.)
O e k i Pegam berler
Kii hnsiulg nedeniyle yavalamak ve deerlerini tekrar gz
den getirmek zorunda kalr. Ancak, Jung iin, psikolojik ola
rak kendini ayarlama grn formle etmenin, benim iin
asln yukardaki gibi sunmamdan daha farkl bir anlam var
dr. Ju n g un sorunlarndan biri de, dini inancn kaybetmi ol
masdr. Hastal srasnda kendisinin bilinli isteinden ba
msz olarak, bir ey tarafndan ynlendirilmeye ihtiyac ol
duunu kefetmitir. Bu acaba Tanrnn psikolojik dengi -yani
dardaki Tanr yerine, bir eit kendi iindeki Tanr olabi
lir miydi?
Eer durum bu ise, Ju n g kendi inan kaybna bir cevap
bulduunu rahatlkla iddia edebilirdi; hem iyiletirici bir sre
hem de dinin yerine konacak psikolojik bir yedek olarak. D a
ha nce de ifade edildii gibi, bireyleme sreci, bir inanca
bal kalmadan, cenneti deil de, kiisel btnl ve taml
hedefleyen bir eit Pilgrims Progress19* olarak tanmlanabilir.
Jung, 1 9 1 0 da Freuda yazd bir mektupta, K n ap p in k
saca I.F. olarak bilinen Uluslararas Etik ve Kltr Birlii isim
li yeni bir toplulua katlma olaslndan sz etmitir.
D in in yerin e sa d e c e yine d in geebilir. A c a b a I.F. a n s e se
ri yeni b ir k u r ta rc o la b ilir m i? D e ste k a la b ile c e im iz n asl
b ir m it s u n m a k ta d r ? Y aln zc a a k ll o la n lar, en telek t el d a y a
n a k la r n d a n d o la y a h l k d r la r; g e rid e k a la n h e rk esin , m itin
s o n s u z g e r e k li in e ih tiy ac v ard r.
Bu a r m la r d a n d a a n la y a b ile c e in iz g ib i, so ru n beni
k a y tsz ve ilg isiz b rak m y o r. C in se l zg rl n a h l k i s o r u
n u , g e r e k ten d e b y k t r ve t m so y lu ru h la rn e k ti i c e fa
y h a k etm e k ted ir. 2 0 0 0 yllk H ristiy a n l n yerin i sa d e ce
o n a e d e e r b ir ey a la b ilir.
Bu mektupta, geleneksel Hristiyanl terk etmenin onda
ne kadar ykc etkiler brakt kolaylkla grlebilir. Jung,
Burghlzlide, Freudla tanmasndan yaklak yedi yl nce,
1 9 0 0 de psikiyatrisi olmu ve en bandan beri, daima Fre-
udun fikirlerini eletirmitir. Ancak, asistan A. A. Brillin bil
dirdiine gre, Jung, o sralarda Freud akmnn en cokulu
* Hac Yolculuu; Ingiliz vaiz ve yazar John Bn yan 'n (1628-1688), dindar bir Hris
tiyan'n kutsal topraklara yolculuunu anlatt alegorik masal (.n.)
O le k Peygam berler
destekilerindendi. 21 Belki de tpk geleneksel Hristiyanlk gi
bi, Freud tarz psikanaliz de Ju ng iin snen klardan, terke-
dilmesi gereken inanlardan biri olmu, onu hem yoksun hem
de ynsz brakmtr. Freudtan ayrlndan sonra, Jung, bir
psikotik hastalk geirmek pahasna da olsa kendi mitini ya
ratm ak zorunda kalmtr.
Jung, dnyaca tannm bir kimlikle gndeme geldiinde,
yalnzca belirli bir hasta trnde uzman olduunu ilan etmi
tir. Bu hastalar, nevrotik olarak tanmlamak yerine, yaamla
rn anlamsz ve amasz bulan kiiler olarak tanmlamtr.
Bunlarn ou baarl, yetenekli, grld kadaryla da sos
yal hayata olduka iyi uyum gsteren orta ya grubundan in
sanlardr. Buna ramen inanacaklar ne dini inanlar ne mit
leri hatta ne de bir sanr sistemleri vardr. Jung byle kiileri,
belli bir hedefe doru gitmelerini salayabilecek her trl du
yularn yitirmi olduklar iin taklm diye tanmlar. Bu gi
bi insanlar, dini inan sisteminin kendilerine salayabilecei
inan, mit, sevgi ve anlama gibi duygulardan yoksundular.
Jung bunlarn, insan urann en byk drt baars olarak
kabul edildiini, ayn zamanda retilemeyen ve renileme
yen eyler olarak, ancak deneyimle elde edilebilecek zarif ye
tenekler olduklarn iddia eder.22 Ju ng bu durumu yle ifade
etmektedir:
H a sta la r m a ra s n d a y a a m la rn n ikinci y a rsn y a a
y a n la r d a n -yan i o tu z b e y a zerin d e o la n lar- hem en h e p si
nin so ru n la r n n k k en in d e y a a m la rn d a d in i b ir b a k as
b u la m a m a la r v ard r. H e p sin in d e h a sta la n m a la r n n n ed e n i
nin d in lerin in a n a n la ra su n d u k la r ey d e n y o k su n k a lm a la r
o ld u u n u s y le m ek d o r u o la c ak tr. H i b iri dini b a k a la
rn te k r a r k a z a n m a d a n g e re k ten iyilem em ileridir. B u dini
b a k a sn n elb ette, h ib ir in an la ya d a b ir k ilisen in yesi
o lm a k la ilg isi y o k tu r.21
J u n g un kendi sorunlarn bu hastalara atfettii dnle
bilir. Ancak birok psikiyatrist, klasik anlamda psikiyatrik
hasta tans almayacak olmalarna ramen, aresiz bir biim
de hayatn anlamnn araynda olan insanlarla karlamtr.
Aslnda bu tarz insanlar genellikle, Ju n g dan ok daha az g
O e k i Pegam berler
k asdr. Jung, aslnda geleneksel Hristiyanlk konusunda
gerekten de olduka espriliydi. Bana, bapiskopos William
Templen kendisini ziyarete geldiini ve onu Kilisenin Pren
si olarak grdn sylediini anlatt. Jung, Templea Baki
re M eryem in doumunun gerekten doru olup olmadn
sormu, ancak Temple bu soruyu cevaplamay reddetmitir.
Jung Templen elikisini Ya Meryem bakireydi ya da sa
halktan biriydi diyerek dile getirmitir.
Ju n g kendi fikirlerini kiisel bir itiraf olarak ortaya koyup
bunlar bakalarna alamaya kalkmasa da, bilincin tesine
gidebilmesi iin kendisine zel bir ayrcalk verildiine inand
phesizdir. John Freeman, Ekim 1 9 5 9 da, J u n g la televiz
yonda yapt rportajda ona, Tanrya inanyor musunuz?
diye sormas zerine u nl yant almtr Cevap vermesi
g. Biliyorum. nanmaya ihtiyacm yok. Biliyorum. R ya
lardan sz ederken Ju n g bana Her gece takdis ayinine girme
ansnz v a r demiti ve sylendiine gre, onu ok iyi tanyan
bir grup taraftar, her sabah byk bir umutla, bu yce adam
116
bilindndan nemli bir mesaj daha ald m acaba diye bek
leirlermi.
Jung, zaten 1 9 0 3 te zengin bir kadnla evlenmi olduu
iin, parasal nedenlerle yozlamad. Ancak yine de, zengin
destekilere kaytsz deildi ve hatta byle kiileri kendine
balama zahmetine bile girmiti. Fowler McCormick ve Mel-
lonlar gibi baz zengin Amerikal hastalarn kendine arkada
edinerek, bunlarn eitli Ju ng giriimlerini ve rnein adn
yazlk evinin olduu yerden alan Bollingen kitap dizisini des
teklemelerini salamtr.
Ju n g en az iki hastas ile, Sabina Spielrein ve Toni Wolff,
ilikiye girmiti. Toni Wolfftan, adn vermeksizin, otobiyog
rafisinde ve Freudla yapt yazmalarda sz etmitir. H asta
lar batan karm ak profesyonel bir su olsa da, unutulma
mas gerekir ki Spielrein, Ju n g un analize ald ilk hastalar
dan biriydi ve ona yardmc olduu da kesindi. Ayrca, o tarih
te henz psikanaliz kurallar da bir sisteme balanmamt.
Toni Wolff, balangta Ju n g un hastas olsa da, tedavisi baa
ie k Peygam berler
Arketiplerin, her ruhta olduunu kabul etmek, yukarda
sz edilen nedenlerden dolay kolaydr. Ancak ou insann;
Platon, Schopenhauer ve Ju n g un kesinlikle inand ekilde,
insan ruhunun ve alglanan olaylar dnyasnn dnda ancak
nedensellik ve zaman dahilinde, dealarn veya arketiplerin
ebedi olarak yaadklar nesnel bir dzenin var olduuna inan
malar olduka zordur. Jung, daha sonraki yazlarnda sklk
la, nesnel ruh olarak, kolektif bilindna atfta bulunur. Sep-
tem, Serm ones ad M ortou sta, Jung, hibir ey ve her eyin
temelinde, iyi ve kt, gzel ve irkin, mekn ve zaman ya da
madde ve g gibi kartlklarn olmad, nk bunlarn e
deer olarak dengede olduklar, gnostik bir terim olan ve d a
ha nce sz edilen p lerom a'y kullanr. Tm kartlklar Yara-
tln, dnyann mekn ve zaman olarak ikiye blnmesinin
rndr.
Heisenbergin Belirsizlik lkesine gre, paracklarn du
rum ve hareketleri ayn anda saptanamaz, nk gzlem eyle
mi onlarn davranlarn etkiler; bu nedenle de, atomik sre
119
lerin nedensellik kuralna uyduunu gsterebilmek imkansz
dr. Jung, bu ilkenin psikoloji iin de geerli olduuna inan
mtr. nk, gzlemci gzledii eyden ayr tutulamaz ve bi-
lindndaki ieriin bilin dzeyine getirilmesi, zihnin btn
blmlerinin ilevini deitirir.
Jung, fizikinin maddeyi aratrmas ile psikologun zihni
aratrmasnn, ayn temel gereklie ulamann farkl yollar
olduunu dnr. Heisenbergin ne srdne gre, kesin
gereklik elektronlarda, mesonlarda ve protonlarda buluna
maz, gereklik onlarn tesinde, kendisini Platonun ideal
formlarnn bilimsel atas olarak, fiziksel dnyadaki soyut si
metrilerde dar vurur. diye ifade etmitir.27 Ju n g a gre, te
mel gereklik, ne aklda ne de maddededir, ikisinin de katld
, onun psikoid dedii eydedir. Ju n g un da hastas olan,
dnyaca tannm fiziki Pauli, Ju n g un kuramnn, modern fi
ziin bana bela olan, znel ile nesnel arasndaki boluu k a
pattn dnmektedir. Pauli ayrca, fenomenler, yani algla
nan olaylar dnyasndan ayr bir temel kozmik dzen olduu
O le k i Pegam berler
cart g u s ta v j u n g
te k i Peygam berler
den d en d ii g ib i ta n r la r n , k o le k tif ru h ta u zu n s reli d n
m le r y a r a ta n ya d a b u n la ra elik eden p siik etkilerin in
b u r la r d a k i d e iik lik le rid ir. B u d n m , tarih a d a b a la
m ve izlerin i, s o n su z lu u n B o a d a n K o a g e iin d e b r a k
m ve s o n r a d a K o un B a lk a g e iin d e s r d rm t r ki,
bu n u n b a la n g c d a , H ristiy a n l n b a la n g c n a den k d
m ek tedir. im d i d e, b a h a r n o k ta s K o v a b u rc u n a g ird i in d e
o lm a s bek len en b y k d e iik lik le re y a k la m a k t a y z ."
Jung kesinlikle, stn bir igrs olduuna ve bilind
srecini zel bir biimde kavradna inanmtr. Tm bunlar,
peygamber gibi tahminler yrtmesini hakl klmaktadr. Ona
gre, Bilinmez eylerle ilgili srlar bilmek ve nsezi sahibi ol
mak nemlidir. Byle birinin hayat, kiisel olmayan bir eyle,
num inosum ile doldurur. Bunu hi yaamam bir kii nemli
eyler karmtr. 14
J u n g un nce geleneksel Hristiyanla, sonra da Freudcu
psikanalize olan inancn yitirmesi, bilindndaki Tanry
kefetmesine neden olmutur. Doal olarak, kendi analizinin,
tpk kendisi gibi, inanlarn kaybetmekten dolay sknt ya
ayan insanlara iyi geleceine inanmtr. Ancak bence, baka
zmlerin olabileceini de dikkate almakta yetersiz kalmtr.
Sabina Spielreinn ona, boutuu dlemlerin, belki de sa
natla bir ilgisi olabileceini nermesi zerine sinirden kplere
binmitir. nk, Jung, dine, sanattan ok daha fazla nem
atfetmitir. Jung kendi ruhunda aktif din olgu olarak alglad
iyiletirme faktrn yorumlamak zorunda hissetmitir.
Kendini m and ala lar resmederken bulmas zerine, bunu
btnln sembol olarak deerlendirmitir. Aslnda bu ra
hatlkla, kendisine rahat vermeyen eliki duygularn karm a
asn dinle deil, estetikle dzene koyma biimi olarak da an
lalabilirdi.
Bir baka kitabmda, Ju n g un inan kaybn Nietzschenin-
kiyle karlatrdm." Nietzsche, egonun dnda bir eye da
yanma ihtiyac olduu konusunda, Ju n g la ayn fikirde olm a
sna ramen, kendi anlam ve dzen arayn anlatmakta este
tik dili kullanmtr. Nietzsche sonunda felce yenik dm ol
sa bile; yzletikleri sorunu alglamalar, hem Jung hem de
t e k i Peygam berler
carl g u sta v ju n g
O le k i Pegam berler
VI. sigm und freud
rozla badaamazd.
Eer Freudun ilk psikanaliz modeli doru olsayd, psika
naliz de dier tbbi ya da cerrahi teknikler gibi retilir ve
renilebilirdi. Analist de, sadece hastasnn davranlarn gz
lemleyen ve szel iletiimini yorumlayan, bamsz ve vasfl
bir hekim olarak kalabilirdi. Bu midin gerekleememesi iin
nemli neden vardr. Bunlardan ilki aktarm olgusudur.
Freud, bir da rehberi olma rolnden baka bir rol stlenme
yi tercih etmese de, karsna kanlmaz olarak kan, hasta
larnn onu bir baba figr, yceltilmi bir sevgili, hatta bir
kurtarc yerine koymalardr. Hastalarnn ondan istedii,
nevrotik belirtilerinin ortadan kalkmasndan ok daha teydi.
