Vous êtes sur la page 1sur 5

AKKiRMAN

tısı vardı. XVII. yüzyılda Akkirman'ı zi- iyi korunan kalede yirmi altı burç, dört Kadı Mfr Hüseyin'in ŞerJ:ıu'l-Hidayeti'l­
yaret eden Evliya Çelebi (Mayıs 1658). kapı ve bir kule vardır. Kaleyi çevreleyen eşfriyye adıyla yaptığı şerhin bazı ila-
burada kale. medrese, hamam ve cami- surların uzunluğu ise 2 km. kadardır. velede Türkçe'ye tercümesidir (İstanbul
ler ile 1SOO kadar ahşap ev bulundu- Kale XVI. ve XVII. yüzyıllarda Osmanlılar 1266, 1316, ı 3 ı 9) z. ŞerJ:ıu '1 -Hüseyniy-
ğundan , Meyak Geçidi'nden, Meyak Ba- tarafından tamir ettirilmiştir. ye. Münazara adabıyla ilgili bir eserdir
ba Sultan'ın Dinyester nehri yakınında­ Ünlü Türk alimi Akkirmanf Mehmed (İstanbul ı 28 ı. 13 ı6L 3. Risale-i Akaid
ki türbesi ile civarında medfun şehid­ Efendi bu şehirden yetişmiştir (bk. AK- (İstanbul ı 240). 4. Yine akaide dair Hoşi­
Ierden bahseder. 1638'de Kazak akınia­ KiRMANI). ye cala fiaşiyeti Cİşarniddfn (İstanbul
nna hedef olan Akkirman 1770 ve 1789 BIBılYOGRAFY A : 1274, ı84 s) S. ŞerJ:ıu'l-Hadfşi'l-erbacfn.
yıllarında iki defa Ruslar tarafından ku- TSMA. nr. E 10, 416, 5880, 6237, 10416 ; Birgivfnin eserine yaptığı şerhtir (İstan­
şatılarak ele geçirildi ise de önce Küçük Aşıkpaşazade, Tarih, s. 222·223; Feridun Bey. bul ı 289, ı 320, 1323) . 6. Ef'alü 'J-ibôd ve'J-
Kaynarca (1774), sonra da Yaş Antiaş­ Münşeat, istanbul 1274·75, 1, 312, 319; Evliya iradetü'l-cüz'iyye. Eserin. farklı isimler-
Çelebi. Seyahatname, V, 108·1 14; VII, 501 ·502;
ması (ı 791 ı ile tekrar Osmanlı idaresi- le çeşitli baskıları yapılmıştır (İstanbul
Sil<ihdar, Tarih, ll, 127, 185; Ayn-i Ali Efendi.
ne girdi. Kavanfn·i Al·i Osman, s. 19; Ahmed Rifat Yağ­
l 264, ı 283, ı 289) 7. Haşiye caJQ fiaşiye­
lıkçızade. Lügat·L Tarfhiyye ve Coğra{iyye, ls· ti1 -Larf (İstanbul ı26 5l 8. Burhanü'l-
30 Kasım 1806 tarihinde Rus Prensi
tanbul 1299·1300, 1, 234; Cevdet. .Tarih, IV, müttakin Terceme-i Hadfs-i Erbafn (ı - ıı .
Kantakuzino tarafından ele geçirilmesi
332; Kamı1sü'l-a'lam, 1, 269; OsmaniL Müelli{- istanbul ı 298). 9. Risale-i B esme] e listan-
üzerine Tatarlar Akkirman'ı terkettiler leri, IV, 245-246; Uzunçarşılı , OsmaniL Tarihi, bul 1298) 10. Risale-i Teavvüz (istan-
ve altı yıl sonra yapılan Bükreş Antiaş­ ll, 181 ·185, 244, 344; 111/1 , s. 172, 175; IV/1,
bul 1298). 11 . ŞerJ:ıu'l-Emşile (İstanbul
ması (1812) ile şehir Ruslar'a bırakıldı. s. 389, 424, 585, 587; Reinaud, Geographie
d 'Aboul{eda, 11 / 1, s. 317; N. Beldiceanu, "La ı252) 12. ŞerJ:ıu'l -Bina (İstanbul ı257l
1820 yıllarında tekrar şiddetlenen Os-
Conquete des cites marchandes de Kilia et Süleymaniye Kütüphanesi'nde yazma-
manlı-Rus s ürtüşmelerini sonuçlandır­
de Cetatea Alba par Bayezid II.", SOF, XXIII ları bulunan diğer başlıca eserleri de
mak için yapılan antlaşma bu şehirde 11964 ), s. 36-90; a.mlf., 'Kilia et Cetatea Albii a şunlardır : Cİ]!.dü'l-kalô, id caJQ ŞerJ:ıi'l­
imzalandı. Ruslar adına M. S. Varantsav travers !es documents Ottomani", RE/, XXXVI/ 2 CA]!.a,id; Şernail-i Şerif; fiaşiyetü'l­
ve A. ı. Ripob, Osmanlılar adına da Ha- 11968). s. 215-262; Besim Darkot. "Akkerman",
Beyiavf; fiaşiyetü '1-Bul].Qrf; Fetava-yı
di Paşa ve Köse İbrahim Paşa tarafın­ iA, I, 251; GSE, lll, 135, 182; A. Decei. "A~ Kir-
man", E/ 2 1İng.), 1, 310-311. Akkirmanf; Mul]tasaru Mugni'l-Jebfb;
dan imzalanan Akkirman Antiaşması ile ŞerJ:ıu Atva]!.ı ·~-~eheb; Risale if beya-
Sırbistan'ın muhtariyeti ve ayrıca Bal- liJ MusTAFA L. BiLGE ni'l-firakı'cJ. - çJ.alle. Ayrıca Seyyid Şerifin
kanlar'daki Rus nüfuzu kabul edildi (7 ŞerJ:ıu Mul]taşari'J-Müntehô'ya haşiye­
Ekim 1826) Rusya'da Çarlık yönetimi- si ile Teftazanf'nin ŞerJ:ıu'l- cAka ,id'ine
nin devrilmesi ( 1917) üzerine muhtari-
AKKiRMANI
Hayaifnin yaptığı haşiye üzerine haşiye­
(ö. 1174 / 1760)
yet kazanan şehir, 1918'de Romanya'nın Ieri vardır.
işgaline uğradı ve bu durum İtilaf dev- ()smanlı alimi.
L _j BİBLİYOGRAFYA :
letlerinin tasdiki ile Il. Dünya Savaşı ' nın Sicill-i Osman[, IV, 245; Osman lı Müelli{le·
başlarına kadar devam etti; 1940 yı­ Kefevf Hacı Hamfd Mustafa'nın oğlu­ ri, 1, 214; Tiahu'/-meknan, ı, 354; ll, 109-110;
lında ise Sovyetler Birliği tarafından il- dur. Asıl adı Mehmed olup hayatı hak- Hediyyetü 'l·'ari{fn, ll, 332; Brockelmann. GAL
Suppl., ı, 512; ll, 18, 654, 660; Özege. Katalog,
hak edildi. 1944'ten sonra adı Belgorod- kında fazla bilgi yoktur. 1753'te İzmir,
ll, 674, 787-; IV, 1469; TÜYATOK, 1, 64; Kehhale,
Dnestrovski olarak değiştirildi. 1758'de Mısır kadısı oldu. Saray-ı Hüma- Mu'cemü'l·mü,e/i{fn, XII, 27·28.
yun hocalığında bulundu. 1759 yılında
Bugün nüfusu 50.000 civarında olan
Mekke kadılığına tayin edildi ve 1174 yı­ ~ SAKIB YıLDIZ
Akkirman'da gıda endüstrisi, özellikle
et ve balık konserveciliği önemli bir ye- lı Muharrem (Ağustos 1760) ayında ora-

