Vous êtes sur la page 1sur 120

MLL FOLKLOR

Aylk Uluslar Aras Halkbilimi Dergisi International and Quarterly Journal of Folklore

Trkiyede ilk halkbilimi enstits 1966 ylnda bu adla kuruldu.

Cilt/Volume: 6 Yl/Year: 12 Say/Number: 46 Yaz/Summer 2000 ISSN 1300-3984 NDEKLER/TABLES DES MATERES
Birka Sz /Quelques explications par diteur .........................................................3
Do. Dr. M. cal OUZ

slm Dnemde Trk Toplumunda Kadnn Yeri ve nemi/ Le lieu


et l'importance des femmes dans la socite turque la periode d'slam .......4 Prof. Dr. Umay GNAY

Belguedj'in Makalesine Gre Cezayir Konuma Dilindeki Trke Kelimeler ve Tunus'taki Durum/Les mots turcs dans le parler algeriens selon
l'article de Belguedj et la situation en Tunisie propos des mots turcs. .....10 Do. Dr. M. cal OUZ

ki Masal Tipi Katalounun Karlatrmal Listesi: Eberhard-Boratav: Trk Masallarnn Tip Katalogu (TTV=EB) ve Aarne-Thompson: Masal Tipleri Katalogu (TF=AT)/ La liste comparative des deux catalogues des types des contes: TTV=EB et TF=AT ...........................................22 H. JASON O. SCHNITZLER/ ev. (Traducteur): Do. Dr. Metin EKC

Bar Mano Aratrmalarnn nemi ve Yntemi zerine Tespitler/ Les


fixages sur la mthode et l'importance des recherches de Bar Mano.......40 Do. Dr. zkul OBANOLU

"Manas" ile "Kocaca", "Kzcibek", "Kurmanbek", "Seyitbek", "Ak Mr" Destanlar Arasndaki Paralellikler/ Les paralllismes entre les popes
"Ak Mr", "Seyitbek", "Kurmanbek", "Kzcbek", "Kocaca" et "Manas".....48 Do. Dr. Nerin KSE

Hayvanclk Terimleri ile lgili Bir Makale ve Baz Kkba Hayvanclk Terimlerimiz/ Un article su les termes d'levage et certains nos termes
d'levage menu btail .....................................................................................61 Yrd. Do. Dr. Nergis BRAY

lmnn 50. Yl Mnasebetiyle Konyal k Mehmet Yakc'nn Hayat, Edebi Kiilii ve iirlerinden rnekler/ En raison de la mort du
cinquantenaire, la vie, la personnalit littraire et des exemples des pomes de "Konyal chk Mehmet Yakc".................................................................79 Yrd. Do. Ali YAKICI

Mill Folklor

k Efgan Didar ve Hikyesi/ "Achk" Efgan Didr et son rcit ...................87


Yrd. Do. Dr. Aye YCEL

Trk Dn Gelenei inde Karakeili Trk Dnnn Ritel Adan Deerlendirilmesi/ Une vuluation au regard de rituel le mariage de
"Karakeili" turc dans la tradition du mariage turc ....................................92 Dr. Glin T EKER

Azerbaycan Makamlarndan Olan r'un Trk Mzii ile Karlatrmal Tahlili/ L'analyse comparative entre la musique turque et "ur" qui sont
les modalits Azerbadjan.............................................................................101 Yavuz ENlk Sevim EN

Anadolu'da Yaayan Halk nanlarnn Menei zerine Bir Aratrma/ Une


recherche su l'origine des croyances populaire qui vivant en Anatolie ......104 Dr. Bekir MAN

Kaygusuz Abdal Menkbnmesi/ Le "Menakbname" de Kaygusuz Abdal ....109


Yrd. Do. Dr. smet ETN

zkul obanolu ile "Halkbilim Kuramlar ve Aratrma Yntemleri Tarihine Giri" zerine Bir Sylei/ Une reportage avec zkul
obanolu sur "Halkbilimi Kuramlar ve Aratrma Yntemleri Tarihine Giri" ..............................................................................................................111 Murat FIRAT

Dorugz Kasabas'nda Anadut/Atk Zanaat/ L'artisanat de "Anadut" et


"Atk" Dorugz ..........................................................................................116 Yrd. Do. Dr. G. Tarman CENKOLU

Burunkla Ky Folklorundan Derlemeler/ Les compilations du folklore


du village "Burunkla" ...............................................................................118 Memduh ENOL

Burdur'dan ki Uygulama Dernek, aramba/ Deux pratiques Burdur:


"Dernek" et "aramba"................................................................................120 Kadriye TRKAN

Mill Folklor

BRKA SZ
Merhaba aziz okuyucu, Yeni bir sayyla daha sizlere merhaba demenin mutluluu ve heyecan iindeyiz. Mill Folklor, 1980'lerde kurulmutu, artk 2000'leri telaffuz ediyoruz. Dnyadaki baz halkbilimi dergilerinin yz hatta yz elli yl aan mrleri dikkate alndnda, 13 yllk varlk hikyemizin abartlmamas gereken boyutu hemen ortaya karsa da, bizde, kurumlamann ve srekliliin zorluu hesaba katldnda, istikrarl bir izgide yrdmz sylenebilir sanyorum. Okuyucumuzu "yeni" ile tantrma ve meslektalarmzn almalarn "dnya"ya aktarma eklinde zetleyebileceimiz uluslar aras olma misyonumuzun bir blmn oluturan eviri almalarmz nmzdeki dnemde de srdreceiz. Mill Folklor'un 1990 ylnda yaynlanan 6. saysnda yer alan Ursula Ewig'in "Masal, Masal Aratrmas ve Masal Derlemesi" adl makalesinin Prof. Dr. Zeki Arda ve Prof. Dr. Umay Gnay tarafndan Trke'ye kazandrlmasyla balayan eviri almalarmz, zellikle yayn danmanmz Prof. Dr. Umay Gnay'n stn gayretleri ve meslektalarmzn bu alana verdikleri nemle gibi byyerek, birka kitap oluturacak hacimdeki makalelerin dergimizin sayfalar arasnda yaynlanmasn salamtr. Bir kitap veya makale hakkndaki bilimsel bilgi sahibi olmak ve eletirel yaklaabilmek iin o eseri okumaktan baka bir yntemin bulunmad dikkate alnarak deerlendirildiinde, meslektalarmzn yapt evirilerin Trk halkbiliminin yntemsel ve kuramsal almalarnn ne denli zor ve bir dili konuabilmenin tesinde beceri gerektiren sanatsal ve bilimsel bir boyut tad hesaba katldnda, evirinin ortalama bir deerlendirmeyle yzde elli yaratma olduu dahi sylenebilir. te bu deerlendirme erevesinde, dnya folklor almalarndan daha fazla haberdar olmak ve onlara daha eletirel yaklaabilmek iin eviri almalarmz yrtecek meslektalarmzdan gelen evirilere ncelikle yer vermeye devam edeceiz. Bu erevede, bu sayda, yapt son derece nemli evirilerle Trkiye'de halkbilimi almalarnn ivme kazanmasna kmsenmeyecek katklar salayan deerli meslektam Metin Ekici'nin yeni ve alanmz iin son derece nemli bir evirisine yer veriyoruz. te yandan, uluslar aras bir dergi olma niteliimizi daha iyi vurgulayabilmek zere bir takm yeni kararlar aldmz da belirtelim. Bilindii zere Mill Folklor, yaklak yldr ABD'deki uluslar aras indeks kurulularndan olan M.L.A. ve Avusturya'daki TA tarafndan taranmaktadr. Dergimiz uluslar aras nitelii ile on yln geride braktndan dier indeksler tarafndan taranmas iin de giriimlerimiz srmektedir. Bilindii zere, teden beri dergimizin sayfalar arasnda her dilden yazya yer vermekteydik. nmzdeki saylarda bu yndeki almalarmza da hz vererek, halkbiliminin uluslar aras alanda tannm uzmanlarnn tercih ettikleri dillerdeki yazlarna veya bu tr yazlardan oluan zel saylara yer vermeye balayacaz. Buna ilaveten yaynlanan Trke yazlarn ulaslar aras alana tanmas dncesiyle, bu saydan balayarak "indekiler"in ngilizce ve/veya Franszca'sn da vermeyi kararlatrm bulunuyoruz. Bu nedenle, yazarlarmzn makalelerinin ngilizce ve/veya Franszca baln da gndermeleri gerekmektedir. Yaynlanacak yazlar hakkndaki teknik hususlarla, inceleme sreci, hakemlik kurumu gibi dier noktalar "Prensipler" ksmnda belirtildii gibi uygulanmaya devam edilecektir. Son not olarak, teknik bakmdan prensiplerimize uyduu Yaz leri tarafndan deerlendirilen yazlar, Yayn Danmanlarmzdan birinin gr, iki uzmann incelemesi ve Yaz Kurulumuzun salt ounluunun onay alnarak hakemlik kurumunun gereklerine gre yaynlanmakta olduundan makalelerin basm srelerinin gecikmesinden dolay sayn yazarlarmzn bizi anlayacaklarn umuyoruz. Do. Dr. M. cal OUZ Yayn Ynetmeni

Milli Folklor

SLM DNEMDE TRK TOPLUMUNDA KADININ YER VE NEM


Prof. Dr. Umay GNAY
slm dnemde Trk toplumunda kadnn yerini ve nemini tesbit edebilmek iin ncelikle iki konuya aklk getirmek gerekir. lk olarak insanlk tarihinin balangcndan XX. yzyla kadar btn dnyada cinsiyete gre iblm yapld iin kltrel deerler, sosyal kabuller ve protokoln de buna gre ekillendii gereini grmek zorundayz. Erkekler d dnya ile ilgili faaliyetleri stlenmilerdir. Kadnlara ev ii faaliyet ve aile ilikilerini dzenleme gibi snrl grevler verilmitir. Bu i blm sonucunda kadnlar d dnya ile ilgili faaliyetlerde grev alp kendilerini gelitirme, kantlama ve retken olma ansndan mahrum olmulardr. Annelik ve elik grevleri dnda hayatn btn alanlarnda ikinci derecede rol almlardr veya baz alanlarda hi varlk gsterememilerdir. Baz a ve baz topluluklarda deien oranlarda kadnlarn yeteneklerinin ve zeklarnn erkeklerden geri ve az olduu kabul edilmi ve bugn de bir lde bu anlayn etkili olduu toplumlar veya guruplar bulunmaktadr. kinci konu ise islmiyetin kabulyle birlikte yaadmz medeniyet ve kltr deiimdir. Gnmzde genellikle kadn erkek eitliinde ortaya kan yasaklar islmiyete balanmaktadr. Halbuki kadna baktaki olumsuz gelimeler islamiyetin kabulunden sonra girdiimiz Arap-Fars kltr diresinden bize aktarlan Arap-Fars ve Hint geleneklerinden kaynaklanmaktadr. Btn dnyada, sanatta, bilimde, edebiyatta, politikada nc durumda ve eser sahibi kadn says pek azdr, baz alanlarda hi yoktur. Trk toplumunda zellikle islmiyet ncesinde kadnlara yaklamn ok kat olmamasna ramen btn dnyada olduu gibi hayatn aksi olan edeb eserlere ve tarihi kaynaklara bakldnda kadnlar dima erkein hayat iinde veya yannda oynad role veya erkein onlara verdii deere gre belirmekte ve tantlmaktadrlar. Bir erkek her ada btnyle kendi yetenek, faaliyet ve birikimlerine, baar ve baarszlklarna gre deerlendirilmi ve deerlendirilmektedir. slmiyet ncesinde ve sonrasnda kadnlar ise baba, koca, oul veya erkek kardeinin statsne gre deerlendirildikten sonra kiisel nitelikleri sz konusu edilebilirdi. slmiyetten nce de sonra da bir kadn tek bana ve kendi adna toplum iinde varolamazd. Bal olduu erkein yaama alan iinde kendini gerekletirebilir ve retken olabilirdi. Feminist hareketlerle kadn erkek eitlii konusunda epeyce yol katedildii gnmzde bile bu anlay hala byk lde etkisini srdrmektedir.slmiyetin kabulnden sonra Trk toplumunda kadnn yeri ve deeri konusunu aklarken bu genel kabulleri de gznnde tutmakta yarar vardr. slmiyetin mminlere ngrd btn kurallar Kuranda bulunmaktadr. slmi dnya gr, kadn ve erkek

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
kullarn uymas gereken kurallar, Kuran ve Hz. Muhammedin sahih hadisleriyle belirlenmitir. Kuran ve sahih hadislere bakldnda islam inancnda kadnlar erkeklerden ayran ve aa gren hkmlerin bulunmadn gryoruz. Hrstiyanlk ve Yahudilik kadn nemsiz ve kusurlu kabul etmitir. Yahudilik ve Hrstyanla gre insann cennetten kovulmasnn sebebi kadn olan Havvadr. Yahudilik kadn sulu bulduundan ibadette, mirasta , akrabalkta erkekle edeer grmemitir. On Emir'de kadn, komunun kz ve eeiyle ayn yerde anlmtr. Hrstyanlk, insani zaaflardan kaynaklanan suun sorumluluunu btnyle Ademi yanltan Havvadan balatarak kadnlar sorumlu tutmutur. Kuran- Kerim kadna ve erkee insan olarak ayn deeri vermitir. Kuranda ve hadislerde mslman, imanl kul anlamnda kullanlan mminlikten hem kadn hem erkek ayn llerde ayn ekilde sorumludur. mann esaslar, islmn artlar hem erkek hem kadn iin geerlidir. Kuran- Kerim, Ademle Havva'y, ksaca insan yanltann eytan olduunu Bakara 2/36; Araf 7/20 surelerinde aklamtr. Hz. Muhammed, cennetin annelerin ayaklarnn altnda olduunu aklayarak Hz.Havvay insanln annesi mertebesine ykseltmitir. Kuran insan olma, din ykmllk akl ve kulluk ve mkafaat bakmndan kadn ile erkei eit tutmaktadr. Kadn ve erkek , cinsiyetlerinden dolay ortaya kan farkllklar birbirlerinden stnlk veya aalk anlamnda deildir. Bu farkllk yaradl hikmetine gre birbirlerini tamamlamalar anlamn tamaktadr. Erkek olsun kadn olsun mmin kullarn yaptklar hayrlar dllendirilecektir. (Al- mran 3/195). nsanlarn erkek kadn olarak yaratlmalarnn hikmeti bir ayette (Rum 30/21) de yle aklanmaktadr: Kaynamanz iin size kendinizden eler yaratp sizi sevgi ve merhamet ba ile birbirinize balamas da Allahn varlnn delillerindendir. Kuranda kadnlara ayrlm zel sure de kadnlarla ilgili yanl kabul ve uygulamalarn dzeltilmesine yneliktir. Nisa suresindeki ayetler bu konuya btnyle aklk getirmektedir: Sizi bir tek nefsten yaratan, ondan eini vareden ve ikisinden pek ok erkek, kadn meydana getiren Rabbinize hrmetsizlikten saknn(Nisa 4/1). Erkei de yaratan Allahtr, kadn da yaratan Allahtr. Erkek, kadn kim mmin olarak yararl iler yaparsa, onlar cennete gireceklerdir, kendilerine zerre kadar zulmedilmez ( Nisa 4/24). Bu rnekler oaltlabilir, Kuran ve Hadisler kadn erkekten aa grmediine gre neden islmi dnemde Trkler arasnda da kadnlar kmsenmi ; elik ve annelik dnda hayat alanlarnda faaliyet hakk tannmamtr? Din bir inan sistemidir. Soyut olarak zihinde yerleir ve geliir. Ancak dini inanlar uygulamaya baland anda somutlarken kltrel kabullerin etkisi altna girmektedir. Btn dnyada din limleri, dinlerin folklordan ayrlmas ve saf dini inan olarak yaanmas gerektiini savunurlar. Uygulamada bu mmkn olamamaktadr. nk geni halk kitlelerinin rituellere ihtiyalar vardr ve dini inanlarn ritellerle yaarlar. am aalaryla kutlanan sann doum gn aslnda Hrstyanlk ncesi pagan kalnts zerine ekillenmi bir gelenektir. Mslmanlk da, slmiyet ncesi pek ok inan kabul ve pratik yannda

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Arap, Fars ve Trk kltrnn kabulleriyle renilmektedir. Geni halk kitleleri pek ok inan, kabul ve pratii hi sorgulamadan nesilden nesile islmiyet adna tamaktadr. Kltr deimesi, bir toplumun mevcut dzeninin madd ve manev medeniyetinin bir tipten bir baka tipe gemesidir. Kltr deimesi, bir toplumun siys yapsnda, idar kurumlarnda, topraa yerleme tarznda iman ve kanaatlerinde, bilgi sisteminde, terbiye anlaynda, kanunlarnda, maddi alet ve vastalarnda, bunlarn kullanlmasnda, toplumsal ekonomisinin dayand tketim maddelerinin sarfnda az ok meydana gelen deiimleri ihtiva eder. Terimin en geni manasyla kltr deimesi, insan medeniyetinin daimi faktrdr. Kltr deiimi srekli gerekleen bir olgu olmakla beraber Trk kltr, tarihi iinde iki kere bilinli ve belirli bir tercihle byk deiime uramtr. X. asrda Karahanl hkmdar Satuk Bura Han tarafndan slamiyetin devletin resmi dini olarak kabul edilmesinden sonra Arap-Fars medeniyet dairesine girilmi ve ilk byk kltr deiimi yaanmtr. 1839 Tanzimat Fermanyla resmiyet kazanan, Cumhuriyetin kuruluundan sonra gerekleme sreci hzlanan Dou medeniyetinden Bat medeniyetine geile Trk kltr ikinci byk deiimi yaamaktadr. Trkler islamiyetle birikte ArapFars kltr dairesine girmilerdir. Bu kltr ve medeniyet deiikliini gsteren en nemli eser Kutadgu Biligdir. Kutadgu Bilig yeni medeniyet ve kltr dairesinde hayatn her safhasnda duyulan ihtiyalar gidermek ve ahenkli bir toplum hayat kurmak zere kaleme alnm bir eserdir. Eserin yazar Yusuf Has Hacip bu tip eserlerin Arap, Fars ve Hint kltrnde pek ok olduunu Trke byle yol gsterici bir kitabn kendisi tarafndan ilk defa yazldn mukaddeme blmnde aklamtr. Kltr deiimi sz konusu olduunda ncelikle etkilenen kurumlarn banda aile gelmektedir. Kutadgu Biligde aile ii mnasebet, kadnn sahip olmas gereken vasflar ve ocuklarn eitimi konularnda da tavsiyeler yer almaktadr. Aile iinde erkein grev ve sorumluluklar ile ilgili hibir aklama bulunmamaktadr. Ailenin yapsn kuruluundaki ller belirler. Kutadgu Biligin 57. Babnda evliliin nasl yaplmas gerektii zetle yle anlatlmaktadr: Evlenirken ok dikkatli olmal ve iyi bir kz aramaldr. yi bir kz, soyu sopu belli, iyi bir ileye mensup, iyi bir mslman, haya sahibi ve temizdir. Erkek yz grmemi, bkire bir kz olursa karlatrma yapamayaca iin kocasn sevecektir. Erkek kendinden aa derecede bir kzla evlenmelidir. Kz kocasndan yksek aileye mensup olursa, erkek ona esir olur. Yz gzellii yerine huy gzellii tercih edilmelidir. Aile kurumunun temel iki kiisinden biri olan kadna bu ekilde bak Dou kaynaklarndan bize aktarlmtr. nk X. asrdan nceki Trk eserlerinde kadn kmseyen kabuller yer almad gibi e seiminde iki cins eit lde sz hakkna sahiptir. Evlilikte ortak ama, ortak inan ve hareket esas kabul edildiinden Kutadgu Biligden nceki eserlerde eler birbirlerinde bu zellikleri ararlar: Ouz Kaan Destannn islm rivayetinde, Ouz, ailesinin evlenmesi iin tantrd kzlara ncelikle islmiyeti kabul edip etmeyeceklerini sorar. slm dinine girmeyi kabul et-

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
meyen iki kz inanlar uymad iin geri ailelerine gnderir. slmiyeti kabul edeceini ve Ouzla birlikte hayatn her trl mcadelesini yrteceini syleyen kzla evlenir. Dede Korkut Hikyelerinde Kan Tural-Selcen Hatun, Bams Beyrek-Ban iek iftlerinde iki cinste birbirlerinde savalk ve kahramanlk vasflarna ncelik verdikleri iin birbirlerini seerler. Dede Korkut hikyelerinde evlilikte e seiminin kiisel bir tercih olduu akca ifade edilir. Yumuak ve nazl bir ee sahip olmak isteyenler, cicili bicili Trkmen kzlar ile evlenebilirler. Geleneksel Hint anlaynda evlilik erkeklere fizik ihtiyalarn gidermek iin tavsiye edilir. Akn ve kadnla paylalacak dnce ve duygularn erkein kiiliine olumsuz etki yapaca gr yaygndr. Arap-Fars anlay da kadn erkein denetlemesi gereken tehlikeli bir canl olarak kabul eder. slmiyet ncesi Araplarn kz ocuklarn diri diri gmdkleri dnlrse, bu kltrlerin iyi eitim aldklar ve renim grdkleri takdirde kadnn ve erkein nitelikli insanlar olabilecekleri gereine btnyle kapal olduklar grlr. Bu kabullerde erkeklerin iyi yetimemi, kusurlu, sorumsuz ve gvenilmez olanlar grmemezlikten gelinmitir. Erkekler doutan stn kabul edilmitir. Btn olumsuz vasflarn kadnlara has olduu kabul edilmitir. Kutadgu Biligin 59. Babnda yer alan ocuk terbiyesi ve kz ocuklar ile ilgili deerlendirmeler, Dou kltrlerinden bize aktarlm talihsiz hkmlerdir: (4510) Kz abuk evlendir, uzun mddet evde tutma, yoksa hastala luzm kalmadan, yalnz bu peimanlk seni ldrr. (4511) Ey dost arkada, sana kesin bir sz syleyeyim; bu kzlar domasa, doarsa yaamasa daha iyi olur. (4512) Eer dnyaya gelirse, onun yerinin topran alt veya evinin mezara komu olmas daha hayrldr. (4513) Kadnlar her zaman evde muhafaza et, kadnn ii d gibi olmaz. Kutadgu Biligin dier blmlerinde erkek ocuk yetitirme ile ilgili baz deerlendirmeler bulunmaktadr. Bu deerlendirmelerde insann kiiliini ve geleceini yetitirme tarznn belirleyecei vurgulanmaktadr. Bu eitim ve insana bak asndan doru bir deerlendirmedir: (1218) Baba olunun yetimesi iin emek sarfederse, olu o terbiye altnda iyi olarak yetiebilir. (1221) Baba lim ve zeki ise, oluna dima sk bir terbiye vermelidir; bunun uslu aresi budur. (1223) Kimin ocuklar nz iinde yetitirilirse, o kimseye alamak der; keder ona mukadderdir. (1224) Baba ocuunu kklkde babo brakrsa kabahat ve su ocukta deil babadadr. (1228) ocuklara fazilet ve bilgi retmeli ki, onlar iyi ve gzel yetisinler. Orta-Asya Trk Kltr diresinde erkek ocuun yetitirilmesinden birinci derecede baba sorumludur ve rnek kii de babadr. Yukardaki beyitlerde de erkek ocuun yetitirilmesinde birinci derecede sorumlu kiinin baba olarak belirtilmesine ramen aile kurumunun islmiyetten sonra ald biim iinde babalarn ocuk yetitirme konusundaki aktif rolleri ortadan kalkmtr. Kadnla erkein insani ilikileri olamayaca ve yanlz cinsel iliki iin birarada bulunaca kabulnn etkisi sonunda gelitirilen haremlik-selmlk,

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
ka-g ve erkein doutan stn olduu kabul zaman iinde aile yelerinin paylama alkanlklarn ortadan kaldrmtr. Sofrada, sokakta, elencede, retimde birlikte olamayan kadn ve erkein iletiimi kopmutur. ocuklar iin baba, yanllar affetmeyen, hatalarn duyurulmamas gereken korku kayna bir otorite haline gelmitir. Aile iinde gerek duygu ve dncelerini birbirleriyle paylaamayan gerek kimliklerini birbirlerinden saklayan iki yzl bir yaama tarz ekillenmitir. Anadoluda bugn de yer yer devam eden bu anlayn sonucu olarak kz ve erkek ocuklarn yetitirilmesi aciz, aklsz, cahil, kaypak olarak nitelendirilen kadnlara devredilmitir. Saduyulu kadnlar, baba ile ocuklar arasnda salkl iletiim kurmular ve bu ailelerde salkl nesiller yetimitir. Annenin kendisi problemli ise byle bir kiinin aracl ve arabuluculuu ile baba ile ocuklar arasnda zlmesi bazen imknsz hale gelen nemli problemler ortaya kmtr. Bu anlay erkeklerin bir blmnn de baba sorumluluundan uzaklamasna da sebeb olmutur. Kadnlarn entellektel faaliyetlere katlamamalar sonucunda Osmanlnn son dneminde zelikle Karagz, Orta Oyunu ve Meddah hikayelerine akseden ekliyle kadn ve erkein kiiliklerinde byk nitelik kayb meydana kmtr. Kutadgu Biligde saadet bulduran bilgiler olarak nitelendirilen bilgiler arasnda kadn, kz ocuk yetitirme, ksaca aile ile ilgili yaplan tavsiye ve deerlendirmeler btnyle insan yaradlna aykr ve Trk anlayna da tersdir. Kutadgu Biligdeki kadnlarla ilgili tavsiyeler hem yazl hem szl kltr vastasyla halk arasnda gnmze kadar aynen tanmtr. slmiyet sonrasndaki dnemde komu kltrlerin etkisiyle giderek erkeklerin kadnlarla akrabalk veya ak dnda arkadalk, dmanlk veya i retme eklinde cinsellie dayanmayan insan ilikileri olamaz anlay giderek yaygnlamtr. Bu byk lde, XX.yzyla kadar btn dnyadaki yaygn ve doal kabul ve anlaytr. Erkeklere ait bir dnyann iinde onlarn verdii neme ve sahip olduklar itibara ve imkna gre deerlendirilen kadnlardan beklenen vasflar da erkeklerden farkl llerle belirlenmitir. Gzellik, ee sadakat, dourganlk, ev ilerinde beceriklilik, evresi ile uyumluluk, itaatkrlk, sessizlik ncelikli vasflar olarak nem kazanmtr. evresi ile barklk dnda bu vasflardan hi biri erkekler iin szkonusu edilmemitir. slmiyet ncesi Trk eitim sistemi iinde bugnk ada eitimde olduu gibi kz ve erkek ocuklarn nce ortak insan vasflar kazanmalar sonra cinsiyetlerinin gerekli kld rolleri stlenmeleri esasna dayanan salkl yaklamn byk lde terkedilmesinde pek ok ynyle Kutadgu Bilig ve benzerlerinin olumsuz katks olduunu ifade etmek gereklidir. Trk toplumunda zellikle islmiyet ncesinde bu yaklamn ok kat olmamasna ramen btn dnyada olduu gibi hayatn aksi olan edeb eserlere bakldnda kadnlar dima ikinci derecede, erkein hayat iinde veya yannda oynad role veya erkein onlara verdii deere gre belirmekte ve tantlmaktadrlar. Bir erkek her ada btnyle kendi yetenek, faaliyet ve birikimlerine, baar ve baarszlklarna gre deerlen-

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
dirilmi ve deerlendirilmektedir. Kadnlar ise baba, koca, oul veya erkek kardeinin statsne gre deerlendirildikten sonra kiisel nitelikleri sz konusu edilebilir. Bir kadn tek bana toplum iinde varolamaz. Bal olduu erkein yaama alan iinde kendini gerekletirebilir ve retken olabilir. slmi dnemde kadnn yeri ve nemini deerlendirirken poligami konusundan da ksaca bahsetmek gereklidir. Gene insanlk tarihinin balangcndan itibaren btn kltrlerde poligamiye rastlanmaktadr. Kuran en doru olann tek elilik olduunu ancak artlar gerei ereklerin drt kadna kadar evlenebileceini bildirmektedir. nsanolunun birden fazla ee eit davranamayaca vurgulanarak srarla tek elilii tercih etmesi tavsiye edilmektedir. Genellikle slamiyetin bu yorumu ok tartlmaktadr. slmiyet ncesi Trk hayatnda da kumalk gelenei ile poligami vardr. Bat metreslik kurumu ile tarihi dnemlerinde ok elilii yaamtr. deal ve doru olan aile birlii asndan tek elilik olmakla beraber maalesef her dnemde bazen gelenek adna, bazen ak adna, bazen apknlk adna ok elilik yaanmaktadr. Tek eliliin hakim klnmas iyi eitim ve salkl geleneklerin uygulanmas ile mmkn olabilir. Trk hayatnda islmiyetten nce de sonra da ok elilik yaanmtr. Gelenek ilk ee protokol stnl vermi, dier eleri ynetme ayrcal tanmtr. Fransz geleneinde metres gibi, Trk geleneinde de kuma resmen toplum tarafndan e gibi sayg deer bir konum olarak kabul edilmitir. Kadn da erkek gibi kendi adna var olabildii zaman bir erkein himayesinde saklanmak ihtiyacn duymayacaktr. Doru e seimleri evlilik birliinin ahenkle devam etmesini salayacaktr. Btn dnyada olduu gibi Trkiyede de XX.Y.Y.la kadar olan dnemde yaygn olarak kadnlara kendi adlarna varolma ve entellektel faaliyetlere katlma hakk tannmad iin sanatta, bilimde, edebiyatta, politikada nc durumda ve eser sahibi kadn says pek azdr, baz alanlarda hi yoktur. Ancak iinde bulunduumuz yzylda hayatn her alanna kadnlarn da erkekler kadar katkda bulunacaklarndan phe edilmemelidir. zellikle XX. yzyln ikinci yarsndan sonra kadnlar kendi adlarna varolabilme imkn bulduka sanattan edebiyata, bilimden teknolojiye kadar d dnya ile ilglili alma alanlarnda baarl ve ayn zek seviyesindeki erkekler kadar retken olabileceklerini gstermilerdir. Ancak, sorumlulukta ve imtiyazda eitlik anlaynn btn toplum ve kesimlerde egemen olabilmesi daha zaman alacaktr. Dnyann pek ok yerinde olduu gibi Trkiyede de yer yer erkein stnl anlaynn hakim olduu kabul ve yaklamlar hal baz kesimlerde olduka etkilidir.

Kaynaklar: 1. Reit Rahmeti Arat, Kutadgu Bilig, Ankara 1959. 2. Umay Gnay, Trk Destan ve Efsanelerinde Kadn, Tercman Kadn Ansiklopedisi, C. II, stanbul, I984, s. 403-423. 3. Kastamonuda lk Kadn Mitinginin 75. Yldnm Uluuslararas Sempozyumu Bildirileri, Atatrk Aratrma Merkezi, Ankara 1996

Milli Folklor

BELGUEDJ'N MAKALESNE GRE CEZAYR KONUMA DLNDEK TRKE KELMELER VE TUNUS'TAK DURUM
Do. Dr. M. cal OUZ
Trkiye'de zerinde yeterince durulmad ve bilimsel aratrmalar yaplmad kansn tadm Kuzey AfrikaTrkiye etkileimi sorunsalnn kelimeler dzeyindeki yansmasna iaret eden bu deerli makale (Belguedj, 1971),1 Cezayir konuma dilinde yaayan Trke'den dnlenmi kelimelerin dnyasn yaadklar ortamla birlikte eletirel olarak vermektedir. Biz bu yazda, Cezayir konusunda hibir katkmz olmakszn ad geen makaleyi zetleyen, eletiren ve tantan bir deerlendirmeden sonra, bu makalenin paralelinde Tunus'ta yaplan ve bizim yaptmz almalara yer vereceiz. Belguedj'in bildirdiine gre, Cezayir'de Trke kelimeler zerine yaplan en deerli ve kendisinin de baz olarak ald alma 1922 ylnda Ben Cheneb tarafndan yaplmtr. Ben Cheneb, bu almasnda 630640 civarnda TrkeFarsa kelime tespit etmi ve son tahlilde "Cezayir konuma dilinde Trke'nin hibir etkisi yok gibi grnyor" eklinde bir kanya ulamtr. 2 Belguedj, yaadklar ortamla birlikte verdii kelimeleri deerlendirirken makalesini Ben Cheneb'in bu dncesinin yanll, Trke kelimelerin gnlk hayat zerinde byk bir etkisi olduu ve hl yaamaya devam ettii dncesi zerinde oturtmaktadr. Belguedj, XVIXIX. yzyllar arasndaki Cezayir'deki Trk varlnn bu lkedeki toplumsal tabakalamay belirledii grn dile getirdikten sonra, Osmanl dnemi toplumsal yaplamasn u ekilde gsteriyor: En stte (yaklak 15.000 kii) idar ve asker gc elinde tutan Trkler, bir basamak altta anneleri yerli, babalar Trk olan "Qurugl"lar,3 bunlarn altnda kkenleri AraboBerber veya Endls gmeni olan ve ticaret ve sanatla uraan ehirliler, bunlarn altnda tarm arazilerinde ve yaylalarda tarm ve hayvanclkla geinen Arobo-Berberler, bunlarn altnda konar ger olarak yaayan ve ehirlerde kaba inaat ilerinde vasfsz olarak alan "Kabileler" ve "Sahrallar" ayrca Endls gmeni Yahudiler ve Akdeniz lkeleri arasnda ticaret yapan tccarlar Cezayir piramidini tamamlyor. Belguedj'in dncesine gre bu toplumsal tabakalamann en dramatik grubunu, Cezayir konuma dilinde "Qurugl" eklinde ifade edilen "Kuluolu"lar meydana getiriyordu. Bunlarn babalar Trk olduu iin yerli ahali ile kaynaamyorlar, anneleri yerli olduu iin Trkler tarafndan tam benimsenmiyorlard. Bu dramatik yapsna ramen, bu toplumsal tabaka devaml Trkler'in yannda yer alm ve her trl devlet grevinde dier gruplara gre daha imtiyazl olmutur. Cezayir konuma dilinde yaayan kelimeler doruktaki Trklerle, yerli halk ile daha fazla kaynaan "kulolu"larn brakt miras olarak gnmze gelmitir. Belguedj'in aktardna gre, Ben

Milli Folklor

10

Yl: 12 Say: 46
Cheneb'in almasnda yer alan kelimelerin mesleklere gre dalm yledir: 72 terim asker, 31 denizcilik, 39 beslenme, 59 let-edevat, 55 giyim, 65 meslek ad ve 311 dier eklindedir. Bu dalm verdikten sonra yazar, Trke kelimelerin tarm ve hayvanclk alannda yer almamasna dikkat ekerek, Trklerin bu alanla ilgilenmedikleri grn dile getiriyor.4 Bilim ve sanat alanlarnda Trke kelime bulunmazken, asker ve idar alanda Trke kelimelerin okluunu da yazar ayn yaklamla aklyor. Trke'nin brakt kelimelerin en fazla "ba" n eki ve "-c" son eki ile yaplan kelimeler olduuna iaret eden Belguedj, idar terimlerden rnek olarak unlar kaydediyor:5 Tabya, tophane, kla, boaz, fener, karraka, hazneci, tabac, beytlmalc, ba adl, ba cerrah, ba hazzab6 topu, lamc, akmak, anbarc, filikac, Asker ve idar yap hakknda bilgi veren bu kelimelerden sonra yazar "-c" ekinin ilekliinin halk arasna yaylm rnekleri olarak "erbeti, hurdac, kahveci, bakc (yankesici), kumarc kelimelerini kaydediyor. Bu erevede, tarm hatrlatan bir terim olarak "bostanc" kelimesini de kaydediyor ve bunun halk arasna yaylmadn, ehir ii ve liman evresi aktivitelerinde kullanldn ifade ediyor. "-c"nn fikirci, kfrc, postac gibi rneklerde olduu gibi yabanc kelimelerle de birletiini "ba" n ekinin ba kezzab eklinde halk arasnda yaayan kelimeler trettiini kaydeden Belguedj, ayakkabclk ve dericilik alannda yirmi bee yakn kelimenin bulunduu bildiriyor ve u rnekleri veriyor: Bk, teber, demir, mumya (bal mumu), ksele, srma, bulgar, tabla, mest, bamak, tomak (ata binmede kullanlan izme), izme. Dokumaclk alannda, tezgh, rp, perem, pembezar, brmcek, ember, evre, atma, gergef, tel, glaptan, kemha, dimi, bezfermene, klh. Mutfak alannda yer alan 62 kelime arasndan Belguedj'in makalesine aldklar ise unlardr: mlek, teneke, tava, kazan, baklava, brek, rek, samsa, dolma, kapama, kfte, erite, baluza, stla, turu, pastrma, kavurma, bryan, bryanc, kahveci, cezve, bakra, murziya,7 prasa, pancar, maydonaz. Oyun alannda; pul, zar, iki bir, d be, drt ift, tavla, tozbir,8 ve ldes'in, mzik alannda ise; gayda ve zurnann halk arasnda yaadn belirtmektedir. Belguedj, Cezayir dilinde yaayan Trke kelimelerin baz mesleklerde ve halk arasnda ilgi ekici bir yaygnla ve etkinlie sahip olduunu vurgulayarak, eitli sosyal dilimler arasnda yaayan aman, hadar ba (hazr ba, ba stne), bereket versin, oh, yasak, belki, hdk, kereste, kstek, kaftan, ba aa, avu, hoca, helvac, kebap, ocak gibi kelimeleri kaydettikten sonra, son tahlilde, Trklerin Cezayir'den ayrlndan sonra yava yava Trke kelimelerin yerini Franszcann aldn, Birinci Dnya Sava'ndan sonra Cezayir kltrnn kkl bir deiim srecine girdiini, bu sre iinde kaybolan mesleklerin bir ok Trke kelimeyi unutturduunu, bu alanda alan yeteri kadar tarihinin9 olmamas sebebiyle yaayan kelimelerin bile tam olarak belirlenmediini vurgulayarak, kltrn deiim alanlarnn dili de deitirdii grne yer vermektedir. Belguedj'in Cezayir konuma dilinde yaayan Trke kelimelerin yerel telaffuzlarn verdii ve bu kelimeler evresinde Cezayir'ir tarihi ve kltrel doku-

11

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
sunu analiz ettii, Trkoloji almalarnn Kuzey Afrika boyutu asndan son derece nemli bu makalesinden sonra, Tunus'a gelecek olursak; belki Belguedj'in Cezayir konusunda elde ettii birikim kadar Tunus'tan malzeme bulmak mmkn olmayabilir. Ancak; bu dikkat noktas asndan Tunus'un da bkir olduu hesaba alndnda gzlem ve tespitlerimizle, aratrmalarmzn ve bunlara dayanarak syleyeceklerimizin, Trke kelimelerin dnyasndaki Trk kltrnn Cezayir'den sonra Tunus'taki grnm hakknda bir n bilgi vermenin, aratrmalardaki dikkat alannn geni tutulmas noktasnda verecei mesaj bakmndan kayda deer olabileceini dnyoruz. Bilindii zere Osmanl devlet idaresi Cezayir'de "dey" ler (daylar, Cezayir daylar), Tunus'ta "bey" ler zerine kurulmutur.10 Belguedj'in makalesinde sz ettii ekilde Tunus'ta da dorukta belirli bir sayda Trk idarecinin varl ve bu idarecilerin "beylik saltanat" eklinde babadan oula geen bir sistemle Tunus'u ynettikleri btn kaynaklarn kaydettii sradan bilgilerdir. Nitekim bu idar yapdan gnmze ulaan onlarca mimari, gelenek ve dier kltrel varlklardan sz edebilmekteyiz. "Bey" ailesinden kalan saraylar, konaklar kkler ve dier sosyal yaplar, bata Tunus ve banliyolar olmak zere lkenin hemen hemen her yerinde grlmektedir. Bunlarn envanterini karmak bile bal bana bir itir. Tunus'ta "Bey Soka'ndaki "Trbetl Bey" (Beylerin Trbeleri) ile balayan, ve Bizert yolundaki XVIII. yzyl Sinan tarz gzl kprye kadar uzanan geni bir alanda camiler, emeler, kitabeler, Trk sokaklar ile devam eden, ariv yazmalar, ktphane belgeleri, Trk beylerinin kzlarnn eyiz senetleri ile renklenen bu geni aratrma alan, Trkiye'den gelen bir ka aratrcnn yapaca almaya ramen, kendi unutulmuluu ile bizim ihmalimizin oluturduu kara rtlerin arasnda hl bkir bir alan olarak kalmaya devam ediyor.11 Tunus'un Fransa'dan bamszln kazand tarihe kadar, lkenin ynetimi resmen "bey"lerin elinde idi. Beylerin Tunus'taki idari hakimiyeti, Tunus Cumhuriyeti'nin iln edilmesiyle son bulmutur.12 Beylerin kkenlerinin Trk olmas veya Tunus'taki Trkleri temsil ediyor grnmeleri, Tunus'ta Trk olmay her zaman zellikli bir konuma getirmitir. yle ki, Tunus'ta "Trk", ehirli, meden grgl insan anlamlarn bnyesinde toplamtr. Btn bu unsurlar, Tunus'taki Fransz etkisine ramen, Trk imajn simgeleyen baz unsurlarn kaybolmasnn nne gemitir denilebilir. Bunun da yan sra, Fransz idar sisteminin Trk idar sistemi zerine oturtulmas, "bey", "paa" "blk ba" "avu", "aa" gibi nvanlarn kullanlmaya devam etmesi, yani bu nvanlar tayanlarn sosyal ve idar rollerinin bsbtn ortadan kalkmas, Tunus'taki Trk imajn olumlu ynde etkilemeye devam etmitir. Bu olumlu etkinin gnmze uzants olarak, Tunus'un kurulduu eski ehir anlamnda kullanlan "Medina"daki "Trk Soka", "Paa Soka", "Laz Soka", bu blgede turistik hareketlilik iinde korunan "Trk evleri", "Bey konaklar", bata Tunuslu Hayreddin Paa13 olmak zere devlet yneticilerinin saraylar, zellikle "Bardo Saray" ve gzde turistik mekanlarda hl turistlere ikram edilmeye devam edilen "Cafe Turc"14 , niversitelerden byk ticar irketlere kadar hayatn eitli alanlarnda gsterdikleri baarlarla ta-

Milli Folklor

12

Yl: 12 Say: 46
nnan "Trk", "Kazdal", "Bayram", "stanbullu", "Bursal", "zmirli", "skenderunlu", "Tireli", "Batopu", "Moral", "Bostanc", "Baltac", "Tireli", "elebi" gibi soyadlarn tayan yzlerce aile Tunus'taki olumlu Trk imajn belirlemekte ve srdrmektedir.15 Tunus'ta halkbilim alannda uzmanlam akademik bir yap bulunmamaktadr. Bu alandaki almalar Fransz sisteminin etkisiyle Etnoloji, Antropoloji, Sosyoloji, Etnografya, Arkeoloji ve Dilbilim gibi sosyal bilimler tarafndan yrtlmektedir. Dolaysyla Tunus'un halkbilimsel dokusunu kavrayabilmek iin bu disiplinlerin bak asna gre yaplm almalar aratrmak ve analiz etmek gerekmektedir. Tunus Halkbilimi zerine ncelikle zerinde durulacak kurululardan biri Kltr Bakanl'na bal Mill Sanatlar ve Arkeoloji Enstits"dr. Bu Enstitnn 1968 ylnda kurduu "Halk Gelenekleri ve Sanatlar Merkezi'nin dzensiz aralklarla yaynlad "Halk Gelenekleri ve Sanatlar Defteri" adl dergi 1998 ylnda on ikinci saysn yaynlamtr. Geen zaman iinde enstitnn ad "Mill Kltrel Miras Enstits" ne dntrlm, derginin ad ise "Halk Gelenekleri ve Sanatlar" eklinde deitirilmitir. Baz ynleriyle Mill Folklor Enstits adyla Kltr Bakanlna bal olarak kurulan bizdeki kurumu artran bu enstit ve yaynlar hakknda karlatrmal bir alma yaptmz belirtelim. Tunus Halkbilimi zerine alan bir dier kurulu Jean Fontaine tarafndan ynetilen "Arap Edebiyat Enstits" (IBLA) dr. Bu enstitnn Tunus Halkbilim zerine yapt almalar daha ziyade derlemelere dayanmaktadr. Bir dier kurulu "Sosyal ve Ekonomik Aratrma ve nceleme Merkezi" (CERES" adn tamaktadr. Bu ve benzeri kurum ve dergilerin adlarn oaltmak mmkndr. Bu kurumlarn dnda amatr merak erevesinde halkbilim malzemeleri toplayanlar da bulunmaktadr. Bunlar arasnda Tahir El-Hemeri (18891973) nin almalar kayda deerdir. Insttut National du Patrmone (Mill Kltrel Miras Enstits)nn az saydaki halkbiliminin szl mahsulleri zere alan aratrclarndan biri olan Hafnaoui AMMAKA'nin Dr. Tahir El-Hemeri zerine hazrlad almas ile, Naceur Baklout'nin "Contes Populaires de Tunisie" (Tunus Halk Masallar) adl almasn, Tunus Halkbilimi zerine yaplm az saydaki alma arasnda kayda deer olarak zikredebiliriz. Bunlarn dnda Tunus Tiyatrosunda ve sinemasnda belli bir yeri olan glge oyun "Karagz" zerine yaplm az saydaki makale ve aratrmay de ilave etmeliyiz. Bu konu zerinde ayrca duracamz iin burada sz etmekle yetiniyoruz. Tunus'ta, folklorun tarihesi ve nemi zerine dikkatini ynelten aratrc Othman l-Kak'n16 almas, szn ettiimiz az saydaki alma arasnda nemli bir yere sahiptir. "Tunuslularn Gelenek ve Grenekleri" eklinde Trkeye evirebileceimiz almasnda lKak, folklorun Avrupadaki geliimine ve yararland bat kaynaklarna dokunduktan sonra almasn "folklorun konular", "Tarih inde Tunus Folkloru", "Folklorun Kaynaklar", "Folklor zerine Nasl allr" eklinde drt blmde toplamaktadr. Ne yazk ki, lKak, metodoloji transfer ettii bu almasndan sonra, akademik alma yntemini devam ettirmemi, folklor almalarn, dier idar grevlerinin ya-

13

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
nnda "bo zaman" deerlendirmesi eklinde yrtm, bu almalar akademik bir evrede yrtlmedii iin onun takipileri de bu yntemi srdrmlerdir. Othman l-Kak, 1972 ylnda yaynlanan ve Trkeye "Tarihte Tunus-ran likileri" olarak aktarabileceimiz almasnda, baz Trke kelimeleri ve gei yolunu belirtmeksizin "Farsa'dan Arapa'ya Geen Kelimeler" (al-Kak 1972: 153-164) bal altnda Trke yoluyla Tunus lehesine tanan Farsa kelimeleri de edeb Arapa'ya geenlerle birlikte ele almaktadr. Kelimelerin folklorik anlatm ortam zerinde durulmamaktadr. Bu yzden bu almada yer alan kelimelerin toplumsal rol ve nemi zerinde bir fikir yrtmek mmkn olamamakta, yazar sadece kelimelerin listesini vermektedir. Bu konudaki bir dier alma brahim Buazi tarafndan 1997 ylnda yaplmtr. "Tunus Lehesinde Trke Kelimeler" olarak Trke'ye aktarabileceimiz bu makalesinde yazar, Trke olduunu syledii 49 kelimeye yer vermektedir. Etimolojik tahlil denemesi yaplan bir takm kelimelerin yanl tahlil edildii bu alma, Tunus'ta Berevi'nin almasna kadar en kapsaml alma olma niteliini tamaktadr. 17 Tunus lehesinde Trke kelimeler zerinde bir akademisyen ve dilbilimci olarak ilk defa Muhammed Fazl Berev durmutur. Fransz Dilbilim uzman olan Berev, Trke'ye "Gemite ve Gnmzde Tunus'ta Trke Kelimeler" olarak aktarabileceimiz yaynlanmam almasnda 200 civarnda Trke kelimeyi yaadklar tarih ve toplumsal anlatm ortam ve etimolojik tahlili ile ortaya koymaktadr. Yazarn yaklak yldr srdrd ve bizim de yer yer katkmz olan bu deerli almann yaynlanmasyla Trke'nin Tunus'taki varl byk lde gn na km olacaktr. 18 Tunuslu aratrclarn bu almalarnn yannda, biz de halkbilimsel anlatm ortam iinde Tunus'taki Trke kelimelere dikkatimizi yneltmi ve baz kelimeleri halk arasndan derlemi, bunlarn kullanm skl ve kullanm alanlarn izlemeye balamtk. Muhammed Fazl Berevi'nin kapsaml almasndan haberdar olduktan sonra, "bildiiniz Trke kelime var m?" veya bizim tespit ettiimiz kelimeyi "bu kelimeyi tanyor musunuz?" eklinde balayan anlatm ortam tespit almasna, Berev'nin tespit ettii ve tarih kaynaklarda veya toplum arasnda yer alan kelimeleri de ilave ederek ynelttiimiz sorulara aldmz cevaplar, bir halkbilim almas ve yaynlamay, planlayarak yrtmekte olduumuz bir proje olarak, Berev'nin almasyla ivme kazanmtr. Berev'nin almasyla gn na kacak olan tarih alanda kalm kelimelerin bir blm hemen bu blgenin tarihinden sz eden her kaynakta karmza kmaktadr. (Tll, 1974), (Venture Paradis, 1983), (Lerguenche 2000) Bu tr kelimeler arasnda "Ocak", "Yolda", "Beylik", "Yayaba", "A", "Karakulolu", "Baaa", "Mahalle", "Bayram", "Sakaba", Aba", "Blkba", "avu", "Baavu", "Paa"... kelimeleri kullanm sklklaryla dikkat ekiyor. Dikkatimizi zellikle ynelttiimiz gndelik hayat iindeki kelimelere gelince, tarihte Trk nfusunun youn bulunduu bakent Tunus ve lkenin kuzey blmleri zellikle Bizert ehri-, Trke kelimelerin Tunus konuma dilinde yaamaya devam ettiini gzlemlediimiz meknlarn banda gelmektedir. Halktan derlediimiz kelimelerin bir

Milli Folklor

14

Yl: 12 Say: 46
blm Belguedj'in makalesinde de yer almaktadr. Dolaysyla, bu kelimelerin snrl bir alanda kalmayarak btn Kuzey Afrika'ya yaylm olduu anlalyor.19 Ayrca baz kelimelerin Tunus'ta yaplan almalarda da yer almadn grdk ki bu da Tunus'ta halk bilimsel alan almalarnn ve dilbilimsel az derlemelerinin belli bir sistem dahilinde yrtlmesinden kaynaklanmaktadr. Buradan hareketle, Tunus'ta yaplacak kapsaml bir almayla Cezayir'den Belguedj'in yapt tespitlere paralel olarak, alt yedi yz kelimenin tespiti mmkn olabilir. Kald ki, Cezayir'deki almann da bu perspektif dahilinde yaplacak alan aratrmalaryla zenginletirilmesi mmkndr. Derlediimiz kelimelerin dkmne gelince, buraya aldmz kelimelerde kullandmz l "Tunus konuma dilinde kullanlan Trke kelimeler" eklindeki bir snrlamadr. Bu kelimelerin yerel telaffuzlar ile dilbilimsel tahlilleri zerinde durulmam, sadece Trke yoluyla Tunus konuma diline gemi olan kelimeler kaydedilmitir. Berevi'ye ad geen almasna almas iin verdiimiz20 bu kelimelerin yerel telaffuzlar ve etmolojik tahlilleri Tunus konuma dilini bilen bir dilbilim uzman olarak yazar tarafndan yaplacaktr. Tunus konuma dilinde yaayan Trke kelimelerin byk ounluu mutfak alannda toplanmaktadr. Bunlar arasnda, baklava, brek ve kfte hi kukusuz lkenin btnnde tannan kelimelerdir. evirme, Lbnan mutfa kanalyla Tunus'a gelmi olup dner kebap karl kullanlmaktadr. evirme de btn lkede tannmakta ve gittike yaylmaktadr. Ancak bu kelimenin Trke olduunu Berev gibi bir iki uzman dnda bilen yoktur. Ayrca Lbnan mutfa kanalyla baka Trk yemek adlar da Tunus'a girmi ise de bunlarn kkeninin Trke olduunu bilenle karlaamadk. Halk arasna yaylmayan ve snrl saydaki lks Lbnan lokantasnda yer alan bu tr kelimeleri almamza almadk. Yourt, Fransz mutfa kanalyla Tunus'a girmi olmaldr, nk yerel telaffuz ile Franszcadaki telaffuz ayn gibi grnyor.21 Dier kelimeler ise, rek, bulgur, fasulye, fstk, boza, paluza, dolmadr. kinci srada "aragere ve eyalar" yer almaktadr. Kilim; lkenin tamamnda tannan ve Trke ile ayn anlamda kullanlan bir kelimedir. Kilim, Tunus'un turistik ve ticari hareketlilii iinde nemli bir yere sahip olup, halclkla birlikte belli bir sektrn varlna iaret etmektedir. ie; nargileye Tunus'ta bu ad verilmektedir. lkeyi simgeleyen belli bal unsurlardan biri olan ie, hemen her kahvehanede bulunan ve hemen hemen herkesin kulland bir ara olmann yannda bu kelimeyi Trkedeki anlamyla kullananlar da vardr. Tencere, kazan, sprge, cezve, zurna, gayda, zil, fener, kese, pekir, sini, sipsi Tunus konuma dilinde yaadn tespit ettiimiz dier ara-gere adlardr. Zurna, gayda ve zil'in yakn zamanlara kadar bilindiini ancak genlerin tanmadn kaydedelim. Sipsi ise haha ekme ubuu olarak kullanlyor. Mimari alanda kk, eme, pencere ve kla kelimeleri yaamaya devam ediyor. Bunlar arasnda eme ve kla herkes tarafndan tannrken dier ikisiyle Sfax ve Kuzey Tunus azlarnda ve olduka snrl bir alanda karlatk. Meslek adlar olarak ise, kfteci, postac, a, ba kumarc kelimelerini derledik. A kelimesi ok snrl bir alanda kullanlrken, kfteci (bir yemek ad olarak) ve postac kelimeleri herkes tarafndan tannyor.