Hastalar, onun anlaym, birey olarak takdirini kazanmay,
ilgisini ve hatta sevgisini istiyorlard.
ikinci olarak, Freud psikanalitik kuramn gelitirdike,
grleri sanat, edebiyat, din, mizah ve antropolojinin de iin
de olduu geni bir a kapsamtr. Baka bir deyile psikana
liz, nevrotik olan kadar normal insan da tanmlamaya alan
ve tm kltrlere uyarlanabilecek, genellemi bir psikoloji
kavram haline gelmitir.
nc olarak da, zaman iinde psikanalitik terapi ihtiya
c iinde olan hasta tipi deimitir. Freudun hastalarnn o
unda, gnmzde ender rastlanan bir tr histeri vard. Bu
nun dndakiler de, zorlantsal* riteller veya dncelerle
kendini ok belirgin olarak ortaya koyan saplantl hastalard.
Psikanaliz, kuram olarak oturmaya baladka, psikolojik sa
lk ve hastalk arasndaki ayrm bulanklamaya balam,
bylece de gittike daha fazla hasta, gnlk yaam sorunu
olarak adlandrlabilecek, ilikilerde zorluk ya da hayattan ge
nel anlamda tatmin olm amak gibi nedenlerle, psikanalistlerin
kaplarm andrmaya balamtr. Kimi analistler, potansiye
linin tmne ulamak isteyen herkesin analizden gemesi ge
rektiine inanmaktayd. Divana yatmaya gnll pek ok kii
iin psikanaliz artk, sadece nevrotik belirtilerinden kurtulmak
t e k i Pegam berler
sig m u n d freud
le k Pegam berler
sig m u n d freud
t e k i Pegam berler
sig m u n d freud
K o n fe r a n s su n u m u n u n k u rn a z c a s ra la n , in sa n lar k en d i
y n n e e k m e y e y n e lik ti: F re u d d in leyen lerin e, p sik a n a litik
g r le ri, d il s r m e le rin d e n b a la y a r a k s r a d a n , g e n ellik le
g l n g n l k o la y la r la tan tr, b u ra d a n h erk esin y a k n d an
ta n d b ir ru h sa l d en eyim o la n r y a la r a g e ere k , y a v a y a
v a ve b ilin li o la r a k , s a d u y u n u n s a la m tem elin d e so n lan -
d rrd .'*
Freud gurularn nceden sz edilen tipik zelliklerinden
ounu tasa da, bunlardan hibiri fiilen ahlksz ve rezil
zellikler deildi. Gc yeten hastalarndan yksek cretler
talep etmesine ramen, ihtiyac olanlara kar da bonkrd.
Takntl olarak antika heykelcikler toplamas dnda, sade
bir yaam srmt. Ar bir istei olduuna ya da para birik
tirme konusunda kiisel bir aba iine girdiine ilikin hibir
kant yoktur. Ancak, sz konusu psikanaliz akmna para sa
lamak olunca, durum deimektedir. Frederick Crews, tatsz
bir hikyeyi gn na karmtr. Freud, einden ayrlmaya
niyetli bir meslektan yreklendirerek, nce boanmasn,
sonra da Psikanaliz Fonu na para salam ak zere zengin bir
138
dulla evlenmesini nermitir.15 Ancak Freudun bu mektuptaki
ifadesi, alayc ve esprili olduu iin, bu iddiaya ok gvenmek
doru olmaz.
Freud, kuramlarndan kesinlikle emin olsa da, sz edilen
dier baz gurular gibi, sanr ve varsamlarn olduu herhangi
bir psikotik hastalk belirtisi gstermemitir. Profesyonel kari
yerinde ilerlemesini engelleyen Yahudi dmanl zerinde
zaman zaman gereinden fazla durmutu ve ona gre, bu du
rum psikanalize kar bir tehdit oluturmaktayd. Ancak bu
onun paranoyak olduunu kantlamaz. O sralarda Yahudi
dmanl, Viyanada gn gibi ortadayd. On dokuzuncu
yzyln sonlarna doru da giderek artmt. Yahudilerin se
bep olduu dnlen borsa krizi, 1 8 7 3 te, Freudun niversi
teye girdii yl patlak vermiti. 1 8 9 7 de Viyanada belediye
bakan olarak seilen Kari Lueger, seim kampanyasnda Ya
hudi dmanl temasn kullanmt. Hitler, M art 1 9 3 8 de
Avusturyaya girdiinde, Viyanal Naziler Yahudi dmanl
nn en iddetli savunucular arasndaydlar.
sig m u n d freud
O le k Pegam berler
sig m u n d freud
* Isa'nn ezeli ve ebedi olmadn, Tanr tarafndan yaratld iin doas gerei
Tanr olm adn savunan akma inananlar (.n.)
* * Arianizm akm kola ayrlmtr: Anom oeanlar, Homoeanlar, Yar Ananlar.
'B ir cevher anlam na gelen 'h o m o o u sio n ' terimi, O ul Isa ile Baba Tanr'nn
ayn cevhere sahip old u u n u ifade eder (.n.)
* * * Baba ile O u lun 'benzer cevhere' sahip olduklarn ifade eden 'h om oio usion '
terimi, 'benzer cevher' anlam na gelm ektedir (.n.)
O le k i Pegam berler
sig m u n d freud
O ie k Peygam berler
sig m u n d freud
D ie k Peygam berler
VII. cizvit ve isa
t e k i P egam be d er
rek, dnyev dlerinin eytandan, tinsel fantezilerinin ise Tan-
rdan geldiine inanmaya balamtr. Bu uzun sren hareket
sizlik ve dncelere dalma dnemi ardndan, Iigo, Meryem
A n ay, kucanda olu sa ile grmtr. Bu rya onu sevince
bomu, bu da dnyev sevgi dlerinin sonunu getirmitir.
ne srdne gre, bu andan itibaren, eytan tarafndan bir
daha ayartlmamtr. Bu imgelem, onun aktif asilzadeliini
terk ederek mnzevi bir kei olarak K u d se hacca gitme is
teine kaplmasna neden olmutur.
Sonunda tekrar ayaa kalktnda, Barselonadan yaklak
50 kilometre uzaklktaki, yksek bir da zerindeki M ontser
rat M anastrna gitmek zere, hacca gitme yolundaki ilk
admlarn atmtr. Burada klcn, giysilerini ve soylu kimli
inin gerektirdii tm eyalar brakarak, srtna tvbe elbise
sini geirmi, hac kuan sarnmtr. Ailesi ile de tm bala
rn kopararak, yaklak on yl kadar onlarla hi iletiime ge
memitir. Byk olaslkla aile balarnn Tanrya olan bal
lna engel olacan dnmektedir. Bildiimiz gibi, sa ona
148
bir rnek oluturmaktadr. Iigo, Jean Chanon adndaki Fran
sz rahibe gnah kardktan gn sonra, M art 1 5 2 2 den u
bat 1 5 2 3 e kadar kalaca Montserrat yaknlarndaki Manre-
sa kasabasna doru yola koyulmutur.
lk birka ay bitmez tkenmez bir mutluluk iinde yaad
halde, bu daha sonra deimi ve 1 5 2 2 nin Temmuzundan
Ekimine kadar sren ar bir depresyon dnemine girmitir.
fiigonun, manik-depresif olduu ve bu nedenle de u nokta
larda duygudurum deiiklikleri yaamaya maruz kaldna
neredeyse phe yoktur. Depresyon dnemini, gemi yaa
mndaki gnahlar iin, kendine uygulad ar kefaret ceza
lar da balatm olabilir. Zam ann byk ounluunu, Car-
doner rmann yukarlarndaki bir kayann stnde tek ba
na oturarak geirmektedir. Bu dnemde saln bozacak ka
dar ar oru tutmaktadr. Depresyon dnemi srasnda, btn
gnn dua ederek geirdii halde, Tanrdan uzaklatn
hissettii iin tekrar tekrar intihar giriiminde bulunmu ve
ruhunun karanlk gecesini yaamtr. Uyuyamamasnn yan
le k i Pegam berler
dz vit ve isa
150
Bu kkten yn deitirme deneyimi sonucunda gnatius,
Katolik alimler tarafndan, ok nemli bir kitap olarak kabul
edilmesinin yan sra, hem ilgin hem de fazlasyla etkileyici
bulunan, nl kitab Tinsel badetler (Spiritual Exercises)i
yazmtr. Tinsel badetler, inananlarn gnahlarndan kurtul
malar iin, tinsel geliimlerine yardmc olmak zere tasarlan
m pratik bir el kitabdr. Kitap ayrca kiinin Tanrnn tarih
plannda kendi yerini bulmasna yardmc olmaya da al
maktadr. gnatiusa gre, gelecekte, Tanrnn hkmdarl
kurulacak ve bylece tm yaratlanlar, onun yceliini tan
mak durumda kalacaklardr. Ronald K n o x a gre ise bu kitap,
Amaca ynelik, ei grlmemi bir gce sahip bir silahtr.
Ama, ruhu adeta bir eit tedavi ile, dnyev arzular ve ben
cillikten, Tanrnn isteine ve saya mutlak bir boyun eme
durumuna dntrmektir. 6 Loyolann temel inancna gre,
nsan, efendimiz olan Tanry vmek, kutsamak ve ona hiz
met etmek iin yaratlmtr ve ancak bunu yaptnda ruhunu
kurtarabilir. 7 Bu am aca ulamay engelleyen her ey ortadan
O ie k Peygam berler
Cizvit ve isa
O le k Pegam berler
cizvit ve isa
le k i Peygam berler
cizvit ve isa
t e k i Pegam berler
cizvit ve isa
t e k i Pegam berler
kendine ait olmayan ve hibir zaman da olamayacak, tam a
men Tanrya bal bir eyin deneyimini yaamadan hayat
srdremeyeceini dnmekteydi. 12 gnatius, bu kymetli
tesellilere irade gc ile ulaamayacann tamamen farknda
olduunu aadaki alntda dile getirmektedir:
B ir n ed en o lm a k sz n , k iiye te se lli v erm ek ta m a m e n T an -
r ya m ah su stu r. n k , ru h a g irm e k , ru h ta n a y r lm a k , on u
y n le n d irm e k ve k e n d i sev g isin e e k m e k o n a aittir. N e d e n siz
d iy o r u m , b u n u n la d em e k iste d i im , teselliy i y a a y a c a k r u
h u n , n c ed en a lg la m a d a n veya b ilm e d e n , ak l ya d a irad e o l
m a k sz n b u n u y a a m a s d r .
William Jam es, D ini Deneyimlerin eitleri kitabnda, e
itli mistik kendinden geme deneyimlerden rnekler vermi
tir. Bir yerde, Bartoli-Michel tarafndan anlatlan gnatiusun
hayatndan alnt yapar. Yazara gre, gnatius, gnah karan
lardan birine yle demitir: M a n resada yaad bir saatlik
vecit deneyimi, ona kutsal eyler hakknda, btn retmenle
rin bir araya gelse retemeyecei kadar ey gstermitir.
gnatiusun bana gelen zorlu fiziksel ve ruhsal hastalk,
156
daha az dayankl birinin bana gelmi olsa, o kiiyi ezip gee
ceine kuku yoktur. O ise bu rahatszlktan, onun iin hayat
na bir anlam veren, bir retmen ve dnya apnda yaylacak
bir akmn kurucusu olmasn salayan yakc bir inanla k
mtr. gnatius, etkili bir nc, mkemmel bir organizatr ve
becerikli bir diplomattr. Hristiyanlar, gnatiusun gerei bul
duuna ve bu gerein de onu btnletirdiine inanmlardr.
Hristiyan olmayanlar ise, onun daha nce karlatmz gu-
rulara benzer bir rahatszlk ve iyileme rnts rneini olu
turduunu dnebilirler. gnatiusun inanc, Hristiyan inanc
n kapsad ve bu gelenei zenginletirdii iin, bu durum ag
nostikleri bile artp kskandrsa da, onun grlerini Ste-
inerin ya da Gurdjieffin grleri gibi bir kenara brakamaz
lar. Ancak ister akll ister deli, ister iyi ister kt olsunlar, ruh
sal rahatszln ardndan aklc olmayan bir zmn gelmesi,
gurularn bir zelliidir. Agnostik pheciler, normal insanlarn
dahi ne kadar mantksz olabileceklerini gzden karabilirler.
ie k Pegam berler
medeniyetler, dnyann deil mkemmel hale getirilmesi, her
hangi bir byk deiiklik bile geiremeyeceine inanmaktay
dlar. H uzura kavumak sadece cennette mmkn olabilirdi.
Grevlerini eksiksiz yerine getirmi olanlar iin, lmden son
ra mutlu bir yaam vaat edilmekteydi.
Daha sonra, Zoroaster ortaya kp, gerekte ad Ahura
M azda olan tek bir tanr olduunu ileri srmtr. Zoroaster,
ilk olarak ranllarn geleneksel din rahibi olarak ortaya k
mtr. Daha sonra, kendinden sonra gelen gurular gibi o da,
yeni bir vahiyle sonulanan, kehanetlerinin olutuu ve gaip
ten haber ald zorlu bir dneme girmitir. Cohn yle devam
eder:
B a ze n , T a n r A h u ra M a z d a y -B ilg e lik T a n rsn - e tra fn d a
alt tan e p a r la k fig r o ld u u h a ld e g r d ve iitti i a y d n
la n m a la r ve h a l s in a s y o n la r y a am tr. B u a n d a n itib a ren de
k e n d in i, g e len e k se l in an tan fa rk l, b ir d in in an cn , seilm i
p e y g a m b e ri o la r a k h issetm itir.
Ahura M azd a, her eyi sarp sarmalayc bir dzen olan as-
158
h ann da iinde olduu, evrendeki tm iyi eylerden sorumlu
dur. Ahura M a z d a nn karsnda ise, Angra Mainyu (sonra
dan Ahriman olacaktr) vardr. Angra Mainyu, druj ilkesi ile
hareket eden, hem ktl hem de dzensizlii iinde barn
dran, yok etme ruhudur. Bu iki g arasndaki sava, dnya
tarihinin gemiini, bu gnn ve geleceini oluturmaktadr.
Kendinden nceki inanlara kar gelen Zoroasterin gr
ne gre, bu sava sonsuza kadar srmeyecek, ancak gelecekte
bir noktada sona erecektir. Bu sona ulatktan sonra, tm dn
yaya huzur ve dzen hakim olacak ve kaos sonsuza kadar or
tadan kalkacaktr. Cennete gidene kadar beklemek yerine ye
ni dzen, dnya zerinde kurulacaktr. Dini btn ller, ba
ka bedenlerde tekrar dnyaya gelecek ve tm insanlk, Ahura
M a z d a ya tapnarak birletikleri, tek bir Zoroaster topluluu
oluturacaklardr. Mkemmellemek olarak adlandrlan bu
ilk deiim, kyametten nce bar ve huzurun hakim olaca
varsaylan bin yllk dneme ait, peygamberliin ilk rneidir.