re sahiptir. Şehirde ayrıca tekstil ve mo- da vefat etti. Özellikle aklf ilimlerde de~ AKKOYUNLUIAR
bilya fabrikaları da bulunmaktadır. Eği­ rin bilgi sahibi olan Akkirmanfnin ke" XV. yüzyılda Doğu Anadolu,
tim alanında pedagoji ve tıp müessese- lam. felsefe, hadis, fıkıh. tefsir ve dil ko- Azerbaycan ve Irak'ta hüküm süren
leri çok gelişmiştir. Ukrayna Cumhuriye- nularında bazıları basılmış birçok eseri Türkmen h~nedanı
ti'ndeki en büyük kale Akkirman'dadır. vardır . .. " . (1340 -1514).
L _j
1438-1454 yılları arasında mimar Feda- Eserleri. 1. İklflü't-teracim. Ebherfnin
rak tarafından yapılan ve bugüne kadar Hidayetü '1-Jıikme adlı felsefi eserine Oğuzlar'ın Bayındırboyuna mensup
olduklarından kendilerine Türk kaynak-
larında Bayındır Han Oğlanları, İran kay-
naklarında Bayındıriyye adları da verilir.
Çeşitli oymaklardan meydana gelmiş­
.Akkovun lu
lerdir. Muhtemelen. Moğol istilası üze-
Celaleddin Ali
devrinde rine Anadolu'ya gelen Türkmenler'den
11434-1438) olup Diyarbekir'in Ergani yöresine yer-
bas ılmı ş
leştiler ve Artuklular'a bağlandılar. Ta-
gümüş
bir sikke rih sahnesine çıkışları. 1340'ta Tur Ali
(!stanbul Bey idaresinde Trabzon Rum İmparator­
Arkeoloji
luğu'na yaptıkları akıntarla başlar. Tur
Müzesi,
Te ş hir,
Ali Bey Erzincan ve Bayburt hakimleri
n r. 2408) ile birlikte 1348'de Trabzon'u kuşattıy-

270
AKKOYUNLULAR

Akkoyun ıu tahharten Karakoyunlular'la anlaşarak rayülük bundan faydalanarak Mardin'i


Hü k ümdarı
onları bozguna uğrattı. Ahmed Bey ile almak istedi ise de Kara Yusuf'un oğlu
uzun
Hasa n'a
kardeşi Hüseyin Bey de Kadı Burhilned- iskender'e yeniidi 1ı 42 ı ) . Fakat Urfa 'yı
ait bir din'e sığındılar. iki kardeş Kadı Burhil- ve daha sonra da Çağataylılar'la ittifak
sancak neddin'le birlikte Amasya Seferi 'ne ka- kurarak Erzincan ve yöresini ele geçir-
(Topkapı
tıldılar. Ahmed Bey Kadı Burhaneddin'in di. Bayburt'u yeğeni Kutlu Bey·e. Ter-
Sarayı