15

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Ba kumarc ise, "en byk kumarbaz" anlamyla kullanlyor. Ba kelimesinin zaman zaman Tunus konuma dilindeki baz kelimelere eklenerek "abartma" iin kullanldn da kaydedelim. Bu kategorilerin dnda kalan dier kelimeler ise; ldes, karagz (glge oyunu), dola, ekime, yasak, paa, bey, beylik, hanne (hanm anne), nine, ninni, blkba, Kulolu, hazrba, doru'dur. Bunlar arasnda paa, bey, beylik kelimeleri herkes tarafndan tannmaktadr. Dierleri arasnda doru Trkedeki anlamyla kullanld gibi, inat, srarc gibi anlamlar da bnyesinde tamaktadr. Hazrba, ba stne, hemen anlamnda kullanlyor. Ldes kelimesi ise "ydes" olarak telaffuz edilmekte, bir bahis oyunu olarak yakn zamanlara kadar bilinmekte iken, yallar ve orta kuakta grdmz bu kelimeye genler arasnda rastlayamadk. Bunlarn dnda Tunus mzii iinde saklanan eski arklarda "aman", "imden ger", "canm", "aykz" nlemlerini, kullanlmayan ama icra edilen eski arklarda yaamaya devam eden Trke kelimeler olarak kaydedebiliriz. Giyim kltrnde ise barmakl, bimik, kaftan, kyafe, uha, ferace, terzi, tabba, topkaya.. kelimelerinin yaamaya devam ettiini bir aratrma ortaya koydu (Safta 1999, 81-94). Sonu olarak, yerel azlar ve Arapay bilip Treyi bilmeyenlerin, Trkeyi bilip Tunus konuma dilini ve Arapay bilmeyenlerin bu blgelerde anlamlar ve telaffuzlar deimi Trke kelimeleri bulup karmas olduka zor olmaktadr. Az da olsa Trke konuabilen ancak akademik anlamda gerek elindeki Trke lugat ve szlkler gerekse sezgisiyle Trke kelimeleri tespit etmede "uzmanlam" Berev gibi aratrclarn almalar son derece nemlidir. Yazarn ifadesine gre, yerel telaffuzlarn ve etimolojik izahlarn verildii iki yz civarndaki Trke kelimenin yaynlanmas dncemiz odur ki, Tunus'un halkbilimsel dokusunun incelenmesinde nemli bir merhale olacak ve Trkoloji'nin dier alanlarna da katk salayacaktr.
NOTLAR 1. Turcica dergisinde Franszca yaynlanan bu makale, tarafmzdan bir takm eletiri ve ilavelerle yaynlanmas dncesiyle Trkeye evrilmitir. 2. Mohammed Ben Cheneb'in 1992 ylnda yapt ve 600' akn Trke kelimeye yer verdiini bu deerli almasn gremedik. 3. Cezayir ve Tunus yerel azlarnda "kurugl" olarak telaffuz edilen "kulolu" kelimesi hakknda Belguedj, Franszca karlk olarak "fils d'esclave" yani "kle olu" demeyi uygun buluyor. Babas Trk olanlarla Trk gelenei iinde "kulolu" denmeyecei, hele hele "kle olu" asla denmeyecei bilinen bir husustur. Eer byle yaklalrsa yabanc kzlarla yaplan btn evliliklerden doan ocuklarn -bunlara padiah ocuklar da dahil- "kulolu" olarak adlandrlmas gerekir ki byle bir durum tarihte bulunmamaktadr. O halde bu "kulolu" sz nereden geliyor? Bu konuda gr bildiren Tunus'lu antropolog Trk kkenli Douja Trki, "Kulolu, Osmanl ordusuna yenieri olarak alnan Balkanl aznlklardan Trklemi olanlarn yerli kzlarla evliliklerinden doan ocuklara denir. Hangi meslek ve kategoriden olurlarsa olsunlar Trk kkenliler, bunlarn dndadrlar ve yerli kzlarla evliliklerinden doan ocuklar da babalar gibi Trk olarak kabul edilirler, "kulolu" saylamazlar." denmektedir. Belguedj'in yaklamndaki "kle olu" yorumunun maksada uygun olmad, "kul" kelimesinin halk, vatanda anlamlarnn da bulunmas sebebiyle "k-

Milli Folklor

16

Yl: 12 Say: 46
le" eklinde evrilemiyecei aksa da, konuyu Turki'nin kaydettii kadar net bir ekilde etnik yapya gre ayrtrmann zorluu da ortadadr. Ancak bugn Tunus'ta "kulolu" soyadn tayan ve "benim kkenim Trk" diyen ailelerin ve Turki gibi "biz Balkanl muhtedi yenierilerin deil, z-be-z Trklerin soyundan geliyoruz" diyenlerin varln son not olarak kaydedelim. Bu konuda daha fazla bilgilenmek asndan kr Elin'in "Kulolu" mahlasl airler zerine yapt aratrmaya baklabilir. Ayrca olayn tarih boyutu tarih kaynaklarndan renilebilir. 4. Douja Turk'nin 1999 ylnda Elaz'da yaplmas planlanan ancak daha sonra gerekletirilemeyen "Orta Dou Tarihi" konulu uluslar aras toplant iin hazrlad ve tarafmzdan bir blm Trkeye aktarlan "Bizert Blgesinin Tarmsal ve Kltrel Kalknmlnda Trklerin Rol" konulu yaynlanmam aratrmasnda Belguedj'in fikirlerinin aksine Bizert blgesinin tarmsal alanda XVII. yzylda adeta ihya edildii ve dank, gebe yerli kabilelerin yerletirilerek ve ehirletirilerek blgenin ekonomik kalknmasnn saland anlatlmaktadr. Bir alanla ilgili derlenmi kelimenin bulunmamasn Trklerin bu alana girmedikleri eklinde yorumlamann Belguedj'in aceleci bir hkm olduu anlalyor. 5- Yazar, makalesinde Trke kelimelerin nce yerel telaffuzunu, sonra Trke asln ardndan da Franszca karln veriyor. eviri srasnda muhafaza ettiimiz bu dzeni, bu yazda tekrarlamay lzumsuz bulduk. 6- Kuzey Afrika'ya gelen ynetici Trklerin ve yenierilerin camilerinin yerli halkn camilerinden farkl olduu, Trk camilerinin Hanef mezhebine gre biimlendii, minarelerinin silindirik ve uzun olduu, bu camilerde Kur'an okuyanlarn bakanna "Ba hazzab" dendii kaynaklarda belirtilen bir husustur. Buna karlk yerli halkn ksa ve kare biimli minareleri olan ve geleneksel mimariye gre ina edilen Maliki camilerini tercih ettii bilinmektedir. Gnmzde Trk kkenli olduunu syleyenlerin byle bir cami ayrm bulunmamaktadr. Eski Hanefi camileri de Maliki mezhebine gre biimlenmitir. 7- Yazar, bunun bir tatl eidi olduunu ve Hazar tesi Trk ehirlerinden olan Merv'den adn aldn sylemektedir. 8. Trke "otuz bir"den gelen bu ad bir kat oyunu addr. Yazarn bildirdiine gre gnmzde bu ad unutulmaya ve yerine bunun evirisi olan Arapas tercih edilmeye balanmtr. 9. Fransz akademik sistemi "folklor" terimine kmseyici bir anlam ykleyerek, bu disiplinin yapmas gerekin ileri tarih, etnoloji, antropoloji, sosyoloji gibi teki sosyal bilim dallar arasnda paylatrmtr. Yazarn burada tarihilerin yokluundan ikayet etmesinin altnda biraz da Fransz sisteminin etkisi vardr. Konunun dilbilimcileri ve halkbilimcileri daha yakndan ilgilendirdii aktr. 10. Fransz kaynaklar Cezayir'deki daylar ynetimini "L'Etat du Dey" yani "Day Devleti" eklinde adlandrmaktadr. Bilindii zere, Deylerin ve Beylerin bu ynetimleri hibir zaman "devlet" adyla Trk kaynaklarnda yer almamaktadr. "Beylik" teriminin etkisiyle byle bir adlandrmaya gidildii deerlendirilebilir. 11. Az sayda da olsa Trk aratrclarn dikkatlerini son zamanlarda Tunus zerine ynelttikleri grlmektedir. bu aratrclar arasnda Mehmet eker, Cihan Okuyucu, brahim Gler'in adlarn sayabiliriz. Dou ve Kuzey Tunus'un birok blgesinde bata Bizert olmak zere Trk eserleriyle karlayoruz. Bizert yolu zerindeki XVIII. yzyl eseri, biri byk dieri kk iki kpr, Garumelh'teki saray, tersane ve liman, Manastr mzesinde sergilenen Bey kzlarnn eyiz senetleri, Mehmet eker'in yaynlad Trke yazmalar listesinde yer alan yazma eserler gibi yzlerce inceleme alan aratrmaclar bekliyor.

17

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
12. Tunus Cumhuriyeti, Fransz koloni idaresini sona erdiren anlama ile 20 Mart 1956 tarihinde kurulmutur. Cumhuriyetin ilanyla, Beylik idaresi son bulmu, Beylerin siyasi imtiyazlar ve haklar sona ermitir. lke 7 Kasm 1987 tarihine kadar kurucu Cumhurbakan olan Habib Burgiba tarafndan ynetilmi, bu tarihten itibaren devlet bakanl Zeynel Abidin Binali tarafndan stlenilmitir. lkede 1999 Ekiminde genel seimler ve devlet bakanl seimleri yaplm, Zeynel Abidin Binali bu seimleri kazanarak be yllna tekrar devlet bakan olmutur. ok partili ve ok adayl bu genel seimlerde yzde %99'luk bir baar elde eden Zeynel Abidin Binali dneminde, Tunus gelimesini srdrm, Arap ve Afrika lkelerinin gznde "Afrika'nn sviresi" olarak anlmtr. Yaklak 9 milyon nfuslu ve ylda drt-be milyon turist arlayan, Akdeniz kysndaki ehirleriyle deniz, gneydeki lyle l turizmi konusunda nemli bir atlm gerekletiren Tunus, Trk el sanatlaryla Afrika yerel sanatlarnn kaynat "Turistik-hediyelik eya" sektr, kk sanayicinin gelimesine destek veren liberal ekonomisi, lke dndan gelen kk yatrmclar ve turizm sektrn zendirmektedir. Bu erevede saylar onlar bulan Trk yatrmcnn zellikle turizm ve otelcilik bata olmak zere baz alanlara girdikleri gzlenmektedir. Fiyatlarn Trkiye'den ortalama kat yksek olduu tekstil, beyaz eya, elektoronik gibi alanlara Trk yatrmclarn gnden gne ilgi duyduklar grlmektedir. Sonu olarak Tunus, baz alanlardaki risk aratrmalarnda Trkiye'nin de nnde yer alan kredi verilebilirlii, Arap dnyas ile yaknlama ve "Arap Magreb Birlii'ni ne karma teebbsleri, edebi Arapa'ya ynelen ve Franszca'nn dnda ngilizce'yi de yaygnlatran eitim sistemiyle yeni bir gzerghta hzla yol almaktadr. 13. Mezar Trkiye'de iken yakn dnemde Tunus'taki Byk ehir Mezarl zerindeki klada yer alan "Bamszlk ehitlii"ne nakledilen Osmanl vezirlerinden Tunuslu Hayrettin Paa, XIX. yzylda Tunus'un kalknmasnda bir "efsane adam" niteliiyle byk sayg grmektedir. Ad semt, cadde ve okullara verilmekte, hatras her alanda canl tutulmaktadr. Bu cmleden olarak Hayrettin Paa zerine birok aratrma yaplmaktadr, yaynlanm eserler bulunmaktadr. Bu almalarn bir blmnde Hayrettin Paa zerine Trkiye'de yaplan almalardan bazlar da yer almaktadr. 14. "Caf Turc", Trk Kahvesi sznn Franszca karl olarak lks lokanta, otel ve kahvehanelerde yaamaktadr. Halkn devam ettii mahalle kahvehanelerinde bu terimin yerini "Arap Kahvesi" terimi almtr. Ancak hazrlan ve sunulu biimi (kp, eker tercihi ve yanndaki suyu ile) Trk kahvesi gibidir. 15. Tunus'taki Trke soyadlar ayr bir aratrma konucu olacak derecede fazladr. Tunus'un etnik kkenlere zellikle Trk etnik kkenine hogrl yaklam ve "Trk sznn olumlu imaj bu soyadlar tayanlarn etnik kkenleri ile ilgili bir takm bilgi ihtiyacn da beraberinde getiriyor. Bu tr ailelerin meraklarn daha ziyade Trkiye'nin neresinden geldikleri ve akrabalarnn bulunup bulunmad sorusu oluturuyor. Trk kkenli olduunu syleyenlerin byk bir blm yerleik Tunuslular iken Balkan, Birinci Dnya ve kinci Dnya savalarnda yurtlarn terkederek Anadolu'dan ve Balkanlar'dan gelip Tunus'a yerleenler de bulunmaktadr. Bunlar arasnda "Babam Trke bilirdi" veya "Dedem Arapay Trk aksanyla konuurdu" diyenlerle de karlamak mmkndr. Gerek Tunus ile Trkiye arasndaki ticari, sanay ve kltrel ilikilerin olumlu seyri gerekse bu insanlarn atalarn ve ata yurtlarn merak duygusu, Trke'ye kar belli bir talep oluturmaktadr. Osmanl Arivleri zerine alan Tunuslu tarihiler, Trkiye ile Ticaret

Milli Folklor

18

Yl: 12 Say: 46
yapan tccarlar ve Trk kkenliler Trke renmek istemektedirler. Tunus'ta Edebi Arapa, Franszca ve ngilizce ncelikle retilmekte, dier bat dilleri ile Trke, Japonca, ince, Rusa ve branice gibi diller ise niversite rencilerine semeli olarak okutulmaktadr. Trke program drt fakltede iki retim eleman tarafndan yrtlememektedir. Trkiye'nin Kltr Merkezi bulunmamas ve Tunus Dil Enstitsnde okutulmamas sebebiyle Trke, anlan fakltelerin dndaki "gnll"lere retilememektedir. Baz bat dilleri ve Rusa liselerde semeli olarak okutulurken, alt yap yetersizlii (niversitelerde bir ok lkenin "dil ve edebiyet blm" varken, Trkoloji blmnn olmamas ve dolaysyla Trke retmeninin yetimemesi) nedeniyle Trke liselerde okutulamamaktadr. Trk kkenli olduunu syleyen ailelerden, ocuklarnn Trke renmelerini isteyenler bu konuda Trkiye'nin kltrel katksn beklediklerini ifade ediyorlar. Bu tr taleplerin iki lke arasndaki "bavul turizmi"nin art, Tunuslu tarihilerin Osmanl arivlerinde alma dnceleri ile birletiini, stanbul'un 1990'l yllarda yeniden "komu ve karde" lkelerin bir cazibe merkezi olmasyla da rttn kaydedelim. 16. Othman al-Kak 1903-1976 yllar arasnda yaamtr. 1926 ylnda Paris'te yksek renimini Arap ve Fars dilleri zerine yaparak tamamlamtr. ngilizce, Almanca, talyanca, spanyolca, Farsa, Trke, Yunanca, branice bilmektedir. Paristen dndkten sonra gazeteci, televizyon yapmcs, Mill Ktphane uzman ve Kltr Bakanl'nda brokrat olarak almtr. "Tunus'ta folklorcu var m sorusunun adresi olarak srekli al-Kak ad verilmektedir. al-Kak, yaynlad eserlerinde, folklor malzemelerini kullanmakta veya bu malzemeyi yaynlamaktadr. Onun almalarnn akademik bir zemine oturmamas ve halkbiliminin niversitelerde okutulamamas nedeniyle bu almalar bir sreklilie sahip olamamtr. 17. Arapa yaynlanan bu makale hakkndaki bilgiler Fazl Berev'nin bizim iin yapt szl evriye dayanmaktadr. 18. Fazl Berev, henz yaynlanmam olan bu almasnn bir blmn alt enstitnn (Institut Superieur des Langues Vivantes de Tunis) bir dil toplantsnda bildiri olarak sunmu, (3-4 Nisan 1998) " Les monts turcs dans le parler Arabo-Tunisien" (Tunus Arapasnda Trke Kelimeler) adn tayan bu ilk almasn gelitirerek "La langue turque en Tunisie dans le pass et dans le prsent" (Gemite ve Gnmzde Tunus'ta Trk Dili) adl almasn hazrlamtr. 19. Osmanl Devleti'nin snrlar iinde olmayan Fas'ta bu etkinin derecesi hakknda bir fikre sahip deiliz. Ancak "Institut de Recherche sur le Magreb Contemporain" in bir toplants iin Tunus'a gelen Fasl bilim adam Abdelaziz Jazoul, Trkenin bu tr bir etkisinin Fas Arapasnda olup olmadna dair bir aratrmann bulunmadn, dncesinin ise Trkenin etkisinin olmad ynnde olduunu szl olarak bize ifade etmitir. Ancak gene de konunun bir uzmanlk alan olduunu dilbilim, tarih alanlarnda yaplacak almalarla bunun belirlenebileceini bildirmitir. Fas'taki bu pheli durumun aksine Cezayir'den balayarak Msr'a kadar btn Kuzey Afrika lkelerinde Trkenin etkisi yaplan aratrmalarla ksmen de olsa gn na karlmtr. 20. Tespit ettiimiz kelimelerin bir blm daha nceden al-Kak'n, Buazi'nin ve Berevi'nin almalarnda yer almaktadr. Baz kelimelerin tespitinde ise meslektam Yrd. Do. Dr. Alaattin Karaca'nn yardmlar olmutur. Kendisine bu vesileyle teekkr etmek isterim. 21. Fransz lugatlar yourt kelimesinin Bulgarca'dan bat dillerine getiini yazmaktadrlar. Bu bilgi Tunus'ta da tekrarlanmaktadr.

19

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
KAYNAKA al-KAAK (Othman) 1963, At-taqalid wa l'dt as-sacbiya aw al-fulklr at-tnus, (Tunus Folkloru veya Halk Gelenek ve Grenekleri) Tunus, SNED Yayn. al-KAK (Othman), 1972, El-'Alkt beyne Tunus ve ran nde tarih, (Tarihte Tunus-ran likileri) Tunus, STD. al-KAK (Othman), 1987, El-Tekld v'el-'dt et-Tunisiyye, (Tunuslularn Gelenek ve Grenekleri), Tunus, MTE. AMMARA (Hafnaoui), 1998, D. Tahir El-Hemeri, Tunus, Euripis Yayn, BAKLOUTI (Naceur), 1988, Contes Populaires de Tunse (Tunus Halk Masallar), Sfax, Institut National d'Archologe et d'Arts (Mill Sanatlar ve Arkeoloji Enstits) Yayn. BARDIN (Pierre), 1979, Algriens et tunisiens dans l'Empire Ottoman du 1848 a 1914 (1848'den 1914'e kadar Osmanl mparatorluunda Cezayirliler ve Tunuslular), Marseille, Centre Natonal de la Recherche Scentifique Yayn. BELGUEDJ (Mohammed Salah), 1971, "Les mots turcs dans le parler algerien" (Cezayir Konuma Dilinde Trke Kelimeler), Turcica Revue d' etudes turques, popuples, langues, caltures, Etats, no.111, pp.133-142. BEN CHENEB (Mohammed) 1992, Mots turcs et persans conserves dans le parler algrien (Cezayir Konuma Dilinde Korunan Trke ve Farsa Kelimeler), Alger, J. Carbonel. BEREV (Muhammed Fazl), 1998, "Les mots turcs dans le parler Arab-Tunisien" (Tunus Arapasndaki Trke Kelimeler) ISLV Bildiri metinleri (3-4 Nisan 1998). BEREV (Muhammed Fazl), 2000, "La langue turque en Tunisie dans le pass et dans le prsent (Gemite ve Gnmzde Tunus'ta Trke Kelimeler), Yaynlanmam alma. BUAZ (brahim), 1997, "Les mots turques dans le dialecte tunisien" (Tunus Lehesindeki Trke Kelimeler), El Hayat Thaqafiyya, no. Septembre, s.4-8. CAHIERS des Arts et Traditions Populaires, revue du centre des arts et traditions populaires (Halk Gelenekleri ve Sanatlar Defteri, Halk Gelenekleri ve Sanatlar Merkezi Dergisi), 1968-1998 yllar arasnda 12 say yaynlanmtr. Institut Natonal du Patrimoine (Mill Kltrel Miras Enstits) Yayn. Tunus. ELN (kr), 1988, Akdeniz'de ve Cezyir'de Trk Halk airleri, Ankara, Trk Kltrn Aratrma Enstits Yayn. ELN (kr), 1997, "Kul" Deyimi ve "Kul" Mahlasl Halk airleri", Yer Ald Yayn (Y.a.y.) Halk Edebiyat Aratrmalar, cilt I s.49-54, Ankara, Akay Yaynlar. GLER (brahim), 1997, Hammuda Paa Dneminde Anadolu'da Askere arma ve Osmanl Ynetimi Altndaki Tunus Eyaleti, Mula, Yaynlanmam alma. LABD (Lilia), 1989, abra Hachma Sexualit et Tradition, Tunus, Dar Annawras. LABLOUM (Olfa), 2000, "Janvier 84 en Tunisie ou le symbole d'une transition" (Tunus'ta 84 Oca veya Bir Geiin Simgesi), Y.a.y. Emeutes et mouvements sociaux au Maghreb-Perspective compare (Marip'te Sosyal Hareketler ve Ayaklanmalar Karlatrmal Yaklam) Yayna Hazrlayan: Didier le Saout ve Marguerite Rollinde, Paris, Karthala-Insttut Maghreb-Europe. LARGUECHE (Dalenda), 2000, Histoire des femmes au Maghreb- Cuture matrielle et vie quotidienne (Magrip'te Kadnlarn Hikyesi-Madd Kltr ve Gndelik Hayat), Tunus, Centre de Publication Universitaire EKER (Mehmet), 1986, "Mahttt'tTrkiyye bi'l-Mektebeti'l-Vataniyye b-Tunus" (Tunus Mill Ktphanesindeki Trke El Yazmalar), El Mecellet'l-Magribiyye Et-Tevsik ve'l-Malumt, no.4, s.239-256. EKER (Mehmet) 1994, Tunus'ta Bulunan Trke Kitabeler, stanbul, Trk Dnyas Aratrmalar Vakf Yayn. MOREAU (Odile), 1999, Quelques aperus sur I'volution des relations entre San-

Milli Folklor

20

Yl: 12 Say: 46
siyya et I' Empire Ottoman l' aube du xxe sicle" (XX. Yzyln Balangcnda Osmanl imparatorluu ile Sansiyya Arasndaki likilerin Geliimi zerine Baz Grler", s.291-302. Y.a.y. Giblert Meyner ve Maurizio Russo (Yayna Hazrlayanlar), L'Europe et La Mditerrane France et talie, XIX-XX e sicles une approche comparative, Actes du colleque de Nancy-Malzville 4,5,6 Septembre 1997 (Avrupa ve Akdeniz XIX-XX. Yzyllar Fransa ve talya, Akdeniz'de Kltrel ve Politik Gzarghlar ve Stratejiler Karlatrmal Bir Yaklam, Nancy-Malzville Sempozyumu Bildirileri 4,5,6, Eyll 1997), Nancy, Presses universitaires de Nancy. ROLLNDE (Marguerrite), 2000, "Les meutes en Tunisie: un dfi l'Etat?" (Tunus'ta Ayaklanmalar: Devlete Bir Meydan Okuma m?), s.111-126. Y.a.y. Didier Le Sauout ve Marguerite Rollinde (Yayna Hazrlayanlar), Emeutes et mouvements sociaux au Maghreb-Perspective compare, Paris, KarthalaInstitut Maghreb-Europe Yayn. SAADAOU (Ahmed), 1999, "Inscrptons arabes et turques dans les mosques tunisiennes de l' poque ottomane" (Osmanl Devri Tunus (lke) Camilerinde Trke ve Arapa Kitabeler), Revue D'Histoire Maghrebine, no.95-96. (Zaghouan-Tunus). SAFTA (Amel) 1999, "Lexique du costume et du Maquillage Traditionnels Tunisiens, (Tunuslularn Geleneksel Sslenme ve Giyim Szlkesi), Revue Arabe d'Archives de Documentation et d'nformation, no:5-6. SEBAG (Paul) 1989, Tunis au XVII e Sicle. Une Cit barbaresque au temps de la course (XVII. yzylda Tunus. Yarn Zamannda Berberi Tarz Bir ehir), Paris, Editions Harmattan. SERREZ (Jean), 1925, La Politique Turque en Afrique du Nord sous la Monarchie de Juillet (Temmuz Monarisi Altnda Kuzey Afrika'da Trk Politikas), Paris, P. Geuthner. TEMM (Abdeljelil), 1998, "Problematiques et developpement de la recherce historique dans le monde Arabe: etudes ottomans et moriscologie" (Arap Dnyasnda Tarihi Aratrmalarn Gelimesi ve Sorunsal: Moriscologe ve Osmanl Aratrmalar), Islamic Area Studies Working Paper Series no.5, s.1-12. (Tokyo-Japonya) TEMM (Abdeljelil), 1999, "La vie artisanale et religieuse de la ville de Karouan a travers un detfar habous au nom de la mosque el Sadat al-Ansar 1816-1824" (1816-1924 El-Sadat Al-Ansar Camii Adna Bir Habous Deftar Arasnda Karouan ehrinin Din ve Zanaat Hayat), Arab Hstorcal Review For Ottoman Studies, no.19-20, s.529-548. TLILI (Bchir), 1974, Etudes D'Histoire Sociale Tunisienne du XIX e Sicle (XIX. Yzylda Tunus'un Sosyal Tarihinin ncelemeleri), Tunus Faculte des Lettres et Scences Humanes de Tunis Quatrimme Serie: Hstoire, Volume: XV, Tunus niversitesi Yayn. TURKI (Douja), 1998, Les Fondements de l, Evoluton Soco-Culturelle Vers Une Socit Globale Universalle (Evrensel Global Bir Topluma Doru Sosyo-Kltrel Gelimenin Temelleri), Tunus, Alf-Les Editons de la Mditerrane, Faculte Des Scences Humanes et Socales de Tunis Yayn. Van GENNEP (Arnold) 1998, Le Folklore Franais-Du Berceau la Tombe, Cycles de Carnaval-Carme et de Pques (Fransz Folkloru-Beikten Mezara Kadar, Karnaval Dnemleri-Oru ve Paskalya), Paris Robert Laffont Yayn. VENTURE DE PARADS (Jean-Michel) 1983, (nceleme ve Aslna Uygun Olarak Yaynlama: Joseph Cuoq), Tunis et Alger au XVIII e Sicle (XVIII. Yzylda Cezayir ve Tunus). Paris, La Bibliothque Arabe, Sindbad Yayn.

21

Milli Folklor

K MASAL TP KATALOUNUN KARILATIRMALI LSTES*: EBERHARD-BORATAV: TRK MASALLARININ TP KATALOGU (TTV = EB) ve AARNE-THOMPSON: MASAL TPLER KATALOGU (TF = AT)**
Yazan: H. JASON ve O. SCHNITZLER eviren: Do. Dr. Metin EKC**
Gnmz dnyasnn eitli yerlerinde kendi varlnn uurunda olan pek ok millet ve toplumla, bu uura daha yeni varan ve bu uurla gelimekte olan toplumlar grmekteyiz ve onlarn ounun kendi milli kltr hazineleriyle yaknda veya gelecekte ilgileneceklerini syleyebiliriz. Bu kltr hazinesi iinde szl anlatmalar zerinde en ok durulacak olanlardr. nsanlar onlar derleyerek uygun ekillerde arivlerde saklamak ve aratrmaclara kaynak olarak sunmak iin tarif ve tasvir etmeye alacaktr. Bir arivci gelecekte u soruyu kendine soracaktr: Benim elimdeki malzemeye Aarne-Thompson (AT) kataloglama sistemini uygulamak mmkn mdr, yoksa ben kendime ait bir katalog oluturmal mym? Bu gne kadar Avrupa dndan gelen malzeme zerinde alrken, aratrmaclar bu sorular pek ok defa sormutur. Onlar bazen kendi yntemlerini uygulamay tercih etmiler,1 bazen de Aarne-Thompson katalouna gre ellerindeki malzemeyi tasnif etmeye almlardr.2 Walter Anderson, EberhardBoratav (EB) tarafndan hazrlanan Trk masallarnn indeksi hakknda yazd tantma yazsnda bu problemi incelemitir.3 ATye gre dzenlenemeyen in ve Japon anlatmalarnn geri kalan ksm ounlukla efsanelerden meydana gelmekte olup, bu trden malzemeler imdilik Aarne-Thompson katalouna dahil edilmemitir. Hint ve Orta Dou Yahudilerine ait malzeme de, belli sayda yeni tipler ilave edilmek suretiyle, genel katalogta kendine yer bulmutur. Btn bunlardan u sonuca ulalmaktadr: Bahsi geen kltrel blgelerden ve belki de dierlerinden de yeni derlenecek olan malzemeler de tek bir sisteme gre dzenlenebilir. Hindistana ait malzemeden, Aarne-Thompson katalou erevesinde ok fazla sayda yeni ilaveler yapan Balys4 ve Christiansen5 bir tek ynteme bal kalarak daha kapsaml bir kataloun mmkn olabileceini halihazrda gstermitir. Halbuki, ok fazla sayda kataloglardan oluturulan bir sistem, karlatrmal karmak tablolar gerektirmektedir. Yeni arivlerde, onlarn alanlarna ellerindeki malzemeyi kolayca ve anlalr bir ekilde dzenlemede yardmc olacak gvenilir ve ayrntl bir katalog temini ok nemlidir. Yeni kurulmu bir ariv alanlarnn deneyimden ok, evk ve gayrete sahip olduklar ve gerekli madd desteklerinin ise daha az olduu gz nne alnrsa, bu ihtiya daha da nemli hale gelir. Ariv malzemesi gittike artacak ve bu ak iinde gelen btn malzemeyi yaymlamak mmkn olmayacaktr. Bu yzden arivde alan Bay

Milli Folklor

22

Yl: 12 Say: 46
ve Bayann nemi sratle artacak ve ister yerli ister yabanc olsun aratrmaclar gerekli bilgiyi edinebilmek iin arivciye gittike daha baml hale gelecektir. Her gn srail Masal Arivlerine6 gelen malzemenin byk bir ksm Trk masal katalounda bulunanlarla ayn kltrel blgelerden, baka bir ifadeyle Mslman toplumlar ve Akdeniz lkelerinden kaynaklanmaktadr. Bu sebeple, gelen malzemenin kataloglanmas konusunda Eberhard-Boratav (EB) ndeksinin yardm kanlmaz olmaktadr. FA (srail Masal Arivi)daki metinler, esas itibariyle Avrupadan derlenen malzemeye dayanan ATdeki tiplere karlk gelmekten ok, EBdeki tiplerle ok yakn bir iliki arz etmektedir. Dahas, FAdaki pek ok masaln Boratav tarafndan sadece bir defa kaydedildii grlr ki, bunlar ATnin gzden geirilmi ve geniletilmi ikinci basksna dahil edilmemitir. Bu metinler Trkiye ve ayn zamanda Yemen, Afganistan ve Fas gibi Mslman kltr blgelerinin snr blgelerinden kaynaklanmaktadr. Bu masallar Andersona gre deiik masallardan bir araya getirilmi ksa sreli yap unsurlar (aus Elementen verschidener Mrchen zusammengetoppelte, ephemere Konglomerate)dr (Bkz. Onun tantm yazs s. 131). Her iki fenomen de EB katalounun FA alanlarnca ok fazla kullanm sonucunu dourmaktadr. zlerek belirtelim ki, AarneThompson ndeksinin ikinci basm bizim gnlk ihtiyalarmz tatmin etmemitir. ATnin ikinci basmnda Andersonun tantm yazsnn dikkate alnd ve baz noktalarda geniletme yapt dorudur, fakat AT gerekli btn yeni tipleri ve bunlarla ilgili anlatmalar dahil etmemitir. Bu sebeple biz de Anderson tarafndan hazrlanan karlatrmal tablolar yeniden gzden geirdik ve AT ve EBdeki olay rgleri ksmlarna gre onlar ayrntl hale getirdik. Bizim tablomuz yeni tip numaralarn da ihtiva etmektedir ve Orta Dou Yahudi Szl Masal ndeksi (Yukarda Dipnot 2de), EB tiplerine taksim olunmutur. nk onlar FA masallarnda grlr. kan sonucu da, Trk Masal Katalounun konu ettii ayn kltrel blge hakknda alan pek ok arivciye yardmc olaca midiyle, burada konuyla ilgili okuyucuya sunuyoruz. EB katalou iki tr bilgi ihtiv eder: (I) Adlandrlm zet emalar (Motivreihe), (II) Paralara ayrlm somut metinler (III.-V. Blmlerinde). (EB emas sadece derlenmi tek bir metne dayandnda zet ema ve paralara ayrlm somut metin ayndr.) Bazen ema yle soyut bir tarzda formle edilmitir ki, hangi masala atfta bulunulduu, sadece III.-V. blmlere bakldnda durum ak hale gelmektedir.7 Ne yazk ki, yaayan somut metinleri sadece varyantlardan yeniden zorlukla kurmak mmkndr. Genellikle, varyantlar EB emalarndaki sralamaya girmede yetersiz kalrken, onlarn ou AT emalarndan birisine daha uygun ekilde yerletirilebilmektedir. Metinlerin yeniden kurulmas olduka zahmetli bir i olduu, masallarn bazlarnn yazmalarnn olduu ve belki de kullanld farz edilecek olunursa, metinlerin yeniden kurulmasnn hemen hibir deer ifade etmedii grlr. Eldeki malzemeyi AT katalouna uygun ve etkili bir ekilde dzenlemek iin bu yazmalara gitmek ve onlar batan sona incelemek gerekebilir. ncelemeler AT deerlerini ifade edecek olursa, kan sonu, bileik bir yap arz edebilir. Bu durum IFA metinleri iin (Bkz. D. Noy, Jefet Schwili Anlatyor: Masal Blm) ve EB emalar iin geerlidir ve bu sebeple onlar bizim tablomuzda da ortaya kar. Bu durumu Trk ve Mslman anlat-

23

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
malarnn genelde gevek bir kme halinde kompoze edildii gereiyle ilikili grmek zorundayz. Belki de EB emalar veya AT tipleri hatal olarak alglanm veya yetersiz bir ekilde zetlenmitir. Belirtmek istediimiz nc bir ihtimal de V. Propp tarafndan teklif edilen tek tip peri masal kavramdr.8 Aadaki tabloda en kk ihtimale kadar EB emalarnn AT deerleriyle ifade edilmesi iin ok sknt ektik ve Eberhard tarafndan da ifade edildii gibi (Bkz. Trk Masal Katalou s. 24) ortak bir adlandrmaya ulamak iin adeta onlar paralara ayrdk. Bunu yapmadan, FAdaki malzemeyi en uygun ekilde anlamamz mmkn olmazd.9 Bizim listemizin teknik tarafna gelince unlar belirtmek gerekir: EB varyant listesinden (III.-V. blmler) AT tipi dnda kalan bir epizottan bahsedilmemise, EB emasnda bulunan varyantlar ayr bir liste olarak verilmemitir. Aarne-Thompson ndeksine ilave olarak u tip indeksleri de kullanlmtr: Andrev, N. P., Aarne Sistemine Gre Masal Konularnn Tasnifi (Ukazatel skazochnikh siuzhetov po sisteme Aarne, Leningrad 1929); Boggs, R. S., spanyol Masallarnn ndeksi (Index of Spanish Folktales, FFC 90, Helsinki 1930); Schullerus, A., Romen Masallar ve Masal Varyantlarnn Muhtevas (Verzeichnis der Rumnischen Mrchen und Mrchenvarianten, FFC 78, Helsinki 1928); O Suilleabhain S., Christiansen, R. Th., rlanda Masal Tipleri (The Types of the Irish Folktale, FFC 188, Helsinki 1963.)
NOTLAR * evirisini verdiimiz bu makale bundan yaklak otuz yl nce yaymlanm olmasna ramen henz Trkeye kazandrlmam, belki de Trk Halk Bilimi alannda alma yapanlarn dikkatinden bir ekilde kam olmaldr. Hazrlan amac ne olursa olsun, byle bir liste Trk Halk Edebiyat ile uraanlar iin son derece kullanl ve ellerinin altnda bulunmas gereken bir almadr. Bu makale ve karlatrmal tablo, esas itibariyle, srail Masal Arivi (FA) uzmanlarnca, arive gelen masallarn tasnif edilmesi ve kataloglanmas, srail Masal Arivini tantmak ve ayn zamanda karlalan problemlere zm nermek amacyla hazrlanmtr. Mevcut listenin hazrlanmasna sebep tekil eden konulardan birisi de, srailli masal uzmanlarnn kendi derledikleri ve AarneThopmson katalounda bulunmayan baz tip numaralarna, AT katalounun ikinci basmnda yer verilmeyiine bir tr sitemdir. Bu durum sraillilerin her alanda ne kadar var olduklarn gsterme kayglarn aka ortaya koyan tipik bir rnektir. Ayn zamanda onlarn kendi milliyetilik anlaylarn da sergilemektedir. Eberhard-Boratav katalounun hazrlannn temel sebebi, AT katalounun ilk basmnda Trk masallarna yer verilmemi olmasdr. Eer Batllar ATyi tamamen kendi masallarna ynelik bir katalog olarak hazrlamasalard ve Trk masallarna da bu kataloun ilk basksnda yer vermi olsalard, EB katalouna hi ihtiya duyulmayacakt. Ancak Batllarn kendi deerlerini esas alp, bunlara ynelik olarak ATyi hazrlam olmalar, baka bir ifadeyle Bat Milliyetilii yapm olmalar, EBnin hazrlanmasn mecbur klmtr. Bu bakmdan FA alanlarnn bu makale iinde bahsettikleri her toplumun kendi masal katalounu hazrlamas ihtiyacnn olup, olmad tartmas geersizdir. Byle bir ihtiya olup olmadn Batnn tavr belirleyecektir. Makale tamamen Trk masal tiplerine ynelik bir deerlendirme ihtiva etmesi bakmndan da Trk Halk Bilimi iin ayr bir neme sahiptir. Bu makalenin orijinali ngilizce olarak H. Jason ve O. Schnitzler tarafndan yaynlanmtr. Orijinal kaynak iin Bkz. Jason, H. and Schnitzler, O. The Eberhard-Boratav Index of Turkish Folk Tales In the Light of the New Revision of Aarne-Thompsons Types of

Milli Folklor

24

Yl: 12 Say: 46
the Folktale. Folklore Research Center Stduies, Vol. I. Jerusalem: The Magnes Press & The Hebrew University, 1970. Pp. 43-71. ** W. Eberhard - P. N. Boratav. Typen Trkischer Volksmrchen (=EB). Wiesbaden: 1953; A. Aarne - S. Thompson. The Types of the Folktale (=AT). Helsinki: FFC 184 , 1961. *** Ege niversitesi, Trk Dnyas Aratrmalar Enstits, Halk Bilimi Anabilim Dal retim yesi. 1 J. De Vries. Typenregister der Indonesiche Fabels en Sprookjes (Sprookjeste Bulunan Endonezya Hayvan Masallarnn Tip ndeksleri), Leiden: Volksverhalen uit Oost Indie 1925-1928. Ss. 398 vd.. W. Eberhard, Typen Chninesischer Volkmarchen (in Masal Tipleri). Helsinki: FFC 120, 1937; E.B.; L. Bodker, Indian Animal Tales: A Preliminary Survey (Hint Hayvan Masallar: Bir n Aratrma). Helsinki: FFC 170, 1957; K. Seki, Types of Japanese Folktales (Japon Masal Tipleri), Asian Folklore Studies XXV , (1966): Ss. 1-120. Kendi indeksinin metnini bizim arivimizde saklama hakk veren Profesr Sekiye en iten teekkrlerimizi sunarz. 2 S. Thompson and W. E. Roberts, Types of Indic Oral Tales (Szl Hint Masal Tipleri). Helsinki: FFC 180, 1960; H. Jason, Types of Jewish-Oriental Oral Tales (Szl Orta Dou Yahudi Masal Tipleri), (srail Folklor Arivindeki (FA) metinlere dayanarak), Fabula VII (1965): Ss. 115-224. Bay Jason tarafndan ilave edilen tip numaralar burada FA xxx numaralar eklinde ifade edilmitir. 3 W. Anderson Der Trkische Mrchenschatz (Trk Masal Hazinesi), Hessische Bltter fr Volkskunde XLV (1953): Ss. 111132. 4 W. Anderson, Das Chinesische Volksmrchen (in Masallar), Blick in die Wissenschaft I (1984): Ss. 259-261; ayrca Bkz. K. Sekinin Japon masal indeksine Anderson tarafndan ilave edilen the Anhang. 5 J. Balys. Motif-Index of Lithuanian Narrative Folklore (Litvanya Anlatma Folklorunun Motif ndeksi). Kaunas: 1936. 6 R. Th. Christiansen. The Migratory Legends (Bir Yerden Bir Yere Dolaan Efsaneler). Helsinki: FFC 175, 1958. Hayfa Belediyesi Etnoloji Mzesi Folklor Arivi ve Hebrew niversitesi Folklor Arivinde (FA) u ana kadar yaklak 8600 derlenmi masal metni bulunmaktadr. Bu metinlerin zelliklerinin tanm iin Bkz. D. Noy. The First Thousand Folktales in the Israel Folktale Archives (srail Masal Arivlerindeki lk Bin Masal), Fabula IV (1961): Ss. 99-110; Ayn konuda ayrca Bkz. Folktales of Israel (srail Masallar). Chicago: 1963; Jefet Schwili Erzhlt (Jefet Schwili Anlatyor). Berlin: 1963; Dan Ben-Amos. Folklore in Israel (srailde Folklor), Scweiz: Archiv f. Volkskunde LIX, 1963. Ss. 14-24; H. Jason. Types of Jewish-Oriental Oral Tales ( Orta Dou Yahudi Szl Masal Tipleri), Fabula VII (1965): Ss. 115-224. 8 ema 247ye baknz. Bu ema masal tantacak bir genilikte verir. Burada kahramann evinden nasl ayrldnn verilmesinden sonra ema kahramann baz maceralar yaadn ifade eder ve bunlarn dnda anlatma yapsnda bulunan sonu epizotlarndan birisini verir. Sadece III. ksm, bu ksmdaki varyantlar, bu metinlerin farkl iki AT emasna ait olduunu gsterir. Yani AT 590 ve AT 519 *A FA. 9 Bunlarn dnda EBye ilave edilen Trk ve Yakn Dou masallarnn varyantlar iin Bkz. A. Tietzenin EB indeksi hakkndaki tantma yazs, Oriens VII (1954), ss. 141-152. Aada Verilen Karlatrmal Listenin Kullanm Hakknda Not: Eberhard-Boratav ve Aarne-Thompson kataloglarnn karlatrmal listesi iki blm olarak hazrlanmtr. Koyu zemin zerinde yazlm olan stun EB kataloundaki tip numaralarn, ak zemin zerindeki stun ise ATdeki karlklar gstermektedir. kinci blmde ise koyu zemin zerine yazlm stunlar AT tip numaralarn, ak zemindeki stunlar ise EBdeki karlklar gstermektedir. Bunu bir rnekle aklamak gerekirse; EBdeki 1 nolu tipin ATdeki karl 41 numara olarak gsterilmitir. EBdeki 14. Tip numarasnn karl olarak AT 112 numaradr.
7

25

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 EB
1 1 IV 1 1 IV 4 (var. a) 1 IV a (var. b) 1 V (p. 28, var. b) 2 (1-2) 2 (3-4) 2 III 3 (1-2) 3 (3-6) 4 (1-2) 4 (3) 4V 5 (1) 5 (2-4) 5 (5) 5 (6) 5 IV 6 (1-4) 6 (5-6) 6V 7 8 8 III 9 (1-3) 9 (4) 10 11 (1-2, 5) 11 (3-4) 11 V 12 13 (1-3) 13 (4) 13 V 14 15 (1-4) 15 (5) 16 17 18 19 20 21 22 (1-3) 22 (4-8) 23 24 24 E 25 26 27 28 29

AT
41 1083 202 154 III 181 61 62 61 35 B* 64* A (IFA) 9 275, 1074 91 1 2 3 4 33 15 5 80 A* 200 123 124 56 A 1310 C 130 125 47 E 157 38 122 A, 47 E 112 103 B* 103 70 1655 20 C (=2033) 2023 9 2015 2042 A* 2021 B 2015 2021 B 2032

EB
29 IV 30 30 III 31 32 33 34(1-5) 34 (6-7) 34 III 1 34 V 4 35 (l-4) 35 (5-6) 35 (7) 36 36 IV 12 37 38 39 40 (3-4) 40 (5-8) 4l 42 43 44 44 V 45 (1-2) 45 (3) 45 III 2 46 47 8 48 IV 4 49 50 51 52 (1-3) 52 (4) 53 54 541 V 8 55 (1-5) 56 56 III 1 57 57 III 9 58 58 III 2 58 III 3 (var. h) 59 60 60 IV 5 (var. a) 60 IV 5 (var. e) 60 IV 5 (var. g)

AT
64* A (IFA) 2022 2022 B 2030 202 715 II 545 B **113 (Hansen) 545 A 545 A 1655 158 1889 P **113 (Hansen) 156 163 A* 154 II 159 154 II *776 (IFA) 156 178 A 1651 1281 103 431 155 154 III 159 B, 285 D *776 (IFA) 43 A 1352 A 178, 1421 715 403 II 150 670 *B (lFA) 738* 738* 560 738* 570 480 510 A 403 II 709 403 IV (=780)

Milli Folklor

26

Yl: 12 Say: 46 EB
61 62 (1-3) 62 (4-5) 62 (6-7) 62 III 1 (var. d, h) 61 IV (7) 63 (l-2) 63 (3-5) 63 III 1 63 III 3 77 IV (var. c. g) 77 V 78 79 80 80 (2-3) 80 V 81 81 (3-6) 82 83 83 IV (var. f) 84 84 IV 4 85 85 V 86 (1-4) 86 (5-6) 86 IV 5 86 IV 6 86 IV 6 (p. 96) 87 87 (3) 88 89 90 (1-3) 90 (3-6) 91 91 III 5 945 II 507 B III 329 531 III, IV 160 516 *D (IFA) 1651 Ib 738* 302 II-III 613 480, 1441 480 675 555

AT
554 506 I *c (IFA) 507 C II 507 B III 506 I 470 I 506 I **559 I (Andreev) 516 I 507 A II 63 III 4 63 IV 5 64 64 IV 1 65 66 66 (1-2) 66 (7) 66 (9) 67 67 V 68 69 70 71 72 72 (7-14) 72 (10-12) 72 III 1 (var.g,ai) 72 V (1st paragr.) 72 V (4th paragr.) 73 74 74 III,1-3,5 (var. g) 75 76 77 77 IV 77 IV (var. a) 531 516 B (=302 B) 480 *776 (IFA) 516*D (IFA) 738* 738* 551 531 313 III 400 II 465 400 II 400, 518

EB
570 A 301 301 V *f (IFA) 300 II-IV 301 B 551 300 530 923 706 533 550 513 A 1535 III 301 I c 92 (1-2) 92 (3-8) 93 (1-4) 93 (5-7) 93 (8-9) 94 95 95 IV 95 V 96 (1) 96 (2-9) 97 97 III 6 98 98 (6-9) 98 III 4 (var. b, c) 98 III 7 9 98 V 99 100 100 (6) 100 III 4 7 101 102 102 III 4 (var. h) 102 III 5 (var. d,o, y) 102 III 6-8 (var. x) 102 IV 4 a 102 IV 4 c 103 103 (3) 104 105 105 IV 106 (1-7) 106 (8, 15) 106 (9-14) 106 III 9

AT
409 A 711 402 465 840 400 IV-VI 513 A=531 III IV 402 313 III 402 408 425 I d_ II 403 IV V 898 III IV 898 I II 571 III 425 D 425 D 425 IV 425 II 871 A 425 425 A 425 L 303 A 514 518 425 A 313 III 425 D 313 III 314 V-VI 425 H *895 (IFA) 875 D III 916 II c. 433 432 425 L 425 D 313 III 871 306 425 871 425 L 425 313 III 433 B 706 III 612 II

27

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 EB
107 108 108 III 3 7 108 IV 3 (var.f) 108 IV 3 (var. f, h, m) 109 110 111 111 V 112 113 (1-7) 113 (8-10) 114 115 116 117 118 119 120 (1-4) 120 (5-12) 120 (9) 21 122 123 123 (3-6) 124 125 125 IV a (var. n) 125 IV b 126 126 III 3 127 128 129 130 (1-2) 130 (3-5) 131 131 (3) 131 III 3 131 III 5 132 132 V 133 133 V 134 134 V 135 135 IV 136 136 (l) 136 III 1-4 137 137 III 1 (var. j)

AT
590 315 A 303 II, III, V 315 *B (IFA) 550 A= 750 D 1641 *D (IFA) 779 332 475 899 759 503 476* *996 (IFA) 612 II 1391 1645 B* 834 930 A 930 I-III 930 IV 461 930 *G (IFA) 460 A 460 *C (IFA) 930 A 460 B 947 A* 841 947 A 947 738* 1645 1381 D 681 *A (IFA) 425 550 A=750 D 745 *B (IFA) 938 938 A 575 883 C 883 A

EB
137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 146 147 148 149 150 151 152 152 152 152 152 152 153 153 153 154 154 155 155 156 156 157 158 158 159 159 160 160 160 160 161 161 161 161 161 161 162 162 162 162 162 162 162 III 1 (var. a)

AT
930 *K (IFA) 735 *D (IFA) 930 *K (IFA) 960 931 859 1137 650 A, 301 315 A 315 A 315 A 363 621 I 311 709 III, V 313 III 1121 956 B 621 I 363 706 C 710 510 B 706 C 311, 312 314 I-III 314 IV-VI 450 709 III, V 328 930 III 1119 327 C 1441 327 C 1119 313 III 1117 328 III 1640 I-II 1049, 1060 1115 1060 1088 1049 1062