Olaslkla Z oro asterin kendisi de bu mkemmellemenin eli
cizvit ve isa
le k i Pegam berler
sonucuna varrsak, dier ynleriyle olmasa bile, bir tek bu
ynyle dahi, byklk sanrs tadklar yargsna vardmz
dier gurulara benzemektedir. M a rk o sa gre, insanlar sann
aklnn bandan gitmi olduunu syledikleri iin, ailesi onun
sorumluluunu stlenmeye kalkmtr. Onunla konumaya a
ltklarnda, Annem kim? Kardelerim kimler? diyerek on
lar reddetmi ve etrafnda toplanm kiilere te benim an
nem, ite benim kardelerim. Kim ki Tanrnn istediklerini ya
par, onlar benim kardeimdir, annemdir demitir.24 Gn
mzde inananlarnn ileri srd gibi, sa aslnda aile yaa
mn destekleyenlerden biri deildir. Mritlerine, kardein kar
dei, babann olu aldatt ve ocuklarn da byklerini l
drdklerini syledii hatrlanacaktr. sann mesajnn te
meli, kendini tm kalbiyle Tanrnn Kralln aramaya ad a
yan herkesin, aslnda yalnz olduudur. 2' Daha nce de, gu-
rularn aile balar karsnda kaytsz kaldklarna deinmi
tim.
Gemie geri gidip, .S. 1. yzylda ne gibi inanlarmz
olabileceini hayal etmemiz olduka zordur. Ancak, oum u
zun modern bilginin altnda sanrsal olarak kabul edilebi
lecek inanlara sahip olma olasl olduka yksektir. sann
o andaki ruhsal durumunu deerlendirmek nedenden dola
y yersizdir. Bu nedenlerden ilki, zaman yolculuuna kmam
zn sz konusu olmamasdr. kincisi, drt ncilin hepsi de,
blk prk, elikilidir ve olaylar olduktan ok sonralar
kaleme alnmtr. ncs de, bir inancn ruhsal rahatszl
n kant olabilmesi iin, bu inancn olutuu sosyal balam
iinde deerlendirilmesi gerektiidir. rnein, yirminci yzyl
Ingilteresinde, Tanrnn olu olduunu ve dnyaya yeniden
cennetin bulutlar arasnda an ile dneceini ileri sren her
kes psikiyatrik adan dikkat ekecektir. N e var ki, eski toplu
luklar iin bu tr iddialar pek de artc deildir.
Eldeki kantlara gre, sann kendisini sahrada gnaha
girmesiyle tasvir ettii, dnya zerinde Tanrnn krallnn
kurulmasnn yakn olduuna inand iin tvbe ederek bu
gnahtan kurtulduu bir kriz dnemi yaama ihtimali yksek
le k i Peygam berler
cizvit v e isa
le k i Pegam berler
kaam ileri srmyorum. Demek istediim, eer birinin kii
lik izgileri ok belirgin deilse, onun mitsel bir kiilie dn
trlmesinin daha kolay olduudur. Mitler ounlukla, bizim
yanstmalarmz zerine yaplanrlar; tm gereklerin ortada
olduu yerde, hayal gc yeeremez.
ncil hikyeleri birbirleriyle elikili olduu halde, yaad
mz kltrn o kadar iine girmilerdir ki, bu hikyeleri ta
rih olarak deil de mit olarak kabul etsek bile, duygusal etki
lerinden kurtulmamz mmkn deildir. Yeni Ahitin hibir
yerinde, sann bir ahrda doduuna ilikin bilgi olmad
halde, ahrdaki bebek tasviri oumuzu derinden etkiler. D a
daki Vaaz, Son Yemek, Yehudann haneti ve armha Geri
li, tek tek o kadar bildik ve ackldr ki, onlara asla tarafsz
bakamayz. Muhteem mzikler de duygusal olarak etkilen
memizi artrr. H ndelin Mesihi, Bachn Passionlar, Bat
medeniyetinin mucizeleri arasndadr ve bunlar karsnda,
Tanrya inanmayanlar bile inananlar gibi gzyana boulabi-
lir.
Yalnln ekiciliinden daha nce de sz etmitim. Salo-
mon Reinach, nl kitab O rfeus: Dinler Tarihi (Orpheus: A
History o f Religions)nde, ncillerin birbiriyle elien pek ok
ifade tadn yazmtr. Ancak, btn olarak bakldnda,
efsanenin kah sakin kah trajik yn yerine, iyilikseverlik, sa
br, adalet, namus gibi erdemlerin gzellikle uyum iinde ol
mas arpcdr. Hristiyan retisinin dier dini veya dnyev
retilerden farkl olmad bir gerektir. sa aslnda, ada
bir ortaa Musevi bilgini Hillel ya da Gamalieldir. Ancak n
cillerden anlald zere Hristiyanlk, tm skolastik felsefe
lerden ve gsteriten ibaret ayinlerden arndrlm, dnya ze
rinde egemen olmaya yakr biimde, gl ve yaln bir re
ti olmutur.
VIII. aklllk ve delilik
te k i Peygam berler
aklllk ve delilik
O ie k P e g a m b e rle f
aklllk ve delilik
* Hezeyan (.n.)
O le ki Peygam berler
aklllk ve delilik
O le k i Peaam berler
aklllk ve delilik
p a r la k d n y a g r n e d a y a n m a k ta d r. S ad ec e bir d ah i ya da
b ir d eli, d n y ay k e n d i resim d efteri o la r a k g re b ile ce k k a d a r
k e n d in i g e r e k le rd e n sy r a b ilir /
Paranoid izofrenler, kendilerini genellikle ilgi oda olarak
grrler. Sembolist yazar Anna Kavan, bu olay olduka ho
anlatr.
A k a m in m iti. Ik la r ince bir d u m a n n a rd n d a , b u u lu bir
ek ild e p a r ld y o rd u . S a a tim e b a k t m d a , g r m e sa a tin in
n ere d e y se g e ld i in i a n la d m .
B u n u fark e d e r e tm e z, d e iik li in , her eyin st n e k
t n h issettim . B en m e rk e zd im ve gece sa h n e si de benim
e tra fm d a d n y o r d u . K a ld rm d a y r yen in sa n la r d a n b a z
lar a c m a ile, b a z la r so u k b ir ilgiy le, b a zla r d a h a sta lk l
bir m e r a k la b a n a b a k y o rla r d . B a zla r k k , g izli iare tle r
y a p y o rla r d . A n c ak bu iare tle rin , beni u y a r m a k iin m i,
y o k s a beni c e sa re tle n d irm e k iin m i o ld u u n a b ir t rl em in
o la m y o r d u m . I o lsu n o lm a sn t m pencereler, a d e ta delip
ge en g z le r g ib iy d ile r ve h e p si d e b a n a b a k y o rd u . Evler, t r a
fik , g r n r d e k i her ey, b en im ne y a p a c a m g rm e k iin te
tik tey d i.*
176 Bu, kiinin kendi iine gmld en u noktadr. H asta
ya evrilen dikkat, genelde dmanca olmasna karn, bazen
sevecen de olabilir. rnein, baz paranoid izofrenler, kraliyet
ailesinin onlarla zel olarak ilgilendiine ve nazik mesajlar
gnderdiine inanmaktadrlar. Yine hastalarmdan biri ondan
kurtulmak istediime ve ona uygun bir i bulabilmek am acy
la, iveren olabilecek kiilerle birlikte ona komplo kurduuma
inanyordu.
Paranoid sanrlar, birok hasta tarafndan dile getirilen,
akllarna dnce sokulm as durumunu da aklamaya ya
ramaktadr. Bylesi bir hasta konuurken, azn her atn
da, dudaklarndan dklenin kendi sylemek istedii ey ol
madn ileri srmektedir. Bir ey dnd srada, aklna
bunu engelleyen, bununla hi ilgisi olmayan, istenmeyen d
nceler gelmektedir. H astalar sklkla, yaadklar bu tr ko
pukluklardan ikayet ederler. Artk ne dnceleri ne de az
larndan kan szckler zerinde hibir kontrolleri kalmad
n dnrler. T m bu yabanc dnceler ve szckler ne
te k i Peygam berler
aklllk ve delilik
O le k i Peygam berler
aklllk ve delilik
t e k i Peoam berler
aktllihk ve delilik
le k i Peygam berler
aklllk ve delilik
le k i Pegam berler
aklllk ve delilik
O le k Pegam berler
S k lH lM W itrllk
O ie k Peygam berler
IX .k a o s ve dzen
O le k i Pegam borler
k a o s ve dzen
O le k i Peygam berler
ka os ve d e n
h ib ir b a la n t o lu tu r a m a y a c a k la r k a d a r u zu n s reb ilir.4
Daha sonra, matematiki sondaki zmn kaca, d
nceleri seip zerinde almaya baladnda, bir bakma
atomlar duvarda asl olduklar yerden silkelemi olur. Bunlar
birbirlerine arparlar ve yeni kombinasyonlar oluturup, yeni
rntler ortaya kana kadar da, bu spontan danslarn sr
drrler. Matematiki, atomlara ilk ivmeyi verdii halde,
zm oluturacak biimde bir araya gelme ilemi tamamen bi-
lindnda oluur.
Poincarein durumu, Graham Wallasnn yaratc sre
aamalar tanmlamasna da uymaktadr. Wallasn ifade ettii
ilk aam a, sorunun her adan dnlp zerinde alld
H azrlk aamasdr. kinci aam a, bilinli dncenin terk
edildii, ancak bilinaltnda yeni zmlerin meydana gelme
sine olanak salayacak biimde, dncelerin snflandrld
ve elendii bir dnem olan, Kuluka aamasdr. nc a a
ma ise, yeni zmn ortaya kt Aydnlanma dnemidir.
Drdnc ve son aam a olan D o ru lam ada da, yeni zm
194
zorlu snavlara tbi tutulur ve eer mmknse, nesnel testler
ve bu zmn bakalarnca da tekrar edilmesi gndeme gelir.
K uluka ve Aydnlanm a, bilinli olarak kontrol edilemedi
i iin, yeni zm adeta kiiye gelir Bu nedenle de, yuka
rda yaplan alntda da grld gibi, G au ssun sorunu z
meyi baarmasn Tanrnn ltfuna balamas artc deil
dir. Aydnlanma olgusunu, dini bir dille aklayp aklam a
mak, tamamen, dnrn daha nceki inanlarna baldr.
nanan biri ona bir zm sunduu iin Tanrya krederken,
inanmayan biri ise, dnceleri yeni yollarla tarayan, dzenle
yen ve birletiren, bilindnn yaratc eylem mucizesine hay
ran kalabilir. Genellikle, bilindn yeni zmler bulmak
iin ayartm ak ya da kandrmak zordur. Yukarda da ifade
edildii gibi, aydnlanmayla zlene kadar sorunlar bazen
yllarca zihinde kulukaya yatabilir. Sanatlar ve bilim ad am
lar, uyumaktan, bir deste kt karmaya veya Faurenin d
etini almaya varana kadar, bilindn kamlamaya yaraya
cak birok uygulamadan sz ederler.7 Uygulanan bu ilemler
ie k Pegam berler
iin, yaptklar ile, isel dnyalar arasnda gzle grnen
herhangi bir ba yoktur. Bununla beraber, matematiksel veya
bilimsel bir soruna zm bulmann, ruhta derin etkiler yarat
tna da inanyorum. D dnyaya ait bir sorunun zlme
sinde, belki de i gerilimi de ortadan kaldran ve zihinde yan
k bulan zel, gizemli bir zihinsel sre vardr. Kant, gereklik
le ilgili resmimizin hibir ekilde tam olmadn ve mekn, za
man ve nedensellik kavramlarnn yaratt snrllklar belki
de asla aamayacamz dnmektedir. nsan olarak, bu nes
nel snrllklar nedeniyle, algmz, kanlmaz olarak dar oldu
u gibi, kestiremeyeceimiz kadar da zayftr. Bu gr biraz
daha ileri gtrrsek, bir bilim adam ne kadar nesnel davran
maya alrsa alsn, sadece K antn grne gre, insan ol
mann verdii snrllklardan deil, sahip olduu inanlar,
ruhsal aygtn bir blmn oluturduu iin, bilim adamnn
bile evrenle ilgi resminin belli bir dereceye kadar artlandrl
m olduunu syleyebiliriz.
rnein, Newton, yer ekiminin nasl ilediini anlatmak
ta olduka zorlanmtr. nk bu, birbirinden olduka uzak
ta, temas etmeyen ktlelerin ekimini aklayabilmek iin, ar
tk kendisinin de inanmad, hipotetik yldzlararas eter iin
de herhangi bir arac olm adan ktlelerin birbiri ile etkileimi
ni aklamay gerektirmekteydi. Baz otoriteler, N ew tonun bu
sorunu, dorudan Tanrnn mdahalesine baladn d
nrler. Eer Tanrya inanmasayd, yerekimi ile ilgili baka
sonulara varmas gerekirdi. N ew tonun din inan gelenek
sel inann dnda olduu halde, Tanrnn evrenin ileyiine
istedii her an mdahale edebileceine duyduu inan nede
niyle, New ton aratrmalarn o noktada sonlandrmtr.
Matematik ve bilimdeki yeni bulular, genellikle o zamana
kadar aralarnda balant olmad kabul edilen, kuram veya
kavramlarn sentezinden olumaktadr. N ew tonun evrenin e
kim gc kuram, gezegenlerin devinim ilkesinin, dnyadaki
nesnelerin devinim ilkesi ile birletirmesine baldr. Poinca-
rnin buluu, nceden farkl olduu farz edilen, iki matema
tiksel yapnn aslnda tamamen ayn olduunu kefetmesine
O e k Peygam berler
ka os ve dzen
te k i Pegam berler
ka o s ve dzen
ie k Pegam berler
ka o s ve d re n
la n ve yeillik le r c a n la n d la r ve c a n la n m a la r y la sa n k i ben de
uzun s r e d ir el y o rd a m y la iin e d t m k a r a n lk ta n a
k m g ib i o ld u m . A y d n lan m b iriy d im a rtk . H e r izg isi,
her k e siy le ben im le c a n l b a la n td a o la n ya d a o lm a y a n
her y zeyi ile s a n k i k a r m d a b ir d n y a v a rd . B u n u y a a rk e n
d e b ilin liy d im . O s a b a h t a n itib a re n , g r d m h ib ir eye
k a y tsz k a lm a d m . H e r y e rd e , c a n ll n titreim le rin i g r
y o r d u m , y a n i a d e ta ben im v a rl m y celtm e k zere h izm et
e den en erji ve p a rltla rn g r y o r d u m .1''
Ksmen otobiyografik saylabilecek iiri Childe H aro ld un
H ac Yolculuu (Childe H aro ld s PilgrimageJda Byron, doay
la btnletii srada yaad duygular aktarmtr.