Müzesi, Erzincan Seferi'ne 1ı 394 ) iştirak ederek carı'ı onun kardeşi ( di ğ e r y eğe ni ) Musa'ya.
sil.lh ona yardım etti. Kadı Burhilneddin de Karahisar'ı da oğlu Kemah hakimi Ya-
bölümü,
kendisine Erzincan'dan Bayburt'a kadar kub Bey'e verdi. Ayrıca Harput'u Dulka-
nr. l / 3)
olan yerleri dirlik* olarak verdi. Kutlu dırlılar' dan alarak oğlu Ali Bey'e verdi.
Bey'in diğer oğlu Karayülük Osman Bey Bunun üzerine Memlük kuwetleri Urfa
bir müddet tek başına faaliyette bulun- ve civarını yağmaladılar. hatta oğulla­
duysa da, sonra o da Kadı Burhaned- rından Habil de onlara esir düştü 1ı 4 29)
din'in hizmetine girdi. Ancak bir süre ve götürüldüğü Kahire'de öldü (ı 4 30)
sonra Kadı Burhilneddin ile araları bo- Karayülük'ün sınırlarda rahatsız edici
zuldu, hatta 1398'de üzerine yürüyen hareketlerde bulunması . Sultan Barsbay
Kadı Burhaneddin'i esir alıp Sivas sur- idaresindeki Memlük ordusunun Amid
ları önlerinde hayatına son verdi. Fakat üzerine yürümesine yol açtı. Memlüklü-
Sivas ' ı eline geçiremediği gibi buna en- ler bu sefer sonunda önemli bir başarı
gel olmak için gelen Osmanlı kuwetleri- kazanamamakla birlikte Karayülük Os-
ne yenildL Bu başarısızlıktan sonra Mu- man Bey onlara bağlı kalmak şartı ile
tahharten'in telkini ile Timur'un hizme- barış istedi ( 14 3 ı ). Barsbay da bu teklifi
tine girdi. Timur da kendisiyle birlikte kabul etti. Fakat Karayülük çok geçme-
Sivas kuşatmasında ve Suriye Seferi 'nde den bu antlaşmayı bozdu. Yaptığı se-
bulunan Karayülük'e Amid'i (Diyarbakır) ferden pişmanlık duymuş olan Memlük
verdi. Karayülük Osman Bey Timur'la hükümdan yeni bir harekette bulun-
Ankara Seferi'ne katıldı 1ı 40 2) Bu sefer- madı. Ertesi yıl Mardin şehrini Karako-
den sonra Güneydoğu Anadolu ve Doğu yunlular'dan aldıktan sonra Akkoyun-
Anadolu 'da hakimiyetini sağlamlaştır­ lu hükümdarı, Karakoyunlu beyi isken-
maya çalıştı. Sultan Ferec'e karşı hü- der'in Şirvan ' ı yağmalaması üzerine Şir­
kümdarlığını ilan eden Memlük emirle- vanşah Halilullah yardım isteyince hare-
rinden Çekim'i 1407'de Amid önünde kete geçip Erzurum'u kuşattıve 1434'te
sa da bir sonuç alamadı. Trabzon Rum mağlup etmesi şöhretini daha da art- şehri ele geçirerek idaresini oğulların­
imparatoru lll. Alexios. kız kardeşini Tur tırdı. Ancak bu sırada Timur'un tarunu dan Şeyh Hasan'a verdi. Ancak Osman
Ali Bey'in oğlu Kutlu Bey' e vererek onun- Ebubekir'i yenerek Azerbaycan'ı ele ge- Bey, Karakoyunlu beyi iskender'e Ağus-
la akrabalık kurdu. Kendisinden sonra çiren Karakoyunlu beyi Kara Yusufla gi-
Akkoyunlular' ın başına geçen oğlu Kut- riştiği savaşlarda başarılı olamadı. Ka-
lu Bey zamanında 1ı 362- ı 388 ) Anado- rayülük 1409'da Mardin'i kuşattıysa da
lu'nun siyasi durumunda önemli geliş­ bu, şehrin Kara Yusuf'un eline geçmesi
A kk oy unıuı a r
dönem i mimari eserlerinden Zeyn e ıbey Tü r·
meler oldu. Karakoyunlular Musul'dan ve Artuklu hanedanının son bulmasıyla besi 119881 - Hasan keyf 1 Ma rdin
Erzurum'a kadar olan yerleri hakimiyet- sonuçlandı. Mardin bölgesinde yaptığı
leri altına aldılar. Şebinkarahisar haki- tahribat sebebiyle üzerine yürüyen Ka-
mi Pir Hüseyin Bey de Erzincan ve Bay- rakoyunlu beyi Kara Yusuf önünde Er-
burt'u ele geçirdi 1ı 36 2) Onun da ölü- gani yakınlarında yenilgiye uğramasına
mü üzerine 1ı 378 ). Erzincan ve Bayburt rağmen 1ı 4 ı 2) mücadelesini yılınadan
Eretna emirlerinden Mutahharten'in eli- sür dürdü. 1417'de Kara Yusuf'a tekrar
ne geçti. Kutlu Bey'in oğlu (Ahmed Bey yenilince onunla bir yıl süren bir barış
o lmalı). Eretna Hükümdan Alaeddin Ali yaptı. Ancak Mardin'i tekrar kuşatıp et-
Bey tarafından gönderilen kuwetlerin rafı yağmalaması. Kara Yusuf'un yeni-
Erzincan ' ı kuşatması üzerine ( ı 379), Mu- den onun üzerine yürümesine yol açtı.
tahharten'in yardımına giderek onları Karayülük Osman Bey yenilerek Halep'e
mağlup etti. Eretna Devleti emirlerin- kaçtı 1ı 4 ı 8). iki yıl sonra da Karakoyun-
den Kadı Burhilneddin'in iktidarı ele ge- lular'dan Kara Yusuf'un Erzin,can Vali-
çirmesinden ( ı 380) bir süre sonra da si Pir Ömer Kemah ' ı kuşatarak Kara-
Kutlu Bey'in oğlu Ahmed Bey Sivas ta- yülük'ün oğlu Yakub'u yendi ve esir al-
raflarına akınlar düzenleyerek onun kuv- dı . Karayülük Osman Bey Tahran'da Pir
vetlerini yenilgiye uğrattı. Kutlu Bey'in Ömer'i yenip esir aldı 11420 ). çok geçme-
ölümünden sonra Erzincan hakimi Mu- den de hayatına son verdi. Aynı yıl Kara
tahharten. aralarındaki ittifakı bozarak Yusuf'un ölümü üzerine Çağataylılar ve
Akkoyunlular'a saldırdıysa da daha son- Memlükler'le birlikte Karayülük de güç-
ra mağlup edildi. Bunun üzerine Mu- lü bir düşmandan kurtulmuş oldu. Ka-