(1-6)

V (p. 160)

III 1(var. a,b,e,h) III 2-4 IV d. IV e IV f III (var. e) III 3 V V (5-8)

IV (7-9) (2) (4) IV 6 (1-2) (3-6) III 3 III 3-6 III 5 (var. III 5 (var. (1-3) (3) (4) III 3 (var. III 3 (var. III 3 (var. III 3 (var.

a) e)

a-ah) b-ag) b-ah) b, j)

Milli Folklor

28

Yl: 12 Say: 46 EB
162 162 162 162 162 163 163 164 165 166 166 166 167 167 168 168 168 169 169 170 171 172 173 137 174 174 174 175 175 175 176 176 176 177 178 178 179 180 181 181 182 182 182 182 183 184 185 186 186 187 188 188 189 III 3 (var. j, t) III 3 (var. e, h) III 4 III 4 (var. e, i, n) IV 4, p. 180 (5-7)

AT
1074 1051 1115 118 302 III 451 451 I, III a 709 III, V 872* 709 403 IV a (=408 IV-VI) 450 313 III 705 *A (Boggs) 325 738*, (569) 313 III 678 571 C 591 560 I-III, 1960 G 567 566 518, 566 566 910 D 314 V-VI 563 1535 V 592 555* ( Silleabhin) 676 561 570 571 570 I, 850 II 306 769* 894 891 A 612 II 891 A 891 A 871 510 B

EB
189 IV 5 190 191 192 (1-7) 192 (8-17) 192 III,Gruppe1(1-5) 192 III,Gruppe 2 (6 -I 7) 192 V 193 193 (6-8) 194 194 (4) 195 196 197 197 III 5-6 197V(p 233: Chinese) 198 (1-4) 198 (5-7) 199 199 IV 200 200 V 201 201 III l (var. a b) 202 202 III 2 (var. a) 202 III 3 (var b) 203 204 204 (3, a-c) 204 (3) 204 III 1 204 III 3(var. b,h,p. 40) 204 III b (var. b, h) 204 V 205 205 (9) 206 206 III 1 (var. g, I) 206 IV f (=2I4 V; 215 IV 3-4; 247 III 5 207 208 208 V 20 9 210 211 212 212 III 2 212 III 3 (var. a, b, c) 212 III 3 (var. c)

AT
871 900 879 A 879 891 875 I 879 IV 570 A 891 570 A 891 *D (IFA) 1364 934 E, 934 E** 725 513 A 981 936* 400 1545 A 1654 310 854 516 I a 1542 V 1542 V 850 *A (IFA) 992 A 449 304 II, V 910 B 836 F* 871 A 400 518 550 55I

(l-4) (5-9) III 5 IV 7 (2) III 12 III 4-13

V (6-9) IV 7 (1) (var. g) III 6 (var. h) IV 6 V

V III 1 (var. a) III 2 (var. e, f) V

III 7 (var. n)

III 4

513 888 881 974 518 851 621

C (531 III-IV) A* (=949*) *B (IFA)

A I

29

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 EB
212 IV 4 (var. e, f) 212 IV 4 213 (l-5) 213 (6-9) 213 III 2 (var. h,) 213 III 2 (var. r) 213 III 4 c 213 III 5 213 IV 1 214 (1-5) 214 (6-9) 214 III 1 (var. m) 214 V (p.258,1st par.) 214 V (p.258,2nd par.) (=206 IV, 215 IV 3-4, 247 III 5) 215 (I-5) 215 III 1 (var. e, f) 215 III 1 (var. p) 215 III 1 (var. w) 215 III 2 (var. b) 215 III 2 (var. p) 215 III 2 215 III 3 215 III 3 (var. p) 215 III 4, 5 215 IV 1 (var. r) 215 IV 2 (var. k) 215 IV 3-4 (=206 IV, 214 V, 247 III 5) 215 IV 3 4 (var. k) 215 IV 5(var. c,d,e,f) 215 IV 5 (var. g) 216 216 (13) 217 217 (2) 217 (5-6) 218 219 219 IV 5 220 220 III 1 (var. c) 220 III 1 (var. e) 221 222 223 224 225 226 227 228

AT
315 313 302 304 300 518 552 552 516 516 930 302 A V II-III II II I V A I A III IIII, IV I, II II-III

EB
229 230 230 III 2 230 IV 1 230 IV 4 (var. h) 231 232 232 III 2 232 IV 3 a 232 IV 3 c 233 234 (1-6) 235 (1-4) 235 (5) 235 (6) 235 IV 7 235 V 236 237 237 (3) 238 239 240 240 (8-9) 241 242 243 244 244 III 5, 6-7 (var. j) 245 246 247 247 III 5 (= 206 IV; 214 V; 215 IV 3-4) 248 248 III 1 (var. b) 249 249 (6) 250 250 IV 1 251 252 253 253 III 4 254 255 256 256 III 2 256 III 5 256 III 7 (var. b) 256 IV 2 (var. b) 256 IV 2 (var. n) 256 V

AT
876 871 A 879 IV 888 A*(= 949*) 850 I 570 850 881 ** 875 I, II 876 875 A 875 III-IV 922 883 A 34 A 707 403 412 I 780 782 510 *C (IFA) 706 C 883 A 706 531 465 313 I, III-V 1730 882 1391 903 C*-*A (IFA) 613 531 II 923. 986 910 B 910 K 910 B 1651 910 K 302 II-III, 465, 980*

516 *D (IFA) 910 D 551 738* 300 II-IV 551 519 I-II 516 B 551 516 B 300 II-IV 519 III

302 II-III 881 A 506 I 516 *D (IFA) 302 II-III 465 856 I-II 302 II-III 552 A 562 664 303 567 II c 551 318 861 879 *G (IFA) 870 A 877 870 A 1406 *A (IFA)

Milli Folklor

30

Yl: 12 Say: 46 EB
257 257 257 258 259 260 260 261 261 262 262 263 264 265 265 266 266 267 268 269 III f (p. 312) IV (var. e)

AT
314 V-VI 314 IV 725 314 V-VI 400 956 D 956 * 891 B* 983 1380 1536 B 1535 III 1364 1441 B* 1419 E 1730 1425 (cf 1542** 1543 A*, 1545) 1441 B* 1406 1423 882 88 l A II-III 1360 C 1535 III 1281 1539, 1004 I 1426 884 *A (IFA) 591* 992 A 844 1510 465 650 A I, II, IV 1643* 326 300 II-IV 923 B 859 *E (IFA) 700 327 945 II 1282

EB
327 III 3b 327 III 3g 327 III 4 b 327 III 4c 327 III 4d 327 V 328 (1-8) 328 (9-10) 329 329 V 330 330 (2-3) 331 331 III 1 (var. a, g, i) 331 III 1(var. c,d,g h) 331 III 2a(var a, d, e) 331 III 2b (var. d, e) 311 III 2c (var. b, e) 331 III 2d (var. d) 331 III 2e (var. e) 331 III 2f 331 III 2g (var. f) 331 II 2h (var. g) 331 III 2 i ( (var. g) 332 332 III 1 333 333 III 1 333 III 1 (var. j) 333 III 1-2 333 III 2 333 III 5 333 III 8 334 335 336 337 338 339 340 341 (1) 341 (2-3) 341 III 3 342 (I-3) 342 (4) 342 (5-6) 343 344 345 346 347 348 (1-4) 348 (5)

AT
1211 1260 A* 1341 1586 A 1681 A 163 A*, 1200 1696 1687 1336 A 1281 1681 A 1007 1384 1387 *B (IFA) 1450 1245 1288 1294 1286 1210 1540 1225 1541 1381 *F (IFA) 1643 (1642 I, II) 1541 1260 A* 1293 A* 1381 1653 A 1351 1950 1215 1457 1540 1525 Q 1525 H 1525 D 1529 950 1525 *S (IFA) IV 1525 A IV 1525 H2-3 951 A* 1577 1525 A 1525 J 655 A 655

V III 1 (2)

(1, 5-8) (2 4) V

270 271 271 (4) 272 272 IV 3 273 274 274 IV 3 274 V 275 276 277 277 (3-8) 277 (6) 277 III 2-8 278 279 280 281 282 283 284 284 (7-8) 285 286 287 288 288 III 3 (var. e), IV 4 (car. k) 289 290 327 III 3a

31

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 EB
348 348 348 348 290 290 291 292 293 294 IV 1 IV 5 (p. 379) IV 5 (var. f, k) IV 5 (p. 380 III 2 (var. f) V (var. h)

AT
1525 J 876 976 916 *559 I (Andreev) 408 653 A 976 A 1592 A 920 *E (IFA), 920 *C (IFA) 920 *E (IFA), 821 B 1651 1534 890 1587 978 *(e) (IFA) 920 I, II, IV, VI *998 (IFA) 1370 A* (=901 B*) 899 *H (IFA) 887 990 910 B 910 910 K 910 B 910 *P (IFA) 844 *B (IFA) 1736 A **997 (IFA) 1526 1641 1646 1646 1646 924 B 910 C 910 D 745 *B (IFA) 1640 1360 A 1458 1698 A 1565 1477 1681 B 1643

EB
323 (4-6) 323 III 3-6 324 324 III 1 324 V 325 (3) 325 (4 5) 326 327 327 III 2 348 IV 5 (p. 380) 349 350 350 III 3 (var. b, f, i) 350 III 4 (var. j) 351 351 III 1a 351 III 2 351 III 2a 351 III 2a (var. k) 351 III 5 (var. n) 351 III 5-6 351 IV 3 352 (1-3) 352 (4) 352 (5) 352 (6) 353 353 V 354 355 3 56 357 (l-6) 357 (4) 357 (5) 357 III 3a (var. g, r) 357 III 3a (var. e) 357 III a 357 IV 1 358 358 (4) 358 III 4 (var. f) 359 359 III 3-9 (var. g) 359 V 360 (1-6) 360 (l-2) 360 (3-4) 60 (5-6) 360 III 3a 360 III 3b, c 360 III 6 (var. b, i) 361

AT
1600 1211 1653 B 1681 B 1130* 1336 A 1681 *D (IFA) 1692 1681 *C 1291 B, 1681 A 916 II d 1654 859 *E (IFA) 910 D 592 III 1542 I-IV, VI 1551 1535 1537 1653 l 530 1539 I060, I088, 1359 1004 1530 1535 V 1654 1305 *D (IFA) 1361 1000 1132 1120 1007 1120 1012 1545 910 *R (IFA) 1960 Z 1960 E 1358 *D (IFA) 1537 1741 1525 J 1525 E 1525 *S (IFA) III 1525 A IV 1525 J2 1525 *S (IFA) III 1525 A IV -

295 295 IV 2 296 297 298 299 (1-3) 300 301 302 303 304 305 306 307 307 IV 308 308 III 2 (c) 308 III 2 (f) 308 V 309 309 (6) 310 310 III 4 310 V 311 311 (4) 311 III 1 311 III 4 312 313 314 315 316 317 318 (1-2) 318 (3-5) 319 320 321 322 323 (1) 323 (3)

Milli Folklor

32

Yl: 12 Say: 46 EB
361 (6) 362 362 V 363 363 (3) 363 (4) 363 V 364 364 (3, 5) 365 366 367 367 V 367 V 368 (1-2) 368 (3) 368 (4-7) 368 (5) 368 III 7 369 (1-7) 369 (8) 369 III 7 370 370 (3-4) 371 372 373 373 (4) 374 374 (4-7) 374 III 1 (var. e) 374 III 1 (var. h) 374 III 3-7 (var. c) 374 III 7 (var. d) 374 V 375 376 377 378 A n1. A a An1. A b An1. A c An1. A c An1 A d An1. A e An1. A f An1. A (S.412)(var. a) An1. A c (S. 412) An1. C 1 An1. C 2 An1. C 3 An1. C 4

AT
978 1424* 1920 F-*A (IFA) 1960 D 1960 Z 650 B 1542 V 1525 *S (IFA) III 1640 I, II, IV 1364 1407 A 1407 1739 1750 1537 1737 1407 A 956 B 879 IV 954 903 C* -*A (IFA) 1407 A 501 1381 A 1660 *A (IFA) 879 *H (IFA) 884 514 551 313 III 879 IV 956 1164 D 882 333 709 500 480 900 440 654 900, 775 47 C 65 650 A 122 F; 122M*; 122N* 47 B, E, 122 J

EB
An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. An1. C C C C C C C C C C C C C 5 6 7 (p. 415) 7 (p. 416) 8 9 10 11 12 13 14 15 16

AT
154 III 20 D* 1*, 20 A, 778 (=845*, 1553 A*, 1718) 1686* 1415 1360 A *1369 A (IFA) 310 471 III-IV (840) *776 (IFA) 1425 (=1542**, 1543 A*, 1545*) -

An1. C 17 An1. C 17a

33

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 II: BLM: EB


1 1 2 3 4 5 9 15 20 C 20 D* 33 34 A 35 B* 38 41 47 B, E 47 C 47 E 56 A 61 62 64 *A (IFA) 65 70 80 A* 91 103 103 B* 112 **113 (Hansen) 118 122 F 122 J 122 M* 122 N* 1 23 124 125 130 150 154 II 154 III 155 156 157 158 159 159 B 160 163 A* (cf. 1586 A)

AT
5 (1) Anl. C. 7 (p. 416) 5 (2-4) 5 (5) 5 (6) 6 (5-6) 4 (1-2); 22 (1-3) 6 (1-4) 20 Anl. C 7 (p. 4 I5-416) 5 IV 237 (3) 3 (1 2) 13 (4) 1 Anl. C 4 Anl. C I 11 V; 13 V 9 (1-3) 2 (1-2), III 2 (3-4) 3 (3-6); 29 IV Anl. C 2 18 6V 4V 15 (5); 45 III; Anl.C 2 15 (l-4) 14 34 (6-7), 36 IV 12 162 IV p. 180 Anl. C 4 Anl. C 4 Anl. C 4 Anl. C 4 8 8 III 11 (3-4) 11 (1, 2, 5) 55 39 (3-4), 40 (5-8) 1 IV (4) (var. b); Anl. C 5 48 IV (4) 48 37; 42 13 (1-3) 35 (5-6) 40 (3-4) 49 65 38

EB
178 178 181 200 202 243 275 285 300 300 A

AT
53 44 V 1 V (p. 28, var. b) 7 1 IV (var. a) 52 (1-3) 4(3) 49 72 V, 220 72 (10-II); 213 III 2 (var. r); 215 III 2 (var. b); 215 IV 1 (var. r); 284 (7-8) 72; 146 V (p. 160, b) 77 IV (var. a) 72 (7-14) 72 III (1) (var. g, ai) 66 (9), 213 (6-9); 214 V (p. 258); 2 I 5 IV 3-4 (var. k), 216 (13); 217 (5-6); 256 V 163 (5-7) 220 108 IV (var. f) 96 (1) 213 III 2 (var. h-x) 204 III 1 183 102 IV 4 c 200 V; Anl. C 12 152 III 2-4; 157 249 82; 87 (3); 98 (-9); III 7-9, 102 III 6-8 (var. x); 104 IV 9; 105 IV; 152 IVe; 161 III 3-6; 168 (2), III 2; 170; 212 III 4, 374 II 3 7 212 IV 4 158 257 III f (p. 312) 158 IV 98 V;175 III 6 (var.h); 257; 258 108 III 3-7; 147; 148; 14;212 IV 4 (var.e,f) 108 V (var. f, h,m)

A D II-IV

301 301 301 301 302

Ic V *f (IFA) B II-III

302 III 302 B=516 B 303 303 II, III, V 303 A 304 II 304 II, V 306 306 310 311, 312 113 I, III-V 313 III

313 314 314 314 314

V I-III IV IV-VI V-VI

315 A 315 *B (IFA)

Milli Folklor

34

Yl: 12 Say: 46 EB
318 325 326 327 327 328 328 329 332 333 363 400 400 400 400 402 403 403 403 403 408 408 409 412 425 425 425 425 425 425

AT
221 169 284 288 III 3 (var. e) 160 IV 6; 161 (3-6) 160 161 III 5 (var. e) 64 112 Anl. A (a) 152; 153 III (3) 84 IV 4; 198(5-7); 205 260 83; 84; 86 IV 86 (1-4); 87; 88 240 54 IV 8; 60 IV 5 60 IV 5; 167 IV 7 90 (3-6) 89 167 IV 7 85 240 (8-9) 95;103; 105; 134 V 93 (8-9) 93 (5-7) 90 (1-3) 95 IV; 98 92 (3-8); 93 (l-4); 98 III 4 (var. b, c); 102 III 5 (var. d, o, y) 99 95 V; I 02 III 4 (var. h); I 04 46 102 106 (1-7) 101 Anl. A (e) 204 (3) 168 159 165 166 (1-4) 126, III 3, IV 130 (1-2) 127 125 lV b 83 IV (var. f); 86(5-6); 217; 248 III (var. b); 256 V; 280

EB
470 I 471 III, IV 475 476* 480 500 501 503 506 I

AT
62 IV 7 Anl. C l3 113 (l-7) 120 (1-4) 59;67 V; 68; 78; Anl A (c) Anl. A (c) 371 118 62 III 1 (var. d, h); 63 (1-2); 215 IV 5(var.q) 62 (1-3) 63 III 3 62 (6-7); 63 IV 5 62 (4-5) 60 155 V; 189 244 77; 86 IV; 197 III 5-6 207 97 63 III 1;201 III l,(var. a, b) 214 (6-9) 214 (1-5) 77 V; 215 III 3-5 66; 86; 215 (l-5), III (var.l); 216 84 IV 4; 97 III 6; 174 IV 7; 205 (9); 212 III 2; 213 III 4c; 215 III 2 215 IV 2 73 77 IV (var. c, g); 81 (3-6); 248 253 III 4 64 IV 1 (var. d); 86 IV 6; 207 75 36 34 III 1, V 4 34 (1-5) 76, 206 214 V 72 V; 81; 206 III 1 (var. g, 1); 215 III (var. p), IV 2; 220 III 1 (var. h); 374 III 1 (var, h);

C III

+ II IV-VI (cf 533) II IV IV-V IV-VI A I II IV I d_-II A D

506 I *c (IFA) 507 A II 507 B III 507 C II 510 A 510 B 510*C (IFA) 513 A 513 C 514 516 Ia 516 516 516 516 III-IV A III B (=AT 302 B) *D (IFA)

517 (cf 725) 518

425 II 425 L 431 432 433 433 437 440 449 450 450 451 451 460 460 460 461 465

519 I-II 519 III 530 531 531 II 531 III-IV 533 535 545 545 550 550 550 551

B (cf. 894)

A B I, III A (cf, 750 D)

I, IIIa A S *C (IFA)

35

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 EB
552 I 552 A 554 555 555* ( Silleabhin) *559 I (Andreev) 560 560 I III 561 562 563 566 567 567 Ic 569 570 I

AT
213 IV 1 213 III 5; 218 61 70 178 V 63 (3-5); 290 III 2 58 173 V 180 219 176 174 (6-9), IV 7; 175 174 220 III 1 (var. c) 169 III 4-13 58 III (var. h); 182 III 1 (var. a), V; 232 IV 3a 71; 192 V; 193 (6-8) 182 III 2 (var. e, f). 92 (1-2) 172 136 III 1-4; 175 IV; 291 V 108 173 277 (3-8) 176 V 350 III 4 (var. j) 120 V 106 III 9; 120 (9); 186 III 7 (var. u) 67; 253 152 III 1 (var. a-k), 153 III I (var. e), 212 Ill 3 (var. c) 146 V (p. 160, 2 versions); 28l; Anl. C 3 363 V (p. 397) 291 Anl. A f 348 (5) 348 (1-4) 219 IV 5 56 69 179 171 134 288 168 III 12

EB
706 706 III 706 C 707 709 709 III, V 710 711 715 715 II 725 735 *D (IFA) 738*

AT
74 III (var. g); 246 106 (8-15) 154; 244 III 5, 6 7 (var. j); 156 (5-8) 239 60 IV 5 (var. c); 167; Anl. A b 152 IV d; 159 (7-8); 166 (5-9) 154 V 85 V 54 33 197; 214 IV 1; 257 IV (var. e) l39 56 III 1; 57 III 9; 58 III 2; 66 (7); 80 (2 3), V; 132 V; 169 III (413); 175 III 1b (var.d,f,i, j, k, 1; 215 III1(var. w) 135 IV; 316 110; 135 114 I84 Anl. A, p. 412 a 4l; 50; 79; Anl. C 14 Anl. C 7 111 V 60 IV 5 (var. g); 24l 242 295 123 (3-6) 86 IV 5; Anl. C 13 131 (3) 277 III 2-8 277 309 232 III 2 182 V; 232 IV 3c 204 212 III 3 (var. a, b, c) 201 217 (2) l44 (1-5) 287; 350 225; 227 102 IV 4a, I 03 (3); 188 III 4; 189 IV (5)

570 A 571 571 III 571 C 575 590 591 591* 592 592 III 612 612 II 613 621 I

650 A

650 653 654 655 655 664 670 675 676 678 681 700 705

B A

A * *B (IFA)

*A (IFA) *A (Boggs)

745 *B (IFA) 750 D 759 769* 775 *776 (IFA) 778 (cf. 845*, 1553A*, 1718*) 779 780 782 821 B 834 840 841 844 844 *A (IFA) 844 *B (IFA) 845 *(cf. 778) 850 I 850 II 850 *A (IFA) 851 A 854 856 I-II 859 859 *E (IFA) 870 A 871

Milli Folklor

36

Yl: 12 Say: 46 EB
871 A 872* 874(cf. 891 A) 875 I 875 I-II 875 III-IV 875 A 875 D III 876 877 879 879 IV

AT
94; 204 V; 230 IV 1 I66 III 5

EB

AT
315; 350 III 3 (var. b, f, i) 256 III (5), 308 III (2 c, p. 346,var. n) 308 V

910 K 192 III (GruppeI,1-5) 235 (1-4) 235 IV 7 235 (6) 100 (6) 230 III 2; 235 (5); 348 IV 5 (p..379) 226 l92 (1-7) 192 II1 (Gruppe 2, 617); 230 IV 4 (var. h);369(8); 374 III 7 (var. d) 191 223 374 2l5 IV 5 (var. c,d e, f) 272 IV 3 209 234 (l-6) 250; 272; 378 137 III 1 (var. j, 1); 236 (see V);245 137 374 (4-7) 306 208 V; 231 297 192 (8-17); 193 186; 187; 188 262 194 185 100 91 III 5 91 113 (8-10) 305 190, Anl. A d; Anl. A (p. 412, var. a) 25l; 370 308 204 III 3 (p. 240, var. b, h); 256 III 2, 7 (var. b); 307 IV; 308 III (p. 346, f) 313 175 III 1 (var. g) 215 III 1 (var. e, f) 910 *P 910 *R (IFA) cf. 910 A-B Schullerus) 916 916 II c 916 II d 910 I, II, IV, VI 910 *C (IFA) 920 *E (IFA) 922 923 923 B 924 B 930 I-II 930 I-III 930 III 930 IV 930 A 930 *G (IFA) 930 *K 931 934 E 934 E** 936* 938 938 A 945 II 947 947 A 947 A* 949* (cf. 888 A*) 950 951 A* 954 956 956 B 956 D 956 B* 960 974 976 976 A 978 978 * e (IFA) 980* 981 983

879 A 879 *G (IFA) 879 *H (IFA) 881 A 881 A II-III 88l *B (IFA) 881 ** 882 883 A 883 C 884 887 888 A* (cf. 949) 890 891 89I A (cf. 874) 891 B* 891 *D (IFA) 894 (cf. 437) *895 (IFA) 898 I-II 898 III-IV 899 899 *H (IFA) 900 90l B* (cf. 1370 A*) 903 C*-*A 910 910 B

358 348 IV (p. 379-380) 100 III 4-7 348 IV (p. 380) 302 294 294, 295 235 V 74; 256 286 312 214 III 1 (var. m) 125 160 (2) 125 IVa 124; 128 126 137 III (var. a); 140 142 196 196 198 (1-4) 136 136 (1) 63 lII 4; 290 131 III 5 I 31 III 3 131 342 (1-3) 344 369 III 7 374 V 153; 369 (1-7) 261 261 III 1 141 210 348 IV 5 (var. f, k) 292 361 (6) 299 (1-3) 256 V 197 V (p. 233: Chinese) 262 (2)

910 C 910 D

37

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46 EB
986 990* 992 A *996 (IFA) *997 (IFA) *998 (IFA) 1000 1004 1004 I 1007 1012 1049 1051 1060 1062 1074 1083 1088 1115 1117 1119 1120 1121 1130* 1132 1137 1164 D 1200 1210 1211 1211 + 1215 1225 1245 1260 A* 1281 1282 1286 1288 1291 B 1293 A* 1294 1310 C l336 A 1341 1351 1352 A 1358 *D (IFA) 1360 A I360 C

AT
256 307 204 (3 a-c); 277 (6) 120 (5-12) 310 III 4 303 357 352 (4) 274 V 330 (2-3); 357 III (3) 357 III 3 162 (3), III 3 162 III 3 (var. e, k) 162 (9), III 3 (var. Aah); 351 IV 3 I 62 III 3 (var. b, j) 4 (3),162 III 3(var.j,t) 1 IV 1 162 III 3 (var. B-ag); 351 IV 3 162 (4), III 4 161 III 5 160 (4), 161 III 3 357 (5),III 3a(var.e, i) 152 IV E 324 V 357 (4) 146 377 327 V 331 III 2e (var. e) 327 III 3b 323 III 3-6 336 331 II 3g (var. f) 331 III 2a(var.a,d, e) 327 III 3g; 333 III1-2 45 (3); 274 IV 3; 329 V 327 III 3a 331 III 2d (var. d) 331 III 2b (var. d,e) 327 III 2(var.b,c,h,n) 333 III 2 331 III 2c (var. b,e) 9 (4) 325 (3); 329 327 II 4b 334 52 (4) 359 318 (l-2); Anl. C 273

EB
1361 1364 1370 A'*(cf. 901 B*) 1380 1381 l381 A 1381 D 1381 *F (IFA) 1384 1387 *B (IFA) 1391 1406 1406 *A (IFA) 1407 1407 A 1415 1419 E 1422 1423 1424 * 1425 (cf. 1542**, 1543A*, l545*) 1426 1441 1441 B* 1450 1457 1458 1477 1510 1525 A 1515 A IV 1515 D 1515 E I515 H1 1525 H2-3 1525 J 1525 J2 1525 Q 1525 *S (IFA) III 1525 *S (IFA) IV 1526 1529 1530 1534 1535 1535 III 1535 V 1536 B 1537

AT
355 190 (4); 266; 366 304 263 333 III 5 372 133 V 333 331 331 III 1 (var. a, g, i) 122: 250 IV 1 271 228 367 V 367; 368 III 7; 370 (3-4) Anl. C 9 267 53 271 (4) 362 V 269; Anl. C. 16 275 67 V, 161 (1-2) 266 V; 270 331 III 1(var.c,d,g,h) 338 319 322 278 346 l42 (5-6); 360 (5-6), III 6 (var. b, i) 341 (2-3) 360 (1-2) 341 (1) 343 347; 348 IV1;360(1-6) 360 III 3a 340 360 (3-4); III 3 b, c, 364 (3, 5) 342 (4) 310 V 341 III 3 351 III 5 (var. n) 352 (5) 296 351 III 2 77 IV; 265 (2-4); 274 176 IV 6; 352 (6) 264

Milli Folklor

38

Yl: 12 Say: 46 EB
1539 1540 1541 1542 I-IV, VI 1542 V l542 **(cf. 1425) 1543 A* (cf. 1425) 1545 1545 A 1545* (cf. 1425) 1551 1553 A* (cf. 778) 1565 1577* 1586 A 1587 + 1592 A 1600 1640 I 640 I-II 1640 I, III, IV I 641 1641 *D (IFA) 1642 I-II 1643 1643* 1645 1645 B* 1646 1651 1651 Ib 1653 1653 A 1653 B

AT
351 III 2a; 359 III 3-9 (var. g); 368 3 274 V; 351 III 5-6, IV 3 331 III 2 f, 339 332 III 1; 333 III 1 (var. j) 351 202 II 2, 3; 364 357 IV 1 199 351 III 1 a 321 345 327 III 4 c, V 298 293 323 (4-6) 3I7 162 (1-3) 365 311 111 333 III 1 323 (3); 333 III 1 283 133 123 3ll (4),III 1, 4 45 (1-2), 256IV(var.b) 295 IV 2 66 (1-2) 35l III (2a var. k) 333 III 8 324

EB
1654 1655 1660 *A (IFA) 1681 A 1681 B 1681 *C (IFA) 1681 *D (IFA) 1686* 1687 1692 1696 1698 A 1718* (cf. 778) 1730 1736 A 1737 1739 1741 1750 1305 *D (IFA) 1889 P + 1920 F *A (IFA) 1950 1960 D 1960 E 1960 G 1960 Z 2015 2021 B 2022 2022 B 2023 2029 2030 2032 2033 2042 A*

AT
199 IV; 349; 353 19; 35 (1-4) 373 (4) 327 III 2, 4d 323 (1), 324 III 1, 330 327 325 (4-5) Anl. C 8 328 (9-10) 326 3l8 (1-8) 320 249 (6); 268 309 (6) 368 (5) 367 V 359 V 368 (1-2) 354 35 (7) 363 335 363 (3) 358 III 4 173 V 358 (4); 363 (4) 24; 27 26, 28 30 30 III 21 32 31 29 20 25

39

Milli Folklor

BARI MANO ARATIRMALARININ NEM VE YNTEM ZERNE TESPTLER


Do. Dr. zkul OBANOLU *
Bu almann amac Trkiye Trklerinin 20. yzylda yetitirdikleri en byk dnce, kltr, sanat, estetik ve aksiyon insanlarndan birisi olan Bar Manonun eserleri, eylemleri, ahsiyeti ve bu lnn organik bir btnle sahip olduu kltrel fenomenin Trk kltr tarihindeki yeri zerine yaplacak almalara n hazrlk mahiyetinde tespitlerde bulunmaktr. ncelikle Trk kltr tarihinde Bar Mano fenomeni olarak adlandrdmz bu olgunun, geen yzylda millet olarak bahtmza den drt yaprakl bir yonca gibi ekillenen bu grngnn, drt temel birleii olduunu dnyoruz. Bunlardan birincisi hepimiz gibi u gelimli gidimli iki ucu dml dnyada mekan tutmu bir fani kiidir. O artk her trl dnyevi hesabn tesindedir bu ve herhangi bir almann konusu olamaz. ncelikle Trk aydnlar olarak bize den onun aada sralayacamz dier varlk alanlarn veya eserlerini deerlendirip, anlamaktr. Btn byk aksiyon, tefekkr ve sanat adamlarnn ortak zlemi gibi onun da biricik istei olan anlalmaktr. Bu zlem bir fani olarak yaarken anlalmaktr. Brakn alamay kesin sulu-sepken gz yalarn Trk aydnlar veya okumular olarak onu yaarken anlamadk hi olmazsa imdi anlamaya alalm da ruhu ad olsun! Bunlar sylediim iin sakn bana kzmayn bakn rahmetli Bar Mano kendisiyle, 1996 ylnn Eyll aynda Bar Manonun k Edebiyatndaki Yeri adl Hacettepe Trk Halkbilimi Anabilim Dal lisans tezi iin sevgili meslektam heda Nihan Yiitin yapt grmede ltfen ama ltfen dikkat edin ne diyordu; Aslnda ben yaptklarm konusundaki duyarszlktan ikayetiyim. Yaptmdan kimsenin haberi yok! Benim hakkmda alma yapan sizin blm bakannz (Umay Gnay) var, bir de sen (. N. Yiit) varsn. Halk da anlamyor. Karacaolan der ki; ya da Pir Sultan Abdal der ki; denildiinde anlalyor, bir eyler ifade ediyor; ancak Bar der ki; denildiinde pek bir ey ifade etmiyor. Neden byle denildii konusunda kimse dnmyor. (Yiit 1997: 50). Evet, muhteem insan, byk sanat ve dnr Bar Manonun, o fani kiisi yaarken onun yaptklar zerine dnmedik gelin imden geri dnp onu, sylediklerini ve yaptklarn anlamaya alalm. Bu bizce bir anlamda onun vasiyeti ve u yokluk dnyasnda onun varlk hikmeti veya nedeni yahut bu toplumun son derece alkan bir bireyinin eserlerine ykledii mesajyla iletmek istedii toplumsal ilevidir. Bu balamda, Bar Mano fenomeninin ikinci temel birleii ise duygu ve dncelerini da vurduu sanatsal iletiim formunu icraya balad andan itibaren suya atlan bir gl gibi etrafnda oluturduu duyu, dn ve rperi halesinin Anadolu yaylasndan ba-

Milli Folklor

40

Yl: 12 Say: 46
layarak dalga dalga halka halka uzak doudan uzak batya kadar yaylmasnn mimar olan lmsz sanat kiiliidir. te Bar der ki diyen Bar Mano budur. Tpk Dede Korkutun veya Trkler Gk Tanr Medeniyet Dairesi iinde iken, ozanlar ozan Korkut Atann yom vireym hanm hey dediince, boy boylayp soy soylay gibi ulusun birliine, dirliine yakar gibi ulusun iyisine alk, ktsne karg kl gibi kltrel deerlerimizi deerlendiren istendik toplumsal deerleri gncel olaylara balayarak gncelletirip topluma kopuzu/gitar eliinde syledii szlerle ileten, toplumsal etii pekitiren ilevleriyle sylemini yaayan bir kiiliktir bu.1 Bu balamda, bugn toplumumuzda Bar Manonun sanat kiiliinin ortak bir kltrel referans noktas olarak en byk sosyo-kltrel paydalardan birisini oluturduu ok rahatlkla sylenebilir. Bu toplumsal ortaklmz pekitirip zenginletiren kltrel referans noktasn ou kez yaptmz gibi kolayca ar ur edip israf etmemeli, iyi deerlendirmeliyiz. Kuzeylisi, gneylisi, doulusu ve batlsyla yediden yetmi yediye sanat, sylemi, yaam eylemi ve sevgisi zerinde ittifak ettiimiz bu ortak referans noktamz inceden inceye aratrp toplumsal dokumuzu daha gl klmada ve onun eserleriyle verdii mesaj doru alglamada titiz hatta kskan davranmalyz. Onun toplumsal etii pekitiren geleneksel dnya grn yeni nanslarla anlam ynnden ileyip zenginletiren eskileri gncelletiren ilevleriyle sylemini yaayan sanat kiiliinin grd yaygn kabul bu ynyle ok nemli ve deerlidir. Dahas, geni ynlarda grlen bu sanat kiiliin kabullenili temeli para ve hret deil erdemdir. stelik bu hret, slm Medeniyet Dairesine giri ile birlikte, Trk kltr tarihinin ruh kknn veya toplumsal bilinalt arketiplerinin bir baka yenileyici byk ozan Ahmet Yesevinin Eller yah men yaman, eller buday men saman dediince elin tersiyle itilen bir aratr. Amasa, yeni girilen medeniyet dairesinin kavramlarnn ve temel umdelerinin geni kitlelere onlarn bildikleri sanat formlaryla iletilmesidir. Bu iletme beraberinde yaayarak iselletirmeyi de getiren ve gerektiren bir iletiimdir. Ahmet Yesevi bir sanatkar ve bir yaam tarz mimar olarak kopuzla icra edilen geleneksel ezgiler eliinde geleneksel iir formu olan kouk veya komalar kullanarak mesajn iletti. Bar Mano da Bat Medeniyet Dairesine giri kararmz netletiren ve deimez ve dnlmez hale getiren ulu nder Atatrkn biz Trk aydnlarna gsterdii batllama, adala hedefini Muassr (ada) medeniyeti yakalayp geme ve insanlk ufkunda bir gne gibi domak olarak formle ettii hedefe rnek bir Trk aydn olarak nasl yrnebileceinin toplumumuzun tamam tarafndan benimsenen ok nadir bir rneini vermitir. Bu onun yaama ve yaatma sanatndaki ustaldr. Baty en az batllar kadar iyi bilen, tama suyla veya tercme bilgiyle deirmen dndrmeyen, birka bat dilinde anadili rahatlnda iletiim kuran, batnn en saygn batl kurumlardan son derece nemli nianlar dller alan bu, Trk adalamasnn ve aydnlanmasnn Bar Manonun ahsnda ve onun tarafndan, Ahmet Vefik Paann batlya doulu gibi douluya batl gibi davranan nclnn, yeni-

41

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
lenmi ve yeniden yaratlp yaanm rnek insan tipi iin, dikkat edilirse mesele hibir zaman batllama darlnda kalmam hep Atatrkn istedii adalama geniliinde dnlmtr. adalama meselemizde katk getirecek her gzel ve rasyonel zm unsuru batnn en uzandaki douda, uzak douda hatta Japonyada bile bulunsa edinilmesinde zerrece tereddt gsterilmemitir2. Sanrm, kreselleme ve dnya kyne dnme kavramlar balamnda gndelik siyasetten uzak ve Cemil Meriin veciz ifadesiyle zihnimize geirilen deli gmleklerinden farksz ideolojilerin sloganclk yzeyselliinden ifritten kaar gibi kaan, yaayarak ve yaatarak, bir birey olarak gndelik hayatta ve aile hayatnda uygulayarak ekillenen bu tavr al, Trk adalamas adna zerinde dikkatle durmamz ve daha geni platformlarda enine boyuna tartmamz gerektirecek nemdedir. Bar Mano fenomeninin nc temel birleii ise bu sanat kiiliin hemen yan banda ve ondan eklen de olsa bamsz bir hayata kavuan eserleridir. Bunlarn banda da onun o kendine has slubuyla oluturduu yeni zaman trkleri gelir. Bunlarn ok byk bir ounluunun sz ve mzii kendisine aittir ve kendisinin de Benim yaptm k edebiyatnn devam, klarla ok sk balarm var, onlardan esinleniyorum. Firkti, eref Talova, Murat obanolu ve sair. Onlarla benim aramda pek fazla fark yok yaptmz i asndan (Yiit 1997: 52) dedii gibi bunlar ekil, tr, fonksiyon ve muhteva bakmlarndan k tarz edebiyat gelenei iinde yer almaktadrlar. Saylar ok az olmakla birlikte, szleri kendisine ait olmayan ve k tarz kltr geleneinde usta mal olarak adlandrlan eserlerin Kayk Kul Mustafa, k Veysel, Pir Sultan Abdal, Neet Erta gibi byk ustalardan seilmi olduu grlr. Klasik geleneimizden de ayn hassasiyetle Hamamizade Dede Efendi ve zerinde 14 yldr ilgileniyorum (Yiit 1997: 52) dedii Mustafa Itri Efendi gibi devlerden eserler seip bunlar zellikle mzikal anlamda kendi uslubuyla yourmutur. Onun eserlerinin mzik cephesi deerlendirilmesi gereken tamamyla ayr bir alma alandr ve biz ihtisas alanmz olmayan bu konuyu uzmanlarna brakyoruz. Ancak eserlerinin sz veya dil yn, asl zerinde durmak ve dikkatleri ekmek istediimiz ve bir anlamda da onun asl sevgilim deyip zerinde titredii Trkenin kullanmdr. Onun bu konuyla ilgili olarak, Gong Dergisinin kendisiyle 19 Ekim 1983 tarihinde yapt bir syleide Ben Trkeyi ok seviyorum ve onunla seviiyorum. ... Parasal kayglarla yeni Trkeler geliti. ... Benim birinci kaygm bu. Her eyin Trke sylenebileceini biliyorum. En gzel kadna, en gzel Trkeyle iln- ak edebilirim. En gzel yalya Trkemle yaklaabilirim. nk en gzel onu biliyorum. u anda dnyada Trkeyle sevinen, Trkeyle zlen 300 milyon insan var. Benim amacm, ok iyi sevitiim Trkeyle dnyada Trkeden tat alan, lezzet alan insanlara bu lezzeti ve tad gtrmek, hzn gtrmek, mutluluk gtrmek, akalamak, onlarla muhabbet etmek, sohbet etmek. Benim derdim dille zaten.3 eklindeki ifadeleri dil ve dile dayal malzeme ve kullanmna ynelik seimlerinin arka plann ortaya koyar. Ancak kanaatimizce bu konuda onun szel yaratclnn en nemli y-

Milli Folklor

42

Yl: 12 Say: 46
n yazl kltr ortamnda retip, rnlerini elektronik kltr ortamnda yaymasna karlk eserlerindeki dil kullanmnn, Walter J. Ongun (1993) tabiriyle birinci tip szl kltr ortam zelliklerine gre oluturmasndan kaynaklanmaktadr. Bu konuyu biraz amak gerekirse, insanlarn yaz, matbaa ve elektronik gibi ses ve sz mekana balayan teknolojiler kullanmakszn yz yze ve sese dayanarak iletiim kurduu ortama birinci tip szl kltr ortam diyoruz. Walter J. Ong szl kltr ile yazl kltr arasndaki ilikileri aratrd eserinde kelimelerin szl kltrde sesle snrlanmasnn, anlatm biiminin yansra dnme srecini de etkilediini ileri srer (1993:49). W. Onga gre bu dnme srecini etkilemeden kast szl kltrn yazl kltr anlamnda bir tespit edilmi metinden mahrum olmas sebebiyle oluturulan dnceleri hatrda tutabilmek ve onu tekrar denetleyebilmek iin onlar oluturann elinde bizzat kendi hafzasndan baka bir ey olmamasdr. Bu sebeple szl kltrde bir insan bir konu hakkndan uzun boylu dnp, sorunlar karsnda zmleyici klmann yolu, insann kendi kendine veya bir bakas ile sorulan sorulara verilen cevaplarla gerekletirilen diyalog eklindeki iletiimdir. letiim yoluyla bir insan kendisine sorulan sorular cevaplandrarak bir konuyu inceden inceye tahlil edebilirse de oluturulan dnceleri hatrlanabilir klmak iin szl kltr ortamnn zorlad muhteva ve biim zellikleri sz konusudur. Szl kltrde retilen bir unsuru dzenli bir biimde bilinebilir, hatrlanabilir veya baka bir deyile hafzay gl klmann yollar olarak bu temel muhteva ve biim zellikleri unlardr. Hereyden nce muhteva olarak dnlcek eylerin hatrlanabilir olmas gereklidir. Bu da szl kltrde zenle incelenmi bir dnceyi koruyup hatrlayabilme meselesinde zm hafzaya yardmc olan her an hatrlanabilecek, azdan kmaya hazr, kalplam dnce biimlerini kullanmak olarak dayatr. Szl kltrde bir konuyu biimlenmemi ve hafzaya yardmc olan hazr kalplar kullanmamak suretiyle dnmek mmkn olsa bile, byle bir dnce oluturulduktan sonra yaz yardmyla olduu gibi kaydedilip sonra tekrar hatrlamaz. Dolaysyla byle bir dn tarz szl kltr asndan zaman kaybndan baka bir ey deildir. Bunun nne geebilmek iin Szl kltrde deneyimler, bellei pekitirecek ekilde akla yerletirilir (Ong 1993: 51). Bu yapsal zorunluluk hazr kalplar eklindeki dnce biimlerini gerektirir. Sz konusu hazr dnce biimleriyse, kulaktan kulaa ve azdan aza dolaan hazr deyiler niteliindeki kalplar hafzaya destek olurlar. Bu tip hazr kalpsal ifadeler herkesin sk sk duyup kolaylkla hatrlad ve kolayca hatrlanacak bir ekilde biimlenmi ataszlerinden veya deyimlerden yahut benzer dier kalpsal ifadelerden oluur. kinci olarak szl kltr ortamnda hafzay glendiren ve szl kltrde retilen bir dnceyi hatrlanabilir klan bir baka unsur dncenin dengeli tekrarlar veya bunlarn antitezleriyle aknn ona kazandrd ritm, kelimelerdeki nl nsz uyumu gibi ses zellikleriyle besleniliidir (Ong 1993: 4950). Bu ritim arlkl szl dnce iir ekline girdiinde l ile sabitletirilir.

43

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Ayrca mzik eliinde icra ile zenginletirilir ve hatrlanabilirlii arttrlr. (obanolu 1996). te bu balamda, Bar Mano eserlerinin szlerini, yaz ve dier kayt teknoloji imkanlarna sahip ikinci tip kltr ortamnda retmesine karlk birinci tip szl kltr ortam zellikleri olan hazr kalp ifadeler -ki ataszleri ve deyimler bunlarn byk bir ounluunu oluturur- kullanmtr. Bu zellik ayn ekilde onun eserlerinin temalarn seiminde de karmza kar; bunlar bildik tandk geleneksel konulardr ancak hibir zaman bir reprdksiyon tekrarcl iinde tpksnn ayns tekrar deildir. Bizce, Bar Manonun dncel ve szel yaratclnda en nemli ve zerinde de en ok durulmas gereken nokta budur. Nitekim, kendisinin yukarda ismini saydmz byk ozanlarmz iinde milletimizin, din deitirme gibi bir tarihi dnemecinde Ahmet Yesevinin kulland yaratma ve eski bildik deerleri yeni nanslarla donatma diyebileceimiz yntem bakmndan sz konusu rtme onun szel yaratclnn temelini oluturur. O geleneksel olarak son derece yaygn bir temay diyelim ki hell kazan, nasip ve ksmet gibi bir konuyu ele alr geleneksel iir formunu kullanarak ve tam bir k gibi Bara sorar isen.. diyerek mahlas taprarak kurgulad yk iinde yani destan veya ballad biiminde iler. Bu sylediklerimizi onun Ahmet Beyin Ceketi eserinden hareketle rnekleyecek olursak;
Tanr btn kullara rzkn datrken Kimi srtst yatar, kimi bota gezerken Kul Ahmet erken yatar, haydi ya nasip derdi Kimseler anlamazd ya nasip ne demekti?

mitlerin ve epik destanlarn dilini ve kozmik zamann artracak ekilde bu girile takdim edilen konu hell kazan ve nasip-ksmettir. yknn etrafnda kurguland ana motif, erken yatp kalkan ve anlnn teriyle alarak kazand ile geinen bir insan olan Kul Ahmetin herkesin gmlek giydii bu topluluun tersine bir gn kendi doru bildii yolda knayanlarn knamasna aldrmadan ve tek bana bildiini yapar; bir ceket diktirir ve giyer. Kul Ahmet sosyal bask ve yaptrmlarna kar doru bildiini yapmaktan gerektiinde isyan edip kendisi olmaktan korkmaz. Ama bu isyan szle deil bir retimledir. Lafla peynir gemisi yrtmek yerine, ayinesi itir kiinin lafa baklmaz szndeki dnsel z olan i, g ve almak, almak ve ancak bundan sonra istediini hak etmek, yapt ile vnmekse, iin hakkn verdikten sonra nmek... Bunlar eserin sylemi iine ustaca sindirilmi ve nasip-ksmete yklenmi yeni anlamsal nanslardr. Dikkat edilirse, o son derece ama son derece nemli eksiimiz olan toplumsal i etii, adalama ve insanlk ufkunda bir gne gibi domak hedefine yegane ulaabilme bunu baarabilme yolu ite bylesine geleneksel ve bildik hell kazan, nasip-ksmet gibi tema etrafnda rlerek yeni nanslar kazanr hale gelir. iirin gerisini hatrlayacak olursak bu temann ve yeni nansn tekrarlarla zenginletirildii ve yeni motifler eklenerek bunun adeta imbiklenerek yeni ve istendik bir deer olarak topluma sunulduu grlr. Doal olarak hemen ekleyelim ki bu ilemi tersinden okursak Bar Manonun yaanan sosyo-kltrel hayata getirdii sosyal eletiri de kendiliinden n plana kar.

Milli Folklor

44

Yl: 12 Say: 46
O mahallede herkes gmlek giyerdi Bizim Kul Ahmet bir gn ceket diktirdi (diktirir ya ...) Mahalleye dert oldu Kul Ahmetin ceketi Kul Ahmet erken yatar, haydi ya nasip derdi Kimseler anlamazd ya nasip ne demekti? Herkes gmlek giyerken, Ahmet ceket giyerdi Konu komuya dert oldu, Kul Ahmetin ceketi Mahalleli kahvede muhabbet peindeyken Leylekler laklak edip, peynir gemisi yrtrken Kul Ahmet erken yatar, sabaha ya ksmet derdi Kimseler anlamazd ya ksmet ne demekti? Herkes gmlek giyerken, Ahmet ceket giyerdi Konu komuya dert oldu, Kul Ahmetin ceketi

Dahas, bireysel kazanmlarn gerektiinde paylaabilmek ve kiinin kendisini aabilmesi ve bir ehirde alktan bir insan lse bundan o ehrin btn insanlarn sorumlu tutan bir dnya grnn dorultusunda bir perspektif iinde, Kul Ahmetin ceketini, hibe ettii grlr;
Bir gn bir yoksul ld, zld mahalleli Ama bir kefen paras bulamad mahalleli Kul Ahmet dedi yalan dnya kard ceketini rtt garibin stne, kaldrd cenazeyi Sonunda herkes anlad, ya nasip ya ksmeti Bizim Kul Ahmet, birden bire oluverdi Ahmet Bey, Ceketse Ahmet Beyin ceketi, bret-i alem oldu Ahmet Beyin ceketi Meerse tm keramet, ceketteymi be Ahmet BARIa sorar isen sen bu yolda devam et.