B ir p a r a s o ld u u m
D a la r, d a lg a la r ve g k y z
B e n im , ru h u m u n b ir p a r a s d eil m i?
T u tk u d e il m i t m b u n la r a h isse tti im ?
H e r eyi k m se m e li m i? B u n la rd a n b a k a .
A c e k m e y e g s m g e rm e liy im , v a zg e m e k yerine
V az ge m ek o y s a , u fk u o lm a y a n ,
D n c e le ri ld a m a y a n d u y g u su z la r iindir.
Amiral Byrd, 1934 knda Antarktikada, gelimi bir ha 203
va ssnde yaad srada, gnlk yrylerinden birinde
mistik bir deneyim yaam ve bunu mzik terimleriyle anlat
mtr.
A rm o n i, y a a d m ite b u y d u ! S essizlik te n g e liv e re n -y u m u -
a c k b ir ritm , m k e m m e l b ir sesin tns g ib i; bu belk i de g e
zegen lerin m zi iy d i.
B ir an iin bile o ls a , b u n u n b ir p a r a s o la b ilm e k iin, s a
d ece bu ritm i y a k a la m a k ye te rliy d i. O a n d a , in sa n n evren le
b ir o ld u u n a h ib ir p h e m k a lm a d ... E v ren , d ze n d i, k a o s
d e ild i; in sa n d a , g e c e ve g n d z g ib i, bu d zen in iin de h a k
l b ir yere s a h ip t i.
Aada, bir aratrma iin verilen cevap, aratrmaya ka
tlan kiiden alnan izin zerine aktarlmaktadr.
S ek iz v ey a d o k u z y a la r n d a y k e n b a m a g elen ilk k en d in d en
g e m e d en e y im im i h l t m c a n ll y la h a trla rm . B a b a m la
k z k a r d e im in k t y r y e , b en im iin o k u zu n o ld u u
n a k a r a r v e rild i i iin k a tlm a m a izin v erilm e d i in d e g e r e k
le m iti. O s r a la r d a y a z lk ta tatild e y d ik . M u tsu z lu k iin de
y a ta m d a a la r k e n u y u y u p k alm m . U y an r u y an m az , t m
h a y a l k rk l m n o r t a d a n k a y b o ld u u n u ve o n u n yerine ner-
t e k i Pegam berler
k a o s v e dzen
H . ye a k o ld u u m d a , o n u n la ta m a m e n b t n leti im i h is
se tm itim . O n u etk ilem ek ya d a o n u n la y a rm a k g ib i bir
k a y g m k a lm a m t, b u n u n yerine sa d e c e sev m e ve sevilm en in
v e rd i i b y k m u tlu lu k v a rd ki, bu d in gin b ir ken d in d en
g e m e g ib iy d i. B irb irim izi a n la d m z a o k a d a r em in d im ki,
k ilise y e g itti im iz d e , k e n d im i g z le rim d e n y a la r b o a lrk e n
b u ld u m . Bu g z y a la rn a r a h a tla m a n n m y o k sa m u tlu lu u n
m u n ed en o ld u u n u b ilm iy o ru m . B y lesi k e n d in d e n g em eler
o k u zu n s rm y o r, a m a y a a n la n n y celiin e em in o lm an n
an s h l o k d e erli ve im d ik i d o stlu u m u z u d a re n k le n d ir
m ey e d e v a m e d iy o r.21
Ak olmaya devam etmek epeyce uzun srse de, ilk bata
ki younluu genellikle ok uzun sre kalc deildir. Dier
mantk d deneyimler veya ruhsal hastalk dnemleri gibi,
ak olmak da baka halde kapal olabilecek alg kaplarn
aabilir. Yukardaki rnekte anlatld gibi, bir baka kiiyle
kurulan yeni ve deerli bir yaknln yolunu da hazrlayabilir.
Sz edilen kendinden geme deneyimlerini yaayanlar, p
hesiz bunun neminin farkndadrlar. Kendinden geme duru
206 mu, ne sayya dklebilir ne de (bazlar buna istedikleri za
man ulaabildiklerini iddia etmelerine ramen) tekrar edilebi
lir bir deneyimdir. Kimileri iin, kendinden geme deneyimi di
ni bir inancn balangc da olabilir. Romain Rolland, Fre-
udun dini bir sanr olarak ele almasndan yaknd mektup
ta, d dnyayla bir olmann yaratt enginlik duygusunun,
din hislerin kkeni olduunu ne srmtr. Byle bir eyi
kendisi hi yaamam olan Freud ise, cevabnda bunu, anne
style beslenme dnemindeki bebein kendisini annesinden
ve d dnyadan ayrmlatramad erken bir dneme ar ge
rileme olarak yorumlamtr. Aslnda bu iki gr birbirinden
ok da farkl deildir.
Agnostikler iin ise, bu mkemmel btnlkle ilgili geici
yaantlar, insan olmann ok belirgin bir zellii olan, yant
lar ve zmler bulmak iin yaratc aray hakknda bir ey
ler ortaya koymaktadr. Geici de olsa btnlemenin yaratt
vecit deneyiminden yerinmek yerine, bu deneyim mutluluk
la karlanmaldr. Bir yere ulamaktansa, umut iinde yolcu
O le k i Pegam berler
k a o s v e d zen
O le k Pegam berler
ka o s ve dzen
t e k i Pegam berler
X. sanr ve inan
duklar gzlenmitir.6
Hangi nedenle olursa olsun yaamlarnda az duygusal ili
ki yer alan kiiler asndan inan daha da byk nem ta
maktadr. Gurular, genellikle yalnz ocukluk geirmi, ied
nk, narsisistik ve bakalaryla iliki kurmak yerine kendi
akllarnda olup bitenle daha fazla megul olan kiilerdir. Bu
kiilik zellikleri, hayallerin gelimesine olanak salar. Hayal
gc, en fazla yalnzken serpilir. Gurdjieff ve Steiner zenle i
ledikleri evren bilimlerini, yalnz kaldklarnda harekete geen
gelimi hayal glerine borludurlar. Eer sahip olduklar bu
dnceleri daha kk yalarda bakalaryla paylam ve
eletiriye am olsalard, olduklar biimde koruyamazlard.
Ancak, zel bir inan olarak tanmlanabilecek grleri, so
nuta byklk sanrsna dnmtr. Byle inanlarn sor
gulamaya ak olmamas aslnda artc deildir. Eer benlik
saygs zel bir inan veya sanr sistemi zerine yaplandrl
msa, bu inan ya da sanr o kadar deerlidir ki, asla sarsl
mamas gerekir. Hi kimse benlik saygsn btnyle kaybet
217
meyi gze alam az ve yaadklar ar depresyon nedeniyle bu
noktaya gelenler, genellikle intihar ederler.
Sanr tanmna tekrar dnersek, dini inanlarn ieriinin
de genellikle hayal rn veya en azndan olmas muhtemel
olm ayan eyler tarafndan olutuunu syleyebiliriz. rne
in, Hristiyanlkta, biyolojik ilkelere taban tabana zt olduk
lar iin s a nn doum u ve sa nn diriliini hayal rnlerine
rnek olarak gsterebiliriz. Birok Dou dini, retilerinde yi
ne doal olarak gereklemesi olas olmayan insan ruhunun
yeniden douuna yer verir. Hem din inanlar hem de sanr
lar iin, ortada hibir nesnel kant yoktur. Hi kimse, Tan-
rnn varln gsteremez. nanlar, deneye tbi tu t u l m a d k
lar gibi, her iki ynde de kantlanamazlar. Sanr sistemlerinin
benlik saygsn desteklediini grmtk, ayn ekilde din
inanlar da benlik saygsn desteklerler. rnein, pek ok ki
i iin yerinin doldurulabilir olduunu kabul etmek olduka
zordur. Herkes tek ve benzersizdir, ama sadece birka dahinin
yeri doldurulamazdr. ou kii, lmlerinden birka yl son
t e k i Pegam berler
s a n n ve inan
O ie k Peygam berler
sa nr ve inan
t e k i Pegam berler
sanr ve nan
le k i Pegam berler
sanr ve inan
O ie k Peygam berler
aday olabilmek iin kiinin kendinden daha stn bir figre,
ynlendirecek ve rehberlik edecek bir stada ihtiya olduuna
kesin gzyle baklmaktadr. Belki de, Budist ve Hint kltr
leri, guru seiminde Batllardan daha iyidir. Gurular, Dou
kltrleri iinde daha yerleik olduklar gibi, varlklarna du
yulan gven de daha fazladr.
Bir kere, birka yazm okumu saf ve temiz bir Amerikal
ift ziyaretime gelmilerdi. Grmenin sonunda beyefendi
bana, Dr. Storr, sanyorum ki siz eimle benim iin mkem
mel insan tanmna tam anlamyla uyuyorsunuz. demiti. As
lnda aklmdan geen cevap N e yazk ki ben, benim aklm da
ki mkemmel kii deilim olmasna ramen, o kadar ok
utanmtm ki, sadece bunu kabul edemeyeceime dair bir ey
ler gevelemitim. Bana gre, pek ok guru, mkemmel insan
olarak kabul edilme konusunda istekli olmaktan da tedir. Al
dklar vglerden dolay maran gurularn utandklarndan
pheliyim. Gurular, bu kitapta vurguladm sandm bi
imde birbirlerinden olduka farkl olsalar bile, bildiklerinden
225
emin olular ve kendilerine gelen vahiylerin herkese uygun ol
duu gr konusunda birleirler. Emerson, zgven
(Self-Reliance) adl makalesinde, bunun dahilere ait bir zellik
olduunu ortaya koymutur.
K en d i d n c e n e in a n m a k , kend i k a lb in in d erin lik le rin d e, se
n in iin d o r u o la n bir ey in h e rk es iin d o ru o ld u u n a in a n
m a k , -ite b u d e h a d r ."
Bana gre ise bu, deha deil, narsisizmdir; kiinin deliliin
snrlarnda dolat, kendi iine gmlmedir. Gurularda ise
bu durum, yaadklar yalnzln sonucu gibi grnmektedir.
Gurular, youn bir stres veya ruhsal hastalk dnemi yaadk
tan sonra, bu rahatszlktan genellikle sanrsal bir sisteme va
ran bir inanla karlar. Eit artlarda fikir alverii yapabile
cekleri arkadalar olmad iin, bu sanrsal sistem tek bana
zenle ilenir. Fikirleri, bilim adamlar ve matematikilerin g
rleri gibi eletirel incelemeye ak olmad gibi, yerleik bir
inan sisteminin boyunduruunda da deildir. Tm kalbiyle
gurunun dnce sistemine sahip kan mritler elde etmek
O le k Peygam berler
sa nr ve inan
O le ki Pegam berler
peki, kim e inana lm ?
t e k i Peygam berler
peki, kim e inanalm ?
O le k Peygam berler
peki, kim e inanalm ?
1 9 4 0 y ln d a, C h u rc h ill h e p h a y a lin i k u r d u u k a h ra m a n o l
m u tu . B u o n u n cn p a r la k d n e m iy d i. O k a r a n lk y lla rd a , a s
ln d a n g ilte re nin ih tiy ac o la n s a d u y u lu , d zg n ve den geli
b ir lid e r d e ild i. n giltere o s r a la r d a , b ir p e y g am b e r, bir k a h
r a m a n lk im a j, her ey s o n a e rd i in d e bile z a fe r d leri g ren
b irin in a ra y n d a y d . W in sto n C h u rc h ill ite b y le b iriy d i, bu
ilh a m v erici zellii d in a m ik g c n , s a h ip o ld u u ro m a n tik
fa n te zi d n y a sn d a n a ly o rd u .4
Savan sonunda Churchill, byk ounluk tarafndan ye
niden yaplanma sreci ile daha iyi baa kabilecei dn
len i Partisi karsnda elendi. Churchill bu durumu nankr
lk olarak deerlendirse de, ben semenlerin ngilterenin ar
tk bir peygambere veya kurtarcya ihtiya duymad konu
sunda duyarl olduunu dnyorum.
Sir Oswald Mosley ile karlatm toplanty hatrlyo
rum. Politik tarz ve zellikle de Yahudi dmanln tiksindi
rici bulsam da, bende brakt ilk izlenim zarif hareketleri ile
nazik ve modas gemi bir aristokrat olduu ynndeydi.
M osleynin mthi bir karizmas vard. Sohbet aile konularn
dan Kuzey rlandaya geldi. M osleynin tam olarak ne dedii 233
le k i Peqam berler
p k i. k im r in an a lm ?
e k Peygam berler
peki, kim e inanalm ?
t e k i Pegam berler
peki, kime inenahm'
Bir grubun yesi olmann, bazen iler acs olan bir baka
yn daha vardr. Setikleri gurunun gerei sunduuna
emin olan mritler, bu inanc kendileri gibi paylamayanlara
kar kaba ve duyarsz davranabilirler. rnein, Rajneeshin
sannyasinleri kendilerini hem Hindistanda hem de Oregonda
yaayanlardan stn grdkleri iin yerel halka kt davran
mlardr.
Edmund G o sse un, ateli birer Plymouth Brethren yesi
olan anne ve babas tarafndan yetitirildii ocukluunu an
latmas, banazlkla yetitirildikleri iin zarar grm ocuk
lar iin esiz bir rnektir. ok erken yalardan itibaren edebi
yata duyduu ilgi, G o o seun, Ben Johnson ve Christopher
M arlo w ea ait iirlerin de iinde olduu bir kitap almasna ne
den olmutur. air M arlowe onu byledii halde, babas ki
tab iren olarak deerlendirmitir. Plymouth Brethren tari
katnda, bu tarikata bal sayca pek az ye iin kurtulu ve
lmszlk olduuna ve rnein tm katoliklerin ldkten
O le k i Pegam berler
nu d n d m d e d e, ki o z a m a n d a n beri b u n u hep d n
r m , k im ve ne o ld u u n u g ste r m e iste in in ve bilincin in o n
d a e k sik o ld u u n u fark ettim . A sln d a b y lesi b y k bir is
m e s a h ip b iri, b u k a d a r b y k bir k a la b a lk k a r sn d a k a l
d n d a r a h a tlk la b y le h issed e b ilird i. A sln d a , tu tu m u g e r
ek b ir a l a k g n ll k o la r a k tan m lan ab ilir, bu b a la m d a d a ,
b a k a la r n d a n so n d erece a rp c biim d e fa r k lla m a k ta d r.'