271
AKKOYUNLULAR

tos 1435'te Erzurum'un kuzeybatısında Hamza Bey'den sonra yerine Cihangir nilgiye uğrattı {Haziran 1457). Çok geç- ·
yeniidi ve. çok geçmeden öldü. Çok ce- Mirza geçti. Cihangir. Ca'ber'de bulu- meden Cihangir'in bey ve askerlerinin
sur olan ve askerlik sanatını iyi bilen Ka- nan kardeşi Uzun Hasan Bey'e Ergani'yi çoğu Hasan Bey'in hizmetine girdiler.
rayülük üstnan Bey, beyliğin sınırlarını verdi ve onun da yardımıyla kısa sürede o da kardeşinin hakimiyetini tanıdı ve
Erzurum'dan Kemah ve Harput'a, Erzin- hakimiyetini güçlendirdi. Fakat Erzin- ölünceye kadar da {874 / 1469 ) ona sada-
can'dan Mardin' e kadar genişletm i ş, Ak- can amcası Mahmud'un idaresine girdi. katle bağlı kaldı. Böylece hanedan ·men-
koyunlu Devleti'nin gerçek manada ku- Ayrıca Karakoyuolu iskender'in yerine supları arasında birliği sağlayan Hasan
rucusu olmuştur. geçen Cihanşah Mirza Bağdat'ı ülkesine Bey. Akkoyunlu Devleti'nin sınırlarını da
Onun ölümünden sonra yerine geçen kattı, Musul'u da kardeşi iskender'in genişletmeye başladı. 862 (1457-58) ve
oğlu Ali Bey, amca oğuUarının ve kar- oğullarına ikta etti. Bunlardan Elvend 866'da ( 1461-62) Gürcistan üzerine se-
deşlerinin muhalefeti ile karşılaştı. Pa- amcası Cihanşah'a isyan ettiyse de { 1448) ferler yaptı. Fakat 1461 'de Fatih'in Trab-
lu'yu idare eden amcasının oğlu Kılıcars­ daha sonra Cihangir'e sığınmak zorun- zon'u fethedip Komnenler'in saltanatı­
lan Karakoyunlu iskender'in yardımıyla da kaldı. Cihanşah, Elvend'i kendisine na son vermesine mani olamadı. Bilin-
beyliğin başına geçmek istediyse de ba- teslim etmemesi üzerine Cihangir'e sa- diği gibi o da dedesi Karayülük Osman
şarı gösteremedi. Buna karşılık Mardin vaş açarak 14SO'de Erzincan üzerine yü- gibi Komnenler'den bir kız (Teodora) ile
hakimi olan kardeşi Hamza Bey Amid'i rüdü ve burayı ele geçirdi. Ardından bü- evlenmişti. 1462'de EyyübTier'den Hıs­
ele geçirince birçok Akkoyunlu şehza­ yük emirlerinden Rüstem Bey'i Mardin nıkeyfa'yı alan Uzun Hasan Bey, Cihan-
desi tarafından "ulu bey· olarak tanın­ üstüne gönderdi. Böylece Cihangir ile şah'ın rızası ile Bayburt'u da ülkesine
dı. Ali Bey ise Kemah- Erzincan- Karahi- Rüstem Bey arasında iki yıl süren kanlı kattı . Kendisine sığınmış olan Karaman
sar hakimi olan ağabeyi Yakub'un yanı­ bir mücadele başladı. Sonunda Cihangir, oğiu ishak Bey'e Karaman ili hüküm-
na gitti. Oğulları Hüseyin, Cihangir ve Cihanşah'ın hakimiyetini tanıyarak ant- da rlığını kazandırdı {869 / 1464-65) Da-
Uzun Hasan beyler de orada babaları­ laşma yapmak zorunda kaldı {1452). An- ha sonra Dulkadır ülkesine girerek Har-
na katıldılar. Fakat Hamza Bey'e karşı cak bu mücadelede büyük rol oynamış put'u ele geçirdi {ı 465 ı Böylece ispir' den
bir şey yapılamadığı için Ali Bey Osman- bulunan Uzun Hasan Bey bu durumdan Urfa'ya, Şebinkarahisar'dan Siirt"e kadar
lı Hükümdan ll. Murad'a sığınmak zo- memnun olmadı ve ağaqeyinden ayrıldı . uzanan bölge Akkoyunlu ülkesi haline
runda kaldı. ll. Murad ona iskilip'i dirlik Bu sırada yirmi sekiz yaşında bulunan geldi. Bu muktedir hükümdar 146Tde
olarak verdi ise de orada fazla kalma- Uzun Hasan Bey, Cihanşah'ın Çağataylı ­ üzerine yürüyen amansız düşmanı Ka-
yarak Erzincan tarafında bulunan oğul­ lar'la uğ raşmasından faydalanarak Er- rakoyunlu Hükümdan Cihanşah'ı ' gafil
larının yanına gitti. Bu arada Mısır'a gi- zincan'ı almaya teşebbüs etti, Van gölü aviayarak Karakoyunlu Devleti'ne .son
derek Barsbay ile görüşen Cihangir bir çevresini yağmaladı . Çemişkezek haki- verdi. Ardından Kirman ( 1469) ve Bağ­
Memlük ordusu ile Erzincan'a gelmişti. mi Şeyh Hasan'ı itaat altına almak için dat'ı {ı 470) ele geçirdiği gibi Ahlat ve

Bu Memlük ordusu Erzincan'ı aldıktan o yörede bulunduğu sırada ağabeyi Ci- Cezire yöreleri ile Muş ve Bitlis'i de aldı.
sonra. Alıncak Kalesi'nde kardeşi Cihan- hangir'in Amid'den ayrılmasını fırsat bi- Diğer taraftan Osmanlılar'a karşı Yene-
şah tarafından kuşatılmış olan Karako- lerek şehri ele geçirdi (ı 452), Cihangir dik ile ittifak teşebbüslerinde bulundu ;
yuolu iskender'i kurtarmak için doğuya de Mardin' e gitmek zorunda kaldı. ancak Fatih Sultan Mehmed ile 1473'te
gidecekti. Fakat Barsbay' ın ölümü üze- Ardarda elde ettiği başartlarla ününü Otlukbeli'de yaptığı savaşta bozguna uğ­
rine oradan geri döndü. Hamza Bey'in arttıran Hasan Bey, ilk iş olarak kardeş­ radı. Bu mağlübiyet Akkoyunlu Devle-
Cihangir ile amcazadesi Cafer' den Er- leri Cihangir ve Urfa (Ruha) hakimi Üveys ti'ne büyük darbe oldu. Uzun Hasan Bey
zincan'ı alma teşebüsü sonuçsuz kaldı. ile mücadeleye girdi ve Urfa'yı aldı ; fa- 1478'de ölümüne kadar sadece Gürcis-
Fakat daha sonra bunların da ittifakı kat müstahkem bir kale olan Mardin'e tan üzerine sefere çıktı ve bu müddet
bozuldu ve Cihangir Halep Valisi Türk- giremedi. Cihangir ile olan mücadelesi içinde Osmanlılar' ca "Hasan Padişah Ka-
men Tağri Birmiş' in hizmetine girdi. Kü- önce annesinin, daha sonra da Cihan- nunları· adıyla tanınan vergi kanunna-