Evet, Kul Ahmetin ceketi bir mecazdr. Bu dnyada bir anlamda herkes Kul Ahmettir ve yine herkesin kendine gre yani greceli olarak bir ceketi vardr. Bu ceket Barbaros Hayrettin Paa rneine baktmzda Tunus, Cezayir

gibi iki lkedir. Avrupada Cezayir Kral olarak bilinen Barbaros kendi adna sikke kestirip hutbe okutabilecekken kendi klc hakk olan bu meru kazanmlarn yani ceketini getirip devletine hediye eder ve kendisini memuriyete atayan devlete bugn iin bizleri hayretten ldrtacak bir ekilde memnuniyetini ifade eden dualar birbiri ardnca sralar; Kul Ahmetin ceketini doru anlayamazsak, iki lkenin krall verilerek elde edilen bir memuriyete bunca teekkr ve duaya pes dorusu ! denilmez mi? yahut zaman zaman grdmz gerek hayrseverlerin yapt balar ki, kurua tenezzl edip rvet alan devletmillet maln yama eden gruh karsnda, bir okul yaptranlar balamnda okullar hep Ahmet Beyin ceketleri olarak anlalmaldr. Ksaca, sylemek gerekirse, Ahmet Beyin ceketi bir lke de olabilir bir tutam tuz da. Ama doru, drst, alnteriyle allm hell kazanmlar olmas ve yz aartacak amalar uruna ikircikli hesaplar yaplmadan harcanm olmas nemlidir. Tpk, mer Seyfettinin mehur Pembe ncili Kaftan adl hikyesinin kahraman Muhsin elebinin pembe incili kaftanla yapt gibi Kul Ahmetin de ceketiyle yapt i, ilev ve yap bakmndan ayn deil midir? Ancak Bar Manonun eserlerindeki en nemli ilev de kanaatimizce budur. Unutulan yozlaan toplumsal deerleri o kendine has estetii iinde damtp szmek yeni rneklerle gncelletirerek ve azlardan dmeyecek ezberlenecek formlarla toplum hayatna kazandrmak yani biz olarak biz kalarak ada ihtiyalara cevap vermek ve adalamak... Bu bir cephesiyle muhafazakarlktr dier cephesiyle de yklenen yeni nanslar ve ekillenen yeni formlarla

45

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
kendini da vuran gelimeciliktir4. Aynen, Ahmet Hamdi Tanpnarn Yapc gelimecilik nce mevcudu muhafaza ile balar. veya yaratclk bir motifin farkl sanat tezgahlarnda ilenmesiyle oluur dedii gibi Bar Manonun btn eserlerinde bu prensipler nda bir alma gayretinin hakim unsur olduu grlr. Bu balamda Bar Manonun eserlerine baktmzda onun her almasnn birka katl veya stste ustaca yerletirilmi anlam katmanlar oluturduu grlmektedir. Eserlerini olutururken kulland hazr kalpsal ifadelerin ki bunlarn ok byk bir ounluu yaayan szl kltrmzden seilmitir- tadklar arm yaptrma gleri ve bunlarn biraradalndan kaynaklanan yeni form tamamen metinleraras (intertextual) bir zellik gstermektedir. Dikkat edilirse, Ahmet Yesevinin, Yunus Emrenin, Kaygusuz Abdaln, Gevherinin, Levninin, k merin veya daha az mehur yahut din d eserler veren herhangi bir n eserlerinde de bu temel zellii grmek mmkndr. Bu onun takip ettiini syledii k tarz gelenein veya Trk szl iir sanatndan devrald mirastr. Yani bir anlamda baln yerletirdii petektir. Oluturup cmerte bizlere sunduu bal ise, bir cmle ile ifade etmek gerekirse, geleneksel deerlerimizi ifade eden yaygn dnce ve temalarn Trk adalamas balamnda ve bat-dou ekseninde oluan yeni deer ve ihtiyalar gz nnde bulundurularak yeni nanslar katlmak yoluyla yenilenmesi, gncelletirilmesi, yeniden deerlendirilmesidir. Bu oluumu daha somutlatracak olursak bu, Umay Gnayn (1992) veciz bir ekilde ifade ettii gibi Trk kltr tarihinde her geen gn kendi dinamikleri zerinde glenerek byyen gelien Cumhuriyet terkibinden baka bir ey deildir. O bu terkibin en byk ustalarndan biri ve bu sreci hzlandran belki de en nemli katalizr unsurudur. Bu balamda tekrar yukarda iaret ettiimiz alma, retme ve bunlar akn deerler uruna harcama fikrini ileyen Kul Ahmetin ceketi rneini hatrda tutarak unlar syleyebiliriz. Halkbiliminde yaygn olarak kullanlmaa balanlan semiotik bak asyla yaplacak almalarla Bar Manonun eserlerinde satr aralarna gizlenmi ve onun bir dnce adam olarak yaratt veya yeniden kavramsallatrd bu felsefi dizgeler btnn ortaya koymak artrdklar Kavramlar ve Toplumsal Deerleriyle Birlikte Bir Bar Mano Szl hazrlamak mmkndr. Dahas onun eserlerinin doru anlalabilmesi iin de bu son derece nemli ve gereklidir. Bar Mano fenomeninin drdnc temel birleiiyse bir aksiyon veya eylem adam olarak ortaya koyduu ve yediden yetmi yediye benimsettii davran kalplar ve onlarn arka plann oluturan deerlerin davacs, bir eitim ve sosyal terbiye mtefekkiri olan Gl Baba postunda bir misyoner yahut aksiyoner Bar Manodur. zellikle, Yediden Yetmi Yediye adl programnda st ime, spanak yeme veya yemek sememe vs. beslenme alkanlklar, toplum karsnda konuma, paylama gibi sosyal davran kalplar konusunda rettikleri ve yaydklaryla bunlar iletim yol ve yntemi de ayrca zerinde durulup uzmanlarnca irdelenmesi gereken konulardandr. Ayn ekilde gncel kltrmzde ilk rnek-

Milli Folklor

46

Yl: 12 Say: 46
lerinden birini verdii ve modern Evliya elebi olarak arlmasna yol aan kltrleraras karlatrmalarn yer ald gezi programlar da onun ncelikli olarak deerlendirilmesi gereken eserleri arasndadr. Bu drt temel cephesiyle ve bunlarn her birinin alt balklarnn almyla karmza her saniyesi dopdolu yaanm ve muhakkak retilmi muazzam bir sosyo-kltrel yekun kmaktadr. Bu retilmi szler, mzikler, gezi ve elence programlar, davranlar ve yeniden deerlendirilerek Trk toplumu olarak hayatmza bir gl fidesi dikermicesine katlm, nak nak ilenmi o ok sevdii Bozok yaylas kadar geni yreinde damtlm deerler manzumesi gibi devasa olaylar, olgular veya grngler rntsyle kar karyayz. Bu alt balklara sadece bir rnek vermek gerekirse, Onun estet kiilii veya Ahmet Hamdi Tanpnarn rya estetii olarak adlandrd gibi bir Bar Mano estetii vardr ki bu son derece kendine has ve mkemmel bir terkip olarak tamamen ayr bir alma izgisinde ve aratrmalar zincirinde uzmanlarn beklemektedir. Sonu olarak, biz bir anlamda n aratrma mahiyetinde olan almamzda, uzmanlk alanmz olmayan yz akn alt basamaa ayrlabilecek olan Bar Mano fenomenin deiik cephelerine girmemeye sadece bu aratrmaclarn bekleyen alanlardan birkana dikkati ekmee altk. Bir an nce balamasn umut ettiimiz aratrmalar ortaya ktnda Krk ylda bir gelir Bar gibisi sznn irane bir syleyi veya kafiye zorlamasyla rast gele bir msra olmad daha iyi anlalacaktr dncesindeyiz.
NOTLAR Hacettepe niversitesi Edebiyat Fakltesi TDE Bl. Trk Halkbilimi Anabilim Dal retim yesi. Bar Manonun Ozan-Baks Geleneinden k Tarz Edebiyat Geleneine uzanan izgide yap, muhteva ve ilev bakmndan deerlendiriliine dair daha fazla bilgi iin bkz. (Yldrm 1999). Bu konuda akla ilk gelen rneklerden birisi onun Japonyada grd deprem eitimine ynelik uygulamay 7den 77ye adl programnda gerekletirmesidir. Aktaran (Yiit 1997). Burger ve lahmacun simgelerini oluturduu kltr deimesinin lahburger gibi yeni bir rn veya retime yol ama dncesinin irdeleniiyle ilgili olarak bkz. (etin 1985).
4 3 2 1 *

KAYNAKA etin, Mahmut.1985. Lahburgerin Dndrd. Nilfer Dergisi, S.2, s. 9-18. obanolu, zkul.1996. k Tarz iir Gelenei inde Destan Tr Monografisi. Hacettepe niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits. (Baslmam doktora tezi). Gnay, Umay.1992.Cumhuriyet Terkibi ve Bar Mano. Mill Folklor Dergisi, S. 13, s. 2-3. Ong, J. Walter. 1995. (ev. S. Banon) Szl ve Yazl Kltr: Szn Teknolojilemesi. stanbul: Metis Yaynlar. Yiit, heda Nihan.1997.Bar Manonun k Edebiyatndaki Yeri. Hacettepe niversitesi Edebiyat Fakltesi TDE Trk Halkbilimi Anabilim Dal Mezuniyet Tezi. (Baslmam). Yldrm, Dursun.1999.Dede Korkuttan Ozan Bara Dnm. Trk Dili, S. 570, s. 505-530.

47

Milli Folklor

MANAS LE KOCOCA, KIZCBEK, KURMANBEK, SEYTBEK, AK MR DESTANLARI ARASINDAK PARALELLKLER*


Do. Dr Nerin KSE
Her anlat tr toplumlarda beliren ihtiya sonucunda ortaya kar ve sz konusu ihtiyac douran sebep veya ortam devam ettii mddete de yaamn srdrr. Ancak toplumlarn kltrel yaplar ve bu yapnn deimesi ile paralel bir grnm arzeden bu duruma gre o tr ortaya karan ortamn dourduu ihtiyacn ortadan kalkmas ya da deimesi anlat trlerinde de kendisini gstererek ekil ve slb, konu ve motif bakmndan baz deiikliklerin anlatya yansd grlr. Ksacas toplumlarn yaadklar hayat tarznn aynas durumunda olan anlat trlerinde onlarn sevin ve tasalarnn, gelenek ve greneklerinin, etik yapsnn, coya ve tarihinin, inanlarnn, arzu ve beklentilerini ksacas ortak deerlerinin de yer alaca, tabidir. te, ayn corafyada ortaya kan ve zelliikle ayn trden olan anlatlarn yukarda sz edilen hususlarnda byk bir benzerliin grlmesinin sebebi, budur. O yzden aratrmamzn konusunu Krgzlarn hatta Trk Dnyasnn en nemli destanlarndan biri olarak kabul edilen Manas ile kence epostar (kk destanlar) olarak adlandrlan Kzcibek, Kococa, Kurmanbek, Seyitbek ve Ak Mr destanlarndaki ortak unsurlardan bazlarnn ortaya karlmas olarak tespit etmeyi uygun bulduk. alma srasnda Kocacan Almkul snbayev, Kzcibekin skn ubak, Kurmanbekin Kalk Akiyev, Seyitbekin Oruzbay Urmambetov, Ak Mrn Kalk Akiyev, Sarkunan ve Borongbayev, Manasn ise Radloff varyantlarn kullandk ve sz konusu varyantlardan yaptmz alntlarn sayfa numaralarn da, yanlarnda belittik. *Aratrmamz srasnda kullandmz destanlarda dikkatimizi eken en nemli zellik, kayna ok eskilere giden bir evlenme detiyle ilgilidir. Bilindii zere eski Trklerde evlenme exogami (dtan evlenme) kuralna tabi olup, siyasi ve ailevi bir zmre olan baylarn dnda fakat il iinde gerekleebilmekteydi (Gkalp, ss:165-166, Kafesolu, s:216; nan, s:341). Ouzlarda (nan, s:71-73; Ergin, s. 124), Gktrklerde (aatay, s:7), Uygurlarda (el, ss. 251-267) da grdmz exogami nin en ilgin rneklerinden biri Leviratus tur (Kse, ss:81-87). Aslnda Trk Aile Hukukunun temelini tekil eden ve gelini, einin ailesinin eit yesi haline getiren kaln geleneinin sonucu olan bu evlenme ekli ailenin blnmezliini salayan ve kadn kle olmaktan kurtaran bir nitelik tamakta idi. Kaln denen gelinin kocasnn lm halinde onun mallarnn ve ocuklarnn da varisi olmasn; yeniden evlenmesi halinde yeni einin kaln, kadnn ilk kocasnn ailesine vermesi ni de beraberinde getiren, bir anlamda koca evine gelen gelinin erkein ailesinin mal, yesi olduunu da ifade eden kaln gelenei (gel, ss:256-263) nin dul kalan kadnn len

Milli Folklor

48

Yl: 12 Say: 46
einin erkek kardelerinden biri ile evlenmesi kuraln dourmasndan daha tabi birey olamazd. Bir baka ifadeyle lenin dul ve yetimlerinin, erkek kardelerine miras olarak kalmas demek olan (gel, s:257; Spuler, s:426) ve sosyologlarn tercihli evlilikler grubuna dahil ettii bu evlilik ekli Anadoluda berdel adyla bilinmekte ve zellikle Dou, Gneydou blgelerinde hal yaamaktadr. (Sayn, s 83) aratrmaclarn belirttiklerine gre ocuklarn baba yars amcalarna bir el adamndan daha yakn olacaklar, babann malnn ele gitmeyecei, dedenin aile zerindeki otoritesinin sarslmayaca ve devam edecei fikrinin esas olduu bu evlenme detinin, yaygn olduu corafyada yaayan milletlerin anlat trlerine aksedecei de ortadadr. Nitekim karnnda yedi aylk ocuuyla dul kalan Kankey iin: At ls soor keres ddi Aa ls cee keres ddi. Han balas Kankey Er Manastan kald deyt. Akl-men tuugan Abk Kdk tuugan ol Kb Er Manastn inisi: Ce Kbk tyebi, Ce Abekege tyebi? Sgnn tiysin! Deyt! (Manas, s:204) eklinde haber gnderip kimlerle evlenebileceini belirtii bu szn anlam, yukarda belirttiimiz levirat gelenei dir [(Kse III). Kococa Destan ile Manas, Dede Korkut, Orhun yaztlar ve Trk Halk Hikayeleri Arasndaki Paralellikler, s.: 80] Kzgzlarn geni kitlelere malolmu, sosyal hayatla ilgili ve gerekten yaanm olaylar anlatan destanlarndan Ak Mr (Kse, III. Bir Krgz Destan:Ak Mr, ss:7-11)de de ayn husus karmza kmaktadr (Kse, III Ak Mr Destanndaki eitli Tabakalar, s:6465). Mesel anlatnn Kalk Akiyev varyantnda Mrn ei Cantay Han, kendisi hala yirmi alt yanda iken lnce, kaynbiraderi Bayeke ona bir arac yollar ve: Andan artk bagam dep, Alt atabz bir tuugan Arstan Cantay agam dep. ....................................... Agada kelep amam dep. ....................................... Acal cetken l lgndn miraz kaluuu (Ak Mr, s:69) ....................................... Acal cetse l Ak nikesi buyursa Aga-inisi alvuu (Ak Mr, s:70) der. Krgzlarla Kazaklarn gemiteki ortak hayatlarndan izler tayan [(Kse, II. Bir Krgz-Kazak Destan, ss:7-11)] Kzcibek Destannda da berdal usul evlenme detiyle karlayoruz [Kse (II) Kococa Destan ile Manas Dede Korkut, Orhun Yaztlar ve Trk Halk Hikayeleri Arasndaki Paralellikler, ss:8081)] Nitekim evlenmek zere olduu nianls Tlgn, kendisinde uzun zamandr gz olan ve babasnn en deerli savas Bekecan tarafndan ldrlnce kaynbiraderi Sanszbay, Karann Korun Hana syledii: Katnm menen att ber Kayrlbay z kete ber, Attarmda bar eken Azraak gana aram ter, Zaybn aga bergende Sanszbay kaydan nasn. (Kzcibek, s:103) szleri zerine:

49

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Kzn meni ilbeysi, lrd bilbeysi Kenebey Korun turasn Kesirin baka cetpesin (Kzcibek, s:103) eklinde Korun Han tehdit eder ve yengesi Kzcibekle evlenir (Kzcibek, s:114). Gelelim Kocacasa..... Krgzlarn nl destan Kocacan ayn adl, kahraman usta avc Kocaca, Sur Ekinin peinden koarken mahsur kald kayalktan inemeyeceini anlaynca kardei Sartkouya syledii: Sartkou, saa agadn Saktap saga agadn, ................................ nim, ceedi z bagp al (Kocaca, s:113) vasiyeti ile kabilesinin: Kalk aytsa katn til almak, Ardnda kalgan cesirdi, Agann zaybn ini almak (Kococa, s:121) eklindeki nasihatna uyan Zulayka, kaynpederi Karpbayn evlt edindii Sartkou ile evlenir. *zerinde altmz destanlarda dikkatimizi eken bir baka husus da krk motifi dir. Sz konusu destandan baka dier Krgz destanlar ile hemen btn Trk boylarnn folklorunda da karmza kan bu durumun kayna, eski bir efsane olmaldr: Rivayete gre San Han adl bir Kazak hkmdarnn kz bir sabah erkenden cariyesiyle beraber gezmeye kar. Henz gne domamken geldikleri rmak kenarnda gezinirlerden suyun, semadan inen nur stunu ile gm gibi parladn grrler. Bundan etkilenen kzlar parmaklarn suya sokturlar anda gebe kalrlar. Durumu anlayan Kazak han kzlarn hepsini bir daa srer ve bu krk bir kzdan treyen topluluk, Kzgz kavmini meydana getirir (Gkalp, s:99). Anlalaca zere Krgzlarn yaratl destanlarndan biri olan ve Krgzlarla Kazaklarn uzun yllar sren ortak hayatlarndan izler de tayan bu inan Krgz destanlarnda yerini anlat kahramanlarnn yanlarnda bulunan krk ora (bahadr) ya da krk kz a brakmtr (Kse, III. ss:148-149). Nitekim Manasn (Radloff s:60; Yldz, s:449), Kurmanbekin (s:108), Sayitbekin (s:258) yanlarnda krk ora (yiit) s; Kankeyin (Radloff, s:87), Zulaykann (Kococa, s:22), Kanayn (Kurmanbek, s:80) krk kz (cariye) vardr. *Dnr (kuda) gitme gelenei de, sz konusu destanlarda tespit ettiimiz ortak hususlardan biridir. Dier Trk Boylarnda olduu gibi Krgzlar iin de nemli bir yeri olan dnr olma (kudaboluu) meselesi kayna ok eskilere geri giden ve ailenin kurulmasnda byk bir yer igal eden geleneklerimizden biridir. nk anaerkil aile dzeninde e edinme ya kadnn karlmas veya ganimet (olco) olarak alnmas, ya para ile satn alnmas, ya da alnacak kz yerine olann kendi ailesinden bir kadnn verilmesi (garskuda) yoluyla gerekmemekteydi. Hibir dn merasiminin grlmedii bu dzen yerine babann ocuklar ve ei zerindeki velyet hakkn elde ettii ataerkil dzene brakt anda evlilik, bir takm normlarn yerine getirildii sosyal bir kurum halini almtr (Gkalp, ss:305-306). Manasn, babas Cakp Hana syledii: Kayptn ksn kara Brk Karmap aldm taladan ooruktun ksn Aklay Olcolop aldm korgondon Ksalganday bolbodum, Ks koynun krbdm! (Manas, s:69) eklindeki szlerinden de anlalaca zere bu tr edinilen eler asla

Milli Folklor

50

Yl: 12 Say: 46
baybie, trkn veya konuy olamazard. Sadece baybie olanlarn ocuklarnn hkmdarlk yapabilecekleri ve baba malna varis olabilecekleri (Spuler, s:424-425) hatrlanacak olursa, bu vasfa sahip olacak elerin de dierlerinden farkl olmas ve farkl bir ekilde alnmas gerektii ortaya kacaktr. Ksacas kuda ts yani dnr gitme istenilen vasfta bir kz arayp bulma anlamna gelmektedir ve iyi bir evlilik de, bu yollarla yaplan evliliklerdir. O sebepten bu grev olann akrabalarndan biri yada birkann veya ailenin sayg duyduu, aklna ve tecrbesine gvendii araclara verilir; istenilen niteliklere uygun bir kz arayp bulma hatta kalnn miktarn kesme iini de onlar stlenirlerdi (gel, s:255). Krgz Destanlarnda dnr gitme gelenei gerek hayattaki uygulamalara yakn bir biimde yerini almaktadr. Nitekim Cakp Han, olu Manasn: Kana ata Cakp Han Argmak atn tistetkin Attanp kst ,stetkin! Men caks katn alayn. Ks koynun kryn! (Manas: s:69) demesi zerine atna biner ve sa yanna krk yoldan, sol yanna da krk yiini alarak oluna mnasip bir kz bulmak zere kendi lkesinden baka ini, Kalmuk, Kala, Kzlba, Krgz, Hint, Tarcik, Alplar yurdunu dolar (Manas, ss:70-73). Ak Mrde ise bu grev, gzelliini duyduu Mre k olan yal Cantay tarafndan, yiitlerine verilir. Destanda: Oondo Cantay kp aytt. Oydogu srn emi aytt Oolcup ban ktrp Oy cigitter-dep aytt (Ak Mr, s:45) satrlaryla verilen bu durum zerine yiitleri: Karap catpay amdanp, Kz berse baatr Keldibek Kzn alp kelerbiz. Kz berbese kltldap, Szn alp kelerbiz (Ak Mr, s:45) diye yola karlar. Kzcibek te ise bu durum, biraz farkllk gstermektedir. Nitekim evlenmek istediini aka belirtemeyen Tlgn, seksen yiitinin bas egeyi ailesine arac olarak yollar. egenin: Ara bolup ber dedi, Atam menen eneme (Kzcibek, s:11) ........................... Azamat boldu Tlgn, Kimge kuda bolsom dep. (Kzcibek, s:12) Tlgn bizdin mirzabz, yln turgan kezinen tp barat kyal. Ak Cayk elin dandaat, Alar bizge beytan. Kzd caks gat dep, Kylalardan ugabz. Sizden bolso kep kee. Aga moyun sunabz. Ool cerge bir barp Krp kalsak emne dep (Kzcibek, s:13) demesi zerine Han Bazarbay: Tii kkan balaga aynap bergen e bolboyt (Kzcibek, s:14) diyerek onlara izin verince saysz ata altn-gm ve kuma ykleyen yiitleriyle Tlgn, yola kar. Kurmanbek Destannda da bu durum evlenme talebinin babadan gelmesi ve babann istedii gibi, Krgz-Kpak lkesinden evlenme talebine kar klmas hari, Ak Mr ve Kzcibek destanlaryla paralel bir gidi gsterir.

51

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Nitekim boyunun ileri gelenlerince babasnn: Atan Teyitbek aytat. Agalar kele atat. Krgz menen Kpaktan (Kurmanbek, s:52) Kz tandasn dep aytat ...................... El aralap colgo sal, Berem dese dapdayar Miden gat kal mal. Ata bizdi ciberdi Aklda dep araga, Kulak salgn Kurmanbek (Kurmanbek, b:53) dediini duyan Kurmanbek onlara: Katn alp bersin dep Kaan ayttm atamb? .............. Elim senin baara Erdiimdi satamb? (Kurmanbek, s:55) ......................... Soodagerden, kerbenden Ugup, krp kelgenden Uruuda ok kz uktum. Baktl baatr erlerden. Kabar crk degdetti, Kak oo kzd alam men. Oogandn han Bakburhan Opsuz baatr dep ugam. ................... Bakburdun calgz bir kz, Adamzattn cldz! Corugun aytp krgndr, Coruy kelse nur kz!... (Kurmanbak, s:56) diyerek krk yiiti ve onlarn bas Zayrbek ile yola kar. Gelelim Kurmanbekin olu Seyitbekin hayatn anlatan ve Kurmanbekin devam niteliinde olan Seyitbek Destanna... O da babas gibi grr grmez k olduu kervancbann kz gzel Ml ile evlenmek iin Kalmuklarla yaplan bir savata ganimet olarak alnp kendisine hediye edilmek istenen Torkonun byk kz Sacrgal yiitlerinden Br ile evlendirir (Seyitbek, ss:280-288). Daha sonra da Akkan ve Zayrbekte birlikte Mle dnr gitmek zere Ke-Kakara doru yola kar (Seyitbek, s:289). *Dier Trk Boylarnda olduu gibi Krgz Destanlarnda da at, nemli bir yere sahiptir. nk hareketin esas olduu atl gebe bir hayat sren Trkler iin at sadece bir binek hayvan deil, beslenme, giyinme ve sslenmede yararlandklar hatta ticaretini yaptklar bir mal olarak da yerini almtr. Etini yiyip derisini giydikten baka gcnden de yararlandklar at srlerini beslemek iin yaz yaylakta, k klakta geiren Trklerin bir yerde hayat tarzlarn da belirleyen at, onlar ger evli olmayan zorlayan en nemli sebeplerden birisidir (Kaplan, ss:12-13; nar, ss:14-19). Bir baka ifadeyle bozkr Trk ekonomisinin esasnn tekil eden at n bu kadar nemsenmesinde yaadklar corafyann rol, byktr (Kafesolu ss:304305). Bu sebeple anlat geleneimizin bugnk halkalarnda bile yaamaya devam eden at (Kse, IV), SS:157-161) alp tipi (Kaplan, ss: 66-100)nin gazi tipi (Kaplan, ss:101-119) ve veli tipi (Kaplan, ss:120-131) ne dnmesiyle birlikte islami zelliklere de sahip olmutur (nar, ss:38-39). nemini ksaca belirtmeye altmz at n Krgz destanlarndaki yeri, byktr. Yaanlan corafyann tesirinin inkar edilemez olduu epik dnceye gre destan kahramannn at da kendi gibi olaanst, genellikle sahibiyle

Milli Folklor

52

Yl: 12 Say: 46
ayn gnde doan, kimi zaman kanatl ve rzgrla yaracak kadar hzldr. Nitekim Manasn at Aymanboz, ondan yl nce domu kanatl, gk kr renkten yelesi olan bir ksraktr (Yusupov, s:20). Radloff varyantnda Ak Kula adn tayan bu olaanst at (Manas, s:71) Kzcibekte Korun Hann byk olu Tlgn ile ayn gnde domu, Kkcal Ksrakn dourduu kanatl, .yrk bir hayvan olarak karmza kmaktadr: Kp clknn iinde Kkcal attuu beesi bar. alkaynk kursa, a kuyruk cibek cal. Kuyruunda kuyu bar. Kulanday bolgon canibar (Kzcibek, s:6) ........... Karap turup sndad. Kanat munun snbad Tulpar bolot balkim dep (Kzcibek, s:7) satrlarndan da anlalaca zere bu at, epik rnlerin niteliine uygun, olaanst bir attr. Krgz-Kpak lkesinin hkmdar Teyitbekin de imdiye kadar stne binene yenilgi nedir tattrmayan, rzgar kadar hzl Teltoru At vardr. Bu at, Zayrbekin Teyitbeke syledii: Tulpar minsem dumand Krar belgim krk cigit Calgz uulu Kurmanbek Teltoru At berse minet de, Colgo tsp cns, Coonun srn bilet de (Kurmanbek, s:85) satrlarndanda anlalaca zere Krgz-Kpak Boyunun dman karsndaki kaderini tayin edecek kadar hisli, akll bir attr. Torun Seyitbekin de stne bindii bu at, destanda: Aynektey kz carkrap, amalday uup arkrap, Kulcaday kdn kerilip, Kulunday urkayt elirip, Altm kn ta ap Arstan erge carap (Seyitbek, s:243) satrlaryla imal rzgarndan daha hzl ve altm gn yrse bile yorulmak bilmeyen, sahibine yakr bir hayvan olarak verilmektedir. Mrn sevgilisi Bolotun Kkkaka adl at ise: Tulparl belgil Tuyag urba bir taka Bugn kanat bolup ber. ........ Canbarm Kkkaka Klktg bir baka (Ak mr, s:91) ve: Carm tulpar Kkkaka (Ak mr, s:91) satrlaryla verilen, tam bir tulpar at deildir. Bu durumu da anlatnn gnmze yakn zamanda teekkl etmesine ve gerekten yaanm bir olaya dayanmasn ksacas, at n epik deil de realist bir hikyenin iinde yeralmasna balyoruz. At konusunda destan kahramanlarnn eleri veya sevgileri iin de ayn eyleri sylemek mmkndr. nk erkei ile ayn corafyada yaayan, k klakta, yaz yaylakta geiren ger evli Trk erkeinin ei de en az onun kadar gl kuvvetli, at binip kl kullanan bahadr bir kadn olmaldr (Kse V., ss25-26). Nitekim destanda ad belirtilmese de Tlgnn sevgilisi Kzcibek arkan kursak kr bir at binmektedir (Kzcibek, s31Manasn ei Kankeyin at da rzgr ayakl, olaanst bir attr (Manas, s:243). *Sadece Manas ve Ak Mr destanlarnda karmza kmasna ramen herhangi bir olay ve durumun korunmas veya bozulmas; bir hastaln ve sakatln giderilmesi veya tedavisi, olma-

53

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
yan bir durumun ortaya karlmas ve bunun devamnn salanmas vb. durumlarda okunan dua, yaplan pratikler de Krgz destanlarnn ortak hususlarndan birisidir. Kayna olduka eskilere giden aman geleneiyle yaknda ilgisi olan bu durum dnden bugne devam eden ve hal bavurulan konulardan birisidir. Bilindii zere aman, oyun, kam, baks gibi eitli adlarla anlan din adamlar (Kprl, ss:5672, 131156) ilk nceleri bu kimlikte grnmelerine ramen amanizmin giderek bir sihir ve by dini halini almas sonucunda amanlarn grev ve kimliklerinde de byk bir deiiklik grlmesine yol amtr. Nitekim balarda toplumdaki btn yin ve trenleri yrten, hukuki problemleri zen, hastalar iyiletiren, toplumu yneten ve ozanlk yapan amanlar giderek hangi iin hangi gn ve saatte yaplmasnn iyi olacan bildiren, gaipten haber veren, by ve sihir yapan, dua ve yeteneini bu yolda kullanan sihirbazlar haline gelmilerdir. Nitekim budist uygulardan balayarak Cengiz sllesinde, Moollarda. aatay Hanlnda, Timurlarda, Seluklularda ve Osmanllarda saraylarda grdmz air-kam larn en nemli vazifeleri, savalarn yaplmas gereken tarihi tesbit ve sonucu tahmin etmekti (Kprl, ss:72-102). te bu sihirbaz-airlerin her ne sebeple olursa olsun trans (extase) hale getikleri srada kendisine ruhlarn ilham ettii dualar, nceleri dini bir mahiyete sahip iken giderek sihir ve by iin sylenir oldu. amann vecd (trans) durumundan gerek duruma getikten sonra hatrlayamad ve amanl rendii kimselerin sylediklerini tekrarlamak zorunda olmad bu dualarn hemen her trl durumlarda sylendii bilinmekte olup aman ve iinde bulunduu evre iin kutsal kabul edilen, deer verilen zellikle dini ahsiyetlerin (Korkut Ata, Satuk Bura Han gibi) otlarn, dalarn vb. adnn getii, onlardan ve onlar vastasyla tanrdan yardm dilendii bu efsun szlerinin ve dualarnn ylan sokmas (nan II, ss:120-150), yamur yadrlmas, hastalarn iyiletirilmesi vb. durumlarda kutsal kabul edilen yerlere bez paralar balanmas, lenin ruhuna a vermek ve yasin, mevlit okunmas atee ya veya tuz atlmas, (nan I, ss:462-481) olarak ortaya kmas gayet tabdir Bugn Trk Dnyasnn hemen her tarafnda varln koruyan bu durum, Anadoluda da sz konusudur. Evlenmemi, ocuk sahibi olamam gen kz ve kadnlarn, derdine are bulamam hasta ve sakatlarn, sevdiine kavuamayanlarn hatta iyi not almak isteyen rencilerin bile bavurduklar bu yol kutsal yerlere bez balama, elbiseyi ters giyme, okunmu pirin, eker yeme, su ime, yeni gelin tarafndan evinin eiine yabal srme gibi pratikler- insanlarn, arzu ettikleri eylere kavumalar iin uyguladklarndan sadece bir ksmdr. Manas Destannda ise bu zellik, bir dn treninde karmza kmaktadr. Nitekim Aksakal, Coloy ile evlendii gece atee yaklar ve ona secde eder (nan II., s:7, nan I. Ss:140-141, Manas, ss:140-148). Tamamen eski Trklerdeki ate ve ocak klt (nan II, ss:66-71) ile ilgili olan bu durum Ak Mr Destannda daha farkl bir ekilde karmza kmaktadr: Nitekim Borobayev varyantnda gzeller gzeli Mr, yal Cantay ile evlenmek istememekte, babas da zulmnden kortuu Cantayn bu

Milli Folklor

54

Yl: 12 Say: 46
durumu renmesinden korkmaktadr. Bunun zerine Anciyandan getirtilen bir hocann okulduu ekerli su (kant) Mre iirilir ve dn gerekleir (Ak Mr; ss:32-36). *zerinde altmz destanlardaki bir baka benzerlik ise vakann ileyiindeki paralelliktir. Nitekim Kococa ta Kococa, Kzcibek te Tlgn, Manasta Manas, Kurmanbekte Kurmanbek, Seyitbekte Seyitbek, Ak Mr de Ak Mr vakann merkezini tekil etmektedir. Sz konusu destanlarn hepsinde de vaka, anlat kahramanlarnn maceralar ile balar ve lmlerine ya da anlat sona erene kadar olaylar, onlarn etrafnda cereyan eder. Ancak Kococa kayadan atlad ve hibir yere tutunamad iin paralanarak (Kocaca, ss:116-117), Tlgn, kaynpederi Korun Hann en usta savacs ve Kzcibekte gz olan Bekecan tarafndan pusuya drlerek. (Kzcibek, ss:67-68), Manas yalanp vadesi yettiinde (Manas, s:205), Kurmanbek ise Kalmuklar tarafndan vurularak ldrldnde (Kurmanbek, s:130) hikaye sona ermez. Nitekim Kocacan yarm brakt Sr Ekiyi ldrme ii ni olu Moldocas (Kococa; ss:121-148). Krgzlar zaman zaman tehdit eden Kalmuklarla mcadeleyi Manasn oullar Semetey ve Seytek (Manas, ss:225-261) ile incelemeye almamsak da Teyitbekin oullar Kurmanbek ve Seyitbek zerine alrlar. Ak Mrde byle bir durumun tespit edilemeyiini ise anlatnn gnmze ok yakn bir zamanda teekkl etmesine balyoruz. htimal, zaman iinde zellikle Kalk Akiy ev ve Sarukunan varyantlarnda Cantayn lm zerine Bayeke (Ak Mr, s:106) ve Centayn lmeden nceki vasiyeti uyarnca Bolotla evlenmesini hikye eden blmleri de anlatya eklenebilecektir. En gzel ifadesi Dede Korkuttaki Kam Prenn Ogl Bams Beyrek Boy nda ve Han Bayndrn sohbetine geldiinde Kara Gne Ogl Kara Budakn, Kazan Ogl Uruzun oradakilere hizmet ettiklerini gren Pay Prenin ogulda ortacm yok, kartata kaderim yok (Ergin, s:116) szlerinde bulan bu hususun kayna, Trklerin ate kltrne geri gitmektedir. Coloy Hann gvey girdii gece ei Ak Saykaln atee secde etmesi (Manas, ss:140-148)nin sebebi, budur. Gnmzde ocak diye ifade eden ev in, evlilikin kutsall, buradan ileri gelir. nk ocan ttmesi, ailenin devam, erkek evlat ile olur. Btn Trk Boylarnda erkek evlada verilen deerin sebebini, biraz da burada aramaldr. O sebeple Kococa ta Kocaca ile Moldocan, Kzcibek te Tlgn ile Sanszbayn, Manas ta Manas, Semetey ve Seytek lsnn, ayr ve birbirlerinin devam olduklarn da gznne alarak Teyitbek, Kurmanbek ve Seyitbekin grlmesi meselesinin hem mantki, hem de realist bir zellik olarak deerlendirilmesi gerektiine inanyoruz. *Rya motifi de incelemeye tabi tuttuumuz destanlarn ortak hususlarndan bir bakasdr. Bilindii zere rya motifi nin kayna olduka eskilere, aman geleneine geri gider. Bu yolda yaplan bir seim, amanln babadan oula kalmas veya tamamen kiinin kendi isteiyle tespit edilen adayn aman olmas iin ilk art trans hale (extase) geebilmesi, yani eitli ryalar ve hayaller grme, vecd halinin gereklemesi eklindeydi. amanla ait teknik bilginin (ruhlarn adlar ve grevleri, mitoloji) renilmesi ise daha sonraki aama olup, aman adaynn yldrm arpmas, ok yorulmak, yksek bir yerden dmek, rya grme, uyuma veya vecd

55

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
hali gibi durumlardan baka yaplacak bir merasimle de adayn amaln retilmesi sz konusu olabilmekteydi (Gnay ss:12-15; nan II. Ss:79-90). te amann ryada ya da trans hale geerek ruhlar tarafndan eitilmesi saz airlerinin hayatn konu eden halk hikayelerimize anlat kahramanlarnn ryada pir, dervi, Hzr vb. Tarafndan sunulan bdeyi imesiyle hem Hak (Allah) olmasn, hem saz alma ve syleme yeteneini kazanmas, hem de bdeyi ierken kendisine grnen ya da gsterilen gzele gnl vermesi (Boratav, ss:40) eklinde yanstlm olup Krzgz Destanlarndaki grnts ise beraz farkkl bir zellik gstermektedir. Daha ok gelecekteki iyi ya da kt olaylarn habercisi olarak yorumlanan bu duruma gre Kococan: Tnd catp t krdm Tmd mskl i krdm Koluma alp barad. Ar nersege tu keldim Krdm aydn olponun Ktrlp crgm (Kococa, s:36) eklinde grd rya, ei Zulayka tarafndan: Tndg krgn tz Tr kyn krnd Beldikti belge algan Bet alp toogo bargan Mergendikten payda cok Mergenim koygu iidi Anda men belsenip cesir kalganm. .......... al karta ini ca. atakka kirbe Kococa (Kococa, s:41) diyerek avcl brakmasn; yoksa onun lp kendisinin de dul kalacan belirtir. Manas, kendisi ile birlikte Kalmuklar tarafndan zehirlenen krk yiidinin lmesi zerine ok zhr ve Mekkeye gidip dua edeyim ki, yiitlerim geri gelsin diye yola kt gn ei Kankay bir rya grr: Batr trm keldi! dop, Batagday boldu! dop, ........ Kak trmnn banda Bolot l catt! dep. Koynuma katp aldm (Manas, s:200) diyerek basnda elik bir ee ile Manasn koynuna girdiini syledii ryasn anlatt Altnay, bu ryay: Bana aylar tuugan, Batr tr turbayb? Ay agla kn tuusa O krk oro turbayb? ............. Kak trnn bana Bolot l catkan Boyuna erkek bala btptr (Manas, s:201) diye erkek ocuk douraca eklinde yorumlar. Kzcibek de memleketine gidip anasna-babasna evleneceini kz bulduu yolunda haber verip geleceini syleyen Tlgnn bu kararndan rahatszdr. nk o gece: Astnda kk att, Eer tokumsuz bo krd Aylbz koygon Ak Cayk Kolunda eken buudayk, Buudayk ketip kolumdan Kalpmn -deyt, -mudayp, Argakt aldmda, Aydan cark am rak. amrakt koluma Alpmn,-deyt,-aldrap p alp lp etip Kalpmn,-deyt,-caldrap (Kzcibek, s:56) eklinde efsanevi Hma Kuunun elinden uup gittiini, eline amrak tan aldn belirttii bir rya grm; o sebepten de sevgilisi Tlgne: Tilimdi alsa Tlgn,

Milli Folklor

56

Yl: 12 Say: 46
Atna tokum salbasn. Aylna kaytp barbasn! Canmda kstay rsn,-deyt. Carkldap oynop klsn,-deyt (Kzcibek, s:56) diyerek, onun kendisiyle birlikte kalmasn istemitir. *Bazen destan kahramanlar, bazan da onlarn yakn evreleri tarafndan eitli durumlarda, eitli ekillerde yaplan sosyal tenkit meselesi de Kzgz Destanlarnn ortak noktalarndan birini tekil etmektedir. Bilindii zere anlat trleri, yaygn olduu evrenin veya toplumun artlar ve o artlarn dourduu ihtiyalarla birlikte ortaya kar, geliir ve yaamaya devam eder. Bu sebeple sz konusu evrenin artlarnn ve ihtiyalarnn deimesi veya gelimesi, anlat trlerini de etkileyecektir. Destanlarmz iin de ayn ey geerlidir. Dnden bugne Trklerin tarihi, corafyas, gelenek ve grenekleri, treleri, siyasi ve ekonomik durumu, duygu ve dnceleri, arzu ve beklentileri, hayat tarzlar vb. demek olan destanlarmzn da bu geliim ve deiimden etkilenecei; yolunda gitmeyen ya da yukarda belirttiimiz ynlerine ters den durumlar beenmeyip tenkit edecei, phesizdir. Nitekim sosyal hayatta grlen aksaklklarn, ferdi ikyetlerin, tatmin edilmemi arzularn genellikle szl olarak anlatya sokulduunu, Kzgz Destanlarnda da tespit ediyoruz. Mesela Ak Mrde anlatnn kahraman Mr, kendisiyle evlenmek isteyen yetmilik ihtiyar Cantaya onun kz hatta torunu yanda olduunu, kendisiyle denk olmadn belitmek iin yle syler: Cantake Krgzdan akan sen ele, Kz Mrkan men elem, Alamn dese z bil Kzdar menen te elem. Cantake, Kalkndan akan sen ele Kara kz Mr men elem. Alamn dese z bil Nebere menen te elem (Ak Mr, s:14). Anadoluda ok yaygn olan Davul bile dengi dengine ataszn hatrlatan bu durumdan baka Mrn ok yal ve bir o kadar da zengin bir adamla evleneceini duyan sevgilisi Bolotun ona syledikleri ise hem gen kzn seiminin, hem de sevgililerine ihanetinin yanl ve zc olduu yolundadr: Ak Mr! Iraagn Menen cerge kir! ................. Kantip eerip baras Toksongo kkan al menen .... Keyitip tatap kettibi Bir seksenge kkan al menen (Ak Mr, ....) Kurmanbek Destanndaki tenkidi durum da Ak Mrde olduu gibi evlilik konusunda olup baba Teyitbek yaknlar, beyleri ve veziri Zayrbek araclyla: Ata Teyitbek aytat, Agalar kele atat. Krgz menen Kpaktan Kz tandasn dep aytat (Kurmanbek, ss:52-53) .......... Krgzda suluu ok bolso Ktayga barmak drsp? (Kurmanbek, s:54) eklinde sylettii isteine uymayp, Oogan hkmdar Bakburhann kz Kanayla evlenen Kurmanbeke, sava srasnda tulpar at Teltoruyu vermez ve ona baba hatrn saymayp, dman kz ile evlendiini u

57

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
szlerle ifade eder ve kzar:Menin aytkanma bolboy z bilip katn alat. z keregim tiybesten Teltoru Atmdn kerei tiyiptirbi? Aytkanma knbs, Ar ubakta sndrp, Dmanna krbs, Mnday bala kurusun! (Kurmanbek, s:87). Kocaca Destannda bu durum, anlatnn karakteri ile yakndan ilgilidir. Nitekim eline tfei ald gnden beri yirmi evli Ktay kabilesini avlad hayvanlarn etiyle doyuran Kococa, Karakoconun kz Zulayka ile evleneli bir yl getii halde grevini tamamen unutmu; gen ve gzel ei ile birlikte olmaktan baka birey dnmez olmutur. Destanda bu durum: Bayagday bastrp, Ak baran asnp Attanp ydn kpayt dep, Uak kla batad. ................ Kelgeni bir cl boldu dep, Cl maalna toldu dep (Kococa, s:34). ...... Eziliken iki ca Eriip oynap klt. Atp crgy mltgn. Kococa mergen unuttu, Tundurup etke sal ele, Cyrma yl uruktu. Zulayka kelin kelgeni Eki cakka garbay, Kococat tyltt. (Kocaca, s:35) satrlar, Kococatan ok Zlaykaya ynelik szler olarak karmza kmaktadr. Manas Destanndaki tenkit de yine evlilik konusunda olupgveyin dn srasnda dman peinde komasnn doru olmayaca ynndedir. Nitekim oralar Manasa: Kaydan keldin sen Manas? Kalkanday kzl nayza klaytp Ktayd coolop kaldibi? Ky sendey bolorbu? Karaganday mltk anp Kalmakt coolop keldibi? Ky sendey bolorbu? Sadagn sala kuranp Sartt coolap keldibi? Ky senday bolorbu? (Yldz, ss:628-629) diyerek yaptnn doru olmadn, belirtirler. *Aratrmamza aldmz Krgz Destanlarndaki ortak noktalardan biri de ant meselesidir. Trklerin ister gebe, ister yar gebe, isterse yerleik medeniyette olsun, dnden bugne sakladklar kltr unsurlarndan biri olan ant ime veya ant verme, M.. V. Yy.da skitlerde tararflarn ayn kaba akttklar kana kllarn batrmalar eklinde tespit edilmitir. inlilerde, Hunlarda, Avarlarda da grlen yemin trenlerinde nceleri iki tarafn da hazr bulunduu zamanda ayn kaptan kan imek, klc kana batrmak, klla bir yeri kertmek vb. ekillerde tespit edilen bu trenler slmiyetin kabul ile Kurana el basmak, Kuran pmek, tanr nimeti ekmei inemek e dnmse de eski pratikler de zaman zaman uygulanm (nan I, ss:317-330), zaman iinde bunlar tanrdan baka kutsal veya deerli grlen ve genellikle taraflardan biri tarafndan sylenen ilenme (karg), yemin, dilek ve temenni, sz verme vb. fadelere yerini brakmtr (Kse VI. ss:169-182). Nitekim Manasn gelini Ay rk, kocas Semeteyi ldrp alt aylk hamileyken kendisine nikh kyan Kyasa: Cedigerdin Er Kyas trm Akl bolso so kelet, trm, Auu bolso bat kelet, trm,

Milli Folklor

58

Yl: 12 Say: 46
...... araynada bu bala Kay saard busdu deyt? Bu balamn ltrb! Bu balamn ltrs Ak ku kebim klbesem, Akn Kanga barbasam tby zm albasam, Kektebey kegim albasam Ay rk atm kurusun! (Yldz, s:891) diyerek, ocuunu ldrrse, mutlaka intikam alacan belirtir ve kendi zerine yemin eder. Seyitbek Destannda dzden bugne gelen izgide eitli ant uslleriyle kar karya kalyoruz. Bu, bazan taraflarn el skmas eklinde ortaya kar. Nitekim Akkan, eski dostu Kurmanbekin getirdii ganimetin yarsn geri veren olu Seyitbekle Dlnn olu Torkoyu el sktrarak yllardr sren Krgz-Kalmuk dmanlna bir son verir (Seyitbek, s:287). Sz konusu destanda yeniminin sz ile ifade edildii de olmaktadr. Mesel Seyitbek, kendisine amanszan saldran Dln Han iin: Nayza karmap cekege, zz kele koyuuz. Salasay klbay k z Erke menen Torkogo Cekeleip sayp Merey koysok ortogo. Kyayp attan kalganda Klaktap ban keseli. Altndag attarn Kotop alp keteli. Bul aytkanm art bolsun. Ortodo katuu ant bolsun (Seyitbek, ss:258-259), der. Kurmanbekte de gnmzde sk rastlanan bir ekilde, karg (beddua) etme eklnda ant iildiini gryoruz. Nitekim Teyitbek, Krgz-Kpak lkesinde beendii bir bey kzn almas yolundaki nasihatna kulak asmayan olu Kurmanbekin yrse yorulmayan, a kalsa zayflamayan at Teltoruyu vermesi yonundaki isteini: Atmd berbeym krk cigit, .......... Menin tilimdi albastan, zn alsa katnd. Atas Teyit men bolsom, Aytkanma knbs Mnday bala kurusun! (Kurmanbek, s:87) eklinde beddua ederek, reddeder. Bu konuda sonu olarak diyebiliriz ki, sadece birkan verdiimiz bu hususlar, dn uzun yllar yaanan ortak bir hayatn, bugn ise gemiteki ortak hayatn yansra dnden bugne ortak bir kltrn Krgz Destanlarndaki izleridir. nk destanlar, temelinde tarihi bir olaya dayanmasna ramen, o tarihi olay yaayan toplumlarn siyasi, ekomomik, etik, kltrel vb. ynlerini ve deerini de gsterir. Bu ortaklklarn sadece Krgzlarda ve Krgz Destanlarnda deil, (arada bir deindiimiz zere) hemen btn Trk boylarnda hal yayor olmas ise Trk Dnyasnn bugnk birliinin ve dirliinin sebebi ve devamnn da teminatdr. Ayn boyun eitli anlatmalarnda, ayn hususlarda grlen farkllklar ise anlatnn teekkl etti dnem yannda anlatc, dinleyici ve evre genine balamay uygun buluyoruz.
KAYNAKA *zmirde 10 Aralk 1999da dzenlenen Krgz Gnnde konferans olarak sunulmutur. KIZCBEK. 1992 Biskek:Ukun Memlekettik Konerni. (skn ubaktn Varyant Boyunca) COODARBEM-SEYTBEK-Seyitbek. 1971. Frunze:Krgz SSR limder Akademiyas Til Cana Adabiyat nstitutu, Krgzstan Basmas-ss:201-306

59

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
KURMANBEK.1957.Frunze:Krgz SSR linden Akademiyas Til Cana Adabiyat nstitutu, Krgzstan Mamlekettik Basmas (Aytkan:Kalk Akiyev) KOCOCA-1956- Frunze:Krgz SSR minder Akademiyas Til Cana Adabiyat nstitutu, Krgzstan Mamlekettik Basmas (Aytkan:Almkul snbayev) AK MR-1971 Frunze:Krgz SSR limder Akademiyas Til Cana Adabiyat nstitutu (Basmaa dayardagan: S. Zakirov) GKALP, Ziya-Trk Medeniyeti Tarihi, slmiyetten Evvel Trk Medeniyeti I. Kitap:slmiyetten Evvel Trk Dini. (Haz:Fikret aholu) 1974-stanbul:Trk Kltr Yayn:5 KAFESOLU, brahim, Trk Milli Kltr. 1991 stanbul:Boazii Yaynlar / 93 NAN, Abdlkadir (I) Makaleler ve ncelemeler. 1987 Ankara:Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu, Trk Tarih Kurumu Yaynlar VII. Dizi-Sa:51 ERGN, Muharrem-Dede Korkut Kitab I Giri-Metin-Faksimile 1994, Ankara: Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu, Trk Tarih Kurumu Yaynlar:169 AATAY, Saadet . Trk Leheleri rnekleri, VIII. Yzyldan XVIII.yya kadar YAZI DL 1963.Ankara ni. DTCF. Yaynlar No:62 Trk Dili ve Edebiyat Enstits No:9 KSE, Nerin (I) Eski Bir Evlenme Adeti ve Buna Bal olarak Teekkl Etmi Halk Hikyeleri. 1993. zmir:Eitim Bilimleri Dergisi Dokuz Eyll niversitesi Buca Eitim Fakltesi Yayn s:3, ss:89-93 GEL, Bahaeddin. Dnden Bu Gne Trk Kltrnn Gelime alar. 1988. stanbul Trk Dnyas Aratrmalar Vakf Yaynlar No:46 SPULER, Berthold. ran Moullar Siyaset, dare ve Kltr, lhanllar Devri, 12201350. (ev:Cemal Kprl) Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu, Trk Tarih Kurumu Yaynlar IV. Dizi-sa:4a SAYIN, nal. Aile Sosyolojisi, Ailenin Toplumdaki yeri. 1990. zmir:Ege ni. Edebiyat Fak. Yaynlar No:57 RADLOFF, Wilhelm. Manas Destan, Krgz Trkesi Metin-Trkiye Trkesi eviri. (Yayna hazrlayan:Emine Grsoy Naskali) 1995. Ankara:Trksoy Yaynlar No:10 KSE, Nerin (II) Aratrmalar II. 1997. Ankara:Milli Folklor Yaynlar: 10, Halk Edebiyat Dizisi:6 KSE, Nerin (III) Aratrmalar III. 1998 Ankara:Milli Folklor Yaynlar:11, Halk Edebiyat Dizisi:7 YILDIZ, Naciye-Manas Destan. (W. Radloff) ve Krgz Kltr ile ilgili Tespit ve Tahliller. 1995. Ankara:Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu. Trk Dil Kurumu Yaynlar:623 KAPLAN, Mehmet. Trk Edebiyat zerinde Aratrmalar 3, Tip Tahlilleri. 1985. stanbul:Dergh Yaynlar:21/3, Trk Edebiyat nceleme:3/3 INAR, Ali Abbas. Trklerde At ve Atlk. 1993, Ankara:Kltr Bakanl, Halk Kltrlerini Aratrma ve Gelitirme Mdrl yaynlar:192. Gelenek, Grenek ve nanlar Dizisi:1 KSE, Nerin (v). Bozlaklarda At. 1991. Ankara:Trk Kltr s:335, ss:157-161 YUSUPOV, Kene Manas Destan. Trkiye Trkesine Aktaranlar:Trkmen, Fikret Alimcan nayet) 1995. Ankara:Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu. Atatrk Kltr Merkezi Yayn. Say:96 KSE, Nerin (V) Sevdiini Yenerek Alan Gen Kz Motifi ve Trk Halk Hikayeleri. 1994, Ankara:Milli Folklr c:3, s:23, ss:25-30 KPRL, M.Fuat. Edebiyat Aratrmalar I. 1989. stanbul:tkan Yaynlar NU:186, Kltr Serisi:52 [1966, 1987] NAN, Abdlkadir (II) Tarihte ve Bugn amanizm, Materyalleri ve Aratrmalar. 1954 Ankara:Trk Tarih Kurumu Yaynlarndan VII Seri No:24 GNAY, Umay. Ak Tarz iir Gelenei ve Rya Motifi. 1986. Ankara:Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu. Atatrk Kltr Merkezi Yayn-Say:16 KSE, Nerin (VI) Trk Halk Hikayelerinde And 1991 zmir:Trk Dili ve Edebiyat Aratrmalar Dergisi. Ege ni. Edebiyat Fakltesi Yaynlar, s:V, ss:169-182 BORATAV, P. Naili Halk Hikayeleri ve Halk Hikayecilii 1988 stanbul:Adam Yaynlar.