P a pann bu tanmna ben de katlyorum. Sylendiine g
re, kendisi kardinal olarak atandnda, bu grevi stlenmek
konusunda ok da hevesli deilmi. zellikle ilgin olan ise,
bu kadar zverili bir kiinin karizmatik olarak alglanmasdr.
Giri blmnde de dediim gibi, gerek erdem genellikle g
ze arpmaz ve manevi olarak stn kiiler, kalabalklara uzun
nutuklar ekerek veya mrit toplamaya alarak deil, kendi
lerine zg davranlaryla etkileyicidirler. Bu rnekten de an
lalaca gibi, tpk gcn karzimas olduu gibi iyiliin de
karizmas vardr.
Bazen, mrit olmaya aday bir kiinin guruda arad ey,
anne sevgisidir. Bu zellikle de, lm veya ayrlk nedeniyle
242
kkken annesinden ayrlanlar iin geerlidir. Andrew H a r
vey, Gizli Yolculuk (Hidden Journey) kitabnda, on yedi yan
daki Meera ile karlatnda yaad ve M eerann neden ol
duunu syledii, olduka ilgin ve etkileyici bir dizi kendin
den geme deneyimi anlatmaktadr. lk karlamalarndan iti
baren Meera tamamen sessiz kald ve gurularn alldk dav
ranlarn gstermedii iin, Andrewnun onunla yaad de
neyim, genel olarak gurulara balanma konusunda aydnlat
cdr. Septikler, ok gzel bir kadn olduu iin, hayranlarnn
veya mritlerinin ona isteklerini ve ihtiyalarn yansttn
ileri srebilirler. Fakat, Andrewnun durumu farkldr. Me-
erann ecinsel yaantsn uygun bir yaam biimi olarak
onaylamamas zerine, Harvey onu reddetmitir. Yine de, bu
reddedie kadar, Andrew H arveynin ocukluundan beri ara
d bir eyleri onda bulduu kesindir. Kendisinin de aka iti
raf ettii gibi, onun yannda yaadklar, alt buuk yanda
annesi onu binlerce kilometre uzaklktaki yatl bir okula bra
kana kadar, Delhide annesinin yannda hissettiklerine olduk
a yakndr.
H in d ista n b a n a bir an n e v e rm iti, so n r a o n u ben d en g e ri a l
d. Y lla r s o n r a , yine H in d is ta n d a b ir b a k a b o y u tta , bir y e
n isin i b u ld u m ve b y lece k a y b e tti im e in an d m se v g im geri
g e ld i. O ilk y a r a m o lm a s a y d , sev g iy e b u k a d a r ih tiy a d u y
m a z ve o n u n a ra y n d a her eyi risk e a tm a y a h azr o lm a z
d m . Y a a d m e fk a tin a n s o lm a s a y d , ben i d e itiren bu
k ad n n b e n d e u y an d rd tu tk u y u a sla k a b u l e d e m ezd im . En
d erin y a r a m d a n , y a a m m n m u cizev o la sl d o d u .
Harvey, dokuz yandayken Hindistandan ayrlp eitim
grmek iin on be yllna ngiltereye gitmitir. ok zeki ol
duu iin, O x fo rd da burs kazanm, okulu birincilikle bitir
mi ve belki de ngilterede gen bir renciye verilebilecek en
byk akademik dl olan Fellow o f A ll Souls seilmitir. An
cak bu arada da yaras kanamaya devam etmitir. Ne yazd
iirler, ne itii iki ne de girdii cinsel ilikiler bu yaray sar
maya yetmitir. Tekrarlayan intihar dnceleri, onu yirmi be
yanda tekrar Hindistana srklemitir. Kurtulu araynda
olmamasna karn, ocukluunda hissettii ve ona bir daha
asla geri gelmeyen mutluluu tekrar yakalamann peindedir. 243
O le ki Pegam berler
p *k l, k k m h*>*>4t>f
te k i Peygam berler
peki, kim e inanalm ?
G R
1. Sigm un d Freud, C ivilization an d its D iscon ten ts, Ja m e s S trach eynin Anna
Freud ile ortak evirisi, A lix Starchhey ve Alan T y so n n k atk laryla, Stan d ard
Edition , Volum e X X I (L on d on : H o g arth Press an d Institute o f Psycho-
A n alysis, 1 961) s:8 3
2 . A n thony Storr, Solitude (L o n d o n : H arperC olIin s, 1989).
3. Eileen Barker, N ew R eligiou s M o vem en ts (L on d o n : H M S O ,1 9 9 2 ), s:13.
B R N C B L M
1. Tim R eiterm an & Jo h n Ja c o b s, R aven (N ew York: D u tto n , 1 9 8 2 ), s:4 5
2. age., s:1 4 7
3. Eileen Barker, N ew R eligiou s M ovem en ts (Lon d on : H M S O ,1 9 9 2 ), s:1 4 -1 5 .
4. Shiva N a ip a u l, Jo u rn e y to N ow h ere (H ard m on d sw o rth : Peguin, 19 8 2 ), s:1 4 4 -7 .
5. Tim R eiterm an & Joh n Ja c o b s, R aven (N ew York: D u tto n , 1 9 8 2 ), s:1 7 7 .
6. D av id L ep p ard , Fire an d B lo od (L o n d on : Fourth E state, 1 9 9 3 ), s:1 2 .
7. age, s:1 4 0 .
8. M artin K in g & M arc B reault, Preacher o f D earth (L on d on : Pegiun G rou p,
Signet, 1 9 9 3 ), s:3 0 9 .
9. W illiam Shaw , S pyin g in G uru L an d (Lon d on : Fourth E state, 1 9 9 4 ), s:2 0 7 .
10. W illiam Shaw , age., s:2 0 1 .
11. M artin K in g & M a rc B reault, a g e ., s:78.
12. M artin K in g 8c M arc Breault, age., s:3 0 8 .
253
K N C B L M
1. Ja m e s M o o re, G u rdjieff: Th e A n atom y o f a M yth (Shaftesbury:Elem ent B o o k s,
19 9 1 ).
2 . P. D . O u spen sk y, In Search o f the M iracu lo u s (N ew York: H arco u rt
B rac e,1 9 4 9 ), s:3 6 .
3 . P. D. O u spen sk y, age., s:6 6 .
4 . G . I. G u rdjieff, V iew s from the R eal W orld, (Lon d on : R ou tledge 8c K egan Paul,
A rk an a, 1 9 8 4 ), s:6 9 .
5 . Fritz Peters, G u rd jieff (L on d on :W ilw oo d H o u se, 1976), s:292-3.
6 . J . G . Bennett, G u rdjieff: M a k in g a N ew W orld (Lon d on : Tu rnston e B o ok s,
1 9 7 3 ), s:7 9 .
7. Ja m e s M o o re , G u rd jieffian G ro u p s in B ritian , Religion Today, Volum e 3/
N u m b er 2 , M ay - Septem ber 1986.
8. T h o m a s an d O lg a de H artm an n , O u r L ife w ith M r. G u rdjieff, (Lon don:
Penguin, A rk an a, 1 9 9 2 ), s:2 6 .
9. A lan W. W atts, T h e W ay o f Z en , (L on d on : T h am es and H u d so n , 1 9 5 7 ), s:1 9 9 .
10. Eugen Bleuler, eviren Jo se p h Z in k in , D em entia P raecox or Th e G ro u p o f
S ch in oph ren ias (N ew York: Internation al U niversities Press, 1 9 5 0 ), s: 156.
11. age., s:1 5 7 .
12. Ja m e s M o o re , T h e A n ato m y o f a M yth (Shaftesbury:EIem ent B o o k s, 1991 ),
s: 4 2 .
13. a g e ., s: 4 2 -3.
14. J . G . Bennett, age., s:2 7 5 .
O le k i Pegam berler
15. G . I. G u rd jieff, All an d Everything (Lon d o n :R o u tled ge & K egan P aul, 1 9 5 0 ),
s:8 2 .
16. P. D . O uspensky, age., s:8 5 .
17. a g e ., s:8 5 .
18. J . G . Bennett, age., s:2 5 0 .
19. P.D. O uspen sky, a g e ., s:5 7 .
2 0 . J . G . Bennett, age., s:2 5 1 . .
2 1 . age., s:8 2 .
2 2 . Ja m e s M o o re , age., s:4 1 .
2 3 . G . I. G u rd jieff, M eetin g w ith R em ark ab le M en , eviren A. R. O rage, (Lon don :
R o u tled ge & K egan P au l, 1 9 6 3 ), s:87.
2 4 . J . G . Bennett, a g e ., s:1 2 1 .
2 5 . Fritz Peters, age., s: 81-2.
2 6 . Fritz Peters, age., s: 2 7 0 -4 .
2 7 . a g e ., s:2 5 9 .
2 8 . J . G . Bennett, age., s:1 4 8
2 9 . Fritz Peters, a g e ., s: 3 0 .
3 0 . Ja m e s M o o re , a g e ., s:2 6 1 .
3 1 . R en Z uber, W ho Are You M on sieur G u rdjieff?, eviren Jen n y K o ralek ,
(L on d on : R o u tled ge & K egan P aul, 1 9 8 0 ), s:3 .
3 2 . Fritz Peters, a g e ., s:2 7 .
3 3 . J . G . Bennett, age., s:1 5 4 .
3 4 . J . G . Bennett, age., s:1 6 3 .
3 5 . M ery le Secrest, Fran k Lyoyd W right (N ew York: K n o p t, 1 9 9 2 ), s:6 1 .
254 3 6 . age., s:4 3 1 .
3 7 . Ja m e s M o o re , age., s:3 6 5 .
3 8 . M eeryle Secrest, age., s:5 1 0 -5 1 1 .
3 9 . Jo se p h R y kw ert, T o w ard s a w ell-distributed w orld , T im es Literary
S upplem en t, M a y 6, 1 9 9 4 , s:1 6 .
4 0 . Ja m e s M o o re, age., s:2 0 5 .
4 1 . Jo h n C arsw ell, Lives and Letters, (L o n d o n : F ab er & Faber, 1 9 7 8 ), s: 2 1 3 .
4 2 . Fritz Peters, age., s: 2 4 2 .
4 3 . J . G . Ben n ett,age., s:1 6 5 .
4 4 . C . S. N o tt, T each in g o f G u rd jief (L o n d on : R ou tled ge & K egan P aul, 196 1 ),
s:5 6 .
4 5 . C laire T om alin , K atherine M an sfield (Lon d on : Penguin, 1 9 8 8 ), s:2 3 2 -3 .
NC B LM
1. Eileen Barker, N ew R eligiou s M ovem en ts (London : H M S O , 1 9 9 2 ), s: 2 0 3 .
2 . R alp h R o w b o tto m , R alph R o w b o tto m , Independent on Sunday, 7th A ugust,
1 9 9 4 , s:1 6 .
3 . H ugh M ilne, edited by Liz H o d gk in so n , B h agw an : T h e G od that Failed
(L o n d o n : Sphere B o o k s, 19 8 7 ), s:13.
4. B h agw an Shree R ajn eesh , T h e Suprem e U nderstanding: R eflections on T an tra,
bask y a h azrlayan M a Y oga A n urag, derleyen Sw am i A m rit Pathik (Lon d on :
Sheldon P ress, 1 9 8 8 ), s: 52.
5. Ja m e s S. G o rd o n , T h e G olden G uru (M assach u setts: Th e Stephen G reene Press,
1 9 8 8 ), s: 5 2 .
te k i Peygam berler
6. Bernard Levin, T h e T im es, 8 A pril 1 9 8 0 , s: 12..
7. B h agw an Shree R ajn eesh , Th e M u stard Seed: R eflection s on the Sayin gs o f
Je su s, bask y a h azrlayan Sw am i S aty a D eva, derleyen Sw am i A m rit Pathik
(L o n d o n :Sh eldon P ress, 1 9 7 8 ), s:4 8 8 .
8. age., s:1 5 7 .
9. B h agw an Shree R ajn eesh , T h e Suprem e U n derstan din g, s: 112.
10. age., s:1 9 3 .
11. B h agw an Shree R ajn eesh , M ed itation : T h e A rt o f Ecstacy, bask ya hazrlayan
M a S aty a B h arti (Lon d on : Sheldon P ress, 1 9 7 8 ), s:1 4 7 .
12. B h agw an Shree R ajn eesh , T h e Suprem e U n derstan ding, age., s:10.
13. age., s:6 4 .
14. age ., s:9 6 .
15. age., s.2 1 3 .
16. B hagw an Shree R ajn eesh , M ed itation , age., s:2 3 3 .
17. Fran ces Fitzgerald, C ities on a Hill (Lon d on : Picador, 1 9 8 7 ), s:2 9 7 .
1 8. Bernard Levin, T h e T im es, 9 A pril 1980, s:1 4 .
19. B h agw an Shree R ajn eesh , M ed itation , a g e ., s: 136.
2 0 . B h agw an Shree R ajn eesh , T h e M u stard Seed: R eflection s on the Sayings o f
Je su s, b ask y a h azrlayan Sw am i S aty a D eva, derleyen Sw am i A m rit Pathik
(Lo n d o m S h eld on P ress, 1 9 7 8 ), s:4 ,8 .
2 1 . Frances Fitzgerald, a g e ., s:2 7 5 .
2 2 . Ja m e s S. G o rd o n , a g e ., s:1 8 2 .
2 3 . H ugh M iln e, a g e ., s:2 7 4 .
2 4 . Bernard Levin, Th e T im es, 10 N is a n l9 8 0 .
255
DRDNC B LM
1. H enri F. Ellenberger, T h e D iscovery o f the U ncon scious, U ncon scious, (N ew
Y ork: B asic B o o k s, 1 9 7 0 ), s:6 8 5 .
2. R u d i L issa u , R u d o lf Steiner (Stroud : H aw th o rn Press, 1 9 8 7 ), s:33.
3. A. P. Shepherd, A Scientist o f the Invisible (Edinburgh: Floris B o o k s, 1983 ),
s:6 6 .
4 . age., s:3 .
5. A n ton in a V allentin,Einstein, eviren M o u ra Budnerg (Lon d on : W eidenfeld &C
N ic o lso n , 1 9 5 4 ), s : l l .
6. Jo h an n es H em leben, R u d o lf Steiner: A d ocu m en tary Biography, eviren L eo
Tw ym an (E ast G rin stead: G ou lden , 1 9 5 7 ), s:16.
7. Jerem y B ern stein dan alnt, Einstein (N ew Yoek: V iking Press, 1 9 7 3 ), s:1 7 2 -3 .
8. R u d o lf Steiner, T h e Philosoph y o f Freedom , eviren M ich el W atson (Lon d on :
R u d o lf Steiner P ress, 1 9 6 4 ), s:89.
9. age., s:1 4 .
10. age., s:7 0 .
11. age., s:9 0 .
12. age., s:1 1 9 .