çük kardeşi Hasan Bey ise Kemah'ta şah'ın araya girmesiyle barışla sonuç- mesini vücuda getirdi. Bu kanunname-
amcası Yakub Bey'in yanında kalmıştt landı. Cihanşah'ın Acem lrakı'nı Çağa­ nin Safeviler devrinde iran'da da uzun
Fakat o da daha sonra ağabeyinin iste- taylılar'dan almakla meşgul olduğu bir yıllar kullanıldığı bilinmektedir. Adil, ah-
ği üzerine Halep'e vararak, birlikte Ka- sırada Hasan Bey Karakoyunlular'ın ida- laklı, halka karşı şefkatli ve ilim adam-
hire'ye gidip Sultan Çakmak'ın huzuru- resinde bulunan Erzurum ve Bayburt lanna saygılı bir hükümdar olan Hasan
na çıktılar. Sultan onlara hil'at giydirip yörelerini yağmaladı. Bunun üzerine ha- Han'ın birçok cami. medrese ve ribat *
3000 altın verdi ve Urfa'yı Cihangir Mir- nedan mensuplarının pek Çoğu gittikçe yaptırdığı bilindiği gibi Kur'an7ı Kerim'i
za'ya ikta• ederek onu Hamza ile sava- gücünü arttıran Hasan Bey'in etrafında Türkçe'ye tercüme ettirerek huı;urunda
şa memur etti. Bu arada Hamza Bey, toplandılar. Sonunda Cihangir de karde- okuttuğu da kaynaklarda zikredilmek-
Mardin'i almak isteyen Bağdat hakimi şinin baskılarına dayanamayarak iran'a tedir. O, elde ettiği başarılar ve . yaptığı
Karakoyuolu isfahan Mirza'yı yenip { 1437) gidip Cihanşah 'tan yardım istedi. Kara- hayırlı işlerle yalnız Türk tarihinin değil.
mevkiini kuwetlendirdi, ardından Yakub koyuolu Hükümdan Cihanşah ona Er- islam tarihinin de en buyük hükümdar-
Bey'in elinde bulunan Erzincan'ı da ele zincan'ı ikta olarak verdi ve Azerbaycan lan arasında yer alır.
geçirdi. Urfa'ya yerleşmiş olan . Cihan- askeri ile Erzincan'a gönderdi. Hasan Hasan Bey'den sonra yerine geçen bü-
gir'den şehri almak istediyse de sonra Bey'le olan mücadeiE!sinden bir sonuç yük oğlu Halil dirayetsiz bir hükümdar-
onunla anlaştı. Çok geçmeden de Amid'- alamayan Cihangir'in kardeşi üveys ile dı. Hükümdar olur olmaz hiçbir suçu ol-
de öldü (Ekim 1447). Şimdiki bilgiterimi- birlikte yeniden yardım istemesi üzerine mayan kardeşi Maksud Bey'i öldürttü.
ze göre Akkoyunlular'dan ilk sikke bas- kendilerine Rüstem Bey ·kumandasın­ Diğer kardeşi Yakub Bey'i de dirliği olan
tıran Hamza Bey'dir (bk. Ahmed Tevhid, da bir ordu gönderildi. Uzun Hasan Bey, Amid'e yolladı. Kendi işlerine müdahale
IV, 475-477) . Rüstem'i Amid yakınlarında ağır bir ye- ettirmemek için annesi Selçuk Şah Be-

272
AKKOYUNLULAR

gürn'ü de onunla göndermişti. Yakub savaşta yenilen Süleyman . Bey Amid'e, kaçırılan Murad kaldı. Fakat .bir dervi-
Bey siyasi zeka sahibi olan annesinin hükümdar Baysungur da annesinin ba- şin araya girmesiyle barış yapıldı. Varı­
yardımı ile Doğu Anadolu'daki beyleri bası Şirvanşah Ferrüh Yesar'ın yanına lan anlaşmaya göre Amid, Azerbaycan
kendi tarafına çekerek ağabeyine isyan kaçtı . Akkoyunlu tahtına Rüstem Bey ve Arran (Erran) Elvend'in, lrakeyn, Kir-
etti. Bu sırada amcası Cihangir'in oğlu geçti (Mayıs 1492) Fakat o da çok genç man ve Fars da Murad'ın idaresinde kal-
Murad Bey'in isyanını bastırmakla meş­ ve zayıf bir şahsiyete sahip olduğu için dı (ı 500). Böylece devlet ikiye ayrıldı. Bu
gul olan Halil, bu isyanı bastırdıktan son- iktidarı ibe Sultan lakabı ile tanınan İb­ taht mücadeleleri, aynı yıl Gilan'dan Er-
ra Yakub Bey'e karşı gitti. Yakub Bey rahim Bey elinde tutuyordu. Saltanat debil'e, oradan da 300 kadar müridi ile
Hoy çayı kenarında Halil'i mağlüp ede- kavgası ve isyanların artması üzerine Erzincan'a gelen genç Safevi şeyhi is-
rek Akkoyunlu hükümdan oldu (1478) . Rüstem Bey. müridierinden faydalanmak mail'e yaradı. Gerçekten kısa bir zaman
Yakub Bey'in hükümdar olarak on iki yıl için Safevi Şeyh Haydar'ın oğullarını is- içinde Anadolu'daki müridierinden bir
süren saltanatı bu devletin en parlak tahr Kalesi'nden çıkarttı. Bunlardan Sul- ordu meydana getiren İsmail, 1S01'de
devirlerinden birini teşkil eder. Urfa'yı tan Ali pek çoğu Anadalulu olan silahlı Nahcıvan yöresinde Elvend'i yenip Teb-
·almak isteyen Memlükler'e karşı parlak müridieri ile Akkoyunlu ordusuna katıl­ riz'e girdi. Burada hükümdarlık tahtına
bir zafer kazanıldığı gibi ( 1480), Gürcis- d ı . Bu arada baş kaldıran Baysungur oturan İsmail on iki imam adına hutbe
tan'a başarılı akınlarda bulunuldu ( 1486). mağlüp edilerek öldürüldü ( 1493). Ar- okutup. para kestirdi ve Safevi Devleti
Ahıska ve Hatun Kalesi alındı. Büyük bir dından tehlike arzetmeye başlayan Sul- böylece resmen kurulmuş oldu (907 1
ganimetle dönülen bu seferin bir özelli- tan Ali de ibe Sultan tarafından aynı 150 ı) . Elvend de Şah İsmail'le giriştiği
ği de kuşatmalarda ilk defa top kulla- akıbete uğratıldı. Bu sırada istanbul'da bazı mücadelelerden sonra Amid'e çe-
nılmış olmasıdır. Bu devrede Yakub'un bulunan Uğurlu Muhammed'in oğulla­ kildi ve 1SOS'te ölümüne kadar burada
halasının oğlu ve aynı zamanda eniştesi rından Göde Ahmed, ibe Sultan'ın ağa­ yaşadı. Murad ise önce bu mücadelele-
olan Safevi Şeyh Haydar devlet için teh- beyi Nur Ali'nin ısrarlı daveti karşısında re seyirci kaldı, ancak 1S03'te Heme-
like arzetmeye başladı. Kendisiyle ya- Akkoyunlu hududuna gelmişti. Onu Ço- dan yakınlarında yapılan savaşta o da
pılan savaşta Şeyh Haydar öldürüldü, ban Köprüsü yakınında karşılayan Rüs- yenilerek Bağdat'a kaçtı, 1509'a kadar
oğulları ile hanımı da istahr Kalesi'ne tem, beylerbeyi ibe Sultan dahil olmak orada hüküm sürdü. İsmail'in Bağdat'a
hapsedildiler. 1489'da Gürcistan'a ba- üzere bütün emirlerinin karşı tarafa geç- yürümesi üzerine Dulkadırlılar'a sığındı.
şarılı bir sefer daha yapıldı. tiğini görünce Gürcistan'a kaçtı (Mayıs Çaldıran Savaşı'ndan sonra Yavuz Sul-