Milli Folklor

60

HAYVANCILIKTERMLER LE LGL BR MAKALE VE BAZI KKBA HAYVANCILIK TERMLERMZ1


Yrd. Do. Dr. Nergis BRAY
Hayvanclk terimleri, bal bana ele alnp ilenmi bir konu deildir. Trkiye Trkesinde yaplm belirli bir alma olmad gibi, Trkiye Trkesi azlarndaki kullanlar da tam olarak tesbit edilmemitir. Bu terimlere, sadece azlar zerinde yaplm almalardaki derlemelerde rastlanmaktadr. Trk insannn yazl kaynaklarla da tesbit edebildiimiz ilk dnemlerden itibaren hayvanclkla urat malumdur. Hayvanlarla zellikle deve, at, kkba ve bykba hayvanlarla ilgili bu maceramz asrlardr devam etmektedir. Kkba hayvanlarn hayatmzdaki yeri sadece onlar beslememiz; et, st ve dier rnlerinden faydalanmamzla snrl deildir. Biz sevdiimiz insann gzlerini, koyun gzlm 3 diye nitelendiririz. Gzlerini ksarak bakan, ak renk gzl insanlara epi gzl deriz. nat birine Kei gibi inad var. veya Keilik ediyor. derken, sadece enesinde sivri ve seyrek sakal olanlara kei sakall veya biraz kse olanlara teke sakall 4 adn takveririz. Burnu kemerli ve alnyla ayn dorultuda olan birine ko burunlu dediimiz gibi, ya ilk kan die ya da yal insanlarda kan die kuzu dii 5 adn veririz. Yakkl, gen ve grbz delikanllarmzn genel ad ko yiittir. Delirmenin dier ad keileri karmaktr. Budala ve akn bakllar iin koyun bakl; aptal ve alklar iin koyun
2

dede; bakasnn sznden kmayp halim selim olanlar iin koyun gibi6 benzetmeleri yaplr. Btn Trk topluluklarnda bu tr benzetmeler yaplmaktadr. Masum ve tecrbesiz insan, Trkiyede olduu gibi Azerbaycanda da krpe guzu dur. ocuklarmz kuzum7, olam, epiim8 diye severiz. Ko ay, btn Trklerde ko katmnn yapld ekim ay sonlar veya kasm aydr. Naklarmza, ilemelerimize go veya koboynuzu adlarn koymuuzdur. Ne ok uzun ne de ksa ekinin boyu goyun aya eklinde ifade edilir. Kurban bayramnn ad davar bezei oluverir. Davar dn koyunlarn kuzulama mevsiminde yaanan sevincin bayramdr. Kk, dar, toprak yol iin patikadan ok kei yolu veya davar yolu syleyiini tercih ederiz. Koyunlar, keiler deyimlerimizde de canl olarak kullanlmaktadr. Bir eyi anlamadan ban sallayarak tastik etmeyi, Ahfein keisi gibi ban sallamak 9 deyimiyle anlatrz. Kiiliini saklayarak karsndakini aldatmann ad kuzu postuna brnmek10 tir. Sessiz, sakin olmann ad ise kuzu kesilmek11 tir. ok saf, zararsz birini anlatrken Koyun azndan p almaz12 diye vasflandrrz. Kazaklarda Koyun zerine boztorgay yumurtlarsa13 iyi eyler olacak demektir.

61

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Azeriler, itibar edilmeyen insan iin, goyunu gurda taprmak14 deyimini kullanrlar. Krgzlar sebepsiz yere surat aslana: "Tekeni soyan (kesen) kim var?15 (Yani, niye somurtuyorsun?) diye sorarlar. Ataszlerinde de koyun, kei, ko ve tekeler yerini almtr. Bir esebin tabayn, ulaktay cerge abayn.16 (Bir aresini bulaym ve olak gibi yere alaym.) kki kokarni ba bir kazanga sgmas.17 (ki koun kellesi bir kazana smaz.) Ge can gayg, gassaba yag.18 (Keiye can kayg, kasaba ya.) Goa buynuz yk dldir.19 ki gou kellesi bir gazanda gaynamaz.20 Go dyne go dzer.21 obansz goyunu gurt gapar.22 Karamann koyunu sonra kar oyunu.23 obana ya kaygs, keiye can korkusu.24 Sakal ile olayd kii, keiye danrlard her ii.25 ksz kuzu, toklu (ve) olmaz.26 Kurttan kuzu domaz, kerkenezden ahin.27 Ko olacak kuzuya bak atlmaz.28 Kei kuyruk sallamadan teke yanamaz.29 Ekini quyru kkke, tyeni quyru jerge.30 (Keinin kuyruu yukarya, devenin kuyruu aaya dorudur.) Qoqar bolar qozn, maday ja d bolar.31 (Ko olacak kuzunun aln kk olur.) Qoydan qalan qoz qasgra tap bolad.32 (Koyundan ayrlan kuzu kurda rastlar.) Eki qoqard bas bir qazana symas.33 Bylesine hayatmza girmi, deyimlerimize, ataszlerimize yerlemi olan kkba hayvanlar, yazmzn da asl konusunu oluturmaktadr. Geni bir saha olduu iin hayvanclk terimleri iinden sadece kkba hayvanlarla ilgili olanlar seilmitir. Onlarn genel adlandrmalar, bakmlar, cinsleri, trleri ve yalar konusundaki gruplandrmalar yannda, hayvanlara konulan iaretler de ele alnmtr. nce, kkba hayvanlar konusunda Mehmetdurd SARIHANOV tarafndan kaleme alnan Trkmen Dilinde Dovardarlk Leksikasn Tematik Toparlar adl yaz Trkiye Trkesine aktarlarak verilmi; daha sonra tarih ve bugnk Trk leheleri ile Trkiye Trkesi azlarndaki hayvanclk terimleri listeler halinde sralanm, sonuta ortak ve farkl kullanlar tesbit edilerek bir deerlendirme yaplmaya allmtr. Trkmen Dilinde Davarclkla lgili Terimlerin Temalarna Gre Snflandrlmas Hive han ve tarihisi Ebulgazi Bahadr Han (1603-1664)n ecere-i Terkimeadl eserinde, Ouz Hann olu Kn Hann kk kardeleri ve oullarna yer verdiinin zikri eklinde bir blm var. Bu blmde, Trkmen dilinin hayvanclk terimleri ile belli lde alkal olan temalar, sistemli bir ekilde verilmitir. Eserin bu blmn ksaltarak veriyoruz: Altn adrn ba kesinde Kn Han oturdu. Btn il bykleri ittifak klp koyunun ban, arkasn, kuyruk sokumunu ve barn srtn stnde brakp Kn Hann nne koydular... adrn i eiinde Arkl Hoca oturdu. Gsn onun nne koydular. Sa kol-

Milli Folklor

62

Yl: 12 Say: 46
daki birinci adra Kn Hann byk olu Kayy oturttular. Sa akl ilii pay verdiler... kinci adra Alka Evliyi oturttular. Sa kol iliini pay verdiler... nc adra Ay Hann byk olu Yazr oturttular, sa yanba pay verdiler... Drdnc adra Dodurgay oturttular. Sa uyluk ban (omasn, kalasn) verdiler... Beinci adra Yldz Hann byk olu Avar otuttular. Sa uyluu pay verdiler... Altnc adra Bekdiliyi oturttular, sa srt pay verdiler. Sol yandaki birinci adra Hann byk olu Bayndr oturttular. Sa uyluu pay verdiler... kinci adra avulduru oturttular. Sol yanba pay verdiler... nc adra Kk34 Hann byk olu Saluru oturttular. Sol akl ilii pay verdiler... Drdnc adra Alayuntluyu oturttular. Sol uyluk ban pay verdiler... Beinci adra Teizin byk olu gdiri oturttular. Sol kol iliini pay verdiler... Altnc adra Ivan35 oturttular; sol srt pay verdiler.36 Bu yazda, piirilmi bir koyunun paylalmas anlatlm ve hayvann beden paralar belirtilmitir. Trkmen halknn asrlardr megul olduu hayvanclkla ilgili terimler, koyunun beden paralarn iine alan temalar blmne de sahip. Bu i sahas, Trkmen medeniyetine, dncesine, hayatna da kkl bir ekilde yerlemitir. Aada verilecek olan rnekler de bunu desteklemektedir. Yer ve yurt adlarnda: Grce, Goyunguyma, Goyunguy, Goyungum, Goyungrlan, Goyundepe, Goyunyolu, Goyuncyap (yap: ark, su yolu), Goyunsrlen, Go, Geibken (bken: geen), Geigale, Geigran, Geisaklayan, Geisuvlat (suvla-: sula-), Guzubay, Olakkr, Olakda, Olakdepe, Olakor (or: tuzlu, topra tuzlu yer), Depelice, Maalca vs... Bitki adlarnda: guzugulak, itburun, itzm, tekesakal, geigran vs... nsan Adlarnda: Koyunlu, Koyuncu, Kuzulu, Kuzucu, Keili, Kolu (kolu), Tekeli, Olak, Komurat, Komehmet, Koberdi, Kobakar, Kokarberdi, Kuzubay, Kuzuberdi, vs... Halclk ve el ilerinde: koak, koboynuz, boynuz vs... Seslenilerde: kuzum, olam, toklum (toklu: bir yan dolduran kuzu). Ata szlerinde: Mal bakana bakar. / Babadan gren sv soyar, anneden gren sofra yayar37. / Zengini mal basar, garibi gam. / Olak kuzumun otla (mera) olacana, olan uamn otla olsun. / Olun olursa koyun baktr, insan olur; ok baktrma, az baktr, nadan olur. / vs. Trkmen Trkesindeki, hayvanclkla ilgili terimleri birka temaya ayrp gruplamak mmkndr. Hayvann Trn Anlatan Kelimeler Trkmen Trkesinde en ok koyunun trn belirten kelimelere rastlanr. Trkmen Koyun: Olduka enli koyun trnn ad. Kazak Koyun: Kuyruu byk olan koyun trnn ad. Krd Koyun: Kuyruu toplu (top gibi) olan koyun trnn ad. Yomut Koyunu: Bat blgelerinde beslenen koyun trnn ad. Gklen Koyunu: Dou ve Bat blgelerinde yetitirilen farkl bir koyun trnn ad. Karakli Koyun: Kuyruu kntl ve uzun bir koyun trnn ad. vs... Keilerin tr ile ilgili kelimeleri, temalar halinde sistemletirme bu kadar gelimemitir. Beyaz, bol ynl derisi sebebiyle son devirlerde beslenmeye balanan Angor (Ankara) keisine empa, saf beyaz kei de diyorlar. Bu keilerin yetitirildii blgelerde, nceden beri beslenmekte olan kei trne Trkmen kei ad veriliyor.

63

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Hayvann Yan Anlatan Kelimelerle lgili Blm Hayvanclk ve zooloji terimleriyle ilgili baz eserlerde, ya ve cins farkllklarn gsteren szler terim ve manaca benzerlik asndan birletiriliyor. Trkmen Trkesindeki terimler, bu konuda kendine has bir sistemi de ortaya koyuyor. Koyunun yan anlatan kelimeler: Guz: Koyunun yeni domu yavrusu. Tokl: Yaz krkmndan sonra kuzuya verilen ad. ek: Bir yandaki koyun. ve: ki yandaki koyun. Goyun: yandaki koyun. Bunlarn dnda bu sralamaya ait Ma: drt yandaki koyun. Maramaz: be yandaki koyun. Mlemez: alt yandaki koyun. remez: yedi yandaki koyun. Iramaz:sekiz yandaki koyun. Garr goyun: yal koyun gibi terimleri gstermek mmkndr. Keinin yan anlatan szlere, olak,, epi: alt on bir ay arasnda olan henz yan doldurmam olak. Dog: henz yavrulamam, bir yala iki ya arasndaki gen kei. Gei: kei. Garr gei: Yal kei, gibi terimler rnek gsterilebilir. lk adn verilii koyundaki gibidir. Ama kei tr iin koyunlardaki ve szn karlayacak bir kelime yoktur. Zaman zaman ma, maramaz adlar keilerin ya iin de kullanlr. Hayvann yan anlatmak iin bir kural vardr. Yukarda verilen kelimeler, nasl hayvann biyolojik yan gsteriyorsa; imdi vereceimiz kelimeler de onun biyolojik aktiflik derecesini gstermektedir. Bunun iinse bir tane kuzulayan koyun/kei; iki tane kuzulayan koyun/kei vs. adlar kullanlr. Hayvan ne kadar kuzulamsa o kadar gten dm kabul edilir. Hayvann Cinsini Anlatan Kelimeler Bilindii gibi, Trk dillerinde ya anlatmak iin esasen sentaks yolu kullanlr. Koyun-ko, kei-teke gibi iftlerden baka, tek kelimeli szlerin kullanlna rastlamak zor. Koyunda: urka (dii) kuzu / toklu / iek / ve / koyun; Keide: urka (dii) olak / ebi. di edilen (enenen) hayvann isimlendirilii: Erkek kuzu: di edilen ya da edilmeyen kuzunun ad. Erkek toklu / iek / ve / koyun. Erkek olak: di edilen ya da edilmeyen olan ad. Erkek ebi: di edilen olak. ek erke: bir yandaki idi edilen kei. ve erke: ve yandaki (2) erke. Erke: Kei yandaki idi edilmi mal. Damzlk iin kullanlan hayvanlarn adlandrl: toklu, ko, iek ko, ve ko, ko. Ma ko braklmaz, nk bu durumda ko nesline yolda olmak ister; ebier teke, iek teke, ve teke, teke. Bununla beraber, hayvanclkla ilgili terimlerden ya ve cinsle ilgili olanlarnn kendi aralarnda benzerlikleri olduu gibi farklar da vardr. Keilerin cinsini anlatan kelimeler, koyunlara ait terimlerden alnmtr. Toklu, iek, ve kelimeleri cinsle ilgili olmayp ya belirtmek iin kullanlmtr. Bunun yannda ebi, dog kelimeleri cinsi belirtirler. ebi teke, dog teke gibi bir adlandrln olmay da bunu tasdiklemektedir. Hayvanclkla lgili Kelimeler bakmak (yetitirmek; beslemek, bakmak), ri (otlak, yayla, mera), yaylm (yayla), am (akam yemi), srm (iftlemek, yaylmak), ekene (ayr ayr kylerin birer ikier davarnn toplanp bakld sr). Vasflandrma le lgili Sistem Ak koyun, ak kei, kara koyun, kara kei, gour38 koyun, maal39, toklu, kzl iek, br akmakl40 kei vs... Huyla lgili Adlandrma etnev41 koyun, bagrov42 toklu, ikinci kei, aslagan43 iek vb.

Milli Folklor

64

Yl: 12 Say: 46
Olak - Kuzu Almak Ko koyvermek, ko saylamak, ko gveklemek, ir boaz koyun, gi boaz koyun, yataklamak, yalk, ikiz, z, drdz, beiz, vs. Bir aret, z Koyup Belirlemek alk, tagma, tutar kulak, da kulak, dann ard oyuk vs. Trkmen Trkesindeki hayvanclk terimlerinin iine, hayvan beslemek ve bakmakla ilgili terimler de girer. Terimlerin bir blmnn sistematik adan grnne bakarak, Trkmen Trkesinde bu temaya gre yaplan blmlemenin olduka gelitiini sylemek mmkndr. Hayvanclk terimlerinin Trkmen Trkesi ierisinde tuttuu yer de verilen rneklerden anlalmaktadr. M. Sarhanovun, Trkmen Dilinde Davardarlk Leksikasn Tematik Toparlar adl bu yazsnda geen kk ba hayvanlarla ilgili kelimelerin zellikle de cins, ya, tr, iaretler ve hayvanlarn vasflarna gre ayrln ifade eden adlandrmalarn dier Trk topluluklarnda ve Anadoluda da ayn olup olmadn aratrmak gerektii dncesinden hareketle, Orhun Trkesinden bugne kadarki baz eserlerde ve bugnk lehelerin szlkleri ile Trkiye Trkesinin azlar zerinde yaplm olan baz almalarda verilmi olan kelimeler ve anlamlar tesbit edilmi; ncelikle bu kelimeler ve anlamlar aada verilmitir. Eski Trkenin Gramerindeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : agna- / agna- : Anamak, debelenmek, yuvarlanmak. (259) k : Kei.. (263) rkk, irkk : Erkek. (264) qlag : Klak. (280) qon / qoy / qony : Koyun. (282) qoz : Kuzu. (282) qudruq : kuyruk. (284) mz / miiz / myz : Boynuz. (287) gr : Sr, hara. (290) smiz : Semiz. (294) smrit- : Semirtmek. (294) srg : Sr. (295) tama / tamqa : Mhr, damga,...(296) tawar / twar / twr : Mal, mlk, davar. (297) tii : dii. (297) yayl- : Datlmak, yaylmak. (310) yaylag : Yayla. (310) yaz : Ova, dzlk. (310) Maytrsimitteki (Uygur T.) kkba hayvanlarla ilgili kelimeler: erke : Gen teke. (387) irk : Koyun. (397) qo : Ko. (413) qoyun : Koyun. (415) bk. qoyn. quz : Kuzu. (423) oglaq : Olak. (436) ss- : Ssmek. (463) tamga : Damga, mhr. (466) tavar : Mal. (469) teke : Teke. (472) yay- : Yaylmak. (506) yaz : Ova, dz yer. (506) Divn Lgatit-Trkteki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler: agl : Al, koyun yata (Ouzlarca), koyun pislii. (9) agna- : -Hayvanlar- Yatp debelenmek; kekemelemek, dili tutulmak. (avna- / agna-) (11) agnat- : -Hayvanlar- Yatrp debelendirmek; dili buruturmak, dili arlatrmak. (11) aguj: Az, memeli hayvanlarn dourduu zaman verdii ilk st. aguz

65

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
(Rad. a.); z (Kaz.);uwuz(Kr.); aguz (d). (13) aqur : Ahr. (17) argla- : di etmek; bir ey iinden iyisini semek ve toplamak (arla-) (32) art- : Taa karmak, idi etmek; ocuu snnet etmek; erkeklemek. (eret- / eredh-) (34) arsalk : Hem erkeklii hem diilii olan bir hayvan, aslk. (36) azma : Aamayan ko. (57) baklan kuz : Taze ve semiz kuzu. (63) bal koy : Tepesinde beyaz bulunan koyun. (74) beel : di edilmi at ve baka hayvanlar. (77) boymul : Boynunda beyazlk olan hayvan, moymul (105) at- : Kuzuyu koyuna kat- (137) epi : Alt aylk kei yavrusu, epi. (141) epilen- : epi ol-, epi haline gelmek. (141) ek : Kei (kei - eki - eki) (167) ne- : Kulaktan bir parasn keserek imlemek. (182) net- : Kulaktan bir parasn keserek imletmek. (182) erke : Erke, gen teke. (190) erkek : Her hayvann erkei. (190) irk : Drt yana girmek zere bulunan koyun.(irik) (234) kaga koy : Ba ak, baka yerleri kara olan koyun. (277) kei : Kei (ek) (290) ko : Ko (bk. Konar) (337) konar : Ko (ko, kokar, kokor, kua, kuka, kukar, koungar) (337) kon : Koyun (Arguca) bk. Koy. (342) konur / konr : Kestane rengi. (344) koy : Koyun (kon, koyun) (351) k : Ko veya baka hayvanlarn ka yakn amas. (365) kudruk / kudhruk / kuduruk / kudhuruk : Kuyruk. (373) kuz : Kuzu (kuzu, koz, koza) (391) man yal koy : Drt yan geen koyun - yalnz koyun iin- (406, 756) mngz : Boynuz. (mngs, mgz, myz, muyuz) (417) mngzlen- : Boynuzu kmak, boynuzlanmak. (418) oglak : Olak (ogulak = olak ) (422423) otgar- : Otlat- (444) otla- : Otla- (445) gr : Koyun, geyik, bartlak kuu, deve, cariye gibi eylerin toplu bir halde bulunmas, bunlarn srs, blk. (gr, r) (452) sal- : Salmak. (480) sam : Sa, sam. (481) sagn : Samal. (481) saglk : Dii koyun; samal , salan hayvan. (sali, salg) (481) sakar koy / sokar koy : Boynuzsuz koyun. (529) semiz / semz / semis : Semiz. (504) semri - : Semirmek, yalanmak. (semir-) (504) semri- : Semizlemek. (504) semrit- : Semirtmek. (504) sogul- : St ekilmek, azalmak. (526) sg / sk : Kebap etmeye yarar olak veya kuzu. (532) suwgar-: Sula-, su ver-. (suwrar-/ sugar-) (545) suwla : Hayvan sulanacak yer, yalak. (546) sr : Sr (srk / sr) (552) ssegen / ssgen : ok ssen. (553) ss- : Ssmek. (553) tamga : Damga....(567) targl : -Attan baka her hayvan iin- alaca. (577) tawar : Mal, mlk, eya. (tavar). (586)

Milli Folklor

66

Yl: 12 Say: 46
teke : Teke; boynuzundan yay yaplan erkek geyik. (595) t : Dii, her hayvann diisi; kadn. (tii) (618,627) tiek: iek, iki yan bitirerek ne basm olan koyun. (626) tok : Boynuzsuz hayvan. (633) tok ylk : Boynuzsuz hayvan. (633) tokl : Toklu, alt aylk kuzu. (tokli / toklu) (634) tlek() : Drt ayakl hayvanlarn tylerini atp dktkleri sra; koyun krkm. (669) tle- : Dllemek, kuzulamak. (Ouzca) bk. tle-. (669) tlet- : Kuzulatmak, dourtmak. (Ouzca) (669) yamra- : Kuzular analar ile kar.(739) yayla : Yayla, yaylak, yazlanan yer. (764) yaz : Kr, ova, bo ve ak yer, boluk, aklk, alan. (765) Kutadgu Biligdeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : agna- : Debelenmek. (9) aqur : Ahr. (14) erke : Gen teke (158) erkek : Erkek (158) idii : Hayvan yetitirici. (189) qoy : Koyun (273) qoy : oban (273) qoz: Kuzu (273) qudruq : Kuyruk. (265 / 289) quz: Kuzu (296) kti : oban (303) mal : Mal. (307) oglaq : Olak (333) semiz : Semiz, kuvvetli.(386) semri- : Semirmek, yalanmak. (386) srg : Sr. (412) tamga : Damga, mhr (420) tavar : Davar, mal, eya. (429) tii : Dii. (453) toql : Toklu, alt aylk kuzu. (458) gr: Sr (504) yadl- / yayl- : yaylmak. (512 / 533) yaz : Kr, ova. (534) Ksasl-Enbiydaki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : agna- : Yatp debelenmek. (11) hr : Ahr, dam. (13) asra- : Besleyip bytmek. (37) baq- : Bakmak, besleyip bytmek. (70) baqlan qoz : Yeni domu, semiz kuzu. (71) dii : dii. (171) ek / eki : Kei. (176 / 180) erkek : Erkek. (209) qo : Ko. (366) qoqar : bk. qo. (367) qoy : Koyun. (375) qoy : oban, koyun besleyen. (377) qoz : Kuzu. (377) qudruq / quyruq : Kuyruk. (396 / 405) moynuz / mz / muynuz : Boynuz. (443 / 455 / 451) oglaq : Olak. (471) otlag : Otlak. (499) otla- : Otlamak. (499) sagn : Sama. (530) saglq : Dii koyun, samal. (530) sag- : (St) Samak. (530) semi/z : Semiz. (544) semri- : Semirmek, yalanmak. (544) semr- : bk. semri- (544) siek : iek, iki yanda koyun. (558) sula- : Sulamak, su vermek. (573) suwlag / sulag : Sulak, sulanlan yer. (576) srg : Sr. (578) ss- : Ssmek. (578) stlg : St salan, samal. (579)

67

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
tama : Damga, mhr. (593) tii : Dii. (638) towar : Davar, mal mlk. (643) yayl- : Yaylmak, dalmak. (719) yaz : Ova, yaz, kr. (719) yazl- : yaylmak. (719) Nehcl- Ferdsteki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : agna- : Anamak, debelenmek. (8) bn : oban. (105) erkek : Erkek. (136) qoqar : Ko. (252) qoy : Koyun. (252) qoylug : Koyun sahibi. (258) qoymat : oban. (258) qoz : Kuzu. (258) qudruq : Kuyruk. (265) moynuzlug : Boynuzlu . (293) oglaq : Olak. (318) otlag : Otlak. (333) otla- : Otlamak. (333) saglq : Dii koyun, samal. (356) sagmaq : (st) Samak. (356) semr- : Semizlemek. (365) semz : Semiz. (365) suwar- : sulamak. (384) suvgar- : bk. suwar-. (384) srg : Sr. (385) tii : Dii. (428) yayl- : Yaylmak. (476) yay- : Yaymak, sermek, amak. (476) Lugat- aatay ve Abukadaki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler: qoy : Koyuna dirler. (A. 339-17) : Koyun. (L.. 242) quz : Koyun yavrusu, kuzu, toklu. (L.. 236) Dede Korkuttaki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : aayl : Al, hayvan al (koyun srs ?) (5) al : Al. (5) al- : (Erkek hayvan) Diiyle iftlemek. (21) boaz : Gebe hayvan, hayvann gebelii. (55) buynuz : Boynuz. (63) oban : oban. (75) dii: Dii. (93) irke : Erke, erkek kei,teke, koyun srsnn banda giden erkek kei. (153) kii : Kei. (203) qo : Ko. (187) qour : Kestane rengi, koyu kzl, yaz al. (189) qoyun : Koyun (hayvan). (192) quyruq : Kuyruk. (197) quz / quzu : Kuzu. (197) mal : Mal. (210) mar- : Melemek, barmak (koyun, kuzu, inek v.s. ) (211) otlaq : Otlak. (238) otla- : Otlamak. (238) otlan- : bk. otla-. (238) ge : ge, iki yana girmi koyun. (241) sa- : Samak. (255) saqar : Alnnda uursuzluk nian olan hayvan. (256) semz : Semiz, besli, yal, etli, etli canl. (263) sri : Sr. (276) ssegen : ok ssen, ok boynuzlayan, ssc hayvan. (276) ss- : boynuzlamak. (276) (ssil- / ssi-) ilik : Etlik koyun, i kebab yaplacak koyun, iek. (279) teke : Teke, erkek kei. (288) toql : Toklu, bir yanda kuzu. (290) yayl- : Yaylmak. (325) yayla : Yayla. (325) yaylaq : Yaz geirmee mahsus yksek yer, yazn yayla olarak kullanlan da, yayla. (325)

Milli Folklor

68

Yl: 12 Say: 46
yaylm : Otlak, hayvan srsnn otlamak iin yayld yer. (325) yaz / yazu : Ova, sahra, kr, yaban yer. (326) Trk Kltr Tarihine Giriteki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler: al : Kylnn hayvanlarnn bulunduu yer. (I. C./313) az /auz / avuz : Yeni douran memeli hayvanlarn verdikleri ilk st. (IV.C./8-9) etlik koy : Kesilmek iin hazrlanm koyun. (III.C./337) ko katm / ko salm : Kolar srye katmak. (30 Ekim) (I.C./87) koyc / koy : Koyun oban. (I.C./31) koyun : Koyun. (51, 117, 172,395) olak : Kei yavrusu. (IV.C./198) olak kran : (Anadoluda) Her mevsim ve hatta her ay esen kara yel. (II.C./457) otalak /otluk: Hayvan yemlii. (I.C./27) r / rs : (Anadoluda) Otlak. (I.C./27) r : (Orta Asya Trk Lehelerinde) Kyn veya avlunun hemen yaknndaki otlak. (I.C./27) sa / sam : Sama ii. (IV.C./7) semiz /semir : Yal. (semir-, semri-, semrit-, semri-) (IV.C./16) sr : Hayvan topluluu. (I.C./29) st kuzusu : Emlik. (IV.C./8) yaygan : (Ktahya ve yresinde) Otlak, ayr. (II.C./383) yaylak /yayla : Hayvanlarn otlad yksek yerler ve dalar. (I.C. / 23) Trke Szlkteki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler: al : Koyun ve kei srlerinin geceledii, it ve duvarla evrili yer. (21) az : II. Yeni domu memelilerin ilk st. (27) anamak : (Hayvan) Yere yatp yuvarlanmak. (28) aktma : Hayvanlarn, zellikle atlarn alnlarnda bulunan ve burunlarna doru uzanan beyaz leke. (37) am : Erkek hayvann diisiyle iftlemesi. (97) bakmak : Beslemek. (134) boynuz : Baz hayvanlarn banda bulunan, trnaks bir maddeden, uzun, kvrk veya atall koruma organ. (216) boynuzlamak : (Hayvan) Boynuzu ile vurmak, ssmek. (216) boynuzlu : Boynuzu olan (hayvan). (216) boynuzsuz : Boynuzu olmayan. (216) ebi : Bir yandaki kei yavrusu. (286) iftlemek : Erkek ve dii hayvan veya bitki hcreleri dllenmek iin bir araya gelmek. (309) oban : Davar, koyun, kei, sr, manda srlerini gdp otlatan kimse. (316) dam : hlk. Ahr. (335) damga : Bir eyin zerine bir nian, bir iaret basmak. (336) davar : Koyun veya kei srs; koyun ve keiye verilen ortak ad. (341) dii : Dii. (384) en : II. hlk. Hayvanlara veya eyaya vurulan damga, iaret. (456) enemek : di etmek, hadm etmek. (enenme, enen-) (457) erke : Erkek kei. (463) erkek : nsan, hayvan ve bitkilerin diiyi dlleyecek cinsten olan. (463) etlik : hlk. K iin etinden kyma, kavurma, pastrma ve sucuk yaplan semiz hayvan. (476)

69

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
karaman : Orta Anadoluda yetitirilen kuyruu iri ve yal bir tr koyun. (793) kara yaka : Dou Karadeniz ky blgesinde yetien, uzun kuyruklu, beyaz renkli koyun tr. (796) kei : 1. Gevi getirenlerden, eti, st, derisi ve kl iin yetitirilen memeli, evcil hayvan. 2. Bu hayvann diisi. (828) ko : Damzlk erkek koyun. (882) ko katm: Kolarn gzn iftlemek iin koyunlarn arasna katlmas, bu iin yapld mevsim. (882) kokar : Dv iin yetitirilmi iri ko. (882) kolanmak : Gelierek ko durumuna gelmek. (882) kosamak : (Dii koyun) Ko istemek. (882) kom : hlk. Al, davar al. (889) konur (koyun) : Esmer, ak kestane renginde olan. (895) koyun : Gevi getirenlerden, eti, st, yapas ve derisi iin yetitirilen evcil hayvan. (905) koyuncu : Koyun besleyen veya alp satan kimse. (905) kuyruk : 1. Kuyruk. 2. Koyunun baz trlerinde eritilerek ya alnan uzants. (941) kuzu : Koyun yavrusu. (942) kuzulamak : (Koyun) Yavrulamak (943) kk ba : Kasaplk hayvanlardan koyun ve keiye verilen ortak ad. (944) melemek : (Koyun veya kei) Barmak. (1003) mera : ayrlk, otlak. (1007) merinos : Uzun, ok ince, beyaz ve bol tyl yapasndan dokumaclkta yararlanlan bir koyun cinsi. (1010) olak: Kei yavrusu. (1100) otarmak : hlk. Otlatmak. (1120) otlak : Hayvan otlatlan yer, salmalk, yayla, mera. (1121) otlama : Otlamak ii. (1121) otlamak : (Hayvan) Dolaarak yerdeki ot, imen, yaprak v.b. yemek. (1121) otlatmak : bk. otlamak. (1121) otluk : Otu bol olan yer. (1121) r : Otlak. (1143) rm : hlk. Srnn gece veya sabaha kar otlamas. (1143) ve : ki, yandaki erkek koyun. (1145) salmak : Samak iine konu olmak. (1242) sam : 1. Samak ii. 2. St veren hayvan. (1242) saml : St veren, samal. (1242) samlk : Salmak iin beslenen (hayvan). (1242) samak : Memeyi parmaklar arasnda skarak stn aktmak. (1243) samal : St veren, salan, saml. (1243) semirmek : Besili, yal bir duruma gelmek, semizlemek, imanlamak. (1279) semiz : Eti, ya ok olan, tavl. (1279) semizlemek : Semiz duruma gelmek, semirmek. (1279) soulmak : hlk. Suyu ve st ekilerek prsmek. (1321) sulamak : Hayvana su vermek, suvarmak. (1346) suvarmak : (Hayvana) Su vermek, su iirmek. (1351) suvat : Hayvan suvaracak yer. (1351) srmek : nne katp gtrmek. (1357) sr : Evcil hayvanlar topluluu. (1359) ssmek : (Boynuzlu hayvan) Boynuzu ile vurmak, tos vurmak. (1361) st kuzusu : Henz meme emen kuzu. (1361)

Milli Folklor

70

Yl: 12 Say: 46
iek : hlk. 1. Bir veya iki ya arasnda koyun. 2. Kuzulama dnemine girmi veya dourmu koyun. (1388) teke : Keinin erkei. (1440) toklu : Koyun yavrusu. Bir yllk kuzu. (1480) yaylmak : Yaymak iine konu olmak. (1610) yayla : Dalk, yksek blgelerde, kn hayat artlar g olduu iin bo braklan, yaznsa havas iyi ve serin olan, hayvan otlatma veya dinlenme yeri. (1610) yaylak : Hayvanlarn yaylp otlamasna uygun yer, otlak. (1610) yaylm : 2.hlk. Yaylak, otlak. (1611) yaymak : Otlatmak. (1611) yaz : II. hlk. Yaylak, otlak. (1612) Karlatrmal Trk Leheleri Szlndeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : Trkiye Trkesi: al Azerbaycan T.: al Bakurt T. : abzar Kazak T.: kora, avla Krgz T.: al, malkana zbek T.: malhan, al, qor Tatar T.: abzar Trkmen T.: l Uygur T.: eil, kora, kotan (8-9) Trkiye Trkesi: boynuz Azerbaycan T.: buynuz Bakurt T.: mgz Kazak T.: myiz Krgz T.: myz zbek T.: ah, mgz Tatar T.: mgiz Trkmen T.: buynuz, ah Uygur T.: mgz (78-79) Trkiye Trkesi: oban Azerbaycan T.: oban Bakurt T.: aban, hark ktvsi Kazak T.: opan, kay Krgz T.: koyu, aban zbek T.: opan Tatar T.: aban, sark ktisi Trkmen T.: opan Uygur T. : opan, koyi (136-137) Trkiye Trkesi: damzlk Azerbaycan T.: damazlg Bakurt T. : tokom mal Kazak T.: tekti / asl tekti Krgz T.: asl tukum zbek T.:nesidar / zatli Tatar T.: nsil gizi Trkmen T.: tohumlk ml / hvr Uygur T.: nsil / sil tuhum (148149) Trkiye Trkesi: davar Azerbaycan T.: davar Bakurt T. : mal-tvar / tirlik Kazak T.: uvak mal Krgz T.: candk / koy-eki zbek T.:uak mal Tatar T.: tirlik / mal - tuar / mal Trkmen T.: dovar Uygur T.: arv / koy-k (150151) Trkiye Trkesi: dii Azerbaycan T.: dii Bakurt T. : in / oras Kazak T.: ura Krgz T.: ur zbek T.:urgai Tatar T.: ana / tii / savlk Trkmen T.: urka Uygur T.: ii / tii (176 - 177) Trkiye Trkesi: idi Azerbaycan T.: ahtalanm Bakurt T. : biskn alaa / bisilgn Kazak T.: azban Krgz T.: blan / aktakan zbek T.:biilgn / ahta Tatar T.: pikn alaa / piilgn Trkmen T.: ata yab Uygur T.: piilgn / ahta (370- 371) Trkiye Trkesi: kei Azerbaycan T.: kei Bakurt T. : kz

71

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Kazak T.: eki Krgz T.: eki zbek T.:eki Tatar T.: kz, kc Trkmen T.: gei Uygur T.: k (462- 463) Trkiye Trkesi: ko Azerbaycan T.: go Bakurt T. : tk, hark tkhi Kazak T.: kokar Krgz T.: kokor zbek T.: kokar Tatar T.: tk, sark tksi Trkmen T.: go Uygur T.: kokar (490-491) Trkiye Trkesi: koyun Azerbaycan T.: goyun Bakurt T. : kuyn, hark (brn) Kazak T.: koy, savlk Krgz T.: koy zbek T.: koy Tatar T.: sark (brn, savlk) Trkmen T.: goyun Uygur T.: koy (504-505) Trkiye Trkesi: kuyruk Azerbaycan T.: guyrug Bakurt T. : koyorok Kazak T.: kuyruk Krgz T.: kuyruk zbek T.: kuyruk Tatar T.: koyrk Trkmen T.: guyruk Uygur T.: kuyruk (524-525) Trkiye Trkesi: kuzu Azerbaycan T.: guzu Bakurt T. : brs, tukt, tmby Kazak T.: koz Krgz T.: kozu zbek T.: kozi Tatar T.: brn, sark brni, bti Trkmen T.: guz Uygur T.: koza (524-525) Trkiye Trkesi: kk ba (hayvan) Azerbaycan T.: kiik buynuz Bakurt T.: vak mal Kazak T.: usak tlik, usak mal Krgz T.: candk, candk mal zbek T.: uak mal Tatar T.: vak mal Trkmen T.: ovnuk ml, davar Uygur T.: uak mal (526-527) Trkiye Trkesi: mera Azerbaycan T.: otlag Bakurt T. : yylv / tapam / utlavk Kazak T.: jaylm / ris Krgz T.: ottook zbek T.: otlak / yylak Tatar T.: cylv / utlavk / boln Trkmen T.: ri Uygur T.: otlak / yaylak (578-579) Trkiye Trkesi: olak Azerbaycan T.: olag Bakurt T. : kz brsi, atmby, lak Kazak T.: lak Krgz T.: ulak zbek T.: ulak Tatar T.: kz brni Trkmen T.: ovlak Uygur T.: olak (656-657) Trkiye Trkesi: otlak Azerbaycan T.: otlag Bakurt T. : ktvlik, utlavk, ri Kazak T.: caylm, ris, cayls Krgz T.: ottk zbek T.: otlak Tatar T.: ktlik, utlavk, utlau Trkmen T.: ri, otla Uygur T.: otlak, otluk (664-665) Trkiye Trkesi: otlamak Azerbaycan T.: otlamag Bakurt T. : utlav Kazak T.: ottav, cayluw Krgz T.: ott zbek T.: otlmak Tatar T.: utlau Trkmen T.: otlamak Uygur T.: otlimak (664-665) Trkiye Trkesi: samak

Milli Folklor

72

Yl: 12 Say: 46
Azerbaycan T.: samag Bakurt T. : havv Kazak T.: savuv Krgz T.: s zbek T.: samak Tatar T.: savv Trkmen T.: samak Uygur T.: samak (732-733) Trkiye Trkesi: samal Azerbaycan T.: samal Bakurt T. : havlan Kazak T.: savn, savlatn Krgz T.: sn uy zbek T.: san Tatar T.: savlan Trkmen T.: sanlk Uygur T.: sen (732-733) Trkiye Trkesi: semirmek Azerbaycan T.: smirmk Bakurt T. : himiriv Kazak T.: semirv Krgz T.: semir zbek T.: semirmk Tatar T.: simir Trkmen T.: semremek Uygur T.: smrimk (760-761) Trkiye Trkesi: semiz Azerbaycan T.: kkln Bakurt T. : himiz / kr Kazak T.: semiz Krgz T.: semiz zbek T.: semiz Tatar T.: simiz / simirgn Trkmen T.: semiz Uygur T.: semiz (760-761) Trkiye Trkesi: sulamak Azerbaycan T.: sulamag Bakurt T. : huarv / hibiv Kazak T.: suvlav Krgz T.: suaruu zbek T.: sugarmak Tatar T.: suaru / sib Trkmen T.: suvarmak Uygur T.: suarmak / suurmak (804-805) Trkiye Trkesi: sr Azerbaycan T.: sr Bakurt T. : ktv / yr Kazak T.: otar / yir Krgz T.: otar / bada / yr zbek T.: srv Tatar T.: kt / yir Trkmen T.: sri Uygur T.: pada (804-805) Trkiye Trkesi: teke Azerbaycan T.: tk Bakurt T.: tk Kazak T.: teke Krgz T.: teke zbek T.: tk Tatar T.: tk Trkmen T.: teke Uygur T.: teke. (866-867) Trkiye Trkesi: yayla Azerbaycan T.: yayla Bakurt T. : yylv Kazak T.: caylav Krgz T.: cayl zbek T.: yylav Tatar T.: cylv Trkmen T.: yyla Uygur T.: yaylak. (978-979) Azerbaycan Trkesi Szl ve Azerbaycan Dilinin zahl Letindeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : al : inde bykba hayvan ve koyun yetitirmek iin etraf aala veya telle evrilmi yer. (I-45) anamag : Srt st yatp debelenmek (hayvanlar hakknda) (I-50) auz : Memeli hayvanlarn dourduktan sonraki ilk st. (I-53) ahta : di edilmi. (ahta go) (I150) ahtalama : bk. ahtalamag.(I-150) ahtalamag : di etmek, burmak. (I-150)

73

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
ahur : Hayvanlara yem dklen yer, yemlik. (I-151) arhac : Koyun, mal yata; scak gnlerde srnn dinlendii yer. (I-129) arhaclamag : Sry, koyunu mal yatana toplamak. (I-130) boaz : Gebe (hayvan). boaz goyun. (I-296) bordag : Besili, semiz. (I-307) bordaglamag : Beslemek, semizletirmek. (I-308) burmag : di etmek. (I-328) burug : di edilmi. (burug goyun) (I-329) burulmu : di edilmi. (burulmu go) (I-329) buynuz : Boynuz. (I-321) buynuzlamag : Ssmek, boynuz vurmak. (I-321) epi : Bir yllk kei yavrusu. (ATS199) dam : Hayvanlar besleyip korumak iin yaplan bina. (II-26) damazlg : Damzlk. (damazlg goyun). (II27) dama : Atlarn ve baka hayvanlarn derisi zerine kzgn demirle vurulan iaret. (II-29) davar : Koyun kei, kk ba hayvan. (II-10) dii : Dii. (II-119) emlik : Stten yeni ayrlp ot yemeye balayan kuzu, kei. (II-275) erkec : Erkek kei, teke. (II-211) erkek : Erkek. (II-211) etlik : Kesilmek iin yetitirilen (hayvan). (II-300) garaaz : Koyun srsnn nnde giden erkek kei. (I-427) grhlg : Krklmaya uygun, krkmlk iin ayrlm (hayvan). (grhmlg goyun) (I-523) grhm : Koyunlarn krklma mevsimi. (I-523) grhn : bk. grhm. (I-523) go : Koyunun erkei. Damzlk erkek koyun. (I-553) goyun : Et, yn ve st veren, sk, kvrk tyl ev hayvan. (I-538) goyunu : Koyunculukla megul olan kii. (I-539) guyrug : Kuyruk. (go guyruu) (I565) guzu : Koyun yavrusu. (564) guzuu : oban. (I-565) guzulamag : Kuzulamak. (I-565) guzulu : Kuzusu olan. (I-565) guzulug : Kuzu yetitirilen yer, kuzu yata. (I-565) guzuotaran : Kuzular otlatan kii, oban. (I-565) ki : Gevi getiren hayvanlardan eti, st, derisi ve klndan faydalanlan evcil hayvan. (ATS-748) kon (meler) : Ev hayvan. (ATS-849) iek : Deiik yerlerde iki drt yanda olan koyun. (ATS-1091) yaymlamag : Hayvanlar gece otlamaya karmak. (478) yaylamag : Yazlamak. (477) yaylag : Yayla. (477) yaylm : Hayvanlarn gece otlatlmas. (478) yaylmlatmag : bk. yaymlamag. (478) yaz : Ova, kr, dzlk. (477) yemlik : Hayvanlara yem verilen tahta, duvara tutturulmu yer. (532) Trkmen Dilini Szlgindeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : al : Mallar korumak iin yaplp aala evrilen yer. (22) agm : Srnn bir yere yneldiinde dzgn gitmemesi, bazen dnerek bazen ilerleyerek yava yava otlayp gitmesi. (22) agnamak : Debelenmek. (23) ata : di edilen. (20)

Milli Folklor

74

Yl: 12 Say: 46
atalk : di edilme. (20) ahr : Hayvanlarn nne yem v.s. dkmek iin kullanlan kk yemlik. (59) alk : Hayvann kula kesilerek yaplan iaret. (41) bakmak : Terbiye etmek, yetitirmek. (331) bimek : di etmek. (100) boaz : (nsan ve hayvan iin) Gebe kalmak. (102) buynuz : Boynuz. (112) almar : obanlarn dn aa, al rp ile evirdikleri yer, al. (737) ebi : Alt il onbir ay arasndaki olak. (741) iik : Semiz. (749) opan : oban. (752) opanlk / opanlk : obanlk ii. (752) dog : Henz kuzulamam, bir yala iki ya arasndaki kei. (260) dl : Koyun, kei gibi kkba hayvanlarn kuzulamas. (268) dllemek : Koyun, kei kuzulamak. (268) drdem : Ayn anneden olan drt ocuk, kuzu, olak. (269) erke : Keinin idi edilen erkei. (817) erkek : Erkek cinsinden. (817) gei : Boynuzlu, gevi getiren, st veren ev hayvan. (168) grkm / grkuv : Davarn ynnn krkld mevsim. (228) go : Enenmemi byk koyun. (183) gogar : Kk ko, koun yavrusu. (183) gour : Karamtl kzl renk. (185) goyun : St, yn, eti iin beslenen ev hayvan. (185) goyun : (Koyun srsnn peinden giden, sryle dolaan) kpek, eek v.s. (goyun iti) (185) goyunlk : bk. goyundarlk. (185) goyundarlk : Koyun yetitirip alp satma. (185) guyruk : Kuyruk. (202) guyrukman : Kuyruu byk koyun, tilki v.s. hakknda. (202) guz : Koyunun alt aya kadar olan devredeki yavrusu. (202) guzlamak : Kuzusu, ola olmak. (202) guzlatmak : Baz hayvanlar hakknda dourtmak. (202) mal : Kkba, bykba hayvan. (426) maldar : Mal yetitirme ii ile uraan. (426) maldar / maldarlk : Mal yetitirme ii. (426) ma : Drt yandaki koyun. (428) maramaz : Be yandaki koyun. (429) mapra : Etli kanl, semiz. (429) mlemez : Alt yandaki koyun. (460) ovlak : Keinin alt ayla kadarki yavrusu. (478) ovlaklamak : Kuzulamak. (Geyik ve kei hk.) (478) otar : Mal baklan otlu yer, mera, otlak. (493) otarmak : Mal yaymak, otlatmak. (493) otlag : Otlak, mera. (493) otlamak : Yaylaya, otlaa kp ot yemek. (493) otluk : Otu ok olan yer, mera. (494) ri : Hayvan otlatlan otlu yer, otlak. (506) ri ekmek : Kk olak, kuzularn otlamaya gitmesi. (506) ve : ki yan doldurup yana giren koyun(496) salmak : bk. samak. (571) sam : Bir defada salp alnan stn miktar. (571)

75

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
sam : Mal sama iiyle uraan kii. (571) samlk : St sama ii. (571) sanlk : Salan ve samak iin alnan (mal). (571) samak : Samak. (570) sakar : Aln ak lekeli (hayvanlar hk.)(572) semiz : Etli kanl, yal. (591) semremek : Semiz hale getirmek, etli kanl olmak. (591) serke : yandan byk enenmi teke. (594) suvarmak : Su vermek, su iirmek (mal hk.) (611) sri : Birlikte gezen benzer hayvanlarn topluluu. (619) ssek : Ssp duran. (620) ssmek : Boynuzu ya da bayla drtmek, vurmak. (620) teke : Keinin erkek cinsi. (642) tokar : Byk, iri. (tokar ovlak) (653) tokl : Bir yan dolduran kuzu. (653) yalk - yalk guzlamak : Tek kuzulamak (koyun, kei hk.) (839) yaylmak : yaylmak. (840) yayla : Mal baklan otlu saha, otlak, mera. (839) yaylag : bk. yayla. (839) yaylm : Srnn yayld yer, otlak. (839) yayramak : Yaylmak. (840) yazlag : Yazn koyun samak, ekin toplamak v.s. iin gidilen otlu, sulu yer; otlak. (837) yazlamak : Yaylaya gmek. (837) yazmak : Yaymak, yaylmak. (838) zbek Dilinin zahl Szlndeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : bimek : Enemek, idi etmek. (123) eki : Gevi getirici, ift tuyakl, memeli hayvan. (456) egiz(k): kiz. (438) erkek : Erkek cinsli hayvan. (450) qaramaq : Terbiyelemek, bakmak. (552-553) qoqar : Enenmemi erkek koyun (642) qonir : 1. Kara sar renkli (Qonir sr) 2.Kl renkli, karamtl. (638) qoy : 1. Yn, st vs. iin baklan, ift tuyakl memeli ev hayvan. (631) qoyi : 1. Koyun besleyen, ticaretiyle uraan kii.2.oban. (633) qoyivan : oban. (633) qozi : Koyunun bir yana girmemi yavrusu. (630) qoziaq : 1. Kuzu. / 2. Koyunun emen yavrusu. (630) qozilamaq : Domak, dllemek. (Koyun hk.) (630) mgz : boynuz. (475) otlaq : Otlak, hayvan otlatlan yer. (520) otlamaq : Otlamak. (520) otlav : Otlak. (520) sam : Bir kap st sama. (73) san : St veren, salan. (73) samak : St samak. (74) sr(v) : Koyun, kei topluluu. (88) iek : Bir veya iki yandaki koyun. (419) tamga : 1. At ve maln arkasna baslan iaret. / 2. Eskiden snrdan sokulan hayvanlara konulan iaret. (115) tk : Teke. (115) toqli : Dii, emen kuzu. (258) ulaq : Kei yavrusu. (272) urai : Dii hayvan. (281) uaq mal : Kk ba hayvan. (289) yaylaq : Otlak. (476) yaylav : Otlak. (476) yayratmaq : Hayvanlar geni meydana, yaylaya yaymak, otlatmak. (476)

Milli Folklor

76

Yl: 12 Say: 46
yazilmaq : Yaylmak. (253) yazlaq : Yayla. (254) Kazak Trkesi Szlndeki kkba hayvanlarla ilgili kelimeler : aqr : Ahr . (11) asldanuv : yi cins damzlk getirerek hayvanlarn iyi cins hayvana dnmesini salamak. (22) asrav : nsana veya hayvana bakmak. (22) azban : Ksrlatrlm olan erkek hayvan. (5) baur : l. ( Hayvan) gtmek. 2. Terbiye etmek, bytmek. (32) calq : Tek, esiz. (88) camrav : Koyun ve kei yavrularnn annelerini bulmalar. (90) camrasuv : Koyun ve kei yavrularn salvermek. (90) caylm : Yaylak, hayvanlarn otlamasna elverili yer. (86) cayls : Bk. caylm. (86) cayluv : Hayvanlarn otlamas. (86) caylav : Yayla. (85) cazq : Dz yer, dzlk. (84) cazuv : Yaymak, geniletmek. (84) cn : Yn. (110) en : I. Damga, iaret (Qozn qulana en sal dedi. : Kuzunun kulan iaretle dedi.) (75) erkek : Erkek. (77) eki : Kei. (81) etti : Etli, dolgun, semiz. (81) isek : ki yandaki erkek koyun. (327) qor : Koyu kzl, kahve rengi. (172) qora : Ahr. (172) qorq : 1. Otlak. (174) qoaqan : Kuzu. (175) qoqar : Ko. (176) qoy : Koyun. (169) qoy : oban. (169)
NOTLAR 1 Bu yazda nce Trkmenistan limler Akademisi, Dil Bilimi Enstits retim yesi Do.Dr. Memmetdurd SARIHANOVun Trkmen Dilinde Dovardarlk Leksikasn Tematik Toparlar adl yazs Trkiye Trkesine aktarlm; daha sonra da tarih ve bugnk lehelerde yer alan baz kkba hayvanlarla ilgili terimler listeler halinde verilerek bir deerlendirme yaplmaya allmtr. 2 (Yrd. Do. Dr.) Pamukkale niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi retim yesi. 3 Koyun gz : Tarama Szl, TDK Yay., Ankara 199 . / qoy gz : Prof. K.K. YUDAHN (ev. Abdullah TAYMAS; Krgz Szl II, Ankara 1988. 4 Teke sakall : Besim ATALAY; Divan Lugat-it-Trk-IV (Endeks), Ankara 1986. 5 Kuzu dii : Trke Szlk II, TDK Yay., Ankara 1988./ guzu dii: Azerbaycan Dilinin zahl Leti, Bak 1964. 6 Qoy doy : Prof. K.K. YUDAHN (ev. Abdullah TAYMAS) ; Krgz Szl II, Ankara 1988) / goyun kimi : Azerbaycan Dilinin zahl Leti, Bak 1964. /qoydan qor : H. ORALTAY, N. YCE, S. PINAR; Kazak Trkesi Szl, stanbul 1984. 7 guzum : Azerbaycan Dilinin zahl Leti, Bak 1964. / kuzum : Trkmen Dilini Szlgi, Agabat 1962. / guzum / kuzum : Azlar. 8 Olam, epiim : Azlar. 9 Trke Szlk, TDK Yay., Ankara 1988. 10 a.g.e. 11 a.g.e. 12 H. ORALTAY, N. YCE, S.PINAR; Kazak Trkesi Szl, stanbul 1984. 13 a.g.e. 14 Azerbaycan Dilinin zahl Leti, Bak 1964. 15 Prof. K.K. YUDAHN (ev. Abdullah TAYMAS); Krgz Szl II, Ankara 1988. 16 a.g.e, s. 782. 17 Emir Necipovi Necip (ev. klil KURBAN); Yeni Uygur Trkesi Szl, Ankara 1995, s. 241. 18 Trkmen Dilini Szlgi, Agabat 1962, s. 168.