13. H enri Ellenberger, T h e D iscovery o f the U ncon scious (N ew Y o rk:B asic B o o k s,
1 9 7 0 ), s:6 8 5 .
14. R u d o lf Steiner, K n ow ledge o f the H igher W orlds. H o w Is It A chieved?, eviren
D .S. O sm o n d ve C . D avy (L o n d o m R u d o lf Steiner P ress, 1969), s:65.
15. age., s:4 2 .
t e k i Peciamberler
16. a g e ., s:3 5 -6 .
17. Jo h an n es H em leben, a g e ., s:1 5 2 .
18. A . P. Shepherd, age., s:1 5 2 .
19. R u d o lf Steiner, O ccu lt Science-An O utline, eviren G eorge ve M ary A dam s
(L on d on : R u d o lf Steiner P ress, 1 9 6 9 ), s: 11.
20. age., s:6 5 .
21. age., s:1 0 8 .
22. R u d o lf Steiner, R ead in g the Pictures o f the A p ocalyp se, eviren Ja m e s H .
H in des (N ew Y ork: A n th rop oso ph ie P ress, 1 9 9 3 ), s:1 0 0 .
23. a g e ., s:4 0 .
24. a g e ., s:8 2 .
B E N C B L M
1. C . G . Ju n g , Letters, V olum e 1, 1 9 0 6 -1 9 5 0 , eviren R . F. C . H ull, yazlar seen
ve bask y a h azrlayan G erh ard Adler, Aniela J a ffe nin katk laryla (London:
R o u tled ge & K e g a n P aul, 1 9 7 3 ), s:2 0 3 .
2 . C . G . Ju n g , T h e Z o fin gia L ectu res, eviren Ja n van H eurck, tantan
M arie-L o u ise von Fran z, C ollected V olum e A, (Lon d on : R ou tled ge cKegan
P aul, 1 9 8 3 ), s:3 -1 9 .
3. A n thony Storr, C hurch ill's Black D o g an d O th er Phenom ena o f the H um an
M in d k itabn dan W hy P sych oan aly sis is not a Science, (Lon d on : C ollin s,
1 9 8 9 ), s:2 0 7 -2 2 7 .
4 . G erh ard Wehr, Ju n g : A B iography, eviren D av id M . W eeks (B oston :
S h am b h ala, 1 9 8 7 ), s:2 9 .
256 5. C .G . Ju n g , M em o ries, D ream s, R eflection s, h azrlayan A niela J a ffe , eviren
R ich ard ve C la ra W inston (Lon d on : C ollin s ve R o u tled ge C K egan P aul, 19 6 3 ),
s .3 2 7 .
6. age., s: 31-2.
7. M in g T. T su an g , Sch izoph ren ia: Th e Facts (O x fo rd : O xfo rd University Press,
19 8 2 ), s .98.
8. age., s .4.
9. V incent B rom e, Ju n g : M an an d M yth (L o n d o n :M acm illan , 1 9 7 8 ), s.3 0 1 .
10. C .G . Ju n g , M .D .R ., s . 169.
11. Eugen Bleur, D em entia P raecox o r T h e G ro u p Sch izoph ren ias, eviren Jo sep h
Z in kin (N ew Y ork: In tern ational U niversities P ress, 19 5 0 ), s.2 5 5 .
12. C .G . Ju n g , M .D .R .,s .l8 1 ,
13. a g e ., s . 184.
14. Jo h n Kerr, A M o st D an gero u s M eth od (N ew Y ork: K n op f, 1 9 9 3 ), s .5 03.
15. C .G .Ju n g , M .D .R .,s .l9 1 .
16. Jo h n Kerr, M a d n e ss, L o n d o n Review o f B o o k s, 2 3 M art 19 9 5 , s .3-6,
17. C . G . Ju n g , T h e Z o fin gia L ectures,eviren Ja n van H eurck, derleyen W illiam
M cG u ire, T h e C ollected W orkd, Supplem entary Volum e A (Lon d on : R outledge
&C K egan P au l, 1 9 8 3 ), s .88.
18. Friedrich N ietzsch e, T h u s S pok e Z a r a th u str a s P rologue, 5 (H arm o n dsw o rth :
Penguin, 1 9 6 9 ), s.46.
19. A nthony Storr, Ju n g , (N ew Y ork: R ou tled ge, 1 9 9 1 ), s .83.
2 0 . C . G . Ju n g , T h e Freud / Ju n g Letters, derleyen W illiam M cG u ire, eviren R alph
M an h eim ve R .F.C . H ull (L on d on : H o g arth Press ve R ou tled ge 6c K egan P aul,
O ie k Peygam berler
notlar
1 9 7 4 ), Letter 1 7 8 J, s.2 9 4 .
2 1 . Q u o ted in Jo h n Kerr, a g e ., s . 172.
2 2 . C . G . Ju n g , P sychotherap ists o r T h e C lergy , in P sch ology an d R eligion : W est
an d E ast, eviren R . F. C . H u ll, C ollected W orks, Vol.II (R outledge 6c K egan
Paul, 1 9 5 8 ), s.3 3 1 .
2 3 . age., s .3 34.
2 4 . R ich ard N o ll, T h e Ju n g C u lt (Princeton: Princeton U niversity P ress, 1 9 9 4 ),
s.2 9 1 .
2 5 . C . G . Ju n g , P sychotherapists o r theClergy, age., s .3 4 7 .
2 6 . C . G . Ju n g , T h e A rchetypes an d the C ollective U n con sciou s, eviren R. F. C .
H u ll, C o llected W orks, V olum e IX , P art I (L on d on :R ou tled ge 8c K egan P aul,
1 9 6 8 ), s .79.
2 7 . D av id Peat, Synchronicity (N ew Y ork,: B an tam B o o k s, 1987).
2 8 . C . G . Ju n g , T h e Z o n fin gia L ectures, eviren J a n van H eurck, derleyen W illiam
M cG u ire, T h e C o llected W orks, Supplem en tary V olum e A (Lon od n : R ou tled ge
8c K egan P aul, 1 9 8 4 ), s. 4 1 .
2 9 . age.
3 0 . D av id Peat, age.
3 1 . C . G : Ju n g , T h e Freud / Ju n g Letters, age., Letter 2 5 9 J , s.4 2 7 .
3 2 . E d g ar W ind, Letter to P rofessor Ja c k G o o d , 12 Ja n u a r y 1 9 7 0 . Telif hakk sah i
bi M rs. M arg are t W ind in izniyle.
3 3 . C . G . Ju n g , Flying S au cers: A M od ern M yth, eviren R . F. C . H u ll, in
C iv ilizatio n in T ran sitio n (L on d on : R ou tled ge 8c K egan P aul, 1 9 6 4 ), C ollected
W orks, V o l.10, s.3 1 1 .
3 4 . C . G . Ju n g , M em o ries, D eram s, R eflection s, age., s .3 2 8 . 257
3 5 . Anthony Storr, M u sic an d the M ind (Lon d on : H arperC oIlin s, 1992).
3 6 . R o ge r Scruton , M o d ern Philisiophy and the N eglect o f A esth etics, Peter A b b s,
editor, T h e Sym bolic O rder (L o n d o n : T h e Falm er P ress, 19 8 9 ), s.27.
A L T IN C I B L M
1. Ernest Gellner, T h e P sychoan alytic M ovem en t (Lon d on : P aladin , 1 9 8 5 ), s .5.
2 . age.
3. H enry F. Ellenberger, T h e D iscovery o f the U n con sciou s (N ew York B asic
B o o k s, 1 9 7 0 ), s.4 4 4 .
4 . Peter G ay, Freu d:A L ife fo r O u r T im e (Lon d on : D e n t,1 9 8 8 ), s. 104.
5 . Sigm un d Freud, T h e C om p lete L etters o f Sigm un d Freud to W ilhelm Fliess,
eviren ve derleyen Jeffrey M o u ssa ie ff M a sso n (C am bridge, M a ss. H arvard
U niversity P ress, 1 9 8 5 ). S .4 1 7 .
6. age., s. 2 7 2 .
7. Q u o ted in Fran k J . Sullow ay, Freud, B iolo gist o f the M ind (N ew York: Basic
B o o k s, 1 9 7 9 ), s.8 5 .
8. Sigm un d Freu d, T h e A etiology o f H y steria, eviren A nna Freud ile birlikte
Ja m e s Strachey, A lix Strachey ve A lan T y son yard m laryla, Volum e III (Lon od n :
T h e H o g arth P ress an d T h e Institute o f P sycho-A nalysis, 1 9 6 2 ), s . 199.
9. age ., s.2 0 3 .
10. Sigm un d Freu d, T h e Future o f an Illusion, Stan d ard E dition , Volum e X X I ,
1 9 6 1 ,s .5 6 .
11. Q u o ted in E m e st Jo n e s, Sigm un d Freud: L ife and W ork. Volum e T w o (Lon don :
Y E D lN C l B L M
1. M arg are t H ebblethw aite, Finding G od in All T h in gs, (London : Foun t, 19 8 7 ),
s . 11.
2. Philip C a ra m a n , S. J . Ign atius L o y o la (L on d o n :F ou n t, 1 9 9 4 ), s.27.
3. W illiam Ja m e s, T h e V arieties o f R eligiou s E xperience (London : L o n gm an s,
G reen, 1 9 0 3 ), s.4 1 0 .
4 . C . G. Ju n g , T h e Structure an d D yn am ics o f the Psyche, eviren R. F. C : H ull,
C ollected W orks, Volum e 8 (Lon d on : R ou tled ge C K egan P aul, 1 9 6 9 ), s . 196-
198.
5. Philip C a ra m a n , age., s.4 0 .
25e 6. R o n ald A. K n o x , E n th u siasm (O xfo rd : C laren d o n P ress, 19 5 0 ), s.2 4 5 .
7. W. W. M eissner, Ignatiu s o f L oyola (N ew H aven: Yale University P ress, 199 2 ),
s .91.
8. W. W. M eissner, age., s.2 1 0 .
9. Stanley M ilg ram , O bedien ce to A uthority (N ew Y ork: H a rp e r & R ow , 19 7 4 ).
10. A n thon y Storr, T h e H um an D estructiveness, Secon d E dition (Lon don :
R o u tled ge, 1 9 9 1 ), s. 107-9.
11. W illiam Ja m e s, age., s .3 1 2 .
12. W. W. M eissner, age., s .28 0 .
13. age., s .28 5 .
14. W illiam Ja m e s, age., s .3 1 2 .
15. N o rm an C o h n , C o sm o s, C h a o s, an d the W orld to C om e (N ew H aven an d
L o n d o n : Yale U niversity P ress, 1993).
16. age., s .78.
17. T h e N ew English Bible, M atth ew 4 , 1 7 (O xfo rd University P ress, C am b rid ge
U niversity P ress, 1 9 7 0 ), T h e N ew T estam en t, s .6.
18. E. P. San d ers, T h e H isto rical Figure o f Je su s (Lon d on : Allen L an e T h e Penguin
P ress, 1 9 9 3 ), s.1 8 3 .
19. a g e ., T h e N ew English Bible, M atth ew 2 4 , 2 9 -3 1 , s .34-5.
2 0 . E. P. San d ers, age., s .60.
2 1 . age., T h e N ew English Bible, M ark 8, 2 8 -2 9 , s .54.
2 2 . age., s .64-5.
2 3 . H u m phery C arpenter, Je su s (O x fo rd : O x fo rd U niversity P ress, P ast M asters,
19 8 0 ).
te k i Peygam berler
24. age., T h e N ew English Bible, M ark 3 , 3 3-35.
25. G eza V erm es, T h e R eligion o f Je su s T h e Je w (Lon d on : S C M P ress, 19 9 3 ), s. 192.
26. age ., T h e N ew English Bible, L u k e 18, 10-14.
27. A ge., M atth ew 6, 6 , s .9.
28. N o rm an C o h n , a g e ., s. 2 0 1 .
29. age., T h e N ew English Bible, M atth ew 7, 2 8 -9 , s. 11.
30. age., M ark 15, 3 9 , s .66.
31. G eza Verm es, a g e ., s . 168.
32. age., T h e N ew English Bible, M a rk 15, 3 4 -5 , s .66.
33. Salo m o n R ein ach , O rph en u s: A H istory o f R eligion s, eviren Florence
Sim m on ds (L o n d o n : R ou tled ge, R evised Edition , 1 9 3 1 ), s. 252-3.
S E K Z N C B L M
1. C . G . Ju n g , O n the P sychogenesis o f S ch izoph ren ia, in the C ollected W orks o f
C . G . Ju n g , V olum e 3 , eviren R . F. C . H u ll, derleyen H erbert R ea d , M ich el
Fo rdh am , 6c G erh ard A dler (L o n d o n : R o u tled ge 6c K egan P aul, 1 9 6 0 ), s.2 4 7 .
2. Elizabeth L . Farr, In trodu ction: A p erso n al acco u n t o f sch izop h ren ia', in M in g
T. T su an g , Sch izoph ren ia: T h e F ac ts (O x fo rd : O x fo rd University P ress, 19 8 2 ),
s . 1-2.
3. S. E. C h u a ve P. J . M cK en n a, Sch izoph renia - a Brain D isease? British Jo u rn a l
o f P sychiatry (1 9 9 5 ), 1 6 6 , 5 6 3 -5 8 2 .
4 . Elizabeth L. Farr, age., s .9.
5. C . G . Ju n g , T w o E ssay s on A n alytical Psychology, eviren R. F. C . H ull,
C o llected W orks, Volum e 7, (Lon d on : R ou tled ge 6c K egan P aul, 19 5 3 ), s . 141.
6. A nna K av an , derleyen Brian W. A ldiss, M y M ad n ess (Lonodn : P icador C lassics, 259
1 9 9 0 ), s . 15.
7. N o rm an C o h n , T h e P ursuit o f the M illennium (L on d on . Seeker 6c W arburg,
195 7 ).
8. Anthony Storr, H u m an D estru ctiven ess, Second E dition (Lon don : R outledge,
1 9 9 1 ).
9. H enri Ellenberger, T h e D iscovery o f the U nconsciou s (N ew York: Basic B o o k s,
1 9 7 0 ), s.2 1 5 -6 .
10. Jeffre y M o u ssa ie ff M a sso n , M y F ath ers G uru, (R eadin g, M assach u setts,
A ddision-W esley Publish ing, 19 9 3 ).