1490'da bir veba salgını sonucu ön- 1497), Ahmed de Tebriz'de hükümdar- tan Selim tarafından Güneydoğu Ana-
ce Selçuk Şah Begüm, ardından oğulla rı lık tahtına oturdu. Rüstem'in bir iki ay dolu'nun fethine memur edilen Murad
. Yüsuf Mirza ve Yakub Bey ölünce, dev- sonra Gence bölgesindeki Kaçar boyu- başarılı olamadı ve bir savaşta mağlüp

let çöküşe doğru gitmeye başladı. Onun nun yardımı ile tahtını geri alma teşeb­ düşerek öldürüldü (15 14). Bu şekilde Ak-

yei'ine dokuz yaşındaki oğlu Baysungur büsü hayatına mal oldu. Bu arada ilti- koyunlu Devleti tarih sahnesinden silin-
geçiriidiyse de devlet idaresi, atabegi inas, israf ve rüşveti önlemek, adaleti miş oldu. Fakat hanedan .mensuplarının
Musullu Sofu Halil Bey'in elinde kaldı. hakim kılmak için ıslahata girişen Ah- Osmanlı hakimiyeti devrinde de eski Ak-
Büyük bir kumandan olmakla beraber med Bey şiddete başvurarak bazı bü- koyunlu Devleti sahasında yaşadıkları bi-
sert mizaçlı ve müstebit ruhlu bir kim- yük beyleri öldürttü. Dirliği olan Kir- linmektedir. Akkoyunlu Türkmenleri ise
se olan Sofu Halil Bey, Sultan Halil'in man'a gönderilen ibe Sultan da Fars İran, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki
oğlu divan beyi Ali Mirza ile ahlak ve Valisi Purnek Kasım Bey ile anlaşarak şehir. kasaba ve köylere yerleşerek ora-
faziletiyle tanınan Kadi Ysa es-Savecfyi Yakub Bey'in Şirvan'da bulunan oğlu daki Türk halkının önemli bir bölümünü
öldürttü, Necmeddin Mesud'u da vezir- Murad'ı hükümdar ilan ettiler ve bir sü- teşkil ettiler.
likten azletti. Bu yüzden birçok Akko- re sonra üzerlerine gelen Sultan Ah- Akkoyunlu Devleti'nin teşkilatı, esas
yunlu şehzade ve beyleri ona karşı cep- med'i yenilgiye uğrattılar (Aralık 1497). itibariyle Karakoyuolu Devleti'nin teşki­
he oluşturup Hasan Bey'in oğullarından Tebriz'e gelen ibe Sultan önce, Amid ha- latı gibi Celayirliler Devleti teşkii<Uına
Mesih Mirza 'yı hükümdar ilan ettiler. kimi Cihangir'in oğullarından Dayı Ka- ve dolayısıyla İlhanlılar'ınkine · dayanır.
Fakat Sofu Halil Tebriz ya kın ları nda onu s ım ile Kiğ ı hakimi Pilten Bey'in taru- Bu teşki lata kendileri bazı şeyler ilave
yen di : bu savaş sırasında başta Mesih nu Seyyid Gazi Bey tarafından Tebriz'de etmişler, birçok müesseselerin adları­
Mirza olmak üzere birçok şehzade ve tahta çıkarılan Yüsuf Mirza'nın oğlu El- nın Türkçe karşılıklarını kullanmışlardır.
bey hayatını kaybetti ( 1490) . Ancak taht vend'in hükümdarlığını tanıdı ve Şir­ Türkmen devletlerinin devlet teşkilatla­
için mücadelelerin arkası kesilmiyordu. van'dan gelen Murad'ı da Meraga yöre- rında Timurlu devlet geleneklerinin te-
Sofu Halil, Uğurlu Muhammed'in oğlu sindeki meşhur Rüyindiz Kalesi'ne hap- siri olup olmadığı da araştırılması gere-
Mahmud Bey'in isyanını bastırdı. Fakat setti (1498). Fakat bu sırada kardeşleri ken bir meseledir: Uzun Hasan Bey'in
tanınmış Akkoyunlu kumandanlarından Nur Ali ile Eşref de Elvend'in kardeşi kanunnamesi (Hasan Padişah Kanunları)
silah arkadaşı Biçen oğlu Süleyman Bey'e Muhammedfyi hükümdar ilan etmiş ve çiftçiden, esnaftan, sanatkardan ve tüc-
yenilerek hayatını kaybetti ve yerine Sü- Şiraz'ı ele geçirmişlerdi. İki kardeş ara- cardan alınan vergilerin adil bir şekilde
leyman Bey geçti. Onun dirayetsizliği ve sında Aziz Kendi'de yapılan savaşı (1499) tarh ve tahsil edilmesi için meydana ge-
yaptığı haksızlıklar üzerine hanedandan Muhammedi Mirza kazandı, ibe Sultan tirilmişti. Hatta Hasan Bey bütün ör-
Dana Halil Bey oğlu İbrahim Bey, Alın­ da muharebede öldü. Muhammedi Mir- fi vergilerin kaldırılmasını istemişse de
cak Kalesi dizdan ile anlaşıp bu kalede za Tebriz' e geldi, Elvend de· Amid'e çe- mülki ve askeri idarecilerin itirazları ile
hapsedilmiş bulunan Mesih Mirza'nın kildi. Muhammedi Mirza, isfahan yakın­ karşılaşmıştı. Bu kanunname Osmanlı­
oğlu Rüstem'i hükümdar ilan etti ve Sü- larında yapilan bir savaşta ölünce geri- lar tarafından bir müddet, Safeviler ta-
leyman Bey'in üzerine yürüdü. Yapılan de Elvend ile Rüyindiz Kalesi'nden Fars'a rafından da uzun müddet kullanılmış-