77

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
a.g.e., s.183. a.g.e., s.183. 21 Azebaycan Dilinin zahl Leti, Bak 1964, s. 553. Dz- : dayanmak, sabretmek. 22 Metin YURTBAI; Snflandrlm Trk Ataszleri, 6. Bask, stanbul 1996, 286. 23 a.g.e., s.323. 24 a.g.e., s.286. 25 a.g.e., s.351. 26 a.g.e., s.345. 27 a.g.e., s.336. 28 a.g.e., s. 331. 29 a.g.e., s.326. 30 Do. Dr. Zeyne smail, Muhittin GM ; Trke Aklamal Kazak Ataszleri, Ankara 1995, s.263. 31 a.g.e., s. 279. 32 a.g.e., s.285. 33 a.g.e., s.223. 34 Ebulgazi Bahadr Han; (Haz. Muharrem ERGN) / ecere-i Terkime/ Trklerin Soy Kt, Tercman Yaynlar 1001 Temel
20 19

Eser (33) basksnda Ta Hann eklinde gemektedir. 35 A.g.e. de bu isim Ava eklindedir. 36 Kononov, A.N.; Rodoslovnaya Trkmen-Soineniye Abulgaz Hana Hivinskogo, Moskova-Leningrad: zd-vo AN SSSR, 1958...str 32-33. Kr. Eblgazi Bahadr Han (haz. Muharrem ERGN); (ecere-i Terkime) Trklerin Soy Kt, Tercman Yay. 1001 Temel Eser (33), s.46-47. 37 Sv soy-: misafir iin hayvan kesmek. 38 Gour (kour): kestane rengi/ ak sar, boz, bozla sar aras. 39 Maal: a. 40 akmakl: yark. 41 etnev: inat. 42 Bagrov (baru-: (Derleme Sz.)): drt be gnlk kei yavrusu. 43 Aslagan: srnak. (Devam 47. sayda)

BZE GELEN DERGLER


ARI- Atatrk Kltr Merkezi, Gazi Mustafa Kemal Bulvar Nu: 133 Maltepe/ANKARA ATACURT- Kardelen mah. 353. Sokak Nu: 53 Batkent /ANKARA AZERBAYCAN - P.K. 165 Ulus/ANKARA BLGE- AKM Bakanl GMK Bulvar Maltepe/ANKARA BLG- Takent Cad. 10. Sokak Nu: 30 Bahelievler/ANKARA BT- Postbus 9642 2003 LP Haarlem/The NETHERLANDS BALKAN RENC MEKTUBU- Mithatpaa Cad. 44/18 Kzlay/ANKARA CEM - Zafer Mah. Ahmet Yesevi Cad. Nu: 290 Yenibosna/STANBUL DOU TRKSTAN 58. Bulvar Cad. Nu: 130/1 34760 Zeytinburnu/STANBUL DOU TRKSTAN'IN SES- Millet Cad. Kksaray Apt. 26/3 Aksaray/STANBUL DOST DOST - Hatay Sokak 9/19 Kzlay/ANKARA EDESSA - Halk Eitim Yan 2. Sokak Nu: 2/D Bahelievler/ANLIURFA ERCYES- P.K. 218 KAYSER FOLKLOR ARATIRMALARI KURUMU BLTEN- Yeilrmak Sok. 10/16 Shhiye/ANKARA FOLKLOR/EDEBYAT- Hatay Sokak 9/19 Kzlay/ANKARA GEN ERENLER- P.K. 515 Yeniehir/ANKARA HALKBLM-ODT Trk Halkbilimi Topluluu-ANKARA LESAM HABER BLTEN- zmir Cad. 33/16 Kzlay/ANKARA JAS TRKSTAN Almat . 480043 Orbisat - 1. 19/19 KAZAKSTAN JOURNAL OF FOLKLORE RESEARCH - Indiana University Folklore Institute - Bloomington - Indiana/ABD KARADENZ TEKNK- Bayndr 2. Sokak 59/7 Kzlay/ANKARA KARDA EDEBYATLAR- P.K. 51. Ege niversitesi Bornova/ZMR KEBKE- Karanfil Sokak Birlik Merkezi 5/2 Kzlay/ANKARA KIRIM- P.K. 162 Yeniehir/ANKARA MAV YEL- Atatrk Cad. No:55 RZE SESLER-NP Neva Makedoniya Birlik Redaksiyonu Mite Hacivasilev-Yasmin bb 91000 skp/MAKEDONYA SZE- Klodfarer Cad. Servet Han 41, Kat: 3/33 emberlita/STANBUL SOYDANecatibey Cad. 25/13 Kzlay/ANKARA AFAK- Korai 20 60100 Komotini/GREECE TRK DL- Trk Dil Kurumu Atatrk Bulvar 217 Kavakldere/ANKARA TRK DNYASI NCELEMELER DERGS- E.. Trk Dnyas Aratrmalar Enstits Mdrl Bornova/ZMR TRK YURDU- P.K. 429 Kzlay/ANKARA TRKEV- Postbus 58070-1040 HB Amsterdam/HOLLANDA TRKN SES- Postboks 34 Gronland 0135 Oslo/NORWAY UZBEK TL VE EDEBYATI - zbekistan Fenler Akademisi Aliir Nevay Namndaki Edebiyat nstitut Tilunaslk nstitut Takent/ZBEKSTAN TRKLK BLGS - Kbrs Cad. 32/5 06600 Kurtulu/ANKARA TRKLK BLM ARATIRMALARI- Sheyla Sekin, Sait Paa Cad. Postluolu Apt. Daire:3 SVAS YESEV - P.K. 30 34490 Beyazt/STANBUL VARLIK- Hyaban Filistin imal, 151 Dr. Cevat Heyet Tehran/RAN

Milli Folklor

78

LMNN 50. YILI MNASEBETYLE KONYALI IK MEHMET YAKICININ HAYATI EDEB KL VE RLERNDEN RNEKLER
Yrd. Do. Dr. Ali YAKICI
k Mehmet, 1295(1879) ylnda Konyann Sarn mahallesinde domutur. Babas Konya merkez G kynn kurucularndan Bekir Aa, annesi Mnevver Hanmdr. Terk-i diyar etsem sen yalan dnya Doksanbeli kt tevellt knye Sarn derler mahallemin adna Doyamadm lezzetine tadna Nazar ettim Konyadaki kadna Nezaketli kadnlar Konyann Mahallem Sarntr vilayet Konya Karyesi Gdr en olsun dnya k Mehmet derler u bizim knye Hi sren yoktur byle bir ihvan Bekir Aayla Mnevver Hanmn kz ikisi erkek be ocuu dnyaya gelmi, ancak Mehmet dndaki btn ocuklar kendileri hayattayken ldkleri iin Mehmet ailenin tek ocuu olarak kalmtr. Bekir Aa, hayatta kalan tek ocuu Mehmetin eitimiyle yakndan ilgilenmi, onun iyi bir ekilde yetimesi iin gayret gstermitir. Mehmet, ilk renimine evlerinin bulunduu Sarn mahallesindeki Sadrlar Mesud Efendi mektebinde balamtr. Burada Kuran okumay renmitir. Yedi yamda hizmet ettim hocaya Balattlar beni Kuran heceye Babas Mehmeti daha sonra medreseye gndermi, fakat Mehmetin medrese renimi fazla srmemi, bir yl sonra medreseden ayrlmtr. Bir zaman mektepde okur yazardm Bir zaman iftimi srer gezerdim Gelen misafire sofra dzerdim Beni bir nadana boyun edirdin Bekir Aa olu Mehmeti 1895 ylnda Postalc Latif Ustann kz erifeyle evlendirir. Bu srada Mehmet henz 16 yandadr. Mehmetle erifenin bu evlilikten on ocuklar dnyaya gelir. Bunlardan erkek biri kz olmak zere drt ocuu kk yata lr. Kalan alt ocuktan drd kz, ikisi erkektir. Kzlarnn adlar; Mnevver,Hasibe, Hatice, ve Eminedir. Oullar ise; Kasm ve Abdllatiftir. (Son ocuu Abdllatifin de 1999 ylnn son gnlerindeki lm zerine k Mehmetin bugn hayatta hi ocuu kalmamtr.) Babas Bekir Aann 1897 ylnda lm zerine Mehmet, G Kyndeki ilerinin bana geer. Bundan sonraki hayatnda yazlar kynde iftiliini yapacak, klar ehirde ikamet edecektir. k Mehmetin hayatnn anlatld Birinci Defterde, iftilik ve hayvancln yan sra Mehmetin baba meslei olan ulatrma iini de bir mddet srdrd, 50 deve ekerli kervanla Konyadan Dinar skelesi(stasyonu)ne yk gtrd, bu durumun vapur (tren)un Konyaya geliine kadar devam ettii belirtilmektedir.(Bu bilgilerin yer ald istasyon yerine iskele, tren yerine

79

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
vapur terimlerinin kullanld grlmektedir.) Mehmetin ak badesini iii, 1900l yllarn banda, yani 25-30 yalar arasnda gerekleir. Kendi ifadesine gre ak badesini 1904 ylnda, yani 25 yanda imitir. Bu olay Birinci Defterde kendisi yle anlatmaktadr: Bir gn mnmda yatr iken bir ak sakall pir gelerek ard. Gzm atm zaman pirin elinde iki kadehi bir tepsi zerinde tuttuunu grdm. Yannda bir adam daha vard ki o adamn boaznda da bir saz takl duruyordu. Pir, kadehin birini i diyerek bana verdi. Ben de kadehi alp itim. Sonra yanndaki adama boazndaki ver de bir alaym dedim. O adam saz vermek iin bana doru dnnce saz kapp yere aldm. Adam bana darld. Eer bu saz krmasaydn sana bir kadeh daha verecektim, ama imdi yarm kaldn dedi. Ben de onun gnln almak iin u beyti syledim: airin irini bilmeyen k Ne bilsi akn kadir kymetini O da bana bir kelam syledi. Lakin onun syledii kelam belleyemedim. Sonra ben ona kar tekrar bir kelam daha syledim: Eer beni sever isen sen de bir cn ile mtihan olmak isten bir iki divn ile Bu kelam syleyince kt, koydu gitti. Ben herifin gnln neden krdm diyerek kendi kendime ok merak ettim. Sabahleyin uyandm, kalkp camiye gittim. Camiden knca ayn ryay Hoca Efendiye syledim. O da bana air olacan dedi. Ben de ara sra kendi kendime sylemeye baladm. Lakin kimse bilmezdi. Bazan ift srer iken tenhalarda sylerdim. Duyanlar taaccp ederlermi. k Mehmet, airlie balarken bir usta yannda yetimediini, sadece gnlne doan kelam ilediini bir drtlnde yle dile getirmektedir: airlii ben kendime aladm btida besmele ile baladm Gnlme doan kelam iledim Hidurmayp bu kelam syleyim k Mehmetin Birinci Defterde yer alan bilgiler arasnda kla balama ya kendi azndan 25 olarak belirtilmi olmasna ramen airin bir iirinde belirttii tarih, kla balama yan 30 olarak gstermektedir: Binyzyiirmibede geldi bu ak hem bana Bu akn uruna lmek iin kurbaneyim ben k Mehmetin ak badesini imesi olaynda temel motif sazn krlmasdr. Bade ime olay deiik biimlerde anlatlm olsa bile btn aratrclar bu hususta birlemektedir. Umay Gnay ise olay sosyo-psikolojik bakmdan deerlendirmektedir: Konyal k Mehmete ait rya, mstakil tipler arasnda yer alacak kadar asl tip ryalardan uzaklam bir rnektir. Ryada grd n sazn krmas ferd psikoloji ile ilgili olsa gerek; benzerine halk edebiyat rnleri arasnda rastlanmamaktadr. Ryada yarm kalan bir eyler vardr ki bu onun yarm brakt medrese tahsiline kar duyduu arzu ile ilgili olabilir. Bu rya rneinde k Mehmetin ferdi uuralt kollektif uuraltndan daha etkilidir ve motifi ferdi hayatna gre deitirmitir.

Milli Folklor

80

Yl: 12 Say: 46
k Mehmet, 30 kadar iirinde akn dolusundan itiini belirtir: Kelamdan anlamaz ilmin delisi irdiler bana akn dolusu Ayama girdi diken als Kurtulup da kmaz gayr bu sene 1914 ylnda Seferberlik ilan edilince askere alnr ve amele taburuna yazlr. Konya-Mersin yolunun yapm iiyle uraan askeri birlikte almaya balar. Yolun Karaslan mevkiindeki almalar srasnda kl ortaya kar. rticalen syledii iirlerle komutanlarn dikkatini eken Mehmet onbala terfi ettirilir. Bir gn bulgur tkenir. Askere hiyre(un) orbas vermeye balarlar. Hiyre orbasn hicveden bir drtlkle komutanna ikayette bulunur: Topraktan acizim aman binba shale uratt hiyrenin a adrda yatyor neferin bei Bugn de bulgur ulat canma Mehmetin bu hicviyesine sinirlenen binba, ulan kerata, seni stanbula gndereyim, orada Alman orbasn ye, adrda ka kiinin yattn gr de anla diyerek k Mehmeti stanbul ekmecedeki birlie gnderir. stihkamc olarak srdrd stanbuldaki askerlik grevinden 44 lira bedel-i nakdi deyerek Konyaya dner. ekmeceye dt bizim yolumuz Ekin ekti on yanda olumuz Bitmez ise nice olur halimiz Yeni sene kendin eksen ok olur Konyada tekrar G kyndeki ilerinin bana geer. 1916da kyn muhtarl k Mehmete verilir. Hi istemedii bu grevi uzun yllar srdrmek zorunda kalr. Muhtarlk bir zora varyor gayr Muhtarln bize olmuyor hayr Gezdirecekler bize da bayr Benim gezecek bir teyyarem mi var 1927de balayp 1928de iddetlenen kuraklk zerine k Mehmet Gden ayrlarak Konyaya dner. 1928de, dnemin Konya Valisi zzet Paann emriyle Konya Maarif Mdrlnde ie balar. Maarif Mdrl merkez tekilatnn yan sra Akif Paa, Hakimiyet-i Milliye, Karakurt, Topraklk, Rehber-i Hrriyet gibi okullarda alr. Akif Paada ben eyledim karar Mdrden muallimden grsem zarar k Mehmet kynden eyledi firar Benim gibi koyup katn m felek 1930da, dnemin Serbest Cumhuriyet Frkas lideri Fethi Okyara hitaben yazd bir ikayetname sebebiyle Maarif Mdrlndeki grevine son verilir. ikayetnamemi yazdm huzura Bizim halimizi bilsin Fethi Bey Dokunmasn bir ey kalbe ftura Bizim halimizi bilsin Fethi Bey 1932de Aziziye Camii civarndaki Kadnlar Pazar adl mevkide bakkallk-manavlk yapmaya balayan k Mehmet, yazlar da kyndeki ilerini ihmal etmez. Bu durum, n Mahkeme Hamamnda derek ayan krd gne kadar devam eder. Mahkeme Hamamna nerden girdim Bir Cuma gn ykanmakt derdim Kayd ayaklarm serimi verdim Duyanlar hakknz siz helal edin Gitmedii doktor, gstermedii kk kalmaz ama krlan bacann tedavisi bir trl gerekleemez. 17 ubat 1948de Konya Halkevi, k Mehmetin

81

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
tedavisinde kullanlmak zere dnemin nl sanatlar Muzaffer zden ve arkadalarnn katld bir konser dzenler. Konserden elde edilen gelir de n derdine derman olmaz. Mehmet nder, k Mehmetin son gnlerini yle anlatmaktadr: Onu son defa Yeni Konya Matbaasna gelinde grdm. Emektar denei koltuunda idi. Naslsn Mehmet Aa dedim. Buna; yi disem iyi gnler grmedim Kt disem Hak indinde gnahtr Son demimde ben bir safa srmedim Cevr cefa bamzda klahtr drtlyle cevap verdi. Maaallah daha gensin dedim. Gld.Bu gl hl unutamyorum. Ardndan u msralar syledi: Tazelendi bu n yaras Lazm myd sylemenin sras Bulunur mu ihtiyarla gen aras Bulamadm genliimi arkada Mehmet Aa 70 yanda olmasna ramen ter taze bir gnl tayordu. lmnden iki gn nce yine Yeni Konya matbaasna gitmi, bu benim son iirimdir, bundan baka yazamayacam diyerek; u dnyay devran etsem Acep halim soran var m Savurup da harman etsem Denesini veren var m drtlyle balayp; Aldattn sen yalan dnya k Mehmet bizim knye Memleketim yeil Konya Baka yerde bilen var m drtlyle son bulan iirini yazdrmtr. k Mehmet, 1950 ylnda, 25 Ocak aramba gnn 26 Ocak Perembe gnne balayan gece vefat etmitir. lm btn gazetelerden manetten verilmi, radyo haberlerinde yer almtr. Cenazesi, Konya Selimiye Camiinde klnan namazdan sonra sevenlerinin ve Konyal genlerin omuzlar stnde ler Mezarlna gtrlmtr. Konya ler Mezarlnn kuzey-dou tarafnda medfun bulunan k Mehmetin mezar tanda u msralar yer almaktadr: Benim iki cihan ire muradm ol Hddandr midim rz- maherde Muhammed Mustafadandr k Mehmetin lm zerine, dnemin gen airlerinden Feyzi Halc, Ali Rdvan Blbl, C. Refterliolu, Baytari, Abdllatif Yakc atlar yakmtr. k Mehmetin ardndan at syleyenlerden biri de Cemal Ouz cal olmutur: Susmu Konyann akrak blbl Adn syleyen diller alasn Kaldrp topraktan o beyaz tl Nan tayan eller alasn Ayrr gerei hayal hlyadan lhamlar alrd gzel Konyadan Yetmibir yanda gt dnyadan Gezip dolat yollar alasn Mevlnya k Hakka vurgundu Bazan heyecanl bazan durgundu Dnya kk harap cismi yorgundu Bahtna yetimler dullar alasn ekerdi bin trl ztrap mihnet Tanrdan gayrya etmezdi minnet Olacak mekan elbette cennet Kadrini bilmeyen kullar alasn Sz toktu Onun gz gnl tok klar iinde bir benzeri yok Saplanm barna kim bilir ka ok stne eilen dallar alasn

Milli Folklor

82

Yl: 12 Say: 46
Toplanp bana dostlar her an Nerdesin diyerek etsinler figan K geip de bahar geldii zaman Meram Balarnda gller alasn Klarken camide be vakit namaz Ederdi yurt iin Tanrya niyaz Dinleyip de dostlar cal biraz Kopuz dile gelsin teller alasn 1952 yl Kasm ay banda Konya Belediyesi, bir kadirbilirlik rnei gstererek doup byd Sedirler semtindeki bir sokaa k Mehmet Yakc Soka adn vermitir. Bu sokan bytlerek caddeye dnmesi zerine yine bu caddenin adn, Prof.Dr.Saim Sakaolunun giriimi sonucu Bykehir Belediye Meclisi, 29.11.1999 gn ve 59 sayl karar ile k Mehmet Yakc Caddesi olarak belirlemitir. 1966 yl Ekim aynda ilki gerekletirilen Trkiye klar Bayramnda datlan armaanlardan biri de k Mehmet adna balanmtr. Bu bayramda baz klar k Mehmet Yakc Armaanna layk grlmlerdir. Bunlardan 9. Trkiye klar Bayramnda bu dl k Mevlt hsani kazanmtr. k Mehmetin zellikle irticalen sylerken hi bir sknt ekmemesi, akc bir iir diline sahip bulunuu airliinin nemli bir ynn oluturmutur. Bu sebepledir ki k Mehmet, Konyann k Kahvelerinden Halkevi salonlarna, Baranalardan Radyoevine, Ankaradaki devlet trenlerine, sosyete balolarna bir sanat kudretiyle gitmi, kendisini dinleyenleri mest ederek alklam, hrete ulamtr. Bu hretini; Her yerde sylenir bizim nmz gibi msralarla dile getirmitir. Feyzi Halc, k Mehmetin airlii konusunda u grlere yer vermektedir: Yllar ncesinin Konyasnda bir k Mehmet Aa vard. Anadolu topra gibi bereketli ve muhabbet dolu sesi hl kulaklarmda nlar. Kendisine verilen bir kafiyeyi iirine ayak yaparak dursuz duraksz ktalar pepee sralard. ocuksu gzlerle, hayret ve hayranlkla k Mehmet Aay dinlerdim. Mehmet Aann iirleri o gnlerin Konyasnda bir memleket sofras gibi zengin ve cmert, rengrenk bir Anadolu tablosu gibi mnal ve gzeldi. Mehmet nder ise bu hususta unlar sylemektedir: hmale uramak halk airlerinin tecellisi olsa gerek. k Mehmet de salnda ihmale urad. Layk olduu ekilde deer verilemedi. Onun sanda solunda sazyla minderinde sylerken alklar, sonra ne halin varsa gr dercesine ekip giderdik.kram ettiimiz sadece bir ac kahve olurdu ki o bunu bile ok grr; Dost elinden itik biz bu kahveyi Syletip yazdran yran sa olsun derdi. Zayf ve uzun boyluydu. Gle yzn ksa bir sakal daha da sevimli hle getirirdi. iir dilinden hi eksilmez, kimi grse en azndan bir beyit dudaklarndan dklrd. Onun syledii koma, destan ve deyilerinden ok az yazya dklm, ok az yaynlanmtr. lk iirlerinde Mehmet, Mehmedi Sadk gibi mahlaslar kullanm olan air, iirlerinin tamamna yaknnda k Mehmet mahlasn taprmtr. 1934te, iir yakan karl olarak kendisine Yakc soyad verilmi, fakat soyadn mahlas olarak hi bir iirinde kullanmamtr. k Mehmet, bata k Tahir olmak zere Gufrani, k Zamani, k Yahya, Serbesti, Smmani, k Cemal gibi dnemin gl halk airleriyle za-

83

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
man zaman Kaykl Kahvede, Tahirin Kahvesinde, Halkevi salonlarnda karlam, atmalar yapmtr. Zaman zaman da opur smail, Daldnn Cevdet, Seyit Mehmet, Yorganc Recep, Topal Murat Tiftik, Silleli brahim Berberolu, Mustafa Fndk gibi saz ve sz ustalaryla muhabbet meclislerinde biraraya gelmi, karlkl divanlar sylemi, komalaryla sazlara elik etmi, trkler okumutur. k Mehmete okuduu koma ve trklerde genellikle sazyla opur smail Aa elik etmitir. k Mehmetin bata Ankara ve stanbul olmak zere eitli vesilelerle birok seyahati olmu, bunlar iirlerinde dile getirmi, destanlatrmtr. k Mehmet, mnacaat, naat, divan trndeki baz iirlerinde beyit nazm birimini kullanm olmakla birlikte iirlerinde drtlk nazm birimini kullanmay tecih etmitir. iirlerinin byk ounluunu destanlar oluturmaktadr. Bu bakmdan k Mehmete bir destan airidir denilebilir. Komalarn yan sra divan, semai, ilahi trleride de rnekler vermitir. u anda tarafmzdan yaplan aratrmalar sonucunda elde edilen 230 iiri bulunmaktadr. Aratrmalar srdkce bu saynn artaca kanaatindeyiz. iirlerinden rnekler: KOMA Gonca glsn has bahede bitersin Blbl gibi gl dalnda tersin Garip blbl beni mahzunedersin Bulunmaz emsalin ein belalm Karanfilsin bahar gelir aarsn Her tarafa gzel koku saarsn Blbl gibi gl dalna uarsn Armasn senin ban belalm Koparamam byle bahe gln Bin kza deimem san telini Methedeyim blbl gibi dilini Hilal gibi senin kan belalm k Mehmet yapar bu senin methin Ne kadar methetsem deer kymetin ok beendim senin szn sohbetin nci gibi senin diin belalm KOMA Bir garip blblsn kaldn yuvada Yavrunu uurdun gezen havada Ellerim kaldrdm dilim duada tme garip garip gnl en deil Ey garip blbl sen gl neylersin lin glleriynen gnl eylersin Yatarsn kafeste kime sylersin tme garip garip gnl en deil Gl aalarnda gln dalnda terdin bahede kendi halinde Bir garip blblsn ne var elinde tme garip garip gnl en deil Blblm kafesin sedefen olsun Hep garip blbller bama dolsun Sana k olan arasn bulsun tme garip garip gnl en deil ki aydr u kafeste feryadm tmek idi gl dalnda muradm Yarenlerden ayr dtm radm tme garip garip gnl en deil Ne acayip bir hal devran edersin Bahede glleri seyran edersin Garip blbl gibi figan edersin tme garip garip gnl en deil Bir gl idim bahelerde biterdim Blbl idim gl dalnda terdim k idim ok a yeterdim tme garip garip gnl en deil k Mehmet yalvarr m pirine Kendini koymutur blbl yerine Dnp dnyada dalma derine tme garip garip gnl en deil

Milli Folklor

84

Yl: 12 Say: 46
KOMA Ey blbl-i eyda vakt-i seherde Dalna konacak gl bulamadm Yiirmiiki Eyll Sonbaharda Kouya gidecek yol bulamadm Atm yok binseydim ben de stne Yapm dizgine alm destine Bilmem ki felein bize kast ne Derdimi dkecek el bulamadm Ellere sylesem seyrime bakar Karnmda durursa cierim yakar Cokun aylar gibi bendini ykar Bendini ykmadk sel bulamadm Kalmad dizimin gayr derman Kesilmez dalarn kald orman Yam altm alt srdk harman imdi savuracak yel bulamadm emrenip akn deryasna dalar Dinlenmez szleri ortaya salar Elinde bir saz perdesiz alar Sazma takacak tel bulamadm Kim ile oynarsn imdi sen ak Bouna yorulma ey yorgun k nnde bir orba elinde kak Onu da tutacak el bulamadm k Mehmet ama deruna yara Kimseden olmuyor derdine are Halini bildirme asla ayare Derdimi dkecek kul bulamadm DESTAN Dinleyin efendiler ikayetim var Yand canm pirelerin elinden Size de bir gzel hikayetim var Yand canm pirelerin elinden Akam olur gbrtye kakarlar Sabah olur saa sola bakarlar Hepisi de toplanrlar kaarlar Yand canm pirelerin elinden Koca pire pirelerin ulusu Yatamda yoktur hibir ls Kaar gider aklls delisi Yand canm pirelerin elinden Bizim yatak bilemedim neresi Ne azgndr u Gnn piresi Her yanlarm oldu haner yaras Yand canm pirelerin elinden Biz gidelim pireleri krmaya Baltaynan kafasn yarmaya Msadem yok benim burda durmaya Yand canm pirelerin elinden Bilmem bunlar suyu nerden ierler Kafa kulak demez iner geerler Kanatlar yok da nasl uarlar Yand canm pirelerin elinden Akam olur saa sola bakard Kalgyp gzme basar kard Yataa yatnca canm yakard Yand canm pirelerin elinden Pireli yata ben de nidecem Yataktan kakp da koyup gidecem Varp mahkemeye dava idecem Yand canm pirelerin elinden Bilemedim nedir pirenin ad Bulamam uykuda lezzeti tad Toplanr gelirler eri avrad Yand canm pirelerin elinden Nerde gezer pirelerin srs Rahvan attan iyi yrr trs Kovalarken kar koydu birisi Yand canm pirelerin elinden Bit babana dantn m iini Kerpetenle sksem az diini eki vurup yarsam senin ban Yand canm pirelerin elinden Karyolam yok kp benim yatacak Hayvan deil alp gidip satacak Byle benim her dertlerim kakacak Yand canm pirelerin elinden Yatama ordu kurdu pireler Lelerinden doldu kald dereler Di yaras dalmdaki bereler Yand canm pirelerin elinden

85

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
Azgn pire kimse gelip geemez Yeli grse hi bir yana uamaz Gmleimden baka yere s.amaz Yand canm pirelerin elinden k Mehmet der ki kendi halimde Sabaha dek ift srerler dalmda Evleri var koltuumda kolumda Yand canm pirelerin elinden SEMA Enginlere inen gnl Bir yksee kar msn Yar akna len gnl Gzn ap bakar msn Bu ak derdi byk bela Kendi beyaz gz ela Hayali gitmiyor hl Karma bir kar msn Gnlde sevgili durur Cierime haner vurur Beni grse yzn drr Byle canm skar msn Ak sedas bende oktur Aradm derman yoktur Gzeller derdime doktur Bu derde bir bakar msn Sen bir Mevlnn kulusun Hangi bahenin glsn Hep gllerin blblsn Dallarnda ter misin Akn dolusunu iti Ak sevdas batan at Bir ktye yolun dt Bir nasihat eder misin Aman gzel canm gzel Ben seni severim ezel Yazarm ben sana gazel Benim ile gider misin Geirdim bu yl da yaz Hakka ettim ben niyaz Gel gzelim etme naz Bana cefa eder misin stanbul ivesi dilin Yanakta alm gln Senin gibi bir blbln Kafes olsam girer misin k Mehmet ek cefay Dnyada bulman vefay Ahirette sr sefay Bir gn cann verir misin
KAYNAKLAR: ATTLA, Osman; Halk airlerinin Diliyle Cumhuriyet, lk, II, 113, 1 Kasm 1946, s.23-24. BAGZ, M.lhan; zahl Trk Halk Edebiyat Antolojisi, stanbul, 1956. CUNBUR, Mjgan; Baaklarn Sesi, Ankara, 1968. ERGUN, Saadettin Nuzhet; Halk airleri/Birinci Kitap, stanbul, 1926. GAZMHAL, Mahmut Ragp; Konyada Muski, Ankara, 1947. GNAY, Umay; k Tarz iir Gelenei ve Rya Motifi, Ankara, 1986. ------------k Mehmet Yakcda Rya Motifi, Milli Folklor, 5, Mart 1990, s.3-5. HALICI, Feyzi: Saz airlerinin Diliyle Atatrk, Ankara, 1981. HINER, hsan; Konyal k Mehmet Yakc ve iirleri,TFA,5, Aralk 1949, s.7274. KPRL, M.Fuat; Trk Saz airleri III, stanbul, 1940. CAL, Cemal Ouz; k Mehmet Aann Aziz Ruhuna At, Yeni Konya, 26 Ocak 1951. NDER, Mehmet; Tandm k Mehmet Yakc, Milli Folklor, 5, Mart 1990, s.6-7. SAKAOLU, Saim; Konyal k Mehmet Yakc I, Halk Kltr 1985/2, stanbul, 1985, s.65-81. --------- Konyal k Mehmet Yakc, Milli Folklor, 5, Mart 1990, s.8-9. YAKICI, Ali; Konyal k Mehmetnceleme-Metin (Baslmam Doktora Tezi), Ankara, 1992.

Milli Folklor

86

IK EFGAN DDAR ve HKYES


Yrd. Do. Dr. Aye YCEL
Gaziantepe ilk yerleik Trk nfusu, 11. Yzyldan itibaren gelmeye balyor. Trkistan ilerinden getirdikleri ozanlk messesesi, bu yzyldan itibaren, daha sonra yerini aklara brakarak devam ediyor. Onbirinci yzyldan yirminci yzyla gelinceye kadar, ok sayda temsilci yetitiren ak tarz edebiyat gelenei Gaziantep ve evresinde de kayda deer temsilcilerle dikkat eker. Ak tarz edebiyat gelenei, iki tr mahsul vermitir. Bunlar, hikaye ve iir. Ozanbaks/ amanlk/geleneinden beri devam eden hikayeciliimiz, szl kltr ortamnn yaand dnemlerde bizim insanmzn edebiyat ihtiyacn gideriyordu. Hikaye musannifleri dnce ve duygularn halka aktaryor, halkn arzularn kendi sanatkar kiiliklerinde ekillendirerek, yeniden dinleyicilerine sunuyorlard. Ak tarz edebiyata bal olan hikayecilik gelenei, 1 6.yzyldan itibaren kendi prensiplerini belirleyerek Trk corafyasnda gnmze kadar hayatlarn devam ettirmilerdir. Doular itibariyle yaayan aklarn hayatlar etrafnda da teekkl eden hikayeler, kimi zaman bu aklarn gerek hayatlarn, kimi zaman idealize edilen hayatlarn havidirler. Yine hikayeler, ya bizzat aklarn kendileri tarafndan, ya da baka bir ak tarafndan tasnif edilmektedirler. Usta aklarn hayatlar etrafnda teekkl eden hikayeler, genellikle bu usta aklarn tesirinde kalan baka bir usta ak tarafndan tasnif edilmektedir. Mdaminin Ali ir hikayesi, Ak enlikin Latif ah, Sevdakar, Salman Bey gibi birok hikayesi ile Smmani ile Glperi Hikayesi bu snftan saylabilir. Baz aklar da kendi hayatlarn hikayeletirmek suretiyle yeni hikayeler tasnif etmilerdir. Ak Ali zzet, Kul Gazi gibi baz aklarn tasnif ettikleri ve kendi hayatlarn anlatan hikayeler bunlara rnek gsterilebilir. Hayatlar hikayeletirilen aklar, ya uur altnda bulunan hikayecilik ile ilgili bilgilerinin rnlerini vermek, ya kendilerini ak tarz edebiyat gelenei iinde devaml klmak, ya da gelenein icab olarak bir hikaye tasnif etmek endiesi ile hareket ederler. 19. Yzyldan itibaren yava yava ksa hikayeye ynelen / bozlak, karavelli/ Gney blgesi hikayecilii, ayn zamanda biyografik karakterli hikayelerin azalmasn da beraberinde getirmektedir. Dede Korkut, Krolu, Arzu ile Kamber, Asl ile Kerem, Emrah ile Selvihan gibi ak tarz edebiyatn klasik hikayelerinin anlatld Gney blgelerimizde, ksa hikayeye dn yaamayan bir kesim vardr. Bu kesim, ak tarz edebiyat geleneini bilen, bu gelenee uygun eserler veren aklardr. Ak Efgan Didari de bu temsilcilerden birisidir. O, kendi hayatn hikayeletiren ender aklardan birisidir. Efgan Didarinin bu hikayesi kendisi tarafndan kaleme alnan Efgan Ayaz Bey Olu Hac Didari Bey Serencam adyla bilinen hikayedir. Efgan Bey Olu Hac Didari Bey Serencam1, ak tarz edebiyat geleneinin rnlerinden olan biyografk hikayeler

87

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
ile mukayese edildii zaman baz farkllklar gsterdii grlmektedir. Bu farkllklar, muhteva ve ekli yap itibaryla olan farkllklardr. ekli yap itibaryla biyografik halk hikayeleri yledir; fasl, deme, dua ve metin. Szl gelenekte bu yapy koruyan hikaye, yazl gelenekte , mellifin tasarrufundan dolay farkllklar gsterebilir.2 Hikaye yaps gsteren Efgan Ayaz Bey olu Didari Bey Serencam, ekli yap itibariyla baz blmlerin karlmas ile ksaltlmtr. Muhteva itibaryla ; biyografik hikayeler, maksat olarak hikaye tasnif etmek fikrininin n planda olduu edebi rnlerdir. Didari Serencam3, hikaye tasnif etmek maksad deil, biyografk bilgi vermek maksadyla kaleme alnmtr. Biyografik bilgilerin iine ise, bu bilgilerin okunmasn! dinlenmesini salamak maksadyla baz iirler ve iirlerin yazl sebepleri yerletirilmitir. Dolaysyla Didari Serencam, hikaye yapsndan ziyade, biyografk bir yap gsterir. Bundan baka, akir Sabri Yener neri olan Efgan Ayaz Bey Olu Hac Didari Bey Serencam, akir Sabri Yener tarafindan mdahele edildikten sonra yaymlanmtr.Bunu, Serencamn baz yerlerinden anlamak mnlcndr. Yener; imdi Efgan Didarinin serencamn yazmak iin kendin in yapt gibi eceresinden ve tercme-i halinden ie balayarak devam edelim. Cmlesi, Yenerin, muhtemelen Efgan didarinin kaleme ald meme mdahele ettiini gstermektedir. Yine; Didari alt ay sonra 304 tarihinde am a giderek... , Didari bir gn am da gezerken..., ifadeleri de bunu gsterir. Didarinin gerek bu Anadolu ve gerek Suriye ve Arabistan seyahatna ait manzum intibalarnn hepsini yazmak maalesef mmkn olmad ifadesi ise bunu aka belirtmektedir. Yenerin serencamdan semeler yapt, kendince kayda deer bulduu ifadeleri aln gsteren bir iaret de udur; Hele bunlar arasnda stanbulun muhtelif semt ve mahallelerine ait gzel. pastoral nevinden methiyeler var. nsan okuduka okuyaca gelir. Efgan Didarinin seyehat intibalarndan Bursa ya ait u iirini de son olarak yazp artk bu bahsi kapatyoruz. Yener metninden anlalmaktadr ki, Efgan Didarinin Cemil Cahit Gzelbey vastasyla kendisine ulaan metin daha geni ve daha fazla bilgiyi iine almaktadr. Cemil Cahit Gtizelbey de, akir Sabri Yenerin yaymlad Serencamn zet olduunu u cmleler ile belirtir: Dergimizin 8. Saysndan itibaren .S Yener Didari tarafndan yazlm bulunan ve onun tercme-i hali demek olan Ayaz Bey Olu Hac didai bey serencamn hlasa etmektedir Didari drt defter ve yzlerce iiri muhtevi bulunan bu serencam bundan bir sene evvel ricam zerine kyden gndermiti.4 Bunun daha iyi anlalmas iin, Efgan Didarinin biyografisi ile Serencamn mukayese edilmesi gereklidir. Ancak, Didarinin hayatnn btn ynleriyle anlatld yazl bir belgeye ulalamamtr. Serencamn dnda Didarinin hayat ile ilgili tek yaz5, akir Sabri Yener yaynndan iki yl sonra yaymlanan Didarinin anlatmas ile kaleme alnan Ziya Gnerin Efgan Didari balkl yazsdr. Biz, mukayesemizde, Ziya Gnerin ad geen yazs ile, Yenerin yazsn esas aldk. Asl ad, kke (Uka) Adil toprak olan Didari, H 12826 veya 12897 ylnda Gaziantep, merkez ileye bal Geneyik Kynde dodu. Atalar Sultan Mahmud Gaznevi zamannda Gazneden gelip bu-

Milli Folklor

88

Yl: 12 Say: 46
raya yerlemiler. Ayaz Ua ailesine mensup olan Didarinin babas Ayaz Hseyin de air tabiatl bir kiidir. Didari, yedi yanda anasn, 12 yanda da babasn kaybeder. Kyde Molla Hseyin adnda bir hocadan ders alr. Bu arada iirler sylemeye balar. Gner in ifadesine gre; Didari babas lnce ok mteessir oldu. Bir gece lem-i manada kendisini gzel bir bahe ierisinde ve bir havuz banda grd. Fakat bahede kimseler yoktu ve havuz da susuzdu. Kendisine suyun biraz sonra geleceini sylediler. Gerekten su geldi. Bu ok tatl sudan kana kana birka avu iebildi. Ertesi gn kendinde bir bakalk hissetti. Yank iirler sylemeye balad Kynde balad tahsil hayatna Antepte devam etmek zere buraya gelir. Bir mddet tahsiline devam eder, fakat tamamlayamaz. Uzun bir seyahate kar. Suriye, Hicaz, Mekke, amda bulunur. Buralarda yeni bilgiler edinir, Arapa ve Farsay renir. Dini ve edebi bilgilere sahip olduu, eserlerinden anlalan Didari, Didari Mevldi, Divn, BahrlEvar, Manzun Hatralar, Risale-i Fezail-i Teravih, EnfeI-Ulm, Manzun Ilmihal, Miratl-Makasd ve Fkha Ait adl eserleri kaleme almtr. Didarinin iirlerinden bilgisini edebi alana aktard anlalmaktadr. Hazreevap ve nktedan bir kiilie sahip olan Didari, bu kiiliini lieiv ve nkte dolu iirlerine yanstmtr. Aruz ve hece ile iirler kaleme alan Didarinin iirlerinde zaman zaman kusurlar bulunmaktadr. Bu kusurlar, yaad dnem ve muhit itibariyla onun airliine halel getirmez. Didarinin, gerei veya ileri mnasebetiyle memleketin birok yerini gezdii anlalyor. Bu gezilerini, iirlerinde anlatmaktadr. stanbul, Bursa, am bata olmak zere bunlarn zellikleri ve gzelliklerini iirlerinde ilemitir. iirlerinde Karacaolan tesiri grlen Didari, gzelleme ve destan trn sk olarak ilemitir. Efgan Didari, biyografisini anlatt Serencam, halk hikayelerinde olduu gibi kahramann doumundan itibaren balamaz. Doumundan nce anlatlan vakalar, kahramann domuna hazrlk motifleri olarak grlr. Serencamda Didarinin doduu yer olan Geneyike gelmeden nceki durum ve Geneyike geli sebebi anlatlr; Sultan Mahmut devrinde Kilis kazasnn Kk Bumbu Emirhac kariyesinde Ayazolu Ahmet namnda bir adam var idi. Bu zat iftilikle urard. Ayn zamanda o kyde Hac mer Olu Halil Bey adnda bir airet beyi de yaard. O zamanlar airet beyleri kanun ve nizamdan mstesna pek parlak bir devir yaarlard. Hkmetin bunlar zerinde tesiri yoktu. Gc yetenler kendilerinde zayf ve acizlerin mallarn yama ederlerdi. Bu bey Emir Hac kariyesine de musallat olarak yamalamt. Ayazolu da gp Antep toprandan gen eyik kyne gelmiti. Bunun vefatndan sonra Ayaz Hseyin. Ali ve Ayaz Ahmet adl olu ile bir de Hate adl kz kald. Ayaz namnda bir olu da sonradan doar. Byk olu Ayaz Hseyin mezkur kyden Kadirlmi trkmeni aeritenden Kse mstk kz Elfi alp Geneyik'te kalr. Hikaye yaps iinde inceleyebileceimiz Serencam ile biyografik hikayeler karlatnld zaman, Serencamdaki iskan ile ilgili bilgiler kahramann ( Efgan) doumuna hazrlk deildir. Bundan sonra Efgann doumu anlatlr. Doum tarihinin 1289 (1872) yln gstermesi, Efgan Didarinin gerek hayat hikayesi ile rtr.8 Henz yedi yandayken annesini kaybeden Efgan, 8-9 yana geldiinde tahsile balar. 12

89

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
yanda iken babas lr, Amcas kara Mehmetin himayesine girer. Ancak o da ksa bir sre sonra lr. Dier amcas Ahmetin askere gitmesiyle kke, kynden ayrlarak am tarafna gider. 17 yana kadar Humusta kalr. Serencamda bundan sonra bozlak tarznda kk hikayeler serpitirilir. Bunlarn ilki Didarinin Hamusta Hafiza isimli bir kza ak olmas ile ilgili anektodtur. Kanaatimiz, bu hikayeye Didari tarafindan kaleme alnan bir gzelleme evresinde teekkl etmi hikaye olmaldr. Efgani, 304 (1886) tarihinde ama gider. Burada elikili bir tarihlendirme bulunmaktadr. 17 yanda hamusa giden Efgan, 1304 tarihinde, 15 yanda Hamustan ayrlarak ama gider. Bu tarihlendirmedeki tutarszlk, Didarinin gerek hayat hikdyesinde uzaklamamza sebep olur. Biyografik hikayelerde an gurbete kmas ile ilgili motif, Didari tarafindan- tarihlendirme yanll da olsa- Serencama konulmutur. Didari, amda Buharal hac Beyin rencisi olur. anak perinleme zenaatini renir. Burada Hac beyin kzkardei Cemile Didariye ilgi duyar, Didari bunu reddeder. Bununla ilgili bir trk syler. Bu iir, nasihat tr bir yap arzeder. Bu anektod da iirin evresinde teekkl eden ksa bir hikaye olmaldr. Didari amda bulunduu esnada birok ziyaretgah grr. Bunlarla ilgili iirler syler. amdan serseri zannyla Antepe gnderilir. Buradan Adanaya geer. Torunlu kynden Torun Olu Celil Aann himayesine girer. Daha sonra Zeytin Harbine katlr. Askerlikten sonra Belan kyne gelir. Nianls nazl Sultan ile evlenr. Evlilii ile ilgili bir iiri bulunmaktadr. Bir mddet sonra einden ayrlan Didari, Kozana gider. Getii yerlerle ilgili iirler syler. Efgan didari az gidiyor, uz gidiyor, alt ay bir gz gidiyor. stanbula yetiiyor. Cmleleri stanbula gittii anlalan Didari, Antepli hemehri arar. Yukarda geen masal tekerlemesi, Serencamn hikaye tarznda yazdn gstermesi bakmndan nemlidir. Hikayecilik geleneinin yava yava yok olmaya yz tuttuu bir drem olsa gerek ki, hika iine masal unsurlar katlm olsun, Bir mddet stanbulda kalan didari, daha sonra Antepe dner, Geneyike yerleir. Serencama gre Didarinin hayat Geneyikten balar, Geneyikte biter. Geneyik dna gidiler, aklk geleneinde bulunan seyahat motifinin Serencama yansm eklidir. Buradan hareketle, Didarinin gerek hayatna ulamak mmkn deildir. 19. yzyln ikinci yarsnda 1872 veya 1876 ylnda Geneyikte doan Efgan Didarinin asl ad kke Adil Topraktr. ocukluunda balad tahsilini yarm brakt anlalan Didari, ak tarz edebiyat geleneine bal, bununla ilgili rnler vermi, hayatnn byk bir blmn seyahatlerle geirmitir. Seyahat ettii yerler, bu yerlerde grdkleri ile ilgili iirler kaleme almtr. Eserleri arasnda saylan Efgan Didari Divan ve Manzum Hatralar dnda kalan, Mevld, Bahrl-Envar, Enfel-lum, Risale-i Fezail-i Teravih, Mecmuatl Mekast veya Miratl-Mekast, Glen-i Fuad, Manzum ilmihal ve Fkha ait bir eser, Didarinin olmamaldr. Muhtemeldir ki, elinde bulunan yazma eserleri kendi eserleri olarak gstermi, veya bunlar yeniden istinsah etmi olsun. Didari, iirlerinde Gney blgemizde tesiri yzyllarca sren Karacaolan geleneinin bir temsilcisidir. Gzelleme-

Milli Folklor

90

Yl: 12 Say: 46
leri, gzellemelerindeki konu ve syleyi benzerlikleri buna iaret etmektedir. Karacaolann; ncecekten bir kar yaar Tozar Elif Elif diye msralar Didari nin; Didari yan ak oduna Yel estike tter Nazl msralar benzerlik gsterir. Bu rnekleri, Karacaolan ile Didarinin iirleri mukayese edildii zaman oaltmak mmkndr. Gzellemeler dnda hiciv konulu iirler ve destanlar9 da bulunan Didari, yaad dnem iinde ak tarz edebiyat geleneinin temsilcisi olarak grlr. Didarinin airliinin daha iyi anlalmas iin iirlerinden birka rnek vermek isabetli olacaktr. Ayrldm gonca glmden Kimseler bilmez halimden Yardan ayrlmak lmden Beter Nazl beter nazl .. Sana derim koz ren in deresi Gz gz oldu u sinemin yaras Geti kalan kalan, gidilmenin sras Bu gece salnda nihman et dalar ..... rdek gibi yzer iken gllerde Blbl gibi ak iken gllerde imdi kaldk derelerde bellerde Perian halime figan et dalar .... Bir ah ettim gnlm oldu sim siyah Yeni batan dtm atee eyvah Sen derman eritir Hazret-i Allah Derdimiz gittike artar m ola Binde bir bulunmaz bylesi bir can Alyanaklar deer Varove Tercan Dudaklar kiraz dileri mercan Gerdanda benleri katar m ola Didari bey der ki artt gammz Yalan oldu zevk safa demimiz Bahr- ummanlara dt gemimiz Felek bir tarafa atarm ola

NOTLAR 1 . Sabri YENER, Efgan Ayaz Bey Olu Hac Didari2 Bey Serencam, Bapnar, Y: 1, S.8 (lkterin 1939), s.5-6; S:9 (Sonterin 1939), s.8-9; S:I0 (lkkanun 1939), 12-13; 5:1112 (ubat 1940), s.10-12; Y:2, S:13 (Mart 1940), s.7-8; S:15 (Mays 1940), s. 9-10 Pertev Naili BORATAV, Halk Hikayeleri ve Halk Hikayecilii, Ankara 1946, s49-53 C. Cahit GZELBEY, Didarinin Manzum Bir Mektubu ve Dier Eserleri, Bapnar, Y:2, S:15 (mays 1940), s.10-11 Efgan Didari ile ilgili, Cemil Cahit GZELBEYin almalar arasnda Efgan Didari, Hayat ve Eserleri Baslacak ibaresi ile bildiriliyorsa da, byle bir almaya rastlamadk. Ziya GNER, Efgan Didari Bapnar, Y:3, S:34 (Mart 1942), s.5 YENER, a.g.m., S:8, s.6 Ziya Gner, Efgan Didarinin doumu ile ilgili bilgi verirken tarih olarak 1282 (1865) tarihini verir.
8 7 6 5 4 2