11. Paul B ru n ton, A Search in the Secret India, (Lon d on : Rider, 1969).
12. Paul B ru n ton (Dr. Brunton), T h e Secret Path (Lon d on : Rider, 1969).
13. Paul B ru n ton , T h e Spiritu al C risis o f M an , (Lon d on : Rider, 1952).
14. Paul B run ton, T h e Secret Path (L o n d o n : Rider, 1 9 6 9 ), s . 14.
15. Jeffrey M o u ssa ie ff M a sso n , age., s . 160.
16. Je ffrey M o u ssa ie ff M a sso n , age., 85.
17. P aul B run ton, T h e W isdom o f the O v erself (Lon d on : Rider; 1 9 4 3 ), s .8.
18. Je ffrey M o u ssa ie ff M a sso n , age., s .85.
19. Sir A rthu r C o n a n D oyle, Sherlock H o lm es: T h e C om p lete Short Stories
(L o n o d n : Jo h n M u rray, 1 9 2 8 ), s. 54 0 .
2 0 . N o rm an C o h n , E u ro p es Inner D em o n s (N ew York: B asic B o ok s), 1975.
2 1 . N o rm an C o h n , W arrant fo r G en ocide (Lon d on : Eyre 6c Sp o ttisw o o d e, 196 7 ),
s.2 6 .
2 2 . M ich el L in d , Rev. R o b e rtso n s G ran d In tern ational C o nspiracy T h eo ry N ew
t e k i Pegam berler
no t/ar
DO KUZU NCU B LM
1. Sigm un d Freu d, N o te s on a C ase o f P aran o ia, A nna F reu d la ibirlii ile eviren
Ja m e s Strachey, A lix Strachey ve A lan T y son n k atk laryla, S tan d ard Edition,
V olum e X II (L on od n : T h e H o g arth Press an d T h e Institute o f Psycho-A nalysis,
1 9 5 8 ), s.7 1 .
2 . N o rm a n C o h n , C o sm o s, C h a o s, an d the W orld to C om e (Lon don : Yale
U niversity P ress, 1993).
3. B h agw an Shree R ajn eesh , T h e Su prem e U nderstan din g: R eflection s on T an tra,
yayn layan M a Y o ga A n u rag, derleyen Sw am i A m rit Pathik (Lon od n : Shedon
P ress, 1 9 7 8 ), s.2 1 3 .
4 . Ja c q u e s H a d a m a rd , T h e Psychology o f Invention in the M ath em atical Field
(N ew Jersey : P rinceton U niversity P ress, 1 9 4 5 ), s .15.
5. a g e ., s.1 3 .
260 6. a g e ., s.4 7 .
7. R o sam o n d E. M . H a rd in g, An A n atom y o f In spiration (C am b ridge: Heffer,
1 9 4 0 ), s .30.
8. Ja c q u e s H a d a m a rd , op. c.t., s .56.
9. C . P. Snow , T h e Search (Lon d on : G ollan cz, 1 9 3 4 ), s. 127.
10. A nthony Storr, Isaac N ew to n , in C h u rch ills Black D o g an d other phen om en a of
the hu m an m ind (Lon d on : H a rp erC o llin s, 1 9 8 9 ), s .9 3-96.
11. T h o m a s S. K u h n , Th e Structure o f Scientific R evo ulution s (C h icago: C h icago
U niversity P ress, 1962).
12. A nthony Storr, Solitu de, (L on d on : H arp erC o llin s Flam in go , 1 9 8 9 ), s. 123.
13. G rah am G reene, W ays o f E scape (H arm on d sw o rth : Penguin B o o k s, 1 9 8 1 ),
s.2 1 1 .
14. H u g h M iln e, B h agw an : T h e G o d that Failed, derleyen Liz H od gkin son
(L on d on : Sph ere B o o k s, 1 9 8 7 ), s .128.
15. A n thon y Storr, Solitude (L on d on : H arp erC o llin s, 1 9 8 9 ).
16. B ernard B eren son , A esthetics an d H isto ry (Lon d on : 1 9 5 0 ), s.6 8 -7 0 .
17. L o rd B yron , C hilde H a ro ld s P ilgrim age, C a n to to the T h ird L X X V (Lon don :
Jo h n M u rray, 1 8 1 6 ), s.42.
18. R ich ard E. Byrad , A lon e (L o n d on : A ce B o o k s, 1 9 5 8 ), s .62-3.
19. P rivate com m u n icatio n s.
2 0 . Q uo ted in W illiam Ja m e s, T h e Varieties o f R eligo u s Experience (Lon don :
L o n gm an s, G reen , 1 9 0 3 ), s .30 5 .
2 1 . Sigm un d Freu d, Totem an d T a b o o , A nn a Freu dun k atk laryla eviren Jam e s
Strachey ve A lan T y son, stan d ard E ditio n V olum e X III (Lon d on : Th e H o garth
ONUNCU B LM
1. W illiam Ja m e s, T h e Varieties o f R eligio u s Experience (Lon d on : L o n gsm an s,
G reen , 1 9 0 3 ), s.2 1 0 .
2 . age., s .2 0 8 .
3. Jo h n H enry N ew m an , derleyen M aisie W ard, A p o lo g ia p ro V ita Su a (Lon don :
Sheed an d W ard, 1 9 7 6 ), s . 160.
4 . P. M u llen , T h e p h en om en ology o f d isordered m ental function, in Essential o f
P o stg rad u ate P sychiatry (L on d o n : A cadem ic Press, 1979).
5. H u gh M iln e, B h agw an : T h e G o d that Failed, derleyen L iz H od gk in so n Lon don :
Sphere B o o k s, 1 9 8 7 ), S.12.
6. Jo o s t A. M . M eerlo o , M en tal Seduction an d M en ticide (Lon d on : C ap e, 1 9 5 7 ),
s.50-1.
7. Friedrich N ietzsch e, T h e G ay Science, eviren W alter K au fm an n (N ew York:
V in tage B o o k s, 1 9 7 4 ), 3 5 3 , s .2 9 6 .
8. C . G . Ju n g , F ace to Face, interview w ith Jo h n Freem an , O cto ber 1 9 5 9 , B .B .C .
Script. 261
9. Friedrich N ietzsch e, age., 3 4 7 , s.2 8 9 .
10. Jo se p h C am p b ell, T h e H ero w ith a T h o u san d F aces (N ew York: Pantheon,
Bollingen F o u n d atio n , 1 9 4 9 ), s .3 0 9 .
11. M ary L o u d o n , R evelation s (L on d on : H am ish H am ilton , 19 9 4 ), s .155-6.
12. C . G . Ju n g , T h e P sychological T y pes, eviren R. F. C . H ull ve H . G : Baynes, in
the C ollected W orks, Volum e S ix (L on d on : R ou tled ge Sc K egan P aul, 19 7 1 ),
s.1 2 -1 3 .
13. W illiam Ja m e s, age., s. 5 0 8 .
14. Friedrich N ietzsch e, Beyon d G o o d and Evil, eviren R . J . H ollin gd ale
(H arm o n ds-w orth : Penguin, 1 9 7 3 ), 18 8 , s .93.
15. R alp h W aldo em erson , Self-R elian ce, in R alp h W aldo Em erso, derleyen Richard
Poirier (O x fo rd : O x fo rd U niversity P ress, 1 9 9 0 ), s .131.
16. R ich ard W ebster, W hy Freud w as W rong, (Lon d on : H arp erC o llin s, 1995),
a .3 0 1 .
17. Sigm un d Freu d, O n N arc issism , A nna F reu d un k atk laryla eviren Jam e s
Starchey ve A lan T y son, S tan d ard E dition , Vol. X IV (Lon d on : H o g arth Press
an d the Institute o f P sych oan aly sis, 1 9 5 7 ), s .74.
18. age., s .89.
O N B R N C B L M
1. L o rd M o ran , C hurchill: T h e Stru ggle for Survival 1 9 4 0 -1 9 6 5 (London : C ons
tab le, 1 9 6 6 ), s.7 7 6 .
2. Piers B ren d on , W inston C hurch ill (Lon d on : Seeker Sc W arburg, 1 9 8 4 ), s. 142.
O le k i Pegam berler
notlar
3 . L ord M o ran , a g e ., s. 77 8 .
4 . A n thony Storr, C h urch ills Black D o g an d O th er Phenom ena o f the H um an
M in d (L o n d o n : C o llin s, 1 9 8 9 ), s.49-JO .
5. J . P. Stern, H itler: T h e Fh rer an d the People (L on d on : F o n atan a, 1 9 7 5 ), s. 89.
6. Q u o ted in E rn est N ew m an , W agner a M an an d A rtist (Lon don : G ollan cz,
1 9 6 3 ), s .3 8 , n.2.
7. D av id A b erb ach , Survivin g T rau m a (Lon d on : Yale University P ress, 1 9 8 9 ),
s .1 2 4 -1 4 1 .
8. N o rm a n C o h n , T h e P ursuit o f the M illennium (Lon d on : Seeker 6c W arburg,
19 5 7 ).
9. Sigm un d Freu d, C iv ilizatio n an d Its D iscon ten ts, A nn a Freu dun k atk laryla
derleyen ve eviren Ja m e s Starchey, A lix Starchey ve A lan T y so n n
y ard m laryla (L o n d o n : T h e H o g arth Press an d Th e Institute o f Psycho-
A n alysis, 1 9 6 1 ), S tan d ard E dition , V olum e X X I , s .72.
10. Eileen Barker, N ew R eligio u s M ovem en t (Lon d on : H M S O , 1 9 9 2 ), s . 137.
11. Eileen Barker, age., 136.
12. E dm un d G o sse , Fath er an d Son (Lon d on : T h e F olio Society, 1 9 7 2 ), s.2 0 4 .
13. T. F. H o a d (ed itor), T h e C on cise O x fo rd D iction ary o f E tym ology (O xfo rd :
O x fo rd U niversity P ress, 1 9 8 6 ), s. 142.
14. C . G . Ju n g , P sych oth erap ists o r the Clergy, V olum e II, T h e C ollected W orks,
P sychology and R eligion : W est and E ast, eviren R . F. C . H ull (Lon don :
R o u tled ge 6c K egan P aul, 1 9 5 8 ), 5 1 9 , s .3 38-9.
15. Friedrich N ietzsch e, Beyond G o o d an d Evil, eviren R . J . H o llin gdale
(H arm o n d sw o rth : Penguin, 1 9 7 3 ), 1 8 8 , s.9 3 .
262 16. A lan R id o u t, p erso n al com m un ication.
17. A ndrew H arvey, H idden Jo u rn e y (Lon d on : Rider, 1 9 9 1 ), s .10.
18. a g e ., s.2 5 .
19. a g e ., s .2 6 .
2 0 . C . G. Ju n g , A nsw er to J o b , in Psychology an d R eligion: W est an d E ast, eviren
R . F. C . H u ll, C o llected W orks, Vol. II (Lon d on : R ou tled ge 6c K egan Paul,
1 9 5 8 ), 7 5 3 , s .4 6 5 .
2 1 . A n drew H arvey, H idden Jou rney, a g e ., s. 33.
2 2 . a g e ., s. 35.
2 3 . a g e ., s. 4 9 .
2 4 . a g e ., s. 53.
2 5 . T h e N ew English Bible, St. L u k e, 15-17 (O x fo rd ve C am b rid ge University
P resses, 1 9 7 0 ), s .99.
2 6 . A lfred Ten n yson , In M em o riam A .H .H . XLV, T h e Poem s o f Ten n yson , derleyen
C h risto p h er R ick s (Lon d on : L o n gm an , 1 9 6 9 ), s .90 2 .
2 7 . M ary L o u d o n , R ev elatio n s (Lon d on : H am ish H am ilto n , 1 9 9 4 ), s.3 7 3 .
2 8 . Friedrich N ietzsch e, T h e G ay Science, eviren W alter K au fm an n (N ew York:
V intage B o o k s, 1 9 7 4 ), s. 2 7 9 -2 8 0 .
te k i Peygam berler
Steiner, R u d o lf, eviren: M ich ael W ilson , T h e P h iloso ph y o f Freedom , T h e B asis fo r
a M od ern W orld C o ncep tion , L o n d o n : R u d o lf Steiner P ress, 1964.
Steiner, R u d o lf, eviren: D .S. O sm o n d an d C . D avy, K n o w ledge o f the H igh er
W orlds - H o w Is It A chieved? L o n d o n : R u d o lf Steiner Press, 19 6 9 .
Steiner, R u d o lf, eviren: G eo rge an d M ary A d arn s, O ccu lt Science - A n O u tlin e,
L o n d o n : R u d olfStein erP ress, 1989.
T o m alin , C laire, K atherine M an sfield : A Secret L ife, L o n d o n : Penguin, 1 9 88.
U nderhill, Evelyn, M y sticism , L o n d o n : M eth uen , 19 1 1 .
V erm es, G eza, T h e R eligion o f Je su s the Je w , L o n d o n : S C M P ress, 19 9 3 .
W alker, K enneth, A Stu d y o f G u rd jie ffs Teaching, L o n d o n : C ap e, 1 9 8 7
W ashington, Peter, M a d a m e B la v a tsk y s B a b o o n , N ew York: Schocken, 1995.
W ebster, R ich ard , A B r ie f H isto ry o f B lasph em y, So uth w old : O rw ell P ress, 1990.
W ebster, R ich ard , Why F reu d W as W rong: Sin, Science a n d P sychoan alysis,
L o n d o n : H a rp erC o llin s, 1 9 95.
W elch, W illiam J ., W hat H a p p e n e d In B etw een , N ew York: G eorge Braziller, 1 972.
W ilson, A n drew N ., Je su s, L o n d o n : H arp erC o llin s, 1 9 9 3 .
W ilson, C o lin , R u d o lf Steiner, W ellingborough : A q u arian Press, 19 8 5 .
Y oung, Ju lia n , N ietz sc h es P h ilosoph y o f A rt,
C am b rid ge: C am b rid ge U niversity P ress, 1 9 92.
Y oung-B ruehl, Elisabeth , C reative C h aracters, N ew Y ork: R ou tled ge, 1991.
Z uber, R en e, eviren: Jen n y K o ralek , Who A re You M o n sie u r G urdjieff,
L o n do n : R o u tled ge 6c K egan P aul, 19 8 0 .