273
AKKOYUNLULAR

tır. Hasan Bey'in kanunnamesi Akko- hakkında tafsilatlı bilgi vermiştir. Biz- ni, Menakıb-ı İbrahim-i Gülşenf (nşr. Tahsin
yunlu Türkmen Devleti'nin İslam mali zat Türkçe ve Farsça şiir söyleyen Ya- Yazıcı), istanbul 1982; Mehmed b. Mehmed,
NuhbetüHevarfh ve'/-ahbar, istanbul 1276 ;
hukuk tarihine yaptığı önemli bir katkı­ kub Bey'in çevresinde birçok şair top-
Peçevi, Tarih, ı , 154, 181; Müneccimbaşı, Ca-
dır. i. Hakkı Uzunçarşılı kırk iki yıl önce lanmıştı. O Molla Camfi de çok seviyor
mi'u 'd-düvel, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi,
yazmış olduğu Osmanlı Devleti Teşki­ ve ona sık sı k maddi yardımda bulu- nr. 2103; Abdülbaki Nihavendi, Me' fişir-i Raf:ıf·
Jatına Medhal (ı 939) adlı eserinde, el- nuyordu. Yakub Bey devrinde onun hi- mf, Calcutta 191 O; M. Ali Terbiyet. Danişmen­

deki malzemenin verdiği imkan nisbe- mayesi ile minyatür sanatı da büyük bir dan-ı fı?erbaycan, Tahran 1314 hş . ; Ahmed
Tevhid, Meskükat-ı Kadfml?.-i lslamiyye Kata/o-
tinde her iki Türkmen devletinin teş ­ gelişme göstermişti. Öyle ki sanat ta-
ğu, istanbul 1321 , IV, 472-519; W. Miller, Tre-
kilatları üzerinde güzel bilgiler vermiş­ rihçileri bu minyatürleri inceleyip Türk- bizond : The Last Greek Empire, London 1926,
tir. Buna M. Halil Yınanç'ın Akkoyunlular men minyatür mektebinden söz etmiş­ s. 48-49, 51-54, 57-58, 60-61; Mahmud Gavan,
maddesindeki bilgiler de ilave edilmeli- ler ve bu mektebin Safevi minyatürleri Riyaiü 'l-inşa' (nşr . C. İbn Hüseyin - G. Yez-
danTJ. HaydarabM 1948; L. A. ·Mayer, Bibliog-
dir (İA, ı. 263-267). Minorsky'nin Türk- üzerinde derin tesirler bıraktığını söyle-
raphy of Muslim Numismatics, London 1954,
men devletlerinin teşkilatları ile ilgili in- mişlerdir.
s. 272; Uzunçarşılı, Medhal, s. 286-312; a.mlf..
celemeleri de mühim bir değer taşır. BİBLiYOGRAFY A : Anadolu Bey/ik/eri, s. 188-198, 205, 224-227;
Her iki Türkmen devletinin idari ve mali Esnad ve Mükatebat·ı Tarfl]f·yi lran (nşr. H. Busse, Untersuchungen zum Islamisehen
teşkilatma dair daha birçok araştırma Abdülhüseyn-i Nevail. Tahran 1341 hş.; Fer· Kanzleiwesen an Hand Turkm enischer und
manha-yi Türkmanan-ı ~arak_oyunlu ve Ak_· Sa{awidischer Urkunden, Caire 1959; Faruk
meydana getirilmiştir. Ancak yapılmış
k_ oyun/u (n ş r. H. Tabata baT). Tahran 1352 h ş . ; Sümer, Karakoyun/ular, Ankara 1967, s. 98-
olan bütün bu tetkiklerden de fayda- Esterabadr. Bezm ü Rezm (nşr. Kilisli Muallim 101 ; a.mlf.. Safe vf Devletinin Kuruluşu ve Ge-
lanılarak bu devletlerin teşkilatlarının Ri fat), istanbul 1928, s. 163, 292, 347, 369·381, lişmesinde Anadolu Türklerinin Rolü, Ankara
ayrıca ele alınıp incelenmesi gerekmek- 476-478, 506·520, 534; İbn iyas. Beda'i'u 'z· 1976; c. T. Tabatabai. Sikkeha-yı Şahan-ı İs la·
tedir. zühür {f vekayi'i'd·dühür (nşr. Muhammed mi-yi iran, Tebriz 1350 hş.; J . E. Woods, The
Mustafa), Kahire 1383 fl 963; Hafız-ı Ebru. Aqquyunlu, Chicago 1976; Reşit Rahmeti Arat.
Akkoyunlular devrindeki kültür haya- Zübdetü't-tevarf!;ı, Süleymaniye Ktp. , Fatih, nr. "Fatih Sultan Mehmed'in Varlığı", TM, VI
tı hiç incelenmemiştir. Akkoyunlu hane- 4371; Makrrzr. Kitabü's·Sülük, Süleymaniye ( 1936-39), s. 289-322; Tayyib Gökbilgin. "Os-
danı mensupları ile büyük beyler çok Ktp., Fatih, nr. 4389 ; İbn Arabşah, 'Aca'ibü'l- manlı Devleti Hizmetindeki Akkoyunlu Üme-
kısa süren zamanlarında gerek Türki- makdür, Kahire 1305, s. 118; Abdürrezzak rası", a.e., IX ( 1946-51 ), s. 35-69; Ö. Lutfi Bar-