Cemil Cahi GUZELBEY, Gaziantep Folklorundan Notlar, Gaziantep 1959, s.3839

91

Milli Folklor

TRK DN GELENE NDE KARAKEL TRK DNNN RTEL AIDAN DEERLENDRLMES*


Dr. Glin T EKER
Millet olarak madd mnev her trl problemin zmlenebilmesinde; mill felsefenin mspet ynde gelimesinde; sosyal bir varlk olan insan, dolaysyla toplumu ayakta tutan deer yarglarnn gelecek nesillere aktarlmasnda, mnev anlamda birlik ve btnl salayan dnler, tartlmaz bir neme shiptir. Din, mill, hukuk ve kltrel deerlerle, mahremiyete dayal sorumluluk duygusuna, sosyal haytn zelliklerine gre biim ve ierik kazanarak gelien ile yaps, evlenme ile tekil edilir. nsann yaradlnda var olan kar cinsle fizyolojik ve psikolojik btnlk salama, ocuk shibi olma istei, sosyal, kltrel ve ekonomik bir birliktelik olan evlilik kurumunun domasna sebep olmutur. nsanlar bir araya getiren, bireyler arasndaki sosyal balar glendiren, ortakl pekitiren; kiilerin birbirlerine ve topluma kar nasl hareket etmeleri gerektiini gsteren; insanlar ship olduklar mirsn bilincine vardrarak, gelenek greneklerini, inanlarn, deer yarglarn, trelerini canlandran; elendiren; mutluluk veren fonksiyonlar ile dn, Trk kltrnn en nemli ve temel unsurlarndan biridir. Toplumlarn gemileri, ekonomik durumlar, yaay ekilleri, sosyal normlar diye adlandrabileceimiz kltrel yaplar, evlenme biimlerini belirler. Her toplum, kendi kltr yapsna uygun evlenme eklini seerken, farkl ve aykr olan unsurlardan kanmaya alr. Toplumun kendine zg nitelikleriyle, dnlerde kullanlan det ve uygulamalar, aslnda, toplumdaki dzeni, paylamay, berber olmay salayan son derece nemli kilit noktalardr. Byle bir disiplin ve dzen btnlne ship olan dn, resm yaptrm gcne dayanmadan gnll ilikiler erevesinde gerekleen en gzel ve kuvvetli sosyal dayanma rneini tekil eder. Karakeili Airetini esas aldmz almamzn saha aratrmasn, Krkkalenin Karakeili ilesinde gerekletirdik. Karakeili Airetinin mensubu bulunduu Kaylar, Anadolunun Trk yurdu hline gelmesinde en nemli rol stlenmi Ouz boylarndan biridir. XVI. yzyla dir Anadoludaki yer adlar bunu aka gstermektedir (Smer 1989: 6). Ouzlarn (Bozoklu kolundan) Kay boyuna mensup olan ve birok oymaklara ayrlm bulunan Karakeili topluluu ise, Erturul Bey ile birlikte Anadoluya gelmi bir Trk airetidir. Hoca Sdeddin Efendi, Karamn Mehmet Paa vb. Osmanl trihilerinin belirttiine gre, 1049dan itibren Erturul Gzinin atalaryla berber Orta Asyadan Horasana oradan da Anadoluya gelen Karekeili topluluklar, Anadolunun Trklemesinde byk rol oynamtr (lktar 1955: 453; ay 1989: 9). Osmanl Devletini kuran hnedna mensup Kay Ouz boyu iinde yer alan Karakeili Trkmen gruplar, yksek mill uura shiptir. Sultan II. Abdlha-

Milli Folklor

92

Yl: 12 Say: 46
mitin, Ermeni, ran ve arlk Rusyasnn tehditlerine kar, Dou ve Gneydou Anadoluya korumak zere kurdurduu Hamidiye Alaylarna Siverek Karakeililerini de dhil etmesi; St ve evresindeki Karakeili genlerden meydana getirdii alaya Erturul Alay adn vermesi, devletin Karakeili gruplarna duyduu gvenin gstergesidir. Ship olduklar mill uur, Karakeililerin, devletin iskn politikas erevesinde Anadolunun belirli merkezlerine yerletirilmelerine sebep olmutur. zellikle, Keil Cemaatleri, bata Karakeililer olmak zere Sarkeili, Kzlkeili, Akkeili, Teke Trkmenleri, Karamanlu gibi adlar altnda Anadolunun eitli blgelerinde varlklarn hl devam ettirmektedirler (Erz 1973: 19). Keil cemaatlerinden Karakeili topluluklarna, Krkkale-Karakeili, Ankara-Beypazar, Eskiehir, Eskiehir-Sivrihisar, Sultanz, Sivas, Krehir, Mula, Antalya, Bilecik, Balkesir, Ktahya, Bursa, Urfa, Urfa-Siverek, Urfa-Suru, Bingl-Simsor, Denizli, orum, Uak, el ve Samsun gibi Anadolunun birok yresinde rastlamak mmkndr (ay 1989: 7-9). Her trl d etkiye kar gelenek greneklerini korumaya alan, mnev deerlerine ship kmay bir grev addeden Karakeililer, her sene Stte dzenlenen, ve gelenek hlini alan Erturul Gziyi Anma ve St enliklerinde bir araya gelir. deta, bir Yrk Bayram olan bu enliklere mahall kyfetleri ile katlan Karakeililer, cirit, pehlivan grei, kna gecesi, halk oyunlar gibi eitli gsterileri icr ederek geleneklerin yaatlmasna katkda bulunurlar. Otuz krk yl nce gebelii brakarak, yerleik ziraat kltrne geen Karakeililer, gnmzde, adr da terkederek, kylerde yaptklar evlerde oturmaktadrlar; ancak, yaz aylarnda yaylara karak adrla berber gebe hayat tarzn yaatmaktadrlar (Erz 1973: 29). Karakeili Airetinde gerekletirilen evlenme treninin, kz ve erkein bu arzularn gstermelerinden dn sonrasna kadar devm eden her safhas, ana yaps ayn olmakla birlikte, blgelerimizin kltrel zelliklerine gre, farkl det ve uygulamalarla ifde edilmektedir. Gerekleme biimlerinde eitli farkllklar olsa da, evlilik, kuaktan kuaa aktarlan gelenek ve kurallar btndr. Dn olgusunun, farkl corafyalarda, insanlar bir araya getirerek elendirme, gelenekleri canlandrma, eitme gibi nih amaca hizmet etmesi, kltrel ve sosyolojik anlamdaki nemini ortaya koymaktadr. Toplumun geleceinin en nemli ve belirleyici yap talarndan biri olan ile kurumunun meydana gelmesindeki ilk basamak kabul edilen evlilik, kz ve olann evlenme isteklerini belirtmelerinden gerdek sonrasna kadar devam eden her safhasnda, Gstergebilimin renkli ve eitli rnekleriyle zengin bir tablo hlinde karmza kmaktadr. Sembollerle anlam gnderme essna dayanan Gstergebilim, ship olduu tanmdan farkl bir mny iret eden gsterge ile onlarn birbirleriyle ilikilerini belirleyen kodlar araclyla kurulan bir iletiim sistemidir. nsanlar arasndaki szsz iletiim temeline dayanan gstergebilim, gruplarn dnce, yarg ve inanlarnn sembollerle dile getirilmesine yardmc olur. letiimin, dolaysyla gstergebilimin de asl unsuru olan mesaj duygu, dnce, tavr ve tutumlarla rlr. Toplumda, birbiriyle etkileimde bulunan birok sosyal sistem vardr. Bu sosyal sistemler iinde en temel olan, toplu-

93

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
mun dnce, deer yarg ve inanlar btn olarak tanmlanan kltr sistemidir (Yumlu 1990: 27). Btn sistemlerin merkezinde yer alan kltr, bilgiye dayanan, kuramsal ve aklayc bir rol stlenir. Ayn zamanda da tm temel ynelmeleri ve alt sistemleri birletirir. Gstergebilim asndan toplum, iletiimin hem kodlayan (ileten-kaynak) hem de kodu aan ve yorumlayan (iletilen-hedef alc) unsuru olarak grev yapar. Toplum, dnydaki dier toplumlarla ilikilerin devam etmesi ve toplumun yeni yelerine kltrn aktarlmas iin mesajlar kodlar. Duygularmz, dncelerimizi ok uzak meknlara ulatrma gcne ship olan iletiim, toplumsal haberleme iinde byk bir sorumlulua shiptir (Cereci 1997: 23). Bu bilimin temel ta grevinde bulunan gstergenin ship olduu zelliklerin asl gyesi, anlamlandrmay salamak; yni, ayn kltr yelerine, iret edilen, yklenilen ortak anlam ifde edebilmektir. Gstergeler, ortak kltr geleneinde yaayan insanlar tarafndan retilir. Bu sebeple, herhangi bir gsterilenin gndermede bulunduu kavram, sistemde birbirleriyle iliki iinde bulunan gstergeler tarafndan belirlenir. Gstergebilimin asl unsuru olan gstergenin, fonksiyonu bulunmaktadr.1 Birinci aamasnda gsterge, fizik benzerlik zelliine ship olabilir; yni, ses, ekil vb. nitelikleriyle iret ettii kavrama, nesneye benzeyebilir. Zrriyet amacyla, gelinin kucana veya yatana ocuk konmas; isteme olaynn olumlu sonucunu gstermek iin, kz evinin olan evine kadnlk organn temsil eden damak; olan evinin de erkeklik organn temsil eden ko boynuzu motifli oraplar vermesi, gstergenin fizik benzerlik rnekleridir. Gsterge ikinci aamada, belirti zelliini bnyesinde barndrr; balant kurduu nesneyle birebir fizik benzerlikten ok, artrma, hatrlatma zelliine shiptir. Az tad iin eker, bereket iin buday ve trevlerinin kullanlmas; delikanlnn evlenme arzusunu gstermek iin, erkeklik simgesi olan sakal kullanarak sk sk sakal tra olmas, sesini kalnlatrarak konumas; kz babasnn olumsuz cevap vermesine engel olmak iin ocakta deri paras yaklmas, bzen derinin, babann azn da kapayacana iaret etmesi; gerdek gecesi kullanlan araftaki kann, bekreti sembolize etmesi kullanlan gstergelerin belirtisel zelliidir. Gstergenin ship olduu nc zellik, sebepsiz bir balant kurabilmedir. Gstergenin, artrd nesne ile yklendii anlam arasnda dorudan bir balant yoktur. Gsteren ile gsterilen arasndaki benzerlik, hitap ettii insanlar tarafndan yaygn kabul olarak kullanlmasndan ileri gelmektedir. Dn bayrana soan aslmas, evlenme isteini gstermek isteyen delikanlnn tesbih sallamas sebepsiz balant rneklerinden saylabilir. Anlam retme essna dayanan gstergeler, toplumsal etkileimin temel ilkelerinden olan zdeleme ve benimseme kurallaryla da (nceolu 1993: 30) uyum gsterir. zdeleme nin egoyu tatmin eden tutumlarn onaylanmas ve benimseme nin deerlerin, kiinin deerleriyle ayn ynde olduu zaman kabullenilmesi mant, gstergenin toplumdaki ortak deer yarglarn sembolize etmesini salar. Bir insann belirli bir alanda harekete gemesi, o konunun kltrel adan kabul edilebilirliine baldr. Gstergelerde sakl olan, btn bulmaya ynelik mesajlar ieren

Milli Folklor

94

Yl: 12 Say: 46
kodlar, bu kabul edilebilirliin anahtardr. Youn anlam ykl mesajlar ieren semboller, yaanlan toplumun ortak deerlerini yanstr. Mesajlarn tad anlamlar, karlkl ilikiler vstsyla kazanld iin, toplumsal anlamda ortak deerleri yanstr. Dncelerin davranlarla ifde edilmesi, o toplumun rf, det, gelenek olarak adlandrdmz kltrnn grntsdr. Grnt ve ifdeleri alglama, fizyolojik anlamann yannda, duyularn merkez sinir sistemine elektro-kimysal yolla ilettikleri enerjilerin yapsal biimde anlamlandrlma srecidir (nceolu 1993: 45). Bu anlamlandrma, merkez sinir sisteminde daha nceden depolanm bilgilerle yeni bilgileri berber deerlendirir. Bir baka deyile, duyularn algya dnmesi; yni, merkez sinir sistemine gelen mesajlarn, kendilerine zg gemileri, gelecekleri, deiimleri ile ilikilerimizde anlam tayan varlklar, ayn srecin farkl ynleridir (nceolu 1993: 46). Alglamayla ilgili nceden var olan tecrbelerimiz, sonraki alglamalarn daha ksa srede kabullenilmesini salar. nsann duygu ve dncelerinin harekete gemesi, yaad toplumda duyduu ihtiyalarla paralellik arz eder. Semboller araclyla bilince yansyan anlamlar, kltrlere gre farkllklar gsterir. Ayn trih gemii ve deerleri paylamak, olaylar berber yaamak, it olunan toplumun kltrel elerini belirler. Evlenme treninin hemen her safhasnda kullanlan, insan yaratclnn, tasarm gcnn ve anlam ykleme yeteneinin gstergesi olan semboller, her toplumda geerli olan davran ve tutumlar oluturarak, olaylara o topluma zg olma vasf kazandrr. Evlenmek isteyen delikanlnn srekli, ayna karsnda tra olmas, sinirli, huzursuz bir tavr taknmas, amarlarnn ykanmamasndan yaknmas; evlenmek isteyen gen kzn, bulaklar birbirine arparcasna sert ykamas, dama kp kedi sesini taklit etmesi, kardeleriyle az dalana girmesi; akrablk balarnn kuvvetlenmesi iin kz evinden getirilen tuz ve kln erkek evindeki tuz ve kle kartrlmas; kz istemeye gidildiini anlatmak iin soy srmeyi sembolize eden ocaktaki atein kartrlmas; kz evinin olumlu / olumsuz cevbn ifde eden gzlemenin alnmas; gelinin munis, iyi huylu olmas iin, arabadan inmeden ayann altna koyun postu serilmesi, baba ocandan umudunu keserek yeni evini benimsemesi iin, kendi evinden getirdii barda krmas, gelinin temiz, tertipli bir ev kadn olmas iin, yeni evinde altna sprge konmu yastn zerine oturtulmas gibi saysz ilem, szsz iletiimi ifde eden sembolik hareketlerdir. Bir rnek zerine kalplam davranlar ve treler btn (Gnay 1995: 2), Yazya gememi, hi deimeyen ifdelerin ve belirli ekildeki hareketlerin, kesin snrlarla oyuncular tarafndan ortaya konulmas ([Rappaport], Bauman 1992: 249) olarak tanmlanan ritel, dier bir tbirle, sosyal uzlamann sahnede sergilenme eklidir. Ritelin en nemli zellii olan deimezlik, onun kutsiyetinden gelmektedir. Kutsiyet, dnebilme zelliinden ziyde, ritelin belli mantnn bir mhiyeti olarak iletiim artlarnda anlalmaldr ([Rappaport], Bauman 1992: 255). Yaplmas zorunlu grlen bu kudsiyet, ritelin tartlmadan im yoluyla anlalmasna sebep olur. nsanolunun her zaman ihtiya duyduu ve duyaca kltr unsurlar olan riteller, Durkheime gre Toplu

95

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
yaplan gsterilerdir; katlanlar canlandrr, kkrtr, korur, yeniden ekillendirir. Trenlerin nitelikleri, amalar ne olursa olsun, hepsinde fertleri biraraya getirmek, aralarndaki balar younlatrmak, yaknlatrmak, daha samimi olmalarn salayarak toplum uuruna ulatrmak gibi nitelikler mterektir. Fertler, birlik iinde toplumdaki yerlerini ve toplumla ilikili duygularn ritellerle yenilemi olur (Gnay 1995: 2). Bu derece kesin zelliklere ship olan ritlere, Karakeilide olduu gibi, Anadolunun hemen her blgesindeki dnlerde rastlamaktayz. Hytn en nemli gei dnemlerinden biri olan evlenme, insann, kendine ve evresindekilere duyduu saygy, sevgiyi paylamann gzel, renkli ve zengin rneklerini tayan alandr. Evlenme olaynn hemen her safhasnda karmza kan, Trk toplumunun ortak kabulleri olan riteller, bu paylamann en arpc rnekleridir. Gsterme, koruma, temizleme, bereket getirme, saadet temin etme, krma, zrriyet, saknma, birletirme, ayrlma, znt, hediye gibi pek ok gruba ayrabileceimiz ritler, aslnda, evlenme olaynn nih amacn yanstan unsurlardr. Yapl amalarna gre eitli gruplara ayrdmz bu ritlerin birou, eski Trk inan sistemindeki Budist ve amanist unsurlarla ilgilidir: Gelinin olan evine girerken eie basmadan atlayarak veya modern uygulamalarda kocasnn kucanda girmesi; eie ve ocaa ya srlmesi, Budist inan dncesinde yer alan cinlerin eie basarak eve girmeleri; ocaklar mekn edinmeleri, eie basan kiinin, cinlerin etkisine girecei inan temeline dayanmaktadr. Cinler, kan ve karanl seven, insana kuvvet, enerji, dinlik verdii iin tuzdan; tad, kokusu ve din zellii dolaysyla knadan; salaml ve gc sebebiyle demirden, elikten, katrandan, barut kokusundan nefret eden, tfek grltsnden korkan ve btn bunlarla kyaslanamayacak derecede Kuran- Kermden, mukaddes kelimelerden kaan mahlklardr. (Westermark 1938: 7-9). Budist inantaki cin ile amanist inantaki ruhlarn en ok ilgilendikleri hususlar, yeni evlenenler, lohusalar ve yeni doan ocuklar gibi, yeniden olumay, balangc, tzelii ifde eden ahslardr. Gen evlilerin, yeni bir hayta balamalarnn yannda, evlilikle gelen cinsel birlikteliin kirlilii ve ehveti berberinde getirmesi, odak noktas olmalarna sebep olmutur. Eski Trk inan sisteminde, nur ve ziy leminin byk Tanrs Han lgen (Kayra Han)dir; karanlk leminde ise, Erlik Han denilen kara iye/ruh bulunur. lgen, kendisine kurban verilmeden de mfik ve hmi olabilen bir ilhtr. Kurban vermenin zorunlu olduu tek konu, evliliktir. Evlenen delikanl, at kurban olarak vermek mecbriyetindedir. Erlik ise, her vesileyle kurban isteyen, verilmediinde, insanlara her trl ktl yapabilen, musallat olduu ilelere felket ve lm getirebilen kara iyedir. Kurban etmek iin herhangi bir eit hayvan bulunamad taktirde, rak ve arap ile de Erliki kandrmak mmkndr. amanist inan sisteminde, mutlak hkim olan lgenin yannda, Yardmc, Koruyucu ve Kara yeler ile Gk, Yer, Ev yeleri bulunmaktadr. Yardmc iyeler olanYayk, Suyla, Karlk ve Utku ; koruyucu iyeler olan Umay, Ak Ana/Ak Ene, Ana Maygl ; Kara iyeler olan Erlik, Albast ; Gk iyeleri olan Gk, Gne,Ay ve Yldzlar ; Yer iyeleri olan Da, Kaya-Ta, Yer, Su,

Milli Folklor

96

Yl: 12 Say: 46
Aa/Orman/Bitki ; Ev iyeleri olan Ev, Ocak, Od/Ate, Al/Ahr, bu inan sistemindeki dier nemli unsurlardr. amanizmdeki ruhlar ile insanlar arasnda araclk yapan, byclk, irlik, mzisyenlik, oyunculuk gibi vasflara ship olan aman/Kam/Ozan, din otoriteyi temsil eden bir ahsiyettir. Bu inan sistemini yaama biimi olarak benimseyen insanlarda var olan, iyilik ve ktlklerin, bu iyelerden kaynakland dncesi, kurban ve salarla onlar memnun etme, kzdrmama eklinde tezhr eder. eitli yinlerde sunulan kurban ve salarla yetinerek kendilerine zarar vermeyecei inanc, insanlar, her vesileyle sa samaya ve kurban kesmeye yneltmitir (Eberhard 1942: 80; Ercilsun 1985: 54-55; nan 1976: 1526; Kalafat 1989: 8-35; Kafesolu 1987: 90-91; gel 1971: 59-71). Sa sama, yabanc soya mensup olan bir kz, kocasnn soyunun atalar ve koruyucu ruhlar tarafndan kabul grmesi iin yaplan bir kurban yininin kalntsdr. Avclk dneminde avn kan, ya ve eti; obanlk dneminde st, kmz ve hayvanlarn ya; iftilik dneminde dar, buday, muhtelif meyvalar sa olarak kullanlmtr (nan 1986 : 167). Orta Asya Trkleri arasnda, ruhlar memnun etmek iin, gelinin, atn yele ve kuyruuna kmz sama riteli, gnmzde, gelin ve dmadn bandan bereket, bolluk simgesi olarak un, buday, eker, para, erez sama eklini almtr. amanist inan sisteminde sa, kz karma olaynda da kullanlr. Yakutlardaki kz karma hdisesinde, genler atlaryla meydanda toplanr. aman, kmz dolu bir tulumla atlarn yanna gelir ve bir avu kmz alp hayvanlarn evresine sa saar. Krk kt ruhun adn syleyerek genleri bu kt ruhlardan korumas iin, Tanrya du eder. yinden sonra genler atlarna binerek karlacak kzn kabilesine doru yola karlar (nan 1986: 166). Eski Trk inan sistemine gre, kt ruhlar, ktan korkar, karanl severler. Ate, insan kt ruhlardan koruyan, uzaklatran; hatt, onlar yakan, temizleyen bir klttr. Kazak ve Krgzlarda gelin, kayn babann evindeki atee ya atp, secde eder. Bakurtlarda da var olan bu det, daha sonra atee tapmak dinen yasak olduundan, din adamlar tarafndan kaldrlmtr (nan 1986: 166). Bunun yannda, eski Trk haytnda nemli fonksiyonlar olanyer-su klt (Tekin 1988: 10), Trklerin slmiyeti kabul etmelerinden sonra da uzun bir sre etkisini srdrmtr. Bakurtlarda, ileye yeni gelin katldnda uygulanan hu krndr su gsterme mersimine gre, gerdek gecesinin sabhnda, kyn kadn ve kzlar toplanarak gelini yaknlardaki kayn babalarnn su itikleri rmak veya gle gtrrler. htiyar bir kadn, gelini suya, suyu geline gsterdikten sonra ataylardan kalgan hu, ineylerden kalgan hu (babalardan kalan su, analardan kalan su) diyerek eitli szler syler ve gelinin sslerinden gm paralarla sa saar (nan 1987 :492). Sa sama, atee ya atma dnda kocasna veya onun soyuna mensup erkeklere adlar ile hitap etmeme, belirli bir sre kayn vlide ve kayn pederle konumama gibi ruhlara sayg, korku, ekinme gibi sebeplere dayanan, kkeni Eski Trk inancna dayanan pek ok det, Trklerin slmiyeti benimsemelerinden sonra, yeni inan sistemlerine ve hayat tarzlarna gre farkl fonksiyon ve

97

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
amalar stlenerek bugn de hl varln srdrmektedir. nan sistemleri ve bunlara bal olan uygulamalarn insan hayt zerindeki tartlmaz etkisi, btn dny milletleri iin sz konusudur. Trih boyunca, farkl din ve kltrle etkileim iinde bulunan Trkler de, bu trih sre iinde, eski inan sistemlerini slm dnce tarzyla birletirerek yeni bir sentez ortaya karmlardr. Bugn, evlenme geleneinin hemen her safhasnda kullanlan bu riteller, Budist ve amanist inantan kaynaklanmakla berber, Trk insannn slm dnceyle ona ykledii yeni anlamlar ifde etmektedir. Budist inantaki cinlerden, amanizmde var olan kt ruhlardan korunma; ruhlarn sunulan maddelerle yetinerek kiiye zarar vermesine nleme; eitli sesler kararak ruhlarn korkmasn ve kamasn salama; temizlik ile onlardan ve gelecek ktlklerden arnma; eitli du ve sembollerle ruhlarn onlara zarar veremeyeceine inanma gibi temellere dayanan; ancak, zamanla toplumun inan sisteminde, gelenek greneklerinde, deer yarglarnda deiip ekillenerek biimlenen bu ritler, yaplma amalaryla paralellik tayan unsurlar iermektedir. Az tad olarak tbir edilen iledeki huzur ve sknetin korunmas iin, evlenme olaynn her safhasnda eker ve trevlerinin kullanlp acya yer verilmemesi; korku unsuru olarak sesi, kuvveti ifde eden yumruk ve silhn kullanlmas; bolluk ve bereket iin tahl rnlerinin yer almas; nazarn, ktlklerin gitmesi iin cam, tahta, mlek gibi eylarn krlmas rnekler, bu ritlerin asl amalarn yanstmaktadr. Ritellerin, bzen kaynaktaki fonksiyonlar, bzen uygulama yntemleri ve meknlar, asl eklinden farkllk gsterebilir(Gnay 1995: 2). Gnmzde fonksiyon deiikliine urayarak, bolluk bereket, ile scakl ve huzuru gibi grevler yklenen bu uygulamalar, evlenme olaynn hemen her safhasnda kullanlmaktadr. Gsterme ritleri olan, kz ve erkek arasnda szn kesildiini sembolize eden evrenin olan tarafna verilmesi, iki gencin birlemesini topluma iln etme ve insanlarn hitliinde kabul edildiini gsteren nian, dn, gen kzlktan kadnla gei sembol olarak kzn sana kkl kesilmesi, grcle giden kadnlarn kyfetlerini ters giymeleri; saknma ritleri olan gelinin yzne duvak rtlmesi; korunma ritleri olan (bu ritleri a. eker, para, kuruyemi gibi gd maddeleri sunarak, kurban keserek ruhlarn onlarla yetinmesini salama, b. grlt kararak, c. ate yakarak ruhlar korkutma ve yeni evlilere zarar vermesini nleme olmak zere grupta ele alabiliriz) sa salmas, gelinin olan evinde ekmekle karlanmas, ekmein kolunun altna verilmesi, banda ufalanmas; evlilik treninin tamamlanp bkireliin tescillenmesinin ireti olarak silh atlmas, gelin adaynn silhla karlanmas, dmdn gerdee sokulmas esnsnda, srtna yumruk atlmas, davul ve zurnann dnn vazgeilmez unsurlar olmas, nazara iyi geldiine inanlan zellik otuyla alazlama yaplmas, gelinin ocak etrafnda gezdirilmesi, eitli vesilelerle mum tanmas ve yaklmas, gelinin altnda bak bulunan yasta oturtulmas; din (koruyucu) ritler olan, her frsatta du okunmas gelin ve dmdn cmi veya trbe gibi kutsal mevklerde gezdirilmesi, gelinin eline Kurn- Kerm verilmesi veya Kurn- Kermin altndan geirilmesi; saadet ritleri olan

Milli Folklor

98

Yl: 12 Say: 46
tatl, eker, erbet gnderme, ayna tama ve aynaya bakma; birletirme ritleri olan gerdek gecesinde gelin dmdn ellerinin st ste konulmas, yzk taklmas, her frsatta ziyfet dzenlenmesi, gelen misfirlere yemek verilmesi; zrriyet ritleri olan gelin arabadan inmeden veya gerdee girmeden kucana erkek ocuk verilmesi, gelin atnn terkisine kk ocuk bindirilmesi; bereket ritleri olan sa salmas -ayn zamanda korunma ritidir-, gelinin olan evinde ekmekle karlanmas, ekmein kolunun altna verilmesi, banda ufalanmas; elence ritleri olan mzik, oyun ve dansn dnn ayrlmaz bir paras olmas; temizlik ritleri olan, gelinin gerdekten nce hamamda ykanmas, gelinin emeye gtrlmesi veya olan evine girmeden bir testi suyu devirmesi; znt ritleri olan gelin kzn beline kemer balarken ya da kna yaklrken alanmas, gelini alabilme gyesiyle, olan tarafnn kzn yaknlarn bahile rz etmesi eklindeki pratiklerin tamm, insanlarn evlenme olay ile ilgili duygu ve dncelerini ifde eden uygulamalardr. Nicelik olarak ok fazla olan ritler, aslnda birka ortak amaca hizmet eder: Zrriyet ritleri, gelinin dourgan olmas; zellikle de yeni kurulan ilenin soy srmesi gyesiyle erkek ocuk shibi olmas; bereket bolluk ritleri, baht zenginlii, ilenin gelirinin artmas; birletirme ritleri, insanlar bir araya getirerek berberlii paylama; gsterme ritleri, toplum tarafndan grerek onaylanma, evliliin geerli kabul edilmesinin nemini; temizlik ritleri, madd mnev temizlenmeyi amalama; korunma ritleri, kt ruhlardan ve niyetlerden saknmak iin uygulanan pratiklerdir. Evlenme geleneinde uygulanan ritlerin hepsinin ortak amac, evlenenlere, dolaysyla yeni kurulan ileye saadet, bolluk, bereket, refah getirmek; soyun srmesini salamak; ayn zamanda, her trl olumsuzluk ve ktlklerden korumaktr. Trk evlenme geleneinde, slmiyet ncesi ile slm dnemde kullanlan uygulamalar arasndaki benzerlik ya da rtme, toplumsal idealler asndan paralellik iinde olunduunu gstermektedir. nan sistemindeki deiim esnsnda, trih geliimini srdren Trk ile modelinde, bu ilerlemenin izlerini grmek mmkndr. Nitekim, Eski Trklerde rastladmz evlilik seromonileri, ile yapsyla alkal gelenek ve grenekler, slmiyetle uyum salayarak niteliklerini korumutur. Bu oluumda eski Trk kodlarnn etkinlii nemli bir rol oynamtr. Divan Lgatit-Trk te l braklr, tre braklmaz. sz, bu deiim srecinin nemli bir kural olarak benimsenmitir. slm dnemin getirdii yeni artlarn Trk tresiyle benzerlikler tamas, kltrel btnln salanmasnda asl unsur fonksiyonunu stlenmitir. Zaman ve mekna gre, insanlarn hayat artlar, yaama biimleri, istekleri, dnceleri deise de, insanolu, gelenek olarak isimlendirilen ortak kabul, dnce ve anlay sistemleri ile geleneklerin toplumdaki uygulamalar olan ritellere, her zaman ihtiya duyacaktr. Millet olma uurunun asl unsuru olan kltrel deerlerle mnev btnl salama amac tayan iletiim, geleneksel iletiim yntemlerini yaatrken, manev deerleriyle bir btn olan insanolu varolduu mddete, ada iletiim yntemlerinde gelenein izlerini srdrmeye devam edecektir.

99

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
KAYNAKA * Bu yaz, 22-27 Austos 1999 tarihleri arasnda Pragda dzenlenen 42. Uluslararas Altaistik Kongresinde (PIAC) bildiri olarak sunulmutur. 1 Bu snflama, Saussure ve Peircenin gsterge kategorilerinden (Fiske 1996: 70) hareketle yaplm yeni bir tasnif denemesidir. ASLAN, MEHMET, Osmanl Saray Dnlerinde Yama Gelenei, Mill Folklor, c. 2, y. 3, s. 10, Yaz 1991. ATALAY, BESM, Divan Lgat-tTrk Tercmesi I, Trk Trih Kurumu Basmevi, Ankara, 1985. BA, YAAR, Trklerde ve erkeslerde slam ncesi KLTR DN TANRI, ivi Yazlar, Istanbul, 1997. CEREC, SEDAT, letiiverelim, ule Yaynlar: 43, letiim Dizisi: 6, stanbul, 1997. AY, ABDULHALK, Erturul Gzi, Karakeililer ve St Bayram, III. Osmanl Sempozyumu (St-1988), Erturul Gziyi Anma ve St enlii Vakf Yaynlar: 4, Ankara, 1989. EBERHARD, W., inin imal Komular, Ankara, 1942. EKNCKL, MUSTAFA, Trk Ortodokslar, Siyasal Kitabevi, Ankara, 1998. ERDENTU, NERMN, Trkiyenin Karadeniz Blgesinde Evlenme Grenekleri ve Trenleri I., Antropoloji, Ankara niversitesi Dil ve Trih Corafya Fakltesi Yaynlar 1, s. 4, s. 27-58, Ankara, 1969. ERZ, MEHMET, Dou Anadolu Hakknda Sosyo Kltrel Bir Aratrma, Baylan Matbaas, Ankara, 1973. FISKE, John, letiim almalarna Giri (ev: Sleyman rvan), Ark Yaynevi, Ankara, 1996. GNAY, UMAY, Folklor Nedir?, Trk Folklor Aratrmalar, Ankara, 1987. -, Riteller ve Hdrellez, Mill Kltr, s.72, Mays 1990. NAN, ABDLKADR, Tarihte ve Bugn amanizm, Trk Tarih Kurumu Basmevi, Ankara, 1986. -, Makleler ve ncelemeler, Trk Trih Kurumu Yaynlar: VII.Dizi, say: 51a, Ankara, 1987. NCEOLU, Metin, Tutum Alg letiim, V Yaynlar, Ankara, 1993. KALAFAT, YAAR, Kuzey Azerbaycan-Dou Anadolu ve Kuzey Irakta Eski Trk Dini zleri, T. C. Kltr Bakanl, Ankara, 1998. KPRL, M. FUAT, Trk Edebiyt Trihi, tken Yaynlar, stanbul, 1981. MUTLU, EROL, letiim Szl, Ark Yaynevi, Ankara, 1995. GEL, BAHADDN, Trk Mitolojisi I, II, Devlet Kitaplar, Mill Eitim Basmevi, stanbul, 1971. T EKER, GLN, Trk Dn Gelenei inde Karakeili Trk Dn, Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Doktora tezi, Ankara, 1998 (baslmam). SMER, FARUK, Kay Boyu ve Karakeililer, Trk Dnyas Tarih Dergisi, s. 34, 1989. TEKN, TALAT, Orhon Yaztlar, Trk Dil Kurumu Yaynlar, Ankara, 1988. TURAN, OSMAN, Trk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi, Istanbul, 1978. -, Tarihin Ak inde Din ve Medeniyet, Istanbul, 1980. TURAN, ERAFETTN, Trk Kltr Tarihi, Bilgi Yaynevi, Ankara, 1994. TFEKOLU, Hayati, letiim Sosyolojisine Balang, Der Yaynevi, Istanbul, 1997. TMER, GNAY-ABDURRAHMAN KK, Dinler Tarihi, III. bask, Ocak Yaynlar, Ankara, 1997. LKTAIR, Mehmet akir, Karakeililerin Tarih ve Etnografyasna Dair Notlar, Trk Yurdu, s.251, Aralk 1955, sy. 453-457. WESTERMARK, Cin, Istanbul, 1938. YILDIRIM, DURSUN, Kktrk anda Tanr m Tanrlar m Vard?, IV. Milletleraras Trk Halk Kltr Kongresi Bildirileri, II. cilt -Halk Edebiyat-, Ankara, 1992. YUMLU, KONCA, Kitle letiim Aratrmalar, Nea Yaynlar, zmir, 1990.

Milli Folklor

100

AZERBAYCAN MAKAMLARINDAN OLAN RUN TRK MZ LE KARILATIRMALI TAHLL


Yavuz EN* lk Sevim EN**
Azerbaycan halk mziinde, yedi ana makamdan biri de r makamdr. r makamnn ak mziinde yeri ve nemi ok fazladr. nk ak mahnlarnn ou bu makamdadr. Farsa kkenli olan r kelimesi tuzlu, amata, grlt anlamndadr. Mzikdeki anlam ise aklar demektir. Anadolu mziinde bu makam bilinmemektedir. Yalnz Ferit Develliolunun Osmanlca Lgatnda (ri) Trk mziindeki eski bir birleik makam ve eskiden kullanlm perde isimlerinden birisi olarak tarif edilmektedir.1 Bu makamla ilgili olarak Kantemirolu, eserinde, Azeri mziinde halen mevcut olan makamdr, diye bilgi vermektedir. r makam en ve lirik bir ifadeye sahip olduu iin bu tarz konularda daha ok kullanlmaktadr.2 r Makam Ses Srasndaki Perdelerin Grevleri r makam ses sras zerinde en ok durulan perdeler srasyla unlardr: 1.RE; Karar 2.SOL; Drtl 3.FA; LA ve DO; Kararn st mediant, kararn belisi ve ana ses 4.LA; Alt mediant ve alt tayc ses 5.S bemol; Kararn belisinin st tayc sesi 6.DO ve M, Snr sesi ve kararn st tayc sesi r makamndaki btn perdeler karara hizmet etmez, bu ses srasnn birinci perdesi olan pes blgedeki la sesi do perdesine mediantlk yapar. Seyir srasnda bu perde karar ile ilgi kurmaz, komu hareketlerde ve sramalarda seyre katlmaz. Ses srasnn ikinci sesi olan pes blgedeki si, do sesine alt tayc ses olarak hizmet eder. r makamnda kesinlikle bu perdeden srama yaplmaz. Ses srasnn nc perdesi olan pes blgedeki do sesi ana ses diye adlandrlr. Bunun sebebi makamn mecburen bu perdeden balatlmas ve bu perdeden 7 ana makama rahata geilebilmesidir. r makamnda karar verirken do perdesi alt tayc ses ile karara gider. Do sesinden mi, fa, sol seslerine atlama yapmak mmkndr. Bu zellii nedeni ile r makam kc zellik gsterir. Ses srasnn drdnc ve karar sesi olan re sesi fa, sol ve laya srama yapabilir. Ses srasnn beinci sesi olan mi

101

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46

sesi kararn st tayc sesi olarak grev yapar. Bu perde baz durumlarda bemol ya da diyez alabilir. Ses srasnn altnc sesi olan fa sesinden kararn belisine karar ve do sesine, snr sesine, aaya da mi bemole karara ve doya srama

Bu makam Azeri folkloruna ait Ay Gadas isimli trk zerinde inceleyeceiz.4 Azeri mziindeki r makamnn dizisi aadaki gibidir.5 Diziden de grld gibi r ma-

yapabilir. Birok yere srama kabiliyeti olduundan makamn gls gibidir. Makamn sekizinci sesi olan la sesinden yukarya doru snr sesine aaya doru ise fa sesine ve karar sesine srama yapar. Si bemol sesi ses srasnn doku-

kam 1-1/2-1 forml zerine kurulmu drtllerden olumaktadr. Trk mziindeki nihavent makamn anmsatmaktadr. Trk mziindeki Nihavent makam dizisi aadaki gibidir.6

zuncu sesidir ve bu perdeden aaya doru sol sesine srama yapar. Bylece sol perdesini gl durumuna sokar. Ses srasnn onuncu ve son sesi do perdesidir ve bu perdeden ancak aaya doru srama yaplabilir.3

Her ne kadar da Nihavent makam Buselik belisi zerine kurulmusa da Azeri mziindeki r makam ile karlatrrken Nihavent makamnn ilk drt sesini aldmzda 1-1/2-1 forml ortaya kmaktadr. Bu anlamda iki makam

Milli Folklor

102

Yl: 12 Say: 46
trnn ayn hissi uyandrdn syleyebiliriz. rnek aldmz r makamndaki eser re kararl run sol kararl icra edilmi biimidir. Eser, makamn gl zellii gsteren re sesi ile balayarak asl gl konumundaki do sesi ile gl kallar yaplarak tamamlanmtr.
NOTLAR * Atatrk niversitesi Gzel Sanatlar Fakltesi, Mzik Bilimleri Blm Aratrma Grevlisi ** Erzurum Rfk Salim Burak AKM ve Kz Meslek Lisesi Mzik retmeni 1 DEVELLOLU, Ferit; OsmanlcaTrke Ansiklopedik Lgat, Aydn Kitabevi Yaynlar, s.1004, Ankara, 1997. 2 NALDI, enel; Trk Musikisinde Kompozisyon Tahlil ve Makam Nazariyat, Atak Yaynevi, s.23-24, stanbul, 1983. 3 EN, Yavuz; Azerbaycan Halk Mziinin Yedi Ana Makam zerinde Bir nceme, K.T.. Sosyal Bilimler Enstits Yksek Lisans Tezi, s.24, 25, Trabzon, 1998. 4 TURHAN, Salih; Azerbaycan Halk Mahnlar 1, Yksekretim Kurulu Matbaas, s.39, Ankara, 1993. HACIBEYOV, zeyir; Azerbaycan Halk Musikisinin Esaslar, Yazc Neriyat, s.39, Bak, 1985. 6 ZKAN, smail Hakk; Trk Musikisi Nazariyat ve Uslleri, tken Neriyat A.., zal Matbaas, s.208, stanbul, 1990. KAYNAKA DEVELLOLU, Ferit; OsmanlcaTrke Ansiklopedik Lgat, Aydn Kitabevi Yaynlar, Ankara, 1997. HACIBEYOV, zeyir; Azerbaycan Halk Musikisinin Esaslar, Yazc Neriyat, Bak, 1985. NALDI, enel; Trk Musikisinde Kompozisyon Tahlil ve Makam Nazariyat, Atak yaynevi, stanbul, 1983. ZKAN, smail Hakk; Trk Musikisi Nazariyat ve Uslleri, Kudm Velveleleri tken Neriyat A.., zal Matbaas, stanbul, 1990. EN, Yavuz; Azerbaycan Halk Mziinin Yedi Ana Makam zerinde Bir nceme, K.T.. Sosyal Bilimler Enstits Yksek Lisans Tezi, Trabzon, Aralk 1998. TURHAN, Salih; Azerbaycan Halk Mahnlar 1, Yksekretim Kurulu Matbaas, Ankara, 1993.
5

DERG CLTLER HAKKINDA DUYURU Dergimizin 1. ve 2. cildinin mevcudu kalmamtr. 3., 4. ve 5. ciltlerin mevcudu bulunmakta olup ciltli olarak sata sunulmutur. Arzu eden okuyucularmzn her bir cilt iin 15 milyon TL. sn posta eki hesabmza yatrarak gerekli bilgiyi dergimizin posta kutusu adresine yolladklar taktirde gnderi creti alnmakszn dergileri adreslerine gnderilecektir.

103

Milli Folklor

ANADOLUDA YAAYAN HALK NANLARININ MENE ZERNE BR ARATIRMA


Dr. Bekir MAN*
nan, szlk anlam itibariyle bir dnceye, bir konuya bal bulunma1, dmlenip kalma, bireye balanma, gnlden tasdik ederek inanma2 gibi manalara gelir. Daha geni bir ifade ile inan, kiice ya da toplumca, bir dncenin, bir olgunun, bir nesnenin, bir varln gerek olduunun kabul edilmesi demektir. Halk inanlar ise toplum tarafndan kabul edilmi ilahi bir dinin bilinen hkmleri ve retileri dnda kalan, fakat halk arasnda yaygn bir ekilde yaayan, itibar gren ve bir sonraki nesle aktarlan itikadlardr (inanmalardr). Ziya Gkalp Halkiyyat (Folklor) ad verilen szl ananeler arasnda kalan birtakm akidelere halk itikadlar adn verir. Eski Trkler, bilhassa kadnlar arasnda yaayan bu halk itikadlarn yazl bir kitap gibi kabul etmiler, gerekte mevcut olmayan bu kitaba Kee Kitap adn vermilerdir. imal Trkleri, Krgz ve Kazaklar ise buna Kis Kitap demilerdir. Gkalpe gre Kee Kitap ahkm birtakm ilerin uurlu yahut uursuz addedilmesinden ibarettir. Halkn inanna gre zmrelerin ve fertlerin gzle grlmeyen perileri vardr. Bu perilerin sevdikleri iler uurlu, sevmedikleri iler ise uursuz saylr3. Kee Kitapn dier bir ismi de Tandrnamedir4. Azerlerde ise bunun karl halk snamalar dr. Trkiye halknn byk ounluunun baland slm dininin bir btn olarak inanlar dzenini incelemek, din tarihine der. Ama, rnein Konya, Ktahya, Erzurum kylerinin, Gneydou Anadolu halknn, ya da tahtac topluluklarnn inanlarnda, resm slm Dininin rettikleri dnda kalan blm Trk Halkbiliminin konusudur5. Anadoluda yaayan halk inanlar, Anadolu halknn yaamyla, tarihiyle, zellikleriyle yakndan ilgilidir. Anadolu halknn inanc yaamna karm, btn eylemlerine, davranlarna yn verici nitelik kazanmtr. Anadolu insan su ierken, ineini saarken, ocuunu bytrken, yola karken, szn z btn davranlarnda, tutumlarnda inanlarla iiedir. Halkn trksne, dnne, bayramna inan girmi; btn evresini bu inanlar (itikadlar) rm ve kuatmtr6. Anadoluda Yaayan Halk nanlarnn Menei Gnmzde milletlerin eski kltr deerlerini ortaya karmaya matuf almalar yapan etnolog, antropolog ve tarih bilimciler Anadoluda yaayan birok kltrel varln meneini tespit etmilerdir. Bata Abdlkadir nan, Bahaeddin gel, brahim Kafesolu gibi Trk Kltr Tarihi sahasnda otorite olan birok bilim adam Anadoludaki kltr unsurlarndan hangilerinin eski Trk geleneklerine, hangilerinin eski Anadolu medeniyetlerine, hangilerinin de ArapFars kltrne dayandn salam delillerle ortaya koymulardr. Kltrel bir unsur olarak btn dnya toplumlarnda yaayan ve yaadklar toplumlarn da birtakm zelliklerini yanstan halk inanlar her toplumda farkl menelere dayanabilmektedir. Bunun en byk sebebi toplumlarn ve milletlerin farkl kltrlere ve medeniyetlere sahip olmalardr.