265
le k i Peygam berler
M illen ium ); Soyktrtm Yetkisi E u rip id es, 2 2 9
(W arrant fo r G en ocide), 1 5 7 , 1 5 8 ,
1 5 9 , 1 6 4 , 1 7 9 , 1 8 5 , 18 6 , 19 1 , Farr, Elizabeth L ., 1 0 7 , 7 1 2 , 173,
2 35, 236 1 7 4 , 1 8 9 ,2 1 4
C rew s, Frederick, 138 Fechner, G u stav T h eodor, 178
C ullar, V elasquez de, 145 Feren czi, Sandor, 13 4 , 13 6 , 137
C u rch o d , Suzann e, 2 0 5 Ferstel, B aron ess M arie von , 178
C y riax , Ja m e s, 76 F itzgerald, Fran ces, 7 4 , 78
Fliess, W ilhelm , 12 8 , 1 2 9 , 13 0 , 135
D ahm er, Jeffrey, 168 fo etalizasy on ; ceninlem e, 2 2 9
D arw in , C h arles, 9 6 , 1 2 8 , 2 2 2 F o n d a , Ja n e , 25
D av is, A n gela, 25 Forel, A ugu ste, 130
delilik; b akn z p aran o id izofren i; F ran sa K ral I. Fran cis, 146
izofren i, 1 6 7 , 1 6 8 , 1 8 8 , 2 0 1 , 2 0 5 F ran sa K ral X V I. L o u is, 185
D ev araj (R ajn eesh in d o k to ru ), 80, F ran z, M arie-L ou ise von , 115
82 Frechette, Je a n -M a rc , 2 4 3 , 2 4 4
diktatrler, 2 1 , 4 7 , 5 9 , 125 Freem an , Jo h n , 1 1 6 ,2 1 9
d in, 1 4 ,1 5 ,1 6 ,1 8 , 2 2 , 2 3 , 2 4 , 2 7 , 3 2 , Freu d, Sigm un d , 13, 5 1 , 6 9 , 97,
3 7 , 3 8 , 3 9 , 6 9 , 7 0 , 7 1 , 7 2 , 8 0 , 81, 1 0 3 , 10 4 , 10 6 , 1 0 8 , 11 2 , 113,
103, 106, 111, 112, 113, 117, 1 1 4 , 11 5 , 11 6 , 1 2 1 , 12 3 , 1 2 7 -1 4 4 ,
123, 133, 134, 150, 151, 158, 178, 1 9 1 ,2 0 5 ,2 0 6 ,2 1 4 , 227,
1 6 3 , 1 6 6 , 1 8 6 , 2 1 1 , 2 1 3 ,2 2 0 , 2 2 8 ,2 3 0 , 2 3 1 , 2 3 6 , 2 3 8 , 2 4 6
223, 226, 238, 239, 241, 248, 250 Fuchs ilevleri, 193
din deitirm e, 1 5 0 , 1 9 1 , 198
din am ik m e ditasyon , 7 3 , 74 G an dh i, M o h an d as K aram ch an d 267
D o rn ach , svire: G oeth ean u m , 99 (M ah atm a ), 69
D oyle, Sir A rthur C o n an , 184 G arn ett, D avid , 41
d u y u sal yo k su n lu k, 39 G aulle, C harles d e, 2 3 2
G au ss, C arl Friedrich, 19 2 , 194
Eder, D av id , 41 Gay, Peter, 12 9 , 137
E d iso n , T h o m a s, 96 Gellner, Ernest; P sik an alitik A kim
ego , 3 8 , 7 9 , 9 7 , 9 8 , 1 1 1 , 123 (The Psychoanalytic M ovem en t),
eitim ; b akn z renim, 4 3 , 4 6 , 6 1 , 27
7 7 , 85, 8 9 , 9 9 , 10 0 , 1 1 5 , 139, G ib b on , E dw ard, 205
151, 153, 182, 2 2 0 , 2 35, 2 39, G oethe, J . W. von, 9 1 , 9 2 , 9 3 , 9 4 ,
2 4 0 , 243 99 , 1 3 7 , 2 4 4
Ein stein , A lb ert, 8 8 , 8 9 , 9 1 , 1 9 7 G o m p erz, Elise, 139
Eitin gon , M a x , 137 G o rd o n , D r Ja m e s S., 2 9 , 6 6 , 73
Eliot, T. S ., 4 1 , 2 1 8 G o sse, Sir Edm u nd, 2 0 2 , 2 3 9
Ellenberger, H enri; Bilindnn 'g r lm ez h iyerari, 145
K efi (The D iscov ery o f the Greene, G rah am , 200
U n con scio u s), 18, 9 1 , 1 2 9 , 1 7 8 , G u rdjieff, G eorgei Ivanovitch, 14,
179 3 0 , 4 1 -6 2 , 6 8 , 7 1 , 7 3 , 7 7 , 7 8 , 98,
E llsb erg, D an iel, 25 1 2 1 , 12 4 , 142, 15 6 , 1 7 2 , 177,
E m erso n , R alp h W aldo, zg ven 1 8 4 , 18 8 , 189, 2 0 9 , 2 1 4 , 2 1 7 ,
(Self R elian ce), 2 2 5 2 2 0 , 2 2 6 ,2 3 8 ,2 4 9
ecinsellik, 2 8 , 2 4 2 G u y an a, baknz Jo n esto w n , 2 2 , 2 6 ,
ezam an llk, 1 2 0 , 1 2 1 , 174 3 3 , 80
Eterik beden, 9 7 , 98
O le ki Pegam berler
dizin
O le k P eygam berler
dizin
an d B lo o d ), 33 2 2 7 , 2 2 8 , 2 3 5 , 241
Levin, B ern ard , 6 9 , 7 0 , 7 3 , 7 4 , 83 N atu rp h ilo so p h ie; d o a felsefesi, 92,
L ew is, C . S., 2 0 2 92
L o ck e, Jo h n , 197 neoteni, 2 2 9
L o p e z, Vincent, 2 8 , 30 N ew m an , K ard in al Jo h n H enry;
L oren z, K o n rad , 191 A p o lo g ia p ro Vita S u a , 213
L ov elock , D erek , 36 N ew to n , Sir Isaac, 9 2 , 196-198
L o y o lah Aziz Ign atiu s, 1 4 5 , 14 7 , N ic o ll, M au rice, 41
1 5 0 -1 5 7 , 1 6 7 , 1 7 0 , 17 9 , 2 0 1 , 2 0 7 , N ietzsch e, Friedrich; Ju n g ; B arones
2 1 3 ,2 2 4 , 2 2 6 , 2 2 7 , 2 3 7 , 2 3 8 , von M ey sen bu g; W agner; din;
243, 247 yinin ve K t n n tesin de
Lueger, K arl, 138 (Beyond G o o d an d Evil); M utlu
Luther, M artin , 15 0 , 1 5 5 , 2 3 4 B ilim (D ie Frohliche
W issen sch aft); n san , H e r H aliyle
M c C o rm ic k , Fow ler, 116 n san (H u m an , All to o H um an );
M ac k , Jo h n E; K arm a (A bd u c B yle Buyurd u Z erd t (Thus
tion s), 190 S pok e Z arath u stra), 1 0 6 , 110,
M ah esh Y o ga, M ah arish i, 45 12 3 , 1 2 4 , 2 0 4 , 2 1 8 -2 2 0 , 2 2 4 , 2 3 5 ,
M airet, Philip, 5 1 , 52 2 4 1 ,2 5 0
M alco lm , Ja n e t, 140 N ilsen , D enn is, 168
m an ik-dep resyon , 17, 6 8 , 1 4 1 , 148, N o ll, R ich ard ; Ju n g M ezhebi
1 5 0 , 1 5 5 , 1 6 8 , 1 6 9 , 1 7 1 , 172, (T he Ju n g C u lt), 1 1 4 , 115
2 0 7 ,2 1 4 , 227
M an sfield , K atherine, 4 1 , 62 O idip u s k om p lek si, 1 2 9 , 130
M a o Tse-tung, 2 1 , 125 O eri, A lbert, 105 269
M ark sizm , 1 4 4 , 159 O rage, A . R ., 4 1 , 5 8 , 60
M a sso n , Jeffre y ; B ab a m n G u ru su O regon eyaleti: R ajn eesh p u ram
(M y F ath ers G u ru ), 1 7 9 -1 8 4 (kom n ), 7 7 , 7 9 , 8 1 , 2 3 8 , 2 3 9
m atem atik, 8 6 , 8 8 , 8 9 , 10 4 , 18 6 , otorite figr (liderler), 231
1 9 2 -1 9 7 , 2 0 0 , 2 1 0 , 2 2 3 , 2 2 5 , 241 O u spensky, Peter D am ien ; M ucizeyi
M eera, 2 4 2 , 2 4 5 -2 4 8 A ray (In Search o f the
M eissner, W illiam W., 152 M ira cu lo u s), 4 1 , 4 3 , 4 5 , 4 9 , 5 1 ,
M ello n , P au l, 116 59 , 121
M ey sen b u rg, B aron es M alw id a von,
204 renim , 181
M ilgram , Stan ley; O toriteye ta a t
(O bedien ce to A uth ority), 153 p aylalm p sik oz; folie d eu x , 38
M ilne, H u g h , 6 5 , 7 4 , 7 6 , 7 9 , 2 0 2 p aran o id izofren i; baknz izofreni,
M isyon (G u rdjieff), 4 3 , 4 6 , 4 7 , 5 8 , delilik, 17 4 , 1 7 8 ,2 2 7
59 Paul Brunton Felsefe Vakf
M o o n , Sun M y u n g, 2 2 6 , 238 (Paul Brunton P hilosoph ical
M o o re, Ja m e s, 4 1 , 4 4 , 4 5 , 49 F ou n dation ), 180
M osley, Sir O sw ald , 2 3 3 , 2 3 4 Pauli, W olfgang, 119
m it, 5 1 , 6 2 , 1 1 2 , 11 3 , 17, 1 1 8 , 157, Peat, D av id ; E zam an llk : M ad d e ve
15 9 , 1 6 6 , 1 8 6 ,2 2 1 Z ih in A rasn d ak i K p r
(Synchronicity: T h e Bridge
N a ip a u l, Shiva, 27 -2 9 Between M atter an d M ind ), 121
N a je ra D k , 45 Pepys, Sam uel, 197
n arsissizm , 5 5 , 7 3 , 1 0 9 , 1 5 2 , 2 2 5 , Peters, Fritz, 5 3 , 5 5 , 5 7 , 6 0 , 238
O tcki P c q d in b c rlrr
dizin
O le k i Peygam berler
S talin , J o s e f V., 2 1 , 125 211
S tarb u ck , Edw in D ; D inin V elasco, M a ria de, 145
P sik o lo jisi (T he Psychology o f Verm es, G eza, 165
R eligion ), 213 V oraige, Ja c o p o de; Azizlerin
Steiner, R u d o lf: yaratc h astalk ; F lay atlan (Lives o f the Sain ts), 1 4 7
z g r l n Felsefesi (The
Philosophy o f Freed om ), 8 5 -1 0 1 , W aco, T ex as: K yam et iftlii, 2 2 ,
1 0 3 , 1 2 4 , 1 4 5 , 15 1 , 15 6 , 171, 33
1 7 2 , 1 7 8 , 1 8 8 , 1 8 9 ,2 1 4 ,2 1 7 , W agner, R ich ard , 2 9 , 2 0 4 , 2 3 4 , 235
2 2 0 , 2 2 4 , 2 2 8 ,2 3 8 W aldorf O kullar A km , 85
Stekel, W ilhelm , 136 W alker, K enneth, 41
Stern, J . P., 2 3 4 W allace, A lfred R u ssel, 86
Stoen , G race, 28 W allas, G rah am , 194
Stoen , Jo h n V ictor, 26 W asco, O regon Eyaleti, 8 1 , 82
Stoen, T im , 25 W eber, M a x , 15
S u b u d, 45 W ebster, R ich ard , 1 3 6 ,2 2 6
Sw ed en borg, E m an u el, 120 W eishaupt, A d am , 185
W h itm an, W alt, 2 0 2
izofren i; baknz p aran o id izofreni, W ilson, A. N ., 1 5 7
delilik, 18, 4 7 , 8 0 , 10 7 , 1 0 8 , 168- W ind, Edgar, 122
1 7 8 , 1 8 8 ,2 0 7 - 2 0 9 ,2 1 4 , 2 2 7 W innicott, D . W., 108
izotip i, 2 0 8 , 2 0 9 W olff, T on i, 116
W ordsw orth, W illiam , 1 55, 2 0 2
T an rnn K rall (C ennet), 154, W right, Fran k L loy d , 4 1 , 5 8 , 59
159, 160, 162, 246 W right, O lgivan n a Ivan ovn a, 58
dirili, 16 4 , 2 1 7 , 2 2 0 ,2 2 1
T em plar M ezh ebi, 186 X , M ich ael, 26
T ennyson, I. B aron A lfred, 2 4 7
T ertullianus, 2 2 2 Y ahudilik, 11 4 , 138, 13 9 , 1 6 1 , 164,
T eosofi T op lu lu u , 95 17 5 , 179, 186, 18 7 , 2 3 3 ,2 3 4
tinsel, 11, 1 7 , 2 3 , 2 9 , 4 4 , 5 7 , 65, yaratclk, 13, 14, 192
7 1 , 7 4 , 8 5 , 86, 8 8 , 9 0 -9 2 , 9 4 -9 6 , y aratc h a stalk , 18, 9 1 , 1 4 5 , 1 78,
1 0 0 -1 0 4 , 11 4 , 11 5 , 1 2 1 , 145, 179
1 4 8 -1 5 4 , 15 9 , 16 0 , 1 6 5 , 1 7 9 , 180, Y ates, D o rn fo rd , 187
1 8 2 -1 8 4 , 18 8 , 18 9 , 2 0 1 , 2 0 2 , 2 0 4 , Y oung, Ja m e s, 41
2 0 9 ,2 1 3 , 2 2 4 , 2 3 0 , 2 3 1 , 2 3 4 ,
2 3 6 , 2 3 8 - 2 4 1 ,2 4 9 Z en , 4 6 , 83
T om alin, C laire, 62 Z o roaster, 157 -1 5 9
T roxler, Ignaz, 85
T su an g, M in g T ; izofren i:
G erekler (Sch izophrenia: T h e
F acts), 107
"A nthony Storr'un teki Peygam berler'i, ilk iyi guru rehberi.
nceden bu konu zerinde alm yazarlardan farkl olarak, -
gurularn retilerini ele alm ayp psikiyatrisi kim liiyle
spotlar gurularn zerine eviriyor... Bir delilik testi ie yaramaz.
Dr. Storr'a gre, bunun yerine 'hem sadece kendiyle ilgilenen
hem de otoriter olan' kiilere gvenm em eliyiz,
nk 'kendinden emin olma karizmas hepim izin iindeki ocuu
tuzaa dren bir kapandr'... Yeni dinleri bu kadar basit ve anlalr
bir biimde anlatan az sayda eserden biri."
Colin Hughes, Independent
"ok heyecan verici bir kitap... Anthony Storr, sadece yazma yetenei
olan bir psikiyatrisi olmakla kalmayp daha nce kimsenin fikir belirtmek
istemedii bu konuyu son derece akc ve aklc bir dille ilemitir.
Ayn zam anda Dr. Storr, insan ruhunun zmlenmesi sz konusu
olduunda, profesyonel becerilerinin snrnn farknda olan az sayda
psikiyatristten biri."
Damian Thom pson, Literary Revievv
9789758420094
42P094
lir
Psikiyatri 05
P sikoloji / Gurular
ISBN: 975-8420-09-7
789758