ye'de gerekse iran'da cami, medrese, es- SemerkandT, Matla 'u's-sa 'deyn ve mec- kan, "Osmanlı Devrinde Akkoyunlu Hüküm-
ma 'u 'l-baf:ırey n, La hor 1946-49; Ebu Bekr-i dan Uzun Hasan Bey'e Ait Kanunlar", Tarih
kervansaray. hastahane, türbe ve saray Tihranr, Kitab-ı Diyarbekriyye (n şr. Necati Lu- Vesikaları, sy. 1-2, istan bul 1941 , s. 91-106;
gibi pek çok eser vücuda getirmişlerdi. gal - Faruk Sümer), Ankara 1962 ; Aşıkpaşaza­ Adna Sadık Erzi, "Akkoyunlu ve Karakoyunlu
Bu hususta Uzun Hasan Bey başta gel- de, Tarih (Ats ız): Sehavf, ed-Dau' ü '1-/ami' ; Mrr- Tarihi Hakkında AraştıTiııalar", TTK Belleten,
mektedir. Gerçekten kaynaklarda Ha- hand, Rauiatü'ş-şa{a ~ Lek~e~ 1332; Devletşah, XVIII/70 (1954). s. 261 -296; Bekir Sıtkı Baykal,
Tezkire; Tacızade Sadr Çelebi, Münşettt (haz . "Uzun Hasan'ın Osman!ılara Karşı Kati Mü-
san Bey'in cami. medrese. zaviye ve ker-
Necati Lugal - Adnan Sadık Erzi), istanbul cadeleye Hazırlıkları ve Osmanlı Akkoyunlu
vansaray olmak üzere birçok eser yap- 1956, bk. indeks; Fazlullah b. Ruzbihan, Tarih-i Harbinin Başlaması", a.e., XXI/82 (1957), s.
tırdığı söylenir. Bunların çoğu günümüze 'Alem-ara-yı Emfnf, Süleymaniye Ktp ., Fatih, 261-269; a.mlf., "Fatih Sultan Mehmed Uzun
kadar ulaşmamış ise bu sadece zama- nr. 4431; İbn Kemal, Tevarrh ·i Al-i Osman, Mil- Hasan Rekabetinde Trabzon Meselesi", TAD,
nın değil, insanların da yaptıkları tahri- let Ktp., Ali Emiri, nr. 29-32; Handmfr, Habf- ll / 2-3 (1964). s. 67 -81; Ş. Turan, "Fatih Sultan
bü 's-siyer (nşr. Ağa Muhammed Haş im Kaşa­ Mehnıed Uzun Hasan Mücadelesi ve Vene-
battan ileri gelmiştir. Bilhassa Safevf-
ni), Bombay 1857, ll ; Yahya-yi Kazvrnr. Lüb- dik", a.e., lll / 4-5 (1965 ). s. 63-138 ; V. Minorsky,
ler. Tebriz'de Akkoyunlular tarafından bü't-tevarf!), Tahran 1314 hş. , s. 232; Sam "A Soyurghal of Qasim b. Jahangir Aqqoyun-
yaptırılmış olan içtimar eserlerin pek Mirza, Tuf:ıfe-i Samf (nşr. Vahrd Destgerdil, lu", BSOAS, IX/4 (1950). s. 927-960; a.mlf..
çoğunu şuurlu bir şekilde yıkmışlardı. Tahran . 1314 hş. ; Gaffarr. Cihan-ara, Tahran "The Aq-qoyunlu and Land Reforms", a.e., XIV
1514 yılında Tebriz' e gelen Osmanlılar 1343 hş.; Feridun Bey, Münşea t, istanbul ( 1955), s. 271-297; a.mlf. , "Ak ~oyunlu", E/ 2
1277, 1, 392, 586; Hasan-ı Rumi u. Af:ısenü 't-te- (İng.). 1, 311-312 ; J. Aubin, "Note sur quelques
Uzun Hasan Bey'in camiini de harap bir
varfl] (n şr. Abdü lhüseyn-i Nevai). Tahran 1349 documents Aq Qoyunlu", Melenges Louis
halde bulmuşlardı. Yakub Bey'in Heşt­ hş.; . Hoca Sadeddin. Tacü't-teuarfh ( nşr. İ smet Massignon, Damascus 1956, 1, 123-147; H.
Bihişt adlı sarayını gören Venedikli bir Parmaks ızoğlu ). istan bul 1979, 1; Ali, Künhü 'l- Andreasyan. "XN. ve XV. Yüzyıl Türk Tari-
tacir bu sarayın ihtişamına hayran kalıp ahbaı; iü Ktp., TV, nr. 5959; Muhyiddin Gülşe- hine Ait Ufak Kronolojiler ve Kolofonlar",
TED, sy. 3 (1973). s. 83-148; M. Fuad Köprülü,
"Azeri", iA, ll, 118-151 ; Mükrimin Halil Yınanç ,
"Akkoyunlular", İA, 1, 251-270; a.mlf., "Bay-
sungur", İA, ll, 427 -428; a.mlf. , "Cihan-Şah",
İA, lll, 171 -189; R. Quiring-Zoche, "Aqqoyunlu",
Elr. , ll, 163-168. 14:1
ımı F ARUK SüMER

AKKÖPRÜ
Eski Ankara-İstanbul yolunun başında
Çubuk suyu üzerinde
bir Selçuklu devri köprüsü.
L
Akköprü'nün
restorasyondan Arapça kitabesine göre 619 Rebfüla-
sonraki hirinde ( 1222) Sultan ı. Alaeddin Keyku-
durumu
119881 bad tarafından yaptırılmıştır. Üzerinde
Ankara ikinci bir kitabe varsa da okunamamış-

274

Vous aimerez peut-être aussi