Milli Folklor

104

Yl: 12 Say: 46
Gnmz dnyasnda itibar edilen halk inanlarnn genel olarak iki ana menei vardr denilebilir. Birincisi ve bizce en nemlisi toplumlarn eski din ve kltr yaplar, ikincisi ise gnlk hayat olaylardr. Trk toplumunda, zellikle Anadolu Trkleri arasnda yaayan halk inanlar mene bakmndan bu iki ana grupla beraber alt gruplara da dayanmaktadr. rnein Anadoluda eski alarda kurulmu olan birok medeniyet, amanizm, ateperest ran dini, Arap kltr, Anadoluda yaayan eitli etnik yap Anadolu Trklnde itibar edilen halk inanlarna mene tekil etmektedir. Halk inanlarnn menei konusunda, bu meseleyle alakadar olmu aratrmaclar bazen farkl yorumlar dile getirmilerdir. Konuyla yakndan ilgili olan . Zeki Eyuboluna gre, Anadoluda ve tm dnyada yaayan halk inanlarnn genel olarak byk kayna vardr. Bunlar, ok tanrl dinler, tek tanrl dinler ve gnlk yaam olaylardr. ok tanrl dinler tabiat kaynakl olduklar iin o dnemdeki inanlar da genel olarak tabiat olaylarna baldr. Aya kar bevletmek, tkrmek, kfretmek uursuzluk getirir inancnn kkeni ayn, gnein ve yldzlarn tanr olarak kabul edildikleri dnemlere dayanr. Tek tanrl dinlerden kaynaklanan inanlarn znde de yine ok tanrl dinlerin etkileri grlr. Eskiden tabiat kaynakl bir inan sonradan tek tanrl bir dinin inanc haline gelebilir. rnein Hitit ve Urartular gibi ok tanrl dinlere mensup toplumlarda buday kutsal saylr. Bu inan zamanla tek tanrl dinlerin de inanc haline geldi. Gnlk yaam olaylarndan kaynaklanan inanlar ise daha ok bilgisiz evrelerde oluur ve tutunur. Kyl vatandan hayvan bir yerden yuvarlanp lse oras hemen uursuz bir yer olarak kabul edilir ve bu inan nesilden nesile devam eder.7 . Zeki Eyuboluna gre Anadoluda yaayan halk inanlarnn Anadolu dnda bir kaynaklar yoktur. Anadoluda yaayan gelenekleri ve inanlar Asyadan getirmeye alan ve Anadoluda bulduu dnce rnlerini Asyadan gelmi gibi gsteren bir dnce rk dncedir8. Burada hemen bir saptama yapmak gerekir. Eyubolu kitabnda zellikle Anadoluda yaayan halk inanlarnn kaynaklarn verirken eski Trk kltr ve inanlarndan ve bunlarn Anadoludaki yansmalarndan hi bahsetmiyor. Daha dorusu bunlar kaynak olarak dahi kabul etmiyor. Alev ve Yezid topluluklarnda yaayan inanlarn kkenini bile eski Anadolu dinlerine dayandryor9. Oysa Abdlkadir nana gre bugn Anadoluda yaayan halk inanlarnn birounun kkeninde Trklerin anayurdu olan Orta Asya ve yine Trklerin eski dini olan amanizm yatmaktadr. rnein kutlu aalara ve trbelere paavra balamak, alkars efsanesi, ocuklarn uzun mrl olmalar iin onlara Yaar, Durmu, Satlm isimlerinin verilmesi gibi inanlar Anadoluya Trklerle birlikte gelmitir10. Orta Asyadan gelen renciler zerinde 1993 ylnda yaptmz derleme almalar neticesinde tesbit edilen halk inanlarnn (Gece siyah kedi grmek uursuzluktur. Eikte oturan ktle urar. ocuu kt iyilerden korumak iin yastnn altna kama, ak, bcak vs. gibi aletler konulur. ocuklara nazar dememesi iin mavi boncuk taklr. Kutlu aalara veya yerlere paavra balanr. Yolculua kan bir kiinin arkasndan su dklr. Makas bakasna az ak olarak verilmez. Yasta oturan ktle urar. vs.) pekou bugn Ana-

105

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
dolunun birok yerinde aynen yaamaktadr. imdi u soru akla gelebilir. Acaba bu halk inanlar, Orta Asyaya Anadoludan m gitti, yoksa Anadoluya Orta Asyadan m geldi? . Zeki Eyuboluna gre bu inanlarn kayna eski Anadolu dinleri ve uygarlklar olduu iin Orta Asyaya Anadoludan gitmitir. Abdlkadir nana gre ise Trkler, mslman olduktan sonra bile ksmen yaattklar baz aman dini inanlarn, Anadoluya gelirken beraberlerinde getirmiler ve gnmze kadar yaatmlardr. Yani Anadoluya Orta Asyadan gelmitir. Ziya Gkalpe gre bu itikadlar arasnda kaynak olarak ranllardan, Araplardan, yerli Hristiyanlardan alnm olanlar bulunduu gibi bir ksm da sonradan kendi kendine ortaya kmtr11. Bu arada Hint, ran, Msr, Filistin, Arap yarmadas ve Anadolunun vaktiyle hurafeleriyle mehur olmu blgeler olduu ve blgeler mslmanlarn elin geince oradaki halkn inandklar hurafeleri mslmanlara bulatrdklar eklinde fikir ileri srenler de mevcuttur12. Kemalettin Erdile gre insanlar ilah dini reten peygamberlerinden zaman bakmndan uzaklatka eski dinlerinden kalma baz inan ve adetleri yeniden canlandrmlardr. Ona gre Anadoluda yaayan btl inanlarn asl kaynanda eski Msr, Bbil, Hint, Acem, Fenike, Roma ve Helenler gibi ilka kavimleri; Yahudilik, Hristiyanlk ve amanizm gibi dinler vardr13. Anadoluda ekinle, ekip bimekle, tarmla ilgili inanlarn ou Hititlerden, Urartulardan kalmadr14. Yldzlarn hareketlerinden ahkam karma inanc eski Msra, kabirlerde mum yakma inanc Fenikelilere, kabirlerde kurban kesme inanc slamdan evvel Bizans ve ran ananelerine, at nalnn uurlu saylmas inanc Hristiyanlk dinine dayanmaktadr15. Sihir ve falla ilgili inanlar Mslmanlara Arap, Msr ve Asurlulardan, Kaf Da efsanesi ran kltrnden, bir saynn uurlu ya da uursuz saylmas Romallardan, stanbul ayazmalarnn ziyaret edilip, oralara para atlmas inanc Bizansllardan gemitir16. Abdlkadir nan Anadoluda yaayan halk inanlarnn menelerinden bahsederken Trkler slma girerken eski dinlerinden de birok inan ve gelenei yeni dinlerine sokmulardr. Trklerin tamamnnn slamlamas -drt yzyl srmtr. nce mslman olmu Trklere, sonradan mslman olan amanlarn katlmalar, bir sr aman inancnn canlanmasna sebep olmutur. Aac kutlu saymak, alkars, trbe ve aalara ul-aput (paavra) balamak, ocuklarn uzun mrl olmalar iin onlara Dursun, Yeter, Yaar, Satlm gibi isimler vermek, hastalk nedeniyle ocuun adn deitirmek, ly tayan atn kuyruunu kesmek gibi inanlar birer aman dini kalntlardr diyor17. Bu arada birok yabanc kltrlerden ve dinlerden de toplumumuza eitli inanlar siryet etmitir. Sihir, efsun, tlsm gibi hurafelerin birou araplarn cahiliye dnemlerden kalm ve onlar da bu batl inanlar Trkistana kadar gtrmlerdir. Eski Romallar da zehirlenmekten korktuklar iin esrarengiz iaretler yazlm tlsmlar tarlard. Bu tlsmlarn en eski ekilleri msrllarda bulunmutur. At naln uur saymak talyanlardan, Mavi boncuun nazarlk olarak kullanlmas Rumlardan Trk toplumuna gemitir. Hastalarn tts ile tedaviye allmas inanc ise ateperest ran dinine kadar dayanr.18 Hristiyanlarda Paskalya Bayram, randa Nevruz Bayram, Bizde Hdrellez Bayram eski din ve inanlarn birer kalntlardr.19 amanlardaki aa klt ve baz aalarn kutlu saylmalar inanc da Hristiyanlara geerek Noel aac olmu-

Milli Folklor

106

Yl: 12 Say: 46
tur. Paskalya Bayram ise Hristiyanlara Msrl yahudilerden gemitir20 stanbul ayazmalar Rumlar tarafndan kutsal saylrd. Bunun sebebi de stanbulun sk sk kuatlmas sonucu, stanbula getirilemeyen suyun ehir iindeki kk kaynaklardan (ayazmalardan) salanmas ve bu kaynaklarn susuzluktan doan tehlikelere kar halk korumu olmasdr. Daha sonra stanbul ayazmalarnn kutsal saylmas inanc Trklere de sirayet etmitir.21 Anadolumuzda yaayan halk inanlarna baz din byklerinin szleri de kaynaklk etmitir. Onlarn eserlerinde yer alan baz hkmler insanlar arasnda hemen yaylm ve onlara dini emirlermi gibi sahip klp, riayet edilmitir. brahim Hakk Hazretleri insan uzuvlarnn insan karekterini nasl yanstt ile ilgili birtakm hkmler vermitir. Bu hkmlerin pekou bugn Anadolunun eitli yrelerinde halk inanc olarak yaamaktadr. Kk kulakl olan uursuzdur. Omuzu sivri olan hrsz olur. Parma uzun olan bilgili olur. Arkas kambur olann huyu da kt olur. Ba byk olann akl ok, kk olann akl az olur. Burnu uzun olan anlaysz, ksa olan korkak olur gibi inanlar brahim Hakk Hazretlerinin szlerinden kaynaklanmtr22. Kpek saklamak, ku ve tavan beslemek ktlk getirir. Soan ve sarmsak kabuu yakmak fakirlik getirir. Krk dili tarak ile taranmak, gece vakti ev sprmek, eikte oturmak ve rmcein evde yuva yapmasna izin vermek de yine fakirlik getirir. te Anadoluda halen yaayan bu inanlarn kayna Marifetnmeye dayanmaktadr23. Marifetnme kaynakl inanlara halkn daha ok sahip kmas ve onlar kolayca kabullenmesinin sebebi yazarnn slam kimliidir. Bu slam kimlik marifetnme kaynakl halk inanlarn hurafeden hakikate tamtr. Ayrca daha baka birok din ve ilim adamnn t veren nitelikteki kitaplarnda mevcut olan grler de Anadoluda yaayan halk inanlarna kaynaklk etmektedir. Feriddin-i Attarn Pendnme adl eserinde, bugn Anadoluda halk arasnda yaygn biimde yaayan pekok inan ve uygulamalara rastlamaktayz. Feridddin-i Attarn eserinden baz blmler: Eli, yze koymak uursuzluk getirir. Bol bol yrmek mr uzatr. ok uyku yoksulluk getirir. Geceleri plak yatmak ksmet daraltr. Ayakta bevletmek hem fakirlik, hem de keder getirir. Gece ev sprmek iyi deildir. Her ple di kartrmak yoksulluk getirir. Kap eiinde oturmak rzk daraltr. Elbiseyi zerinde diktirmek iyi deildir. Yz, elbisenin eteiyle temizlenirse rzk eksiklii getirir. rmcek alarnn evde olmas bereketi karr.24 Bu byk ahsiyeler ilimleriyle insanlarn gnlnde taht kurmulardr. Syledikleri szlerin ardnda mutlak bir hakikat ve isnat kayna olduuna inanyoruz. Eski Trklerde atee flemek iyi saylmazd. Feridddin-i Attar ise lambay fleyerek sndrme, lamba isi dimana gidebilir diyor. Halk elbiseyi zerinde diktirenin aklnn da dikileceine inanyor. Feridddin-i Attar da zaten bunun iyi birey olmadn sylyor. Peygamberimizin hadislerinin de baz halk inanlarna kaynaklk ettiini sylersek yanl olmaz. rnein bir hadiste temiz (akar ya da durgun) suya bevletmek haramdr buyurulmaktadr. Halk arasnda ise akar suya bevledenin aklnn da su ile beraber akp gideceine inanlr. Baka bir hadiste Teenni Allahtan, acelecilik eytandandr buyurulmaktadr. Halk arasnda acele ie eytan karr inanc yaygndr. Halkmz arasnda yaayan eitli

107

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
inan ve uygulamalara kaynaklk ettiine inandmz baz hadisler: Beyaz horoz edinin. Beyaz horoz bulunan eve eytan, byc ve vahi ev hayvan yaklamaz. (Zayf Hadis, Taberani) Herhangi bir mslman cuma gn veya gecesi lrse Allah onu kabir azabndan korur. (Tirmizi) Ekmee hrmet edin, nk o gk ve yerin bereketidir. Kim yere dm bir ekmek parasn oradan alarak yerse mafiret olunur. (Zayf Hadis, Tirmizi) Elbisenin en hayrls beyaz olandr. (bn Mace) stihre yapan hsrna uramaz. (Taberni) Koyunculuk yapn, nk boyun berekettir. (Ahmet b. Hambel) Birinizin kula nlad zaman beni hatrlasn ve bana selat selam getirsin. (Hakm et-Tirmizi) Nazar haktr. nsan kabre, deveyi de tencereye sokar. (Buhari) Sarmsak yeyiniz, onunla tedavi olunuz. (Ebu Nuaym)25 Gnlk hayatta karlalan baz olaylar ve edinilen tecrbeler de halk inanlarna kaynaklk etmektedir. rnein bir kiiye bir yerde inme inse, yre halk oray uursuz bir yer olarak kabul eder. Anadoluda, gece trnak kesilmesinin uursuzluk getirecei inanc yaygndr. zellikle elektriin olmad devirlerde gece trnak kesmek elbet sknt getirir. Eikte durann skntya urayacana inanlr. Gerekte de eikte fazla bekleyen kii hava akm (cereyan) neticesinde byk bir ihtimalle rahatszlanmaktadr. Gece ev sprlmesi (zellikle elektriin olmad dnemlerde) karanlkta bir kazaya sebebiyet verebilir. Evin ocaa doru sprlmesi de ocak yanndaki eya, ekmek ve yemein pislenmesine sebebiyet verebilir. zetlemek gerekirse toplumumuzda yaayan halk inanlarnn meneini yle sralayabiliriz: Tek tanrl dinler, ok tanrl dinler, Anadolu uygarlklar, Msr, Babil, Acem, Fenike, Roma ve Helenler gibi ilka kavimleri, eski Trk dinleri (zellikle amanizm), baz din byklerinin szleri, peygamberimizin hadislerinin farkl yorumlanmas ve gnlk yaam olaylar.
Dipnotlar
* O.M.. Fen-Edebiyat Fak. r. Gr., Samsun. 1 Kemal Demiray, Resimli Trke Szlk, Ank., 1972, s.279. 2 Ferit Develliolu, Osmanlca-Trke Ansiklopedik Lgat, Ank., 1988, s.562. 3 Rza Filizok, Ziya Gkalpin Edeb Eserlerinde Halk Edebiyat Tesiri zerine Bir Aratrma, Ank., 1991, s.92. 4 Doan Kaya, Tandrnameler, Milli Folklor, s.14, Ank., 1992. 5 P. Naili Boratav, 100 Soruda Trk Folkloru, st., 1984, s.7. 6 . Zeki Eyubolu, Anadolu nanlar, st., 1987, s.46. 7 a.g.e., s.42. 8 a.g.e., s.49. 9 a.g.e., s.49. 10 Abdlkadir nan, Tarihte ve Bugn amanizm, Ank., 1986, s.207. 11 Rza Filizok, a.g.e., s.92. 12 Recep Akta, Btl nanlar, st., 1973, s.14. 13 Kemalettin Erdil, Yaayan Hurafeler, Ank., 1991, s.10. 14 . Zeki Eyubolu, a.g.e., s.48. 15 Recep Akta, a.g.e., s.41. 16 Kemalettin Erdil, a.g.e., s.12. 17 Abdlkadir nan, Tarihte ve Bugn amanizm, Ank., 1986, s.204. 18 Abdlkadir nan, Eski Trk Dini Tarihi, st., 1976, s.203-225. 19 a.g.e., s.176. 20 Kemalettin Erdil, a.g.e., s.13. 21 Mebrure Deer, stanbul Ayazmalarnda Halk Tedavisi, IV. Milletleraras Trk Halk Kltr Kongresi Bildirileri, Ank., 1992, s.79. 22 Erzurumlu brahim Hakk, Marifetname, st., 1984, s.85-95. 23 a.g.e., s.740-745. 24 Feridddin-i Attar, Pednme, ev. M. Nuri Genosman, Ank., 1963, s.53. 25 Nihat Dalgn - Yunus Macit, Kltrmz ekillendiren Hadisler., Samsun, 1992.

Milli Folklor

108

TANITMALAR... TANITMALAR... TANITMALAR KAYGUSUZ ABDAL MENKIBNMES


Yrd. Do. Dr. smet ETN
Abdurrahman GZEL, Kaygusuz Abdal (Aleddin Gayb) Menkbnmesi, Ankara 1999, Trk Tarih Kurumu Basmevi, XII+181+26 s., AKDTYK-TTK Yaynlar XIII. Dizi-Say 11 Trk toplumunun slmiyeti kabul etmesinden sonra, slm umdeleri Trk kltr hayat iinde ileyen ve bu ileyite gemiten gelecee topluma klavuz olacak fikir yapsn oluturmak iddiasnda bulunan eserler, eserlerin yaratcs fikir adamlar, bunlarn devamclar, Trk kltr hayatnda nemli yer tutarlar. zellikle Trkiyenin vatan olma dneminden itibaren gayret gsteren ve dnceleri evresinde byk kesimleri srkleyen bu dnce adamlar, 14.yzylda kendilerini ve eserlerini Kaygusuz Abdal ile temsil ettirmilerdir. Trkistan sahasnda Ahmed Yesev ile balad kabul edilen Tasavvuf Trk Edebiyat, bir yandan kendi edebiyat geleneini olutururken, bir yandan da tasavvufa Trk yorumu getiren dnce yapsn ifade etmektedir. Bu itibarladr ki, hem edebiyat, hem bir dnce yaps, hem de nder olmalar dolaysyla mutasavvf ahsiyetler, kendilerinden sonra gelen devamclar ve taraftarlarnca efsane ve menkbelerle sslenerek yeni bir hayat bulmular. Menkbev hayat diyebileceimiz bu hayatlar, onlarn yzlerce yl dnceleri ve eserleri ile yaamlardr. Trk insannn yaad hemen her blgeye ve her kesime ulaan menakbnmeler, bu hayat hikyelerinin tasavvur edilen biimi olup, Kaygusuz Abdal Menkbnmesi de bunlardan biridir. Telkin Devri Trk Edebiyat olarak adlandrlan bu dnce ve edebiyat anlay ile Kaygusuz Abdal konusunda yapt almalarla r aan Prof. Dr. Abdurrahman Gzel tarafndan kaleme alnan Kaygusuz Abdal (Aleddin Gayb) Menkbnmesi, Giri ve sekiz blm ile menkbnmenin tpk basmndan olumaktadr. Girite, Kaygusuz Abdal Menkbnmesinin Tarih evresi bal altnda 13.-14. yzylda Antalya(Teke li), tarhi ve kltrel yn ile ele alnm, Kaygusuz Abdaln tarih ve menkbev hayat verilmitir. I. Blmde Kaygusuz Abdal Mankbnmesinin Genel zellikleri bal altnda, menkbnmenin bir Biyografik Menkbnme olduu tespiti yaplarak, 16.yzylda kaleme alnan bir nshadan kopye edildii tahmin edilen iki menkbnme nshas esas alnmak suretiyle alma mukayeseli olarak yaplmtr. Bu blmde, menkbnmeninin tarih ve kltrel nemi, konusu, gramer yaps, dil zellikleri ve anlatm ekilleri zerinde durulmutur. II. Blmde Menkbnmenin hs kadrosu hakknda tespitler yaplm. Tasavvuf Trk edebiyat ve Kaygusuz Abdal ile mutasavvflarn fikr temellerini oluturan , onlarn ahsiyet bulmalarnda messir olan, bata Hz. Muhammed olmak zere din ulular ve devrin ileri gelenleri ile menkbev ahsiyetle-

109

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
rin eserdeki fonksiyonlar ve nasl yer aldklar konular zerinde durulmu. Hz. Ali, Hac Bekta Veli, Abdal Musa Teke Begi, Klagl sa, Baltas Gedik gibi ahsiyetler ile Msr Padiah, Hacib, Vezir, Kiler Emiri, Battal Gazi, Yavuz Sultan Selimden baka skender, Rstem, Hsrev ve Sm gibi din-efsanev ahsiyetler de ilenmitir. III. Blm, Eserde Yer Alan Din ve Kermet Motifleri bal altnda, slm itikad ve ibdet hkmleri ile vellerin izhar ettikleri baz kermet motifleri ile formel saylar tespit edilmi. IV.Blmde Eserde Yer Alan Tabiat ve Eyaya Dair Bilgiler bal altnda, zaman ve zamanla ilgili mefhumlar,su, ate ve toprak; insann var olu srrnn aklanmas, hayat bulmas ve kurtulua ermesi fikirleri ile rnekli olarak incelenir. V.Blm , Eserde Yer Alan Hayvan ve Yiyecek Adlar, VI.Blmde, Eserde Yer Alan Toponomik Bilgiler bal altnda; lkeler, ehirler, dier yerleim birimleri ile nehirler ve dalar konu edilir. Bu adlarn ou, Kaygusuzun bulunduu, urad yerler ile, kutsallndan dolay edebiyatmzda ilenen yer adlardr. VII.Blmde, menakbnmede yer alan folklor unsurlarndan rakam, tekerleme ve atasz ile deyimler tespit edilmi. Risle-i Kaygusuz Baba, Sultan Abdl Mus, Gayb Begine Varub rd Olduklarna, Evil-i Kitb adl menkbnmenin karlatrmal metni verilmi. Yazarn kendi kitaplnda bulunan yazl ve kopye tarihi belli olmayan yazma esas alnarak, stanbul Millet Ktphanesi, Ali Emiri Blm nu:797de bulunan nsha ile karlatrlarak verilmi. Konu ile ilgili geni bir Bibliyografyadan sonra genel okuyucunun faydalanmasn salamak iin Lgate konulmu. ngilizce ve Trke zetin bulunduu alma, yer ad, ahs ad ve terimleri iine alan dizin bulunmaktadr. Kitap, Aleddin Gayb Menkbnamesinin tpk basm ile tamamlanmtr. Harekesiz nestalik/rika ile kaleme alnan menkbname nshasnn tpkbasm, konu ile ilgilenenlerin asl kaynaa inmeleri, zellikle niversitelerde Arap harfli Trke renenlere faydal olmas bakmndan nemlidir. Trk kltr tarihi, tasavvuf Trk edebiyat ve Trklk biliminin eitli sahalarnda eserleri ile tandmz Prof. Abdurrahman Gzel, Kaygusuz Abdal Menkbnmesi ile menkbnme edebiyat ile ilgili bir almaya imzasn atmakla kalmam, ayn zamanda, bu sahada yaplan almalarda rnek alnacak bir metot ortaya koymutur. Trk milletinin slamiyeti kabulnden sonra teekkl eden tasavvuf Trk edebiyat ve bu edebiyat gelenei iinde meydana getirilen menkbnmeler bir edebiyat tarz olmas bakmndan da dikkate deer eserlerdir. Toplumun geneli tarafndan kabul edilen ve kolektif uurun rnleri olan bu tr eserler, bir yandan folklorun konusu olurken, eserlerde konu edilen ahsiyetlerin mstakil eser vermeleri bakmndan da ferd edebiyatn rneklerindendir. Arap ve Fars edebiyatnn tesiri ile teekkl eden, ancak yerli ve mill unsurlar da bnyesinde barndran bu tr eserler, bu almada da grld gibi, ayr bir disiplin olarak incelenmeye, ilenmeye muhtatr. Prof. Dr. Abdurrahman Gzelin burada bahsi geen almas, bu bakmdan da nemlidir. Edebiyat almalarnda bir metot ortaya koyduu ve r at iin yazara teekkr etmek grevdir.

Milli Folklor

110

ZKUL OBANOLU LE "HALKBLM KURAMLARI VE ARATIRMA YNTEMLER TARHNE GR" ZERNE BR SYLE
Murat FIRAT
Murat FIRAT: ncelikle, her almann bir hikyesi vardr Halkbilimi Kuramlar ve Aratrma Yntemleri Tarihine Giriin oluum sreci ve bunun hikyesi nedir? zkul obanolu: Hikyesi uzun ve benim gibi sulu gzl bir insan kolaylkla alatacak kadar da hazin ve duygusal, zaman zaman yle iimi eke eke veya sessizce alamamdan rahatsz olmazsanz ksa bir versiyonunu anlatabilirim. Malum, 1998 ylnn ilk gnlerinde, burada tezimi bitirme aamasna geldiim yksek lisans renimimi brakp, Umay Hanm hocamn ve Dursun Bey hocamn tevik ve yardmlaryla Y..K. bursuyla A.B.D.ye gidip bir yl dil rendikten sonra Indiana niversitesi Folklor Enstitsnde master renimine baladm ve niversitenin devasa ktphanesindeki muhteem Folklor htisas Kitapl bamn tatl bels oldu... Bu kitabn anas bu ktphanedir veya bu kitap bu ktphanenin bendeki macerasdr diyebilirim. Ktphane ak raf sistemi. Es kaza bir knye bulup kaynan yanna varrsanz, o konuyla ilgili her trl kaynak cmbr cemaat orada binlercesi hatta yzbinlercesi bir arada ve emrinize amade...stelik tamam halkbilimine dair...bu inanlmaz gzellikte zevk veren bir duygu...evrensel olarak halkbilimsel dncenin katedrali gibi bir ey ve yine bir benzetmeyle ifade etmek gerekirse, Amazonun Yamur Ormanlar gibi usuz bucaksz bir bilgi, fikir ve dnce okyanusu, kaldrdnz ilk kitap kapayla birlikte mthi bir sessizlik iinde kulak zarlarnz yrtan uultusu veya perde perde halkbilimsel dncenin iki yzyllk serveninin senfonisi ykseliyor...Evet en gzeli bu galiba halkbilimsel dncenin katedrali...iyi bir halkbilimci olmakta hafz olmadan buraya kardinal olmaktan geiyor gibi. tiraf etmeliyim, Trkiyede dersini fena almam bir halkbilimi rencisi olmama ve kendi kendime snrl sorumlu sohbet ortamlarnda bildiim, daha dorusu knye veya isim kolleksiyonumla allamelik taslamama ramen bu birdenbire yolumu kesen ve Deli Dumrullayn bac isteyip meydan okuyan literatr zenginlii karsnda dehete dtm ve ktphanenin istif edili ve ileyi mkemmellii karsnda aalk kompleksine kapldm, hatta ezilmekten korktum da diyebilirim. (Amerikann baka hibir eyi umurumda deil paramz olsa veya olduunda her eyinin hatta daha iyisini yapabiliriz veya sahip olabiliriz ancak ktphanelerine...zihniyetimizi deitirmedike asla diye dnyorum, isteyen knasn!) Neyse, daha da ls veya bels, her dersin bir ya da iki dnem devi hazrlamak ve bir sunu yahut snavla snanan birka ciltlik Okuma Paketi ve biraz da dersin hocasna kalm gibi gzken mbalaa olmasn ama 20, 30, 40 hatta 50yi bulabilen Okunacak Kitaplar Listesi var ve renci milleti davran bozukluu gsterecek kadar derin bir evkle harl harl okuyup aratrmayla megul... Burada bitmi, kabul edilmi

111

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
pek ok doktora tezi (isim vermeyeyim) orada tezin birinci safhas durumunda yani malzeme toplanm ve tasnif edilmi, belli bir tezi, hipotezi yok! Belli bir modele gre tahlil edilmemi ve yine belli bir kuramsal ereveye oturtularak toplanp tasnif edilen, tahlil edilen malzeme yorumlanmamsa frenke tabiriyle So what yani bunlar toplamsn bir araya getirip tasnif etmisin, iyi ho ama bu malzeme yn veya kolleksiyonu ne ifade ediyor, denilerek sizin ne rettiiniz, akademik bir halkbilimci yani profosyonel ve entelektel bir disiplinin mensubu olarak yaptnz hamalln, kibarcas harcadnz emein, zamann, parann ve enerjinin, halkbilimsel dnce tarihinde ne anlam ifade ettiini ve sizin sz konusu sistematik iinde bunlar yani toplayp tasnif ettiklerinizi, nereye oturtup nasl yorumladnz, her eyden ok daha nemli, siz isterseniz dnyann en nadir bir belgesini bulup okuyabilirsiniz veya bir epik destan en son bilen bir tek kiiden ilk derlemeci olarak derleyebilirsiniz; fakat btn bunlarn sadece bir malzeme olarak deeri var iyi bir derlemecisiniz o kadar! Bu malzemeyi kuramsal olarak deerlendiremediiniz ve yorumlayamadnz bir takm genellemelere gidemediiniz, beyninizi kullanamadnz, kendinizi ve dncenizi katamadnz, yeni bir bilgi retemediiniz mddete yeriniz derlemeciliktir ve akademik bir halkbilimci olarak bu balamda topladnz malzemeyi deerlendiremiyorsanz bu da nemli bir alma deildir. Derlediinizi kavramsallatrp kuramsal bir ereve iinde deerlendirmeniz nemli, stelik bu sadece doktora tezinde deil bir bildiride veya makalede hatta herhangi bir dersin dnem devinde de byle... Btn bunlar bizim ucundan bucandan bildiimiz duyduumuz ve oumuzun bana geldii gibi hocalarmzn merhametine snarak gibi yapmak usulyle uyguladmz eyler gibi grnyor ve ifade ettiim nanslar dikkate alnmazsa ok banal veya bireysel bir sosyo-kltrel travma olarak da alglanabilir. Ancak, gerekten vahim olan sz konusu merhametlerden marazn doduu ve mr batda geenler dahil bir tek, evet bir tek Trk halkbilimcinin bile henz bir kuramsal ereve gelitiremedii gerei gz nne alnrsa farkl bir eyden bahsetmee altm belki daha iyi anlalabilir. te bu atmosfer iinde bu dnyay alglay, bu iten da nesnelere bak ve onu kendi iinde tutarl yorumlay yani grdm ve anlayabildiim kadaryla oradaki bilimsel zihniyeti, lkeme tamak istedim, zaten (Allah zevl vermesin) devlette beni bunun iin gndermiti ve kendimi biraz romantik ve entel ifadelerle sylemek gerekirse, atei alan Prometus, Akifin Garba yollad Asm gibi gryordum ve hatta daha da uuk ve kan syleyeyim bir Kral iken klc hakk Tunus ve Cezayiri, gnlden bal bulunduu milletine hediye edip devleti de kendisine memuriyet verince sevincinden lgna dnen, Barbaros Hayrettin Ata olsa byle yapard diyerek ndiana niversitesinin o kskandm yle grnyor ki kskanmaa da devam edeceim Folklor htisas Kitaplnn fotokopisini ekme sevdasna dtm heyhat ne param yetti ne de zamanm... (hatta bir ksm kitap ve fotokopilerim orada kald bu da baka bir hikye ya neyse) Hlyalarma gre 7 veya 12 ciltlik bir Dnya Halkbilimi almalar Tarihi yazacaktm ve bunun iin malzeme topluyordum... Dorusu bugn iin pek de salkl bulmadm o hleti ruhiye iinde, Henri Glassie hocaya ktphanede rast geldike gizli bir igal plann gsterirmicesine gsterdiim plana baktka, hoca

Milli Folklor

112

Yl: 12 Say: 46
bunun ne menem bir lgnlk olduunu hastasna hissettirmeyen doktor efkatiyle anlatr ve yaz boz tahtasna dnen defterimdeki planlarm daha snrl ve gerekletirilebilir planlara dntrrd. Tabii ben yeni malzemeler bulup millletirdike defterime iziktirdiim plann bir baka Glassie budamasna kadar yine akl kaard... Kusura bakma ok uzun oldu ama bu kitabn balang hikyesi bu. M.F.: Peki sonulan ksm nasl oldu? ..: Valla, hayal edip hlyasn kurduum kitab yazamadm bir gerek ancak bir gerek daha var o da yeryznde benim bildiim kadaryla halkbilimi kuramlarnn bu kadar byk bir ounluunu bir araya getiren ve bir yandan kronolojik bir ak iinde dier yandan da paradigmatik bir yaplanla tasnif eden en geni hacimli bir alma ortaya kt bu da bir baka gerek... Hayalimdeki yine bir baka bahara kald. Lakin Amerikada ekmek elden su glden bibliyografyadan bibliyografyaya atlayarak fotokopi ekmek ve eski kitaplardan kitap temin edip planlar yapp hayal kurmak kolaym ve Henri hoca da yerden ge kadar haklym. Trkiyeye dnp doktora derslerine balaynca ve de en az 20 ila 25 saat arasnda seyreden ders verme ykn omuzlaynca i sarpa sard. Umay Hanm Hocamzn tleme ve rgtlemesiyle Milli Folklor'un sayfalar arasnda birbiri ardnca boy gstermeye balayan tercmeler, dnya folklor almalarn anlamak iin yeterli deildi. Ancak daha nce de sylediim gibi benim bildiim kadaryla sadece ngilizce de bile sylediim gibi mthi zenginlikte ve hacimde bir halkbilimi literatr var yine ngilizce vastasyla veya el yordam kabilinden haberdar olduum Almanca bata olmak zere skandinav lkeleri ve Latin Amerika da ondan hi de aa kalr gibi deil...Uzak Dou, Rusya bata olmak zere Slavik dnya ve Afrika da cabas.. Bu nedenle gnmzde Trkiyedeki akademik halkbilimci cemaatimiz veya bir avu Trk halkbilimci olarak bu ii birebir tercme yoluyla yapabileceimizden midi kestim...nk daha doru dzgn neyi tercme etmemiz gerektiinin bile tam anlamyla farknda deiliz... te yandan rastgele yaplan tercmelerden iki tanesini okuyup boyac kp veya kee-klah hikyesi gibi ahkm kesmee balanlyor oluu da ayr bir dert, bir bakyorsunuz halkbilimi almalarnda yeri yerinden oynatan bir kavram inanlmaz bir anlam daralmasna uram doru dzgn anlalmadan, burun kvrlarak yal hoafa devam deniliyor veya bilmem ne niyetine tiye alnyor, mehur Nasrettin Hocann kuuna eviriliyor ve netice malum, bir eyi yanl renmi olana anlatmak hi bilmeyene anlatmaktan daha zor... Neyse btn bunlar bir yana, Halkbilimine Giri dersi iin ncelikle bir tekste veya ders kitabna ihtiya vard. Fotokopi ektirip Okuma Paketi hazrlamak iin Trkeye tercme edilmi materyali bile ki, biliyorsunuz, bir ihtisas kitaplmz vard o da politik a gzlle kurban oldu gitti orada dahi bulabilmek zordu. Dahas tercme ve telif edilmi metinlerin neredeyse tamamnn doal olarak birbirleriyle tenakuzlar kuramsal yaklam farkllklar var eer bunlar zerinde tek tek durulup renciye aklanmazsa maksat hasl olmuyor... Bir de bunlar bir disiplin sistematiinden bir ders ve hoca rehberliinden uzak kendi bana okuyarak kendini yetitirmee alanlar dnn.. Bu balamda aina olduumuz Trkeletirilmi metinler bile bir anlamda yetimemize

113

Milli Folklor

Yl: 12 Say: 46
ihanet eder duruma dmektedir. Bu tr metinlerin terim hususiyetlerine azami dikkat sarfederek, mmkn mertebe tamamn kullanmaya gayret ettim, bylece bu tr kargaa problemleri yaayanlara sz konusu metinlerin halkbilimsel dnce tarihinde nerede yer aldklarn belirtmeyi hesapladm, hem zaman hem de aina olmaktan gelen fayday gz nnde tutarak bunlar kullanmamak israf olurdu diye dnyorum. te yandan geldiim gnden beri Dursun Bey hocam bu tr bir almaya olan ihtiyac hatrlatmay dorusu hi ihml etmedi. Mkemmel iyinin dmandr deyip bir Giri Kitab yazmaya altm. Geri bizde Giri deyince pek ok insanda onu geelim, arkas gelsin dermicesine nemsemeyen bir tavr sezinliyorum lakin, en nemli ksm giritir ve nasl girerseniz yle karsnz. yiyse iyi ktyse kt... Haa, az kalsn unutuyordum, belki de en nemlisi elde bir klavuz vazifesi veya harita ilevi grecek kifayette bir metin olmaynca Trkeye yaplan tercmelerden yabanc dil bilmeyen Trk halkbilimcilerin ister hoca olsun ister renci istifade etmesi de zor ve yaplan almalar kelerinde boynu bkk bekliyor. Mesel, Aziz Bill Yankolu (rahmetli) Saint Paintevesten nefis bir alma tercme etmi...Merhum Boratav Hocann Van Gennepten tercmesi de yle tabii en mkemmel rnek muhterem Fikret Trkmen hocamzn ngilizceden tercme ettirip Nevzat Gzaydn hocaya da Almancasndan kontrol ettirerek yayna hazrlad Kaarle Khrohnun Halkbilimi Yntemi adl alma ki, bir mcevher hazrlama titizlii ile ortaya kan bu almann adna bakp alan bir renci hatta kuramsal olarak yeterli hazrla sahip olmayan bir hoca, halkbilimi almalarnn bir zamanlar tabiri caizse dnyay yerinden oynatan bu almasn, halkbilimi almalar tarihinde nereye oturtacan bilemezse onun nnde ve arkasnda ne veya neler olduunu bilemezse ondan yeterince istifade edemez. Hatta hatta daha da kts belki en kts Amerikay yeniden kefetmeye kalkarak isim vermek istemiyorum ama bugn iin artk sadece tarihi bir deere sahip bu almaya reddiyeler bile yazmaya kalkabilir. Ben zaman zaman kendimi buna benzer durumlarda yakaladka tercme yarm fikrin dayanlmaz cazibesi diyerek kendimle dalga geiyorum buna benzer durumlar.. Vehayut alr okur ezberler ve siz Performans Teori dorultusunda bir zmleme yapmsanz veya bununla ilgili bir konuda konuuyorsanz size bilgi bilgi Kaarle Khrohn satmaya kalkabilir veya bunun tersi... sylemek istediim, elimizde doru dzgn bir halkbilimi almalarnn entelektel tarihi olmad mddete bu tr anokranizmler veya artsremli ve ortak bir dzleme sahip olmayan mehur krlerin fili tarif hikyesini artrr...halkbilimsel cidal devam eder. Con Ahmetin devr-i daim makinesi gibi yzyl gemi lkemizde ciddi anlamda halkbilimi alannda elde var hzn... Hla halkbiliminin yeni veya gen bir bilimdal olmakl heylas ve daha da ls zihnimize deli gmlei gibi geirdiimiz ideolojik banazlklarmzn arkasna snarak beni veya bizi mahvettiler yoksa biz neler yapacaktk yollu hikyeler, binbir trl mazeretler, Be birader! dnyann en iyi imkanlarna sahip olmusun, altn niversitedeki batl arkadalarn yaptklar kuramsal almalarla dnyay yerinden oynatm, mecburiyetten yaptn birka almayla gz boyayp karagz oynatma! diyecek bir deli babayiit kmam, kmayacaa da benzer... te Trkiyede bence, kzsanz da, ukalalkla sulasanz

Milli Folklor

114

Yl: 12 Say: 46
da, benim grdm halkbiliminin evrensel standartlarda yaplabilmesi iin gerekli olan bu epistemik, teleolojik ksaca teorik olarak salam bir zemin yok veya neredeyse yok denecek kadar zayf. Bir bakma bunu yani bu zemini biraz salamlatrmaa uratm denilebilir. Oysa biz bu lkede bir avu insanz ve Trkiyenin, Trk milletinin hele hele de sosyo-kltrel bir rehabilitasyon dnemine iddetle ihtiyac olan Trk Dnyasnn pek ok neter ve derman bekleyen sosyo-kltrel sorunu dnldnde acilen ie koulmas gereken halkbilimciler olarak byle bir zaman ve emei israf ettiimiz iin veya daha iyi deerlendiremediimiz iin yarnn Trk halkbilimi almalar tarihisi bizden, almalarmzdan hesap soracak diye dnyorum... Ho devletimizin bu ilerle ilgilenen sar sultanlar veya nemli brokratlarnn halkbiliminden bu zellikleri cihetiyle haberi olduunu da sanmyorum ya bizim vazifemiz birinci snf bir bilim adamlar topluluu olmaya alarak hazrlanmak, bakarsnz hayatta en hakiki mridin ilim olduunun farkna varrlar. te bu dnceler ve drtlerle hayallerimdeki kitab bir baka bahara brakp elinizdeki almay tamamlamaya altm. Hedefim faydal olabilecek olan bir alma ortaya koymakt. Bunu zaman gsterecek. nallah faydal olur. M.F.: Peki almanzn sizce giderecei eksiklikler nelerdir ? ..: Bunu bir bakma akladm zannediyorum. Ama unu syleyeyim artk elimizde iyi-kt, beenirsiniz beenmezsiniz o baka mesele ama bir klavuz, bir harita var. En azndan ngilizce halkbilimi literatrnden neyi tercme etmemizin ncelikli olarak gerekli olduu veya tercme edilmi daha nce de sylediim gibi almalarn halkbilimsel dnce tarihindeki yeri ve nemi, eletirilen ynleri hatta kendisinden sonraki almalara tesiri konusunda lp tartabileceimiz bir terazimiz var. Olduka salam olduunu dndm ve zerinde eletirel olarak dnmek suretiyle ve malzememizi manipule etmeden tahlil edersek yeni kavramlar ve kuramlar ileri srebileceimiz bir zemin var. Dorusu, midim, hayalim ve bir bakma yaama sevincim diyebileceim dncem, hadi daha gzelini syleyeyim saplantm, yakn bir gelecekte TRK HALKBLM ALIMALARININ MUHTEEM EKBnin veya TAKIMInn bu zeminde oluup ortaya kabileceidir. Bizim rencilerimiz arasndan niin bir Linda Dgh ve Richard Bauman, Dan Ben Amos, Lauri Honko, Alan Dundes veya Hermann Bausinger yahut Henri Glassie kmasn? Bu son derece nemli bir husus ama bunu bir yana brakp benim yapabildiime dnersek, dipnotlarda mebzul miktarda verdiim kaynaklar ve kaynakayla merak edilip derinleilmek istenilen konularda hangi referans veya kaynaklarn olduu bilgisine ulalabilir. Hepsinden de nemlisi nsze aldm mehur kilienin ifade ettii gibi sistem veya btn paralarnn toplamndan daha fazla bir eydir. yani en azndan % 50 sinin yaygn olarak bilindii para para Trke almalarda bulunabildii bu bilgilerin kendi iinde tutarl olduuna inandm sistematik bir btnlkte grlp alglanabilmesini salyor diye dnyorum ve bunu hibir tevazu gstermeden nemsiyorum. M.F.: Sizi tebrik ediyor ve "bir baka bahara kalan" yani "Dnya apnda Halkbilimi almalar Tarihi"ni bekliyoruz. ..: Teekkr ederim. nallah.

115

Milli Folklor

DERLEMELER... DERLEMELER...DERLEMELER DORUGZ KASABASINDA ANADUT / ATKI ZANAATI


Yrd. Do. Dr. G. Tarman CENKOLU*
Dorugz; Akehir-Konya yolunun 8. km.nde nfusunun ounluu tarmla uraan irin bir Anadolu kasabasdr. Halk kltr aratrmas iin gittiimiz Dorugzde geleneksel ve yresel zanaatlarmzdan harman aletlerinin yapld bu folklor sahasnda anadut ile alc nn ok eski zamanlardan beri retildiini tespit ettik. ANADUT: Bunlardan anadut; ekin demetlerini arabaya koymaya ve harman aktarmaya yarayan, , drt, be, yedi atall olabilen uzun sapl aygt, dirgen, yaba,1 olarak szlklerde tanm yaplmaktadr. Bu kelimenin etimolojik yapsna bakacak olursak; anadut<ana+dut- yani temel anlamna gelen ana ismi ile tutmak mastarndan tut->0 dut- filmin bir araya gelmesinden meydana gelen birleik bir kelime olduu kanaatindeyiz. Bu zanaat dal, lkemizin eitli yrelerinde anadad, anadat, anadot, anaduz, ananat, anat, anatut, anavut, anazt, anazot, anazut, andat, andut, anduz .vb. ekillerde de adlandrlmaktadr. Dorugz kasabasnda retilen harman aletlerinden anadut; 2 m. uzunluunda sap ile ucunda parmaktan ibaret atal olan geleneksel bir zanaat rndr. Bu aletlerin sap, kayak ya da st aacndan yaplmakta olup malzemesi yreden temin edilir. Sapn ucunda bulunan ve esas ilevi olan atall ksm kestane aacndan imal edilmektedir. Bunun malzemesi ise stanbul / Beykoz ormanlar ile zmit/Kandra ormanlarndan kesim yapld zamanlarda getirtilir. Anadut zanaatkarlar, sonbaharda malzemeyi temin ettikten sonra harman mevsimi girinceye kadar kasabadaki yresel el tezgahlarnda bu aleti, yl boyunca imal etmeye devam ederler. Anadutun ataln meydana getiren parmaklarndan her biri, 4 cm. apndaki kestane aalarndan yaplr. Bu malzemenin nce kabuklar bk denilen bir aletle soyulur ve daha sonra kaynamakta olan su kazanna atlr. Kaynar kazanda malzemenin daha kolay eilip bklmesi iin suda bir-iki saat bekletilir. Sonra kaynar sudan karlarak atal haline getirilecek olan kestane aalar zel olarak yaplm bir el tezgahna taklr. Burada 15 gn bekletilerek kolayca bklmesi salanr. Bu ilem bittikten sonra tezgahtan malzemeler karlr; 90 cm. uzunluunda olmak zere her biri eit olarak kesilir. Bu ayn ebattaki dallar, mengeneye taklarak yine bk ile ular sivri olacak ekilde yzeyleri dzeltilerek przsz hale getirilir. Yar mamul hale getirilmi olan kestane aalar; kesilmi, bklm, dzeltilmi ve ular sivriltilmi olan 90 cm. boyundaki malzemelerden ikisi yan yana ve birisi de ste gelecek ekilde 2 in uzunluundaki kayak aacndan yaplm, zmparalanm olan yuvarlak sapa ivi ile aklr. Ayrca aklan yerin daha salam ve dayankl olabilmesi iin de zeri srm denilen ve sicim haline getirilmi olan hayvan derisi ile skca sarlp balanr. Anadut zanaatkarlar tarafndan bu ekilde el tezgahlarnda retilen geleneksel harman aleti, y1 boyunca imal edilip yaz mevsimine girerken sata sunulur. Bu harman aletleri, Anadolunun eitli yerlerindeki toptanc esnafna datlr; onlarn aracl ile de perakende olarak iftiye satlr. Bir anadut aletini, ifti eer dikkat ederse iki ya da harman mevsiminde kullanlabilmektedir. ATKI: Dorugz kasabasnda yaplan geleneksel harman aletlerinden dieri de atk dr. Bu kelime etimolojik yaps itibariyle:

Milli Folklor

116

Yl: 12 Say: 46
atk< at + k yani atmak mastarnn at- fil kkne -k fiilden isim yapm eki getirilmek suretiyle meydana gelmi bir isimdir. Baz yrelerde atall yaba olarak da adlandrlan bu harman Aleti, herhalde Trklerin en eski zanaat rnlerindendir. Kelime Trke olup byk Trk bilgini Kagarl Mahmuda gre, adhr yani ayr sz buday temizlemek iin kullanlan alettir. Bu bir atall aatan baka bir ey deildir. atall denekler, eski Trklerin top oyunlarnda da kullanlmtr. Yaba veya trmk, Trklerde ad ve ekli ile birlikte ok eski / yerli ve kkl idi. Krgz Trkleri yabaya ayr, Altay Trkleri ise ayru yani ayr tuu derlerdi. Yaba / yapa szleri Anadolu ve aatay Trk lehelerinde ayn anlamlarda kullanlan harman aletleridir. Krgz Trkesinde bu sz, capa ekline girmitir. Ayn ivede capa trmk eklinde hem yaba ve hem de trm birletiren ortaklaa bir deyim de meydana gelmitir. Bu yrede atk; ekinin saplarndan meydana gelen saman bir yerden baka bir yere atmak ya da aktarmak iin kullanlan geleneksel bir tarm aletidir. Atk; 1.60 cm. uzunluunda kayak aacndan yuvarlak, przsz, zmparalanm yzeyi olan bir sap ile 55 cm. uzunluunda, 5 cm enindeki kestane/ mee tasna, ortalarndan eilmi, yuvarlak ve ular sivri 60 cm. uzunluunda 7 adet parmak denilen mee / kestane aacndan mamul atall ksmdan meydana gelmitir. Kaynar durumdaki su kazanlarna atlan sert aalardan mee / kestane, kolayca bklmesi iin bir mddet slatlr. Daha sonra kabuklar soyularak bklm vaziyette kalmas icap ettiinden el tezgahlarna taklr; burada 15 gn bekletildikten sonra zlr, her biri 60 cm. uzunluunda kesilip ular sivriltilerek zmparalanr. Bunlarn 7 adedi bir araya getirilir. 5 cm.x 55 cm. boyutlarndaki taya yedi delik alr. Bu delikli ksmlara aa tutkal ile 7 adedi bir araya getirilmi, bklm olan ubuklar eit aralklarla yaptrlr. Daha sonra atall hale getirilen bu ksmn ortasna 4 cm. apnda delik alarak 1.60 cm, uzunluundaki kayak sap buraya yine tutkalla raptedilir. Yl boyunca retilen bu atklar, glge bir yerde depolanarak yaz mevsimine girerken sata sunulur. Bu gn Dorugz kasabasnda geleneksel harman-hasat Aletlerinden anadt / atk, zanaatkar tarafndan imal edilmekte olup onlarn da lmnden sonra bu meslek dalnn artk tarihe karacana kesin gzyle baklmaktadr. El tezgahlarnn bulunduu i yerlerindeki zanaatkarlar, mahiyetlerinde 1015 meslek elemann (usta-kalfa-rak) istihdam etmektedirler. Trkiyede sadece Konya/Akehir/ Dorugz kasabasnda retimi yaplan anadut / atk ustalarna gre, bu geleneksel harman/hasat aletinin gemiinin Seluklu / Osmanl dnemlerine kadar dayand iddia edilmektedir. (Kay. hs.: Hasan AHN) Bize gre, Orta Asya Trk kkenli olduunu tahmin ettiimiz anadut/atk Trkiyenin birok tarm alanlarnda iftilerimizin vazgeemedii harman-hasat aletidir. ada tarm teknolojisinde bu aletler, gnden gne modernize olduundan bunlara duyulan talep azalmakta olup yerini madeni aletlere brakt -ne yazk ki- gzlenmektedir.
NOTLAR * D.P.U. Fen-Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blm retim yesi KTAHYA 1 Trkiyede Halk Azndan Derleme Szl, C.1, Ankara 1963, s.247. 2 GEL. Bahaeddin: Trk Kltr Tarihine Giri, C. 2, Ankara 1991, ss. 44-45. KAYNAK KLER 1) Hasan AHN, Dorugz-1952, lkretim, Anadut/Atk Ustas, Babasndan renmi, derleme yeri ayn yer, tarih 12 Ocak 2000. 2) Ali SARI, Dorugz-1931, lkretim, Anadut/Atk Ustas, Ustasndan renmi, derleme yeri ayn yer, tarih 12 Ocak 2000.

117

Milli Folklor

BURUNKILA KY FOLKLORUNDAN DERLEMELER


Memduh ENOL
BOZOK (Yozgat) li, Sarkaya ilesine bal Burunkla ky ileye yaklak onbe km. mesafededir. Burunkla ky halknn bir ksm, Balkan ve Rumeli muhaciridir. Kkler ve dallarn, tarihin ac bir seyrinden sonra tekrar anavatanda bulutuunun tipik bir rneidir. Osmanl kltr ile ba kopan Trkmen kltrnn tekrar birleip kaynat ve daha zenginletiinin rnek bir misalidir. Gmen kardelerimiz tamamen mahallilemilerdir. Burunkla Kynn folklorik ve kltrel yaps ok zengindir. Yaptm incelemede bu milli kltr deerlerinin yazl Trk edebiyatna aktarlmadn grdm. Bu konuda bir ey yapabildimse kendimi bahtiyar sayacam. Kyn, ak kadn Atike Nine, 1940 l yllardaki feci Erczincan depreminin Burunkla varyantn yiet (at) olarak yle aktarmaktadr: Erzincan duman oldu veran oldu Halimiz yaman oldu gman oldu Yiitler telef oldu kurban oldu Ah nenni nenni anasz yavrum Vah nenni neni kimsesiz bacm Erzincann yolu karadr kara Bak, nice canlarm kart kara Gtk Erzincandan ottan ocaktan. Ah nenni anasz yavrum Vah nenni nenni kimsesiz olum (2) Elveda deli gnlm elvada, Ba yastkta ele gzm uykuda Yar gelse grse beni bu halde. Ko ben gideyim eller size e olsun Zlfmn siyahnda size d olsun. Bizin dan kurdu kuu uluur, Dostlar alar dmanlarm glr. Sa olanlar gn gelir de grr. Ko ben gideyim eller size e olsun Zlfmn siyah da size d olsun. Bizim baa ayva ektim nar olmaz Gl blble, neden bilmem yar olmaz. Senin gibi yosma bana yar olmaz. Ko ben gideyim eller size e olsun Zlfmn siyahnda size d olsun.

Burunkla manilerinden rnekler: Karda vi vi kaynana n dii dm kaynana Biz olunla yan yana Sana kap dibi kaynana Pekir pekir stne Ba dizim stne Gvenme el oluna Yar sever gl stne Asmadan zm aldm Salkm gzn aldm Kalk slaya gidelim Anandan izin aldm Yeil bindallm katl inde altun sakl Sana varmam hey olan Anan yrtk orapl Evleri var ukurda Gzm sar akrda Deve sam geliyor Kalayl bir bakrda Kara boncuk gzleri Alinin kzleri Ali grm kzlar Satyor kzleri

Milli Folklor

118

Yl: 12 Say: 46
Kahvenin nnden getim Sade bir kahve itim Gz arm grnce Ben ey olmam bu dertten Sabah yldzmsn Bayr kunduzumusun He bizlere gelmiyon Gaymakam gz msn? Kazak ryom kazak Doksandokuz ilmekten Yarim pestil yollam Yiyemiyom glmekten Cepkenimin glleri Sar olsun solmasn Sevdiimin annesi Beenmezse almasn. Burunkla Tekerlemeleri Bayrda al kestim Bir alaca ylan grdm Ylan bizim nemiz olur Al k, balk sana derim ala yla, sen k. Armudu kestim tavana astm p dedi dt kargalar utu Anam yourt getirdi Kedi burnun batrd O kediyi netmeli Minareden atmal Minarede bir ku var Kanadnda gm var Enitemin cebinde Trl trl yemi var Deirmene girdi kpek Deirmenci ald ktek Ham kepek yedi kpek Hem ktek yeti kpek Horoz tt Tavuk tepti Kadn kza Nazar etti. Dnr geldim u evin kzna Yaz yazdm aynasnn tozuna Burunkla Bilmecesi i ta D ta Dola ha dola Cevap: Minare Burunkla Deyimleri Kursak kavurgasn ister. Ddnn dd, d kapya yd. B.. unda boncuk grm. (kibirliler iin sylenir) Ban pnar, ayan gl olsun. Ali kran ba kesen misin? Hasan Hseyin dman msn? (Su vermeyen muhannetler iin sylenir.) Divanlnn eei gibi, yk srtndan atma Burunkla Kyne Ait Szler Kiriz : Zayf hastalkl apar : Kavgac huysuz Gobel : Serseri Klek : Pekmez ya alma, konan tahta kapakl kab. Yllk : as Yalak : eme nndeki oluk iit : Meyve ekirdei Koyak : Kaya oyuu Krmz : Domates rten : eme llesi Gn A : Gnebakan iei Kelek : Sazdan yaplm glgelik Madmalak : Madmak Harnm parnm : Karmakark Sellen seyip : Babo avare

KAYNAK KLER 1- FATMA OKUR / 27 Yanda, RomancYazar Burunkla kyl. 2- ATKE ELVEREN / 90 yanda, eski ve yeni yaz bilir, Burunkla kyl. 3- NAZKE ALTINOK/ 52 yanda, okur yazar Burunkla kyl. 4- EMRE AKARSU / 13 yanda, renci Burunkla kynde ikamet eder. iir denemeleri var.

119

Milli Folklor

BURDURDAN K UYGULAMA: DERNEK ve ARAMBA


Kadriye TRKAN Trkede dernek: belli bir ama evresinde toplanan kimselerin meydana getirdikleri topluluk cemiyet olarak tanmlanmaktadr. Yurdumuzun birok yerinde adlar farkl olmakla birlikte benzer toplant ve uygulamalara rastlanmaktadr. Ayrca folklorumuzda da pekok toplant ekli vardr. Bunlardan bazlar; sra gezme, cmb alemi, sohbet, meydan, bryan, cumalk, muhabbettir. Burdurda da Pazar gezintisi eklinde karmza kan, halkn byk blmnn iple ektii bir Dernek geleneinin var olduu bilinmektedir. Pazar gnleri, kadnlar, erkekler, ocuklar zellikle de gen kz ve erkekler zenli bir ekilde giyinir sslenir, ikindi zeri Burdurun en merkezi yerlerinden biri olan ve sonunda tren istasyonu bulunduu iin stasyon Caddesi olarak adlandrlan caddeye karlar. Buras insanlar, keten helva, macun, erez, balon satclaryla dolup taar. Bu esnada Belediye Bandosu da kendileri iin ayrlan yerde gnn moda paralarn almaktadr. ki saat boyunca mzik eliinde stasyondan- Cumhuriyet meydanna, meydandan istasyona sal sollu olmak zere yol boyunca yrnr. Bu gezintiler srasnda gen kzlar daha ziyade caddenin kenarnda, duvarlara sralanp otururlar. Bylelikle erkeklerin, kzlar daha rahat grmesi ve ilerinden birisini semesi amalanr. Toplum normlarnn arln hissettirdii gemi yllarda kz ve erkeklerin grmeleri ancak byle vesilelerle mmkn olduundan pekok evliliin temelleri de bu gezintiler esnasnda atlmtr. Erkekler, kendilerine sorulan nereye gidiyorsun eklindeki sorulara bu gne zg bir espri olmak zere eek pazarna diye cevaplandrrlar. Hava artlarnn el verdii oranda her Pazar dzenli olarak tekrarlanan bu gezintiler, insanlarn birbirini grmesine dolaysyla toplumsal balarn pekitirilmesine, genlerin tanmasna ve sonu evlilie kadar uzanan arkadalklar kurtarmasna ortam hazrlamaktadr. ARAMBA Burdurun giriinde, ide aalarnn oka bulunduu atal Bunar diye adlandrlan mevki Burdurlu kadnlar ve kzlar iin baka bir nem tar.nk kzlar , gelinler her aramba ikindi vakti , evden kp biraz hava almak,iki insan grmek iin buraya giderler. atal Bunar, bir piknik yerinden daha ok, bir gezinti mekandr.Buraya gelen kadnlar gnn geri kalan blmn ya grup halinde evreyi dolaarak ya da ide aalarnn o muhteem kokularnn altnda oturup sohbet ederek , el ii yaparak, erez yiyerek geirirler. Ayrca bu aramba gezintileri srasnda; "arambay sel ald Bir yar sevdim el ald Keke sevmez olaydm Elim brmde kald. Trks de dillerden drlmez.

Milli Folklor

120

Vous aimerez peut-être aussi